Sie sind auf Seite 1von 18

ATEzM

VE IK}AZLAIU

Do.Dr. Mehmet AYDIl\

"Ateizm ve kmazlar", kapsam olduka geni hir konudur. Bir din. ulusu, "Tanr 'ya giden yollar yld~larn says kadar oktur" der. Ateizme giden yollar, belki bu kadar ok deildir; ama burada da bir deil, birden ok yoarn bulunduu bir gerektir, ve bu yoll~n herbiri, bal bana birer inceleme konusudur. Biz bu incelememizde, ateizme temel olan veya temel oldu ne srlen grlerden sadece ok nemli olan birka zerinde duracak ve onlarn eletirisini yaparak ana izgileriyle konunun genel grnmn ortaya koymaya alacaz. Konumuzun balnda "Ateizm" terimine yer vermemiz, bu terimi dilimizde tam olarak karlayan ve yaygn bir kullanma sahip olan bir terimin bulunmayndan trdr. Din literatrmzde ateizm terimine en yakn terim olarak, "ilhad" kelimesi kullanlmaktadr. Arapa olan bu kelimeyi, bugn ancak klasik dini yazlarda bulmaktayz. Yine Arapa'da kullalan ve "inan yolundan sapan" anlamma gelen "zndik", "zaman ynnden dnyann bir balangc olduuna inanan" anlamna gelen "Dehri" (ob'Ulu: Dehriyyun) kelimeleri, tpk "ilhad" kelimesi gibi, gnmz felsefe yazlarnda hemen hi kullanlmamakta, ayrca bu son iki terim atcizm terimini tam olarak kar lamamaktadr. Gnlk dilde ve halk arasnda kullanlan "Allahsz!" sz, bilindii gibi, "insafsz, merhametsiz v.b." anlammda ve daha ok bir yergi ifadesi olarak kullanld iin, ateizmle dorudan bir ilgisi yoktur. Basm tarihleri olduka yen olan baz szlklerimiz, atcizm terimini, genellikle "tanrtanmazlk" terimi ile ifadc etmektedirler. Sanyorum iki kelimeden oluan bu terimin gl, "tanmak" fiilinden gelmektedir. Bildiim kadaryla, "tanmak" filini, "inanmak" fiili yerine pek kullanmamaktayz. Nitekim "Siz Tanr tanr msnz?" veya, "Tanrya inanr msnz?" yerine, "Tanry tanr msnz?" eklinde bir soru, kulaa olduka yabanc gelmektedir. Kanaa.timce "Tanry tanmama"

illf!

\1EHMET AYDIN

daha ok, "Tanrya inanmama" anlamnda deil dp, "Tan'ya bir tr meydan okuma" anlamnda kullanlmaktadr. Ateizm terimi yerine "Tanrya inanmazlk" szn kullanmak belki daha yerinde olur; ancak burada ismin "e" halinin araya girmesi, kelimenin tek terim olarak kullanm kolayln ortadan kaldrmaktadr. Bat dillerinin ounda, Tanr hakknda dnmenin belli bal akmlar iin kullanlan terimler genellikle ya Yunanca'daki "theos"dan, ya da Latince'deki "d~us"dan tretilrriitir'. Bu kelimelerden tretilen ','teizm", "ateizm", "panteizm", "henoteizm", "deizm" ,~e benzeri terimlerin derli-toplu tanmlarn yap~ann kolay bir i olmad hemen her filozof ve ilahiyat'nn itiraf ettii bir J!oktadr. Sz gelii, kime ateist diyeceiz? Felsefe tarihinde, ateistlikle sulanan birok by~ dnr, byle bir suu kesinlikle reddetmitir: Fiehte ateistlikle sulanm, ancak o, "Bir insann gerek anlamda atei,;t olabilmesi iin hibir ahlaki id~ale sahip olmamas gerektiini" ne srerek, kendisine yneltilen suu kabul e~memitir. Spinoza'nn Tanr kavram, Yahova'dan daha geni olduu iin, ateistlikle sulanmtrl Yine yzylmzn tannm Hristiyan ilahiyatlarndan biri olan Paul Tillich, Tanr'y "varln bizzat kendisi" veya "var olan her eyin gerek temeli" eklinde tanmlad ve O'nu evrenin dnda bulunan tek ve ahsi bir varlk olarak dnmedii iin, atc-istlikle suhmmtr2 Dahas var: Sokrates, Yunan "popler" tanrlarn reddettii ve bir tr monoteizme yneldii iin, ateistlikle sulanmtr. Yine eski Romallar, kencli Tanr kavramlarn kabul etmedikleri iin, ilk hristiyanlar bile ateistlikle sulayarak c-czalandrm~lardr3 . Bu durumda kimlere ateist dendiine bakarak, ateizmin ne olduu konusunda birtakm ip ular yakalamak mmknse de terimin eitli kullanmlarn ierebilecek bir tanma ulamak mmkn deildir. Tanmlamadaki glk, byk lde, ortada farkl ve ok sayda, tanr kavramlarmn, dolaysyla buna karlk ok sayda ateistik anlaylarn bulunmasndan ileri gelmektedir. Orta ve Dou Asya'da yaygn olan haz dinler hir yana, tek tanrc dinlere mensup kiilerin zihinlerindeki tanr tasavvurlar hile hir ve ayn deildir. yle ise nasl farkl teistik sistemler varsa, ayn ekilde farkl ateistik anlaylarn bulunmas da tabiidir.
1 Bk. E. Gilson, God und Philo.ophy, Yulc l"nivcrsity PreS', 1941, s. 63 vd. 2 P. Tillich, Shaking oflhe Foundaion., l\'ew York, 1948, s. 63 vd. 3 Kr., Sidney Hook, "The Athcism of Paul Tillieh", Religio. Experience and Tm., Xew York U.P., 1961, s. 59.

ATElzM VE KMAZ'LAR

189

Ateizm sz, genellikle, bir geni bir de dar anlamda olmak zere iki ayr ekilde kullanlmaktadr. Geni anlamda ateist, sadece "teist olmayan", baka bir deyile Tanr'y hayatna sokma gereini duymayan kii, eklindr tanmlanabilir. Bu anlamda kullanlan ateizmdeki olum~ suzluk taks "a", tpk "apolitik" ve "asosya" kelimelerinde olduu gibi, nisbeten daha ntr bir durumu ifade eder. Dar anlamda ise atest, dnerek ve tartarak Tanr'nn var olmadn ne sren kiidir. \ Bazan bunlardan, ikincisine "pozitif ateist" birincisine de "negatif ateist" denmektedir. Pozitif ateist, sadece Tanr'nn varlna inanmamakla kalmyor, ayn zamanda O;nun yokluunu kantlamaya abalyor. Felsefede asl nemli olan, bu ikinci tr ateisuir. Kald ki geni anlamda veya negatif anlamda ateizmin varl da tartma konusudur. nsan, ap olitik ve asosyal olduu gibi, kolayca a-teist olamaz. zellikle tek tanrc dinler gelenei iinde doup byyen bir insann, ciddi olarak dnmeden ve bil' takm gerekelere dayanmadan Tanr'nn varln inkar etmesi hi de kolay bir i deildir. Aslnda Tanr 'nn varlna pek aldr etmeden hayatlarn srdren kiiler iin "ateist" szn kullanmak doru deildir . .mdi, kii Tanr'nn varlna ya inanr ya da inanmaz. nanma fenomeni nda bakldnda, teizmle ateizm arasnda orta bir yerde bulunmak pek mmkn grnmem~ktedir. Geri felsefe tarihinde teizm ve ateizm terimleri kadae, "agnostisizm" terimi de nemli bir yer tutar. Bilindii gibi, agnostik, Tanr'nn varl ya da yokluu hakknda hibir ey bilnediini, dolaysyla bu konuda hibir ey syleyemeyeceini ne sren kiidir. Burada dikl\:atimlzin bir aynma ekilnesinde yarar vard!r: Tanr'nn varlna inanmak baka ey, O'nun var olduunu kantlamak ise daha baka eydir. Tanr'nn varln kantlayamamaktan agnostisizmi veya ateizmi karmamz doru olmaz. Agnostisizmin hakl olabilmesi iin, u iddialardan birinin ya da tekinin kabul edilmesi gerekir: (a) Tanr'nn hem var hem de yok olduunu gsteren birtakm ipular vardr; (b) Tanr'nn var veya yok olduunu gsteren hibir ipucu yo~tur. Agnostik hirinci iddiay kabul edemez; nk "orta yerde" (yani teizmle ateizm arasnda) durabilmesi iin, leh ve aleyhdeki ipularnn tam anlamyla d'mkletirmek zorundadr. Aksi takdirde ya teizme, ya da ateizme kaymadan edemez. O, ikin<:iddiay da kabul edemez; nk Tanr'nn varl veya yokluu hakknda hibir ipucu yoksa agnostisizmin dayanaca bir temel de yok demektir. Bundan dolay
4 A. Flew, Tke Presumplion of Ak.i.m; New York, 1976,
8.

59 vd .

190

MEHMET

AYDIN

yalnz teistler deil, ateistlerin de ou (Marx ve Engels bata olmak zre) agnostisizmi tutarl ve geerli bulmamaktadrlar. Bu arada u noktaya da iaret edelim ki, eer teizmin snrlar ok geni tutulursa, sadece agnostisizmin deil, ateizmin de imkansz olduu ne srlebilir. Nitekim byle bir iddia ile ortaya kan dnrler de yok deildir. Sz gelii, ilk hristiyan ilahiyatlarndan Anselm, Kutsal Kitab'n. "Mezmurlar" (Psalm 14: 1f) blmndeki u ifadeyi tekrarlamaktadr: "Kalbinde 'Tanryoktur' diyen bir aptaln zihninde bile 'kendisinden daha yetkini dnlemeyen bir Tanr fikri' vardr." Yine . tannm hristiyan iloihiyats, Augustine, bir duasnda yle dcr: "Tanrm, sen bizi-kendin iin yarattn; kalplerimiz Senin varlnda skun buluncaya kadar huzursuz olmaya devam edecektir!" Bu demektir ki, insan kendi hayatn er-ge dini bir yonuna tabi tutacak ve birtakm bocalamalar ve kukular geirse hile, sonunda Tanr'ya varacaktr. Bu gr asndan hareket edilince, inan konusunda iine dlen phelerin ve hatta ateizmin bile bir dini deer tad dnlebilir, dnlmtr de .. Bazlar putperestliin her trnden arnm ve arndrlm bir teizm iin atcizmin bir tehlike olmas bir yana, yararl bir ara olduunu, dolaysyla onun byk bir dini anlam ve deer tadn ne srmlerdir. Bu bakmdan birka yl nce Paul Riceur ve A. Maclnty. re'n birlikte yazdklar bir kitaba "Ateizmin Dini nemi" (The Reli. gious Significa!1ce of Atheism) eklinde olduka dikkat ekici bir balk koyduklar griilmektedir. Ateizme dini bir deer atfedenler, ateizmin, deil, Tanr karsnda ilgisizliin teizm iin bir tehlike olduu grndedirler. Ateist, olumsuz bir adan da olsa, Tanr ilc ilgilenmektedir; dolaysyla ciddi bir ateist, bir tr mistik bir tavl" iinde bulunmaktadr. Bu tavr onu psikolojik olarak duyarl bir noktaya gtrebilir ve ateizm bir tr teizme .dnebilir. Salt ateizmin ok zor, hatta imkansz oldul;'U gr y.zylmzda da birok savunucu bulabilmitir. Tannm ngiliz dnr John BaiIIie, Solipsist'in iinde bulunduu durumundan sz ederken yle dcr: "Demeliyiz ki, solipsistler zihinlerinin ucuyla komularnn ve ev. relerindeki dnyann gerek varlklarn inkar ettikleri halde kalplerinin derinliklerinde onlarn var olduklarndan asla phe etmemektcdider. O halde ateistler iin niin ayn eyi dnmeyelim ?"5 Baillie'nin dncesine gre, ateist, her nekadar Tanr'nn varlna inanmadn aka sylemekte ise de, onun varlnn derinliklerinde Tanr fikri gizlidir.
5 J. Baille, The Sense of the Presenee of Gad, Ocford, 1939, s. 4 vd. Ayrcn lk. ayn ynznrn, Our Knowledge of Gad, Ocford, 1946, s. 52.

ATEizM

VE IKMAZLARI

191

Gnmz dnrlerinden J.A.T. Robinson, "Tam anlamyla ada olan bir insan ateist olmayabilir mi ?" baln tayan bir yazsnda dogmatik, ha~.ka bir deyile dnlm ve tartlm bir ateizmin mmkn olmadn ifade etmektedir. Ona gre, insan ilahi gcn varln, iinden gelen bir zorlama ilc duymaktadr. Bu duyu, tabiatn aracl, ile, artistik ve bilimsel bir kanalla, toplumsal ilikiler yoluyla ortaya kahilir. Byle bir durumda olan insan kend'isini epeevre saran bir varla ne ad verebileceini ve onu nasl tasavvur edebileceini bilemeyebilir, hatta onun d,ygu ve dnce dnyas tam bir karklk iine gmlehilir. Buna ramen o, kendi yolunu amak ve ilahi sese doru gitmek gereini er-ge idrak edcr6 Grlyor ki, Robinson bir "i zorlama"dan sz etmekte ve ateizmi bir tr "ka" olarak grmektedir. Salt ateiznin imkansz olduu inanc, yle sanyorum ki, iki nemli dnceden kaynaklanmaktadr: Bunlardan' birincisi, biraz nce de iaret ettiimiz gibi, teizmin snrlarnn ok geni tutulmasdr. Sz gelii Fiehte, "Tanr" terimi ilc "ahlak kanunu" terimi arasnda bir zdelik grdbrii iin, ahlak kanununa boyun een herkesi Tanr'nn sesine kulak veren kii olarak kabul etmitir. kinci dnce ise, ateizmle nihilizmin ayn eyolduu inancdr. evresinde, ateist olduu halde nihilist ve hatta materyalist olmayan insanlarn varlna tank olan teist, bir bakma kolay bir zm biimini semekte ve ateizmin imkanszln ne srerek glklerden kurtulmay denemektedir. Kanaatimee bu, doru ve geerli bir zm ekli deildir. Atcist oldubTUnu syleyen bir insann yle olduunu kabul etmekten baka kar yol yoktur. Anl~tldna gre, David Hume'un, onsekiz kii ile birlikte Baron D'Holbaeh'n evinde ziyafette iken, dogmatik hir ateistin gerekten bulunup-bulunamayaeandan phe ettiini sylemesi zerine, ev sahibi yle konumutur: "Azizim Sir, u anda bu ekilde olan onyedi kii ile ayn masada oturmaktaszn"7. Sanyorum en doru yol, ateizm gereini bir yana itmek deil, onu anlamaya ve glklerini grmeye almak olmaldr. Ateizm gerei, felsefe tarihindeki kkleri ok gerilere, teknik anlamda felsefenin balang gnlerine kadar uzanan bir olgudur. Ancak biraz nce de iaret ettiimiz gibi, bir deil birok eit ateizm vardr. Antik dnemlerin ateistik fikirleri ile Orta ve Yeni alarn ateistik dnce ve tutumlar arasnda nemli farklar bulunmaktadr. Yunan filo6 J.A. T. RobinBon, The New Reformation, 7 Encyclopedia of Religwn London, 1965, B. 117-8.

and Etlics (Hasting) "Theism" maddesi.

192

MEHMET

AYDIN

zoflar arasnda tanrlarn varln inkar edenler kmtr; ancak Yunan halk inanlar teistik bir sistem oluturmad iin, orada bugnk anlamda bir ateizm yoktu. Bugnk anlamda ateizm, teistik sistemlere bal olarak ortaya kan bir harekettir. Baka deyile, ateizm, evreni yaratan ve onun varln devam ettiren, z itibariyle akn fakat sonsuz gc, bilgisi, iradesi ye sairesi ile evrende ikin olan teistik, hattn belki de daha yerinde bir terimle monoteistik tanr inancna kar tepki olarak doan bir dnce hareketidir. Bu bakmdan dnce tarihinin geleneksel ateizmi gdasn byk lde teizmden, zellikle de Tanr'-. nn varln kantlamaya alan felsefi kantlard~ almaktadr. Tanr'nn varlnn aleyhinde ne srlen klasik tartmalarn banda "ktlk problemi", maddenin ezelilii, teistik kantlarn yetersizlii, hatta geersizliine ilikin grlerle zellikle gnmzde byk bir nem kazanan baz sosyolojik ve psikolojik teoriler gelmektedir. Aynca Nietzche tarafndan (inemle savunulan ve ateist varoluularea gelitirilen 'ahlfki gerekelcre dayanarak Tanry reddetme' grnn de gnmz ateizminde nemli bir yeri vardr. imdi ksaca szkonusu bt, tartmalara bir gz atarak onlarn ateizm in salam bir temel oluturup oluturmad konusuna gelelim.

"Ktlk

Problemi"

Teizmin aleyhinde kuIIalUlan helki de en eski iddia, dnyadaki ktln reel varlndan kaynaklanan iddiadr. "Eer her eye gc yeten, her eyi bilen ve mutlak anlamda iyilik sahibi olan bir Tanr varsa, yeryzndeki bu kadar ktlk nereden geldi?" sorusu dnce tarihinde yzlerce kez sorulmu ve cevaplandrlmaya allmtr. Ktlk, u ya da bu yolla yaayan her canlnn hayatna girdii iin hu soru, dnrler kadar sradan insanlar da yakndan ilgilendirmektedir. David Hume, "Tabii Din zerine Dialog" adl yazsnda teizmin ktlk problemine ilikin elikisini u szlerle dile getirmektedir: Tanr ktl nlemek istiyor da gc m yetmiyor; gszdr. . . o halde O

Yoksa gc yetiyor da nlemek mi iEtemiyor; o halde O kt niyedidir. Eer Tanr hem gl hem de ktl ortadan kaldrmak niyetinde ise, bunca ktlk nasloldu da var oldu8?
8 D. Rume, Dia/ogue. Concerning Nalltra/ Re/igion. Ed. N. K. Smith, New York, 19'17,
s. 198.

ATEtZM

VE IKMAZLARl

193

David Hume, bu eit Lir akl yrtme ile zellikle teistik Dzen Kantnn geersizliini gst~rmeye almaktadr. Baz teistler, ktln reel varln inkar ederek; bazlar onu insann olgunlamas iin bir ara eklinde yorumlayarak; bazlar ktl Tanr'nlI; fke ve uyarsna balayarak, b~zlar da ,snrl bir tanr kavram kabul edcrek9 Hume'un ortaya koyduu dilemi zmeye almlardr. Ancak birok felsefe probleminde oldub'U gibi, burada da kesin bir sonuca ulalm olduu sylenemez. Ktln teist iin bir problem olduu dorudur. Bu problem, zelikle monoteist dinler sz konusu olduunda ok daha karmak bir grnm kazanmaktadr. Buna ramen bu problem, ne teizmin geersizliini gstermek, ne de ateizmi kurmak gibi bir grevi yerine getirecek gtedir. Ktln varlna ramen insanlk, iyiye doru ilerleyebilmi, iinde yaanabilir bir uygarlk dzeyine ulaabilmitir. Ateistik iddialarn ou, "dnyada gereinden fazla ktln bulunduu" dncesi evresitdc dnp dolamaktadr. Hereyden nce bu "gereinden fazla" sz, olduka st kapal bir szdr. Ateist, insanlk tarihi boyunca var olageldiine inand byk felaketleri, doal Hetleri ve saireyi birlikte dnerek byle bir yargya varyor olsa gerek. Oysa bizim evren hakkndaki bilgimiz olduka yetersizdir; dolaysyla topyekun evrende gereinden fazla ktlk var m yok mu, bu konuda birey syleyemeyiz. Kald ki, ktln yaygnlamasn Tanr'dan ok insana atfetmek, daha akla yatkn grnmektedir. zellikle Tanr'ya atfedilen doal ktlkler (deprem, su baskn v.s.) insann alma ve didinmderi sonucu byk lde nlenebilir, nlenmitir de. nsanla daha dorudan ilgili olan ahlaki ktlk, bugn tandmz ve bildiimiz insan yaps sz konusu olduu srece, bsbtn ortadan kalkmayacaktr; ancak burada da bjiyk lde bir azalma gerekletirilebilir. Bir gn btn dnyamzn ktlkle dolup taacana inanmamz iin akla yatkn hibir neden yoktur. Ksacas, "dnyada ktlk vardr" yargsyla, "bilgi, irade, g ve iyilik sahibi bir Tanr vardr" yargsn hibir ekilde kar karya koyup bundan bir ateizm karamayz. Leibniz'in "Theodieiee"si, insanlk tarihinin gergin ve bunalml dnemlerinde ok iyimser grnebilir. Fakat bu teodiscnin ana iddiasnn .
9 Snrl bir Tann kavramndan cal Studies, 18, 1967, 65-70. hareket ederek "ktlk problemi"ni zmeye gayret

edenlerin gbrleri iin bk. E.H.l\ladden, "Evi! and the Concept of a Limited God", Philosophi8.

194

MEHMET AYDN

hala ayakta olduunu kabul ediyorum. Hi phesiz Tanr, baka dnyalar da yaratabilirdi. Byle bir imkan, bu dnyann, "yaratlmas mm. kn olan dnyalarn en iyisi olduu" grn savunmamza engel olmaz. Eer u veya bu derecede ktln bulunmas, dnyann "mmkn olan en iyi dnya" olduu gryle atmyorsa ve hatta byle bir dnya iin belli oranda ktln varl kanlmaz ise, bu takdirde "dnyada ktlk vardr" ve "dnya mutlak anlamda iyi olan bir yaratenn ynetimi altndadr" iddialar mantken bir arada bulunabilir. Eer dnyada ktlk var olduuiin kiinin Tanr'nn varlna olan inanc sarslsayd, bata Peygamber Eyfib olmak zere Hz. sa'nn ve _Hz. Muhammed'in inanlar sarslrd. 2. Maddenin Ezelilii ve Kozmolojik Kanta Yneltilen Eletiriler:

Baka nemli bir ateistik iddia da maddenin ezelilii ve onun her eyin kayna olduu grnden hareketle ateizmi temellendirmeye almaktadr. Bu iddiann iki nemli basama vardr: tk basamakta maddenin ezeliliinin apak olduu, hatta bunun bilimsel olarak kantland ve maddenin, uur dahil her eyin kaynan oluturduu sylenmekte; ikinci basamakta ise, bu grn yaratc bir Tanr fikrini imkansz kld ne srlmektedir. ddiaya gre, eer yaratc Tanr' fikrine yer verirsek, madde miktarnn ya da ktle-enerjinin sfr dzeyde olduu bir zamann var oldub'U dncesini kabul etmemiz gerekir ki, bu, fizik biliminin vard sonular asndan mmkn deildir. Maddenin ezelilii grn temel alan bu iddia, aslnda kozmolojik kantn ve belli bir yere kadar da teleolojik kantn geersizlii ni gstermeye almaktadr. Bilindii gibi kozmolojik kant, dnyadaki varlklarn, var ,olu nedenlerini kendi ilerinde tamadklar, dolaysyla kendi varlk alanlarnn dnda. var olan bir nedene muhtac olduklar, bu nedenin de kendi kendine yeterli ve baka hi bir eye muhtac olmayan bir varhk olduu sonucuna varmaktadr. Eer en Son Neden kendi kendine yeterli olmasayd, baka bir deyile var olu nedenini bizzat kendi iinde tamasayd, o zaman neden-sonu zinciri sonsuza dein uzayaeakt ki, bu, teolojik bir deyimle "muhal"dir, yani imkanszdr. Bizim burada atestik maddeeilii ayrntl olarak ele almanz mmkn deildir. Bu konuda ne srlen bir sr varsaym, zm bekleyen bir yn problem ve ard arkas kesilmeyen birok tartmalar vardr. Atcistin iddia ettii gibi, maddenin ezcli olduu ve uur dahil her trl canl faaliyetin kayna olduu bilimsel yntemlerle dorulanm deildir. Hatta bir an iin maddenin ezeIi olduunu kabul etsek bile, bu, e-

ATElzM

VE KMAZLAR

195

itli ekillerde dile getirilen teistik anlaylarn hepsinin geersizliklerini gstermeye yetmez. Yaratma fiili iin bir balang tanmayan ve onun srekliliini kabul enen birok tci~t vardr. Farabi, Muhammed kbal, Lotze burada sayabilecegimiz birka rnektir. Bilimsel sonular, kozmolojik kantn, ya da klasik slami terminoloji ile "hudus" ve "ibdil" delillerinin formle edildikleri dnemlerin ilkel ve zayf bilimsel anlayl~mnn geersizliklerini; hatta bizzat kozmolojik kantn geersizliini ortaya koyabilir; ama bunlarn hibirinden "o halde Tanr yoktur" yargs karlamaz. Aslnda Kant'n da iaret ettii gibi, bilimi byle bir yargy vermeye zorlamak onu meru olmayan bir alana itmek demek olur. 3. Ateizmin Dayand Baz Sosyolojik ve Psikolojik Teoriler:

Gnmzdeki ateistik grlerin nemli kaynaklarndan biri olan ve Fransz sosyolou Emie Durkheim tarafndan gelitirilen "sosyoloJik teori"ye gre Tanr, toplumun, bireylerin dnce ve davranlarn kontrol altnda tutmak iin farkna varmadan uydurduu hayal rn bir kavramdr. Yine bu teoriye gre, insan, dini bir duyguyla kendisini aan bir varlk karsnda korku ve mit iinde beklerken aslnda Tanr ad verilen evrenin tesindeki bir varlk karsnda deil, kendisini epeevre saran toplum realitesi karsnda durmaktadr. Tanr fikri toplumun yaptrm g ve ilevini gsteren bir simgeden baka bir ey deildir1o Byle bir teoriden kaynaklanan ateizm, kozmolojik ve tdeolojik kantlar evresinde dnp dolaan atcistik tartmalardan daha kolay anlalr bir niteliktedir; bundan dolay da ok daha etkindir. Ancak bu teorinin zayfl ortadadr. yle ki: Bu teori, dini uurun evrenselliini aklayarnamaktadr. Sz konusu bu uur, bireyin iinde yaad toplumun ok daha tesine gitmekte, evrensel nitelikte balar ve toplumsal birlikler oluturm~ktadr. Yine bu uur, btn insanla kapsn ak tutan bir zellik tamaktadr. Eer Tanr, toplumun bir simgesi ise, btn insanlar iine alma zorunluluu nereden douyor? Bir btn olarak insanln "toplum" olduu sylenemez; nk sosyolojik teori, toplum terimini bu anlamda kuanmamaktadr. 2. Sosyolojik teori, bir dinin belli bir toplumda ortaya kt srada dile getirdii Tanr kavram ilc toplumsal ideallerin ok kere attn
10 E. Durkbeim, The Elementary Forms of Religiou. of Religion, Life, London, 1915, Sosyolojik gr.
8.

n Clctirisi iin bk. J. Hick, Philosophy

New Jersy, 1965,

31 vd.

196

MEHMET AYDIN

grmezlikten gelmektedir. Sz gelii Kur'an'n ilk inen surelerinde ifadesini bulan Tanr'nn, Mekke toplumununun, zellikle ,Mekke aristokrasisinin ideallerinin yannda deil, karsnda olduu bilinen bir gerektir. lk mslmanlarn kafalarna ve gnllerine yerletirilen dnya gr, Mekke toplumunun dnce ve davranlarnn" dolaysyla yaptrm gcnn sembolik bir ifadesi olmam, tam tersine bu etki ve gc temelinden sarsan bir faktr olmutur. Eer Tanr, klk deitirmi topl;m olsayd, tanrsal g, her halde kendi kuyusun.u bizzat kendisi kazmazd. Bilimsel bir temele dayand ,ne srlen ve ifadesini zellikle Freud ve Feurbaeh yazlarnda bulan, gnmzde ateizme nemli lde de'stek salayan "Yanstma Din Teorisi" (The Projection Theory of Religion) de sosyolojik teorinin karlat glklere benzeyen glkler iinde dmektir. Freud'a gre, Tanr fikri, oeuktaki baba imajmn bir yansmasdr. Tanrfikrinin kayna, insan soyunun, ocukluk dneminde kar karya kald zorluk ve felaketler karsnda gelitirdii zihinsel bir savunma mekanizmasdr. Bundan dolay din, Freud'un nazarnda "nrotik bir kalnt"dan ibarettirll. Feuerbach ise, Tanr hakkndaki bt~ konumalar ins.an hakknda konumaya, baka bir deyile teolojiyi antropolojiye indirgemektedir. nsan, kendisinde grmek iftedii, fakat bir trl grmeyi baaramad nitelikleri hayali bir varla yanstmakta, bunu yapt iin de kendisini sz konusu bu varlk karsnda klterek z benliinden sOb'Umakta ve yabanclamaktadr. Gerek Freud'e gre, gerekse Feuerbaeh'a gre, insanlk byyp olgunlatka hayali varlklarn yardmna ihtiya duymayacak ve yava yava Tanr fikrinden kurtulacaktr. Freud'un gr teizmin aleyhine kullanlabildii kadar ateizmin de aleyhine kullanlabilir. Hereyden nce ateizm, bir_olgunluk iareti deildir. Onda da ocukluk dneminde yer alan bir ruh halinin tekrar sz konusudur. Babasn kskanan, ondan korkan, onun buyruklarndan memnun olmayan ve hatta onun salt varlndan rahatsz olan ocuk, babasndan kurtulmak istemekte, onun var olmamasn arzu etmektedir.

Freud,

bu grlerine, Totem ve Tabu, Bir Yanmann

Gelecei, Mu.a ve Monotei.m

gibi e.erlerinde geni }er verir. Onun grlerinin derli toplu bir eletirisi iin bk. R.S. Lee, Freud and Christianity, London, 1948. zellikle Dokuzuncu Blm; aynca bk. E. Fromm, P.yehoanay.i. and Religion, Yale, U.P., 1950, 8. 21 vd. 1973. 12 Feuerhach'n 8. 70 vd. grleri iin hk. P. Masterson, Athei.m a d Alineation, (Plican Books)

ATElzM

VE KMAZLAR

19i

Buna dayanarak denebilir ki, ateizm, babann var olmamas arzusunun bir yansmas, bir projeksiyonudur. Ancak ocuk baba imajna o kadar almtr ki, onsuz edememekte, baha, dolaysyl~ Tanr otoritesi yerine bir dnrn, bir siyasi liderin, bir partinin ve saircnin otoritesini koymaktadr. Feuerbaeh'n yanstma teorisine gelince hunun baz dinler, mesela eski Yunan ve Msr dinleri iin geerli olduu kabul edilse bile, her din iin geerli olduu sylenemez. Byk harfle yazlan nsan bir tarafa brakp, sradan bir insann, sz gclii Miladdan sonra 620'lerde Mekke'. de yaayan bir Arabn ideallerinin yansmas ile Kur'an'n Tanr kavram arasndairi ilikiyi grmek, Feuerbach'n tezinin zayfln ortaya koymak iin yeterlidir sanyorum. Neydi bu sradan insann idealleri, arayp da bulamad eylcr? Bol servet, ok sayda erkek ocuk, ok sayd,a kadn v.s ... Bu ve benzeri arzularn yansmas, olsa olsa m:hteem bir Arap eyhinin zelliklerini olutururdu, slam'n Tanr anlayn deiL. Feuerbach, ciddi ve tutarl zmlemelerle teizmin tutarszln ve yanlln gsterme yerine, yecize kabilinden birtakm parlak szlerle metafizik bir problemi psiko-antropolojik bir terminoloji iinde zmeye almakt~dr. O, bize Tanr fikrinin bir tr psiko-genesisini sunmaktadr ki, bu, savunulabilir bir atcizm iin yeterli deildir. man ya da insan soyu, Feucrbaeh'n anlatt yolla Tanr fikrine ulam olsa bile hu, byle bir fikri n ontolojik hir temelden yoksun olduunu gstermez. nsann Tanr'nn varl fikrine nasl vardn aklamakla ateizm arasnda mantksal bir ba yoktur. 4. Tanr'nn Ahlaki Gerekelerden Dolay Reddedilmesi:

zellikle Nietzehe ile felsefe sahnesinde n plana kan, Sartre ve 'Camus gibi ateist varoluularea gelitirilen bir baka nemli ateistik gr de ahlaki bir endiede k noktaslD bulmaktadr. Bilindii gibi Kant, insann ahaki otonomisini koruyabilmek iin Tanr'nn ahlak alanna sokulmasna, yani teolojik ahlaka tcmelden karyd. Ancak o, buna dayanarak Tanr'nn var olinamas gerektiini ne srmyordu. Tam tersine, o, Tanr'nn varln, ahlakll~ ve mutluluun bir arada bulunmas demek olan "en yksek iyi "nin elde edilmesi iin zorunlu birpostlat olarak koyuyordu. Kant'n tanrs bir Ahlak Tanrs idi. te Nietzehe ve at eist varoluularn ykmak istedikleri Tanr fikri de buydu. Onlarn, ontolojik, kozmolojik, tdeolojik kantlarn Tanr anlay zerinde hemen hi durman olmalar da bunu gstermektedir. Onlar, Kant'n k noktasn benimsemekte, ama onun vard sonucu ortadan kaldrmak istemekteydiler.

MEHMET

AYDI~

Nietzche'ye ve varoluuluun ateist kanadma mensup dnrlere gre, ya insann n:edcn belirlenmi bir "z" vardr; ya da insan tam anlamyla karmakark bir aknt iindedir; dolaYIHyla zn kendi~i oluturmak zorundadr. Nietzehe, ksr ve skc akk felsefelerininsann nceden helirlenmi bir z olduu grne dayandklar syler. Yine insan, bu dnrlere gre, ya klece bir ballk ve bamllk iindp-dir; yahut da, Sartre'n deyimiyle zgrle m:hkfmdur. mdi eer Tanr, yani bir yaratc varsa, insann hir z de var demektir ve Lu z, varlktan nce gelmek zomndadr. Baka bir deyile eer Tanr varsa, zgrlk yok demektir ve insan, kendi zn oluturma imkan ve gcnden yoksundur. Bu imkan ve gcn olabilmesi iin, Tanr'nn olmamas gerekir. Acaba Tanr'dan bu derece ahuk kurtulmak kolay bir i midir? Nietzehe, Tanr'nn lmnn e byk ve endie verici bir olayolduunun farkndadr. O yle der: "Dnyann bir daha sahip olamayaca en kutsal ve gl varlk hanerlerimizin altnda kana boyand. Bu, insanln kaldramayaca kadar byk bir olaydr"Y Buna ramen Nietzche'yc gre bu, yerinI' getirilmesi gereken bir iti. Eer i{san gcnn bir deeri olacaksa, sonsuzca gce sahip olan bir varln olmamas gerekirdi; nk sonsuz-olanla snrl-olan, en yetkinle, yetkin olmayan, tamla eksik bir ve ayn dnyada barnamazd. Camus'nun deyimiyle Sisyphus ba kaldrmal ve her trl tehlikeyi gze alarak zgrln ilan etmeliydi14 Ne Nietzche, ne Sartre, ne de Camus ve ne de onlar gibi dnenler yava yol alan, kl krk yaran serin kanl bir dnr gibi karlar karmza. Onlarn ishat etmeye, hatta ikna etmeye ne vakit ne de sabrlar vard. Onlar, bir haykr .iindedirler; Pluhataplar ise, ne teolog, ne de filozoftur, sadece bunalm iinde olan insandr. Bu bunalm felsefesi, "Tanr yoktur" demekten ok "Tanr var olmamaldr" diyor. Bunun iin gsterdii gerekeler ise, arlklarla dopdolu. yle ki, bu felsefe bize iki ar utan birini sememizi sylyor. Oysa byle bir zomnluluk yoktur. yle ki; (1) Ya ar ve kat bir r~yonalizmi, ya da irrasyonalizmi semek zomnda deiliz. nsan zihninin kurduu kavramsal yapnn sun'i, zorlanm ve gelii gzel ynleri vardr; ama bu yapnn btnyle kt ve gvenilmez olduunu sylemek mmkn deildir. (2) nsan sz konusu olunca, ~iin kat ve belirlenmi bir tr "oklt z"le babo bir aknt arasnda orta bir yer bulunmasn? (3) Klece boyun eme ile iddete ba vurarak srekli bir
13 The Portable Nietzschc, ed. W. Kaufmann, !'icw York, 1954, s. 95. 14 A. Camus, The MJ.th of Sisyphus, ng. ev. J.O. Eden, London, 1955,
8.

99.

ATEzM

VE KMAZLAR

199

direni iinde bulunma arasnda kalnabile~k hibir nokta yok mudur? Sokrates, grleriyle iinde yaad toplumun temeIIerini sarsm bir insand; ama ayn insan lm cezasndan kap kurtulma imkan bul, duu halde, toplumun yasalarna uymay -isterseniz buna bir tr muhafazakfrlk da diyebilirsiniz- bir grev bilmiti. Madem ki bu amlklardan birini ya da tekini semek zorunda deiliz; "o halde Tanr'y ldrmeye de gerek yoktur." Ahlaki yceliin dinin z olduunu syleyen ve onu hayatn nirengi noktas haline getiren bir varl ahlak adna, insanlk adna ldrmek istemek, gerekten byk bir bunalm iinde olmann belirtisi olsa gerektir. 5. Tanr Kavramnn Anlamszl imdiye kadar zerinde durduumuz eitli ateistik grlerin ortak bir yan vardr: O da teizmin son derece ciddiye alnmasdr. Ayn ciddilii, analitik felsefe geleneine bal ;teist dnrlerde ve zellikle de mantksal pozitivizmi savunanlarda grmemekteyiz. Bunlardan. bazlarna gre, Tanr, aleyhinde bile konuulacak bir konu deildir; nk Tanr kavram derli-toplu bir anlam ifade etmemektedir. Bu grte olanlarn ilk ele aldklar konu oritolojik kant olmutur. Bu kant daha ok dnce ve dil erevesi iinde kaldndan dolay kawamsal zmleme iin verimli bir alan oluturmaktadr. Ontolojik kantla ilgili tartmalar u ana kadar erte.lememizin nedeni de budur. Bilindii gibi Anselm tarafndan formle edilen ve daha sonra aklc . filozoflarea geli,tirilen bu kant, Tanr'nn varl dncesinden O'nun varlnn gerek ve zorunluuna gitmektedir. Ksaca syleyecek olursak ontolojik kantn temel iddias udur: Kendisinden daha yetkinini dnemeyeceimiz bir varlk kavram vardr zihnimizde. Bu varlk, ya sadece zihindedir, ya da hem zihinde hem de zihnin' dnda vardr. Sadece zihinde var olan, hem zihinde hem de zihnin dnda var olandan daha az yetkindir. Tanr, terimin tanm, gerei, kendisinden daha yetkinidnlemeyen bir varlk olduundan O'nun hem zihinde hem de gerekte var olmas zorunludur. Biz burada bu kantla ilgili uzun tartmalar bir yana brakarak onlardan nemli olduuna inand:~z sadece bir tckine dokunmakla yetineeeiz. Ateist olduunu aka syleyen gunumz filozoflarndan J.N. Findlay, "zorunlu varlk" kavramn zmleyerek bir tr "ontolojik

MEHMET

AYDIN

'ateistik karnt" karmaya almtrl5 Findlay, "Tanr vardr" nermesinin zorunlu olamayacan syler. Ona gre, "zonnlu varl~" kavram tpk "yuvarlak kare" kavram gibi, bir ztl iermcktedir. Zorunlu nerneler totolojik yapda olan nermeler olur bu nermelerden hibiri "existentielle" bir durumu iermez. Zorunluluk, mantksal kanmlar ve dildeki kurallariin sz konusudur. Varla ilikin yarglarmz 'ise, zorunlu deil mmkndrler. Bu dnnmda "Tanr zrunlu olarak vardr" nermesi kendi iinde bir ztla yer vermekte, dolaysyla anlam!'iz olmaktadr. Bize yle geliyor ki, bu tr bir zmlerneye dayanarak ateistik bii kant dile gctirmek kolay hir i deildir. yle ki, teist, "zorunlu varlk" kavramyla varlnn balangc ve sonu olmayan, yok edilemeyen, snrlayc herhangi bir arta hal olmayan bir varl kasdetmektedir. Bu eit bir zorunluluu, mantksal zorunluluktan ayr dnmek gerekir. Hatta Tanr'nn varl.:n zorunlu olmas ile bizim Tann'nn varlna ilikin iddialarmzn zorunl olup-olmadklar hususu arasnda da bir ayrm yapmak zorundayz. Geri bugn birok dnrn "zorunlu" ve "mmkn" tcrimlerinden holanmadklar ve onlar sadece nermelerle ilgili olarak kullandklar dorudur. Buna ramen hi kimse bu gne kadar varla ilikin btn nermelerin, kesinlikle olum!'ial olduklarn kantlayamamtr. Bu ii, u anda zcrinde durduumuz tartmann en ciddi anlamda halatcs olan Kant .bile baaranamtr. ounlukla "Tanr vardr" nermesindeki "varlk"n konuya bireyeklemedii, dolaysyla gerek bir yiiklem olmad ne srlmtr. yle sanyorum ki, "Tanr zorunlu olarak vardr" nermesi, varln yklem olamayaca iddiasnn boy hedefi olmamaktadr. Tanr, "zorunlu olarak vardr", "zorunlu olarak giildr" vc "zonmlu olarak bilendir" eklindeki nermelerde, "zorunlu varlk", "zorunlu bilme" V.s. birer yklem olmaktadr. zetle ifadc etmek gerekirse, ontolojik kantn birok glkleri ve hatta kmazlar bulunabilir. Ancak ontolojik ateistik bir kant bulabilmenin g4lkleri ve kmazlar kat kat daha fazladr. Findlay'in "Tanr zorunlu olarak vardr" nermesi hakknda ne srd zmlernelere ve 'itirazlara benzer zmlemeler mantksal pozitivizm geleneini srdrenleree hemen btn teistik yarglar iin ne srlmtr. 11hamn Viyana evresi filozoflarndan alan birok dnr, dar anlamda ele aldklar Dorulama Ilkesini teistik nermelere
5 ].N. Findley, "Can God's Existence Be Dispoved", New Essays in Philosophical Theology, ed. A.. Flew ve A. Mac Intyre, London, 1955, . 47-56.

ATEizM VE KMAZLAR

201

uygulayarak onlarn anlamsz olduklarn gstermeye almlardr. Bn tr bir dorulama ilkesine gre, hir iddiann doru olabilmesi iin onun ya tecriibi verilerle, ya da mantk ve matematikte grlen zihinsel bir ilemle dorulanmas gerekir. mdi "Tanr vardr" nermesini hu yollardan hiri ya da tekiyle dorulamak mmkn deildir; yle ise, byle bir iddia anlams=?dr. ada ngiliz filozoflarndan A.Flew, dorulama ilkesinden esinlenerek bir yanllama ilkesi formle etmeye alm ve yle demitir: Teistik iddialar dorulanamazlar, nk onlarn yanlln gitstereeek hibir verinin bulunabilecei dnlemez. Eer bir iddia hihir eyi inkar etmiyorsa, yanllamyorsa, dorulad bir ey de yok demektir. yle ise, "Tanr dnyay yaratt" veya "Tanr insanlar sever" ve ben. zeri iddialar anlamszdrlar16 Her~yden nce byle bir zmleme yntemi ile hareket edJ.erek ateizmi savunmak mmkn deildir. nk burada teistik iddialar . kadar atcistik iddialar da analamsz olmaktadr. Bu adan bakldnda "Tanr vardr" iddiasyla "Tanr yoktur" iddias ayn mantk stats iine girmektedirler. Bu durumda Tanr'ya inanma veya inanm~na konusu baka temellere dayanlarak verilecek bir kararn sonucu olacaktr. Kald ki dilci filozoflar, zellikle Wittgenstein'n hayatnn son dneminde kaleme ald yazlarndaki "anlam kuram"n gelitiren fi. lozoflann da hakl olarak belirttikleri gibi, "anlaml olma" ile "dorulanabilme"yi birbirinden ayrmak gerekir. Anlaml olup da emprik yollarla ya da zihinsel bir ilemle dorulanamayan bir sr nerme vafdr. Sz gelii aWak nermelerinin byk bir blmn, kat dondana il. kesi le dorulamak mmkn deldir. Her dil biriminin, sz gelii din dilinin ve ahlak dilinin kendilerine zg bir mant, yani ilev grme biimi vardr. Bu bakmdan "Tanr dnyay yaratt", "Tanr insanlar sever" ve benzeri nermeleri emprik nermeler gibi kabul edip zmlemeye balarsak, daha i~in banda iken kmaza deriz. Sonu , Gerek klasik teistik kantlara yaplan heuml~r, gerekse teistik iddialarn kavramsal zmlemelerinde ne srlen itirazlar, genellikle inancn birtakm kantlamalarla ayakta durduu grne dayanmaktadrlar. O kadar ki, baz iddial ateistler, Tanr'nn varlna ilikin derli toplu bir kantn bulunmayn ateizm iin yeterli grmektedirler. Nitekim Baron D'Holbach, "Tabiat Sistemi" adl yazsnda yle demek.
16 Ao Flew, "Theologyand Falsifictioh". Nev Essa)'s in Philosophical Theology, '0 980

~02

MEHMET

AYDIN

teydi: Eer Tanr var olsayd, bu derece akl, bilgi ye hikmet sahibi hir varlk, kendisi hakknda bize akl ve mantk d mucizelerle deil, daha dondan bilgi ula7trrdi7. Benim de ahsen dinleme frsat bulduum bir BBC proramnda B. Russell'a yle bir soru yneltilmiti: Eer ldkten sonra bir teki dnya var da bu dnyada varlna inanmadnz Tanr, "Bana niin inanmadn?" diye sorarsa ne cevap vereceksiniz?" H.usselI'n bu soruya verdii karlk u olmutu: Tanrm, bana var olduuna' ilikin niin doru drst bir kant gstcrmedin? Gerek D'Holbach, gerekse Russell ve onlar gibi dnen birok kimse, Tanr'nn varlna ilikin bir tr dorulanabilir kant istemektedirler. Oysa byle bir kant, inanmann zne ters der. Eer Tanr'nn varl, herhangi bir emprik ya da soyut objenin varl gibi kantlanabilseydi dindeki anlamyla inanma yok olurdu. nanma, bilerek dnerek inanna, bir zgrlk, bir scim ve bir karar verme iidir. Grnmeyene inanmann, dini deyimiyle "gayba iman"n nemi ve deeri, buradan gelmektedir. Eer Tanr, varln nmde duran u masann varl gibi bana dtan empoze ettirseydi, eski bir deyimle Tanr "bi-la hieab tecelli" etseydi, o zaman tck alternatif inanmak olurdu. Bu ise, insan zgrln~n sonu demektir. Hele Tanr'nn varl iin emprik ya da akli bir kantn bulunmayn ateizmin yeter nedeni saymak, son derece naiv bir tutum olur. "Suun kantla~mamas, kiinin susuzluunun bir kantdr" hkm, yalnz mahkemede, o da sadece bir hukuk ilkesi olarak geerlidir. "Hukuk ilkesi olarak" diyoruz, nk suu kantlanmam ,bir sr sulu bulunabilir ortada. Aslnda kant yetersizlii, teistten ok, ateistin iini zorlatrmaktadr; nk bir eyin var olmadn kantlamak, var olduunu kantlamaktan daha gtr. Sz gelii, ssz bir adaya gidcn bir kimse, birka ayak izine rastlamakla orada insann yaad ya da yaamakta olduu sonucuna varabilir. "Bu adada hi kimse yaamamtr ve yaamamaktadr" diyebilmek iin, adann her kar toprann inceden ineeye incelenmesi gerekir. Tanr'nn varlna ilikin kantlar, kanaati. mizce, teistin ortaya koymak istedii baz "iaretler" ve "ipular"nn tesinde fazla bir g tamamaktadr. O, bu ipular yardmyla bir yaratcnn var olduu sonucuna ulamakta veyahut bu yolla bir baka kanaldan edinmi olduu inancn pekitirmektedir. Ateistin ayn izgide yryerek "Tanr yoktur" diyebilmesi iin, tabir yerinde ise bir "kozmik beyin"e sahip olmas gerekir. te yandan eer pozitivist/erin iddia ettii gibi, "Tanr vardr" nermesi anlamsz ise, "Tanr yoktur" n~rmesi de
17 Encyclopedia of Religion and Ehic', "Theism" maddesi.

ATEizM

VE IKMAZLARt

201

ayn lde ve ayn nedenlerden dolay anlamsz demektir. Ateistin hcumlar teisti inancmdan vazgeirecek gte deildir. Bu hcumlar olsa olsa onu "ima~c" (fideist) bir noktaya gtrr ki, fideizm, yani "inanyorum, ama kantlyamyorum" gr psikolojik hibir rahatszla neden olmayan bir durak no;;.taslolabilir. nanan bir kimse, inancn destekleyecek bir kant bulamad iin, inancmdan vazgemez. nanmayan bir kimse de teistik kantlar karsmda syleyecek hibir eyi bulunmasa da inanmayahilir. Emest Nagel'in "Atcizrnin SavunmaH" (The Defence of Atheism) adlyazsmda da iaret ettii gibi, ateistin, "inanyorum ve isbat etme gereini duymuyorum" diyen bir kimseye syleyecek hibir eyi huhnamazlM Binbir phesi olmad iin, hinbir kamt getirmeyi gereksiz gren "kmrcnn iman" karsnda at,eistin eli ve dili baldr. zetle syleyecek olursak, bu yazmzda ateizmi drt goru asndan incelemeye altk: (I) Klasik teistik kantlarn eletirisinden g alan ateistik grler; (2) Baz sosyolojik ve psikolojik teorilerden kaynaklanan grler; (3) Ahlaki bir ilgi ve endieden kalkan grler; ve (4) Bir dizi kavram zmlemelerinden kalkarak teistik iddialarn anlamszln ortaya koymaya alan grler. Unutmamak gerekir ki, bu grlerin byk bir ksm Bat hristiyn teizmi gelenei iinde domu ve gelimitir. Hristiyan teizmindeki Baba-Oul teriminin (inemle yer ald leme (TcsIis) dncesiyle Freud'un ateizmi; sa'nn kiilii zerine kurulduu ne srlen hristiyan ahlaknn "bir de yznn br yann evir" anlay ve insann gnahkar olarak dnyaya geldii gr ile Nietzche ve Camus'un "bakaldn"s; klelii ve rk ayrmm kaldrmann, yoksulluktan yaknmann, Tanr'nn yaratma bilgeliine ters dtnkabul etmekle Feuerbach, Marx ve Engels'in iddialar arasndaki ilikiyi grmek pek zor bir i olmasa gerek. Baka trden bir teizm karsnda btn bu eletiriler glerinin nemli bir blmn yitirebilirler. Eer taklidden, gnnzde ok kullanlan bir deyimle "kltr emperyalizmi"nden ~~rtulmann ve otantik bir kiilik ortaya koymann bir anlam ve deeri varsa, () zaman "Tanr ld" yargs karsnda herkesin u. s()r~ya cevap hlmas gerekir: len hangi Tanrdr? Kim ldrd onu? Ve niin ldrd? Eer len, gnahn, mitsizliin, korku
18 E. Nagel, "The Defence of Athesm", Alnroduction A. Pop, New York, 1965), eserin iinde.
lo

Philosophy, (ed. P. Edward ve

l
204

MEHMET

AYDIN

ve dehetin kayna olan bir kavram ise, varsm lsn. Eer metafizik, yzyllar boyunca kurduu bir yapy, kendi iinden gelen bir zlme ve nihilizrn ile bugn ykyorsa, varsm yksm. Ama eer Jdrlmek istymen, Tevrat'n, ncil'in ve Kur'an'n ortaklaa kuandklar bir ifadeyle "brahim'in, smail'in ve shak'n Rabbi" se, buna insanln gc yetmeyecektir.

'

Das könnte Ihnen auch gefallen