Beruflich Dokumente
Kultur Dokumente
HASRET
DAĞLARIN YOLDAŞI
FIRAT
Hasretle dağlanırım
Kıyamet ikliminde gün ortasında
Gözlerinin bebeğinden kan akar
Paramparça yüreğinde bir damar
Yaralı bir şahin yavrusu gibi titrer avucumun içinde
Ahh bir çift bahar dalı kalmış gözlerimde
Bir dal zagros çiçegi dersime armağan
Bir dal umut dal dal büyüyen gökkuşağı renginde
Fırat Fırat oğlum nasıl çöker tam yüreğimin üstüne zagroslar
Nasıl kızgın zehir yürür damarlarıma kesilir nefesim acıdan kalbim durur
Kör bıçakla kesilir dilim dilim parçalanır bedenim
Kavrulur ciğerim
İmkansızın dehşetinde kavuşurum sana
Fıratım oğlum
Bir şahin kanadında Munzurda çekerim üsümüs bedenini koynuma
Okşarım usul usul kıyamam incitmeye
Okşarım usul usul yanar ellerim kanar ellerim ağlar ellerim dokundukça
Ahh yavrum nerene saplandı kahpe kurşunlar
Neydi oğlum o cesur yüreğini durduran
Kan neden ağlar buluşunca toprakla
Neden bağırır çiglık çiglik o kavuşma anında
Yıldızlar kadar uzaktayken ölüm bir nefes kadar nasıl yakınlaşir insana
Yapma ciğerim gitme ölürüm yoluna kurban olurum sana
Böyle sahipsiz böyle bir başina gitme
Yollardayım daha ulaşamadım ki sana
Göremedim ki Harran gibi yaralı Harran gibi sıcak gülümseyen yüzünü oğul
Öpemedim ki daha taşlar çatlar acıdan toprak yırtar yüzünü
tırnakları kanlı bir el deşer içimi parçalar ne varsa
Bir kere sözü yüreğine kesmişim can
Bedenim direnir hala aşkla
Gülüşün çikmaz aklımdan
Nereye baksam oraya düşer gözlerin hüzünlü çocuksu yaşam pınarı
Sonra birden bire diner yağmur tufan susar
Taze yıkanmış güneş çözer uzun saçlarını salar sımsıcak
Bir kelebek konar gözlerinde kalan bahar dalına
Koklasam saçlarını öpsem gözlerini yüreğimin sevgilisi yaşam sevincim oğlum desem
gelmezmisin geri
Kolay değil ki oğul yokluğun cehennemeim kızgın yüzü
Kolay değil ki ömrün ilk baharında daha 22 yaşinda kapkara toprağa damat etmek
seni
Hasretle doğranırım bir hazan ikliminde süleymaniyede
Ellerimin arasından akar gider hayatlar
Akar gider anılar bir nehir gibi
Gittikçe uzaklaşir vuslat
Gittikçe yalnızlaşir örselenir duygular
Gittikçe soğur dünya üsür ayrılıklar
Üsür oğlım ah
soğuk toprak altında kimsesiz ağaçsız baş ucusuz
Zemheridir üstelik tipi borandır kardır kıyamettir kurttur hıyanettir üstelik
Rüzgarda üsür şimdi
üsür sıcak gözyaşların yüreğinde damar damar besleyip hayat verdiğin aşk
Geleceğe ertelenen çilgin umutlar nazlı reyhan kokusu
Üsür şimdi üsür Fıratım
Munzur koynunda yapayalnız titrer benim ateşler içinde
Kıyamet iklimindeyim can doğranır bedenim lime lime
Elim ermez gücüm yetmez vurgun yemiş yüreğim sancılar içinde
Süleymaniyede kıvranmaktayım delirircesine
ONUR SAVŞÇILARINA