Sie sind auf Seite 1von 24

AiFD XL V (2004),

s'!)7

I,

s.

167-1!l0

.Aure Gn, Tarihsel Boyutu ve Osmanl Dini Hayatndaki Yeri zerine D~nceler
EYPBA DR, ANKARA . iLAHiYATFAKLTESi e-mail: bas@divinity.ankara.edu.tr

abstract
Ashura Day, Some Toughts on Its Historical Dimension and Its Place in Ottonun Religious Life. Ashura is the tenth day of Muharram, the first month of the Mu~lim calendar. Its general significance as a fast day for Muslims derivers from the rites of the Je"ish Yom Kippur. Scholars are not agreed as to the exaet day on which 'Ashura' was observed in early Islam. Early hadith tradition seems to indicate that the day possessed special sanetity in Arab society even before Islam. Thus the Jewish rite, which the Prophet observed in Medina in 622 CE, only helped an a1ready established Arab tradirion to acquire religious content and hence greater prestige. The Jewish chatacter was soon obscured, however, through its incorporation into the Muslim calendar and its observance as a Muslim fast day. With tbe institution of the fast of Ramadan in the second ~ar of the Hijrah, 'Ashura' becarne a voluntary fast.For over thiteen centuries the Shi'i community has observed the day of 'Ashura' as a day of mourning. on the tenth of Muharram 61 AH (10 Oetober 680) Husayn ibn Ali, feU in the banle on the plain of Karbala. The events leading to Hsayn's death, which were subsequently elaborated and greatly embellished, helped to heighten the drama of suffering and marryrdomDuring Umayyad nIe (680-750) the 'Ashura' cult grew in secret. But under the Abbasids (7501258), who carne to power on the wave of pro-Alid revolts, it was encouraged, and by the beginning of the fourth century public commemorations were marked bya professional moumer, who chanted elegies and !ed the faithful in the diIte for the marcyred imam and his foUowers. In 962, under the patronage of the Buyids (932-1055), 'Ashura' was declared a day of public mourning in Baghdad. Processions filled the streets, markets were closed, and shops were draped in bI.ck. Special edifices called 'Husayniy.t' were built to house the 'Ashura' celcbration. Ashura had been aday which was ce1ebrated with joy or mourning in accordance with the seeterian idendities of muslims in the Octoman period as it bad been throughout history. keywords Ashura, Karbala, Hsayn bn Ali, Octoman Religious Life

Sunu Bilindii gibi hemen her toplumda gerek rti gerekse dm ynlerden nemli saylan gnler, geceler ve aylar vardr. Bu zaman dilimlerinde, meydana geldii varsaylan ya da gerekten meydana gelmi olan bir takm olaylar sebebiyle eitli trenler, kutlamalar veya yas trenleri yaplagelmitir. Dayandklan olaylarn ve sebeplerin tarihi realitelere uygunluklan tam olarak tespit edilemeyip tartlsa da, bu tr zaman dilimlerinin toplumlarn hayatnda nemli

168

AiFD XL V (2004), s3j11

birer ritel haline geldikleri gerektir. Bunlar ortak deerlere sahip topluluklarm sosyal ve kltrel hayatlann canl tutan unsurlardr. te bunlardan biri olan Muharremin lO'u An-e gnne de baz tarihi vakalar hamledilmi, bunlar sebebiyle de slam tarihi boyunca kutsal bir gn olarak eitli ekillerde kutlanagelmitir. Konunun tarihsel sre ierisindeki geliimine gemeden nce, aratrma safhasnda karlatmz baz glkleri ve meseleye nasl yak1atmza birka cmleyle deinmek gerekmektedir. tiraf etmek gerekir ki, kaynaklanmzdaki rivayetlerin olduka muhtelif ve bazan da eliki arzetmesi, Atre gnnn tarihi altyapsn otaya koymakta bizi olduka zorlamtr. Bu durum sebebiyle hi bir n yarg ierisinde olmadan, bir tarih aratrmacs olarak kaynaklardan edindiimiz intiba net bir ekilde aktarmak ura snda olacaz.

a) AtJre Gn ve Tarihsel Boyutu


Konuya ncelikle "An-e" kelimesinin anlam ve kkeni hakkndaki bilgilerden balamak yararl olacaktr. Arapa kaynaklarda tam olarak "Atra" eklinde geen bu kelimeyi, on says ile ilgili olan "ar" ve "air" veya develerin gdlmesiyle ilgili "r" kknden tremi bir kelime kabul edenler olduu gibi, Arapa'da "ama" vezninin bulunmadn ileri srerek branice'den geldiini syleyenler de vardr. Fakat alimlerin ou bu gre katlmamakta, kelimenin Arapa asll olduunu benimsemektedirler. 1 "Atra" kelimesinin kkeni zerindeki gr aynlk1ann ksaca ifade ettikten sonra, bu gnn menei hakknda ortaya atlm olan haberleri deerlendirebiliriz. Bu gnde gerekletii varsaylan olaylarm balcalan unlardr: Hz.Adem'in tevbesinin bu gnde kabul edildii,2 Nuh (as)'n gemisinin bu gnde Gdi da tepesine oturduu ve inananlarm kurtulduu, bu sebeple kr orucu tutulduu,3 Hz.Musa ve srailoullan'nn, Firavun'un zulmnden bu gnde kurtulduklan.4

2 J

Bu husustaki grler hakknda ayrntl bilgi iin bkz. ibn Manzur, Listinu'l-arah, Beyut 1955, IV, 569-571; Zebdl, Tdat'l-arUs nin U!U1hiri'I-kanits, Beyut 1994, VII, 222; Cevad Ali, Tarihu'l-A rah kahle'l-stam, rak 1955, V, 407; Yusuf evki Yavuz, "f.;;ura", DA, s{anbul1991, v, 24. ibn'l-Cevz, a-Muntazamji rarihi'l-mJUk u'l-m!m, {lk.Sooey! Zekkar, Beyut 1995, , 106. bn Sa'd, Tabkau'l-kbrJ, Msr 1939, , 23; Taben, Tarihu'l-iimm u'l-mJUk, Beyut 1986, I, 185; bn'l-Cevz~ a-MuntI1Zam, , 132; bn'l-Eslr, e1.-Karril fi't-rarih, tlk. Ebu'l.fidl el-Kld~ Beyu{ 1995, , 58; bn Kesir, a-Biddy! u'n-nbi)f!, Msr?, , 116-117. Taben, Tarih, Il, 18; Badld~ T/rrihu Badad, Kahire 1931, x, 406; ibn'l-Eslr, e1.-Karri1, II, 13; bn Kesir, e1.-BidJy; , 117.

Aure Gn. TarihselBoyutu ve Osmanl Dini H'!}'3tmdakiYeri zerine Dnceler.----

/69

Bunlardan baka Hz.Yunus\n baln karnndan kurtulduu gn, Hz.Musa ve Hz.sa'nn doduklan gn, Hz.5leyrnan'a mlkn verildii gn, Araplann atas Hz.brahim'in doduu gn gibi yaktrmalar da vardr ki, bu son saydmz iddialara temel slam tarihi kaynaklannda rastlayamadk. Kaynaklar arlkl olarak saydmz ilk olay bu gnn kutsallna gereke gstermektedirler. Saydmz bu tarihi olaylann, tarihte gerekten vuku bulmu olduklarn Kur'an- Kerim'den renmekle beraber, tarihen bu gnde gereklemi olmalarn tespit etmek ve dnmek bir hayli gtr. Aka belirtmek gerekirse bu kadar nemli olayn ayn gne denk gelmi olmas, bizi her eyden nce takdir-i ilahiyi dnmek yerine, kaynaklannz kaleme alm olan alimlerimizin kafa yaplarn, nasl bir tarih felsefesine sahip olduklarn dnmeye ve irdelerneye sevketmektedir. nl Fransz tarihisi Gabriel Monod (1844-1912)'un "Tarih ilminin ulamak istedii gaye, insarlk tarihini aratnp aslna uygun olarak ortaya koymak, terkip ve ihya etmek olsa da, bu tam manasyla gerekletirilemez. iink eski devirlere ait bir ok tarilll olay hi bir iz brakmadan kaybolup gitmilerdir. Yeni zamanlara gelince; vesikalar, tarih1 veriler o kadar oktur ki, hepsini bilmek, nisbi deerlerini ortaya koymak ve neticede kesin bir deerlendirmeye ulamak mmkn deildir. Demek ki tarilll bilgilerimizde kanlmaz bir phe pay vardr"S ifadeleri gerekten ok eski tarihlere dayandnlan ACre gnnn tarihsel altyapsn, aslna uygun bir ekilde tespit etmemizin ne denli g olduunu ve karmza kan rivayetlere nasl yaklamamz gerektiini belirten ifadelerdir. Sz konusu olaylarn, ACre gnnn ay takvimine gre Muharrem'in 10. gnnde gerekletii rivayetlerine yer veren tarih kaynaklannzn, maalesef dayandklan hi bir tarilll delil ve kaynaklan yoktur. Anlalan o ki, Mslmanlann, Yahudi ve Hristiyanlarla zaman zaman bir arada bulunmalannn dourduu bir sonu olarak, bu gnde olduu varsaylan olaylar hakkndaki sylentiler szl gelenee yerlemi, daha sonra da herhangi bir tenkide tabi tutulmadan yazl kaynaklara gemitir. Bu durum zellikle slam tarihi literatrnn nasl bir zihniyetle teekkl ve geliim gsterdiini yanstmas bakmndan narnli bir rnektir. te bu noktada asl tartlmas gereken husus, sz konusu olaylarn tarihinden ziyade, ACre gn olarak isimlendirilmi gn, kutsal ve nemli addedilen her olay iin sorgulamakszn kullanagelmi ve ona kutsiyet yklemi zihniyetin yapsdr.

Gabriel Monod,

Tarihte Usul, ev. Kazm inasi Dersan, stanbul 1938, 1.2.

170

AiFO XLV (2004),

s'!}1 i

Muhtemelen Yahudi kltrnden, Mslman kltrne gemi olan bu szl tarih yaktrmasrun, onlann tarihine de hangi devrede adapte edildiini bilememekteyiz. Daha dorusu bu yaktrma Mslman yazarlarca yaplm gibi gzkmektedir. Bu gnn Yahudi kltrndeki yerini tespit noktasna gemeden evvel, slam ncesi ve sonras AUre gn ve bu gnde tutulan orula ilgili elde ettiimiz bilgileri aktarmak daha uygun olacaktr. Kur'an- Kerim'de, Ramazan orucunun farziyetini bildiren Bakara sUresinin 183. ayetinden anlalmaktadr ki, oru eski dinlerin ianndand. Kurey'in de AUre gn oru tuttuklan eklinde Hz.Aie ve Abdullah b. mer'e dayandnlan rivayetler vardr. Hz.Aie'nin rivayeti yledir: Kurey'in cahi1iye devrinde oru tuttuu bir gnd. Rasllutlah da buna riayet ediyordu. Medine'ye hicret edince bu orucu devam ettirmi ve bakalanna da emretmitir. Fakat Ramazan orucu farz klnnca kendisi gnnde oru tutmay brakm, bundan sonra Mslmanlardan dileyen bu gnde oru tutmu, dileyen tutrnarntr."6 Abdullah b. mer'in rivayeti de u ekildedir: "Aurn cahi1iye devri insanlarmn oru tuttuu bir gnd. Fakat Ramazan orucu farz klnnca Rasllullah'a aurn konusu sorulmu, o da 'Aurn Allah'n gnlerinden bir gndr, dileyen bu gnde oru tutsun, dileyen tutmasn' buyurmutur."7 Bu rivayetlerden, Kurey'in A&e gn oru tuttuklan anlalmakla birlikte, bu orucun btn kabileler arasnda kabu1 grm bir oru olup olmad net bir ekilde anlalamamaktadr. Ayrca aktardnuz rivayetlere ramen, slam ncesi Araplarda orucun olup olmad konusu tartmal bir konudur.S slam'dan nce oru hakkndaki bilgilerin gerekten ok az olmas, bizim o dnemdeki oru ibadetinin nas1l ve nicelii hakknda kesin yarglar ortaya koymarnza engeldir. Bu hususta Araplann slam ncesi siyas, sosyal, kltrel ve ticari hayatlarnn btn ynleri hakknda zaman zaman detayl bilgilere rastladnuz cahi1iye iirlerinde de bizi aydnlatacak bilgiler bu1amamaktayz.

"}.urn,

}.urn

6
7

Ahmed b. HanbeL,Msm:i, stanbul 1992, VI, 29-30; Buharl, ei-Gtrriu's-sahih, stanbul 1992,Savm 69. Ahmed b. Hanbel, Msm:i, II, 57, 143. Nitekim bu hususa dikkat eken Cevad Ali, Alman msterik Alois Sprenger (1813-1893)'in, Kurey'in oru ibadetiyle ilgilerinin olduunu belirten haberlerin, kaynaklara olduka ge tarihlerde girdiini ve bunun da orucun eski Arap geleneinden bir ibadet tr olduu iddialanru ispat iin bi. linli olarak ortaya atlm oldu'll eklindeki grne ~r vemitir. Buna rnek olarak da Araplar'n, Recebu'l.Esam ve ehr-i Mudar dedikleri Recep aynda oru rumklan }Ulunda bir haberin, ilk defa SUyUti"nin(.911/ 1505) Dn'I-n1?l'SUTunda gemekte olduuna dikkat ekildiini belirtmitir. (SuyUti,n-Dn'I-n1?l'SUr, Beyrut 1896, III, 235) Bkz. Cevad Ali, Ttrrihz/I.Arah, V, 407; Ali Osman Ate ise, cahili~ dneminde hem Kureylilerin hem de Hz.Penamber'in Aure gn oru rutmu olduklann Hz.Aie'den gelen riva~tle kabul etmi ve bu orucun Araplara Hz.brahim'den kalm olduunun daha mantk! olduunu belirtmitir, "Asr- Saadene Dinler ve Gelenekler", Btn YCnleriyle Asr- Stadette slam, stanbul 1994, II, 21 .

AOre Gn, Tarihse!Bqyutu ve Osmanl Dini Hi!filtmdaki Yeri zerine Dnce!ef.----

17/

Bu durumda Hz.Peygamber'in Medine'ye hicretten sonra, Yahudilerle henz iyi geinildii bir dnemde Alre gn ve orucu hakknda ilk kez bilgilendii de dnlebilir. nk iddia edildii gibi Kurey ve Hz.Peygamber bu gnde slam ncesinden beri oru tutuyor olsayd, Hz.Peygamber Yahudileri orulu bulduu bir gnde bunun sebebini sorup, kendisi oru tutup Mslmanlara da tutrnalann emretmezdi. Yahudiler ile Hz.Peygamber arasnda geen diyalog yaygn olarak slam tarihi kaynaklanmzda u ekilde yer almtr: Hz,Peygamber Yahudilerle grt bir gn onlarm orulu olduklann renmi ve sebebini sormutur. Yahudiler cevaben bu gnde HzMusa ve srailoullannn Firavun'un zulmnden kurtulduklann, Firavun ve ailesinin de suda boularak ldklerini sylemilerdir. Bunun zerine Hz.Peygamber de 'biz Musa'ya sizden daha layk ve yaknz' diyerek o gn Ai're orucunu tutmu ve Mslmanlarm da tutmalann istemitir.9 Bu haberden kan sonu ve sorun udur: Eer Kurey bu orucu biliyor ve tutuyor olsayd, Hz.Peygamber'in de bilmesi ve Yahudilerin izah karsnda 'biz de zaten bilir ve tutarz' ya da 'biz de tutarz ancak bize atamz brahim'den kalm bir orutur' gibi farkl gerekeler ileri srerek cevap vermesi gerekmez miydi? te tm bu elikiler nedeniyle zihnimizde oluan kanaat odur ki, Hz.Peygamber hicret sonras iine girdii yeni sosyal evrede slam'n ve Mslmanlarm geleceini dnerek belirttiimiz ekilde davranm, Muharrem'in 10. gnne yani Alre gnne denk gelen Yahudilerin bu orucunu tutmakta ve Mslmanlarm tutrnalann istemekte bir saknca grmemitir.o Hz.Peygamber'in bu tavnn Medine'deki farkl kesimleri kaynatrc bir giriim olarak da alglamak mmkndr. Bu adan bakldnda Hz.Peygamber'in bu gnn saygnln Yahudilerin belirttikleri gerekelerle kabul etmesinde, tarihl balamda bir sorun kalmanaktadr. Onun bu fiilini nehyeden bir vahyin gelmemesi ve Ramazan orucunun farziyetinden sonra da kendisinin tutmad yolunda rivayetler bulunmas buna delalettir. Mslmanlar da bu hususta serbest brakm olmas, bu gne saygnn ve oruc tutulmasnn slam ncesinden kaynaklanan ve slamiyetten sonra hac ibadeti gibi yeniden saygnlk kazanan vazgeilmez bir uygulama olmadn ortaya koymaktadr. nk slam yaplmas ve yaplmamas gerekenleri net bir ekilde belirtmitir.

Buhari, Sahih, Savn 69; Tabei, Tarih, II,18; B<Ib;OOdi, Tanhu Baiad, X, 406; ibn'l-Eslr, 13; bn Kesir, el.BidJ:e, I, 117.

el.KJrril, II,

10

Ne var ki Hz.Peygamber'in bu tutumu sonraki nesillerce anIaIamanu, zellikle mezheplerin onaya kmasndan sonras onaya kan fkh literatrnde bu orucun farz olup olmad, Ramazan orucu)'" la neshedilip edilmedii dahi tartlImur. Ebu Hanife ile baz afiller aure orucunun nceleri vacip olduunu, fakat bu hkmn Ramazan orucu ile neshedildiini, Hanbeler ve bir ksun afiiler ise nstehap olduunu kabul etmilerdir. Bkz. Yusuf evki Yavuz, u Aura" , DA, IV, 25.

/72-------------------

AiFD XLV (2004). s'!Y' i

Netice olarak belirtmek gerekirse; Atre gnnn Mslmanlarca kutsal bir gn kabul ediliinin tarihi kkeninde dini bir etkenden ziyade, Hz.Peygamber'in hicret sonras Medine'de takip ettii siyasetin etkisinin olduunu sylemek durumundayz. Kaynaklanmzdan edindiimiz kanaat bu ekildedir. Hz.Peygamber'in ashabn bu hususta serbest brrakmas da, oru ve daha baka birtakm dini uygulamalarla geirilen byle bir gnn, slamn ortaya koyduu temel inan ve ibadet olgusuna ters olmadn ortaya koymutur diye dnmekteyiz. Ancak bu anlay, hicn 61/680 ylnda gerekleen zc Kerbela hadisesine kadar ifade etmeye altmz saf haliyle devam edecek, daha sonra ia'nn kazandrmaya alt siyas boyuta muhalif olarak Emev idaresince siyasallatnlacaktr. Atre gnnn slam tarihi kaynaklanna aksettii grnm ile Yahudi inancndaki grnm ise farkllk arz etmektedir. Yahudilikte bu gn, "Yom Kipur Katan" olarak ifade edilmitir. "Kipur" szc branice'de, Tannyla hesapap temize kma, kefaret deme anlamndaki "Lehaper" fiilinden tremitir. Ayn fiilden treyen dier bir szck de "Kapara" szcdr. Arapa ve Trke'de ayn anlamda kullanlan "kefaret" kelimesi de yine bu kkten gelir. Yom Kipur (Kipur gn), Yahudi takvminin en nemli, en yce ve en kutsal gndr. Nedamet, pimanlk, dua, yakan, kiinin vicdanyla ve Tannyla hesaplaarak yarglanma ve sonra da kendini yenileyerek temize kma, Teuva'ya ulama gndr. Yahudiler halen de bu gnde oru tutarlar. Onlara gre Tn (Eyll/Ekim) aynn 10. gn olan bu oruca, akam gnein batndan nce balayp bir sonraki gn yldzlar grnnceye kadar devam ederler. nk onlann gn telakkileri bu ekildedir. ems ve Kamen takvimin ortak kullanld Yahudi takvimindep bu gnn yani Yom Kipur Katan'n Tn aynn lO'una denk gelmesi iin de artk ay uygulamas vardr. Bu uygulamaya gre de Yom Kipur orucu ya E yll ya da Ekim ierisinde kutlanr. Mslmanlarda ise kamen takvim esas alndndan, Muharrem aynn 10. gn ems takvime gre her yl on gn nceye gelir ve yldan yla deiir.l3
i
12

il

YahudilikIR Kavam '1I!Deerler, haz. Suzan Alalu ve dierleri, stanbul 1996, 44. Dif,>er baz erken toplumlar gibi Yahudiler de ksmen gnee, ksmen de aya ba;:,>tmIbir takvim gelitimilerdir. Yeni ay izlemek iin gkyzn dikkatle incelcyip, ve her ayn balangcn ayn ~niden domasna balamlardr. Ayru zamanda yln uzunlu{,'illlu gncin hareketinc gre dzenleme~ altlar. Bu zorlu bir aba;.U. 12 a)"ian oluan gne yl ay ylndan 11 gn uzun olduundan, Pesah gibi mevsimlere baml bayramlarn yllarca ayru mevsime dmesini salamak iin srekli dzeltmeler yaplmas gerekiyordu. YahdiliklR Kavam'1I! Deerfer, 198-200. Bu gnn Ar..plarla etkileimi konusunda Cevad Ali eserinde u ifadelere yer vennitir: "Airn ile Kippur gn kastedilir. Bu gn Tn"'nin 10. gnnde tutulan orula balanma mit edilen gndr.

AOre Gn, TarihselBoJ'Uluve Osmanit Dini H'!}'3lmdakiYeri zerine Dnceler.----

173

Mukayeseli olarak bir zaman ve gereke tartmas yaptktan sonra, Aure ya da Kipur gnndeki an ve dier din1 uygulamalann Yahudilikteki grnm hakknda ksaca u bilgileri aktarabiliriz:

Kipura zg Yasa ve Yasak/ar


ifade ettiimiz gibi Yom Kipur, yldzlann grnmesinden sonra Musevi bir yazar grubu tafndan ler adl eserde bu gne zg yasa gne batrnndan nce balar ve ertesi gn sona erer. hazrlanm olan Yahudilikte Kauam'le Deerve yasaklar u ekilde sralanmtr:

Salkl her nsan oru tutmakla ykmldr. Erkekler iin zonmlu oru tutma ya 13, kzlar iin ise 12 yandan sonradr. Ancak 9 yan doldurmu ve salkl bir ocua, oruca altrmak amac ile bir ka saatlik ksa oru tutturulabilir. Hamile kadn sal elveriyorsa, lahusa ise dOumdan 8 gn sonra oru tutar. Kipur, Tanr'ya vakfedilmi kutsal bir ibadet ve yakan gndr; bu gnde herhangi bir i yapmak, ticari anlama yapmak, almak, kan- koca ilikisinde bulunmak yasaktr. abat gnnn14 (haftann yedinci gn) tm yasaklan Kipur iin de geerlidir. Kipur'da ykanmak yasaktr, ancak sabal kalkta eller ve gzler hafife ykanabilir ama az alkalanmaz. Bebek veya ocuk sahibi kadnlar, ocuklann beslemek iin gerekli tm ileri yapabilirler. Yahudilikte nsan (Yahudi) hayat hereyden stn tutulduundan, yaam kurtarmak iin gerekli her trl i, doal afet veya sava srasnda gerekli almalar yaplabilir, hatta gerektiinde oru dahi kesilebilir. Kipur'da Brit Mila (snnet) yaplabilir, ancak "Beraha" arapsz okunur. Deri giysiler, deri ayakkablar giyilmez. Bu yasak 30 giinle kadar olan lohusalar ve ayanda yara olanlar iin geersizdir. Kipur'dan bir nceki gn herhangi bir nedenle oru tutulamaz. Kipur arefesinde ykanmak arttr. Arefe gn lm aile fertlerinin mezarlan ziyaret edilir.

14

Baz msterikler, ibranilerce eskiden beri Tin aynn ilk on gnnn haramlna ve cahiliye Araplannda da bu gnlerin haramlna bakarak, bu durumun da Yahudilerden gemi olduunu ortaya kamulardr. Bu tesirin bizzat kendisi Muharrem aynn, takvimin ilk ay olarak kabul edilmesinde etkili olmutur. nk Yahudilikte yl, Tin aynn ilk gn ile balar. (Noldeke, Qorans, l, 179) Bu gr, islam'dan nce Araplann Yahudilerin etkisinde kalarak A1re orucunu tuttuklan grnde olan Noldeke'e aittir. Dier taraftan Tin10 ile Muharrem 10'un denk gelmi olmas da olduka wr bir tesadfr." Tarihut.A rah, V, 408. abat gn Hz.Musa'ya verilen 10 emir arasnda 4. emirde yer almaktadr. "abat'. hatrla ve onu kutsa. Alu gn al ve ilerini tamamla. Ama yedinci gn abat'tr, o gn ne sen, ne olun, ne kzn, ne hizmetkarlann, ne hayvann ne de evindeki yabanc hi bir i yapmayacaksnz."

/74

AiFDXlV(2004).

S~

Kipur'dan nce tm dargn1klannsona ermes~ dargnlann z~ dileyip banmas atUr. Eler birbirlerinden, renciler retmenlennden vs. gemiteki hatalan iin af dilemelidirler.15 Sz konusu almada dikkatimizi eken bir baka husus, Yahudi inancnda bu gnn kutsallnn herhangi bir olaya dayandnlrnarnasdr. slam tarihi kaynaklarnda ifade edilenlerin aksine, bu gnn dier Yahudi bayramlanrun oundan farkl olarak ne milli, ne de topran veya doann deiimi ile ilgili bir olay simgeledii aka belirtilmektedir. Onlara gre Kipur, dua, tefekkr ve vicdan muhasebesinden, 25 saate yakn sren bir yeme ime yasandan ibarettir.16 slam tarihi kaynaklarnda yer alan, Hz.Musa ve srailoullarnn Firavun'un zulmnden kurtulduklan gn ise Yahudilikte baka bir kutsal gnn saygnlk gerekesidir. Pesah gn olarak isimlendirilmi olan bu gn, brani takvimine gre Nisan aynn 15. gndr. Ancak bu gn Yahudi inancnda bir oru gn deil, aksine kuzu kurban edilen ve bayram yaplan bir gndr. Yedi gn boyunca da mayasz ekmek yenir. Pesah bir mit mesajn tm insanlk iin getinnekte ve bir milletin gelecei zgrlnde ve Tanr'nn kanunlarna ballndadr hatrlatmasn yapmaktadr. Asrlar boyu bu bayram Yahudiler, mutluluk, nee iinde gururla kutlam ve gnmze kadar zgrlk iin ekilen eziyetleri yeni nesillere aktarmaktan gurur duymulardrP Bu karlatrmadan anlalan o ki, Mslmanlarn dini yaanusna gemi olan Atre gn iin, tarih kaynaklanmzda gsterilen kutsallk gerekesi ile Yahudi inancndaki bilgiler badamamaktadr. Bu konudaki eksik veya yanl bilgilendirmenin bizim tarih kitaplarmzdan kaynaklandn galiba itiraf etmek gerekecektir. Atre gnnn Mslman ve Yahudi kltr arasndaki konumunu tarihi olarak irdeledikten sonra, Mslmanlarn yaanusnda devam edegelen tarihi seyrine de gz atmak gerekmektedir. Kaynaklarmzda Atre gnnn Ramazan orucunun farziyetinden sonra ne derece de itibar grdne dair hicn 61/680 ylna kadar herhangi bir
15 16

Yahudilike Karam'll! Depkr, 44-45.


Gerekten Tora'nn ierdii be kitaptan Levililer'de bu gnn kutsall u ekilde ifade edilmektedir: "Ve Rab Musa'ya syletip dedi: 'israiloll:nna syle, Tirl ayrun 10. gn kefaret gndr. O gn sizin iin bir k.sal toplanu gi:n olacaktr. O gn, benliklerinizi alaltacak, Rab'be atele ikrarnda bulunacak ve o gnde hibir i yapmayacaksnz. nk o gn sizler iin efendiniz Tann'nn nnde aruunak zere kefaret gndr. O gnde kendini alaltmayan her kii kavminden ve mil\etinden dlanacaktr. O gnde herhangi bir i yaparu kendi mil\etirin arasndan ayracan. Hi bir i yapmayacaksnz ve btn nesillerinizce ve yaadnz her yerde ebedi kanun olacaktr. (Levililer

17

23), Yahudilikte Karam 'LI! Depkr, 44 Geni bilgi iin bkz. YahudilikeKaram'll!D~,

lG-20.

AOrc Gn, TarihselBoyutu ve Osmanl Din H'!}'3tmdakiYeri zerine Dncc!er.----

/75

bilgiye rastlamamaktayz. Ancak Hz.Peygamber'in serbest brakmas sonras ibadet ehli kiilerce tutulmaya devam edildiini ve Mslrnanlarca sayg duyulduunu tahmin etmek pek zor deildir. 10 Muharrem 61/10 Ekim 680 tarihinde, Hz.Hseyin'in Kerbela'da ldrlmesinden18 sonra ise ia iin bu tarih nem kazanm ve Hz. Hseyin'in intikamn alma ahdinin tazelendii bir matem gn olmutur. Ancak bu eilim Emev idaresi dneminde doal olarak fliyata geirilememitir. nk Emev idaresi ia'nn Alireyi yas gn ilan etmesine karlk, Kerbela faciasn unutturmak iin bu gn bir vesile saym, adeta bayram havas ierisinde kutlarunasn temin yoluna gitmitir. Daha dorusu bir anlamda siyasallatrrntr. Doal olarak bu durum zamanla ia'nn tepkisinin daha da artmasna yol aacaktr. B1rUn1(440/1048), Emeviler dneminden balayarak iki ayr Aw-e tatbikatn mukayese ederken yle demektedir: "meyyeoullar Aw-e gnnde yeni elbiseler giydiler, sslendiler, srme ektiler, bayram yaptlar, davet ve ziyafet verdiler, helva ve tatllardan tattlar. Bu adet, halk arasnda Emevilerin iktidar boyunca devam etti. Emeviler'den sonra da varln srdrd. iiler ise ehitlerin efendisinin (Hz. Hseyin) ldrlmesine bir hzn olarak feryat ediyorlar, alyorlar, Medinet's-SeIam (Badat) ve emsali ehir ve blgelerde bu hzn izhar ediyorlar ve Kerbela'da bulunan mbarek kabrini ziyaret ediyorlard. Bu gnde ev eyalarn ve kap- kacaklarn deitirmiyorlar, Muharrem'in dokuzuncu gn de oruc (TasUa orucu) tutuyorlard."19 Bu karlatrma, Emevilerden itibaren Mslmanlar arasnda iki ayr kesimin Alire gnne farkl anlamlar yklediklerini gstermektedir. Alire hakknda gerek tarih kitaplar ve gerekse hadis kaynaklarnda, nemi ve deeri ile ilgili olarak bu gnn mutlu bir gn olduuna delalet edecek ekilde kaydedilmi olan haber ve hadislerin hemen hepsinin, ii-Snni gerginlii erevesinde zaman ierisinde ortaya ktn sylemek bize makul gelmektedir. Sanki Hz. Hseyin'in tesadfen 10 Muharrem'de ldrlmesi ve bu gnn iiler iin bir matem haline gelmesiyle birlikte, bir alternatif 10 Muharrem veya Alire ekillendirilmi ve bunun iin gerekli malzeme hem sciiliyyat hem de hadis eklinde temin edilmitir.
Halife b. Hayyat, Tarih, tlk. Ekrem Ziya el-Umen, Riyad 1985, 234; bn Kuteybe, d.Maarif, thk. Servet lJkkae, Msr 1969, 351; Ebu Han1fe ed-Dneven, d-Ahfmu't-truiJ, Msr 1330/1911,251.260; Makdis~ d.&1' w't-tJrih, Kahire ?, VI, 11. 12; Badad~ Tdrihu BagJad, I, 142; bn'l-Eslr, d-Kanil, III, 417; Zeheb~ Tarihu'I-sWn. tlk. mer Abdsselam Tedmun, Beynt 1990, V, 5 vd.; bn Kesir, dBidJ)e. VIII, 172; bn Tariberd~ en-Nicimu'z-zdhire, Kahire 1932, 1,154. Ebu Reyhan Muhammed b. Ahmed el-B~ d-Asdru'l.h:iki;e ani'l-kwfmi'[-hali)e, ner. C Eduard Sachau, Leipzig 1923,329.

18

19

/76-------------------

AiFD XLV (2004), siJj1/

slam tarihi kaynaklanndan edindiimiz bilgilere gre, daha Abbasi hilafetinin bandan itibaren ilieree matem merasimleriyle kutlanan 10 Muharrem, 352/963'te Abbasi hilafetini tesiri altna alm olan Bveyh1lerce2o resmen uygulanr hale getirilmi, gerek ekil ve gerekse ierik itibariyle farkl ve eskisine oranla ok daha grgemli trenlerle icra edilmitir. Bir ba~ ifade ile Atre merasimi sosyal hayatn iine belirgin bir ekilde girmitir. Oyle ki bu tarihte Bveyhi hkmdan Muizzuddevle, insanlara Atre gn i yerlerini kapatmay mecbur klp matem merasimlerine katlmay emretmitir. Sokaklarda kubbeler yaplarak zerlerine kldan dokumalar aslm, insanl~ kldan yaplm elbiseler iinde alayarak hznlerini ortaya koymulardr. Ozellikle ellerini yzlerini siyaha boyami ve siyahlar giyinmi kadnlar Badad sokaklanna dklmler, kendilerine vurarak Hz.Hseyin'e atlar yakmlardr. Kaynaklar bu gn Badat'n tarihinde ilk defa yaanan ve grlmesi gereken ok nemli bir gn olarak nitelendirirler. Ayrca ilierin sayca ok olmalan ve siyasi gcn de ellerinde bulunmas nedeniyle, Snr1lerin bu treni engellemeye g yetiremediklerinden bahsederler.21 352/963'te ilk defa yaplmaya balanan matem merasimleri,22 bundan sonra her yl devam etmitir. Ancak bu gnde yaplan merasimlerde tansiyonun bir hayli yksek olmas nedeniyle Snr1ler ve ilier arasnda eitli kavgalar olabiliyordu. rnein 363/973'te gerekleen Atre gn matem merasiminde, Snr1lerden bazlan bir kadnn srtna binip ona Aie demiler, kimisi de Talha ve Zbeyr diye srtna binilen kadna barnlardr. Bu k-

20

21

22

Bveyllller, 932-1062 yIlan arasnda ran ve lrak'ta hkm sren Deylem asll bir hanedandr. Hanedan aduu, Sasaru hkiimdan Behram- Gir'un soyundan olduu rivajet edilen Bveyh (BUje) b. Fema (penah) Hsrev'den alr. Deylemliler nceleri Mec1s! ve putperest bir kavimken, Iv./X. Yzyln banda Ali evladndan Hasan el-Utru'un gayretleriyle mslman oldular ve iilii benimsediler. Daha sonra Abbas! halifelii dahil mslman devletlerin ordulannda grevaldlar. 323/934 ylnda bamszlklann kazanan u Bveyhi'ler, baanh bir ekilde banyo doru i1erlemeje baladlar. Abbas! kuvvetleri orlan durduracak gte deildi. Nhajet Bveyh! kardelerden Ahmed 19 Aralk 945 (H334)'te davet ~rine kanklklar ierisindeki Badad'a girdi ve Abbas! halifesi MstekfiBiIIah kendisini emir'l- Umera tayin ederek ona Muizzddevle lakabuu verdi. Bveyhilerin bu tarihte kurduklan hakimijet Seluklu Sultan Turul Beiin 1055 ylndaki mdahelesine kadar devam eni. Geni bilgi iin bkz. Hasan brahim Hasan, Si)ns-DinU(1t:iirel-Sayl slam Tarihi, tre. smail Yiit ve dierleri, stanbul 1987, III, 389-431; Erdoan Meril, "Bveyhi'ler", DA, stanbul 1992, VI, 496500; ~tan Giiniinilze Bijik slam Tarihi, edt. HDursun Yldz, Istanbul 1986, III, 327-328. HemedW, Tekrri1em Tdrihu'-Takri, ilik. A1ben Yusuf Ken'an, Beynt 1958, I, 183; ibn'I-Cevzi, eiMuntazam, VIII, 319; bn'l-Esir, ti-Karril, VIII, 286; Zeheb!, ti-wfi haJ:eri1?FTlaher, ilik. Ebu I-Ucir Muhammed es-Said b. BesyCn! ZaIUl, Beynt 1985, II, 89; Yafu, Mir'dt'l-Cinin, Kahire 1993, II, 347; bn Tariberd~ en-Ndm/z-zJhire, III, 334 (bn Tariberd! sz konusu matem trerlerini bidat olarak deerlendirrni ve bunun yIlarea srm olduunu ifade etmitir.) Zilhicce'nin 18. gn olan Gadir Hum bayranu da (Hz.Ali'nin Gadir Hum'da halife ilan edildii gn) ilk kez bu ylda resmen kutlannuur. bn'l-Cevz~ ei-Muntazam, VIII, 319; bn Tariberd~ en-

Ni":im/z-zJhire, IV, 55.

AtJre Gn. Tarihse!Bqyutu ve Osmanl Dini HifY3tmdaki Yeri zerine Dnce!cr-----

/77

k drme ve alay hadisesi zerine aralanda ok ciddi atmalar krutr.23 zellikle Badad'n nemli yerleim birimlerinden Kerh ve Babu'tTak ahalisiyle snn1ler arasnda kan ve lmlerle sonulanan kavgalar sonras, yaklak otuz yldr sregelen bu merasimlere, Bveyh1 veziri Ebu'lHasan Ali b. Muhammed el-Kevkebi382/992'de bir yasaklama getirmitir.24 Ayn ekilde Snn1leri de, ia'ya nisbet yaptklan Mus'ab b. Zbeyr ve daha baka kiilerin kabirlerini ziyaretten menetmitir.25 Bu arada Bveyh1 hakimiyeti boyunca din bilginlerinin, hayatn ierisine bylesine etkili bir ekilde girmi olan A1re mateminin dini nemini ortaya koymak ve insanlar arasnda bunu yaymak iin ok gayret gstermi olduklarn da, meydana gelmi olan gerginliklerin nemli bir dayana olarak belirtmek gerekmektedir. Buna bir rnek olarak bn Babeveyh el-Kumml (.3811991)'nin u szlerini nakletmek zannediyanz yeterli olacaktr: "Kim Atre gn ihtiyalan iin almay brakrsa, Allah da onun dnya ve ahiretteki ihtiyalarn karlar. Kim A1re gnn kendisine musibet, hzn ve alama gn yaparsa, Allah da kyamet gnn onun iin sevin ve genilik gn yapar. Kim A1re gnn bereket ve bolluk gn olarak isimlendirir ve evinde bir takun eyleri yarsa, ydklan eylerden, o kii bir hayr grmez ve kyamet gn Yezid, Ubeydullah b. Ziyad ve mer b. Sa'd b. Ebi Vakkas (Allah onlara lanet etsin) ile birlikte cehennemin en aa tabakasnda harolunur.26 Kumml, Hz.Hseyin'in katlini ka1plere yerletirmek ve A1re gn hzn ve strab artrmak iin edebi kudretinden de yararlanr ve eserinde "Gkyzn sanki taze kan gibi krmz, gnei de duvarlann zerinde sanki safran ile boyanm araflar gibi grrsen bil ki, ehitlerin efendisi Hseyin ldrlmtr" P Yukanda Snni- gerginliinin had safhaya ulatndan bahsettiimiz matem merasimlerine 402/1011 ylnda tekrar izin verilmi ,28 ancak 406/1015'te yine yasaklanmtr.29 Snn1ler ve lller arasnda srekli fitneye, atmaya sebep olmu olan bu matem merasimleri, Bveyh1 hanedannn Abbasi hilifeti zerindeki tesirlerinin devam ettii mddete zaman zaman yasaklanm da olsa uygulanmaya devam etmitir. Bveyh1 hakimiyeti, bilin23 24

25 26 27 28 29

ibn Kesir, d-BiMy?, XI, 275. bn'-Cevz~ d-Muntazam, X, 15; Zeheb~ ei-re; II, 160; Yafii, Mir'at'/-cinU, II, 415; bn Kesir, d. BiMy?, XI, 311; bn Tariberd~ enNaimlz-zdhin; iV, 162. bn Tariberd~ en-NaQru'z-ZJhire, LV,206. Adam Mez, onmx:u Yzylda s/JmMeierriy?ti, ev. Salih aban, stanbul 2000, 88. A Mez, oun::u Yzylda s/JmMe:Ieniy;ti, 82. bn'.Ce~ d-Muntazam, X, 121; Zehebi, ei-re; II, 200. bn'.Ce~ d.Muntazam, X, 143; bn Tariberd~ en-NaQru'z-zdhin; LV,239.

/78------------------

AifD XLV (2004). s'!Y' i

dii gibi Seluklu Sultan Turul Beyin 447/1055 ylndaki mdahelesiyle son bulmutur)O Ancak tarih1 kaydardan, Snni-u ekismesinin Alire gn dolaysyla zaman zaman yine alevlenmi olduu anlalmaktadr. Nitekim 458/1065'de, u Kerh halk Alire gnn Hz.Hseyin'in matem gn olarak kutlamak istemi, Snniler ise buna kar kmlardr. Buna ramen Kerh halk Alire gn dkkanlarn kapayp, kadnlarn toplayarak, "biz ncekilerin yapt gibi Hz.Hseyin'in yanndayz" deyip, Aw-e gnn kutlamak istemilerdir. Babu'l-Mahvel'den alnan bir cenazeyi kerh mahallesine kadar tamlar ve cenazenin etrafnda feryadu figan etmilerdir. Cenaze namazn klp, bu vesile ile Hz.Hseyin'e adar ya.kmlardr. Durumu haber alan halife, Nakibu'tTilibiyyin olan et-Tahir Ebu'l-Ganaim'i ararak bu iten dolay kendisini azarlam, nakib ise olaydan heberinin olmadn belirtmesine ramen grevinden azledilmitir)! Alire trenleri, phesiz Bveyh11erden mlhem olarak, Fatnll1er tarafndan da benimsenmi ve bir matem gn kabul edilmitir. Daha sonra E yyllbiler zamannda ise matem gn olarak deil, vaktiyle Emevilerin yapt gibi bir sevin gn olarak kudanmaya balanmtr. Alire gn matem trenlerinin umUmi bir hal alarak, u varlnn bir paras olmas Safev hkmdan ah smail'in iktidara gelip ran'da u mezhebini hakim klarak, kendince ran'a komu olan Osmanl Devleti'nin genileme emellerine kar koymak gayesiyle burada meydana getirdii mezhep dayanmasn gerekletirmesinden sonradr.32 Anlald zere devlederin kimliklerine gre siyas boyutunu srekli korumu olan Muharrem'in 10. gn olan Alire gn, farkl alglanmak ve kudanmakla birlikte Snniler ve iller arasndaki kendilerine zg kutlan eklini hi deitirmeden gnmze kadar ulamtr. Gerek Snniler gerekse iller hangi slam devletinin bnyesinde bulunurlarsa bulunsunlar, Alire gnn ayn heyecan ve canllkla kudamlardr. Bu gn, lkemizde de aynen tarihte olduu gibi Hz.AIi'yi sevmek ve Hz.Hseyin'in kadini tasvip etmemekle beraber Snni vatandalanmzca geleneklere uygun olarak kudanan, Alev vatandalanmzca da matem tutulan bir gndr.33 rx, 376; Zehebi, d-ber, II, 289; Bveyhi hakimiy:tinin sona erdirilmesi ve Selukluiann dinl siyaseti hakknda geni bilgi iin bkz. Nesimi Yazc, lk TWk-slamIkletleri Tarihi, Ankara 2002, Z0-350; Erdo{,'3I1 Meril, "Bveyhiler", DA, VI, 49&-500; Alunet Ocak, Se/uklulann Dini Si)tseti (1040-1092), stanbulZooZ. ibn'I.Cevzi, d-Munt:zam, XVI, 94. Musa el.Musavi, fia eflik M~i, terc. Kemal Hoca, stanbul 1995, 116. Aure gnnde Gferilerin ve dier gruplann gerekletirdikleri matem merasimleri hakknda geni bilgi iin bkz. smail Mutlu, Tarihte e Gnimzde Gferilik, stanbul 1995, 497.50Z; Ali G.npolat,

lo bn'I.Cevzi, d-Munt:zam,

II l2 II

AOre Gn, TarihselBo/Utu ve Osmanit Din Hayatmdaki Yeri zerine Dnceler.----

/79

a1mamzn AUre gnnn tarihsel boyutuna ayrdmz bu ksmnda son olarak ifade etmek istiyoruz ki bu gn, dini bir dayana o1mamakla beraber, biz Mslman Trklerin de geleneine yerlemi, ibadet ve bir takm hayr ileriyle deerlendirilen, adm bu gnden alan bir tatlyla komuluk ilkilerimizi zinde tutan nemli gnlerden biri olmutur. Daha nce ifade ettiimiz gibi toplumlarn hayatm canl tutan zel zamanlar vardr. Bunlar tarihi sre ierisinde dayana ve kkeni ne olursa olsun, toplumlarn geleneksel hayatna ylesine yerlemilerdir ki, skp atmak imkanszdr. Hele sz konusu olan Aw-e gn gibi sadece insanlann ibadet ve hayr yapma duygulann kabartan, Hz.Peygamber'e ve eW-i beytine olan sevginin izhar edildii bir gn ise, byle bir gnn kimseye zaran yoktur. b) OsmanlDin H~tmda AOre Gn Btn Mslman milletler -belki mezhepler denilse daha doru olur- tarafndan eitli ekillerde kutlanagelmi olan AUre gn, Osmanl dneminde de mezhebi kimliklerine gre Mslmanlar tarafndan yas veya sevin ierisinde kutlanmtr.34 Ancak Osmanlnn son dneminde yazlan ve daha ok hatrat tr eserlere kadar dier tarih kitaplarnda, AUre gnnde yaplanlarla ilgili aynntl bilgilere rastlamamaktayz. Baz Osmanl tarihilerin eserlerinde, eitli vesilelerle deinildiini grdmz Aw-e gn hakknda, rnein Gelibolulu Mustafa A (.1599), Nuh tufann anlatrken, dier slam tarihi kaynaklarndaki haberleri tekrarlam, o gnden bugne Mslmanlarn AUre piinneyi ve birbirlerine sunmay gelenek haline getirmi olduklarndan bahsederek, Osmanl toplumunda da bu gne zel nem verildiini vurgulamtr.35 Benzer ifadeleri Katip elebi (.1657)'nin de kulanm olduunu grmekteyiz,36 Sz konusu durumun en nemli nedeni, hi phesiz tarih kaynaklanmzn genel olarak siyasi tarih arlkl kaleme alnm olma1andr. Ancak Snn1 ve u gr sahiplerince bu gnn farkl anlamlandrlm olduunu hatrlayacak olursak, zellikle Osmanl Devleti'nin Snn1 din anlaym kau bir ekilde uygulad yzyllarda Snrlllerin aktan ve rahatlkla bu gne

34

35
36

"Muharrem Orucu ve A&e", 7IXJWaleuien.am, 02. 07. 2003; Mustafa Dzgn, "Muharrem Matemi ve Matem Orucu", 7IXJWaleuien.am, 02. 07. 2003; brahim Demir, "Muharrem Ay, Matemi ve Oru. cu", 7IXJWaleuien.am, 02. 07. 2003. slam corafyasnn muhtelif ~r1erindeki Muharrem-A&e trenlerinin tarihsel seyri hakknda geni bilgi iin bkz. G. E. von Grunebaum, MuhamnuIan F15tiu1s, London 1976, 85-94; Metin And, Ritiielden Dram, I<ettiJ.Muhamm Ta'zi)e, stanbul 2002. Gelibolulu Mustafa Ali, KUm'I-ahl.W; stanbul 1277/1860, II, 30-3 . Bkz. Katip elebi, Fl2!deet akili'l-ahjir ilni't-tarih e'l-ahjir, Beyazt Umumi Ktp, nr. 10318, 6b

ii

/80

AifD XLV (2004). 53.YJ /

zg gelenekleri yaattklann; Atre gnn yzyllarca yas trenleriyle yaatm olan ii gr benimsemi tebeann da, Snn1ler kadar alem olmasa da bu gn kutlamaya devam ettiklerini syleyebiliriz. a1mamzn bu ksmnda, Atre gnndeki kutlamalan szn ettiimiz her iki ynyle aktarm olan eserlerden, gnn nemini etkileyici bir ekilde aktardklann dnerek daha ok yazarlannn zgn ifadelerinden alntlarla sunmaya gayret edeceiz .. rnein Efdalddin (Tekiner) Bey'in kaydettilderine gre, Osmanllar dnemi boyunca atre geleneinde nclk saraya aitti. Muharrem aynn 10. gn Topkap saray mutfaklannda piirilecek aUre iin Kilar- Has'tan gereken malzeme verilir, birka gn nceden hazrlklara balanrd. Saray atresini helvacbalar piirmekteydiler. Byk kazanlarda hazrlanan atreden ilk olarak zel bir trenle padiaha, harem halkna sunulmas, sonra devlet ileri gelenlerine, imaretlere, halka datlmas adetti. Sr katibi Salau Efendi'nin tuttuu RUznlm"den, 1735'te sarayda piirilen amberli ve miskli iki marapa atrenin, o srada Beylerbeyi Saray'nda dinlenmekte olan I.Mahmud'a gtrld, bir marabann padiaha, dierinin de maiyyetindekilere sunulduu ve zevkle yenildii yazldr,37 II.Abdlhanid dneminde (1876-1909) Yldz ve Beikta saray mutfaklannda hazrlanan atrenin datin stanbullularca sabrszlkla beklenirdi. Datm iki ekilde yaplrd. Birincisi, saray testilerine ve kaselerine konan aUreleri tablakarlar, Beikta, Ortaky, hatta daha uzak semtlerdeki yksek rtbeli kamu grevWerinin, ilmiye ve mlkiye ricilinin konaklanna gtrrlerdi. Ertesi gn, "cevap" denen usl gerei bo testi ve kaselerin ikolata, badernekeri, fstk vb. eylerle doldurularak konak aalannca saraya iadesi gelenekti. kinci ve asl datm halka ynelikti. Saray matbahlannn her birinde iki ve drt kulplu byk kazanlarda, buday, incir, zm, kays kurusu, nohut, bakla vb. malzeme ile "daneli" denen atreler piirilir, 10 Muharrem gecesi snk hammallannca tanan 50-60 kazan, Yldz Talimhane Meydan'na gtrlerek dzgn bir sra halinde dizilirdi. Sabah erkenden Matbah- Amire mdr, vekilharc ve helvacbalar resmi giysileriyle meydanda hazr beklerler, seccadecibann, aUre datmnn padiahn buyruu olduunu duyunnasndan sonra Matbah- Amire imam dua eder, amn diyen halka parmaklkl kaplar alr, her kazann nnde kuyruklar oluur ve beraberinde getirdikleri kaplara atre doldurulurdu. Bu srada disiplinin salanamad, grevWerin tepeden trnaa atre bulana battklan, hatta hcum edenler arasnda kazana denler olduu da grlrd.

)7

Ayrca bkz. Ali Seydi Bey, Tepifat'U! Tl!{ki1atmz, haz. Niyazi Ahmet Banolu, ?/?, 105-106.

AOre Gn. TarihselBo/Utu ve Osmanli Dini Hayatmdaki Yeri zerine Dnceler-----

/8/

Sarayn hazrlklannn yan sra, sultanefendiler de (padiah kzlan) kendi saraylannda atre piirtip semt halkna, yoksullara dattnrlard. Hanedan mensuplannn karlkl olarak birbirlerine gnderdikleri atreler ok deerli porselen, kristal, bakr, gm, pirin au.reliklere konurdu. Bunlar birer hediye olarak konak ve saraylarn ke raflannda camekanlannda saklanrd. 10 Muharrem'i izleyen hafta boyunca ricaI ve paa konaklarnda da atre piirilip datrlrd. Son dnemlerde atreden ok atre kaplar ilgi ektiinden Muharrem ay yaklanca zccaciyeci ve evam dkkan1an binbir eit au.relik, lclse, tas ve srahilerle dolard. Bunlar alanlar, atre vesilesiyle yaknlarna, komulanna deerli hediyeler sunmu olurlar, bu tr kaplar da evlerde hediye edenin adyla, rnein "Sarayl hanmn kasesi", "Milit efendi tas" eklinde anlrd. Evkaf Nezareti de kendi bnyesindeki saysz vakfn birounun vakfiyesinde yer alan "Muharrem aynda atre piirilip halka ve fukaraya datla" koulu gerei, stanbul'un byk imaretlerinde atre piirttirip datmn salard. Son dnemlerde bu gelenek daha ok Bahekap'daki Hamidiye mareti'nde yaplyordu. Atrenin yansra, ayu gnlerde imaretlerde, sebillerde erbet, memba suyu, hatta pimi kurban eti datld da olurdu. Kimi zaman esnaf rgtleri de kendi aralannda bir organizasyonla imaretlerden hayrat kazan alp atre piirir, ar esnafna ve halka datrlard. E vlerde ise her aile kendi konumuna ve ihtiyacna gre 10-17 Muharrem haftas ierisinde mevsim imkanlarna gre zengin malzemeli aw-e piirirdi. Evlerde byk helvahane veya kuzu kazan iinde hazrlanan au.re ocaktan indirilince evin en yals kazan kantnp bir Yasin-i erif okur, kazann azna kalayl bir tepsi, bunun stne de beyaz bir rt rtlr, au.renin demlenmesi tamamlannca tepsi alnr, evin en bynden en kne sra ile tas tas verilirdi. Herkes salavat getirdikten sonra yer, aynca tepsideki "atre teri" denen buhar suyu da ifa niyetine gz kapaklarna ve alna srlrd. Eskiden halk arasnda atre ile ilgili tuhaf inanlar da vard. rnein, atre yenirken aza gelen ilk bakla inenmez karlr, ykanp kurutulur ve para kesesine "bereket baklas" ya da "atre baklas" denerek konurdu. Aure pierken kartrmak iin kullanlan kepeye ibriim1e delikli gm paralar balamak, daha sonra bunlan ykayp yine bereket olsun diye keseye koymak da adetti,38

38

Efdalddin (Tekiner), "Aura - Sarayda Aura Tevzii Merasimi" , slam TWk A rsik/qJaiisi, stanbul 1940, 604-614. Aynca bkz. ARagp Aky.va, Tarih Mqheri. Ankara 2002, Il, 187-188; M.Zeki Paka1n, Qmml Tarih Deyinieri 'li? Teririeri SiEl,, stanbul 1993, 1,101-102; Necdet Sakaolu, "Aure", Drrlm BU'/ftrl! stanbul A rsiklq;e:Jisi, stanbul 1993, 1, 372- 373.

/82

AiFD XLV (2004),

s'!}1 /

Musahipzade Celal de, AUre gnnn stanbul'da iki farkl ekilde kutlaruln eserinde u ekilde anlatmtr: "Muharrem aynn onuncu gn, Hz.Peygamber'in torunu mam Hzeyin'in susuz ehit edildii gn olduu iin bazlan evlerde billur bardaklan kaldrarak bakr veya toprak kupa ve taslardan su ier, fakat kana kana imezlerdi. on gn oru tutanlar, dn demek yapmayanlar, glp elenmeyenler vard. Yine bu ayn onuncu gnnde Hz.Nuh'un gemisi Gdi Da tepesine oturarak selamete erdii iin gemide bulunan zahireden orba piirrniler. Hz.Nuh'un bu selamet gnne hrmeten bizde de aUre piirilir. Ee dosta, akraba ve konu komuya fukaraya datrlard. Ve yine bu ayn bandan onuncu gnne kadar dilenci gruhundan kr ve sokaklarda "Mersiye" okumak iktidannda olanlar balanna, boyunlanna ikier, er kr heybe eklinde iki gzl torbalan asp sokak sokak, kap kap dolaarak Kerbela mersiyesi okurlard.

Hasan, Hseyin'e dan i{lere ~ te rriRk, )I?Ydeher can akl. Grn Grn y;zidlerin halini Bakilar hep sularm yiunu. Sddurdular F atm A na gliin, Ya hay LPY LPY canm M a:iir f rhrinIen kalk p~(, ~';L~ N ia; nia? susuz )I?Y!er t{tlar, Kerbia sahrasnla fehit d{tler Ya hay LPY LPY canm ejx>/u tatl canna k ymd. y;zid olu M erun'a UYmUJ ~ te rriRk, )I?Yde her can alad Ya hay LPY LPY canm

Bu mersiyenin her msranda dier amaar, "hayyulkayyUm" dan bozularak meydana gelen "hoy goy goy canm" cmlesini hep bir azdan makamla anrlar ve mersiye bitince asl okuyan u gl-bang ekerdi: "Allah Allah, bir Allah, kadlm Allah, heday Kerbela mam Hasan, mam Hseyin akna ve cemll enbiya ve evliya kerimine, cmertler demine ve gelip gemi m'minlerin ervahna hu diyelim huu!" diye hep bir azdan "hu" ektikten sonra ksa bir dua okurlard. Duann her cmlesinde dierleri "Amn" dedikten sonra bir tas veya sahan ierisinde buday, pirin, nohut gibi hububat ve bakliyattan bir miktar birey verilirdi. Bunlara verilen her neyse eidine gre

AOre Gn, TarihselBoyutu ve Osman! Din H'!f3tmdaki Yeri zerine Dncc!ef.----

/83

torbalara konurdu. Muharrem'in bandan, onuncu gnne kadar Goygoyculuk devam ederdi."39 Alre gnnn stanbul'da iki farkl ekilde kutlanln anlatan bir baka yazar ise Sadri Sema (1880-1964)'00. Hatralarm derledii eserinden, bu gnn Osmanl sosyal ve dinl hayatndaki yerini kendi ifadeleriyle aktarmak zannediyonz daha anlaml ve etkili olacaktr: AUre, Muharrem aynn omncu gn. AUre gn. Muharremde piirilen manf nevale. Tabh. AM. Aur da denilir. maretler faaliyete geereli. Ocaklar alevalev yanar, bacalardan buram buram dumanlar kard. stanbul'un Hamidiye, Laleli; skdar'n Yerncarn, Vilide camii imareti gibi byk a ocaklarnda ve birok dergahlarda aUre piirilirdi; ama bu griUecek bir anane idi. stanbul ah1anrd. Kede bucakta ne kadar fakir varsa, ne kadar dilenci varsa akamdan imaretlerin, dergahlarn etrafn sararlar, kaplarnda sralanrlard. Lakin karma kank bir halde. O alarda kuynk dnyaya gelmemiti. Ellerde kovalar, gmler, tesciler ... Nereden gelmiti bu gelenek? Derler ki Nuh Peygamber gemisiyle tufandan dnp karaya indii, hani geen yllar btn dnyann merak ve dikkatini eken Arafat dann tepesine bindii zaman gemide artan, buday, fasulye, nohut gibi eyler yerlere dklm, bittabi eker de olacak. Bunlardan aUre denilen nevale yaplm. Kank bir masaldr bu. maretler yalnz fakirlere mi aUre verirlerdi? Hayr. Btn stanbul'u aUreye gark ederlerdi. Btn halka kovalarla, gmlerle, testilerle aUre datlrd. Muharremde aUre o alarda bir anane idi. Evlerde de aUre piirilirdi. Konuya komuya, ee dosta gnderilireli. Bu da bir rya gibi silinmekedir; eski hararetini kaybetti. imdi muhallebici dkkanlarnda ...4c Atre gnnde snni kesim arasnda yaananlar bu ifadelerle anlatldktan sonra, Sadri Sema illerin matem trenlerini de aadaki ifadelerle dile getirmitir: Muharremde on gn ranllar Karacaahmet'te Seyitahmet deresindeki tekkelerinde geceli gndzl matem ayini yaparlard. Onuncu gn de stanbul'un drt tarafndan buraya toplanrlar, bir ksm takm takm, deste deste, bir ksm ayn ayn perakende gelirler, Seyitahmet deresine giderler, akama doru alaca bulaca bayraklarla donanm bir alay, bir kafile halinde dnerler, stanbul'daki hanlarna avdet ederlerdi. Orada bir veda, bir matem gecesi yaparlard. Hznl bir ayin, hatta kanl bir veda ...

39

40

Musarupzade Cea, Eski stanbul Ya,ray,r, stanbul 1946, 298-99; Aynca bkz. Balkhane Nazn Ali Rza Bey, Eski Zamriarria stanbul Hay:t, haz. Ali k onk, stanbul 2001, 53.54. Sadri Sema (1880-1964), Eski istanbul Hatzralan, haz. Ali k onk, stanbul 2002, 311.

/84

AiFD XL V (2004),

si!Y' i

Artk Muharemn bu omncu gn her yl skdar, yalnz skdar'n deil, btn stanbul'un halkna toplant yeri olurdu. BOazii'nden, Adalar'dan, Moda'dan, Kadkyii'nden, stanbul'un btn kelerinden kadn erkek, oluk ocuk skdar caddelerine dklrd. Dkkan1arn odalan, pencereleri kiralanr, bo arsalara tahta kanepeler, sedirler yaplr, beer onar kurua satlrd. Bir hal ki tarif edilemez. Caddeler, sokaklar bir akar oluk olurdu. Kalabalktan yollarda yriimek zorlard. Sabah1an hcum Seyitahmet deresine, akam zerleri ar boyuna, iskele 0lurdu. ranllar ilk vapurlarla skdar'a gelirler, ay semaverleri, nargileleri, bayraklan, hallan, zincirleri ellerinde, omuzlarnda Seyitahmet deresine koarlard. Orada akamlara kadar dualar, mersiyeler okunur, tazallmler, ayinler yaplr, ahundlann mev'zeleri, telkinleri dinlenirdi. Akam yaklanca babozuk bir intizarnla dizilirler, desteler tertip ederler, bir matem alay, bir elem kafilesi, bir hzn mahmeli, bir nedamet ktlesi ekline dnerlerdi. Bu elem ve matem mahmeli, Kerbela faciasnn snmez teessr tuyann canlandran bu maher, gerekten ac, zehirli, hznl 0lurdu. bretle grlecek bir kyrnetti bu. Bu kankla, bir kargaala meydan verilmemesi iin yollarn iki tarafn gvenlik sorumlulan tutard. En nde yeil sarld, kara cppeli, al kuakl, knal sakall, srmeli gzl ve yank yzl ran hocalan, ahundlar muntazam halkalar eklinde geerlerdi. Bunlarn arkasnda gr, gzel sesli mersiyehanlar ackl kasideler okurlard. Bu mersiyelerin her msran can yrtc, gS ve kulak paralayc hain bir inilt~ derin bir uultu ve engin bir uultu takip ederdi. Btn kafilenin gzyalanyla kark nedamet lklan! Bu ayinlerin, bu ::<afilelerinen hretli okuyucusu Arap Ahmed isminde gzel ve yank sesli bir adamd. O alann kyrnet olmu hafzlarndan ... Bugnk gibi hatrlanm. Baka hafzlar da, mersiyeciler de vard. Onlar da okurlar ve btn kafile bir batan bir baa kabarn, dalgalanr, coar inler, alar, hknklara bOulurdu. Arap Ahmed, elleri kulaklarnda, orta yerde, kafileye dne dne hayknrd:

Ya tab KerI:fia rX! ma bun:a gmsana; Derd-i dema-demu elemi demk-demsana!


Bu beyti: -Ali!... Hseyin!... feryatlan, sayhalan takip ederdi. Nasl? Yrekler paralayc, ruhlar yrtc uultular, iniltilerle ... Baka bir mersiyeci mahmelin dier bir destesine messir bir sesle okurdu: Berk-i sabJr hJdisaien tlar {Iieh Yer 'P haule- i pihia k idn eyfeJek .... Bir rahmktlmuln cifpi kan danlara,

Guri:rtte rzgn peri{an danlar!


Byle ac paralarda can yakan ahlar, ateten gzyalanyla kanr ve matemi bir kat daha galeyana geitirirdi. Yrekler, gzler matem ve elem ile boyanr-

d.

AOre Gn, TarihselBo/Ulu ve Osmanli Din H'!JI3lmdakiYeri zerine Dnce!ef.----

/85

Daha arkadan sra sra beygirlerin stnde beyaz tlere bal ve kanatlan kanla boyanm beyaz gvercinler geerdi. Bwlan eit eit renkler, yazlar, resimlerle boyanm, ilenmi bayraklar kovalard. Daha arkadan kafilenin iki tarafnda, iki srada ak gslerini yumnklarla dven, paralamak ster gibi yumnklayan fedailer. Bnnlarn peinde drt ke veya daire eklinde toplanm birtakm avareler ki bnnlar stleri balan kanlar iinde, g~ sleri ve smlan plak adamlard. Ellerinde sapl pskl biiminde salkm saak zincirler. plak sutlarn, plak gslerini: - rak! rak! rak! ... Dve dve geerlerdi, yrekleri ezerlerdi. Bu zincirlerin ac akutlan hill. kulaklarmda. Cedlerinin gnahlarn, yaralamak, paralamak, dvmekle demek, affettirrnek iin u mahluklarn gsterdikleri tehalk ve ac heyecan gzlerimin ~ nnde. Kasidelerin, mersiyelerin, ahenklerine uydurularak vurulan yumruklann, sadan sola, soldan saa kalkarak, dalarak ileyen zincirlerin, al kanlar ve kanl yaralar iinde kalm gslerin ve smiarn zehir levhalan kafamdan silinecek ey, silinecek fecaat deildir. Bu matem mahmeli, bu elem kafiles~ zincirler, yaralar, yumnklar, feryaclar, vaveyWar, upnmalar, hknk1ar, gz yalan iinde dalgalana dalgalana caddelerden aa iner, geer, giderdi. skeleye doru gzden kaybolurdu. Dalardm arkalanndan. Uzaktan uzaa ykselen, rnaribin yakut bulutlarn yrtan naralan, vaveyWan iitirdim: -Ya Ali!...Ya Hseyin!... -MazlUm! Bugn de bu ac ve elemli sayhalan iittiimi sanyorum. Kafile geer, halk dalr, sokaklar sessizleir. Evime dnerdim. Fakat bir cenazeden dner gibi. Bu han, bu vahi hzn ve matem faciasnn temaasnda yreim zehirlenmi, gzlerim slanm, ruhum ezilmi olarak. Sonra ... Gece. Elem gecesi. Artk ses yok, seda yok. UjUl etl'rif f!iin?f saJm. semUlan, ebistJn- elem hali sl&dan,

SedJlar duymmm mr ihtiml~ Karanlklarda Jmtk- hafadan Uzaktan y:lmnp ebr.i h:hara Derimgd !iije nr:Jet bir kenara, Hseyninler lW:er 'LErhalk- b1zara, Eer fJ!tinse dqt- i KerbeMdan. .. 41
Abdlaziz ibn eemaeddin(1850-1918)'in, tahmin edilen ve Adat 7 Merasimi K:dim?, 1910 ylnda kaleme ald

Tabint

Muamiat- Ka:rmiy:.i Q-

.1

Sadri Sema, Eski stanbd Hatralan, 331-334.

/86

AiFD XL V (2004), s'!Y' i

mzni)e adn verdii notlan

arasnda

ise Alre

gn

hakknda

kaydedilmi

olanlar u ekildedir: Hicret senesinin ba olan Muharrem aynn onuncu gnnden balamak zere Muharrem sonuna kadar stanbul'un btn evlerinde iki kase de olsa aUre piimek uur ve bereket saylrd. Her snftan kimseler buna zen gsterir ve zellikle onuncu gn piimeye dikkat ederdi. A1re piirilmesi Nuh Peygamber'in snneti olarak da herkese kabul olunrnu ve sIam'n ortaya kmasndan sonra da buna uyulmutur. Ekseriya hayr sevenler atre piirip halka ve bilhassa fukaraya datmak iin imaretler ve vakflar yapm ve masraf karlayacak gelir brakmlard. A1reye bir nevi tatl, yemili bir orba denebilir. ine konanlar buday, pirin, niasta, nohut, fasulye, ceviz ii, badem gibi eylerdir. Bazlan bunlara kuru incir, bir cins kuru beyaz hurma, ekirdeksiz zm de ilave ederler. Bunun su.rre denen kibar bir nevi de vardr. Bu yalnz dvillm buday, biraz pirin ve badem, bir miktar nohut ile piirilir. Soumaya balaynca iine yeterince misk eklenir. Her iki tip a1renin buday ve dier malzemesi ayr ayr piirilir, sonra birbirleriyle kaotnlr, yeterince eker ilave edildikten sonra tekrar piirilerek hazrlanr. Bu suretle yaplan aUre piince hane sahibine haber verilir. Evden bazlar mutfaa iner, kazann etrafnda oturur, bir Yasin sUresi ve bir Mlk sUresi okwur, hasl olan sevab, o haneden gelmi gemi lmiilerin ruhuna hediye edilir. Kazann zerine kapatlan tepsi kaldnlr, herkes buhar suyunu uurludur diyerek gzlerine srer. Bir tabaa alnan ilk aUre dan gnderilmez, bereket getirsin diye hanede alkonur. Daha sonra aUre, elvan renk Saksonya testileri, kapakl ve tabakl kymetli kaselere boaltlr, stlerine am fst, am fst, ku zm, mevsimi ise bir miktar nar tanesi serpilerek kapaklan kapatlr, her birinde birer ift kase olmak zere ssl tepsiler konur, tepsilerin st beyaz rt ile balanarak kibar ahbaplara gnderilirdi. Getiren adama bahi verilip kaplar iade edilirdi. Geri kalan byk kaselerle yakn ahbap ve kornulara datlr. Kaselerin ykanmadan geri verilmesi ayp sayldndan gzelce ykanp yle verilir. Eve ayrlan a1reden ilk defa hane sahibine ufak bir kase konur. Hane sahibi yedikten sonra a1reyi piiren aba ve raklarma bahi gnderirdi. Byle Muharrem'de piirilen a1reden ayet ilk kaa bakla tanesi isabet ederse bunu pek ok kimse 'bereket getirir' diye aynr, siler, para kesesine koyard. Bakla tanesi bir yl kesede kaldktan sonra hkm gemi saylr, bir yere gmiilrd.42 Aw-e gn yaplanlan, zellikle adm bu gnden alan an hazrlanm ve bu ala ilgili adetle~ olduka ayrntl bir ekilde anlatan Abdlaziz Bey'in, noclan arasnda yine bu gnde gerekleen daha baka uygulamalara da yer

,l

42

Abdlaziz Bey, Olmn Adet, Menisim Gnay, stanbul 1995, 246-247.

'l

Tabirleri (Trp/on Htry:t), haz. Kazm Ansan-D.Ansan

AOre Gn. TarihselBoyutu ve OsmanIJDin H'!}'3tmdakiYeri zerine Dnce!er.----

187

verdiini grmekteyiz. "Goygoycular" bal altnda kaydettii uygulamalan ise u ekilde anlatrnur: Kanuni Sultan Sleyman, mahdumu ehzade Sultan Mehmed iin yaptrm olduu mehur ehzade d.mii'nde stanbul'daki fukara amaann iskan ve iaesi iin tav-hane (dar-l-aceze) namyk bir bina ina ettirmiti. Burada iskan ettirilen amaara sabah akam imaretten taam verilirdi. Bunlar her sene Muharrem aynda balanna sank sarar, arkalanna boy abas giyer, omuzlan- . na birer beyaz torba takar, ellerinde denek olduu halde yedier-sekizer kiilik kafileler halinde43 elleriyle birbirlerinin omuzlanna tutunarak ve Muharrem aynda ehit olan Hazret-i Hseyin hakknda; KerbeIann )UZlan Fatm. ana kuzulan KerbeIann ifbrle Yalr al kanlar ifbrle ehitdm{ Gazileri Hasan ile Hseyin'dir. Nur hlk r siyh sarrla Hasan ileHseyin'dir. eklindeki mersiyeyi44 okuyarak, stanbul mahallelerini dolar, her kapnn nne geldike bir eit ilahi olan bu mersiyeyi kendine mahsus bir makam ile hep bir azdan tekrarlard. stanbul'da aUre denilen, muhtelif cins erzaktan eker ile yaplan bir nevi tatl orba, Muharrem aynda her hanede piirild.ii iin hanelerden bunlan aUre harc olmak zere bir miktar pirin, buday, fasulye ve nohut gibi eyler verilirdi. Onlar da bu verilenleri omuzlanna asl torbalanna koyar, bir ay bu ekilde mahalleleri sokak sokak dolarlard. Ayn sonunda bu erzakn bir miktan ile imarette aure piirerek mam Hseyin Hazretleri'yle eshab- kiclma dua eder, geri kalan erzak saup bedelini aralannda taksim ederek el harl yaparlard.45

ta

Atre gnnde yaplan trenler o kadar ilgi ekicidir ki, eitli vesilelerle Osmanl topraklarnda bulunmu olan yabanclarn da dikkatlerinden kamamtr. Bunlardan birisi, 1893 ylnda bir ngiliz milletvekili olan kocasyla stanbul'daki ngiliz sefaretinde alan oullarn ziyarete gelmi olan Georgina Max Mer'dir. stanbul'dayken kaleme ald mektuplarn derlenmesinden oluan eserinde, sanbul hayatnn hemen her alanyla ilgili nemli

'3

'5

M.Zeki Pakaln, bunlann aluar kiilik guruplar halinde ktklanru, omuzlannda onasndan blnm iki raral ve iki azl torbalar bulunduunu, dolaysyla ikierden toplam on iki torba tadklann ve bunun da on iki imam esasna istinat ettirildiini belinir. bkz. Qmri Tarih Dejnieri e Terirrieri SiEl, I, 673. Abdlaziz Bey'in sonra yazmak zere boluk brakt iin notlan arasnda yer almayan bu mersiye, eseri yayma hazrlayanlann ifadelerine gre MZeki Pakaln'n "Goygoj1:uIar" maddesinde ka]dettii mersiyedir. Bkz. Qmml Tarih Dejnieri e Terirrieri S iElii, I, 673. Abdlaziz Bey, QmriAdet, Merasime TJbmeri, 320.321.

/88------------------

AiFD XL V (2004), say i

bilgiler bulunmaktadr. Eserde, A1re trenlerini bizzat organize eden ran sefirinin kendilerini bu gnde gerekletirilen ayini izlemek zere davet etmi olduundan bahseden Mller, trenlere yalnzca ranllarm katldn belirtmitir. Mller'in hayretle izlemi olduu anlalan ayinden nce, akama doru binalarm, dkkanarm, aalarm evirdii, kalabalklarm topland bir meydanda evler klarla donatlm, ateler yaklmtr. Bir sre bin kiilik bir geit alayna yol alm, nden beyazlar giyinmi, kimi at sutnda ocuklar yrm, bunlar bek beyazlar giyinmi erkekler izlemi, ellerinde kl ve zincirlerle "Vah Hasan! Vah Hseyin" diye banrnlardr. Bunlardan birinci bek nce sa elleri, sonra sol elleriyle gslerine vurmular, ikinci bektekiler ise iki sra halinde geerlerken her biri sol eliyle yanndakinin kuandan tutmu, sa ellerinde tuttuklar klc savurmulardr. Sralann ortasndakiler de yksek sesle Hasan ile Hseyin'in hikayelerini anlatp durmulardr. Geit alay oradan bir baka hann avlusuna gemi, orada insanlara ay ikram edilmi, ok gl bir ekilde alan mziin eliinde byk bir heyecan yaanmtr. nde yine ocuklarm bulunduu geit alay tekrar saf tutmu, zerinde Hasan ile Hseyin'i simgeleyen iki beyaz gvercinin bulunduu beyaz bir atn arkasndan tekrar "Vah Hasan! Vah Hseyin" bartlar ykselmitir. Elleri bo olanlar yurnnk1aryla gslerine, zincir ve kl olanlar da srt ve bedenlerinin baz yerlerine vurmaya balamlar, giydikleri beyaz gmlerler kana bulanm, ou insann ba da sanki krmz fes giymiler gibi kandan gzkmez hale gelmitir. Kan kaybndan ok sayda insann dp bayldn, katldklar ayinde bir kiinin de yine kan kaybndan orackta ldn anlatan Mller, ranllam Alre trenlerinde yaptklamu vahet olarak nitelendirmi, padiahn da bu gnde yaplanlar kendisine "msamahasz" denilmesin diye yasaklamadn belirtmitir.46 Osmanl kltr ve medeniyet tarihiliinin nemli simalarmdan Sheyl nver de bu gn hakknda "Alre bize an'ane ile gelmitir ve bunun sylentisi yledir: Nuh'un tufan ekilip de rivayet olunan yere inince yiyeceklerin hepsinden birer miktar kalm, ackmlar, ne yapalm diye sormular: Hepsini bir araya koyun piirin denmi; ite alre bu imi, her sene Muharrem'in onundan sonra Snni ve Hanefi olan memleketimiz halknca piirilir, an'anenin bu devam bir adet olmutur"47 ifadelerini kullanmtr.
'6

Georgina Max MulIer, Let1J!rsfrrm OntantUqJle, London 1897, 164-173. (Eser Afife Bura tarafndan da Trke'~ evirilmitir. israrbul'dan Mektllplar, stanbul 1978.); XVI. ve XVII. yzyllarda stanbul'un gndelik hayatna ilikin verileri aktarmaya alm olan Robert Mantran da bu gne ksaca deinnll, yzyllarca Srn1 ve werce iki farkl ekilde kutlannu olduunu belirtmitir. XV /. 'te XVlI. YiQ:ylda stanbul'da Giirrlelik Hayl, ev. M Ali Klbay, istanbul 1191, 172. ASheyl nver, starbul Risalderi, stanbul 1995, III, 84.

'7

AOreGn. Tarihsel Boyutu ve OsmanlDiniHi!PtmdakiYerizerineDnceler.----

/89

Netice olarak, zamanlannn sosyal ve dini hayatn ok ynl olarak anlatm olan kiilerin, bu gnle ilgili olarak kaydetmi olduklanndan derlediimiz alntlarla, Alire gnnn Osrnanllar dneminde gerek sarayn gerekse halkn zel nem verdii bir gn olduunu rahatlkla syleyebiliriz. Gnn, Hz.Hseyin'in bu gnde ehit edilmesinden ve dolaysyla her yl matem merasimleriyle kutlanrnasndan sonra balayan siyas yn de Osrnanllar dneminde aynen devam etmi gibi grnmektedir. Bu durum doal olarak Osmanl literatfune aynen yansmtr. Nitekim Osrnanllar dneminde, Alire gnnn fazileti ve bu gnde yaplmas tavsiye edilen ibadetlerle ilgili olarak "Risale El fadli yevmi'l- Alire", "Risale-i ezw- yevmi Alire" gibi adlarla kaleme alrun ok sayda risalenin yansra, kanl Kerbela olayn kaside, gazel, mesnev, terkib ve terc-i bend gibi biimler altnda dile getiren rnanzurneler ile hikaye halinde anlatan makteller yazlmtr.48 Son olarak dini edebiyatrmza da bu derece girmi olan Alire gnnn, aradan yzyllar gemesine ramen hala dini hayattaki canlln korumakta olduunu rahatlkla syleyebiliriz.

Bibljyogra!j;a
Abdlaziz Bey (185()'1918), Qrrwl Adet, Merasim 'll! Tabirferi (TqJlwn Hcry:t), haz. Kazm Ansan-D.Ansan Gnay, stanbul 1995. Ahmed B. Hanbel (. 2411855), MiisrHi, stanbul 1992. Aky.va ARagp, TarihMf!{heri, Ankara 2002 . Ayoub M Mahmoud, "Ashw-a", 7heE1r)d.aplia QReligjon, Edt. Mircea E1iade, New York 1987, I, 462-463 . Ali Sejdi Bey, Tepifa Ve Tf!{kilatmz, Haz. Niyazi Ahmet Banolu, ?/? Ali Rza Bey (Balkhane Nazn), Eski 'zamuiarda stanbd Htry:t, Haz. Ali kr oruk, stanbul 2001. All Gelibolulu Mustafa, Knh'l-A htm-, stanbul 1277/1860 . And Metin, RieldenDram, Kerttia.MuhrrremTa'zi;e, stanbul 2002. Ate Ali Osman, "Asr-I Saadene Dinler Ve Gelenekler", Biitn Yderi:Je Asr./ Saadette slam, stanbul 1994. Ba<iadi Ebu Bekr Ahmed B. Ali El-Hatib (.463(1071), Tarihu Balfl:.ui, Kahire 1931. El-BIrCnJ Ebu Reyhan Muhammed B. Ahmed (0.440/1048), El-Asan/l.Baki;e Ani'l.KmUni'lHaJi;e, Ner. C Eduard Sachall, Leipzig 1923. Buhar! Ebu Abdullah Muhammed b. smail (.256/870), el.CAni/s-sahlh,stanbul 1992. Canpolat Ali, "Muharrem Orucu ve A ure " ,uxmAleuiten.Com, 02. 07. 2003 Cevad Ali, Tarihu'l-ArahKaJie'l-stam, Irak 1955. Demir brahim, "Muharrem Ay, Matemi ve Orucu", uxmAleuiten.Com, 02. 07. 2003. Dzgn Mustafa, "Muharrem Matemi ve Matem Orucu", uxmA ieuiten.com, 02. 07. 2003 Ed-Dmeven Ebu Han1fe Ahmed B. Davud (.282/895), El.Ahbrm't- Tru1l,Msr 1330/1911. Do/}<{tarl GiiniiniizeBfk slam Tarihi, Edt. HDursuo Yldz, stanbul 1986.

48

Konu ii ve Snni birok air tarafndan ele alnm, saysz me~i~ ve makteller yazlmtr. Geni bilgi iin bkz. Agah Sm Levend, "Dilli Edebiyatmzn Balca rnleri", Beileten (frk Dili Araunnalan Yl1I-1972), Ankara 1989,71)'71.

/90--------------

AiFD XL V (2004).

s3J1 i

Efdalddin (Tekiner), "}.Ura - Sara)d Aiira Tevzii Merasimi", slam Trk A nsikkpelisi, stanbul 1940. Gunebawn G. E. Von, MuJwomudanF15tW1s, London 1976. Hasan brahim Hasan, Si)l1SI.Dini-Kiiltrd-Scry:d slam Tarihi, Tre. smail YIit Ve Dierleri, stanbul 1987. Hemedalli Muhammed B. AbdlmelikB. brahim (.521/1127), Tekrriletu Tanbu't-Tah!rf, 1bk. A1ben Yusuf Ken'w, Beyrut 1958. Halife B. Hayyat, Tarih, 1bk. Ekrem Ziya El-Umerl, Riy:d 1985. bn Keslr Ebu'l-Fida smail (.774/1372), El.BiOJ:,e Ve'n-NiJ:r>e, Msr? bn Kureybe Ebu Muhammed Abdullah B. Mslin (.276/889), El.MaJrij, 1bk. Servet Ukkae, Msr 1969. bn ManzCr Ebu'lfazi Cemaleddin Muhammed B. Mkerrem (. 771/1369) , Lisanu'l.Arab, Beyrut 1955 bn Sa'd Ebu Abdillah Muhanmed (.230/844), Tab:t/eatu'l.Kbrd, Msr 1939. bn Tariberdi Ebu'l-Mehhin Yusuf (.874/1469), en-NcUm/z-zJhi1P fi rrnlUki Msr 7'l-Kahire, Kahire 1932. bn'l-Cevzi Ebu'l-ferec C'.emaeddinAbdurrahman b. Ali (.597/1200), e1.-Munttzamfi tarihi'lrrnIUk 7'l-1rEn7, dk. She}~Zekkar, Beyrut 1995. bn'l-Eslr zzddin Ebu'I-Hasan Ali B. Muhammed (.630/1232), El-Kani! Ht. Tarih, 1bk. Ebu'l-fida El-Kadt Beyrut 1995. Kacip eleb~ Faleket AkiiLi'l-AR FI /ni't.Tarih Ve'f.AR, Beyazt Umumi Ktp, Nr. 10318. Levend Agah Sm, "Dini Edebiy:turuzn Balca rnleri", BeI.Jeen (Trk Dili Aratrmalan Yll-1972),Ankara 1989,70-71. .. Makdisi Ebu Ze~ Aluned B. Sehl El-BeM (0.355/964), El.&r1' Ve't- Tarih, Kahire ?, Mantran Robert, XVI 7 XVII Yiqlda stmbul'da GWrieI.ik Hay:t, ev. M Ali Klbay, stanbul 1191. Meril Erdoan, "Bveyllller", Da, stanbul 1992. Mez Adam, 0ntn:Jj Yiiz)rlda slamM~ ev. Salih aban, stanbul 2000. Monod Gabrie Tarihte U;J., ev. Kazm inasi Dersan, stanbul 1938. MulIer Georgina Max, Le1.tersFrom Ontantimple, London 1897. Musa EI-Musavt ,lUt Ve ,liilik Mcaddcsi, Terc. Kemal Hoca, stanbul 1995. Musllipzade Cea EskiIstmbul Ya,rawz, stanbul 1946. Mutlu smail, Tarihte Ve Gniirriizde CfenJik, stanbul 1995. Ocak Alunet, Se/ukbJarn Dini Siysel.i (1040-1092), stanbul 2002. Pakaln MZeki, Qmn1l Tarih Dejnieri Ve Terinieri Siiz!, stanbul 1993. Sadri Sema (1880-1964), Eski stanbul Hatralan, Haz. Ali kr oruk, stanbul 2002. Sakaolu Necdet, "ACre",Dnien Bugii1r stanbul A nsikkpelisi, stanbul 1993. SuyM CeaIeddin Abdurrahman B. Ebi Bekr (0.911/1505), Ed-Dr'l-Mer6w; Beyrut 1896. Tabe Ebu Cafer Muhammed B. Cem (.310/922), Tarihu'l.mm Ve'l-MuIUk, Beyrut 1986. Unver ASheyl, stmbul Risale1eri, stanbul 1995. Weosillck A J., " Ashura", The E rry:iopaedia q'Js/am, New Edicion, Leiden 1986, I, 705. el-Yafil Ebu Abdullah b. Es'ad b. Ali b. Sleyman (.768/1366), Mir'Jtij'l.ciUn 7 ibru:'l-ykazan fi m 'rifel.imi )it 'tekru rrin htruidisi 'z.ZLLJ'nLn, Kahire 1993. Yahudilikte Karam 7 Depier, haz. Suzan Alalu ve dierleri, stanbul 1996. Yavuz Yusuf ev4 "Aura", DA, stanbul 1991. YazcI Nesm, lk Trk-slamDedeIeri Tarihi, Ankara 2002. ez-Zebidi Muhammed Muraz.a el-Hseylli (.1203/1788), Tam'l-arUs rrincehiri'l-kJmis, Beyrut 1994. ez-Zehebi eroseddin Muhammed b. Aluned b. Osman (.748/1374), Tanbu'l.sLam, tlk. mer Abdsselam Tedmurt Beyrut 1990. --------------, el-m fi htJ;m rrm ,akr, tlk. Ebu Hacr Muhammed es-Said b. BesyUru Zalu Beyrut 1985.

Das könnte Ihnen auch gefallen