Sie sind auf Seite 1von 2

Gürkan SEZEN 26.09.

2010

Türkiye Ekonomisi’nde Enflasyon Oranları ve Enflasyon Sepeti


Türkiye Ekonomisi yıllarca enflasyon sorunu yaşayan bir ülke konumundaydı.
Enflasyonla mücadele edebilmek için 2000 yılından itibaren para politikası çalışmaları
enflasyon hedeflemesi rejimine yönelik olarak gerçekleştirilmektedir. Ancak enflasyon
hedeflemesi rejimine geçmek için bir ön hazırlık gerekliydi ve bu yüzden 2002-2005 yılları
arasında örtük enflasyon hedeflemesi uygulanmıştır. 2006 yılından itibaren ise enflasyon
hedeflemesi rejiminie geçilmiş, Türkiye uzun yıllar hasret kaldığı tek haneli enflasyon
rakamlarına, her ne kadar merkez bankası hedeflerini tutturamasa da, ulaşabilmiştir.

Tablo 1: Hedef ve Gerçekleşen Enflasyon Oranları

40
Enflasyon Oranları (%)
35
35
30
29,7
25
20
20
15 18,4
12
9,7 8,4 10,1
10 8
7,5 6,5
9,3
5 7,7 6,5
5 4 4
0
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010
Hedef Enflasyon Gerçekleşen Enflasyon

Kaynak:TCMB

Son global ekonomik kriz ise iç ve dış talebi negatif yönde etkilemiş, bunun sonucuda
ise enflasyon oranları aşağı yönlü olmuştur. 2009 yılında görüldüğü üzere enflasyon % 6,5
olarak gerçekleşmiştir. 2009 yılının son çeyreğinde geçici olarak enflasyon oranları
yükselmeye başlamış, ancak küresel ekonomiye karşı artan belirsizlikler talebi etkilemiş ve
2010 yılının ikinci çeyreğinden itibaren ise tekrar düşüşe geçmiştir. Yaşanan bu belirsizlikler,
risk primlerindeki artış gibi unsurlar enflasyon oranlarını aşağıya çektiği için politika faiz
oranları da düşük seviyeler de kalmaya devam etmektedir. Hatta son olarak Merkez Bankası
gecelik borç alma faizini % 6,25’e kadar indirmiştir.

Buraya kadar hep oranlardan bahsettik. Diğer önemli nokta ise enflasyon sepetinde
neler olduğudur. Toplumun büyük bir kesimi enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığını
söylemektedir. Bunun nedeni ise TÜFE sepetinde 446 tane ürünün olmasıdır (Bu listeye TUİK
sitesinden ulaşılabilir). Düşük gelirli kesimin belki de hayatında hiç kullanmadığı ürünler de
var bu sepetin içinde ve maaş zamları yapılırken ise bu sepetin ağırlıklı ortalaması göz
önünde bulundurulmaktadır.

Son olarak ise Korkut Boratav’ın şu sözleri toplumun kafasında yer alan soruları
cevaplar niteliktedir:

“…Türkiye'de genel fiyat hareketleri olarak belirlenen enflasyonun iki ayrı şekilde
hesaplanması gerekiyor. Bu sağlanmadığı takdirde % 6'lar civarında çıkan bir hesaplama,
yoksul katmanlar tarafından inanılmaz görünüyor. Oran reddediliyor, yanlıştır deniliyor,
çünkü gerçekten de genel enflasyonun içinde geniş tüketici ve emekçi kitlelere yansıyan fiyat
hareketlerinin çok daha yüksek olduğunu çeşitli belirtilerden algılıyoruz. İşte bu bakımdan şu
andaki enflasyona ve zamlara adeta bir tepki olarak hükümet tarafından önerilen emekli
maaş zamları inandırıcı ve yeterli olmuyor.”

Das könnte Ihnen auch gefallen