Sie sind auf Seite 1von 219

Her eyin z birdir (brahim). Her ey sevgidir (sa). Her ey iktisadidir (Kari Marx). Her ey cinseldir (Sigmund Freud).

Her ey grecelidir (Albert Einstein). Ya sonra?.. EDMOND WELLS, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi. TEEKKR Gerard ve Daniel Amzailag, David Bauchard, Favrice Cget, Herve Desinge, Dr. Michel Dezerald, Patrick Filipini, Luc Gomel, Joel Hersant, Irlna Henry, Christlne Joset, Frederic Lenorman, Marie Lag, Eric Nataf, Profesr Passerat, Olivler Ranson, Gilles Rapoport, Reine Silbert, Irit ve Dotan Slomka'ya. Not: "Karncalar" ve "Karncalarn Gn" kitaplarnn yaplmas in gerekil kt hamurunu salayan btn aalan da anyorum. Onlarsz hibir ey mmkn olmazd. NDEKLER TEEKKR 6 BRNC GZEM: afan Efendileri 9 KNC GZEM: Yeralt Tannian 111 NC GZEM: Kl ve ene Darbeleriyle 183 DRDNC GZEM: Karlama Zaman 245 BENC GZEM: Karncalarn Efendisi 300 ALTINCI GZEM: Parmaklarn mparatorluu 383 SZLK 453 BRNC GZEM AFAIN EFENDLER 1. PANORAMA Siyah. Bir yl geti. Austos gecesinin aysz gkyznde yldzlar gz krpyorlar. Sonunda koyu karanlk aralanyor. lgn k. Sis tabakalar Fontainebleau Orman'nn zerinde geriniyor. Biraz sonra, kocaman krmz bir gne onlan datyor. imdi her ey iy ta-neleriyle parlyor. rmceklerin alan turuncu incilerden oluan kaba rtlere dnyorlar. Hava scak olacak. Dallann altnda, otlarn stnde, ereltiotlarnn arasnda, her yerde kk yaratklar kprdyor. Her cinsten ve saylamayacak kadar oklar. iy, saf sv, bu topra temizliyor; burada servenlerin en garibi meydana gele... 2. MERKEZDE CASUS "lerleyelim, abuk." Kokusal buyruk ak: Yararsz gzlemlerle kaybedilecek zaman yok. Karanlk glge, gizli koridor boyunca aceleyle ilerliyorlar. Tavanda yryen, yerden yksekte duyu organlann zahmetsizce 9 hareket ettiriyor. Aa inmesini sylyorlar ama o, byle ba aa daha iyi olduunu sylyor. Gerei tersinden alglamay seviyor. Hibiri srar etmiyor. Her ey bir yana neden olmasn? l, iki kola aynlp daha dar ve uzun bir geide girerek gzden kayboluyor. Her admdan nce en kk keyi bile yokluyorlar. imdilik her ey o kadar sakin ki bundan tedirgin oluyorlar. te ehrin merkezine ulatlar. ok iyi gzetlenen bir blgede-ler. Admlann daha ksa atmaya balyorlar. Galerinin duvarlar gittike daha parlak oluyor. Kuru yaprak paralarnn zerinde kayyorlar. Kzl iskeletlerinin tm damarlann sar bir kayg basyor. te byk salondalar. Kokulan ilerine ekiyorlar. Buras reine, kini ve kmr kokuyor. Bu oda ok yeni bir bulu. Btn dier kannca sitelerinde odalar yiyecek ya da yumurtalann saklanmas dnda bir ite kullanlmazlar. Oysa nceki yl, k uykusundan hemen nce biri bir neri ortaya att:

"Artk dncelerimizi kaybetmemeliyiz. Gruhun zeks ok hzl bir biimde kendini yeniliyor. Atalanmzn dnceleri ocuklanmzn iine yaramal." Dncelerin korunmas kavram kanncalarda tamamen yeni bir eydi. Bununla beraber site yelerinin byk bir ounluunu coturmutu. Her biri bilgisinin feromonlann bu i iin ngrlm kaplara aktmaya geldi. Sonra bu bilgiler konulanna gre dzenlendi. Bundan sonra btn bilgiler bu byk salonda toplanmt: "Kimyasal Ktphane". konuk fkelerine ramen hayranlk duyarak ilerliyorlar. Duyargalarnn hareketi heyecanlann aa vuruyor. evrelerinde altl sralar halinde dizilmi, onlara scak yumurta grnts veren amonyak buhan haleleriyle evrili parlak ovaller duruyor. Fakat bu saydam yumurta kabuklan ilerinde bir yaam banndrmyorlar. Kumdan evrelerinin iine skm, ilerinde yzlerce konu hakknda kokusal anlatlar tayorlar: Ni Hanedan'nn kralielerinin tarihi, gncel biyoloji, zooloji (ok fazla zooloji), organik kimya, 10 yeryz corafyas, yeralt kum katmanlar jeolojisi, en nl sava-lann stratejisi, son on bin yln toprak politikalan. Hatta yemek tarifleri veya ehrin en kt ne sahip kelerinin planlan bile var. "abuk, abuk, acele edelim, yoksa..." Dirseklerindekl yz tyl ftrann yardmyla abucak duyumsal uzantlann temizliyorlar. imdi bellek feromonlanrun biriktirildii kapslleri inceleme zaman. Onian iyi tanmlamak iin an knl-gan yumurtalara duyargalannn ucuyla hafife dokunuyorlar. Birden, karncadan biri hareketsizleiyor. Bir grlt alglar gibi oluyor. Bir grlt? Her biri bu kez kim olduklarnn ortaya kacan dnyor. Heyecanla bekliyorlar. Bu kim olabilir? 3. SALTALARIN EVNDE - Qt kapy a. Bu, kesinlikle Matmazel Nogardl Sebastien Salta uzun gvdesini dorulttu ve kapnn tokman evirdi. - Merhaba, dedi. - Merhaba, hazr m? - Evet, hazr. Salta karde hep birlikte gidip byk bir polistiren kutu ald. Kutunun iinden st ksm ak, ii koyu renkli taneciklerle dolu bir cam kre kardlar. Hepsi kabn zerine eildi ve Caroline Nogard sa elini iine daldrmaktan kendini alamad. Bir miktar koyu renk kum parmaklarnn arasndan akt. Sanki eine az rastlanr bir kahveyi koklar gibi taneciklerin kokusunu iine ekti. - Bunun iin ok aba harcamanz gerekti mi? Salta kardeler, hep bir azdan yant verdiler: - Fazlasyla. Ve biri ekledi: - Fakat bu, abamza dedi! 11 Sebastien, Pierre ve Antoine Salta iri yaplydlar. Her birinin boyu en az iki metreydi. Onlar da uzun parmaklarn taneciklerin arasna daldrmak iin diz ktler. Yksek bir amdann iine yerletirilmi mum, turuncuya bakan sar lgn bir kla bu garip sahneyi aydnlatyordu. Caroline Nogard cam kreyi kpk naylon koruyucularla zenle sanp sarmalayarak bir valize yerletirdi. dev gibi adama bakt ve onlara glmsedi. Sonra, sessizce izin istedi. Pierre Salta zerinden byk bir yk kalkmasnn verdii rahatlamayla soluunu brakt. - Sanrm bu kez hedefe ulayoruz. 4. KAD KOVALAMACA Yanl alarm. Bu, hrdayan kuru bir yapraktan baka bir ey deil. karnca tekrar aratrmalanna balyorlar. Tka basa sv bilgiyle dolu btn kaplar teker teker kokluyor-lar.

Sonunda aradklarn buluyorlar. Neyse ki onu kefetmek onlar iin ok zor olmad. Paha biilmez deerdeki nesneyi alp birbirlerine geiriyorlar. Bu feromon-larla dolu ve bir damla am reinesiyle skca mhrlenmi bir yumurta. Onu ayorlar. lk kan koku duyargalarnn on bir halkasna saldryor. "Deifre edilmesi yasak bilgi." Mkemmel. Yumurtann stndeki mhr en iyi kalite deil. Yumurtay yeniden yere koyuyor ve duyargalannm ulann doy-mazcasna iine daldnyorlar. Kokusal metin beyinlerinin kvnmlanna ykseliyor. "Deifre edilmesi yasak bilgi Feromon bellek no: 81 Konu: Otobiyografi 12 Benim adm Chli-pou-ni. Belo-kiu-kluni'nin kzym. Ni Hanedan'nn 333. kraliesi ve Bei-o-kan ehri'nin tek verimli diisiyim. Adm hep bu deildi. Kralie olmadan nce Bahar'n 56. prensesiydim. nk benim kastm ve yumurtlama numaram bu. Ben genken, Bel-o-kan sitesinin evrenin snr olduunu sanyordum. Biz karncalarn, gezegenimizdeki tek uygarlam yaratklar olduumuzu sanyordum. Termitler, anlar ve yaban anlarnn sadece bilgisizlikleri yznden bizim detlerimizi kabul etmeyen vahi, ilkel topluluklar olduklarn sanyordum. Dier karnca trlerinin yozlam olduklanna ve cce karncalarn bizi korkutamayacak kadar kk olduklsrna inanyordum. O zamanlar srekli yasak sitenin iinde, bakire prenseslerin hareminde kapal olarak yayordum. Tek isteim bir gn anneme benzemek ve onun gibi, her anlamda zamana direnecek bir siyasal federasyon oluturmakt. Ta ki yaral bir gen prens, 327., hcreme gelip bana garip bir yk anlatncaya kadar... Bir av keif grubunun tamamnn ykc etkileri olan yeni bir silahla yok edildiini sylyordu. O zaman, rakiplerimiz cce karncalardan kukulanyorduk ve geen yl onlara kar Gelincikler Meydan Sava'n yaptk. Bu sava milyonlarca askerimize mal oldu fakat kazandk. Bu zafer bizim iin hatamzn kant oldu. Cce karncalarn hibir gizli ve gl silah yoktu. Daha sonra sulularn, yzyllardan beri dmanlarmz olan termitler olduunu dndk. Bir dier hata. Doudald byk termit sitesi bir hayaletler ehrine dnt. Gizemli, klorlu bir gaz btn site sakinlerini zehirledi. Bunun ardndan kendi sitemizin iinde soruturma yaptk ve bylece ar skntl bilgilerin aa kmasn engelleyerek topluluu koruyan gizli bir orduyla karlatk. Bu katiller belli bir kaya kokusu yayyor ve akyuvar rol oynadldarn iddia ediyorlard. Bizim toplumumuzun kendi sansr organn oluturuyorlard. Kendi dzen-birliimizde, herkesin cahil kalmas iin her eyi yapmaya 13 hazr, dokunulmazl olan savunma mekanizmalarnn olduunun farkna vardk! Fakat cinsiyetsiz sava 103683.'nn olaanst servenlerle dolu yolculuundan sonra anladk. Dnyann dou kysnda..." karncadan biri okumay kesiyor. Birinin varln hisseder gibi oluyor. Asiler gizleniyorlar, evreyi gzlyorlar. Hibir ey kprdamyor. Bir duyarga ekinerek snaklarnn stnde dikiliyor, ksa bir sre sonra be dier duyarga onu taklit ediyor. Alt duyumsal uzant radara dnyor ve 18000 hareket/saniye hzla titreiyor. evrede kokusu olan her ey annda tanmlanyor. Bir kez daha yanl alarm. evrede hi kimse yok. Yeniden fe-romonun deifre edilmesi ilemine koyuluyorlar. "Dnyann dou kysnda binlerce kez byk, dev gibi hayvan srleri var. Kannca mitolojileri onlan iirsel bir dille anlatyorlar. Bununla birlikte onlar her trl iirin tesindeler. Dadlar, bizi korkun masallarla sindirmek iin, onlarn varln anlatrlard. Onlar korkunluun tesindeler. O zamana kadar dnyann kylarnn bekisi olan ve beli srler halinde yaayan bu dev canavarlar hakkndaki yklere hibir zaman fazla nanmadm.

Bunlarn bakire ve saf prenseslere ynelik samalklardan baka bir ey olmadn dnyordum. imdi, ONLARIN gerekten var olduklarn biliyorum. lk av keif grubunun yok olmasnn nedeni ONLARDI. Termit sitesini zehirleyen gaz, bunu yapan ONLARDI. Bel-o-kan' krp geiren ve annemi ldren yangn, bunu yapan da ONLARDI. ONLAR: PARMAKLAR, Onlan bilmezden gelmek istiyordum. Fakat bundan byle bunu yapamam. Olmanda her yerde onlann varln buluyoruz. Her gn, keif zcilerinin raporlar, onlann bizim dnyamza biraz daha yaklaklann ve ok tehlikeli olduklarn doruluyor. Bu yzden bugn benimkileri PARMAKLARA kar bir sefer dzenlemek iin ikna etmeye karar verdim. Bu, M/ zaman 14 varken gezegendeki btn PARMAKLARI yok etmeyi amalayan byk bir silahl sefer olacak." Bildiri o kadar artc ki onu zmlemeleri iin birka saniye gemesi gerekiyor. casus kannca bilmek istiyordu. te imdi biliyorlar! Parmaklara kar bir seferi Ne olursa olsun dierlerini uyarmak gerek. Yalnz biraz daha renebilselerdi. Hep birlikte duyargalarn yeniden slatyorlar. "Bu canavarlann hakkndan gelmek iin, bu seferin yirmi piyade hcum alay, on drt hafif topu alay, krk be her ortama uyan yakn dv alay, yirmi dokuz..." Tekrar bir grlt. Bu kez artk kuku yok. Bir penenin altnda kuru toprak atrdyor. izinsiz giren kannca hl gizli bilgilerle sval duyargalarn kaldnyorlar. Her ey ok kolay olmutu. Bir tuzaa dtler. Kimyasal Ktphane'ye girmelerine izin vermelerinin sebebinin, kim olduklarn daha iyi anlamak olduunu anladlar. Ayaklan sramaya hazr bklyor. ok ge. Dierleri oradalar. Asilerin sadece deerli feromon belleini ieren yumurtay alp, enine uzanan kk bir koridordan svacak kadar zamanlan oluyor. Alarm, Bel-o-kan'n kokusal dilinde gnlryor. Bu, kimyasal forml "C8-HI8-O" olan bir feromon. Tepki hemen geliyor. imdiden yzlerce askerin ayaklarnn srtnmesi duyuluyor. zinsiz girenler kannlan yerde kayorlar. Kimyasal Ktphane'ye girebilmi ve kralie Chli-pou-ni iin en nemli feromonu deifre etmeyi baarm yegne asiler durumundayken orada lmek yazk olacakt. Sitenin koridorlar boyunca kap kovalamaca. Bir kzak yann-daki gibi, kanncalar o kadar hzl gidiyorlar ki dnemeleri yere dikey olarak dnyorlar. Bazen yere inmek yerine tavanda hzla koarak ilerlemeye devam ediyorlar. u bir gerek ki bir kannca yuvasnda yksek ve alak kavram tamamen greceli. Penelerle her yerde yrnebilir, hatta koulabilir. 15 Alt ayakl ok hzl giden tatlar ba dndren bir gidile kayorlar. Dekor zerlerine saldryor. kyorlar, iniyorlar, dnyorlar. Kaanlar ve kovalayanlar bir uurumun stnden atlyorlar. Hepsi hatasz geiyorlar, sendeleyip den biri dnda. Birinci asinin karsna k saan bir maske k,yor. Bana gelenin farkna varacak zaman olmuyor. Maskenin altndan formika-sitle dolu bir kamn sivri ucu kyor. Yakc sv karncay hemen ( yumuak bir hamura dntryor. aknlktan lgna dnen ikinci asi geri dnyor ve hzla yan geitlerden birine dalyor. Kokusal diliyle, "Dalalm," diye banyor. Alt aya yere derinlemesine iliyor. Enerji kayb. Sol yannda bir asker beliriyor. Her ikisi de o kadar hzl kouyor ki sava ne avn enesiyle yakalayabiliyor ne de asit at ayarlayabiliyor. Byle olunca, asiyi itiyor ve onu duvara yaslayarak ezmeye alyor. Kabuklar bouk bir ses kararak tokuuyorlar. ki kannca, 0,1 km/saatten daha fazla bir hzla kannca yuvasnn darack koridorla-nnda ileriye itiliyorlar, her biri terslemelere maruz kalyor. Birbirlerine elme takmay deniyorlar. Kannlannn sivri ulann birbirlerine batnyorlar.

yle bir hzla gidiyorlar ki hibiri koridorun daha da daraldn fark etmiyor, hem kaan hem kovalayan aniden huni biiminde bir galeriye girince arpyorlar. ki ok hzl giden tat birlikte patlyor ve paralanan kitinlerin paracklar uzaa, geni bir alana dalyor. nc asi, ayaklar tavanda, ba aa konumda saldm-yor. Bir topu asker ona nian alyor ve tam isabetli bir atla sa arka ayan parampara ediyor. Casus karnca, okun etkisiyle, kralienin bellek feromonunu ieren yumurtay brakp gidiyor. Bir muhafz paha biilmez nesneyi alyor. Baka bir topu asker on damla asit atyor ve hayatta kalan sonuncu asinin duyargalarndan birini svlatnyor. Asit atnn arpmasyla tavandan dklen paralar bir anda yolu tkyorlar. Kk asi bir an soluklanabilirse de artk fazla uzaa gidemeyeceini biliyor. Bir ayann ve bir duyargasnn eksik olmas bir yana, imdi muhafzlar da btn klar gzlyorlardr. 16 Askerler imdiden arkasndalar. Formikasit atlannn sesi duyuluyor. Bu kez nden bir aya daha gvdesinden ayrlyor. Bununla birlikte o, kalan drt ayayla, hl kouyor ve koridorun dolambal bir yerinde bzlmeyi baanyor. Bir muhafz ona nian alyor fakat yaral kanncann da hl asidi var. Kamn kaldnyor, ok hzl bir biimde at konumunu alyor ve asker kanncaya nian alyor. Tam isabet! Dier kannca daha beceriksizdi, sadece sol orta ayan koparabildi. Artk aya var. Son casus kannca topallayarak soluk solua ilerliyor. Ne pahasna olursa olsun bu tuzaktan kurtulmas ve dier kanncalan Parmaklara kar yaplacak bu sefer hakknda uyarmas gerek. Dellocu karncann kavrulmu cesedini bulan bir asker, "Buradan gemi, buradan," diyor. Buradan nasl kabilir? Yapabildii kadar kendini tavana yaptryor. Dierleri yukarya bakmay dnmeyeceklerdir. Tavan, bir snak oluturmak iin kesinlikle en uygun yer. Muhafzlar onu ancak ikinci geilerinde, ilerinden birinin yukandan damlayan bir damlay fark etmesiyle buluyorlar. Bu, asinin effaf kan. Lanet yerekimi! nc asi kendini brakarak dkntlerle birlikte dyor. Kalan aya ve tek duyargasyla herkese vurmaya alyor. Bir asker ayann tekini yakalyor ve krlncaya kadar bkyor. Bir dier asker karnnn sivri ucuyla gvdesini delip gedy^r- Asi, buna ramen kurtuluyor. Topallayarak glkle yryebiliyor. Hl iki aya var. Bundan sonra kurtulamayacak. O koarken, bir duvardan uzun bir ene gkyor ve kafasn koparyor. Kafa zplayarak yoku aa inen galeri boyunca yuvarlanyor. Vcudun kalan ksm devrilmeden nce on adm daha atmay baaryor. Muhafzlar paralan topluyorlar ve sitenin plne, asinin iki sessiz arkadann kalntlarnn zerine atyorlar. te ok merakl olanlann bana bu gelir! ceset, bir gsterinin bandan nce kt bir rastlantyla parampara olan kuklalar gibi terk edilmi, kprdamadan yatyorlar. 17 5. BALIYOR "L'Echo du dimanche" gazetesi: FAISANDERIE SOKAI'NDA ESRARLI CNAYET "Perembe gn Fontainebleau'da, Faisanderie Soka'nda bir binada ceset bulundu. Ayn dairede yaayan karde Sebasti-en, Pierre ve Antoine Salta'nn lm nedenleri bilinmiyor. Bu semtin gvenlik konusunda iyi bir n var. Para ya da deerli eya alnmam. Kapnn kilidinin zorlandna ilikin hibir iz yok. Olay yerinde cinayette kullanlm olabilecek hibir silah da bulunmad. Titizlikle yaplaca anlalan soruturma grevi Fontainebleau cinayet ubesinin nl komiseri Jacques Melies'e verildi. Bu garip olay, polisiye bilmece amatrleri iin bu yazn en heyecanl olay olabilir. Katilin iyi davranmaktan baka yapaca bir ey yok. L.W." 6. ANSKLOPED Yine mi siz? Demek benim Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedimin kinci t2nl buldunuz.

Sitincisl yratonaZ"1 t^"*"1 M*** *** 'dukc* ortalkta bir yere konmutu. Bu 'Jl /n^ ** d' **" mi? Bravo. Tam olarak kimsiniz? Yeenim f onaman m? Kzm m? Hayr, siz ne osunuz ne de tekisiniz. Merhaba bilinmeyen okur! Sizi daha yi tanmak isterdim. Bu kitabn sayfalarnn nne adnz, yasnz, cinsiyetinizi, mesleinizi, milliyetinizi yazn. 18 Hayatta ilgi duyduunuz eyler neler? Gl ynleriniz ve zayflklarnz neler? Sonras, ok nemli deil. Sizin kim olduunuzu biliyorum. Sayfalarm okayan ellerinizi hissediyorum. Hem bu, yeterince ho bir ey. Parmaklarnzn ucunda, parmak izlerinizin kvrmlarnda en gizil zelliklerinizi tahmin ediyorum. En kk paranza kadar her ey yazl. Hatta orada atalarnzn genlerini bile fark ediyorum. yle ya, siz doasnz diye binlerce nsan gen yata lemedi, birbirini batan kartp iftletiler. Bugn, sizi karmda grr gibiyim. Hayr, glmsemeyin. Doal kaln. Sizi daha derinden okumama izin verin. Dndnzden daha fazla bir eysiniz. Sadece toplumsal bir tarihe sahip bir ad ve soyad deilsiniz. Siz %71 saf su, %18 karbon, %4 azot, %2 kalsiyum, %2 fosfor, %l potasyum, %0,S kkrt, %0,5 sodyum, %0,4 klordan meydana geliyorsunuz. Art bir orba ka dolusu az miktarda eitli element: Magnezyum, inko, manganez, bakr, iyot, nikel, brom, flor, silisyum. Ayrca kk bir tutam kobalt, alminyum, molibden, vanadyum, kurun, kalay, titan, bor. te varoluunuzun reetesi. Btn bu maddeler yldzlarn yanmasndan meydana geliyor ve onlar sizin vcudunuzdan baka yerlerde bulmak mmkn. Sizin suyunuz okyanuslarn en sakininin suyunun benzeri. Fosforunuz sizi kibritlerin dostu yapyor. Klorunuz havuzlan dezenfekte etmeye yarayan klorun ayns. Fakat siz sadece bu deilsiniz. Siz kimyasal bir katedral; dozajlar, dengeleri, kavranmas kolay olmayan karmaklktaki mekanizmalaryla olaanst bir yap oyunusunuz. nk sizin moleklleriniz de atomlardan, paracklardan, kuarklardan, boluktan, btn hepsinin elektromanyetik, yerekimsel, elektronik glerle sizi aan bir incelikle bir araya gelmesinden olumutur. Her neyse! Bu ikinci cildi bulmay baardysanz, bu, sizin kurnaz olduunuz ve benim dnyam hakknda birok ey bildiiniz anlamna 19 "1 gelir. Birinci cildin size verdii bilgileri ne yaptnz? Bir devrim mi? Bir evrim mi? Hibir ey, kesin olarak. O zaman imdi daha yi okuyabilmek in rahata oturun. Srtnz dik tutun. Sakin sakin soluk alp verin. Aznz gevetin. Beni dinleyin! Zamanda ve meknda sizi evreleyen hibir ey yararsz deildir. Siz yararsz deilsiniz. Geici hayatnzn bir anlam var. kmaz bir yola ynetmiyor. Her eyin bir anlam var. Siz beni okurken, size seslenen kurtuklar beni yiyorlar. Ben ne diyorum? ok umut veren frenkmaydanozu filizlerine gbre levi gryorum. Benim neslimin insanlar nereye varmak istediimi anlamadlar. Benim iin ok ge. Brakabildiim tek ey, ok kk bir z... bu kitap. Benim iin ok ge, fakat sizin iin ok ge deil. Oturduunuz yerde rahat msnz? Kaslarnz gevetin. Artk iinde kck bir toz zerresinden baka bir ey olmadnz evrenden baka bir ey dnmeyin.

Geen zaman dnn. Adi bir kiraz ekirdei gibi annenizden frlayarak douyorsunuz. Binlerce ok renkli yemek tkmyorsunuz, ayn anda birka ton bitki ve hayvan dkya dntryorsunuz. Pat, lyorsunuz. Hayatta ne yaptnz? Yeteri kadar ey deil elbette. Harekete gein! Bir ey yapn. Belki kck bir ey ama kvan duyacanz bir ey! lmeden nce hayatnzda bir ey yapn. Bouna domadnz. Ne iin doduunuzu kefedin. Kck greviniz ne? Rastlant sonucu domadnz! Dikkat edin. Ecimond Wels, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 20 7. METAMORFOZLAR Ona ne yapmas gerektiinin sylenmesinden holanmyor. Tyl, yeil, siyah ve beyaz iman trtl, kanncalara dikkat etmesini syleyen kzbceinden uzaklayor ve dibudak dalnn en ucuna gidiyor. Srnp dalgalanarak kayyor. nce alt n ayan koyuyor. On arka aya, vcuduyla oluturduu halkalar sayesinde n ayaklarnn yanna geliyorlar. Trtl, yksek kntnn en ucuna ulanca, vcudunun arka blmn sabitlemek iin biraz yaptrc tkrk frlatyor ve kendini bolua brakyor. Kafas aada, asl kalyor. O ok yorgun. Larva olarak hayatn bitirdi. ektii aclar sona eriyor. imdi deiiyor ya da lyor. t! Esnek kristalden, salam bir leme halattan oluan bir kozann iinde sanl. Vcudu sihirli kazana dnyor. Bu gn ok uzun zaman, ok uzun zaman bekledi. ok uzun zaman... Koza sertleiyor ve beyazlyor. Esinti bu garip parlak meyveyi sallyor. Birka gn sonra koza, soluunu brakma noktasndaym gibi patlyor. Soluk alp vermesi daha dzenli bir hale geliyor. Titreiyor. Btn bir simya ilemi meydana geliyor. Bunun altnda renkler, az rastlanan maddeler, artc, nefis, gzel kokular, zsu-lar, hormonlar, esmer, zamk reineler, yalar, asitler, etler ve hatta kabuklar karyor. Her ey yeni bir yaratk meydana getirme amacyla esiz bir kesinlikle ayarlanyor. Sonra kozann st blm yrtlyor. Gm sargdan sarmal erisini aan utanga bir duyarga kyor. Tabut beikten kan glgenin, iinden kt trtlla artk hi ortak yan yok. Oralarda dolaan bir kannca bu kutsal an izledi. nce metamorfozun grkemiyle byleniyor, sonra saduyusunu dinliyor ve bunun bir avdan baka bir ey olmadn anmsyor. Umadan 21 nce bu harika hayvan ldrebilmek iin daln zerinde hzla kouyor. Sfenks kelebeinin nemli vcudu kt yumurtadan tamamen aynlyor. Kanatlar alyor. Gz kamatra renkler. Hafif, hassas ve sivri kanatlarn ldamas. zerinde rengrenk koyu sslemeler: Parlak sar, mat siyah, parlak turuncu, karmen krmzs, orta koyulukta vermiyon krmzs ve sedefli antrasit. Ava kannca at konumu almak iin kamn gs boluunun altnda dengeliyor. Grsel ve kokusal niannda kelebein yerini belirliyor. Sfenks, karncay fark ediyor. Ona nian alan karnn sivriliinden byleniyor fakat oradan lm fikrabileceini biliyor. Oysa lmeye hi hazr deil. imdi deil. Bu gerekten yazk olur. Drt kresel gz sabitleniyor, Kannca, kelebei dikkatle izliyor. Gerekten gz kamatra a-ma yeni dnyaya gelecek kanncalan taze etle beslemek gerek. Btn kanncalar vejetaryen deiller, hatta bunun tam tersi. B karnca, avnn umaya hazrlandn tahmin ediyor ve at organn kaldrarak hareketini ne alyor. Kelebek bolua atlmak iin bu andan yararlanyor. Fkran formikasit sapyor, kanadn deliyor ve mkemmel yuvarlaklkta bir delik oluturuyor.

Kelebek biraz irtifa kaybediyor, sa kanadndaki delik hava akmyla bir slk sesi karyor. Karnca sekin bir ata ve onu vurduundan emin. Fakat dieri havay dvmeye devam ediyor. Hl nemli olan kanatlar her rpta biraz daha kuruyor. Yeniden ykseklik kazanyor, yukandan kozasn ayrt ediyor. Ona kar en ufak bir zlem duymuyor. Ava karnca hl pusuda. Yeni bir at. Tann katndan geien bir esintiyle itilen bir yapran yolu lmcl atla kesiiyor. Kelebek bir kanadnn zerinde dnyor ve canl olarak uzaklayor. Bel-o-kan'n 103683. askeri atnda skalad. Hedefi artk menzil dnda. Dlere dalarak uan pul kanatly hayranlkla izliyor ve bir an onu kskanyor. Peki, nereye gidiyor? Dnyann ucuna ynelmi gibi grnyor. 22 Gerekten Sfenks douya doru giderek gzden kayboluyor. Saatlerdir uuyor, gkyz grilemeye balaynca uzakta bir k fark ediyor ve biraz daha hzlanarak ona doru ilerliyor. Kendini kaptran kelebein artk tek bir amac var: Bu masals aydnla kavumak. Aceleyle aydnlk kaynan birka santimetre yaknna ulatnda kendinden geerek tadna bakmak iin hzn arttryor. te atein ok yaknnda. Kanatlarnn ucu neredeyse alev alacak. Umurunda deil, iine dalmak, bu scak kayna hissetmek istiyor. Bu gnete erimek. Kendini orada yakacak m? 8. MEUES, SALTA KARDELERN LMLERYLE LGL BLMECEY ZYOR - Hayr? Cebinden bir iklet kard ve azna att. - Hayr, hayr, hayr. Gazetecilerin girmesine izin vermeyin. Sakin bir biimde llerimi inceleyeceim ve sonra, bakarz. u byk amdandaki mumlan sndrn! Zaten onlan niye yaktnz ki? Ah, demek binada elektrik kesilmiti, yle mi? Fakat imdi elektrik geldi, deil mi? yleyse, ltfen yangn riski almayalm. Biri mumlar fledi. Kanatlannn ucu alev alm bir kelebek son anda yanarak lmekten kurtuldu. Komiser, Faisanderie Soka'ndaki daireyi incelerken grltyle ikletini inedi. u XXI. yzyln banda nceki yzyla gre ok az ey deimiti. Kriminoloji buna ramen yava yava ilerlemiti. lm anndaki konumiann tam olarak korumalan iin cesetler artk formol ve camlaran balmumuyla kaplanyordu. Yani, polis rgtnn cinayet yerini istedii gibi inceleyecek bo zaman vard. Bu yntem, ilkel tebeirle izme ynteminden,ok daha pratikti. Bu yol biraz artyordu fakat sonunda soruturmay yapanlar gzleri ak, derileri ve giysileri tamamen effaf balmumuyla kapl, lm anlanndaki gibi donup kalm kurbanlarna almlard. 23 - Buraya ilk kim geldi? - Mfetti Cahuzacq. - Emile Cahuzacq m? O nerede? Ah, aada... Mkemmel, ona yanma gelmesini syleyin. Gen bir memur duraksadi: - ey, komiser... Aada "L'Echo du dimanche" gazetesinden bir gazeteci var ve diyor ki... - Kim ne diyor? Hayr! imdilik gazeteci yok! Git bana Emile'i ar. Melies, nce uzunlamasna ve geniliine ve salonu arnlad. Sonra gelip Sebastien Salta'nn zerine eildi. Yz onun bozuk cildine, yuvalanndan frlam gzlerine, kalkk kalarna, alm burun deliklerine, kocaman alm azna, gergin diline neredeyse yapmt. Melies di protezlerini ve son kez yenen yemein kalntlann bile ayrt etti. Adam fstk ve kuru zm attrm olmalyd. Mlies sonra dier iki kardein cesetlerine dnd. Pierre'in gzleri fal ta gibi almt, az bir kan akt. effaf balmumu tylerinin diken diken halini korumutu. Antoine'a gelince, yz, tyler rpertici bir dehet ifadesiyle arplmt. Komiser cebinden bir byte kard ve Sebastien Salta'nn st derisini inceledi. Kllar kazk gibi gergindi. Onun da tyleri diken dikendi.

Tandk bir glge, Melies'in nnde durdu. Mfetti Emile Ca-huzacq. Fontainebleau cinayet ubesinde krk yl iyi ve sadk hizmet. Krlasan akaklar, ular sivri bir byk, gven veren bir gbek. Cahuzacq toplumda tam yerini bulmu, sakin bir adamd. Tek dilei, ok fazla dalgalanma olmadan, huzur iinde emekli olmakt. - Demek buraya ilk gelen sensin. Emile? - Evet. - Peki, ne grdn? - ey, seninle ayn eyi. Hemen cesetlerin balmumu ilemine tabi tutulmasn istedim. - yi dnce. Btn bunlar hakknda ne dnyorsun? 24 - Yara yok, parmak izi yok, cinayet aleti yok, giri ya da yk olana yok... Hi kuku yok, bu tam sana gre garip bir olay. - Sa ol. Komiser jacques Melies genti, henz otuz iki yandayd fakat imdiden kurnaz bir polis olarak nlyd. Sradan eyleri hor gryordu ve en karmak olaylara zgn zmler bulmay biliyordu. Jacques Melies, zorlu bir bilim eitimini sonuna kadar srdrdkten sonra tek tutkusu olan cinayete ynelmek iin parlak bir aratrmac kariyerinden vazgemiti. Bata onu soru iaretlerinin lkesine yolculua aran ey kitaplar olmutu. Kafas polisiye romanlarla doluydu. Yarg Ti'den Sherlock Holmes'a, Maigret, Her-cule Poirot, Dupin ya da Rick Deckard'dan geerek bin yllk polis aratrmalarn oburca tketmiti. Onun Graal'i her zaman yaklalm fakat hibir zaman gerekletirilememi kusursuz cinayetti. Kendini daha iyi gelitirebilmek iin Paris Cinayet Aratrma Bilimi Enstits'ne kaydoldu. Orada yeni lm bir ceset zerinde ilk otopsisini grd (ve ilk kez bayld). Orada bir sa tokasyla kilit amay, zanaatg usul bomba yapmay ve etkisiz hale getirmeyi rendi. nsanoluna zg bin lm eklini kefetti. Bununla beraber derslerinde bir ey onu hayal knklna uratyordu: Hammadde ktyd. Sadece yakalanabilen sulular tannyordu. Yani, geri zekllar. Zeki olan dierleri hakknda hibir ey bilinmiyordu nk onlar hibir zaman bulunmuyordu. Bu ce-zalandrlmayanlardan biri kusursuz cinayet ilemenin yolunu bulmu olabilir miydi? Bunu bilmenin tek yolu polis rgtne girip bizzat ava katlmakt. O da bunu yapt. Rtbe aamalarn zorluk ekmeden trmand. lk gzel vuruunu patlayclardan kurtulma dersi veren kendi hocasn terrist bir grubun efi olmakla sulayp tutuklayarak yapt! Komiser Melies, gzleriyle her keyi inceleyerek salonu aratrmaya giriti. Sonunda baklar tavanda durdu. - Syle bakalm Emile, buraya girdiinde sinekler var myd? 25 Mfetti buna dikkat etmediini syledi. Buraya geldiinde kaplar ve pencereler kapalyd ama sonra pencere almt ve eer sinekler vardysa uup gitmek iin yeteri kadar zamanlan olmutu. Mfetti kayglanarak sordu: - Bu nemli mi? - Evet. Yani hayr. Sonuta yazk oldu. Kurbanlar hakknda bir | dosya var m? ** Cahuzaoq, omuzdan geme kayl evrak antasndan karton bir dosya gkard. Komiser dosyann iindeki fileri inceledi. - Bu dosya hakknda ne dnyorsun? - lgin bir ey var... Btn Salta kardelerin meslei kimyagerlikti fakat ilerinden biri, Sebastien, ilk anda fark edilmese de daha az temiz biriydi. kili bir hayat sryordu. - Bak bak... - Bu Salta kumar eytannn esiriydi. En byk zevki pokerdi. Takma ad "Pokerin devi"ydi- Sadece iri yapl olmas yznden deil, zellikle ortaya an yksek miktarda paralar koyduu iin. Ksa bir sre nce ok para

kaybetmi. Kendini bir bor sarmalnn iinde bulmu. Ve bundan kurtulmak iin grd tek yol gittike daha yksek rakamlarla oynamak olmu. - Btn bunlan nereden biliyorsun? - Ksa bir sre nce kumar ortamlarn derinlemesine aratrdm. Tamamen kapana kslmt. yle grnyor ki en ksa srede borcunu demesi iin lmle tehdit edilmi. Dnceli grnen Melies ikletini grltyle inemeyi brakt. - yleyse bu Sebastien'la ilgili ynlendirici bir neden vard... Cahuzacq ban sallad. - Sence, nce davranp intihar m etti? Komiser soruyu duymazdan geldi ve yeniden kapya doru dnd: - Sen geldiinde kap ieriden kilitliydi, deil mi? - Evet. - Pencereler de? 26 - Hem de btn pencereler! Melies yeniden ikletini iddetle inemeye balad. Cahuzacq sordu: - Ne dnyorsun? - Bir intihar olduunu. Elbette bu, olay basitletirmek gibi grnebilir fakat intihar varsaymyla her ey aklanyor. Yabana izler yok, nk dandan hi kimse girmedi. Her ey kapal devre halinde oldu. Sebastien, kardelerini ldrd ve intihar etti. - Evet ama hangi silahla? Melies daha iyi ilham alabilmek iin gzlerini kapad. Sonunda bildirdi: - Bir zehir. Etkisini ge gsteren, etkili bir zehir. st karamelayla kaplanm siyanr cinsi bir ey. Karamela midede eridiinde lmcl ieriini serbest brakr. Tpk gecikmeli bir kimyasal bomba gibi. Bana kimyager olduunu sylemitin, deil mi? - Evet CCG'de. - Yani Sebastien Salta silahn yapmakta hi zorluk ekmedi. Cahuzacq ikna olmu grnmyordu. - Peki yleyse neden hepsinin yznde byle bir dehet ifadesi var? - Ac. Siyanrn mideyi delip geme an ok ac vericidir. Bir lserden bin kez daha kt bir ac. Cahuzacq hl pheli, - Sebastien Salta'nn intihar etmi olabileceini anlyorum, dedi. Fakat hibir tehlike altnda olmayan iki kardeini neden ldrsn? - Onlar aalanma ve iflastan kurtarmak iin. Bir de insan lmnde tm ailesini de beraber srklemeye iten u eski insani igd var. Eski Msr'da firavunlar kendilerini kanlan, hizmetkrlar, hayvanlan ve eyalanyla beraber gmdrrlerdi. nsanlar br tarafa yalnz gitmekten korkuyorlar ve yaknlann da beraberlerinde gtryorlar... Mfetti imdi komiserin bu kadar emin tavnndan sarslmt. Bu, ok basit ya da ok iren grnebilirdi. Fakat gene de hibir 27 yabana iz olmamasnn sadece intihar varsaymyla dorulanabilecek olmasn engellemiyordu. - O halde zetliyorum, dedi Melies. Neden her ey kapalyd? nk her ey ieride gemiti. Kim ldrd? Sebastien Salta. Hangi silahla? Kendi yapti, etkisini sonradan gsteren bir zehir! Hangi nedenle? Umutsuzluk, kumar borlarn deyemeyecek durumda olmas. Emile Cahuzacq kendine gelemiyordu. Demek gazetelerde "yaz cinayeti" olarak tanmlanan bilmecenin zm bu kadar kolayd? Hatta btn o dorulamalara, tanklara, ipucu aratrmalan-na, ksaca meslein tm vr zvnna bavurmadan. Komiser Meii-es'in n hibir pheye yer brakmayacak byklkteydi. Her durumda onun dncesi mantk asndan mmkn olan tek dnceydi. niformal bir polis memuru onlara doru ilerledi: - Sizinle rportaj yapmak isteyen, "L'Echo du dimanche"tan gelen u gazeteci kz hl burada. Bir saatten fazla bir sredir bekliyor ve srar ediyor... - Gzel mi? Polis memuru evet anlamnda ban sallad.

- Hatta 'ok gzel'. Sanrm bir Avrupal ve Asyal kanm. - Yaa? Peki ad ne? ung Li ya da Mang i-nang m? Dieri kar kt: - Deil. Laetitia Ouelle ya da yle bir ey. Jacques Melies duraksad fakat saatine bir gz atmas karar vermesini salad: - O gen hanma zgn olduumu fakat hi zamanm olmadn syleyin. imdi en sevdiim televizyon program "Dnce tuza"nn saati. Bu program biliyor musun Emile? - Duydum ama hi izlemedim. - yleyse iyi etmiyorsun! Bu, btn dedektifler iin zorunlu bir beyin jimnastii olmalyd. - Oh, biliyorsun, benim iin ok ge. Polis memuru hafife ksrd: - Ya "L'Echo du dimanche"tan gelen gazeteci? 28 - Ona, basn merkez ajansna bir aklama yapacam syleyin. Onu beklemekten baka aresi yok. Polis memuru kendine ek bir soru sorma iznini verdi: - Ya bu olay, ona bir zm buldunuz ma? Jacques Melies, ok kolay bir bilmeceden hayal knklna uram uzman edasyla glmsedi. Buna ramen srnn aklad: - Bu olay -hepsi zehirlenme sonucu- iki cinayet ve bir intihardan oluuyor. Sebastien Salta bor iinde yzyordu ve glgma dnmt, bu durumu hepsi iin bir kerede bitirmek istedi. Bunun zerine komiser herkesten oray terk etmelerini rica etti. I kendisi sndrd ve kapy kapad. Cinayet odas yeniden botu. Balmumuyla parlayan cesetler sokakta yanp snen krmz ve mavi neon klan yanstyorlard. Komiser Melies'in dikkat eken aklamas onlar trajik olacak her eyden esirgemiti. Sadece zehirlenmeden len lydler. Melies'in getii yerde sihir kayboluyordu. Sradan bir olay, o kadar. ok renkli flalarla aydnlatlan ar gereki yz. Pompei'nin mumyalanm kurbanlar gibi donmu zavall adam. Bununla birlikte bir huzursuzluk kalyordu. Bu yzleri altst e-den mutlak dehet maskesi onlarn Vezv Da'nn lavlarnn fkrmasndan daha korkun bir ey grdklerini gsterir gibiydi. 9. BR KAFAYLA BA BAA KONUMA 103683. sakinleiyor. Avn bouna kovalad. Gzel, kelebek* geri gelmedi. Tyl ayann bir hareketiyle kamnn sivri ucunu siliyor ve terk edilmi kozay almak iin daln ucuna doru gidiyor. Bu, bir karnca yuvasnda her zaman yararl olabilecek bir ey. Tanabilir bir matara gibi urup testisi olarak kullanlabilir. 103683. duyargalarn temizliyor ve evrede dolaan baka ilgin bir ey olup olmadn anlamak iin onlar 12000 titreim/saniye hzla sallyor. Bir av hayvannn glgesi bile yok. Yazk. 29 103683. Bel-o-kan federe sitesinden bir kzl kannca. O, bir buuk yanda. Bu, insanlar iin krk yaa denk geliyor. Kast cinsiyetsiz keif askerlerinin kasti. Duyargalann tu biiminde, olduka yksee dikiyor. Boynu ve gs boluu gittike daha kesin bir kiilii aa vuruyor. Bacaklarndan birinin fra knts krk ve d blm iziklerle dolu olsa da makinenin btn kusursuz alr durumda. Yanmkre biimindeki gzleri gz peteklerinin arasndan evreyi inceliyor. Geni al gr. nn, arkasn ve yukarsn ayni anda grebiliyor. evrede hibir ey kprdamyor. Burada daha fazla kaybedecek zaman yok. Ayaklannm en ucunun altndaki "puvilis'leri kullanarak aldan iniyor. Bu aprajk ve uzun yumaklar, tamamen dz ve parlak yzeylerde, dikey ya da ba aa bile olsa, yryebilmesini salayan yapkan bir madde salglyorlar. 103683. kokusal bir izi takip ediyor ve sitesine giden ynde ilerliyor. evresinde otlar yksek ulu aalara atlyorlar. Ayn kokusal izleri takip ederek koan ok sayda Bel-o-kanl ii karncayla karlayor. Buralarda, bu kullanclarn gne nlanndan rahatsz olmamalar iin yol bakclan yolu yeraltndan kazmlar.

Kabuksuz bir smklbcek dikkatsizlikle bir kannca yolundan geiyor. Askerler enelerinin sivri ulann batrarak onu hemen avlyorlar. Sonra yolda brakt parlak sv temizleniyor. 103683. garip bir bcekle karlayor. Sadece bir kanad var ve yerde srnyor. Yakndan baklnca bu, bir kzbcei kanad tayan bir karncadan baka bir ey deil. Selamlar. Bu ava ondan daha anslym. nk baarsz dnmek ya da bir kelebek kozas getirmek ok farkl bir ey deil. Sitenin glgesi grnmeye balyor. Sonra gkyz aka gzden kayboluyor. Artk bir da! ynndan baka bir ey yok. Bu Bel-o-kan. Kaybolan bir kannca kralie tarafndan kurulan (Bel-o-kan "Kaybolan kanncann sitesi" anlamna gelir), kanncalar aras savalar, tornadolar, termitler, yabananlar, kular tarafndan tehdit edilen 30 Bel-o-kan be bin yldan uzun bir sredir gururla hayatta kald. Bel-o-kan, Fontainebleau kzl kanncalannn merkezi. Bel-o-kan, kannca evrim hareketinin doduu yer. Her tehdit onu salamlatryor. Her sava onu daha kavgaa yapyor. Her yenilgi onu daha zeki klyor. Bel-o-kan, otuz alt milyon gz, yz sekiz milyon ayak, on sekiz milyon beynin ehri. Yaayan ve gz kamatrc. 103683. onun btn kavaklarn, btn yeralt kprlerini biliyor. ocukluunda, beyaz mantar yetitirilen, yaprakbiti srlerinin bakld, sarn kanncalann tavana asl kprdamadan durduklar salonlan ziyaret etti. Eskiden termitler tararndan bir am aac ktnn iine kazlan yasak sitenin galerilerinde kotu. Eski serven arkada, yeni kralie Chli-pou-ni taralndan getirilen yeniliklerin ahidi oldu. "Evrim hareketi"ni icat eden Ch-pou-ni'ydi. Kendi Chli-pou-ni kralieleri hanedann kurmak iin yeni Belo-kiu-kiuni unvanndan vazgeti. Uzunluk ls birimini deitirdi. Bu birim artk ba (3 mm) deil, adm (1 cm). Artk Bel-okanllar daha uzaklara yolculuk ettikleri iin daha geni bir birim gerekiyordu. Evrim hareketi erevesinde Chli-pou-ni Kimyasal Ktphaneyi oluturdu ve her eyden nce zoolojik feromonlan iin zerlerinde alt farkl cinslerden, onlara yararl olabilecek hayvanlar arlad. zellikle uan ve yzen cinsleri evcilletirmeye alyor. Uan ve suda yaayan knkanatllar... 103683. ve Chli-pou-ni birbirini grmeyeli uzun zaman oldu. Yumurtlamak ve ehri yeniden oluturmakla o.k megul olan gen kralieye yak'^mak ok zor. Bununla beraber asker karnca ^^"T. Yeraltndaki ortak servenlerini, gizli orduyu kefetmek iin beraber yaptklan aratrmay, onlan zehirlemeye alan uyuturucu madde salglayan lokemz, kaya kokulu casus karncalarla mcadelelerini unutmad. 103683. douya yapt byk yolculuu, dnyann ucuyla balant kurmasn, yaayan her eyin ld Parmaklarn lkesini de anmsyor. 31 Asker karnca defalarca yeni bir keif grubunun gnderilmesini istedi. Ona, burada gezegenin br ucuna intihar kervanlan gn-deremeyecek kadar ok fazla yaplacak ey olduu sylendi. Bunlarn hepsi artk gemite kald. Olaan durumda kannca ne gemii ne de gelecei dnr. Genelde birey olarak varoluunun farknda bile deildir. "Ben", "benim", ya da "senin" kavram yoktur, kendisini ancak topluluk yoluyla ve topluluk iin gerekletirir. Kendinin bilincinde olmad iin kendi lmnden korkmak diye bir ey de yoktur. Kannca, varolu skntsn bilmez. Fakat 103683.'de bir dnm meydana gelmiti. Dnyann ucuna yapt yoiculuk onda kk bir "ben" bilinci dourmutu. Bu, elbette henz geliiminin bandayd ama imdiden kabullenmesi zor bir durumdu. Canllar kendileri hakknda dnmeye baladklarnda "soyut" sorunlar ortaya kar. Karncalarda buna "ruh halleri hastal" ad verilir. Genelde cinsiyeti olanlan etkiler. Karnca bilgeliine gre sadece kendine "Ruh halleri hastalna m yakalandm?" sorusunu sormak bile, nceden ciddi bir biimde hasta olunduunu gsterir. Bu durumda 103683. kendine soru sormamaya alyor. Fakat bu zor...

imdi evresinde yol geniledi. Gidi geliler nemli lde younlat. Kalabaln arasna kanyor ve kendini, onu aan bir btnn kck bir parac olduunu dnmek iin zorluyor. Dierleri, dierleri olmak, dierlerinin arasnda yaamak, evresi tarafndan hznn kesildiini hissetmek, bundan daha elenceli ne var? Kalabalk geni yolda uzun admlar atyor. te sitenin drdnc kapsnn dolaylarna geldi. Alld zere buras tam bir kargaa. O kadar kalabalk ki geit tkal. 4 numaral girii bytmek ve dolama biraz disiplin getirmek gerekecekti. rnein, en kk av hayvanlann tayanlann dierlerine yol vermeleri gerekirdi. Ya da girenlerin kanlara stnl olmalyd. Bunun yerine skklk var; btn byk ehirlerin kanayan yaras! 32 Kendi asndan 103683.'nn deersiz bo kozay gtrmek iin o kadar acelesi yok. Ortaln sakinlemesini beklerken plkte ksa bir tur atmaya karar veriyor. Genken plerin iinde oynamay ok seviyordu. Kendi kastndan savag arkadalanyla kafalar atyor ve onlar havadayken asit fkrtarak onian vurmaya alyordu. Zehir salglayan beze abucak basmalan gerekiyordu. 103683. bu sayede sekin bir atc olmutu. Burada, plkte karnnn sivri ucunu kl eker gibi ekmeyi ve bir enenin alp kapanmas hzyla nian almay renmiti. Ah, plk... Kanncalar her zaman pl sitelerinden nce olutururlar. Yabana bir paral askerin ilk kez Bel-o-kan'a geldiinde "pl gryorum ama site nerede?" diye sorduunu anmsyor. skeletlerden, tahl artklarndan ve eitli atklardan meydana gelen bu yksek tepelerin, ehrin evresini igal etme eiliminde olduklarn kabul etmek gerek. Baz giriler (mdat!) tamamen tkal ve fazlalklar kaldrmak yerine baka yerlerde yeni geitler kazmak tercih ediliyor. (mdat!) 103683. dnyor. Ona biri bir inilti kokusu yayd gibi geldi. mdat! Bu kez bundan emin. Bu pislik ynndan net bir iletiim kokusu kyor. pler konumaya m balayacaklard? Yaklayor, duyargalarnn ucuyla bir ceset ynn eeliyor. mdat! Kokuyu yayan bu kalntdan biri. Yan yana bir gelinbcei kafas, bir ekirge kafas ve bir kzl karnca kafas var. Hepsini yokluyor ve kzl kanncann duyargalarnn hizasnda ok kk bir yaam kokusu buluyor. Bu durumda asker kannca kafay iki n ayayla tutuyor ve kendi kafasnn nne getiriyor. Sol tarafnda tek bir duyarga bulunan kirli bilye, "Bir eyin bilinmesi gerek," diyor. Ne arszlk! Hl kendini ifade etmek isteyen bir kafa! Demek ki bu kanncann lmn dinginliini kabul etmek iin yeteri kadar terbiyesi yok! 103683. bir an, eskiden yapmaktan holand gibi bu kafay havaya atp tam isabetli bir asit frlatyla paralamak iin, bir ktlk eilimi duyuyor. Onu, bunu yapmaktan alkoyan 33 sadece merak deil: "Bir eyler anlatmak steyenlerin mesajlarn her zaman kabul etmek gerek," der eski bir kannca atasz. Duyargalarn hareketi. 103683. bu temel kurala uygun olarak bu bilinmeyen kafann sylemek istedii her eyi dinleyeceini belirtiyor. Kafa gittike daha zor dnyor. Bununla beraber nemli bir bilgiyi anmsamas gerektiini biliyor. Eskiden vcudunun uzants , olduu kanncann bouna yaam olmamas iin dncelerin' jf tek duyargasnn tepesine tamas gerektiini biliyor. Fakat artk kalbe bal olmad iin kafa sulanmyor. Beyninin kvnmlar bile biraz kuru. Buna karn elektrik etkinlik hl etkili. Beyinde hl kk bir nron arac sv birikintisi var. Bu hafif nemlilikten yararlanarak nron hcreleri aralarnda balant kuruyorlar, kk ksa devreler dncelerin birka ilgin gidi geli oluturmay baardklarn kantlyor. yk gelmeye balyor. kiiydiler. kannca. Ama hangi cinsten. Kzl. Asi kzllar! Hangi yuvadan? Bel-o-kan. Kimyasal Ktphane'ye szmlard... ok artc bir bellek

feromonunu okumak iin... Peki, bu fero-mon neden sz ediyordu? nemli bir eyden. O kadar nemli ki federal muhafzlar onlan kovaladlar. ki arkada ld. Askerler tarafndan ldrldler. Kafa kuruyor. Eer unutursa, bir hi iin lm. Bilgiyi aktarmal. Bunu yapmas gerek. Yapmak zorunda. Kafann gz krelerinin karsnda syleyecek neyi olduunu beinci kez soran bir karnca var. Beyinde yeni bir kandan sv birikintisi bulunuyor. Biraz dnmeye devam etmek iin kullanlabilir. Elektriksel ve kimyasal birleme btn bir bellek duvan ve yaya-alc sistem arasnda meydana geliyor. n lopta kalm olan bir miktar protein ve ekerin enerjisiyle beslenen beyin bir mesaj iletmeyi baanyor. "Chli-pou-ni ONLARIN hepsini ldrmek iin bir sefer dzenlemek istiyor. Acil olarak asileri uyarmak gerek." 103683. anlamyor. Bu kannca ya da daha ok bu kannca kalnts "sefer"den, "asiler"den sz ediyor. Sitede asiler mi varm? te yeniden! Ama asker karnca bu kafann uzun sre iletiime 34 devam edemeyeceini hissediyor. Gereksiz konu dna gkmalar-la bir molekl bile kaybetmemeli. Bu kadar artc bir cmle karsnda sorulacak en iyi soru hangisi? Szckler kendi kendilerine duyargalanndan kyorlar. "Bu 'asileri' uyarmak iin onlan nerede bulabilirim?" Kafa biraz daha aba gsteriyor, titreiyor. "Gergedanbceklerinin yeni allarnn stnde... Bir yalanc tavan..." 103683. son elde tm elindekileri ortaya koyuyor. "Bu sefer kime kar dzenleniyor?" Kafa titreiyor. Duyargalan titriyor. Son bir yanm feromon sratmay baarabilecek mi? Duyargada zar zor fark edilen son bir koku gkyor. Sadece tek bir kokusal szck ieriyor. 103683., kafann duyusal ekleminin son halkasna dokunuyor. Kokluyor. Bu szck, onu tanyor. Hatta fazla iyi tanyor. "Parmaklar." imdi kafann duyargalan tamamen kuru. Kaslyorlar. Bu siyah topta artk en kk bir bilgi knnts kalmyor. 103683. aknlktan donakalyor. Btn Parmaklan katletmek iin bir sefer... Kesinlikle. 10. AKAM KELEBE, Y AKAMLAR Neden k birdenbire snd? Kelebek, kanatlann yakacak olan atei elbette hissetmiti fakat n tadna bakarak kendinden gemek iin her eye hazrd. Bunu baarmaya, scaklkla birlemeye, o kadar yaknlamt! Hayal knklna urayan Sfenks, Fontainebleau Orman'na geri dnyor ve gkyznde ykseliyor. Metamorfozunu tamamlad yerlere ulamadan nce uzun sre uuyor. Binlerce gz petei sayesinde gkyznden blge plann kusursuz bir biimde ayrt ediyor. Merkezde Bel-o-kan Karnca 35 Yuvas var. Btn evrede kzl kralieler tarafndan kurulan kk ehirler ve kyler var. Bunu "Bel-o-kan Federasyonu" olarak ad-landnyorlar. Gerekten, bu federasyon yle bir siyasal nem kazand ki artk bir imparatorluk haline geldi. Ormanda artk hi kimse kzl karncalann egemenliini sorgulamaya cret edemiyor. Onlar ormandaki en zeki, en iyi rgtl yaratklar. Alet kullanmay biliyorlar, termitleri ve cce karncalar yendiler. Onlardan yz kat byk hayvanlar deviriyorlar. Ormanda hi kimse onlarn dnyann gerek ve yegne efendileri olduklarndan phe etmiyor. Bel-o-kan'n batsnda rmcekler ve mantis bcekleriyle dolu tehlikeli topraklar uzanyor. (Dikkat et kelebek!) Gneybatda biraz daha az vahi bir lke, katil yaban arlan, ylanlar ve kaplumbaalar tarafndan igal edilmi durumda. (Tehlike.) Douda her eit drt, alt ya da sekiz ayakl canavar ve bir sr zehirleyen, ezen, ten, svlatran az, uzun ve sivri di ve ine var.

Kuzeydouda yepyeni ar sitesi Askolein Kovan var. Orada, polen haat blgelerini geniletmek bahanesiyle birok yaban ans yuvasn ortadan kaldran, yrtc anlar yayor. Daha da douda, yzeyine konan her eyi annda yuttuu iin "Her eyi Yiyen" ad verilen rmak var. Bu, dikkatli davranmay gerektiriyor. u ie bak, rmak kenannda yeni bir site kurulmu. Merakl kelebek bu siteye yaklayor. Termitler bu siteyi ksa bir sre nce oluturmu olmal. Yerin en yksek kulelerinin zerine yerletirilmi topu kuvvetleri zaman geirmeden davetsiz misafiri ldrmeyi deniyorlar. Fakat kelebek, bu sefiller tarafndan tedirgin edilemeyecek kadar yksekte szlyor. Sfenks, rman kysndan dnyor, kuzeyin falezlerinin, byk mee aacn evreleyen dik dalarn zerinden geiyor. Sonra gneye, sopa ekirgeleri ve krmz mantarlarn lkesine doru iniyor. Birden cinsiyet hormonlarnn ar kokusu bu ykseklie kadar ulaan bir dii kelebei fark ediyor. Onu daha yakndan grmek iin hzlanyor. Dii kelebein renkleri onunkilerden daha da parlak. O kadar gzel d... Fakat garip bir biimde hareketsiz duruyor. 36 Tuhaf. Bir dii kelebein kokularna, biimine ve kvamna sahip a-ma... Bu alaklk! Bu, benzerleme yoluyla olmad bir ey gibi grnen bir iek. Bu orkidede her ey sahte: Kokular, kanatlar, renkler. Safkan botanik dolandnalk! Yazk! Sfenks bunu ok ge kefetti. Ayaklan yapt. Artk oradan havalanamaz. Sfenks kanatlarn o kadar hzl rpyor ki bir hindiba ieinin yapraklarn yolan bir hava akm oluturuyor. Orkidenin kvet biimindeki kenarlarnda yavaa kayyor. Aslnda bu ta, kuyu gibi ak bir mideden baka bir ey deil. Kvetin dibinde bir iein bir kelebei yemesine yardm eden btn sindirici asitler salglanyor. Bu, son mu? Hayr. ans, bir cmbz gibi kvnlan iki Parmak biiminde kendini gsteriyor, kanatlann tutuyor ve onu tehlikeden kurtararak effaf bir kabn iine atyor. Kap uzun bir mesafe katediyor. Sonra, gen kelebek aydnlk bir blgeye gtrlyor. Parmaklar onu kaptan kanyor, kanatlarn katlatran ar kokulu, san bir maddeye buluyorlar. Artk havalanmas mmkn deil. O srada Parmaklar zerinde krmz bir top olan dev bir krom kaz tutuyorlar ve hafif bir dokunula kalbine batryoriar. Mezar yaztnn yerine, tam kafasnn stne bir etiket yerletiriyorlar: "Papillonus vulgaris". 11. ANSKLOPED UYGARLIKLARIN KARILAMASI: ki uygarln karlamas her zaman hassas bir on oluturur. Orta Amerika'ya ilk Batllarn gelii byk bir yanl anlamay beraberinde getirdi. Az-tek dini, bir gn dnyaya tyl ylan Tanr Quetzalcoatl'n elilerinin geleceini retiyordu. Bu eliler ak renk tenli olacaklar, drt ayakl hayvanlarn zerinde stnlk taslayacaklar ve dinsizleri cezalandrmak iin yldrm dreceklerdi. O kadar ki i 519'da spanyol atllarnn Meksika kysna geldikleri haber verildiinde Aztekler bunlarn "Teuleler" (Nahuatl dilinde Tanrlar) olduunu dndler. 37 Bununla beraber, S I'de, spanyollarn grnmelerinden birka yl nce, bir adam onlar uyarmt. Guerrero, Cortes'ln ordular henz Kba ve SalntDomlnlaue Adalan'nda konaklarken, gemisi Yucatan kylarnda batan bir spanyol denizciydi. Guerrero kendini orada yaayan halka kolayca kabul ettirdi ve bir yerliyle evlendi. Conqulstadorlann (Amerika'y fethe giden spanyol servenciler) ok yaknda karaya ayak basacaklarm bildirdi. Onlarn ne Tanr ne de tanrlarn gnderdii eliler olduktan konusunda gvence verdi. Yerlileri bu nsanlar-? dan kendilerini saknmalar gerektii konusunda uyard. Kendilerini savunmalar in onlara, kundakl yay yapmay retti. (O zamana kadar Kzlderililer sadece ok ve ular sert tatan baltalar kullanyorlard; oysa kundakl yay, Cortes'ln adamlarnn metal zrhlarn delebllecek tek silaht.) Guerrero adardan korkmamalar gerektiini tekrar etti ve her eyden nce ateli silahlar karsnda lgna dnmemelerini tledi. Bunlar ne sihirli silahlar ne de

imek paralarydlar. Guerrero durmadan "spanyollar da sizin gibi et ve kandan oluurlar. Onlar yenmek mmkndr," diyordu. Ve bunu kantlamak in kendini bakla kesti ve yaradan btn insanlarda ortak olan krmz kan ak. Guerrero, kyndeki Kzlderililerin eitimiyle o kadar urat ki Cortes'ln Conqutstadorlan kye saldrdklarnda Amerika'da lk kez onlara haftalarca direnen gerek bir Kzlderili ordusuyla karlamann aknln yaadlar. Fakat bilgi bu kyn dna ulaamamt. Eyll 1519'da, Aztek kral Moctezuma tanrlara sunulacak mcevherlerle dolu arabalarla spanyol Ordusu'nu karlamaya gitti. Ayn akam ldrld. Bir yl sonra Cortes, ay boyunca kuatarak halkn alktan ldrd Aztek bakenti Tenochtitan' topa. tutarak yerle bir ediyordu. Guerrero'ya gelince, kk bir spanyol tabyasna gece baskn dzenlerken ld. Edmond VVelis, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 38 12. LAETTTIA HENZ GRNMYOR Salta olayn abucak zdkten sonra Komiser Jacques Melies Vali Charles Dupeyron'un makamna arld. Polis rgt sorumlusu onu kendi kutlamak istiyordu. Zengin bir biimde dekore edilmi bir salonda vali ona hemen bu "Salta Kardeler OlayTnn "yukan"da gl bir etki yarattn syledi. En gzde politikaclardan bazlar onun aratrmasn "Fransz usul abukluk ve etkinlik modeli" olarak nitelemilerdi. Sonra vali ona evli olup olmadn sordu. aran Melies bekr olduunu syledi fakat dieri steleyince herkes gibi davrandn kabul etti: Bir zhrevi hastalk kapmaktan kanmaya alarak bir kelebek gibi iekten iee konuyordu. Charles Dupeyron, ona evlenmeyi dnmesini telkin ederek szlerine devam etti. Bylece kafasnda politikaya atlmasna yardma olacak bir toplumsal imaj yaratacakt. Milletvekili ya da belediye bakan olarak balamak iin bunun yararn grecekti. stne basa basa ulusun, btn uluslann, karmak sorunlan zmeyi bilen insanlara gereksinimi olduunu syledi. Eer o, Jacques Melies, kiinin nasl kapal oturumda ldrldklerini anlayabi-liyorsa, phesiz isizlii yenmek, banliyierdeki gvensizlie kar savamak, sosyal gvenliin an azaltmak, bteyi dengelemek gibi ksaca bir lkenin yneticilerinin her gn karlatklan kk bilmeceler olan daha hassas sorunlar zmeyi de bilecektir. - Beyinlerini kullanma yeteneine sahip insanlara gereksinimimiz var ve bu zamanda bylelerine ok az rastlanyor, dedi vali. unu bilin ki eer politika denen bu dier maceraya atlmak isterseniz sizi ilk destekleyen ben olacam. Jaques Melies bir bilmecede onu ilgilendiren eyin bilmecenin soyut ve karlksz olmas gerektiini syleyerek yant verdi. Kendini hibir zaman g elde etme amacna vermeyecekti. Dierlerinin zerinde egemenlik kurmak ok yorucuydu. Duygusal yaamna gelince, o kadar kt gitmiyordu ve o, bunun zel hayat olarak kalmasn tercih ediyordu. 39 Vali Dupeyron memnunlukla gld, onun yandayken kendisinin de tam olarak ayn dncelere sahip olduunu syleyerek elini onun omzuna koydu. Sonra deimiti. Onu bu yola iten, dierleri zerinde egemenlik kurma gereksinimi deil, hi kimsenin onun zerinde egemenlik kurmamas gereksinimiydi. - Paray kmsemek iin zengin olmak gerek, gc kmsemek iin g sahibi olmak gerek! Bylece gen Dupeyron insan dnyasndaki aama sralarn tek tek trmanmay kabul etmiti. imdi kendi kendine her eyden korunduunu sylyordu, belirginlemeye balayan yannlardan korkmuyordu, dnyaya gelmelerine neden olduu ve ehirdeki en pahal zel okullardan birine yerletirdii iki mirass vard, lks bir arabaya ve bo zamana sahipti ve yzlerce dalkavukla evriliydi. Bundan daha iyi ne dleyebilirdi? "Polisiye romanlara baylan bir ocuk olarak kalmak," diye dnen Melies dncesini kendine saklamay seti. Grme sona ermiti, Melies valilikten aynlrken parmakln yannda eitli sloganlan olan seim afileriyle kapl byk bir pano grd: "Gerek deerlere

dayanan bir demokrasi iin sosyal demokratlara oy verin!", "Krize hayr! Yeterince tutulmayan sz var. Radikal Cumhuriyeti Hareket'e katln!", "Yeniden canlanan ulusal evrecileri destekleyerek gezegenimizi kurtann!", "Adaletsizliklere kar ayaklann! Bamsz Halk Cephesine ye olun". Ve her yerde sekreterleri, metresleri olan ve kendilerini Kuzey Afrika'daki yerli yneticiler gibi gren, hep ayn iyi beslenmi tiplerin yz vard! Vali ona, onlarn benzeri olmasn neriyordu. Bir ileri gelen! Melies iin hi phe yoktu. an eref eksik olsun. Kendi uan hayat, televizyonu ve cinayet aratrmalan daha deerliydi. Babas, "Can skc eylerle bann armasn istemiyorsan, hrsl olma!" derdi. Arzular olmaynca aclar da olmazd. Belki bugn hayatta olsa unu da eklerdi: "Btn bu sersemlerle ayn hrslara sahip olma, kendine sradan hayat aan zgn bir aratrma icat et." Jacques Melies daha nce iki kez evlenmiti ve ikisinde de boanmt. zm elli kadar bilmecenin tadn karmakta bulmutu. 40 Bir dairesi, bir ktphanesi, bir arkada grubu vard. Bundan memnundu. Ne olursa olsun, bununla yetiniyordu. Evine yryerek dnd. Poids-de-l'Huile Meydan'ndan, Ma-rechal-de-Lattre-deTassigny Caddesi'nden ve Butte-aux-Cailles Soka'ndan geti. evresinde her yerde insanlar her yne kouturuyor, bezgin arabalar korna alyor, kadnlar pencerelerde grltyle hallarn dvyorlard. ocuklar su tabancalaryla birbirlerini kovalyorlard. lerinden biri, "Dan, dan, dan, nz de ldnz!" diye bard. Hrsz polis oynayan bu ocuklar Jacques Melies'i derinden rahatsz etti. Oturduu binann nne geldi. Bu, yz elli metre ykseklikte ve bir o kadar genilikte dzgn bir dikdrtgen oluturan bir btnd. Televizyon antenlerinin evresinde kargalar fr dnyorlard. Her zaman kula kirite olan kapc kadn, kapc odasnn penceresinden karasn uzatt. Hemen konumaya balad: - yi gnler Msy Melies! Biliyor musunuz gazetede sizinle ilgili anlatlanlar grdm. Bunlar sadece kskan insanlar! Melies ard: - Pardon? - Ne olursa olsun ben sizin hakl olduunuzdan eminim. Melies dairesinin merdivenlerini drder drder kt. Evde, her zamanki gibi Marie-Charlotte onu bekliyordu. Melies'i tutkulu bir akla seviyordu ve her gn olduu gibi gazetesini almaya gitmiti. stelik Melies kapy atnda Marie-Charlotte gazeteyi hl dilerinin arasnda tutuyordu. M61ies emretti: - Brak onu Marie-Charlotte! Marie-Charlotte surat asmadan itaat etti ve Melies heyecanla "L'Echo du dimanche"n zerine atld. Kendi rotorafin ve zerindeki kocaman bal bulmakta gecikmedi: N NE POLS KARIINCA "Bir Laetitia Wells Bayazs" "Demokrasi birok hak sunar. Dierleri arasnda, ceset durucuna dtmzde bile sayg gsterilmesini istememize izin 41 verir. te, bununla beraber merhum Salta Ailesi nin bu hakk yadsnd. Sadece bu l lmn aydnlatlmamasyla kalnmad; stne stlk, artk kendini savunamayacak durumdaki len Msy Sebastien Salta kendisi iin adaleti salamadan nce iki kardeini ldrm olmakla sulanyor. "Kiminle alay ediliyor? Artk bir avukatn yardmn alamayacak durumda olan lleri sulamak ne kadar rahat! Faisanderie l cinayeti en azndan Komiser Mlies'in kiiliini daha iyi tanmamz salayacak deerde. te nne gvenerek, utanmadan aratrmasn zensiz yapma hakkn kendinde gren bir adam. Komiser Melies, Basn Merkez Ajansna Salta kardelerin zehirlenerek ldklerini bildirerek sadece ilk anda grldnden daha kank bir olay hakknda erken bir yargda bulunmakla kalmyor, stne stlk llere hakaret ediyor! "ntihar m? Sebastien Salta'nn cesedini yle bir grm biri olarak, bu adamn en korkun dehetin sknts iinde ldne gvence verebilirim. Yznde sadece dehet ifadesi vard!

"ki kardeinin katili olan birinin en ar vicdan azabn duyduunu ve bu yz ifadesinin bundan kaynaklandn sylemek kolay. Fakat insan psikolojisi hakknda biraz bilgisi olan herhangi biri iin -ki bu durumun Komiser Melies iin geerli olmad grlyor- daha sonra ailesiyle paylaaca bir yemein iine zehir koyabilecek bir adam, ruh halleri evrelerini am biridir. Onun yz artk sadece sonunda ulalan dinginlii ifade etmeliydi. "Ya ac? Bir zehrin neden olduu ac bu kadar youn deildir. Aynca her eyi aklayacak olan bu zehrin ne tr bir zehir olduunu bilmek gerekirdi. Ben, kendi adma, polis, su mahallinde aratrma yapmama izin vermedii iin morga gittim. Adli tabiple konutum ve o, bana Salta'nn cesetleri zerinde hibir otopsi yaplmadn syledi. Sonuta olay, lmlerinin kesin nedenleri anlalamadan kapand. Cinayetleri zmede bu kadar nl biri olan Komiser Melies iin ne ciddiyetsizlik! "Salta olaynn bu kadar abuk snflandrlmas dndrc, hatta kayg uyandma. Hakl olarak kendi kendimize Ulusal Polis 42 rgtmz'n kadrolarnn eitim dzeyinin yeni cinayetlerin incelii karsnda yeterince iyi olup olmadn sorabiliriz. L.W." Melies gazeteyi top gibi buruturdu ve bir kfr savurdu. 13. 103683. KND KENDNE SORULAR SORUYOR "Parmaklar!" Parmaklar! 103683.'y daha nceden bilmedii bir titreme saryor. Normalde karncalar korkunun ne olduunu bilmezler. Fakat 103683. hl "normal" mi? plkteki kafa "Parmaklar" kokusal szcn telaffuz ederek onun beyninde, binlerce nesildir kullanlmad iin uykuda olan blgeyi uyandrd. Korku blgesini. Buraya kadar, asker karnca dnyann kysn dndnde anlanna sansr uyguluyordu. Parmaklarla karlamasn kafasndan siliyordu. Parmaklar ve alacak gleri, anlalmaz ekilleri, kr lm gdleri. Fakat bu kafa, l bir bedenin aptal paras, korku blgesini yeniden hareketlendirmeye yetti. Eskiden 103683. korku bilmez bir savayd, cce kannca ordusuyla karlaan alaylarn her zaman en nndeydi. Uursuz Dou'ya gitmeye kendiliinden niyetlenmiti. Kaya kokulu casuslara kar savamt. Kafalar grlmeyecek kadar yksekte olan hayvanlar avlamt. Fakat Parmaklarla karlamas btn cokusunu yok etmiti. 103683. bu kyamet canavarlann belli belirsiz anmsyor. Arkada yal 4000.'nin an hzl, siyah bir bulut tarafndan bir yaprak gibi yasslatrlmasn yeniden gryor. Bazlan onlar "dnyann ucunun bekileri", "sonsuz hayvanlar", "kat glgeler", "ktr tahta", "pis kokan lm"... olarak adlandryordu. Fakat ksa bir sreden beri blgedeki btn kannca yuvalar artc olguya ayn ad vermekte anlatlar: "Parmaklar!" 43 Parmaklar: lm ekmek iin hilikten ortaya kan bu eyler. Parmaklar: Yollan zerindeki her eyi yok eden bu hayvanlar. Parmaklar: Kk siteleri kerten ve ezen ynlar. Parmaklar: Orman, tadna bakan herkesi zehirleyen rnlerle kirleten bu glgeler. Sadece onlan dnrken bile, 103683. irenerek irkiliyor. ki duygu arasnda kalyor: Trne yabana olan korku ve buna karlk fazlasyla trne zg olan merak! Be yz milyon yldan beri karncalar srekli bir ilerlemenin peinde kouyorlar. Chli-pou-ni'nin ortaya att evrim hareketi, her zaman daha uzaa, daha yksee, daha gl gitmeye duyulan bu tipik kannca gereksiniminin dier iradeleri arasnda sadece biri. 103683. bundan kamyor. Merak korkusunu kovuyor. Her ey bir yana, asilerden ve Parmaklara kar seferden sz eden kansz bir kafa allm bir ey deil! 103683. duyargalann temizliyor. Bu, onda durum deerlendirmesi iareti. Duyargalarn havaya doru dikiyor. Hava, sanki bir saldrgan bir kede pusuya yatm, siteye meydan okumak iin ortaya kmaya hazr bekliyormu gibi, ar. evredeki kk dallar ani bir

esintiyle hareketleniyorlar. Aalar ona dikkat etmesini syler gibiler fakat aalar ne olursa olsun herhangi bir ey sylerler. Onlar o kadar bykler ki kkleri arasnda meydana gelen dramlar grmezler bile. 103683., aalann, sanki yenilmezmiler gibi, her eyi oluruna brakma ve hareket etmeme zihniyetlerini pek beenmiyor. Bununla beraber, aalann, frtnada knldklan. iin, yldrm tarafndan kireletirildikleri iin ya da sadece termitler tarafndan kemirildikleri iin gmbrdeye-rek ykldklar oluyor. O zaman onlarn dne kar duyarsz olma sras karncalara geliyor. Bir cce kannca atasz bunu ok iyi belirtiyor: "Bykler her zaman kklerden daha knlgandr." Parmaklar harekecli aalar olabilir mi? 103683. bu konuda dnerek zaman kaybetmiyor. Kararn verdi: Kafann sylediklerinin doruluunu aratracak. 44 ple yakn dar bir geitten kannca yuvasnn iine giriyor ve evre yoluna yneliyor. Bu yoldan, yasak siteye giden byk caddeler kyor. O, oraya gitmiyor. Setii yollar o kadar eimli ki peneleriyle tutunmas gerekiyor. Dik bir koridorda kendini kaymaya brakyor, her zamanki trafie karn ok fazla tkal olmayan bir galeriler ana ulayor. Yiyecek ve kk dallar tama ileri balarndan akn ii karncalar 103683. 'y selamlyorlar. Kanncalarda kiisel zafer yoktur, ama bununla beraber, burada birou bu asker karncann oraya, Parmaklarn lkesine gittiini biliyor. O, dnyann kysn grd, gezegenin kt nlenmi kesine merak sard. 103683. duyargasn kaldryor ve knkanatl bceklerin allan-nn nerede olduunu sorup aratryor. Bir ii, yirminci katta, gney gneybat blgesinde, siyah mantar bahelerinden sonra solda olduklarn sylyor. 103683. ksa admlarla hzl hzl gidiyor. Geen yl olan yangndan beri ok i yapld. Eski Bel-o-kan Sitesi yukan doru elli kat ve derinlemesine dier bir elli kat olarak ina edilmiti. Chli-pou-ni tarafndan yeniden dnlen yeni ehir, yukan doru ykselen seksen katla vnyor. Derinlik, eskiden beri tabanda duran granit kaya yznden deitirilemedi. Asker karnca, bir yandan ilerlerken, durmadan gelien metropol hayranlkla izliyor. Kat +75: te scakl, rmekte olan humusla ayarlanan bebek koular, nemi eken ince kumuyla nemflerin kuruma odas. Hafif eimli bir kzak sistemiyle, yumurtalar artk kolayca youn bakm katlarna indirilebiliyor. Orada ar karnl dadlar onlan srekli yalyorlar. Bylece kusursuz bymeleri iin gerekli protein ve antibiyotikleri kozalarn effaf zarlarndan geiriyorlar. Kat +20: te kuru et rezervleri, meyve paralar rezervleri, mantar unu rezervleri. rmeyi nlemek iin her ey gerektii gibi formikasitle kapl. Kat +18: Yal yapraktan kaplar, tten askeri deney asitlerini rtyor. Kimyaclar, uzun enelerinin ulanyla her birinin eritici gcn deniyorlar. Elma z, malik asit gibi bazlar meyvelerden 45 kanlyor. Dierlerinin daha az bilinen kkenleri var: Okzalik asit kuzukulandan kanlyor, slfrik asit san talardan kyor. Av iin en yeni % 60 konsantre formikasit en uygunu. Biraz barsak-lan yakyor ama karlatnlamayacak zararlara yol ayor. 103683. onu daha nce denedi. Kat +15: Dv odas ykseltildi. Burada gs gse talim yapyorlar. Yeni kavga yntemleri, Kimyasal Ktphane'ye gitmek zere, titizlikle bellek feromonlanna derleniyor. O gnk e'-n artk dmann kafasna atlamak deil, daha ok, hareket edemeyecek duruma gelinceye kadar ayaklann birer birer kesip ayrmaktan oluuyor. Biraz daha ileride topular on adm ileriye yerletirilmi tohumlan kesin bir atla paralamak iin at talimi yapyorlar. Kat -9: te yaprakbiti allan. Kralie Chii-pou-ni, bundan sonra srlerin yrtc gelinbceklerinin saldrsna uramalar riskini almamak iin btn allann sitenin iinde olmasna nem verdi. i kanncalar, yaprakbitlerine btn besisuyunu boaltmakta gayret gsterdikleri obanpskl dilimleri atmak iin hareketleniyorlar. Yaprakbitlerinin oalma oran artt. Artk bu oran saniyede on hayvan. 103683. geerken nadir bir olaya tank olma ansna sahip oluyor. Bir yaprakbiti kendisi

de yavrulamaya hazr bir yavru douruyor ve bu yavru daha kk bir yavruya hayat veriyor. te byle bir saniyede hem anne hem de bykanne olunuyor. Kat -14: Herkesin gelip dklann brakt gbre havuzlan tarafndan beslenen mantarlklar gzle grlemeyecek bir uzakla kadar uzanyorlar. ifti karncalar fazla uzayan kksaplan kesiyorlar, dierleri mantarlan asalaklardan koruyan karnca tkr brakyor. Birden, 103683.'nn nne yeil bir hayvan sryor, bu hayvan kendisi gibi yeil baka bir hayvan tarafndan takip ediliyor. Dvyor gibi grnyorlar. 103683. evresindekilere bu garip bceklerin ne oldukiann soruyor. Maaralarda yasayan, pis kokulu tahtakurulan diyorlar. Bunlar srekli iftleirler. Dnlebilecek her ekilde, nerede ve kiminle olursa olsun. Bu, kesin olarak 46 gezegendeki en allmam cinsellie sahip hayvan. Chli-pou-ni onlar byk nem vererek inceliyor. Her zaman btn kannca yuvalannda can yoldalan olan baka hayvanlar remitir. Srekli bir kannca yuvasnda yaayan ve karncalar tararndan tamamen ho grlen iki binden fazla bcek, krkayak, rmcek cinsinin bylece saylan artt. Bunlardan bazlan metamorfzlann tamamlamak iin bu yuvalardan yararlanr, dierleri kalntlan yiyerek odalan temizlerler. Fakat Bel-o-kan onlan "bilimsel" olarak inceleyen ilk site. Kralie Chli-pou-ni her bcein eitilebileceini ve korkun bir orduya dntrlebileceini iddia ediyor. Ona gre, her bireyin onunla konuulmaya balandnda ortaya kan bir kullanm yntemi var. Sadece dikkatli olmak yeterli. u an iin, Chli-pou-ni genelde basan elde etti. Birok knkanatl bcek cinsini, daha nce yaprakbitlerine yapld gibi besleyerek, snacaklan bir yer oluturarak, hastalklann iyiletirerek evcilletirmeyi baard. Kralienin en ok hayran olunacak baans gergedanbceklerine boyun edirmesidir. Kat -20: Gney gneydou blgesi, siyah mantar bahelerinden sonra solda. Verilen bilgiler tamm. Knkanatl bcekler koridorun sonundalar. 14. ANSKLOPED KORKU: Karncalarda korkunun yokluunu anlamak in, kannca yuvasndakl topluluun tek bir organizma gibi yaad-m aklda tutmak gerekir. Orada her kannca, bir nsan vcudunda hcrenin oynad rol oynar. Trnaklarmzn ucu kesilmekten korkar m? enemlzdekl kllar usturann yaklamasyla korkudan titrerler mi? Kaynar scaklkta olabilecek bir banyo suyunun scakln anlamak iin kullandmz ayak baparmamz korkar m? Vcudumuzun bu uzantlar korku duymazlar nk zerk varlklar olarak var olmazlar. Ayn ekilde, sol elimiz sa 47 elimizi lmdlklerse onda hibir hn duygusu ortaya karmayacaktr. Sa elimizden daha ok yzkle sslenmlse kskanlk da duymayacaktr. Birlik organizmann btnnden baka bir ey dnmemek zere birey kendini unuttuunda kayglar biter. Karncalarn dnyasndaki toplumsal baarnn srlarndan biri belki de buradadr. Edmnd VVellr Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 15. LAETITIA HL GRNMYOR fkesi geen Melies antasn at ve Salta kardelerin dosyasn ekti. Her paray ve daha aka fotoraflar incelemeye koyuldu. Az bir kan ak Sebastien Salta' nn bir yakn plan fotorafnn zerine eilmi durumda olduka uzun bir sre geirdi. Sebastien Salta'nn dudaklarndan bir lk ykselir gibiydi. Bir dehet gl m? nne geilmez lmn karsnda bir "hayr" m? Onu ldrenin kimlii mi? Fotoraf inceledike gittike daha fazla yldrm arpma dnyor, utantan eziliyordu. Sonunda patlayarak yerinden srad ve fkeyle duvara bir yumruk indirdi. "L'Echo du dimanche"n yazan haklyd. Ve o yere aklmt. Olay olduundan daha basit grmt. Mkemmel bir aalanma dersi. Durumu ya da insanlar hafife almaktan daha kt bir ey yoktur. Teekkrler, Madam ya da Matmazel Wells! Fakat bu olayda kendisi neden bu kadar ktyd? Tembellikten. nk hep baarl olmaya almt. Birden, hibir polis memurunun, hatta meslekte en acemi olannn bile yapmayaca bir biimde kendini aldnszla brakmt:

Bir aratrmay aceleyle ve zensizce yapmt. Ve n o kadar bykt ki bu gazetecinin dnda hi kimse yanldndan kukulanmamt. Her eye yeniden balamak gerekiyordu. Sorgulamaya yeniden balamak ac verici ama gerekliydi! Bununla beraber, yanlnda direnmek yerine yanldn bugn kabul etmek daha iyiydi. 48 Sorun uydu: Eer bu bir intihar deilse lanet olas glklerle dolu bir olay karsndayd. Katiller, kapal bir yere hi iz brakmadan nasl girip kabilmilerdi? Yaralamadan, cinayet aleti kullanmadan nasl insan ldrlebilir? Bu gizem, o zamana kadar okuduu btn en iyi polisiye romanlann ayordu. Melies'i yepyeni bir heyecan sard. Ya sonunda, ans eseri, kusursuz cinayetle karlatysa? Edgar Allan Poe'nun bir yksnde o kadar gzel anlatlan Morg Soka jfte cinayeti olayn dnd. Gerek olaylara dayanan bu ykde bir kadn ve kz, her tarafi skca ieriden kapal apartman dairelerinde l bulunurlar. Kadn bir ustura darbesi almtr, kz ar bir eyle vurularak ldrlmtr. Hrszlk izi yoktur ama iddetle vurulmu ldrc darbeler vardr. Aratrma sonucunda katil bulunur: Sirkten kaan bir orangutan daireye bacadan girmitir. Orangutan gren kurbanlar barmaya balarlar. Onlann glklan maymunu ldrtr. Sonunda susturmak iin ldrr ve ayn yoldan kaar. Bu arada giyotin pencerenin sve pervazna srtn arpar ve pencereyi drr. Bu yzden pencere batan beri ieriden kapa-lym gibidir. Salta kardelerin olaynda durum bu ykdekine benziyordu. Yalnz hi kimse bir pencereyi srtyla arparak kapayamamt. Fakat bu kesin miydi? Melies cinayet mahallini incelemeye gitti. Elektrik kesikti ama o byteti cep lambasn getirmiti. Sokan alacal neon lambalanyla kesik kesik aydnlanan oday inceledi. Sebastien Salta ve kardeleri ehir cehenneminden fkran iren bir korkuyla karlayorlarm gibi camlam ve donmu, hl orada kprdamadan yatyorlard. Kilitli kap konu d olduu iin komiser kapal olduklanndan emin olmak iin pencereleri kontrol etti. Bir sr ayrnts olan ispanyoletleri, kazara olmad srece, dardan kapanmalanna kesin olarak izin vermiyordu. Gizli bir geit olup olmadn aratrmak iin duvardaki tahta perdelerin zerine eliyle vurdu. Arkalarnda gizli bir para kasas olup olmadna bakmak iin tablolar kaldrd. Odada birok 49 deerli eya vard: Altndan bir byk amdan, gm bir heykelcik, bir hi-fi mzik seti... Hangi hrsz olursa olsun bunlar alrd. Giysiler bir sandalyenin zerine konmutu. Melies onlar mekanik bir biimde kartrd. Dokununca bir ey dikkatini ekti. Ceketin kumanda ok kk bir delik vard. Bir gve delii gibiydi a-ma kusursuz bir kare biimindeydi. Ceketi brakt ve bir daha zerinde dnmedi. Cebinden sonsuz iklet paketlerinden birini kard ve ayn hareketle "L'Echo du dimanche"tan zenle kestii yazy drd. Dnceli bir halde Laetitia VVells'in yazsn yeniden okudu. Laetitia VVells bir dehet maskesinden sz ediyordu. Bu doruydu. Bu insanlar korkudan lm gibi grnyorlard. Fakat insan ldrecek kadar ok ne korkutabilirdi? Kendi anlanna dald. ocukken bir kez onu inatg bir hknk tutmutu. Annesi, bir kurt maskesi takp aniden ortaya karak h-knn geirmiti. O, bir lk atmt, kalbi sanki bir saniye boyunca durmutu. Annesi hemen maskeyi gkarm ve onu pcklere bomutu. Hknk gemiti! Ksacas Jacques Melies srekli korku iinde eitilmiti. Kk korkular: Hasta olma korkusu, araba kazas korkusu, size eker vererek karacak olan adamn korkusu, polis korkusu. Daha nemli korkular: Snfta kalma korkusu, lise knda eteler tararndan soyulma korkusu, kpeklerden korku. ocukluuyla ilgili bir sr dehet ans yzeye gkfa. ]acques Melies korkularn en ktsn anmsyordu. Byk korkusunu. ok kkken bir gece yatann ucunda bir eyin kmldadn hissetmiti. En iyi korunduunu hissettii yerde bzlp saklanm bir canavar vard! Bir an

ayaklann araflann arasna uzatmaya cesaret edemeden kald, sonra kendine gelip araflann arasnda kayarak ilerledi. Fakat birden ayak parmaklar lk bir nefes hissetti. ren. Evet, bundan emindi! Yatann ucunda bir canavarn yz vard ve oburca yiyebilmek iin ayaklarnn yaklamasn bekliyordu. ans eseri ayaklan yatan ucuna kadar uzanmyordu. Yeteri kadar uzun 50 boylu deildi fakat her gn byyordu ve ayaklan, ayak parma viyen canavann sakland araf kvnmna yaklayordu. Gen Melies birok gece yerde ya da yorganlann stnde uyu-yakald'- Bu, vcudunda kramplara neden oluyordu, zm bu deildi. Bylece araflann altnda kalmaya karar verdi ama asla uca dokunmamak iin btn vcuduna, btn kaslarna, btn kemiklerine ok fazla bymemelerini sylyordu. Belki de bu yzden anne ve babas kadar uzun boylu deildi. Her gece bir felaketti. Bununla beraber bir ey bulmutu. Oyuncak aysna smsk sarlyordu. Onunla kendini yatan ucunda bzlerek saklanm canavarla karlamaya hazr hissediyordu. Sonra yorgann altna saklanyor hibir tarafn danda brakmyordu, ne bir kol ne en ufak bir sa tutam ne de kulak. nk ona canavar mobilyann evresinde tur atarak dardan geerken kafasn yakalayacakm gibi geliyordu. Sabahleyin annesi araflar ve yorganlardan oluan bir top ve onun altnda saklanm oluyla oyuncak aysn bulurdu. Annesi hibir zaman bu garip davran anlamaya almamt. Sonra Jac-ques da nasl btn gece oyuncak aysyla birlikte bir canavara direndiini anlatma zahmetine girmemiti. Asla o kazanmamt, asla canavar kazanmamt. Ve ona sadece korku kalyordu. Byme korkusu ve ne olduunu bile anlayamad tyler rpertici bir eyle kar karya gelme korkusu. Krmz gz, sarkk duda ve salyal kpek dileri olan bir ey. Komiser kendini toparlad ve byteli cep fenerini ald ve birincisinden daha ciddi bir biimde cinayet odasn inceledi. Yukary, aay, sa, solu, alt, st. Halnn stnde en kk bir amurlu ayak izi, aileye yabana tek bir sa teli, camlarda tek bir iz yoktu. Bardaklarda da yabana bir iz yoktu. Mutfaa gitti ve buray el feneriyle aydnlatt. Ortalktaki yemekleri koklad ve tatlanna bakt. Emile yiyecekleri camlatrmay bile dnmt. Harika Emile! jacques Melies su srahisini koklad. Hibir zehir kokusu yoktu. Meyve sulan ve soda da temiz grnyorlard. 51 Salta kardelerin yznde korku maskesi vard. Kesinlikle saI tonlarnn penceresinden sakar bir maymunun girdiini gren Morg Soka ifte cinayetindeki iki kadnn korkusuna benzeyen bir korku. Melies tekrar bu olay dnd. Aslnda orangutann kendisi de ok korkmutu, kadnlarn lklarn durdurmak iin 1 onlar ldrmt. Onlarn lklarndan korkmutu. Bir iletiimsizlik dram daha. Anlamadmz eyden korkanz. Melies kendi kendine bunlar dnrken perdenin arkasnda bir eyin kprdadn fark etti ve kalbi durur gibi oldu. Katil geri gelmiti! Komiser snen cep fenerini brakt. imdi "Bar a gogo" szcklerinin harflerinin stnde srayla yanan sokaktaki neonlardan baka k yoktu. Jacques Melies saklanmak, hi hareket etmemek, yerin altna girmek istedi. Cesaretini toplad, cep fenerini yeniden ald ve pheli perdeyi itti. Hibir ey yoktu. yleyse bu, grnmez adamd. - Kimse var m? En kk bir grlt yoktu. Perdeyi hareket ettiren bir hava akm olmalyd. Burada daha fazla kalamazd, gidip komular grmeye karar verdi. - yi gnler, zr dilerim, polis. Kibar bir adam kapy at. - Polis. Size kap eiinde soracam sadece bir ya da iki soru var. jacques Mlies bir not defteri kard. - Cinayetin ilendii akam burada mydnz? - Evet.

- Bir ey duydunuz mu? - Hibir patlama duymadm ama birden bardlar. - Bardlar m? - Evet ok yksek sesle bardlar. Bu lklar tyler rperticiydi. Bu durum otuz saniye srd ve sonra hibir ey. - lklar ezamanl myd yoksa nce biri sonra dieri mi duyuldu? 52 - Ezamanl denebilir. Bunlar gerekten insanca olmayan brmelerdi. ok ac ekmi olmallar. Sanki biri n de ayn anda ldryor gibiydi. Ne yk! Size bu insanlann ulumalarn duyduktan sonra uyumakta zorluk ektiimi syleyebilirim. Ayrca buradan tanmay dnyorum. - Sizce bu ne olabilirdi? - Daha nce meslektalannz urad. yle grnyor ki polisin aslarndan biri bunun bir... intihar olduunu tehis etti. Ben buna ok fazla inanmyorum. Onlar dehet veren bir eyle kar kar-yaydlar ama ne, bunu bilmiyorum. Her ne olursa olsun hibir grlt gkarmyordu. - Teekkr ederim. Bir sabit fikir zorla kafasna giriyordu. (Bu cinayetleri ileyen fkeli, sessiz ve hi iz brakmayan bir kurt.) Ama kesinlikle bu olmadn biliyordu. Bu deildiyse, ne bacadan giren eli ustural bir orangutandan daha fazla zarara yol amt? Bir adam, kusursuz cinayetin tarifini kefetmi olan dhi ve deli bir adam. 16. ANSKLOPED DELLK: Hepimiz her gn biraz daha dellrlyoruz ve her blrl-mizinkl farkl bir delilik. Bu yzden birbirimizi bu kadar yanl anlyoruz. Ben kendimi paranoya ve izofreniye yakalanm hissediyorum. Ksaca, ben ar duyarlym ve bu, benim gereklii grm bozuyor. Bunu biliyorum. Buna katlanmak yerine bu delilii giritiim her eyde motor olarak kullanmaya alyorum. Fakat ne kadar baarl olursam o kadar deliriyorum. Ve daha fazla delirdike kendime koyduum hedeflere daha iyi ulayorum. Delilik her kafann iinde saklanm olan kzgn bir aslandr. Onu tanmlamak ve ona boyun edirmek yeter. Evcillemi aslannz size herhangi bir usta, herhangi bir okul, uyuturucu ya da dinin yapabileceinden ok daha 53 uzaa rehberlik edecektir. F*kat her g kayna iin olduu gibi kendi deUllinlzle ok fa*l* oynama riski van Bazen syan eden aslan ona boyun edirmeye alana ynelir. Edmond WeNs, Greceli ve Mutiak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 17. AYAK ZLER 103683. knkanatllann allarn buldu. Aslnda buras hatr saylr derecede uzun boylu gergedanbceklerinin yerletirildii geni bir salon. Bu bceklerin vcudu birbiriyle i ie geen tanecikli ve kaln siyah plaklardan oluuyor. Arkada yuvarlak ve dz, parlak ekiller. nde, gl dikeninden on kat byk, uzun ve sert bir boynuzla sona eren kitinden bir balk. 103683.'nn bildii kadaryla bu uan hayvanlardan her biri alt adm uzunlukta ve adm genilikte. Alacakaranlkta yaamay ok seviyorlar ama buna aykr olarak tek bir zayflklan var: Aydnln ekiciliine kaplmalan. Bcek dnyasnda parlaklk ok az bireyin direnebildii oburca bir dknlk. Kocaman hayvanlar testere tala ve rmekte olan tomur-cuklann iinden atlyorlar. Dklarn nereye olursa brakyorlar ve bunlar pis kokuyor. nk tavan ok alak olan bu yerde kmldayabilecekleri ok az yerleri var. i karncalar temizlikle grevliler .ama yle grnyor ki uzun sredir buradan gememiler. Bunlar gibi knkanatllar evcilletirme ii nemsiz bir olay deildi. Kralie Chli-pou-ni, bunlardan biri onu bir rmcein andan kurtardktan sonra onlarla balak olma araynda bulunmay dnd. Kralie olduktan hemen sonra onlar uu alay olarak toplad. Fakat onlar dve yneltme frsat henz olmamt, henz asitle vaftiz olmamlard ve bu barl otoburlann sava durumunda fkeli asker topluluklarnn karsnda nasl davranacakla-nn hi kimse bilmiyordu. 54

103683. bu kanatl azmanlarn ayaklannn arasna ustaca sokuluyor. Onlara yalak ilevi grmek zere icat edilen eyden ok etkileniyor: Ortasnda kocaman bir su damlas bulunan ve sr hay-vanlanndan biri susuzluunu dindirmek iin gelip dokunduunda yanlamasna gerilen bir yaprak. yle grnyor ki Chli-pou-ni bu knkanatllar Bel-o-kan'a yerlemeye sadece onlarla kokusal feromonlarla uzun uzun konuarak ikna etti. Diplomat olarak yetenekleriyle gurur duyuyor. Evrim hareketi dahilinde bunu, "ki farkl dnce sistemini birletirmek iin bir iletiim yolu bulmak yeterli," diyerek aklyor. Ona gre bu duruma ulamak iin yaplacak her ey iyi: Yiyecek ba, pasaport kokular, gven veren feromonlar. Ona gre iki hayvan iletiim kurduklan andan itibaren birbirini ldremez. Son federal kralieler toplants srasnda toplantya katlanlar btn trlerde yaygn olan tepkinin farkl olan her eyin yok edilmesi olduunu syleyerek bu dnceye kar ktlar: Eer biri iletiim kurmak isterken dieri ldrmek istiyorsa, birinci her zaman ldrlecektir. Chli-pou-ni, ksaca ldrmenin de dierleri arasnda en temeli olsa da bir eit iletiim olduunu syleyerek buna incelikle karlk verdi. ldrmek iin ilerlemek, bakmak, incelemek, dmann tepkilerini ngrmek gerekir. Yani ona ilgi duymak gerekir. Chli-pou-ni'nin evrim hareketi ayknlklar bakmndan olduka zengini 103683. onu asi kanncalara gtrecek olan gizli geidi aratrmaya devam etmek zere kendini knkanatllar izlemekten alkoyuyor. Tavanda ayak izleri fark ediyor. Hatta, sanki yol kartnlmak istenmi gibi tm ynlere giden ayak izleri var. Fakat asker karnca esiz bir iz src ve en taze izleri ayrt ederek takip etmeyi biliyor. Bu izler onu, aslnda bir k gizleyen kk bir tmsee kadar gtryorlar. Buras olmal. Onu baka her eyden ok rahatsz eden kelebek kozasn gmyor, nce kafasn sonra gvdesini koridorda kaydnyor ve kaygyla ilerliyor. 55 Birilerinin kokusunu alyor. Asiler... Bel-o-kan kadar homojen bir site organizmann iinde nasl asiler olabilir? Byle bir durum, barsan bir kesinde hcrelerin artk vcudun btnnn oyununu oynamamaya karar vermeleri gibi bir ey. Bu, apandisite benzetilebilir. 103683. yaayan ehri etkileyen bir apandisit kriziyle karlamaya gidiyordu. Bu ekilde dolap eviren ka kii var acaba? Onlan bu yola iten ^ nedenler ne? 103683. ilerledike bu konuda phesinin kalma- masn gittike daha ok istiyor. imdi bir isyan hareketi olduunu bildiine gre onu tanmlamak ve ilevini, amacn anlamak istiyor. lerliyor, taze kokular var. ok ksa bir sre nce buradan site sakinleri gemi. Birden ucunda drt penesi olan iki ayak onu gs ksmndan yakalyor ve hzla ne ekiyor. Koridor boyunca ekiliyor ve bir salona gkyor. Bir ene boynunu tutuyor ve onu skmaya giriiyor. 103683. mcadele ediyor. Onu itip kakan kabuklann arasndan tavann ok alak bir blmn fark ediyor. Fazlasyla geni. Duyargalarn alglamasyla otuz adma yirmi adm llerde ve sahte bir tavann arkasnda btn knkanatllar alnn stn kaplayacak genilikte olmal. Orada 103683. y evreleyen yzden fazla kannca var. Birou pheyle oraya izinsiz gelenin kimlik kokularn yokluyor. 18. ANSKLOPED ONLARDAN NASIL KURTULUNUR? Bana mutfakta dolaan karncalardan nasl kurtulunablecei sorulduunda yle yant veriyorum: Hangi hakla mutfanz karncalardan ok size alt olacakm? Onu satn m aldnz? Tamam ama kimden? Onu imento kullanarak yapan ve doadan kan yiyeceklerle dolduran dier nsanlardan. Bu lenmi doa paralarnn si' ze aitmi gibi grnmesini salayan ey sizinle dier insanlar arasnda bir szleme. Fakat bu sadece insanlar arasnda bir 56 szleme. Yani nsanlardan bakasn lgilendirmiyor. Mutfak dolabnzdakl domates sosu neden karncalardan ok size ait olacakm? Bu domatesler topraa alt! imento topraa alt. utallannzn metalinin, reelinizin meyvelerinin, duvarlarnzn tulalarnn kayna bu gezegen. nsan bunlar adlandrmak,

etiketlendirmek ve fiyatlandrmaktan baka bir ey yapmyor. Onu "mal sahibi" yapan bu deil. Toprak ve onun zenginlikleri btn stnde yaayanlar in serbesttir... Bununla beraber bu mesaj anlalmas in henz ok yeni. Eer her eye ramen bu kck rakiplerden kurtulmaya ka-rarlysanz "en az kt" olan yntem fesleen. Korumak istediiniz blgeye bir fesleen dikin. Karncalar fesleen kokusunu sevmezler, bu durumda daha ok komunuzun apartman dairesini ziyaret etme eiliminde olacaklardr. Edmond VVelis, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 19. ASLER 103683. hzl duyarga hareketleriyle asilere kendini tantyor. O bir asker. plkte bir kafa bulduunu ve onun kendisinden buraya gelerek ok yaknda Parmaklara kar bir sefer dzenleneceini bildirmesini istediini sylyor. Bu bildiri etkisini gsteriyor. Karncalar yalan sylemeyi bilmiyorlar. Henz bunun yararn anlam deiller. Kuatma geviyor. evresinde duyargalar kprdyor. 103683. Kimyasal Ktphane'ye bir hcum belirten feromonlar alyor. Asilerden bazlan asker karncann, komandonun yesinden biriyle konumu olabileceini tahmin ediyorlar. Onlardan haber almayai ok fazla zaman oldu. Konumalardan alglayabildii kadanyla 103683. gerek bir yeralt hareketiyle kar karya olduunu ve bu hareketin byle kalmak iin her eyi yaptn anlyor. Asiler onun verdii bilgileri 57 yorumlamaya devam ediyorlar. Onlan sarsan zellikle "Parmaklara kar sefer" ifadesi. Altst olmu grnyorlar. Bununla beraber bazlar istenmeyen konua kar nasl davranlaca konusunda kayglanyorlar. Onlar iin bir tehlike oluturuyor nk asi olmad halde imdi onlann injni biliyor. "Kimsin sen?" 103683. onu tanmlayan tm zellikleri sylyor: Kastn, yumurta numarasn, doduu kannca yuvasn... Asiler anp kd-yorlar. Karlarndaki 103683. asker kannca, dnyann kysna giden ve oradan geri dnen tek kzl kannca. Onu serbest brakyorlar. Hatta saygyla geri ekiliyorlar. Bir sylei balyor. Karncalar kokular, duyargalann halkalannn yayd feromonlar yardmyla konuurlar. Feromon, vcuttan gkabilen, havada dola-abilen ve baka bir vcuda girebilen bir hormondur. Bir karnca bir duyum yaadnda bunu btn vcuduyla yayar ve evredeki btn kanncalar bu duyumu onunla birlikte alglarlar. Gergin bir karnca skntsn annda evresine duyurur, yle ki evresinin o andan itibaren tek bir kaygs vardr: Bireye yardm etmenin bir yolunu bularak bu zc mesaj durdurmak. Duyargann on bir halkasndan her biri kokusal szcklerin dalga boyunu gevetir. Bunlar, her biri kendi dalga boyuna gre ayn anda konuan on bir az gibidirler. Bazlan dk frekanslar salarlar ve temel bilgileri verirler. Dierleri yksek frekansldr ve daha hafif mesajlar gnderirler. Ayn halkalar kulak yerini tutarlar. yle ki iki taraf on bir azla konuur ve on bir kulakla iitir. Hepsi ayn anda. Aynca sylevler kk farkllklar bakmndan ok zengindir. Kanncalar aras bir syleide kesin olarak insanlar aras bir syleide olduundan on bir kat fazla ey on bir kat hzl renilir. Bu yzden bir insan iki kanncann karlamasn gzlemlediinde ona kanncalar duyarga-lann birbirine yle bir dokundurup hemen kendi uralanna dnerler gibi grnr. Bununla beraber bu kk dokunmada her ey sylenmitir. 58 Bir asker kannca topallayarak ilerliyor (sadece be aya var) ve 103683.'ye 327. prens ve prenses Chli-pou-ni'nin eski mcadele arkada olup olmadn soruyor. 103683. onaylyor. Topal karnca onu ldrmek amacyla uzun bir sre aradn aklyor. Fakat imdi rzgrn yn deimi durumda. Topal karnca alayl bir gl gibi bir koku yayyor: "imdi toplumd olanlar bizleriz ve kurallar temsil eden sensin." Zaman deiiyor.

Topal kannca trofalaksi teklifinde bulunuyor. Muhatab kabul ediyor ve ikisi az aza pyorlar, vericinin sosyal kursanda-ki kaynar besinlerin 103683.'nn midesine aktanlmas sona erinceye kadar birbirlerinin duyargalann okuyorlar. Damarlar iletiim srecinde. Sindirim sistemleri de iletiim halinde. Topal kannca btn enerjisini boaltyor, konuk bu enerjiyi iine dolduruyor. XXXXIII. bin yldan kalma bir kannca ataszn yeniden dnyor: "Verdiimizle zenginleir, aldmzla yoksullanz." " Bununla beraber sunulan eyi reddedemezdi. , Bundan sonra asiler ona inlerini gezdiriyorlar. Burada tahl stoklan, urup rezervleri, bellek feromonlaryla dolu yumurtalar depolanm. 103683. nedenini bilmiyor ama btn bu fesat asker (karncalar ona hi korkun grnmyorlar. Ona, siyasi gce susamt fesatlar olmaktan ok gizemli bir srn muhafaza etme kaygsndaym gibi grnyorlar. Topal karnca yaklayor ve srlarn agyor. Eskiden asiler farkl bir adla tannyorlard. Onlar, imdiki kralie Chli-pou-ni'nin annesi kralie Belo-kiukiuni'nin emrindeki gizli polis rgt "kaya kokulu savalar"di. O zamanlar sitenin byk granit kapak tann altnda gizli bir yeralt ehri, ikinci bir Bel-o-kan kurabilecek kadar ok glydler. 59 Topal karnca, 327. prensi, 56. prensesi (Chli-pou-ni) ve onu, 103683. asker kanncay ortadan kaldrmak iin her eyi yapanlarn onlar, yani kaya kokulu savalar olduunu itiraf ediyor. O zamanlar hi kimse Parmaklarn gerekten var olduunu bilmiyordu. Kralie Belo-kiu-kiuni'nin sabit fikri bu dev hayvanlarn hemen hemen kzl karncalar kadar gelimi bir zekya sahip olduklarn kefettiklerinde halknn panie kaplacayd. Bylece Belo-kiu-kiuni Parmaklann elisiyle bir anlamaya va mti: O, Parmaklann varoluuyla ilgili btn bilgileri yok edecekti ve karlnda Parmaklar da karncalarn zeks hakknda nceden bildikleri ya da sonradan renecekleri her eyi gizleyeceklerdi. Her biri kendi tarahnda kendilerinden olan bu srdan uzak tutmak zorundayd. Kralie Belo-kiu-kiuni iki uygarln birbirini anlamaya hazr ol-madklann dnyordu. Bunun sonucunda kaya kokulu sava-lann Parmaklarn varln renen herkesi yok etmekle grevlendirmiti. Bu emir pahalya mal olmutu. Topal kannca, bir ekilde Parmaklann basit bir efsane olmadn, gerekten var olduklarn ve rneklerinin ormanda dolatn renen binlerce dier kannca gibi 327. cinsiyetti prensi de ldrdklerini kabul ediyor. 103683. ok anyor. Bu, kzl kanncalarla Parmaklar arasnda bir diyalog olduu anlamna m geliyor? Topal kannca doruluyor. Parmaklar sitenin altnda bir maarada yerlemi durumdalar. Onlann da feromon yayp almasn salayan bir makine ve bir eli kannca yapmlar. Makinenin ad "Pi-erre de Rosette", elininki "Doktor Livingstone". Bunlar Parmak Dili'nde adlandrmalar. Onlann araclyla Parmaklar ve kanncalar birbirlerine temel srlarn aabilmilerdi: "Farkl byklklerdeyiz, farklyz ama her birimiz bu gezegende zekya dayal bir uygarlk kurdu." Bu ilk balant olmutu. Bundan sonra birok baka balant kuruldu. Parmaklar sitenin altndaki maaralannda hapsolmulard ve Belo-kiu-kiuni onlar besliyor, hayatta kalmalan iin gz kulak 60 oluyordu. Karlkl konuma dzenli olarak bir mevsim boyunca devam etti. Parmaklar sayesinde Belo-kiu-kiuni tekerlei kefetti ama halknn bundan yararlanmasn salayamadan ehrindeki yangnda ld. Kralie olan kz Chlipuo-ni bundan sonra Parmaklardan sz edildiini duymak istemedi. Onlar beslemenin durdurulmasn istedi. kinci Bel-o-kan ve dolaysyla Parmaklarn maarasna giden geidin yabanans imentosuyla tkanmasn emretti. Bylece onlan alktan lmeye mahkm etti. Bunun yan sra Chli-pou-ni'nin muhafizlan kaya kokulu sava-lan avladlar. Yeni egemen, kanncalann Parmaklarla ibirlii yapt bu utan verici dnemden en kk bir iz bile kalmasn istemiyordu. Trler arasnda balant kurmaya

dkn bir kzl karnca iin bu konuda garip bir hogrszlk gsterdi. Bir gnde ikinci Bel-o-kan'm savalarnn yarya yakn ldrld. Yakasn kurtaranlar kendilerini duvarlara ve tavanlara gmdler. Hayatta kalmak iin zm olarak onlar tanmlayan kokulanndan vazgemeye ve yeni bir ad almaya karar verdiler. "Parmaklar taraftan asiler" oldular. 103683. bu szde asileri dikkatle inceliyor. ou topal. Kralienin muhafizlan onlara zor bir hayat yaatyor. Fakat salk du-rumlan mkemmel durumda olan genler de var. Bu asker kann-calar belki safa kendilerini kout bir uygarlk hakkndaki bu anlatlardan etkilenmeye braktlar. Ama btn bu Be!-o-kanllar bir karde kavgasna itmek ne byk bir lgnlk! Peki, gerekte ne iin? Sonu olarak haklannda pek fazla ey bilinmeyen Parmaklar iin. Topal kannca asilerin imdi hareketlerini birletirdiklerini sylyor. Artk burada, knkanatllarn allarnn stndeki sahte tavanda bir blgeleri var. Ve yle fark edilmeyen kokular yaymay biliyorlar ki federal askerler henz onlarn kimliklerini tespit etmeyi baaramyorlar. "Ama bu yeralt hareketi ne ie yaryor?" Topal karnca skntl bekleyiin bir an srmesine izin veriyor. Tabann altnda yaayan Parmaklarn da lmediini dorudan aklamadan nce szlerinin etkisini lyor. Asiler yabanans 61 imentosunu knp granitteki geidi amlar ve yiyecek tamay yeniden ele almlard. 103683. de bir asi olmak istiyor mu? Asker kannca tereddt ediyor ama her zaman olduu gibi, merak en gl duygu. Onaylama belirten bir tavrla duyargalann arkaya eiyor. Herkes birbirini kutluyor. Artk Hareket saflarnda dnyann kysna kadar giden bir sava var. Ona ok sayda trofalaksi teklif ediliyor ve 103683. artk dudaklarn nereye uzatacan bilemiyor. Btn bu besleyid pler vcudunu styor! Topal kannca ona asilerin sarn kanncalar alp Parmaklan daha iyi beslemek iin tabann altna gtrmekle grevli bir komando birlii gndereceklerini sylyor. Eer Doktor Livingstone'la karlamak istiyorsa, bu iyi bir firsat. 103683. neriyi ikinci kez tekrarlatmyor. Sitenin altnda sakl bu Parmak Yuvas'n kefetmek iin acele ediyor. Onlarla konumak iin sabrszlanyor. Parmaklarn saplantsyla o kadar uzun sre yaad. te merakn tatmin ederek onu "ruh halleri hastalndan kurtaracak olan ey. Otuz deerli asker toplanyor ve enerjilerini artrmak iin ilerini tka basa urupla doldurduktan sonra sarn karncalarn bulunduu salona doru ilerliyorlar. 103683. de onlann arasnda. Yeter ki devriye ekiplerine rastlamasnlar. 20. TELEVZYON Giren ve kan her eyi gzlyordu. Kapc kadn, grevine sadkt. Aralk penceresinin arkasndan her eyi izliyordu. Komiser Melies ona yaklat. - Syleyin bana madam, size bir soru sorabilir miyim? Kadn kendi kendine bunun asansr aynalarnn kirlilii iin bir azarlama olmas gerektiini dnd. Gene de ban sallad. - Hayatta sizi en ok ne korkutur? 62 Garip bir soru. Kadn, kt bir sz sylemekten ve en nl kilsini hayal knklna uratmaktan kayglanarak dnd. - Sanrm yabanclar. Evet, yabanclar. Onlar her yerdeler. n-sanlann ilerini alyorlar. Akamlan sokaklann kelerinde insanlara saldnyorlar. Onlar bizim gibi deiller! Kafalannn iinde ne olduunu bilene ak olsun. Melies ban sallad ve kadna teekkr etti. Kapc kadn hl dnceli bir biimde seslendiinde M61ies asansre binmiti bile. - yi geceler komiser! Melies evinde ayakkablann kard ve televizyonunun nne yerleti. Bir aratrma gnnn akamnda kafasnn iinde dnen makineyi durdurmak iin televizyondan daha iyi bir ey olamaz. Uyurken rya grrz, bu da bir itir.

Televizyon kafamzdaki dnceleri boaltr. Nronlar tatile girerler ve beyindeki btn klar yanp snmeyi brakrlar. Kendinden gei! Melies uzaktan kumanda aletine bast. Kanal 1675, bir Amerikan televizyon filmi: "Demek ktsn Bili, yle mi, en iyi olduunu sanyordun ama sende dierleri gibi sefilin tekisin." Zapladi: Kanal 877, reklam: "Krak Krak ile bir seferde kurtulun, btn..." Yeniden zapladi: zleyebilecei 1875 kanal vard, fakat her akam saat tam sekizde yldz program "Dnce TuzaT'yla sadece 622. kanal ilgisini ekiyordu. Jenerik. Trompetler. Sunucunun grnmesi. Alklar. Adam nee saarak konuuyor: - Sizi yeniden karmzda bulmak ne byk mutluluk. Evlerinizde 622. kanalmza sadk hepinizi saygyla selamlyorum. Bu yz drdnc programmza ho geldiniz. Programmzn ad 'Dnce ... - ...Tuza'! diye koro halinde banyor stdyodaki konuklar. Marie-Charlotte geldi, dizlerine srtnerek bzld ve okanmay bekledi. Melies ona biraz ton bal ezmesi verdi. Marie-Charlotte ton bal ezmesini okamalardan daha da ok seviyordu. 63 - Programmz ilk kez izleyenler iin kurallan anmsatyorum. Salonda bu modas gemi szler iin yuhalamalar duyuluyor. - Teekkrler. Temel kural basit. Bir bilmece soruyoruz. Adayn bunun zmn bulmas gerekiyor. te bu, 'Dnce... - ...Tuza' diye boru gibi tyor seyirdler. Hl k saan sunucu devam ediyor: - Her doru yant iin on bin franklk bir ek, art bir hataya izin veren ve sonraki on bin frank da alabilmeyi salayan bir joker. Aylardan beri Madam Juliette... Ramirez bizim ampiyonumu*.. Bugn dmeyeceini umut edelim. Kendinizi yeniden tantn Madam ... Ramirez. Mesleiniz nedir? - Postane memuru. - Evli misiniz? - Evet ve kocam kesin olarak u anda evde beni seyrediyor. - yleyse iyi akamlar Msy Ramirez! Peki, ocuklarnz var m? - Hayr. - Hobileriniz neler? - ey... Bulmacalar... Mutfak... Alklar. - Daha kuvvetli, daha da kuvvetli, diye emrediyor sunucu. Madam Ramirez bunu hak ediyor. Daha kuvvetli alRlar. - Ve imdi Madam Ramirez, yeni bir bilmece iin kendinizi hazr hissediyor musunuz? - Hazrm. - yleyse zarf ayorum ve size gnn bilmecesini okuyorum. Trampetlerin grlts. - te bilmece: Bu seriye gre bir sonraki satr nedir? Beyaz bir tabloya keeli kalemle saylar yazyor: 1 1 1 2 1 1211 11122 1 3122 11 64 pheli bir yz ifadesi gsteren aday yakn plan ekiyorlar: - Hmm... Bu, kolay deil! - Acele etmeyin Madam Ramirez. Yanna kadar zamannz var. Fakat ite size yardm edecek ve doru yola ynlendirecek anahtar cmle. Dikkat, iyi dinleyin: "Ne kadar zekiysek... bulma ansmz o kadar azdr." Salondakiler anlamadan alklyorlar. Sunucu selamlyor: - Seyirci dostlar, siz de kalemlerinizin bana! Ve eer istiyorsanz yann grmek zere!

Jacques Melies blgesel haberlere zaplyor. Kusursuz yapl salaryla ar makyajl bir kadn nnden hzla geen yazlan kaytszca okuyordu: "Komiser Melies'in Salta olayndaki parlak baarsndan sonra Vali Dupeyron stn polis memurunun Legion d'honneur grevlileri snfna ykseltilmesini teklif etti. Salam bir kaynaktan adalet bakanlnn bu adayl iyi dileklerle incelediini reniyoruz," ]acques Melies tiksinerek televizyonu kapad. Bundan sonra ne yapmal? Yldz polisi oynamaya devam edip olay hasr alt m etmeli yoksa dikkafallk ederek gerei bulmak iin almal ve hibir ite baansz olmayan polis memuru nne yazk m etmeli? Aslnda seenei olmadn iyi biliyordu. Kusursuz cinayet fikrinin srkleyicilii ok glyd. Telefonu kapt: - Alo, morg mu? Bana adli tp doktorunu verin... (Sinir bozucu bir mzik) ... alo, doktor, Salta kardelerin cesetleri zerinde ok titiz bir otopsiye gereksinimim var... Evet, acil! Telefonu kapad ve baka bir numara evirdi: 21. ANSKLOPED KIZILDERL TUZAI: Kanada Kzlderilileri ay avlamak in en az gelimi tuzaklardan birinden yararlanrlar. Bu tuzak, bir aa dalna balanm bir ipin ucuna balanan, balla svanm byk bir tatan oluur. Bir ay gzel bir yiyecek olduunu dnd bu eyi fark edince yaklar ve ayaklaryla vurarak ta yakalamay dener. Bylece bir sarka harekeli yaratr ve her seferinde ta gelip ona arpar. Ay sinirlenir ve gittike daha gl vurur. Ve daha gl vurduka tan kendisine daha hzl vurmasn salar. Sonunda kendisi nakavt oluncaya kadar. Ay, "Bu iddet emberini durdursam?" diye dnmekten acizdir. Sadece kendini engellenmi hisseder. Kendi kendine, "Biri bana vuruyor, ben de karlk veriyorum!" der. Kime kar olduu belli olmayan fkesi bu yzdendir. Bununla beraber, eer ona vurmay braksayd, ta hareketsiz/eecek ve bylece, bir kez sakinletikten sonra belki bunun sadece bir ipin ucuna bal hareketsiz bir nesne olduunu fark edecekti. Bundan sonra ona ta drmek in sadece uzun ve sivri dileriyle pi kemirmek ve tan stndeki bal yalamak kalacakt. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit EL 22. SARNILARIN SALONUNDAK GREV Burada, yer altndaki 40. katta, hareketli bir kalabalk var. Austos ay tm kuvvetiyle styor ve scaklk gece ve derinlerde bile herkesi sinirli yapyor. Sinirli Bel-o-kan savalar geenleri nedensiz hafife sryorlar. i karncalar yumurta bakm salonlaryla urup depolama 66 salonlan arasnda koturuyorlar. Bel-o-kan kannca yuvas scaktan bunalyor. Site sakinleri lk bir lenf gibi dan akyor. Otuz asiden oluan grup fark ettirmeden sarn kanncalann salonuna giriyorlar. "Sumo"larn hayranlkla inceliyorlar. Sarn karncalar, donuk krmz eritlerle ssl iman ve altn rengi meyve eitleri oluturuyorlar. Bu meyveler balan yukanda, karnlar aada tavana asl duran kanncalann ucunda uzayan kitinlerden oluuyor. i kanncalar ierii zengin bal zn ekebilmek ve bo kur-saklann doldurmak iin hareketleniyorlar. Bazen kralie Chli-pou-ni'nin kendisi tka basa yemek iin geliyor. Onun varl karsnda, kmldayamadklan iin bir hareketsizlik felsefesi edinmi olan bu alacak bcekler kaytsz kalyorlar. Bazlan onlarn beyinlerinin kldn iddia ediyor. lev, organ yaratr, fakat ilevin yokluu organ tahrip eder. Kendilerini doldurmak ve boaltmaktan baka uralan olmayan sarn kanncalar yava yava iki ilemli makinelere dnyorlar. Bu salonun dnda hibir ey alglamay ve anlamay bilmiyorlar. Sarnlar alt kastnda dodular ve sam olarak lecekler. Bununla beraber hl canlyken onlar yerlerinden skmek mmkn. Bunu yapmak iin "g" anlamna gelen bir feromon yaymak yeterli. Sarn kanncalar birer besin kaynadr elbette a-ma bir g srasnda tanmay kabul etmek iin programlanm tanabilir kaynaklardr.

Asiler byklkleri iyi olan birka sarn karncay sayyorlar. Duyargalaryla yaklap "g" formln telaffuz ediyorlar. O zaman kocaman bcek yavaa kprdyor, ayaklann birer birer tavandan ayryor ve yere iniyor. Ezilmelerini engellemek iin ayak-lar onlan hemen yakalyor. lerinden biri, "Nereye gidiyoruz?" diye soruyor. "Gneye doru." Sarn kanncalar tartmyorlar ve kendilerini asiler tarafndan gtrlmeye brakyorlar. O kadar arlar ki bu mataralar tamak 67 iin alt karncann bir araya gelmesi gerekiyor. Ve bu kadar aba sadece Parmaklarn yararlanmas iini 103683., "Deer biliyorlar m bari? " diye soruyor. Bir asi, "Yeteri kadar gtrmediimiz iin ikyet ediyorlar," diye yant veriyor. Nankrler! Komando birlii saknarak daha alt katlara inmeye balyon te sonunda granit taban kat eden kk fay. Dier kede Df-Livingstone'un oniarla konuaca salon bulunuyor. 103683. tir tir titriyor. Korkun Parmaklarla konumak, demek bu kadar kolay olacak. Konuma hemen olmayacak. Asiler birden bu yrede allm kol gezme ilerini yapan muhafzlar tarafndan avlanyorlar. abucak daha iyi kamak iin sarnlann brakyorlar. "Bunlar asiler!" Bir asker asilerin ortaya karlamaz sandklan kokuyu tand. Alarm feromonlar atrdyor, kap kovalamaca balad. Federal savalar hzl ama gene de asileri yakalamay baara-myorlar. Bu durumda, sanki hepsini bir yerlerde yeniden toplamak istermiler gibi baz yollan keserek barajlar oluturuyorlar. Askerler komando birliini, frensiz ve an bir hzla katlar yeniden kmaya zorluyorlar. Seviye -40, -30, -16, -14. Avlann. nceden belirlenmi bir yere doru itiyorlar. 103683. tuza tahmin ediyor ama ka yolu grmyor. Artk nnde sadece bir k var. Eer federaller onu serbest braktysalar bunun iin nedenleri vardr. Fakat oraya gitmekten baka hangi seenek var? Asiler pis kokulu tahtakurular ve korkunluklarla dolu bir salona giriyorlar. rktc grnt karsnda duyargalar dikiliyor. Srtlar kalbur gibi grnen dii tahtakurular drt bir yana kouyorlar ve erkekler ucu delici, sivri cinsel organlaryla onlar kovalyorlar. Daha uzakta ecinsel erkekler uzun yeil salkmlar halinde birbirleriyle i ie geiyorlar. Her yerde tahtakurular var, kaynayor, uulduyor, reyip oalyorlar. Delici tahtakurusu cinsel organlar dik, kitinleri delmeye hazrlar 68 /ssilerin balarna geleni anlayacak zamanlan olmuyor. oktan baskn halinde saldran bu lanetli bcekler tarafndan evrildiler, njr karnca cinsel azgnlk halindeki pis kokulu tahtakurulanndan oluan kaln bir ilte tarafndan yaprak haline getirilerek kyor. Hibirinin asit fkrtarak kendini savunmak iin karnn karacak zaman olmuyor. Erkeklerin delici cinsel organlar baalan delip geiyor. lgna dnm olan 103683. abalyor. 23. ANSKLOPED TAHTAKURUSU: Hayvan cinselliinin btn eitleri iinde tahtakurulannnki (clmex lectularius) en artc olandr. Hibir nsann d gc byle bir sapkla eit olamaz. Birinci zellik: Srekli ereksiyon hali. Tahtakurular bir an olsun iftlemeyi brakmazlar. Bazlar gnde iki yzden fazla cinsel ilikide bulunur. kinci zellik: Ecinsellik ve cinsel sapklk. Tahtakurular trdelerini ayrt etmekte zorlanrlar ve bu trdelerin arasnda erkekleri diilerden ayrmakta daha da fazla zorlanrlar. likilerinin %50'si ecinsel ilikilerdir, %20'si yabanc hayvanlarla meydana gelir, sonunda %30'u diilerle olur. nc zellik: Delici penis. Tahtakurular ucu sivri, uzun bir cinsel organla donanmlardr. Bir rngaya benzeyen bu alet sayesinde erkekler baalar delerler ve tohumlarn nereye olursa olsun, diilerinin kafasnn iine, karnna, ayaklarna, srtna ve hatta kalbine rnga ederler! Bu ilem

diilerin saln hi etkilemez fakat bu koullarda nasl gebe kalnr? te bunun iin... Drdnc zellik: Gebe bakire. Dardan vajinas dokunulmam grnr ve bununla beraber srtndan bir penis darbesi almtr. yleyse erkek spermatozoidler kanda nasl hayatta kalacaklar? Gerekten ou basit yabanc mikroplar gibi baklk sistemi tarafndan imha edilir. Bu erkek gametlerder, 6< birka yz Uneslnln hedefe ulama ansn arttrmak iin braklan sperm miktar alacak kadar fazladr. Karlatrma yapmak gerekirse eer erkek tahtakurular insan bykln-de olsalard her fkrmada otuz litre sperm yollayacaklard. Bu mthi saydaki spermden ok az hayatta kalacak. Atardamarlarn kelerinde saklanm, toplardamarlarn ine snm bir halde saatlerim bekleyecekler. Dii, k iinde yaayan gizli klraclanyla geirir. lkbaharda igdyle ynlendki len kafadaki, ayaklardaki ve karndaki btn spermatozoldit, yumurtalklarn evresinde buluurlar, onlar delerler ve ieri girerler. Bu dng hi sorunsuz byle devam edecek. Beinci zellik: ok cinsel organl diiler. Hoyrat erkekler tarafndan her yerleri delindii in dii tahtakurulannn vcudu ak renk bir blgeyle evrili koyu renk yarklardan oluan yara izleriyle kapldr. Ayn nian tahtalar gibi! Bylece diinin ka iftleme yaadn kesin olarak bilebiliriz. Doa, garip uyarlamalar oluturarak bu namussuzluklar tevik etti. Birbirini takip eden nesillerden sonra mutasyonlar nanlmaz hallere ulat. Dii tahtakurular, srtlarnda, evresi ak renk oyalarla ssl koyu renk lekeler tayarak domaya baladlar. Her leke dorudan ana cinsel organa bal bir toplanma yeri olan bir "cinsel organ ubesl'ne denk gelir. Bu zellik u anda geliiminin tm basamaklarnda vardr: Hi yara izi yok, douta birka toplanma yeri yara zi, srtta gerek ikincivaflnalar. Altnc zellik: Kendi kendini dlleme. Bir erkek dier bir erkek tarafndan delindiinde ne olur? Sperm hayatta kalr ve her zaman yapt gibi yumurtalklarn bulunduu blgeye doru Herler. Yumurtal bulamaynca ev sahibinin meni kanallarna ynelir ve yerli spermatozoldlere karr. Sonu: Edi' gen olan erkek bir diiyi deldltnde kendi spermatozoidleriyte birlikte ecinsel likide bulunduu erkein spermatozoldle -ni de aktacaktr. ...^ Yedinci zellik: Hermafrodlzm. Doann, en gzde cinse kobaynn zerinde yapt garip deneyler bununla kaim 70 Erkek tahtakurular da mutasyona uradlar. Afrika'da, erkekleri srtlarnda kk ikinci vajinalarla doan "afroclmex constrtcus" tahtakurusu yaar. Bununla beraber bu vajlnalar dllenmeye uygun deildirler. Sanki ss olsunlar diye ya da ecinsel likileri daha ok tevik etmek in oradadrlar. Sekizinci zellik: Uzaktan sperm atan topu cinsel organ. Tropikal tahtakurulanndan olan "antocho-rldes scolopelllens" bu tr cinsel organa sahiptir. Sperm kanal, inde tohum svsnn sktrld, sarmal biiminde byk ve kaln bir tp oluturur. Sperm, onu vcudun dna atan zel kaslar tarafndan byk bir hzla tilir. Bytece erkek kendisinden birka santimetre uzakta bir dii fark ettiinde, penlslyle diinin arkasndaki nian tahtalarn hedef alr. At havay yarar. Bu atlar yle gldr ki spermler, bu blgede daha nce olan baay delip gemeyi baarr. Edmond Wells, Greceli ve Mutla Bilgi Ansiklopedisi, cilt U. 24. YERN ALTINDA KOVALAMACA Bir asi lmeden nce yrek paralayc ve anlalmaz bir kokusal lk atyor: "Parmaklar bizim Tannlanmzdr." Sonra ayaklarnn uzunluunca kendini yere brakyor ve vcudu alt kollu bir ha oluturacak biimde yaylyor. Btn arkadalan birer birer yklyor ve 103683. bazlarnn ayn garip cmleyi tekrarladklarn duyuyor: "Parmaklar bizim Tannlanmzdr." Kudurmu tahtakurular, bu ikenceye bir son vermeye hi niyetli olmadklar aka belli olan federallerin baklan altnda, deliyor ve tecavz ediyorlar.

103683. bu kadar abuk lmeyi reddediyor. "Tannlar" szcnn ne anlama geldiini renmeden nce lemez. Bir fke 71 nbetine tutularak gs ksmna yapan bir dzine tahtakurusu-nu duyargalanyia kamlyor, sonra ba eik durumda asker karnca grubuna saldnyor. Ani baskn baanl oluyor. Savalar onun yolunu kesemeyecek kadar kendilerini bu kanl elence lemine kaptrm durumdalar. Bununla birlikte gecikmeden kendilerine geliyorlar. Fakat 103683. kap kovalamaca iinde bir acemi deil. Tavana yneliyor ve geni bir ayla alm duyargalarnn ucuyla &-vann i yann kazyor. Tavandan toprak paralan snyor. Asker kannca bundan kendisiyle kovalayanlar arasnda gerek bir kumdan duvar oluturmak iin yararlanyor. At konumuna geerek her eye karn gemeyi baaran muhafizlan deviriyor. Ama ilerinden birou hep birlikte engeli anca, asker kannca hepsini birden mitralyze tutamyor. Zaten imdi asit cebi neredeyse bo. Btn enerjisiyle tabanlan yalyor. "Bu bir asi! Onu durdurun!" 103683. tand izlenimine kapld galerilerde hzla ilerliyor. Bu sayede kusursuz bir U dn yapmay baanyor. te bir kez daha sarnlann salonunda. Ayaklan onu o kadar iyi bildii bir yola getirmilerdi ki yolu aksi ynde tamamlamt. Aya biraz kan kaybediyor. Ne pahasna olursa olsun saklanmas gerek. Kurtulu tavanda. Oraya gkyor ve bir rezervuar karncann ayaklarnn zerine yerleiyor. Aada askerler salona ulatklarnda bu sarn karnca onu kusursuz bir biimde gizliyor. Federal askerler duyargalanyia en kk keyi bile aratryorlar. 103683. onu gizleyen sarn kanncann bir ayan braktryor. Sarn kannca kayglanarak, "Neyin var?" diye soruyor. 103683. otoriter bir tonla, "G," diye yant veriyor. Sonra ikinci ve nc bir aya braktnyor. Fakat bu kez dieri aldanmyor. "Ne, ne... Hemen unu keser misin!" Aada federal askerler bir effaf kan birikintisi fark ettiler. Aryorlar. Bir muhafzn kafasna bir damla dyor ve o, duyargalarn kaldryor. 72 "Tamam, onu buldum! 103683. heyecanla bir ayak kopanyor, sonra bir tane daha koparyor. Sarn artk sadece iki peneyle duruyor ve panie kaplyor: "Beni hemen yerime koy!" Muhafz dnyor ve tavana nian almak iin karnn ayarlyor. 103683. kl gibi keskin bir ene darbesiyle son ayaktan kurtuluyor. Tam asker asit at yaparken turuncu sam kannca zerine dyor. Bu sv ynnn iki kat kuvvetli patlamasna neden oluyor. Btn salonda kann paralar uarken 103683. tneinden srayacak zaman ancak buluyor. Yeni federal askerler grnyor. 103683. tereddt ediyor. Ne kadar asiti kald? attk var. Samlann ayaklann paralamay seiyor. rezervuar kannca, onlan sabitleyen organlarn yldrm arpma dnmesiyle devriliyorlar. Dyor ve kovalayan gruhun zerinde patlyorlar. Bununla birlikte ilerinden biri, her taraf uruptan yap yap, yana ekilmeyi baanyor. imdi 103683.'nn hi asidi kalmad. Gene de dierinin gzn korkutmak umuduyla at konumuna geiyor ve Stoac bir tutumla onu ldrecek olan kaynar svy bekliyor. Hibir ey gelmiyor. Dieri de asitsiz kalm olabilir mi acaba? Gs gse. eneler kapyor ve kitini kesip dilimlere ayrmay deniyorlar. Dnyann ucunun fatihi daha deneyimli. Dmann deviriyor, kafasn arkaya ekiyor. Fakat son darbeyi vuracakken bir ayak, tro-falaksi ister gibi ona dokunuyor. "Neden onu ldrmek istiyorsun?" 103683. mesajn kaynann kim olduunu daha iyi anlamak iin duyargalann dndrd. Bu arkada kokulan tanmt.

Oradaki bizzat kralienin kendisi. Eski serven arkada, ilk yolculuunun ynlendiricisi... 73 evrede dvmeye hazr askerler beliriyor ama egemen, bu kanncann onun korumas altnda olduunu bildiren kk bir koku yayyor. Kralie Chli-pou-ni, "Beni takip et," diyor. 25. OLAYLAR KARMAIKLAIYOR ^ Ses srara oluyor. - Beni izleyin ltfen. Neonlarn i nn altnda ift sra halinde ller diziliydi. Her birinin ayak baparmamdan bir etiket sarkyordu. Salon bir eter ve sonsuzluk kokusu yayyordu. Fontainebleau Morgu. Adli tp doktoru: - Buradan komiser, dedi. Bazlar plastik bir klfn alfana yerletirilmi, dierleri beyaz bir arafla rtlm cesetlerin arasnda ilerlediler. Her etiket b.r srn ve yatann lm tarihi ve artlann belirten bilgileri ieriyordu: 15 Mart, sokakta bak darbeleriyle ldrlm; 3 Nisan, bir otobs tarafndan ezilmi; 5 Mays, pencereden atlayarak intihar... Levhalan srasyla Sebastien, Pierre ve Antome Saltaya ait ol-duklann gsteren ayak baparmann nnde durdular. Melies sabrszlktan duramyordu. - Neden ldklerini buldunuz mu? - Az ok... Gl bir duygudan. Hatta ok kuvvetli olduunu syleyebilirim. - Korku mu? - Olabilir. Ya da aknlk. Her durumda, hz azalan bir stres. u kttaki gzlemlere bakn: Her nn de kanndaki adrenalin oran normalin on kat. Melies kendi kendine gazetecinin hakl olduunu syledi. - Yani korkudan ldler... - Kesin deil nk bu lmlerin tek nedeni duygusal ok deil. Gelin bak.n. (Aydnlk bir masann stne bir radyografi 74 yerletirdi.) Radyografide vcutlarnda ok miktarda deik olduunu gzlemledik. - Bunlara ne yol am olabilir? - Bir zehir. Kesinlikle bir zehir fakat yeni bir tr zehir. rnein, siyanrle sadece byk apta bir doku bozukluu gzlemlenir. Oysa bu olayda saylan ok. - Peki, sizin tannz nedir doktor? - Bu size artc grnebilir. Bence nce zorlu bir duygusal oktan ldler ve sonra ayn derecede lmcl mide ve barsak kanamas geirdiler. Beyaz nlkl adam notlann dzenledi ve Melies'e elini uzatt. - Bir soru daha doktor. Siz, sizi ne korkutur? Doktor iini ekti. - Oh, ben! O kadar ok ey grdm ki... Artk hibir ey beni gerekten etkilemiyor. Komiser Melies izin istedi ve ikletini ineyerek, girdiinden daha akn bir halde morgdan aynld. Artk zorlu bir olay zerinde olduunu biliyordu. 26. ANSKLOPED BAARI: Karncalar, Dnya gezegeninin btn temsilcileri iinde en baarl olanlar. Birok ekolojik muziplik rekoruna sahipler. Ekvator ormanlarnda, Avrupa ormanlarnda, dalarda, uurumlarda, okyanuslarn plajlarnda, volkanlarn evresinde ve nsan barnaklarnn inde olduu kadar kutup emberlerinin snr ularndaki l gibi steplerde de karnca bulunur. An bir uyum rnei: 60 C'ye kadar ykselebilen Sahra l'nn scaklna dlrenebilmek in "cataglyphis" denen karnca tr benzersiz hayatta kalma teknikleri bulmutur. Kaynar scaklktaki yerde kendini yakmamak iin ala ayandan sadece kisini kullanarak seke seke yrr. Nemliliini kaybetmemek ve susuz kalmamak in soluunu tutar. Karncalardan bak bir kilometre toprak paras yoktur. Karnca 75 dny yzeyinde en ok ehir ve ky kuran bireydir. Karnca, btn dmanlarna ve btn Ikm olaylarna uyum salamay bilmitir: Yamur, scaklk, kuraklk, souk, nem, rzgr. Ksa zaman nce yaplan aratrmalar dnya yzeyindeki hayvanlarn ve Amazon Ormannn te birinin kanncalar ve termitlerden olutuunu gsterdi. Ve bu orann iinde de bir termite sekiz karnca dyor. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit II. 27. KRALELK KAVUMALARI

Yass kafal kapclar onlara yol vermek iin alyorlar. imdi yasak sitenin aa koridorlarnda yan yana yryorlar: 103683., bir yldan uzun bir sre nce Bel-o-kan'a kar son hcuma katlan asker ve o zamandan beri ona hi kendinden haber vermeyen kraliesi. Eski ortaklklann unuttu mu? Kralielik odasna giriyorlar. Chli-pou-ni annesinin meknn kestane kabuunun i duvanndan kan gzel bir kadifeyle deyerek yeniden dzenlemiti. Salonun ortasnda akna eviren bir grnt: Kendi anneleri Belo-kiu-kiuni'nin ii boaltlm ve yar saydam vcudu! Kannca tarihinde phesiz ilk kez bir kralie srekli olarak kendisini dourann korunmu cesedinin yannda yayor. Hatta bu, sava ap yendii kralie. Chli-pou-ni ve 103683. kusursuz bir oval olan odann tam olarak ortasna yerleiyorlar. Sonunda duyargalann yaklatnyorlar. Egemen, "Karlamamz beklenmedik bir ey deil," diyor. Sekin savasn uzun sredir anyordu. Ona gereksinimi var. Parmaklara kar byk bir sefer dzenlemek, dnyann dou kysnn tesinde ina ettikleri btn yuvalar yok etmek istiyor. 103683. kzl kannca ordusuna Parmaklarn lkesine doru rehberlik etmek iin en uygun kii. 76 Asiler doru sylemilerdi. Chli-pou-ni gerekten Parmaklara Itar byk bir sava balatmak istiyor. 103683. duraksyor. Elbette, Dou'ya doru gitme isteiyle yanp tutuuyor. Ama artk, vcudunun iine ilemi olan ve her an yeniden ortaya gkmakla tehdit eden o korku da var. Parmaklarn korkusu. Servenini izleyen btn k uykusu boyunca dnde sadece Parmaklar, kk avlatm gibi siteleri ykan dev pembe yuvarlaklar grmt! i 03683. defalarca duyargalan nemli zorlu uyanlar yaamt. Kralie, "Ne oluyor?" diye soruyor. "Dnyann kysndan tede yaayan Parmaklardan korkuyorum." "Korku nedir?" "stesinden gelemeyecein durumlarda bulunmama arzusu." Bundan sonra Chli-pou-ni ona Anne'nin feromonlann okurken bu szc anmsatan bir ey kefettiini anlatyor. "Korku." Bu feromon, bireyler birbirlerini anlayamadklarnda birbirlerinden korktuklann aklyordu. Ve Belo-kiu-kiuni'ye gre dierine duyulan korku yenildiinde olanaksz grlen pek ok ey tamamen gerekletirilebilir hale gelecek. 103683. bu cmlede eski kralie iin deerli olan zl sz trn tanyor. Chlipou-ni sa duyargasnn hafif bir hareketiyle soruyor: "Korku asker karncay bu seferi ynetmek iin yeteneksiz mi klacak?" "Hayr. Merak korkudan daha gl." Chli-pou-ni rahatlyor. Geen ylk serven arkadann deneyimi olmadan sefer kt balayacakt. "Sence dnyadaki btn Parmaklan ldrmek iin ka asker gerekli?" "Dnyadaki btn Parmaklan ldrmemi mi istiyorsun?" Evet. Aka Chli-pou-ni bunu istiyor. Parmaklar yok edilmeli, dnyadan kkleri kaznmal. Ne kadar aptal dev asalaklar. Sinirleniyor, duyargalarn katlayp ayor. srar ediyor.- Parmaklar, sadece 77 karncalar iin deil, btn hayvanlar, btn bitkiler, btn mineraller iin bir tehlike oluturuyor. Bunu biliyor, bunu hissediyor. Davasnn doruluundan emin. 103683. ona itaat edecek. Hzl bir tahmin yapmaya koyuluyor. Tek bir Parman hakkndan gelmek iin en az be milyon iyi eitimli asker gerek. Ve undan emin, Dnya'da en az... En az drt sr ya da yirmi Parmak varl "Yz milyon asker ancak yeter." 103683. hibir eyin yetimedii usuz bucaksz siyah kurdeleyi yeniden gryor. Ve titreimlerle hidrokarbr dumanlarnn grlt patrts iinde bir anda en ince yapraklar gibi yasslaan btn kifleri. Dou dnyasnn kys ayn zamanda bu. Kralie Chli-pou-ni ksa bir sessizliin hakim olmasna izin veriyor. Zifaf odas boyunca birka adm atyor, enesinin ucuyla buday badlann snyor. Sonunda, ne syleyeceini bularak duyargalar aada, bu seferin gereklilii hakknda ikna etmek iin birok karncayla

konutuunu sylyor. Hibir siyasi otoritesi yok. O neriler sunuyor. Topluluk karar veriyor. Hem btn kz kardeleri onun bak asn paylamyorlar. Cce karncalar ve termitlerle yeni savalar balayacandan korkuyorlar. Bu seferin Federas-yon'u savunmasz brakmasn istemiyorlar. Chli-pou-ni birok kkrtc kanncayla konutu. Onlar ok aba gsterdiler, kralie de. Hep birlikte bir sayya ulatlar. Bu say seksen bin. "Seksen bin alay m?" Hayr, seksen bin asker. Onu ilgilendirdii kadanyla Chli-pou-ni bu rakamn fazlasyla yeteceini dnyor. Eer 103683. bunu gerekten ok az buluyorsa kralie yz ya da iki yz asker daha ayartmak iin biraz daha uyana aba gstermeye raz oluyor, Fakat bu elde edebilecei en yksek rakam! 103683. dnyor. Kralie bu iin byklnn farknda deil. Yeryzndeki btn Parmaklarla karlamak iin seksen bin asker, bu lgnlk! 78 Fakat bitmez tkenmez merak ona klavuzluk ediyor. Bylesine deerli bir frsat nasl kanlabilir? Kendini rahatlatmann yollarn aryor. Her ey dnlrse, seksen bin askerle emrinde nemli bir keif grubu olacak. Biraz gz peklik ve ite! Tabii ki btn Parmaklar ldrmeyi baaramayacak ama onlann kim olduklann ve nasl ilediklerini ok daha iyi bilecek. Seksen bin asker tamam. Gene de 103683. iki soru sormay dileyecekti. Bu sefer neden? Ana Belo-kiu-kiuni onlara bu kadar sayg duyarken Parmaklara duyulan btn bu hn neden? Kralie salonun dibine alan bir koridora doru yneliyor. "Gel. Seni Kimyasal Ktphane'yi ziyarete gtreyim." 28. LAETTTIA NEREDEYSE GRNYOR Oda grltl, dumanl, masalar, sandalyeler ve kahve makineleriyle doluydu. Klavyeler tkrdyor, sralann stne uzanm olan sokak serserileri svp sayyor, hcrelerinin demirlerini kavram adamlar bu iin byle olmadn ve avukatlanna telefon etmek istediklerini sylyorlard. Bir panoda aranan sululann resimleri ve her biri iin yakalandnda verilecek dl gsteriliyordu. Bir insann vcudunda toplam ticari deeri yetmi be bin franka yaklaan organik rnler (bbrekler, kalp, hormonlar, kan damarlan, eitli svlar) barndrd dnlecek olursa bunlar olduka alakgnll rakamlard. Laetitia VVells komiserlikte belirdiinde birok gzn baklan ona doru yneldi. Her zaman bu etkiyi yaratyordu. - Komiser Melies'in brosu nerede acaba? niformal bir kk memur ona yolu gstermeden nce incelemek zere ar belgesini talep etti: - Buradan, dipte, tuvaletlerden nce. - Teekkr ederim. Laetitia kapdan geerken Komiser Melies kalbinde bir skma hissetti. 79 - Komiser Melies'i anyorum. - Benim. Bir el iaretiyle onu oturmaya davet etti. Kendine gelemiyordu. Hayatnda asla, asla bu kadar gzel bir kz grmemiti. Yaknda ya da eskiden olan fetihlerinden hibiri o-nun trna bile olamazd. lk anda insan arpan ey ak meneke rengi gzleriydi. Sor-ra Meryem Ana tablosu gibi yz, ince vcudu ve yaylan kok-u geliyordu. Bir kimyac bu kokuyu bileimi Pirene misk keisinin keskin kokusundan gelen bey armudu, buday, mandalina, galok-sit, sandal aac kanm olarak analiz ederdi. Fakat ]acques Meii-es bu kokuyu derin bir zevkle iine ekmekten fazlasn yapamyordu. Szckleri anlamadan nce kendini onun sesini dinlemeye brakt. Ne demiti? Kendini toparlamak iin aba gsterdi. Bu kadar ok grsel, kokusal ve iitsel bilgi beynini doyuruyordu! Sonunda mrldand: - Geldiiniz iin teekkr ederim. - Fakat, bu konuda bu kadar ketum olmanza ramen bu grmeyi kabul ettiiniz iin minnettarm.

- Hayr, hayr, size ok ey borluyum. Bu olayda gzlerimi siz atnz. Sizi kabul etmem sadece adaletti. - Mkemmel. yi karakterlisiniz. Konumamz kaydedebilir miyim? - Nasl isterseniz. Melies konuuyordu. Sradan szckler sylyordu fakat gen kadnn beyaz yz, Louise Brooks modeli kesilmi kkll simsiyah salan, gkk elmack kemiklerinin zerindeki uzun, ekik, meneke rengi gzleri tarafndan hipnotize edilmi gibiydi. Gen kadnn etli dudaklarnda belli belirsiz pembe bir ruj vard. Parlak krmz renkteki elbisesi kesin olarak ok k bir terzinin imzasn tayordu. Mcevherleri, bakm, ondaki her ey yksek snfn gsteriyordu. - Sigara iebilir miyim? 80 /V\elies evet' anlamnda bir iaret yapt, bir kl tablas uzatt ve Wetitia oymal, kk bir azlk kard. Sigaray yak ve afyon kokulu mavi bir duman fledi. Sonra antasndan bir not defteri ald ve Melies'e sorular sormaya koyuldu.- Sonunda bir otopsi yaplmasn istediinizi rendim. Bu doru mu? Melies bayla onaylad. - Otopsiden kan sonu ne? - Korku art zehir. Bir ekilde her ikimiz de hakirydk. Ben otopsilerin her derde deva olmadklarn dnyorum. Bize her eyi a klayam azlar. - Kan analizi bir zehir izi ortaya kard m? - Olumsuz. Fakat bu hibir ey ifade etmiyor, ortaya karlamayan zehirler var. '"- Cinayet yerinde ipulan buldunuz mu? - Hi ipucu yok. - Kap kilitlerinde zorlama izleri? - En ufak bir zorlama izi yok. - Cinayet nedeni konusunda bir fikriniz var m? - Daha nce ajansn resmi yazsnda belirttiim gibi, Sebastien Salta kumarda ok para kaybediyormu. - Bu olayla ilgili kiisel kanaatiniz ne? Melies i ekti: - Artk hibir kanaatim yok... Fakat ben de size birka soru sorabilir miyim? Psikiyatrlann yaknnda aratrma yapmsnz, yle mi? Meneke rengi gz bebeklerindeki aknl okudu. - Aferin, iyi bilgi edinmisiniz! - Bu benim mesleim. kiiyi ldrecek kadar ok korkutabilecek eyin ne olduunu buldunuz mu? Laetitia tereddt etti: - Ben gazeteciyim. Mesleim polisten bilgi toplamay gerektiriyor, bilgi vermeyi deil. - Pekiyi, bunun basit bir alveri olacan varsayalm. Ama bunu kabul etmeye mecbur deilsiniz elbette. 81 Laetitia, biri dierinin stnde duran ipek orapl ince bacaklann zd. - Sizi ne korkutur komiser? (Kl tablasna sigarasnn kln dkmek iin eilirken aadan gzlerini ona dikti.) Hayr, yant vermeyin. Bu ok zel bir soru. Sorum neredeyse densizceydi. Korku yle karmak bir duygu ki... Maara adamlarnn ilk duygusu. Korku, ok eski ve ok gl bir ey. D gcmzn iinde kk salyor, bu yzden onu denetleyemiyoruz. Sigarasn sndrmeden nce byk duman dalgalar fledi. Sonra ban kaldrd ve Nlelies'e glmsedi: - Komiser, bizim boyumuzda bir bilmeceyle kar karya olduumuzu dnyorum. O yazy yazdm nk sizin, bu olayn kap gitmesine izin vereceinizden korkuyordum. (Teybini durdurdu.) Komiser, bana daha nce bilmediim hibir ey sylemedi-niz. Ben size bir ey reteceim. (Yerinden kalkmt biie.) Bu Salta olay dndnzden ok daha ilgin. ok yaknda yeniden depreecek. Melies srad: - Bu konuda ne biliyorsunuz? Laetitia gzel dudaklannda gizemli bir glmseyile meneke rengi gzlerini kst;

- Kk parmam... Sonra aslangillerden bir hayvann esnekliiyle abucak gzden kayboldu. s 29. ATE ELDE ETME ABALAR 103683. Kimyasal Ktphane'ye hi gitmemiti. Buras gerekten hayranlk uyandran bir yer. Yaayan svlarla dolu yumurtalar gr alannn dna kadar uzanyorlar. Her biri tanklklar, tarifler, benzersiz dnceler ieriyor. ki stun arasnda ilerlerken Chli-pou-ni anlatyor. Ana Beio-kiu-kiuni'nin Belo-kan'n yasak sitesini elinde bulundurduu zamanlarda yeraltndaki Parmaklarla iletiim kurduunu kefetmiti82 Anann etkisi Parmaklar tararndan hie indirilmiti. Onlarn tamamen ayn bir uygarlk oluturduklarn dnyordu. Onlan besliyor ve karlnda onlar da ona garip eyler retiyorlard. rnein, tekerlek. Kralie Belo-kiu-kiuni iin Parmaklar yararl hayvanlard. Ne kadar yanlyordul Chli-pou-ni'nin artk bu konuda kant var. Btn tanklklar birbirini tutuyor; Bel-o-kan' atee veren ve bylece onlan anlamak isteyen tek kralie olan Belokiu-kiuni'yi ldrenler Parmaklar. zc gerek u, onlarn uygarl atee dayanyor. Chii-pou-ni bu yzden bir daha onlarla konumak, onlan beslemek istemedi. Bu yzden granit tavandaki geidi kapatarak mhrledi. Bu yzden onlan yeryznden silmek istiyor. Gittike artan saydaki keif raporlan ayn eyin altn iziyorlar.-Parmaklar ateler yakyorlar, atele oynuyorlar, atein yardmyla nesneler retiyorlar. Kanncalar bu lgnlklarn srp gitmesine izin veremezler. Bu, doruca kyamete gitmek olur. Bel-o-kan'n bana gelen ey bunu kantlad. Ate!... 103683. bir irenme hareketi yapyor. Chli-pou-ni'nin saplantsn imdi daha iyi anlyor, Btn kanncalar atein ne olduunu bilirler. Eskiden onlar da bu elementi kefetmilerdi. Ayn insanlar gibi: Tesadfen. Kk bir aaca yldnm dmt. Alev alan ince bir dal otlann arasna dt. Bir kannca, evresindeki her eyi karartan bu gne parasn daha iyi grmek iin yaklat. Karncalar allmam her eyi yuvalarna gtrmeye alrlar. Bu ilk deneme baarszlkla sonuland. Bunu izleyen denemeler de. Alev dzenli olarak yolda snyordu. Sonra, her seferinde daha uzun ince dallar ala ala, iyi dnen bir iz src karnca birini yuvasnn yaknlarna kadar getirmeyi baard. Gne paralann tamann mmkn olduunu gstermiti. Kz kardeleri onu kutladlar. Ne harika bir ey, atei Ate enerji, k, scaklk getiriyordu. Ve ne gzel renkler! Krmz, san, beyaz ve hatta mavi. Bu olal ok uzun zaman olmamt, neredeyse elli milyon yl. Sosyal bceklerde bu olay hl hatrlanr. 83 Sorun: Alev hibir zaman srekli olmuyordu. Bu yzden yeniden yldrm dmesini beklemek gerekiyordu ve ne yazk ki(!) yldrm, ounlukla atei sndren bir yamur eliinde geliyordu. O zaman, yanan hazinesini daha iyi korumak iin bir karnca onu ince dallardan oluan sitesine getirmeyi dnd. Felaket getiren bir giriim! Ate elbette daha uzun sre dayand ama annda dallarn kubbesini yakarak, binlerce yumurta, ii ve askerin lmne yol aarak. Yeniliki karncay hi kimse kutlamad. Ama aslnda atei elde etme abalar yeni balyordu. Karncalar byledir. Her zaman zmlerin en ktsnden balarlar ve birbirini takip eden ayarlamalarla en doru zme ularlar. Kanncalar bu konuda uzun sre altlar. Chli-pou-ni, bu almalann sakland bellek feromonunu aarak yayyor. nce atein ok bulac olduu fark edildi. Alev alarak tutumak iin ona biraz yaklamak yetiyordu. Ayn zamanda, elikili bir biimde, ok hassast. Bir kelebein basit bir kanat rpmasyla ondan havada kaybolan siyah bir dumandan baka bir ey kalmyordu. Karncalar iin bir atei sndrmek istiyorlarsa en kolay yol zerine younluu az formikasit fkrtmakt. Her trl i yapan haberci karncalar alevlerin stne ok gl bir asit fkrttklarnda hzla alevli gaz saan nesnelere, sonra da yaayan fenerlere dntler.

Daha sonra, bundan yedi yz elli bin yl nce, kanncalar ne olursa olsun her eyi denerken (bu onlann bilim eklidir), gene rastlantyla yldnm beklemeden ate "yaklabileceini" kefettiler. ki ok kuru yapra birbirine srten bir ii karnca bunlarn bir duman kardklann, sonra alev aldklann grd. Deney yeniden yapld ve incelendi. Artk karncalar istedikleri anda ate yakmay biliyorlard. Bu gzel kefi bir esenlik dnemi izledi. Her yuva neredeyse her gn yeni uygulamalar buluyordu. Ate ok rahatsz edici aalar yok ediyor, en kat maddeleri ufalyor, k uykusundan uyanldnda enerjileri canlandnyor, baz hastalklan iyiletiriyor ve genelde eyalarn rengini gzelletiriyordu. 84 Bu coku, atein nne geilmez bir biimde askeri amalarla kullanlmaya balanmasyla azalmaya balad. Artk alev alm uzun t>ir dalla silahlanm drt kannca bir milyonluk bir rakip siteyi varm saatten daha ksa bir srede ortadan kaldrabiliyordu! Ayrca orman yangnlar da oldu. Karncalar alevin yaylma zelliin' denetleyemiyorlard. Bir ey yanmaya baladnda atei krklemek iin rzgnn bir flemesi yetiyordu ve younluu az asit fkrtan itfaiyeci karncalar yangn zaptedebilmek iin pek (azla bir ey yapamyorlard. Bir allk ate alyordu ve alevler gecikmeden bir aatan dierine geiyordu. Bylece bir gnde artk yz bin karnca deil otuz bin karnca yuvas siyahmtrak kl haline geliyordu. Afet her eyi knp geiriyordu: En byk aalan, kulara kadar en kocaman hayvanlan. ler zvanadan ktnda red geldi. Tamamyla. Oybirliiyle. lk gnlerin neesi artk ok uzakt! Ate ok tehlikeliydi. Btn sosyal bcekler atei aforoz edip tabu ilan etmek konusunda anlatlar. Artk hi kimse atee yaklamamalyd. Eer bir aaca yldrm derse emir oradan uzaklamakt. Kuru kk dallar yanmaya balarsa onlar sndrmek iin aba gstermek herkesin greviydi. Bu bilgiler okyanuslar at. Ksa bir srede gezegenin btn karncalar, btn bcekler ateten kamalar gerektiini ve her eyden nemlisi atein efendisi olmaya almamalar gerektiini rendiler. Hl alevlerin iine atlan sadece birka kk sinek ve kelebek cinsi kald. nk onlar ayn bir uyuturucu gibi a bamlydlar. Dierleri talimatlar sk skya uyguladlar. Bir yuva ya da bir birey sava iin ate kullanmaya kalkrsa, byk ve kk, her cinsten dierleri onu ezmek iin hemen birlik oluyorlard. Chli-pou-ni bellek feromonunu yerine koydu. "Parmaklar yasak silah kullandlar ve hl giritikleri her eyde Kullanyorlar. Parmaklann uygarl bir ate uygarl. Bu yzden, onlar btn orman atee vermeden nce bu uygarl yok etmeliyiz." Kralie yabani bir inan kokusu yayd. '03683. arp kalyor. Chii-pou-ni'nin kendisine gre Parlaklar dierlerinin arasnda ikinci derecede nemli bir olgu 85 oluturuyorlar. Onlar yeryznn geici kiraalan ve tabii ki ksa sreli kiraclar. Sadece milyon yldr buradalar ve phesiz bundan sonra uzun sre kalmayacaklar. 103683. duyargalarn temizliyor. Normalde karncalar eitli trlerin yer kabuu zerinde birbirleri ardndan gelmelerine, onlarla uramadan yaayp lmelenne izin verirler. O zaman bu sefer neden? Chli-pou-ni srar ediyor: "Onlar ok tehlikeli. Onlarn kendi kendilerine yok olmalann bekleyemeyiz." 103683. gzlemini sylyor: "Grnen o ki sitenin altnda yaayan Parmaklar var." Eer Chli-pou-ni Parmaklara atmak istiyorsa neden bunlardan balamyor? Kralie, asker kanncann bu gizli bilgiden haberi olmasna a-nyor. Sonra kendini haki. kanyor. Aadaki Parmaklar bir tahdit oluturmuyorlar. Deliklerinden nasl kabileceklerini bilmiyorlar. Orada skp kalm

durumdalar. Onlan alktan lmeye brakmak yeterli, bylece sorun kendiliinden zlm olacak. Belki de u anda artk birer cesetten baka bir ey deiller. "Byleyse, yazk olacak." Kralie duyargalarn kaldnyor. "Neden? Sen Parmaklar seviyor musun? Dnyann kysna yaptn yolculuk onlarlailetiim kurman m salad?" Asker karnca karlk veriyor: . "Hayr. Fakat zooloji iin yazk olacak nk bu dev hayvanlarn ekillerini ve trelerini bilmiyoruz. Sefer iin de yazk olacak nk rakiplerimizin ne olduunu bilmeden dnyann ucuna doru yola km olacaz." Kralienin kafas karyor. Asker kannca bunu kendi yararna kullanmak iin bastnyor. "Bununla beraber bu, ne kadar byk bir beklenmedik kazan Evimizde, tamamen emrimizde bir Parmak Yuvas'na sahibiz, zaman neden bundan yararlanmayalm?" 86 Chll-pou-ni bunu dnmemiti. 103683. hakl. Bu doru, bu parmaklar onun tutsaklar, ksacas aynen zooloji salonunda inceledii uyuzbcekleri gibiler. Fndk kabuklannn iinde skp kalm olan uyuzbcekleri onun sonsuz kklkteki yaama kafesi. Maaralarnda skp kalm olan Parmaklar ona sonsuz byklkte bir dierini sunuyorlar... Bir an, kralie asker kanncay dinlemeye, Parmak Yuvas'n soukkanllkla ynetmeye, hl yayorlarsa son Parmaklan kurtarmaya ve hatta onlarla tekrar diyalog kurmaya hevesleniyor. Bilim iin. Neden onlan evcilletirip dev bineklere dntrmemen? phesiz besin karlnda onlara boyun edirilebilirdi. Fakat birden ngrlmeyen bir ey oluyor. Nereden kt belli olmayan bir kamikaze kannca Chli-pou-ni'nin stne atlyor ve boynunu vurmaya alyor. 103683. kralieyi ldrmeye girienin knkanatllar alndan bir asi olduunu fark ediyor. Asi kralieyi ldrmeyi baaramadan 103683. srayarak gz pek bir kl ene darbesiyle onu deviriyor. Kralie telaa kaplmyor. "Parmaklarn yapabileceklerini gr! Kaya kokulu karncalar kendi egemenlerini ldrmeye hazr fanatiklere dntrdler. Gryor musun 103683., onlarla konumamamz gerek. Parmaklar dier hayvanlar gibi deiller. Onlar ok tehlikeliler. Onlarn szckleri bile bizi ldrebilir." Chli-pou-ni yeleri tabann altnda ekien Parmaklarla konumaya devam eden bir asi hareketinin varlndan haberdar olduunu sylyor. Hem bylece olanlar inceliyor. Kendilerini ona adam casuslar asi hareketinin iine szdlar ve Parmaklarn yuvasndan yaylan her bilgi hakknda ona bilgi veriyorlar. Chlipou-ni 103683.'nn asilerle iliki kurduunu biliyor. Bunun iyi bir ey olduunu dnyor. Bylece asker kannca da onunla ibirlii yapabilecek. Yerde kralieyi ldrme giriiminde bulunan asi kannca son bir ey syleyebilmek iin son kuvvetini topluyor: "Parmaklar bizim Tannlanmzdr." 87 Sonra hibir ey. ld. Kralie cesedi kokluyor. "Tanrlar' szc ne anlama geliyor?" 103683. de kendi kendine ayn soruyu soruyor. Kralie defalarca Parmaklan ldrmenin, hepsini yok etmenin gittike daha acil bir i haline geldiini tekrarlayarak kralielik odasn arnlyor. Bu nemli ii baarmak iin deneyimli askerine gveniyor. ok iyi. 103683.'nn blklerini toplamak iin iki gne gereksinimi var. Sonra ileri. Dnyann btn Parmaklarna hcum! A 30. TANRISAL BLDR "Sunduklarnz arttrn, Hayatlarnz tehlikeye atn, kendinizi kurban edin, Parmaklar kralieden ya da yumurtalardan daha nemlidir. Parmaklarn her yerde ve ok gl olduklarn unutmayn. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar Tanrdrlar. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar byktrler. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar gldrler. Gerek budurl" Bu bildirinin yazar dierleri onu fark etmeden makinenin yanndan uzaklat.

31. KNC DARBE Caroline Nogard aile yemeklerini sevmiyordu. "Eser'Mni yeniden ele alabilmek iin bu yemein bitmesini sabrszlkla bekliyordu. evresinde el kol hareketleri yaplyor, gevezelik ediliyor, yemekler elden eie geiriliyor, ineniyor, onun lgnca alay ettii sorunlar hakknda tartlyordu. 88 - Ne scak! dedi annesi. Babas tamamlad: - Televizyonda meteorolojideki adam yln scak gnlerinin yeni baladn syledi. yle grnyor ki bu durum XX. yzyln sonundaki kirlilikten kaynaklanyor. Kz kardei konumaya cret etti: - Bu Papy'nin hatas. Onun zamannda, 90'l yllarda, evre lszce kirletiliyordu. Btn onun neslinden olanlann mahkemelerde yarglanmas gerekirdi. Masada sadece drt kiiydiler fakat dier Caroline No-gard' bezdirmeye yetiyordu. Annesi ona dnd: - Biraz sonra sinemaya gidiyoruz. Gelmek ister misin Caro? - Hayr, teekkr ederim anne! Evde iim var. - Akamn sekizinde mi? - Evet. Ve ok nemli bir i. - Sen bilirsin. Eer bizimle oyalanp dinlenmekten ok olaana aykr saatlerde almak iin yalnz kalmay tercih ediyorsan, bu senin en doal hakkn... En sonunda onlann arkasndan kapy iki kez kilitlediinde Caroline Nogard artk sabrszlktan duramyordu. Hemen koup valizi buldu, taneciklerle dolu cam kreyi kard, iindekileri snmas iin Bunsen ocan zerine koydu, metal bir kaba boaltt. Bylece koyu renk bir pre elde etti. Bu kanmdan nce bir koku yayld, sonra yerini srasyla gri bir dumana, nce dumann bulandrd bir aleve, sonunda saf ve temiz, gzel bir aleve brakt. Yntem phesiz biraz ilkeldi ama bu aamada baka bir yntem yoktu. Kapnn zili alndnda Caroline Nogard memnuniyetle eserini inceliyordu. Kapy at. Karsnda kzl, neredeyse krmz sakall bir adam vard. Maximilien MacHarious tasmalarn tuttuu iki tazya yatmalarn emretti ve merhaba bile demeden sordu: - Hazr m? - Evet, son ilemleri evde bitirdim ama temel uygulamalar la-boratuvarda yaplmt. 89 - Mkemmel. Sorun gkmad m? - En kk bir sorun bile olmad. - Hi kimsenin bundan haberi yok, deil mi? - Hi kimsenin. Caroline Nogard a boyas rengini alan scak maddeyi kaln bir jieye boaltt ve ieyi adama uzatt. - Her eyle ben ilgileniyorum. Siz imdi dinlenebilirsiniz, dedi adam. - Grmek zere. Maximilien MacHarious bir su ortakl iareti yaparak iki taz-syla birlikte asansrde gzden kayboldu. Tekrar yalnz kalan Caroline Nogard stnden ar bir ykn kalkm olduunu hissetti. imdi hibir eyin onlan durduramayacan dnd. Dier bir sr kiinin baansz olduu eyde baarl olacaklard. Kendine souk bir bira at ve yavaa yudumlad. Sonra pembe bir sabahlk giymek iin i nln gkard. Kollardan birinde kare biiminde kk bir yrtk olduunu fark etti. Bunu onarmak ok fazla zamann almazd. p ve bir diki inesi ald ve televizyonun nne yerleti. "Dnce Tuza" programnn saatiydi. Caroline Nogard televizyonu at. Televizyon.

Orta halli Fransz tavrlan ve zmlerini ya da onlara ulamak iin izledii mantk srecini anlatt sradaki gerek utangalyla Madam Ramirez hl oradayd. Sunucu allm numarasn yapyordu: - Ne demek bulamadnz? Bu tabloyu iyice inceleyin ve izleyicilere bu rakamlarn size ne dndrdn syleyin. - ey, biliyorsunuz, sorun gerekten artc. Bu, basit birlikten balayan ve ok daha karmak bir eye ynelerek ilerleyen bir gen say dizisi. - Aferin Madam Ramirez! Bu yolda ilerleyin, bulacaksnz! - Bata "bir" says var. Sanki... Sanki neredeyse... 90 - zleyiciler sizi dinliyorlar, Madam Ramirez! Salondaki konuklar da sizi cesaretlendirecekler. Artan alklar. - Haydi Madam Ramirez! Sanki neredeyse ne? - Kutsal bir yaz. 1 blnyor ve iki say veriyor ve onlar da drt say veriyorlar. Bu biraz... - Bu biraz ne? - Bir doumun nc belirtisi gibi. Balangtaki yumurta nce ikiye blnyor, sonra drde, sonra i biraz daha karmaklayor. Sezgisel olarak bu tablo bana bir doumu, ortaya kan ve sonra yaylan bir yarat dndryor. Bu olduka metafizik bir ey. - Doru Madam Ramirez, tamamen yle. Size ne kadar byk bir bilmecenin zmn emanet ettik! Sizin kavraynza ve seyircilerin candan alkna yakan bir bilmece. Alklar. Sunucu heyecanl bekleyii besledi: - Peki, bu say dizisini dzenleyen kural ne? Bu doumun dzeni ne Madam Ramirez? Yarmacnn yznde can skkn bir ifade belirdi. - Bulamyorum... Hmm, joker hakkm kullanyorum. Bir hayal krkl mrlts salonu dolat. Madam Ramirez ilk kez hata yapyordu. - Jokerlerinizden birini yakmak istediinizden emin misiniz Madam Ramirez? - Baka ne yapabilirim? - Bu kadar gzel, yanlsz bir ilerlemeden sonra ne kadar yazk Madam Ramirez... - Bu bilmece olduka zel. Gecikmeye deer. Sonu olarak bana yardm etmeniz iin joker istiyorum. - ok iyi. Size bir ilk cmle vermitik: "Ne kadar zekiysek bulma ansmz o kadar azdr." kincisi: "Bildiimiz her eyi unutmak gerekir." Yanmacnn can sklm bir hali vard - Peki, bu ne demek? - Ah! Bunu bulmak sizin iiniz Madam Ramirez. Size yardm etmek iin unu syleyebilirim: Bir psikanalizde olduu gibi 91 I' kafanzn iinde bir U dn yapmanz gerekiyor. Basitletirin. Mantk dzenleri ve nceden olumu dncelerin yerine boluu yerletirin. - Kolay deil. Benden dnceyle dnceyi yok etmemi istiyorsunuz! - Ah! te bu yzden programmzn ad "Dnce... Salondakiler koro halinde: - ...Tuza!" diye devam ettiler. Madam Ramirez kalann *;, rak i ekti. Sunucu yardmsever hareket yapt. * - Jokerinizle tabloda ek bir sraya hakknz var. Keeli kalemi ald ve yazd: 1 1 1 2 1 12 11 111221 3 12211 Sonra ekledi: 13 112221 Madam Ramirez'in zntden yklm yz yakn plan gsterildi. Yanmac gzlerini krpt. Sanki erikli bir pastann tarifiym gibi "bir'ler, "ikfler,

""ler mnldand. zellikle ""lerin oranna dikkat etmeli. Bunun carlnda "bir"ler konusunda cimrilik edilmemeli. - Evet, Madam Ramirez, imdi daha iyi gidiyor mu? yice younlam olan Madam Ramirez yant vermedi ve "bu sefer sanrm bulacam" anlamna gelen bir "hmmm" homurdand. Sunucu onun younlamasna saygszlk etmedi. - Umarm siz de yeni sramz zenle not ettiniz sevgili izleyiciler. yleyse yarn grmek zere, eer isterseniz! Alklar. Biti jenerii. Trompetler, trompetler ve eitli lklar. Caroline Nogard televizyonu kapatt. Sanki hafif bir grlt duyar gibi olmutu. Dikiini bitirdi. Mkemmel, artk o irkin kk 92 elikten en kk bir iz bile grnmyordu. pi ve makas yerlerine koyduYeniden bir kt burumas sesi duydu. Ses banyodan geliyordu. Bu bir san olamazd. San demece koarken byle bir ses karamazd. O zaman, bir, bir sr hr-sz.-- Banyoda ne yapyorlard? Ne olursa olsun, gidip konsoldan babasnn benzer durumlan ngrerek saklad 6 mm. kalibrelik kk tabancay ald. Eve gizlice gireni ya da girenleri aldatarak yakalamak iin yeniden televizyonu at, sesini ykseltti ve parmaklarnn ucuna basarak banyoya yneldi. Bir grup "rap'i isyanlann hayknyorlard. "Evlerinizi, dkknlarnz, her eyi, her eyi, her eyi yakacaz, her eyi, her eyi, her eyi..." Caroline Nogard, tabancasn Amerikan dizilerinde grd gibi iki eliyle smsk tutarak kapya yasland. Kimse yoktu, bununla beraber grlt oradayd ve du perdesinin arkasnda ses gittike ykseliyordu. Gen kadn kuru bir hareketle perdeyi ekti. nce olay daha iyi anlamak iin ilerledi. Sonra dehete kaplarak lk att, arjrndeki tm kurunlan bo yere boaltt. Hzl hzl soluyarak geriledi ve ayayla kapy kapad. ans eseri anahtar d taraftayd. Kapy anahtar iki kez evirerek kilitledi ve isteri krizinin eiinde bekledi. "O ey" kapy gemeyecekti herhalde! Ama geiyordu. Ve hatta kovalyordu. Caroline Nogard inledi, kotu, biblolar alp arkasna att. Ayaklaryla, yumruklanyla vurdu. Fakat byle bir dmann karsnda ne yapabilirdi? * 32. AILACAK EYLER Baldr kemiinin tarayla kafasn temizliyor. 103683. artk olayn neresinde olduunu bilmiyor. 93 Parmaklardan korkuyor ve ... grevi hepsini ldrmek. Asilerin davasna inanmaya balyordu ve ... ona ihanet etmesi gerek. Yirmi kaifle dnyann kysna ulat ve... imdi ona seksen bin neriliyor, o, bu rakam son derece az buluyor. Fakat onu her eyden ok dndren ey asi hareketinin kendisi. Dnen servencilerle birlik olduunu dnmt ve ite, srekli hibir anlama gelmeyen u "Tannlar" szcn tekrarlayan yan delilerle kar karya. , Kralienin davran bile garip. Bir kannca iin ok fazla konuuyor. Bu anormal. Btn Parmaklan ldrmek istiyor ama kendi sitesinin altnda yaayanlan nemsemiyor. Gelecein yabana -trlerin incelenmesinde yattn iddia ediyor ve ilerinde en farkl ve en artc olanlan zerinde deneyler yapmak iin Parmak Yuva-s'ndan yararlanmay reddediyor. Chli-pou-ni ona her eyi sylemedi. Asiler de. Ona gvenmiyorlar ya da ona hkmetmeyi deniyorlar. Kendini kralienin, asilerin belki de ikisinin de oyunca gibi hissediyor. Birden bir ey gznde akla kavuuyor: Bu gezegendeki hibir kannca yuvasnda hibir zaman byle bir ey olmad. Sanki Bel-o-kan'da herkes saduyusunu kaybetti. Bireylerin tekil dnceleri var, ruh halleri gelitiriyorlar, ksaca eskisine gre daha az kanncaiar. Mutasyon geiriyorlar. Asiler mutasyona uram bireyler.

Chli-pou-ni mutasyona uram biri. 103683.'nn kendisine gelince, artk kendini bamsz bir benlik olarak dnme eiliminde olduuna gre, o da kendini ok normal bir kannca gibi hissetmiyor. Bel-o-kan'a neler oluyor? Bu soruya yant veremiyor. Her eyden nce bu asileri tuhaf deyimler kullanmaya iten eyin ne olduunu anlamak istiyor. 'Tannlar" ne? 103683. gergedanbceklerinin alna doru yneliyor. 94 33. ANSKLOPED LLERE TAPINMA: Dnen bir uygarl belirten lk ey llere tapnma"dr. nsanlar cesetlerini pislikleriyle birlikte attklar zamanlarda hayvandan baka bir ey deildiler. Onlar topraa gmmeye ya da yakmaya baladklar gn geri dnlmez bir sre balad. llerine emek vermek, bir br taraf, grnen dnyann stnde bir dnya olduunu kavramaktr. llerine emek vermek hayat ki boyut orasnda basit bir geit gibi dnmektir. Btn dinsel davranlar bu dnceden leri gelir. lk llere tapnma olayna bundan yetmi bin yl nce, orta paleotik ada rastlanmtr. O ada baz insan kabileleri cesetlerini 1,40 m x 0,30 m boyutianndakl ukurlara gmmeye baladlar. Kabile yeleri lenin yanna et paralar, akmak tandan nesneler ve avladklar hayvanlarn kafataslann brakyorlard. yle grnyor ki bu cenaze trenlerine kabilenin tamam tarafndan beraberce yenen bir yemek elik ediyordu. Karncalarda, zellikle Endonezya'da, lmnden gnler sonra bile len kralielerini beslemeye devam eden birka tr belirlendi. l karncadan yaylan oleik asit kokularnn zorunlu olarak kralienin halini bildirecei dnldnde bu davran daha da artcdr. Edmond VVells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt O. 34. GRNMEZ ADAM Komiser Jacques Melies, Caroline Nogard'n cesedinin nnde diz kmt. Gzlerin korkudan kocaman ald yzde gene o dehet srtmas, o dehete dm aknlk maskesi vard. Meli-^s, Mfetti Cahuzacq'a dnd. 95 - Tabi ki hi iz yok deil mi Emile? - Ne yazk ki yle. Her ey yeniden balyor: Yara yok, silah yok, kapda zorlama yok, ipucu yok. Ayn kaln sis perdesi! Komiser ikletlerini gkard. - Kap kilitliydi elbette. - kilit kapal, ikisi ak. Grnen o ki ld anda elik kapnn kilitlerinden birini evirmeye alyordu. Melies svp sayd.t - imdi amak iin mi kapamak iin mi altn renmek kalyor. (Ellerin konumunu incelemek iin eildi.) Amak iini diye bard. Katil ierideydi ve kurban kamaya alyordu... Buraya ilk gelen sen misin Emile? - Her zamanki gibi. - Sinekler var myd? - Sinekler mi? - Evet sinekler. Daha dorusunu istersen sirke sinekleri! - Bu, daha nce Saltalarda da aklna taklyordu. Neden seni bu kadar ilgilendiriyor? - Sinekler ok nemli! Bir dedektif iin mkemmel bilgi kaynadrlar. retmenlerimden biri btn olaylarn sadece sinekleri incelemeye dayanarak zdn iddia ediyordu. Mfetti pheci bir havayla dudak bkt. Gene yeni polis okullannda retilen u deersiz eylerden biri! Cahuzacq eski, iyi yntemlere gveniyordu ama gene de yant vermeye raz oldu. - Evet, Saltalan anmsadm ve baktm. Bu kez pencereler kapal kald, eer sinekler vardysa hl buradalar. Ama bu konu zerinde bu kadar durmak iin nasl bir nedenin var? - Sinekler ok nemli. Eer sinek varsa bir yerlerde bir geit var demektir. Eer yoksa daire tamamen kapal demektir.

Komiser gzleriyle her taraf aratrarak sonunda beyaz tavann bir kesinde bir sinek tespit etti. \ - una bak Emile! Onu gryor musun, yukanda? Sinek sanki gzlenmekten rahatsz olmu gibi havaland. - Bize hava koridorunu gsteriyor! zle Emile. Pencerenin stndeki kk aralk, sinek oradan girmi olmal. 96 Sinek bir sre dnp durdu sonra bir koltuun stne kondu. - Buradan sana bunun bir yeil sinek olduunu syleyebilirim. Yani bir ikinci birlik sinei. Bu jargon da neyin nesiydi? Melies aklad. - Bir insan ld andan itibaren sinekler ona ulamak iin acele ederler. Ama hangi sinek olursa olsun deil ve herhangi bir zamanda deil. Sra deimez. Genelde nce mavi sinekler (calyphora) gelir, birinci birliin sinekleri. Onlar lm izleyen ilk be dakika iinde oradadrlar. Scak kan severler. Eer yer elverili grnrse yumurtalarn lnn vcuduna brakrlar, sonra ceset kokmaya baladnda ekip giderler. Onlarn yerini hemen yeil sineklerden (muscina) oluan ikinci birlik alr. Onlar hafife rm eti tercih ederler. Etin tadna bakarlar, yumurtalarn brakrlar, sonra yerlerini daha ok mayalanm eti beenen nc birlie, gri sineklere (sarcophaga) brakrlar. En son peynir sinekleri (piop-hila) ve deri alt ya sinekleri (ophira) gelir. Bylece be manga sinek birbirlerini izleyerek cesetlerimizin stnden geerler. Her biri kendi payyla yetinir ve dierlerininkine dokunmaz. Biraz irenen mfetti i ekti: - ok az eymiiz. - Kimin iin olduuna bal. Tek bir ceset yzlerce sinee ziyafet vermeye yeter. - ok iyi. Ama bu bizim aratrmamz hangi bakmdan ilgilendiriyor? jacques Melies byteti cep fenerini kard ve Caroline No-gard'n kulaklarn inceden inceye yoklad. - Kulak kepesinin iinde kan ve yeil sineklerin yumurtalar var. Bu ok ilgin. Normalde mavi sinek larvaian da bulmamz gerekirdi. Yani birinci birlik gemedi. Bu bile kutsal bir bilgi! Mfetti sinekleri gzlemlemenin getirdii harika bilgileri anlamaya balyordu. - Peki, niye gemediler? - nk bir ey, biri, byk olaslkla katil, lmnden sonra be dakika cesedin yannda kalm olmal. Mavi sinekler yaklamaya cesaret edemediler. Sonra ceset mayalanmaya balad ve 97 bu durumda artk onlan ilgilendirmiyordu. O zaman yeil sinekler geri dndler ve onlan hibir ey rahatsz etmedi. Yani katil be dakika kald, daha fazla deil, sonra da gitti. Bu kadar mantk Emile Cahuzacq' etkiledi. Melies'e gelince, o gerekten tatmin olmu grnmyordu. Kendi kendine mavi sineklerin yaklamasn neyin engellediini soruyordu. - Sanki grnmez adamla kar karryayz... Sustu. Melies gibi o da banyodan gelen bir ses duymutu. Hemen oraya gittiler. Du perdelerini ektiler. Hibir ey. - Evet, sanki grnmez adam. Bana sanki odadaym gibi geliyor. Titredi. Melies dnceli dnceli ikletini geveliyordu. - Her durumda kaplan ya da pencereleri amadan girip kabiliyor. Senin bu adam sadece grnmez deil, ayn zamanda duvarlardan da geebilen biri! (Yz hl korkudan kaslm duran camlam kurbana doru dnd)... Ve bir korkuluk. Bu Caroiine Nogard hayatta ne i yapyordu. Dosyanda bir ey var m? - Cahuzaccj lenin adna dzenlenmi dosyasnda birka kda bakt. - Erkek arkada yokmu. Hi kimseyi rahatsz etmemi. Onu ldrmek isteyecek kadar ondan nefret eden dmanlan yokmu. Kimyager olarak alyormu. Melies ard: - O da m? Nerede? - CCG.

ki adam aknlktan donup kaldlar. CCG: Genel Kimya Ortakl, Sebastien Salta'nn alt irket! Sonunda sadece rastlant eseri olamayacak bir ortak paydalan vard. Sonunda bir iz bulmulard. 35. TANRI ZEL BR KOKUDUR Oradan geiyorlar. Asker karnca asilerin yeralt salonlann bulmasn salayan kokulan tanyor. 98 "Bir aklama istiyorum." Bir grup asi 103683.'nn evresini saryor. Onu kolayca ldrebilirlerdi ama ona saldrmyorlar. " Tannlar' nedir?" Bir kez daha topal kannca szc roln stleniyor. Asker kanncaya her eyi sylemediklerini kabul ediyor ama sadece Parmaklar taraftan asi hareketinin varln ona agkJamann bile ok byk bir gven teminat olduunun altn iziyor. Gruh un tm muhafzlar tarafndan yakndan takip edilen bir yeralt rgtnn nne gelene abucak gvenme alkanl yoktur! Topal kannca ak szllk belirten bir hareketle duyargalarn dikmeyi deniyor. u anda Bel-o-kan'da siteleri iin, btn siteler iin, hatta btn tr iin ok nemli bir eyin olmakta olduunu aklyor. Asi hareketinin baans ya da baanszl dnyann btn karncalarna binlerce yllk evrim kazandrabilir. Bu koullarda bir hayat nemli deil. En mutlak gizli bilgiye sayg olduu kadar herkesin kendini feda etmesi de gerekli. Bu blmde topal karnca 103683.'nn iradeli bir kii olduunu kabul ediyor. Ona her eyi aklamad iin pimanlk duyuyor. Bu unutkanl dzeltecek. ki kannca CA, mutlak iletiim haline geme treni iin gsterili bir biimde salonun ortasnda buluuyorlar. CA sayesinde bir kannca muhatabnn aklndaki her eyi annda grr, hisseder ve anlar. Anlat sadece yaynlanp alnmaz: Her iki karnca tarafndan ortak olarak yaanr. 103683. ve topal kannca duyarga halkalann birbirlerine yaptryorlar. Bu on bir az ve on bir kulan dorudan balant kurmas gibi bir durum. Arak iki kafas olan tek bir bcek var. Topal kannca yksn dkyor. Geen yl byk yangn Bei-o-kan' krp geirdiinde ve kralie Belo-kiukiuni'yi ldrdnde kaya kokulu kanncalar varolu nedenlerini yitirmilerdi. Yeni egemen, kralie Chli-pou-ni tarafndan dzenlenen byk polis taramalanna kar koymak zorunda almlard. Bunun zerine kaya kokulu kanncalar asi olmular ve bu ine saklanmlard. Sonra granit tabandaki geidi yeniden 99 atlar, yiyecek ararak Parmaklar beslediler ama her eyden nemlisi onlarn temsilcisi Doktor Livingstone'la konumaya devam ettiler. Bata her ey kusursuz iledi. Doktor Livingstone basit mesajlar yayyordu: "Az", "Kralie bizimle konumay neden reddediyor?" Parmaklar asilerin etkinliklerinden srekli haberdar oluyor ve mmkn olduu kadar belli etmeden yiyecek almay amalayan komando harektlannda tler veriyorlard. Parmaklarn mtu byk miktarda yiyecee ihtiyalar var ve fark edilmeden onlara bunu salamak her zaman kolay deil! Btn bunlar normal snrlar iinde kalyordu. Fakat bir gn Parmaklar sz kuruluu ok farkl bir mesaj bildirdi. Bu garip kokulu ksa sylev karncalarn Parmaklar hafife aldklarn, Parmaklarn imdiye kadar sustuklann ama aslnda onlarn kanncalann Tannlan olduklann bildiriyordu. " Tanrlar' m? Bu szck ne anlama geliyor?" diye sorduk. "Parmaklar bize Tanrlarn ne olduunu aklad. Onlara gre bunlar dnyay yapan hayvanlar. Biz hepimiz onlann 'oyunu'nun iindeyiz." nc bir karnca gelip CA'y bozuyor. evkle bildiriyor: "Tannlar her eyi icat ettiler, onlar btn glere sahipler, onlar her yerdeler. Srekli bizi gzetiyorlar. Bizi evreleyen gereklik bizi daha iyi snamak iin Tannlar tarafndan dnlm bir sahneye koymadan baka bir ey deil.

Yamur yadnda, bu. Tanrlarn su atmasdr. Hava scak olduunda, bu, Tanrlann gnein yanmasn artrmalardr. Hava souk olduunda, Tanrlar gnein yanma gcn drrler. Parmaklar Tanndr." Topal kannca, bu artc bildiriyi eviriyor. Tanr Parmaklar olmasayd dnyada hibir ey olmayacakt. Karncalar onlann yaratt yaratklar. Onlar Parmaklarn basit bir elence iin dnp yarattklar yapay bir dnyada abalamaktan baka bir ey yapmyorlar. 100 te o gn Doktor Livingstone bunlan syledi. 103683. akn. Bu koullarda Parmaklar neden sitenin taban-nln altnda alktan lyorlar? Neden topran altnda tutsaklar? Bir karncann onlara kar bir sefer dzenlemek istemesine neden izin veriyorlar? Topal karnca, Doktor Livingstone'un iddialannda baz boluklar olduunu kabul ediyor. Bunun karlnda temel avantajlar karncalarn neden var olduklann, dnyann neden byle olduunu aklamalar. "Nereden geliyoruz, biz kimiz, nereye gidiyoruz? Tanrlar' kavram sonuta bu sorulara yant veriyor." Her ne olursa olsun tohum ekilmiti. Bu ilk "Tanrc" sylev bir avu karncay hayran etmi, ok sayda dierlerinin de kafasn kartrmt. Bunu 'Tanniar'dan sz etmeyen normal bildiriler izledi. Birka gn sonra heyecan veren 'Tannc" szckler Doktor Livingstone'un duyargalanndan daha gzel bir biimde yayldnda artk bu, dnlmez olmutu. Bu szckler Parmaklar tarafndan kontrol edilen bir evren dncesini yeniden anmsatyor, rastlant diye bir ey olmadn, burada, aada olup biten her eyin dikkate alndn ve kaydedildiini bildiriyordu. 103683.'nn duyargalan aknlktan karm halde. Karnca normlarnn olduka dna km olmakla birlikte d gc, dnyay denetleyen ve orada yaayanlar tek tek gzeten dev hayvanlar olduu dncesini asla kafasnda canlandramazd. Buna karn Parmaklann gerekten kaybedecek zamanlan olduunu dnyor. Gene de topal karncann yksnn devamn dinliyor. Asiler Doktor Livingstone'un dn tarzlan tamamen farkl i-ki sylevi olduunu hemen anladlar. Bu durumda o Tanrlardan sz ettiinde Tannc kanncalar uyanlyor ve dierleri ekiliyordu. Normal' konulardan sz ettiinde Tanrc karncalar ekip gidiyorlard. O kadar ki yava yava Parmaklar yanls asiler topluluunun iinde bir atlak olutu. Tanrclar ve Tanrc olmayanlar vard fakat ikinciler birincilerin karnca kltrne tamamen yabana ve onun 101 iin rahatsz edici bir davran gelitirdiklerini dndkleri halde aralarnda geimsizlik domad. 103683. kendini iletiim akmndan ekiyor. Duyargalarn temizliyor ve onlan evreleyen kanncalara soruyor: "inizden hangileri Tannc?" Bir karnca ilerliyor. "Ben Z3.'ym ve sonsuz gteki Tannlann varlna inanyorum. Topal karnca kesinden konuarak Tanrclann, ounlukla anlamlann bilmeseler de bu biimde dnp dolap ayn cmleleri tekrarladklann sylyor. Bu durum onlar rahatsz ediyor grnmyor. Tersine, szckler ne kadar anlalmaz olursa, onlar tekrarlamay daha ok seviyorlar. 103683. ye gelince, o, bu Doktor Livingstone'un nasl ayn anda tamamen farkl iki kiilie sahip olabildiini anlamyor. Topal karnca, Parmaklann byk gizemi bu olabilir diye yant veriyor. kililik. Onlarda basit olan karmak olanla, gnlk fero-monlar soyut mesajlarla yan yana. Sonra ekliyor, u an iin Tannalar aznlkta ama taraftarlan durmadan byyor. Gen bir kannca asker karncann aln giriine gmd kelebek kozasn sallayarak kouyor. "Bu senin, deil mi?" 103683. duyargalarn yeni gelene doru kaldrarak onaylyor ve soruyor: "Ya sen? Sen nesin? Tannc m Tannc olmayan m?"

Gen kannca utangaa ban eiyor. Onunla konuann kim olduunu biliyor: nl ve deneyimli bir asker. Syleyecei eyin nemini lyor. Bununla birlikte szckler beyninden en de-rindekinde bir anda fiknyor: "Ben 24.'ym. Sonsuz gteki Tanrlarn varlna inanyorum." 102 36. ANSKLOPED DNCE: nsan dncesi her eyi yapabilir. 50'li yllarda, Portekiz'den gelen Madere arab ieleri tayan bir ngiliz yk gemisi ykn boaltmak in bir skoya liman'11* gelir. Bir denizci, her eyin teslim edilip edilmediini denetlemek in souk odaya girer. Onun orada olduundan habersiz baka bir denizel kapy dardan kapatr. eride kalan btn gcyle duvarlara vurur ama hi kimse onu duymaz ve gemi Portekiz'e gitmek in yola kar. Adam yeteri kadar yiyecek bulur fakat bu souk yerde uzun sre hayatta kalamayacan bilmektedir. Bununla beraber bir metal parasn eline alarak saati saatine, gn gnne iler acs durumunun yksn duvarlara kazyacak enerjiyi bulur. Bilimsel bir kesinlikle acsn, souun onu nasl uyuturduunu, burnunun donduunu, el ve ayak parmaklarnn cam gibi kolay krlr hale geldiklerini anlatr. Havann snkla-nnn nasl dayanlmaz yanklar oluturduunu tarif eder. Yava yava btn vcudunun nasl bir buz paras gibi donduunu anlatr. Gemi Lizbon'a demir attnda souk oday aan kaptan, l denizciyi bulur. Duvarlarda yazl korkun aclarnn zenil gncesini okur. Bununla birlikte en artc ey orada yazl deildir. Kaptan odann indeki scakl kontrol eder. Termometre 19 C'yl gstermektedir. Artk mal olmad in soutma dzeni dn yolculuu boyunca almamtr. Adam, sadece dne nand in lmtr. Sadece kendi d gcnn kurban olmutur. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt U. 103 37. MERKR ZEL GREV "Doktor Livingstone'u grmek istiyorum." 103683.'nn dilei yerine getirilemiyor. Asilerin tamam duyargalarma onu inceden inceye yokluyorlar. "Sana baka bir ey iin gereksinimimiz var." Topal karnca aklyor. nceki gn, asker karnca kralienin yarandayken bir grup asi granit tabann altndaki geitten aagtfn-di. Doktor Livingstone'la bulutular ve ona Parmaklara kar dzenlenen sereri bildirdiler. 103683. soruyor: "Konutuklan, Tanrc szler syleyen Doktor Livingstone muydu, yoksa Tanrc olmayan szler syleyen Doktor Livingstone muydu?" Hayr. Tannc olmayand. Mantkl ve somut, btn duyargalarn menzilinde basit ve dorudan eylerden sz eden. Her durumda Doktor Livingstone ve Parmaklar btn Parmaklar yok etmek iin bir zel grev grubunun dnyann ucuna doru yola kacan rendiklerinde korkudan lgna dnmediler. Tersine, bunu ok iyi bir haber gibi kabul ettiler ve hatta bunun kanlma-mas gereken esiz bir frsat olduunu sylediler. Parmaklar uzun uzun dndler. Sonra Doktor Livingstone onlarn talimatlarn, onlarn kendilerine ait "Merkr zel Grevi" adn verdikleri bir grev iin emirleri iletti. Bu grev Dou'ya gidecek seferle, ondan ayrt edilemeyecek kadar, dorudan balantl olacak. "Bel-o-kan'n ordularn ynlendirecek olan kii sen olduuna gre bu Merkr zel Grevi'ni de iyiye gtrecek olan sensin." 103683. yeni grevinin bilincine varyor. "Dikkat! Baarman gereken eyi iyi l. Merkr zel Grevi dnyann yzn deitirebilir." 104 38. AAIDA - Onun Merkr zel Grevi'ni baarabileceine inanyor musun? Augusta Wells plann karncalara aklamay bitirmiti. Yal kadn romatizmadan biimi bozulmu elini alnna dayad ve i ekti:

- Tannm, yeter ki u kk kzl karnca ulasn! Hepsi sessizce yal kadn incelediler. Bu asi karncalara gvenmek zorundaydlar. Baka seenekleri yoktu. Merkr zel Grevi'ni stlenen kanncann adn bilmiyorlard ama hepsi ldrlmesin diye dua ettiler. Augusta VVells gzlerini kapad. Bir yldr burada, topran metrelerce altndaydlar. Yz yanda olsa da hepsini anmsyordu. En nce olu Edmond Welis karsnn lmnden sonra Fonta-inebleau Ormanna iki adm uzaklkta, Sybarites Soka 3 numaraya yerlemiti. Birka yl sonra o da yaamdan lme getiinde mirass yeeni Jonathan'a bir mektup brakmt. Garip bir mektup, tek cmlelik bir tten oluuyordu: "Asla mahzene inme." Augusta Weils, yasaklarn, istekiendirmelerin en etkini olduunu bilmeyen biri deildi. nk Parmentier de kimsenin istemedii patateslerinin deer kazanmasn, onlar kapal ve "Girmek kesinlikle yasak" yazl tabelalarla evrili bir tarlaya ekerek salamt. lk geceden itibaren hrszlar deerli yumrular armlar ve bir yzyl sonra kzarm patates, dnyadaki besin maddelerinin en nemlisi olmutu. Sonuta jonathan VVells yasak mahzene inmi ve bir daha kmamt. Kars Lucie onu aramak iin bu servene atlmt. Sonra olu Nicolas. Sonra Mfetti Gerard Galin in emrindeki itfaiyeciler. Sonra Komiser Alain Bilsheim tarafndan ynetilen polis memurlar. En sonunda Jason Bragel ve Profesr Daniel Rosenfeld'in eliinde kendisi, Augusta VVells. Toplam on sekiz kii bitmeyen sarmal merdivende yok olmutu. Hepsi farelerle kar karya gelmi, drt gen oluturan alt kibrit bilmecesini zmlerdi. Tpk bir doumda olduu gibi 105 bedeni sktran g durumdan gemilerdi. Yeniden yukaij^ ^ mlar, tuzaa dmlerdi. ocuka fobilerini ve bilincalt^ga. A-tuzaklann, tkenii, lmn grntsn amlard. V Uzun yrylerinin sonunda Rnesans Dnemi'nde, zxe=iue, bir kannca yuvas bulunan geni bir granit kapak tann altc^^. jJe a edilmi yeralt tapnan bulmulard. Jonathan onlara Ecanj^n VVells'in gizli laboratuvann gstermiti. Yal daysnn del*^^^ kantlann, zellikle "Pierre de Rosette" adn verdii, kanr-^ 2l/lln kokusal dilini anlamaya ve onlarla konumaya yarayan mal*^..^^,n gzler nne sermiti. Makineden bir boru kyor ve bir sc^n^v daha dorusu hem hoparlr hem mikrofon grevi yapan pm p|js% ten bir kanncaya, balanyordu. Bu alet kannca halknn ya*j-w%ndt| elileri Doktor Uvingstone'du. Edmond Wells, evirmeni araalyla kralie Belo-kiu-(^iafk)lI1j'''V| diyalog kurmutu. Birbirlerine ok fazla sz syleyecek z^rnanarrian olmamt fakat bununla beraber iki byk paralel uygarl Htliklriinm hl ne lde birbirleriyle karlaamayacak durumda olcyutldM^n anlayabilmilerdi. jonathan, days tarafndan braklan mealeyi alm v^vebCltn grubu tutkusuna srklemiti. Bir uzay kapslnn iind'<e.*aediJOnya d canllarla iletiim kurmaya alan kozmonotlar gibi o 1 *^jdIduk.lanm sylemek houna gidiyordu. Sonra kesin bir biimde de\^/S;vm ediyordu: "Bizim neslimizin en byleyici deneyimi olabilece^ycekbiit eyi gerekletiriyoruz. Eer karncalarla konumay baar^uniranaSk' dnyal ya da dnya d baka zeki yaratklarla iletiim ku^r^mraaff1 da baaramayacaz." phesiz haklyd. Fakat ok erken hakl olmak ne^e^yarar topist topluluklar uzun sre mkemmel kalmad. En Ic^egikkJ8150' runlar hevesle ele almlar, en basit sorunlar tarafndan mulard. Bir gn itfaiyecilerden biri Jonathan'a kt: - Belki kapsllerindeki kozmonotlar gibiyiz ama onlar - 9P$V da kadn ve erkek gtrmek konusunda balannn aresin?* m ve lard. Oysa biz burada en iyi alanmzda on be e r-(e fti" 106 din var. Yal kadn ve kk olandan sz etmeye sadeCC T jonathan Wells'in yant geldi: gerek- y0 a c)a on ^e erkek iin sadece bir dii var!

'^fcrlmeyi tercih ettiler. BUn da kannca yuvasnda neler olup bittii hakknda kralie YU (duni'nin ld ve onun yerine geenin onlardan sz Be' - i duymak istemedii dnda pek fazla bir ey bilmiyorlar-^Vni kralice onlara yaplan yardm dahi kesmiti. d' lo? ve beslenmeden yoksun, deneyimleri hzia bir cehen-dnmt. Bir yeralt maarasna kapatlm on sekiz a in-nem Kolay idare edilecek bir durum deildi. Bir sabah, "ba kutusunu" ilk kez bo bulan Komiser Alain , . eim 0|du. Bylece rezervlerine, zellikle burada yeraltnda tistirmeyi rendikleri mantarlara, yneldiler. En azndan yeralt kayna sayesinde susuz, havalandrma bacalar sayesinde de havasz kalmyorlard. Hava, su ve mantarlar: Ne byk perhiz! Bir polis memuru sonunda patlad. Et, krmz et istiyordu. Dierleri iin taze et ihtiyaanm karlanmasn belirlemek iin kura ekilmesini talep etti. Ve aka yapmyordu! Augusta Wells bu zc sahneyi sanki dnm gibi anmsyordu. Polis memuru banp aryordu: - Yemek, yemek istiyorum! - Ama hibir ey kalmad. - Hayr var! Biz vanz! Biz dierlerimiz iin yenebilir nitelikteyiz. stgele seilen belirli sayda kii dierlerinin hayatta kalmas iin kendim kurban etmeli. Jonathan- Wells ayaa kalkmt. Biz hayvan deiliz. Sadece hayvanlar birbirlerini yerler. Biz, blz Kanz, insan! nin d *! rnse seni yamyam olmaya zorlamayacak Jonathan. Se-yfsan E er'ne sayS1'1 olacaz. Ama insan eti yemeyi reddedi-' gene de asanlara yiyecek ilevi grebilirsin. 107 bedeni sktran g durumdan gemilerdi. Yeniden yukar kmlar, tuzaa dmlerdi. ocuka fobilerini ve bilinaltlannn tuzaklann, tkenii, lmn grntsn amlard. Uzun yrylerinin sonunda Rnesans Dnemi'nde, zerinde bir kannca yuvas bulunan geni bir granit kapak tann altnda ina edilmi yeralt tapnan bulmulard. Jonathan onlara Edmond Wells'in gizli laboratuvann gstermiti. Yal daysnn dehasnn kantlann, zellikle "Pierre de Rosette" adn verdii, kanncalacn kokusal dilini anlamaya ve onlarla konumaya yarayan makinesini gzler nne sermiti. Makineden bir boru gkyor ve bir sondaya, daha dorusu hem hoparlr hem mikrofon grevi yapan plastikten bir kanncaya, balanyordu. Bu alet kannca halknn yanndaki elileri Doktor Livingstone'du. Edmond Wells, evirmeni araclyla kralie Belo-kiu-kiuni'yle diyalog kurmutu. Birbirlerine ok fazla sz syleyecek zamanlan olmamt fakat bununla beraber iki byk paralel uygarlklannn hl ne lde birbirleriyle karlaamayacak durumda olduklann anlayabilmilerdi. jonathan, days tarafndan braklan mealeyi alm ve btn grubu tutkusuna srklemiti. Bir uzay kapslnn iinde dnya d canllarla iletiim kurmaya alan kozmonotlar gibi olduklarn sylemek houna gidiyordu. Sonra kesin bir biimde devam ediyordu: "Bizim neslimizin en byleyici deneyimi olabilecek bir eyi gerekletiriyoruz. Eer karncalarla konumay baaramazsak, dnyal ya da dnya d baka zeki yaratklarla iletiim kurmay da baaramayacaz." phesiz haklyd. Fakat ok erken hakl olmak neye yarar? topist topluluklar uzun sre mkemmel kalmad. En keskin sorunlar hevesle ele almlar, en basit sorunlar tarafndan durdurulmulard. Bir gn itfaiyecilerden biri Jonathan'a kt: - Belki kapsllerindeki kozmonotlar gibiyiz ama onlar eit sayda kadn ve erkek gtrmek konusunda balannn aresine bakarlard. Oysa biz burada en iyi alarmzda on be erkeiz ve 106

sadece bir kadn var. Yal kadn ve kk olandan sz etmeye gerek yok. Jonathan Wells'in yant geldi: - Kanncalarda da on be erkek iin sadece bir dii var! Buna glmeyi tercih ettiler. Yukarda, kannca yuvasnda neler olup bittii hakknda kralie Belo-kiukiuni'nin ld ve onun yerine geenin onlardan sz edildiini duymak istemedii dnda pek fazla bir ey bilmiyorlard. Yeni kralie onlara yaplan yardm dahi kesmiti. Diyalog ve beslenmeden yoksun, deneyimleri hzla bir cehenneme dnmt. Bir yeralt maarasna kapatlm on sekiz a insan: Kolay idare edilecek bir durum deildi. Bir sabah, "ba kutusunu" ilk kez bo bulan Komiser Alain Bilsheim oldu. Bylece rezervlerine, zellikle burada yeraltnda yetitirmeyi rendikleri mantarlara, yneldiler. En azndan yeralt kayna sayesinde susuz, havalandrma bacalan sayesinde de havasz kalmyorlard. Hava, su ve mantarlar: Ne byk perhiz! Bir polis memuru sonunda patlad. Et, krmz et istiyordu. Dierleri iin taze et ihtiyaann karlanmasn belirlemek iin kura ekilmesini talep etti. Ve aka yapmyordu! Augusta VVells bu zc sahneyi sanki dnm gibi anmsyordu. Polis memuru banp anyordu: - Yemek, yemek istiyorum! - Ama hibir ey kalmad. - Hayr var! Biz varz! Biz dierlerimiz iin yenebilir nitelikteyiz. Rastgele seilen belirli sayda kii dierlerinin hayatta kalmas iin kendini kurban etmeli. Jonathan' VVells ayaa kalkmt. - Biz hayvan deiliz. Sadece hayvanlar birbirlerini yerler. Biz, biz insanz, insan! - Hi kimse seni yamyam olmaya zorlamayacak Jonathan. Senin dncelerine saygl olacaz. Ama insan eti yemeyi reddediyorsan, gene de insanlara yiyecek ilevi grebilirsin. 107 Bunun zerine polis memuru meslektalarndan birine bir suc ortakl iareti yapt. Birlikte jonathan' kollarnn arasna alarak kyasya dvmeye altlar. Jonathan yumruklarn kullanarak kurtulmay baard. Nicolas Wells yumruk dvne katld. Kavga byd. Yamyamlk taraftar ve kart olanlar kendi taraflarn setiler. Ksa bir sre sonra herkes dvyordu, hemen sonra kan akt. Baz darbeler ldrme isteiyle savrulmutu. Amatr insan eti yiyiciler amalarna daha kolay ulaabilmek iin e^rt ne ie krklar, baklar, odun paralan almlard. Augusta, Lucie ve kk Nicolas bile glgna dnm, trmalyor, tekmeler savuruyor, yumrukluyorlard. Bir ara bykanne aznn menzilinden geen bir kolu srd fakat takma dileri aniden krld. nsan kas her eye ramen dayankl. Yerden metrelerce aada, dier insanlardan uzakta, keye skm hayvanlarn hrnlyla dvyorlard. On sekiz kediyi bir metre karelik bir kutunun iine kapatn, insanln evrimini salamay dnm olan topist grubun o gn giritii dalan yrtcl hakknda belki kabataslak bir fikriniz olur. Polis ya da tank yokluunda btn lllklerini kaybetmilerdi. Bir kii ld. Bir bak darbesinin kurban olan bir itfaiyeci. Kavgaya katlanlar neye uradklarn ararak ykldlar, annda kavgay braktlar ve felaketi seyre daldlar. Hi kimse ly oburca yemeyi dnmedi. Ruhlar sakinlemiti. Prof. Daniel Rosenfeld tartmaya son verdi: - yice alaldk! Maara adam her zaman iimizde bzlp saklanm duruyor ve onun yeniden ortaya kn grmek iin kibarlk katmanmz ok derin kazmaya gerek yok. Be bin yllk uygarlk ar ekmiyor. ( ekti.) Yiyecek iin birbirimizi ldrdmz grselerdi, kanncalar bizimle nasl alay ederlerdi! Polislerden biri bir ey sylemeye alt: - Fakat... Profesr grledi:

- Sus, insan larvas! Hibir sosyal bcek, hatta hamambcei bile, bizim biraz nce yaptmz gibi davranmaya cret etmezdi-Kendimizi yaradln mcevherleri sanyoruz. Ph! Gleyim bari. 108 Gelecein insannn zelliklerini tamakla grevli bu grup, sanlardan oluan bir apulcu takm gibi davranyor. Kendinize bakn, insanlnza ne yaptnz grn. Hi kimse yant vermedi. Baklar yeniden itfaiyecinin cesedine doru indi. Baka hibir szck telaffuz edilmeden hepsi ona tapnan bir kesinde bir mezar kazmaya giritiler. tfaiyeciyi tekdze bir sesle ksa bir dua okuyarak gmdler. Sadece ar iddet lusa sreli iddeti durdurabilmiti. Midelerinin gerekliliklerini unuttular, yaralann zenle emdiler. Bunun zerine Mfetti Gerard Ga'<n konutu: - yi bir felsefe dersine kar diyeceim hibir ey yok ama gene de hayatta kalmay nasl becereceimizi bilmek isterdim. Birbirlerini yeme dncesi kesinlikle alaltcyd ama yaamak iin baka ne yaplabilirdi? Mfetti dndn syledi: - Hepimiz ayn anda intihar etsek? Bu yeni kralie Chli-pou-ni'nin bize dayatt aclardan ve aalamalardan kurtulurduk. neri en ufak bir coku uyandrmad. Galin barmaya balad: - Tanrm, karncalar bize neden bu kadar kt davranyorlar? Biz onlarla kendi dillerinde konuma ltfunda bulunan yegne insanlarz ve bize nasl teekkr ediyorlar. Bizi alktan lmeye terk ederek! - Oh, bunda aracak bir ey yok, dedi Prof. Rosenfeld. Lbnan'da, rehin almalann olduu zaman rehin alanlar Arapa konuanlar ldrmeyi tercih ediyorlard. Anlalmaktan korkuyorlard. Belki bu kralie Chli-pou-ni de anlalmaktan korkuyordur. Jonathan haykrd.- Birbirimizi yemeden ya da intihar etmeden bu durumdan kurtulmann bir yolunu bulmamz gerek. Sustular ve a karnlarnn izin verdii lde dnce ufuklarnn tm geniliini kullanarak dndler. Sonra Jason Bragel konutu: - Sanrm nasl yapacamz biliyorum... Augusta VVells anmsyor ve glmsyor. Jason Bragel nasl olacan biliyordu. 109 KNC GZEM YERALTI TANRILARI 39. HAZIRLIKLAR "Sen nasl yaplmas gerektiini biliyor musun?" Kanrtca yant vermiyor. Soruyu soran daha ak soruyor, "Bir Parmak ldrmek iin ne yaplmas gerektiini biliyor musun?" "Hibir fikrim yok." Sitenin her yerinde asker gruplar Parmaklara kar dzenlenecek sefer iin hazrlanyorlar. Piyade erleri enelerini biliyorlar. Topular kannlann tka basa asitle dolduruyorlar. Svari olarak kabul edilebilecek olan hzl piyade erleri, lm ve ykm ekmek iin atldklannda havann srtnme etkisini azaltmak iin ayaklanndaki tyleri kesiyorlar. Herkes sadece Parmaklardan, dnyann ucundan ve bu cana-varlan yok etmek iin kullanlacak sava tekniklerinden konuuyor. Bu olay tehlikeli ama bir o kadar da ilgin bir av olarak ngrlyor. Bir topu kamn % 60 yakclktaki asitle dolduruyor. Zehir o dar youn ki kamnn ucu ttyor. "Parmaklan bununla yeneceiz," diyor. Daha nce bir ylann hakkndan geldiini iddia eden yal bir asker kannca duyargalann temizleyerek fikrini belirtiyor: 1U "Parmaklar kesinlikle anlatld kadar yrtc deiller." Aslnda hi kimse Parmaklarla nasl baa klacan pek iyi bilmiyor. Zaten kralie Chli-pou-ni bu seferi dzenlememi olsayd, Bel-o-kanllann ou

Parmaklar hakknda anlatlanlann sadece efsaneler olduunu ve Parmaklarn var olmadklarn dnmeye devam edeceklerdi. Baz askerler, dnyann ucuna giden kif 103683.'nn onlara nderlik edeceini sylyorlar. Askeri birlikler bu deneyimli karncann varlna seviniyorlar. Kk gruplar kendilerini tatl enerjiyle doldurmak iin matara-lann olduu salona doru ilerliyorlar. Savalar yola k iaretinin ne zaman verileceini bilmiyorlar ama hepsi hazr, hem de gayet iyi hazrlanm durumdalar. On kadar Tanrc asi asker karnca, gizlice silahl kalabaln arasna karyor. Hibir ey sylemiyorlar fakat salonlarda dolaan fe-romonlar; zenle alyorlar. Duyargalar srekli titreiyor. 40. KAIRILAN EHR "Feromon: Sefer raporu Kken: Cinsiyetsiz avclar kastnn askeri Konu: Byk kaza < Tkrk salglayan: 230. iz src Bu sabah ok korkun bir felaket meydana geldi. Gkyz birden karard. Parmaklar, Giou-li-kan federe sitesini tamamen kuatyorlard. Sekin birlikleri ve ar topu gruplar hemen ktlar. Her ey denendi. Bouna. Parmaklarn ortaya kndan birka derece sonra dz ve sert dev bir yap topra yard ve salonlar dilimleyip yumurtalar ezerek, koridorlar keserek ehrin hemen yanma girdi. Sonra dz yap toprakla birlikte btn siteyi kaldrd. Aynen sylediim gibi: Sitenin tamamn kaldrd! Tek bir hareketle! 112 Her ey ok abuk oldu. Bir eit effaf ve kat bir kabuun ii-ne konduk. Sitemiz alt stne gelecek biimde kondu. Zifaf oda-lar altst oldular, tahl rezervleri delindi. Yumurtalanmz her yere dald- Kraliemiz esir alnd ve yaraland. Ben kendi kurtuluumu, byk effaf kabuun kenarndan zamannda aa zplamam salayan bir dizi fkeli sraya borluyum. Parmaklarn kt kokusu her yeri kirletiyordu. 41.EDMONDPOLIS Laetitia Wells biraz nce Fontainebleau Orman'nda topraktan ald kannca yuvasn byk bir akvaryuma yerletirdi. Yzn lk cama yaptrd. Gzledii yaratklar belli ki onu grmyorlard. Yeni gelen bu kzl kanncalar (Formica rufa) zellikle canl grnyorlard. Bundan nce birok kez Laetitia biraz aptal kanncalar getirmiti. Her eyden korkan krmz kanncalar (phidoles) ya da siyah kanncalar (Lazius niger). Yeni hibir yiyecee dokunmuyorlard. Gen kadn elini uzattnda hemen kagyorlard. Ve sonra, bir haftann sonunda, bu bcekier kendilerini zayflayp lmeye brakyorlard. Btn karncalarn zeki olduuna inanmamak gerek, hatta tam tersi. Kafalar biraz basit olan birok cins var. Kk tekdzeliklerinde^ en kk bir deiiklikle aptalca mitsizlie kaplyorlard! Buna karlk bu kzl kanncalar ona gerek honutluklar getiriyorlard. Srekli bir eylerle megul oluyorlard, kk dal paralarn srkleye srkleye gtryorlar, karlkl duyargalarn titretiriyorlar ya da dalayorlard. O zamana kadar tand btn karncalardan ok daha fazla hayat doluydular. Laetitia onlara yeni eyler sunduunda tadna bakyorlard. Parman akvaryumun iine uzattnda onu srmay ya da stne kmay deniyorlard. Laetitia nemliliini korumak iin evin tabann alyla doldurmutu. Kanncalar koridorlarn ainn stne tadlar. Solda dallardan oluan kk bir kubbe. Ortada bir kumsal. Sada bahe ilevi gren vadi biimi verilmi kpkler. Laetitia karncalara sarn I jrevj ffmeri iin ' sekerli su dolu- pamuk bir tamponla kapal [IrpUfb verietirmiti. Kumsaln ortasnda amfiteatr biimin-fe *** kul Slsmn 0 kesilmi elma ve taramayla doluydu. ^ bcekler tarlaya baylyor grnyorlard... H*rkes karncalan" igaline uramaktan yaknrken Laetitia Wells evin* hayatta kalmalann salamak idn kendine bir

sr ^"veriyordu Salondaki kannca yuvasnn yaratt balca sorur^ crDies'ydL Bir de krmz balklarn suyunu c"'zen-I ola^Simek gerektii &bi' on be gnde bir karncalann op^fan, yelemesi gerekiyordu. Fakat balklann suyunu deitirmek I ce kullanmak yettii halde, karncalann topra sz tonuSu oldSunda, bu bal bana bir olayd. ki akvaryum gereki-rard,. T * kuru"1"5 olan eskisi ve topra nemlendirilmi olan yeni*,' iSn arasna bir boru yerletiriyordu. Bylece kanncalar daha nemli 0|ana tanyorlard. Gleri tam gn srebiliyordu. k. rfaha nceden kannca yuvalar iin birtakm duygulara hak L S Bir sabah akvaryumunda -daha ok teraryumunda- \ lan kendi kannlann dilimlemi bulmutu. Camn arkaflnd^uftwsu bir tePe halinde ylmlard. Sanla karncalar lm klelie tercih ertelerini kantlamak istemilerdi. ^orunlu kiraalan"1" dierleri gizlice kamak iin her eyi yap-ml l^dn defalarca yznde bir kanncayla uyanmt. gu . . , iaan bir tane varsa byk olaslkla apartman dairesini ^ay*** k&mCa lduU anlamna geliyordu. Bu durum^ i n cam hapishanelerine koymadan nce ava koyulup ktf*lf ^"ka^ve* deney kabyla hepsini toplamas gerekiyordu. i Konuklan"'" hapis koullann ve tabii ki morallerini iyi'e^rrnek umuduyliakvayl"T1"n iine bonzai bitkiler ve ieklerden i kk * bahecik yerletirmiti. Karncalann daha e-itli ^Sl alanda dolamalar iin bir akll kum blgesi, kk bir ' bjr yass akl blgesi tasarlamt. Avlanma zevkiyleye-nid^^enmelenicin "Edmondpolis" adn verdii ehrine canl aTC\ fc>" kleri bile akyordu. Asker kanncalar onlan ldrmek iin bonelerin arasnda skt rmaktan zevk alyorlard. 114 lOzl karncalar da ona srprizlerin en artcsn sundular. Tej-. (yumun kapan ilk kez atnda hepsi kanniann ona evirdil^.r ve hep birlikte asitlerini fkrttlar. Yanllkla bu san buluttan bjr soluk iine ekti. Hemen gr buland. Laetitia krmz ve yej| sanrlar grd. Ne keif! Kannca yuvasnn buhanyla kafa bulunabj. liyordu! Bu olguyu hemen alma defterine kaydetti. nceden, kuf. t>anlannn mknats gibi kannca yuvalan tarafndan ekildii az gQ_ rlen bir hastalk olduunu biliyordu. Bu kiilerin kannca yuval^. nnda uzanp saatlerce kalarak kanlarndaki formikasit an giderdiklerine inanlyordu. imdi Laetitia gerekte bu insanlarn fb(-_ rnikasitin yol at uyuturucu etkilerin araynda olduklann bilj. yordu. Kendine geldiinde sitesinin bakm iin gerekli aletleri (pipe^ cmbz, kepe ve dierleri) toplad, artk gazeteci olarak iinden baka bir eyle ilgilenmemek zere hobisini brakt. Daha ncekiler gibi gelecek yazs da zmek iin acele ettii, gizemli Salta kardeler olayyla ilgili olacakt. 42. ANSKLOPED SZCKLERN GC: Szcklerin yle bir gc var ki!.. Sj. ze konuan ben, uzun sreden beri lym. Bununla birlik^ bir kitap oluturan bu harflerin bir araya gelmesi sayesinde glym. Bu kitap sayesinde yayorum. Sonsuza dek on<ta yaayacam, buna karlk o benden g alyor. Bunun iin bir kant ster misiniz? Pekl, ben ceset, ben l, ben skele^ siz yaayan okura emirler verebilirim. Evet, her ne kadar c% de olsam, size dediimi yaptrabilirim. Nerede olursanz olu^ hangi latada, hangi ada olursanz olun, sizi bana taat etm* ye zorlayabilirim. Sadece bu Greceli ve Mutlak Bilgi Anstklt. Pedisl'nin araclyla. Ve bunu size hemen kantlayacam. /$_ te emrim: SAYFAYI EVRR, 11$ ^1 grevi grmesi iin ii ekerli su dolu, pamuk bir tamponla kapal bir plastik ie yerletirmiti. Kumsaln ortasnda amfiteatr biiminde bir kl tablasnn ii kesilmi elma ve taramayla doluydu. Bu bcekler taramaya baylyor grnyorlard... Herkes karncalarn igaline uramaktan yaknrken Laetitia VVells onlann, evinde hayatta kalmalann salamak iin kendine bir sr sknt veriyordu. Salondaki karnca yuvasnn yaratt balca sorun topran rmesiydi. Bir de krmz balklann suyunu dtu.er -li olarak deitirmek

gerektii gibi, on be gnde bir karncalarn topran yenilemesi gerekiyordu. Fakat balklann suyunu deitirmek iin kepe kullanmak yettii halde, kanncalann topra sz konusu olduunda, bu bal bana bir olayd. ki akvaryum gerekiyordu: Topra kurumu olan eskisi ve topra nemlendirilmi olan yenisi. kisinin arasna bir boru yerletiriyordu. Bylece kanncalar daha nemli olana tanyorlard. Gleri tam gn srebiliyordu. Laetitia daha nceden kannca yuvalan iin birtakm duygulara hak kazanmt. Bir sabah akvaryumunda -daha ok teraryumun-da- yaayanlan kendi kannlann dilimlemi bulmutu. Camn arkasnda uursuz bir tepe halinde ylmlard. Sanki kanncalar lm klelie tercih ettiklerini kantlamak istemilerdi. Zorunlu kiraclarnn dierleri gizlice kamak iin her eyi yapmlard. Gen kadn defalarca yznde bir kanncayla uyanmt. Bu, orada dolaan bir tane varsa byk olaslkla apartman dairesini arnlayan yzlerce kannca olduu anlamna geliyordu. Bu durumda onlar cam hapishanelerine koymadan nce ava koyulup kk bir kak ve bir deney kabyla hepsini toplamas gerekiyordu. Laetitia, konuklannn hapis koullann ve tabii ki morallerini iyiletirmek umuduyla, akvaryumun iine bonzai bitkiler ve ieklerden oluan kk bir bahecik yerletirmiti. Kanncalann daha eitli bir, krsal alanda dolamalan iin bir akll kum blgesi, kk bir koru, bir yass akl blgesi tasarlamt. Avlanma zevkiyle yeniden ilgilenmeleri iin "Edmondpolis" adn verdii ehrine canl crcrbcekleri bile brakyordu. Asker kanncalar onlan ldrmek iin bonzailerin arasnda sktrmaktan zevk alyorlard. 114 Kzl karncalar da ona srprizlerin en artcsn sundular. Ter-raryumun kapan ilk kez atnda hepsi kannlann ona evirdiler ve hep birlikte asitlerini fkrttlar. Yanllkla bu san buluttan bir soluk iine ekti. Hemen gr buland. Laetitia krmz ve yeil sanrlar grd. Ne kesifi Kannca yuvasnn buhanyla kafa bulunabiliyordu! Bu olguyu hemen alma defterine kaydetti. nceden, kur-banlannn mknats gibi kannca yuvalar tarafndan ekildii az grlen bir hastalk olduunu biliyordu. Bu kiilerin karnca yuvalarnda uzanp saatlerce kalarak kanlarndaki formikasit an giderdiklerine inanlyordu. imdi Laetitia gerekte bu insanlarn for-mikasitin yol at uyuturucu etkilerin araynda olduklann biliyordu. Kendine geldiinde sitesinin bakm iin gerekli aletleri (pipet, cmbz, kepe ve dierleri) toplad, artk gazeteci olarak iinden baka bir eyle ilgilenmemek zere hobisini brakt. Daha ncekiler gibi gelecek yazs da zmek iin acele ettii, gizemli Salta kardeler olayyla ilgili olacakt. 42. ANSKLOPED SZCKLERN GC: Szcklerin yle bir gc var ki!.. Size konuan ben, uzun sreden beri lym. Bununla birlikte bir kitap oluturan bu harflerin bir araya gelmesi sayesinde glym. Bu kitap sayesinde yayorum. Sonsuza dek onda yaayacam, buna karlk o benden g alyor. Bunun iin bir kant ster misiniz? Pekl, ben ceset, ben l, ben skelet, siz yaayan okura emirler verebilirim. Evet, her ne kadar l de olsam, size dediimi yaptrabilirim. Nerede olursanz olun, hangi ktada, hangi ada olursanz olun, sizi bana itaat etmeye zorlayabilirim. Sadece bu Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklo-Pedisi'nin araclyla. Ve bunu size hemen kantlayacam. -fe emrim: SAYFAYI EVRN! 115 Gryor musunuz? Bana taat ettiniz. Ben lym ve buna karsn bana itaat ettiniz. Ben bu kitabn iindeyim. Ben bu kitabn iinde yayorum! Ve bu kitap, szcklerinin gcn asla ktye kullanmayacak nk bu kitap sizin tiyatroda konumayan oyuncunuz. Ona defalarca soru sorun. Her zaman yararlanmanz iin hazr olacak. Btn sorularnzn yant her zaman onun satrlar iinde ya da arasnda bir yerde yazl olacak. , Edmond Wes, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit U. 43. TANINMASI GEREKEN BR FEROMON Chli-pou-ni, 103683.'y artt. Muhafzlar onu sonunda knkanatl bceklerin allannn bulunduu blgede bulmadan nce her yerde aryorlar.

Onu Kimyasal Ktphane*ye gtryorlar. Kralie hemen hemen oturmu durumda orada. Bir feromonu incelemi olmal nk duyargalannn ucu hl slak. "Sylediklerinizi ok dndm." Chli-pou-ni nce seksen bin askerin dnyann btn Parmakla-nn ldrmek iin yetersiz grnebileceini kabul ediyor. Ksa bir sre nce bir kaza oldu. bu canavarlarn gc hakknda en kt eyi dnmeye neden olan korkun bir felaket. Parmaklar, Giou-li-kan Sitesi'ni kardlar. ehrin tamamn kocaman bir effaf kabuun iinde gtrdler! 103683. byle bir mucizeye inanmakta glk ekiyor. Byle bir ey nasl ve neden oldu? Kralie bilmiyor. Olaylar ok abuk geliti ve tek kurtulan byk tufann okunda. Fakat Giou-li-kan olay tek deil. Her gn Parmaklarla ilgili yeni olaylar haber alnyor. 116 Her ey sanki Parmaklar tam hzla oalyorlarm gibi oluyor. canki orman igal etmeye karar vermiler gibi. Her gn onlann var|j daha ak bir hal alyor. Tanklar ne diyorlar? Aralanndan ok az birbiriyle tutarl. Bazlar siyah ve dz hayvanlar anmsyor, dierleri yuvarlak ve pembe hayvanlardan sz ediyor. Grnen o ki garip hayvanlarla, doann bir sapknlyla kar karyalar. 103683. kank dler gryor. (Ya bizim Tannlanmz olsalard? Tannlarmza kar kma noktasnda m olacaktk?) Chli-pou-ni asker kanncadan onu takip etmesini istiyor. Onu kubbenin zirvesine kadar gtryor. Orada birok sava onlar selamlyor ve egemenlii evreliyor. Yegne yumurtlayan iin ak havaya kmak tehlikeli. Bel-o-kan'n vazgeilmez, kiiiemi cinsini bir ku kapabilir. Topular oktan konum aldlar, gr alanlarna girecek ilk glgeye nian almaya hazrlar. Kubbenin sivri ucunun evresini dolarken Chli-pou-ni kalk alan ilevi gren geni bir alana ulayor. Orada sakin sakin tomurcuklar kopanp yiyen birok gergedanbcei duruyor. Kralie, 103683.'ye ilerinden birinin, hafif bakr renkli siyah kabuu parlayann, zerine binmeyi neriyor. "ite evrim hareketimizin bir harikas. Bu kocaman uan hay-vanlan evcilletirmeyi baardk. Haydi ilerinden birini kullanmay dene." 103683. knkanatllarn pilotluu hakknda hibir ey bilmiyor. Chii-pou-ni ona birka neri feromonu gnderiyor."Duyargalarn srekli onlann menzilinde tut. Ona izleyecei yolu ok kuvvetli bir biimde dnerek tarif et. Binein ok abuk itaat edecek, bunu sen kendin de gzlemleyeceksin. Ve d-nemelerde ters yne eilerek dengelemeyi deneme. Her hareketinde gergedanbceine elik et." 117 44. CCG, BU, HOUNUZA GDEN EY CCG'nin simgesi kafal, beyaz bir kartald. kisi tehlikeli bir biimde eilmi, lyor gibi grnyordu. ncs, gururlu bir biimde dik, gm rengi bir su tkryordu. Bacalarnn saysn ve onlardan kan duman grnce insan kendi kendine fabrikann lkedeki tm nesneleri retip retmediini soruyordu. irket, iinde elektrikli arabayla dolalan, ge^ek bir kk ehir oluturuyordu. Komiser Melies ve Mfetti Cahuzacq Y binasna doru ilerlerken, bir st dzey sat yetkilisi onlara CCG'nin temelde ila rnleri, temizlik rnleri, plastik rnler, besin rnlerine temel madde ilevi gren kimyasal hamurlar rettiini anlatyor. Hepsi birbirine rakip iki yz yirmi be temizlik maddesi ve deterjan CCG'nin toz sabunundan retiliyordu. Ayn CCG peynir mayasyia yz aitmi be farkl marka spermarketin mterilerini ekmek iin yanyorlard. Sentetik reine hamurlan oyuncak ve mobilya oluyorlard... CCG, merkezi svire'de olan uluslararas bir trstt. Konsorsiyum saysz sektrde dnya retiminin bandayd: Di macunlan, boyalar, kozmetik rnleri.,.

Blok Y'de polis memurlar, Salta kardeler ve Caroline No-gard'n laboratuvarlanna kadar gtrldler. ararak alma yerlerinin yan yana olduklann kefettiler. Melies sordu: - Birbirlerini tanyorlar myd? Onlar karlayan, beyaz gmlekli, sivilceli kimyager ararak yariit verdi: - aman zaman beraber alyorlard. - Yakn zamanda ortak bir projeleri var myd? - Evet ama o an iin onu gizli tutmaya karar vermilerdi. Mes-lektalanna ondan sz etmeyi reddediyorlard. Henz ok erken olduunu sylyorlard. - Uzmanlk alanlar neydi? - Genel kimyayla urayorlard. Aratrma-gelitirme sektr rimizin birouyla ilgileniyorlard. Balmumu, parlatc tozla 118 vaptnclar, kimyann tm uygulama alanlan onlar ilgilendiriyordu. Sk sk yeteneklerini, hem de baanyla, birietiriyorlard. Fakat son almalanyla ilgili olarak, size tekrar ediyorum, bu konuda hi kimseye srlarn amadlar. Onun bu dncesini takiben Cahuzacq sze girdi: - nsanlan effaf klabilen bir rn zerinde alm olabilirler mi? Kimyager srtt: - nsanlar grnmez yapmak m? aka m yapyorsunuz? - Kesinlikle hayr. Tersine ok ciddiyim. Uzman arm grnd: - Bakn, size aklayaym: Vcudumuz hibir zaman effaf olamaz. Dhi de olsa bir aratmnaann bir anda su kadar saydam yapabilmesi iin fazla karmak hcrelerden meydana geliyoruz. Cahuzacq srar etmedi. Bilim hibir zaman onun alan olmamt. Gene de bir ey onu hl tedirgin ediyordu. Melies omuz silkti ve en profesyonel ses tonuyla sordu: - zerinde almakta olduklan maddelerin bulunduu kk ieleri grebilir miyim? -Yani... - Bir sorun mu var? - Evet. Daha nce biri gelip onlan istedi. Melies bir rafn zerindeki bir sa telini ald. - Bir kadn, dedi. Kimyager ard: - Gerekten bir kadnd. Fakat... Komiser kendinden ok emin devam etti: - Bu kadn yirmi be otuz yalan arasnda. Kusursuz bir temizlie sahip. Bir Avrasyal ve dolam sistemi olduka iyi alyor. - Bu bir soru mu? - Hayr. Bunu rafta, toz olmayan tek yerde duran u sa telini inceleyerek gryorum. Yanlyor muyum? Adam ok etkilenmiti. -.Yanlmyorsunuz. Bu aynntlar nasl buldunuz? 119 - Sa teli dz ve parlak, yani ksa bir sre nce ykanm. Koklayn, hl ampuan kokuyor. Sa teli kaln, gen birine ait. Knn ap geni, bu Doulularn bir zellii. Sa telinin rengi ok canl, yani dolam sistemi kusursuz durumda. Ve size kesin olarak bu kadnn "L'Echo du dimanche"ta altn bile syleyebilirim. - Bu konuda bana blf yapyorsunuz. Btn bunlan tek bir sa telinin zerinde mi grdnz? Melies, ilk grmelerinde Laerjtia VVells'in yaptn taklit t - Hayr, bunu bana kk parmam syledi. Cahuzacq kendisinin de ngrden yoksun olmadn kantlamak istedi: - Bu kadn buradan ne ald? - Hibir ey almad, dedi kimyager. Bize ieleri bo zamanla-nnda incelemek iin evine gtrp gtremeyeceini sordu. Biz de bunda bir saknca grmedik. Komiserin fkeli yz karsnda zr diledi: - Hemen sonra sizin geleceinizi ve onlarla sizin de ilgileneceinizi bilmiyorduk. Yoksa, elbette, onlan sizin iin saklardk. Melies, Cahuzacq' srkleyerek dnd:

- Belli ki bu Laetitia VVells'in bize retecei ok ey var. 45. BR GERGEDANBCENN DENENMES 103683. knkanatlnn gs boluunun n ksmna tnedi. Hava tat uzunlamasna drt adm, genilemesine iki adm byklkte. Oturduu yerden, gergedanbceinin kntl bir pruva gibi dosdoru havaya kalkm, ucu kvrk n boynuzunu grebiliyor. Bu boynuzun birok ilevi var: Karnlan delip geen mzrak, asit atlar iin nian aha, borda destei, knp geen zrhl gemi. Yiit asker karnca iin ilk sorun gene de makinesini ynetmek. "Dnce yoluyla," demiti Chli-pou-ni. Hemen denemeli. Duyarga balants. 120 103683. havalanma zerinde younlayor. Fakat bu kocaman knkanatl yer ekimini nasl yenebilecek? "Umak istiyorum. Haydi, atlalm." 103683. nn aracak zaman olmuyor. Hayvan ona arkanl ve beceriksiz grnyordu ama imdiden arkasnda olduka yal bir mekanik yanma iinde bir ey kayyor. ki koyu renkli d kanat ileri doru yiv zerinde kaydlar. ki kahverengi effaf kanat yaylm kanad eik bir biimde almak iin bir mil zerinde dnyor ve kk, sinirli bir rpmayla hareketleniyorlar. Hemen ardndan sar edici bir grlt evreyi kaplyor. Chli-pou-ni askerini uyarmay unuttu, knkanatl uarken ok grlt karyor. Uultunun younluu artyor. Her ey titreiyor. 103683. olaylann devam hakknda kayglanmadan edemiyor. Toz ve testere tala kvrmlar gr alann kaplyor. Tuhaf bir etki, sanki ykselen binei deil de site yer altna batyor gibi. Aada duyargalanyla onu selamlayan kralie gittike klyor. Artk onu ayrt edemediinde 103683. rahat bir bin adm ykseklikte olduunu fark ediyor. "Dmdz ileri gitmek istiyorum." Gergedanbcei hemen ileri doru eiliyor ve koyu renkli kanatlarnn grltsn daha da artrarak atlyor. Umak! Uuyor! Tm cinsiyetsizlerin hayali, o bu hayali bugn gerekletiriyor. Yerekimini yenmek, hava boyutunu fethetmek, ayn dn uu-undaki dnsiyetiiler gibi! 103683. belli belirsiz, evresinde dolanan kzbceklerini, sinekleri, yaban arlarn fark ediyor. Kokluyor, doruca ileride, ku yuvalar. Tehlike. Acil bir dn emri veriyor. Ama yukans aas gibi deil, kanatlarn duruunu en az krk be derece emeden dnlemiyor. Ve gergedanbcei itaat ettiinde her ey sallanyor. Karnca kayyor, penelerini bineinin kitinine geirmeye alyor, tutunmakta baarsz oluyor, ince yongaiann koptuu siyah Parlak yzeyde bouna yivler iziyor. Demir atma noktas bulunmad iin aresizce uan hayvann yann aa indiriyor. 121 Bolua dyor. Dmesi bitmiyor. Oysa gergedanbcei hibir ey fark etmiyor. 103683. onun dnn tamamladn ve yiite yeni hava lkelerine doru atldn gryor. Kannca, bu srada, dyor, dyor, dyor. Yer, bitkileri ve daraac gibi kayalanyla ona doru saldryor. O fr dnyor, duyargalar denetlenemez bir biimde titreiyor. Ve ite bu ok! Btn arpmay ayaklannda hissediyor, dmenin etkisiyle zp lyor, bu kez daha uzaa dyor, tekrar zplyor. Bir karayosunu yata tam zamannda son dn hzn kesiyor. Kannca o kadar hafif ve o kadar dayankl bir bcek ki bir serbest dme onu ldremez. ok yksek bir aatan dtnde bile kannca sanki hibir ey olmam gibi yeniden iine koyulur. 103683. dne elik eden ba dnmesi yznden sadece biraz sersemlemi durumda. Duyargalann yeniden ne doru yneltiyor, abuk bir temizlik yapyor ve sitesinin yolunu tutuyor. Chli-pou-ni yerinden kprdamam. 103683. kubbede grndnde o hl ayn yerde.

"Cesaretini kaybetme. Yeniden bala." Kralie, kalk kprsnde askere yeniden elik ediyor. "Seksen bin askerin dnda bu evcilietirilmi gergedanbceklerinin altm yedisinden de yararlanabilirsin. Olduka nemli yardm kuvveti oluturacaklardr. Onlara pilotluk etmeyi renmelisin." 103683. baka bir knkanatlnn zerinde yeniden havalanyor. Birinci deneyim baarl deildi, yeni bir sava atyla belki daha iyi anlaacak. Ayn anda sanda bir topu havalanyor. Yan yana uuyorlar ve dieri ona iaretler yapyor. Bu hzda feromonlar neredeyse hi ulamyorlar. Bu ie yaramaynca ncler hemen duyargalarn hareketine dayanan bir iaret dili gelitiriyorlar. Dik ya da eik olularna gre duyargalar kendi tarzlannda uzaktan anlalabilir t>'r mors alfabesi oluturuyorlar. 122 Topu karnca, binein srtnn dz blmnde dolaabilmek iin duyargalannn gevetilebileceini iaret ediyor. Kaln kabuun tanecik ynlannn altna penelerini yerletirerek birka iyi tutunu salamak yeterli oluyor. Topu kannca bu teknii kusursuz bir biimde denetliyor grnyor. Sonra, gergedanbceinin ayaklar boyunca aa inmenin mmkn olduunu gsteriyor. Oradan karnn evirip aada geen her eye at yapmak mmkn. 103683. btn bu akrobasi hareketlerini gerekletirmekte biraz zorluk ekiyor fakat ksa bir sre sonra iki bin adm ykseklikte ilerlediini unutuyor. Bineinin zerine yerleiyor. Binek otlann hizasnda pike yaparken, asker kannca at yapmay ve bir iei uzun paralara ayrmay baanyor. Bu at tasasn datyor. Byle altm yedi sava makinesiyle bu Tanr..., bu Pamnaklann en azndan birkann yok edilebilmesi gerektiini dnyor. Gergedanbceine emrediyor, "Ok gibi yksel, sonra pike ini yap." Asker kannca duyargalanndaki bu hz duygusunu sevmeye balyor. Amma da sk bir uan g ve kannca uygarl iin ne byk bir gelime! Ve o bu harika olay yaayan ilk nesilden biri: Knkanatl binek zerinde uu! Hz onu coturuyor. Biraz nceki d hibir ciddi sonuca yol amad ve artk her ey onu bu hava gemisinin zerinde hibir risk olmadna inanmaya gtryor. Sarmallara, uak cambazlklarna, dier cambazlklara hkmediyor. 103683. olaand duygularla doluyor. Alandaki konuma duyarl btn johnston organlar ksa devre halinde. Artk yukans, aas, n ya da arka nerede bilmiyor. Buna karlk, ileride bir aa belirdiinde ondan kurtulmak iin hzla dnmek gerektiini unutmuyor. Hava tatyla oynamakla tamamen megulken gkyznn tedirgin edici bir biimde karardn fark etmiyor. Bineinin sinirlenmeye baladn fark etmesi iin bir an gemesi gerekiyor. Artk dnlerde itaat etmiyor, ykselme emirlerini kabul etmiyor. Hatta farkna varmadan alalyor. 123 46. DESTAN "Feromon bellek No: 85 Konu: Evrim Destan Tkrk salglayan: Kralie Chli-pou-ni Ben byk yn deitirici. .,* Ben bireyleri altklar yoldan kanyorum ve bu onlan rkM yor. Garip gerekleri ve aykn dncelerle dolu gelecek zamanlan haber veriyorum. Ben dzenin bir sapmasym fakat dzenin ilerlemesi iin sap-knlatrlmaya gereksinimi var. Hi kimse benim gibi utangalk, beceriksizlik ve belirsizlikle konumuyor. Hi kimsede benim sonsuz zayflm yok. Hi kimsede benim kaltsal alakgnlllm yok. nk duygular zekmn yerini alyorlar. nk beni arlatran hibir bilgim ve bilgeliim yok. Admlarma sadece havada amaszca dolaan sezgi rehberlik ediyor. Ve bu sezginin nereden geldiini bilmiyorum. Ve renmek de istemiyorum." 47. DNCE Augusta Wells anmsyordu.

Jason Bragel eline ksrmt, hepsi onun evresinde halka olmulard ve onun szlerini ylesine iiyorlard ki bulunduklar noktada kendini oradan ekmeye izin verecek bir dncenin glgesini bile grmyorlard. Yiyeceksiz, bu yeralt maarasndan gkmak iin hibir olanak olmadan, yeryzyle iletiim kurma olana olmadan, ilerinden 124 biri yz yanda bir kadn ve bir erkek ocuu olan on sekiz kii hayatta kalmay nasl umut edebilirlerdi? Jason Bragel kendini olduka dik tutuyordu. - Batan alalm. Bizi buraya kim getirdi? Edmond Wells. Bu mahzende yaamamz ve burada onun eserini izlememizi diledi. Kendimizi kt bir durumda bulma riskini tadmz ngrmt, bundan eminim. Mahzene ini buraya kabul edilmemiz iin bireysel olarak katettiimiz yoldu. imdi kar karya olduumuz ey toplu olarak kabul edilmemiz iin katedeceimiz yolda temel bir snav. Her birimizin tek bamza baardmz eye hep birlikte ulamamz gerekecek. Drt gen bilmecesini zmeyi baardk nk dnme biimimizi deitirmeyi bildik. Kafamzn iinde bir kapy atk. Dayanmamz gerek. te bu yzden gene Edmond bize bir anahtar verdi. Onu grmyoruz nk korkumuz bizi kr ediyor. tfaiyecilerden biri homurdand: - Gizemli konumay brak! Hangi anahtar? Nasl bir zm neriyorsun? Jason srar etti: - Drt gen bilmecesini anmsayn. Bizi dnme tarzmz deitirmeye zorluyordu. "Baka biimde dnmek gerek," diye tekrar ediyordu Edmond. "Baka biimde dnmek gerek." Bir polis memuru itiraz etti: - Fakat burada fareler gibi kstmlm durumdayz! Bu ak bir tespit. Bu durumu dnmenin sadece bir yolu var. - Hayr. Bir sr yol var. Bedenlerimizin iinde skm durumdayz, dncelerimizin deil. - Szckler, szckler, ve gene szckler! nerecek-bir eyin varsa haydi ner! Yoksa sus! - Annesinin bedeninden kan bebek artk neden lk suyun 'Cinde olmadn anlamaz. Anne snana geri dnmek ister a-roa kap kapanmtr. Bebek, ak havada asla yaayamayacak olan bir balk olduuna inanr. r, k onu kr eder, an grlt vardr. Anne kamnn d bir cehennemdir. Bizim imdi olduumuz gibi bebek, bu snav geemeyecek durumda olduunu dnr, 125 nk bu yeni dnyaya fizyolojik olarak uyum salamam olduuna inanr. Hepimiz bu an yaadk. Havaya, a, grltye, soua uyum saladk. Mutasyona urayarak suda yaayan fetsten havada nefes alan bebee dntk. Balktan memeliye dntk. - Evet, yani? - Biz ayn kritik durumu yayoruz. Gene uyum salayalm, kendimizi bu yeni kalba dkelim. & Mfetti Grard Galin gzlerini havaya dikerek haykrd: **' - ldnyor, gerekten gldryor! jonathan Wells mnldandi: - Hayr. Sanrm ne demek istediini anlyorum. zm bulacaz nk onu bulmaktan baka kurtulu yolumuz yok. - Ya evet, her zaman onu arayabiliriz, zm. Hatta alktan lmeyi beklerken bundan baka yapacak eyimiz yok. - Brakn |ason konusun, diye emretti Augusta. Szn bitirmedi. Jason Bragel kitap rahlesine doru yneldi ve "Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi"ni ald. - Bu gece onu tekrar okudum, dedi. zmn onda, btn harflerde yazl olduuna inanmtm. Uzun sre aradm ve sonunda size yksek sesle okumak istediim bu blm buldum. yi dinleyin. 48. ANSKLOPED HOMEOSTAZ: Her trl yaam biimi homeostazl araytm-dadr. "Homeostazl" i ortamla d ortam arasndaki denge anlamna gelir.

Yaayan her yap homeostazl halinde iler. Kuun uabilmesi iin oyuk kemikleri var. Devenin lde hayatta kalabilmesi in hrglerl var. Bukalemun dmanlannm onu fark etmemesi in derisinin rengini deitirir. Bu trler, ok sayd 126 dierleri gibi, onlar evreleyen ortamlarndaki btn altst olulara uyum salayarak soylarn gnmze kadar devam ettirdiler. D dnyaya uyum salamay bilmeyenler yok oldular. Homeostazl, d koullarn zorlamasna gre organlarmzn kendi kendini ayarlama yeteneidir. Basit herhangi bir canlnn en zor yasam snavlarna katlanma ve organizmasn bu duruma uydurmasn gzlediimizde her zaman arrz. Savalar, nsann kendini amak zorunda kald koullar srasnda o zamana kadar konfor ve sakin bir yaam dnda hibir ey bilmeyen insanlarn surat asmadan su ve kuru ekmek yemeye koyulduktan grlmtr. Dalarda kaybolan ehirliler birka gn inde yenebilen otlar tanmay, onlar her zaman irendirmi olan kstebek, rmcek, san, ylan gibi hayvanlar avlayp yemeyi renirler. Dantel Defoe'nun Roblnson Crusoe'su ya da Jules Verne'ln Esrarl Adas insann homeostazl yeteneinin zaferinin kitaplardr. Hepimiz srekli kusursuz homeostazl arayndayz nk zaten hcrelerimiz bu kayg iinde. Srekli en iyi scaklk derecesinde zehirli madde ermeyen en yksek derecede besleyici svya can atarlar. Fakat byle bir sv olmadnda yokluuna uyum salarlar. te bu biimde bir ayyan karacier hcreleri alkol zmsemeye perhiz yapan birinin karacier hcrelerinden daha alktrlar. Sigara ien birinin akcier hcreleri nikotine kar koyacak maddeler reteceklerdir. Hatta Kral Mlthridate vcudunu arsenie dayanacak biimde eitmiti. D ortam, ne kadar ok dman olursa, hcre ya da bireyi o kadar bilinmeyen yetenekler gelitirmeye zorlar. Edmond VVelis, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. Bu okumay uzun bir sessizlik izledi. Jason Bragei, en gzel noktay daha iyi vurgulamak iin sessizlii bozdu: 127 - Eer lrsek, bu, bu an zorlu ortama uyum salamay baaramayacaz. Gerard Galin patlad: - Ar zorlu durum, aka yapyorsun! XI. Louis'nin bir metre karelik yarm ie biimindeki hcrelerinde zincire vurulmu tutsaklar parmaklklanna uyum saladlar m? zerlerine ate edilen kiiler kurunlann geri tepmesi iin gvdelerindeki derilerini sert-letirebiliyorlar m? Japonlar radyasyona kar daha direnli oldula< m? aka yapyorsun! Baz hcumlara ok istense bile uyum sala namaz. Alain Bilsheim kitap rahlesine yaklat. - "Ansikiopedf'den okuduun blm ok ilginti ama bizimle ilgili olarak burada somut bir ey gremiyorum. - Bununla beraber Edmond'un bize syledii ok ak: Eer hayatta kalmak istiyorsak mutasyona uramamz gerek. - Mutasyona uramak m? - Evet. Mutasyona uramak. Yeraltnda yaayan ve az besinle beslenen maara hayvanlan olmak. Grubu bir direnme ve hayatta kalma arac olarak kullanmak. - Yani? - Ranncalarla iletiimimizde baansz olduk ve vcutlarmzn iinde ac ekiyoruz nk yeteri kadar ileri gitmedik. mekten korkan kendi iine kapanm insanlar olarak kaldk. Jonathan VVeils onaylad: - Jason hakl. Bizi fiziksel olarak mahzenin dibine gtren yolu atk. Bu, yolun sadece yansyd. Her durumda koullar bizi yolculuumuza devam etmeye zorluyor. Galin srtt: - Mahzenden sonra bir mahzen daha m var demek istiyorsun? Tapnan altn kazp onun bizi nereye gtrecei bilinmeyen mahzenini bulmamz m istiyorsun?

- Hayr. Beni iyi dinle. Yolun yans fizikseldi ve biz onu vcudumuzla atk. Dier blm bizim ruhlarmz ilgilendiriyor ve bize geri kalan bunu yapmak. imdi, dnce yapmz deitirmek, kafamzn iinde mutasyona uramak zorundayz. Dntmz 128 yaara hayvanlan gibi yaamay kabul etmek. Bir kez iimizden Ijiri, grubumuzun on be erkek ve bir kadnla ileyemeyeceini sylemiti. Bir insan toplumu iin bu doruydu ama bir bcek top|umu iin? Lucie VVells irkiidi. Kocasnn mantnn nereye doru gittiini anlamt. Yeraltnda, ok az besinle hep birlikte hayatta kalabilmeleri iin tek yol eye dnmekti... ey... Ayn anda hepsinin dudaklanna ayn szck geliyordu. "Karncalar." 49. YAMUR Hava elektrie doymu durumda. imek az ok negatif ykl olan bir dizi iyonu tututuruyor. Bunu gl bifgrleme izliyor ve sonra yeni bir imek, yapraklarn zerine tedirgin edici bir mor-beyaz k yanstarak gkyzn bin paraya blyor. Kular alakta, sineklerin altnda uuyorlar. Yeni bir gk grlts. rs biimindeki bir bulut tkeniyor. Uan knkanatlnn baas aydnlanyor. 103683. bu k saan yzeyin altna doru kaymaktan korkuyor. Kendini dnyann ucunun bekileri olan Parmaklann karsnda bulduunda hissettii gszlk duygusunun aynsn hissediyor. Knkanatl binei, "Geri dnmemiz gerek," diyor. Ama yamur youn bir biimde yamaya balad bile. Her damla lmcl olabilir. Dev kristal izgileri ar noktalar izliyor. Bunlardan birinin kocaman bcein kanatlanna dokunmas ldrc olur. Knkanatl panie kaplyor. Damlalarn arasndan gemek iin her eyi deneyerek bu sk bombardmann ortasnda zikzaklar iziyor. 103683. artk hibir eyi denetleyemiyor. Sadece, ayak tabanndaki puvilislerinin btn vantuzlan ve peneleriyle bineine Yapyor. Her ey ok hzl gidiyor. Ayn anda nde, arkada, aa-Sida, yukanda btn tehlikeleri gren kresel gzlerini kapatmak 129 isterdi! Ama karncalarn gz kapaklan yoktur. Ah! Yaprakbltlerinln olduu yere kavumak iin nasl acele ediyor! Kaybolan bir kk damlack 103683.'nn tam zerine arpyor ve duyargalann gs boluuna yaslyor. Su aha saplann bouyor ve olaylarn devamn hissetmesini engelliyor. Bu durum sesin kesilmesi gibi. Ona sadece grnt kald ve bu, daha da dehete drc. Kocaman gergedanbcei bitkin durumda. v Mzrak gibi damlalarn arasnda zikzaklar izmek, gittike zorlayor. Her defasnda kanatlarnn ucu nemleniyor ve umakta olan toplam arlatnyor. Ar bir su kreciinden kl pay synlyorlar. Gergedanbcei daha da byk olan bir ikincisinden kurtulmak iin krk be derece eiliyor ve dnyor. Kl pay. Fakat su ayana deiyor, snyor ve bcein duyargalarna geliyor. Yeni bir imek. Patlama. Saniyeden daha ksa bir sre uan hayvan d dnyay alglayn kaybediyor. Sanki aksrm gibi. Yrngesinin kontroln yeniden kazandnda artk ok ge. imeklerin altnda ldayan duru bir su stununa doru gidiyorlar. Knkanatl iki kanadn dikey konuma getirerek fren yapyor. Fakat ok hzl gidiyorlar. Bu hzda fren yapmak mmkn deil. Bir dizi akrobasi hareketinden sonra dnerek sryorlar. 103683. uan sava atna o kadar kuvvetli sanlyor ki peneleri kitini delip geiyor. slak duyargalar gzlerini kamlyor ve orada yapp kalyorlar. lk olarak drt ke bir su direine arpyorlar ve o, onlar nokta nokta bir yamur izgisine doru savuruyor. zerleri saanakla rtlyor. imdi ilk bataki arlklarnn on kat arlktalar. Olgun bir armut gibi sitenin dallardan oluan rtsnn stne dyorlar.

Gergedanbcei patlyor, boynuzu kopuyor, kafas kk paralara ayrlyor. D kanatlan sanki tek balanna umaya devam edecek gibi gkyzne ykseliyorlar. 103683., kannca olmam1 verdii hafiflikle, bu felaketten hibir zarara uramadan kurtuluyor 130 puyargalann kuruluyor ve ehrin girilerinden birine doru atlyor. Karsna bir havalandrma delii kyor. i kanncalar siteyi sel basknndan korumak iin delii takamlar ama 103683. baraj kertmeyi baanyor. eride muhafzlar ona kfrediyorlar. Siteyi tehlikeye attnn farknda deil mi? Gerekten onu kk bir dere izliyor. Asker karncann bunun iin yapabilecei bir ey yok, duvara karncalar gvenlik eleini kapamak iin aceleyle alrlarken o hzla komaya devam ediyor. Yorgunluktan zayf dm bir halde ama kuru bir yerde durduunda ilgilenip acyan bir ii kannca ona bir trofalaksi neriyor. Tehlikeden son anda kurtulan asker kannca bunu minnetle kabul ediyor. ki bcek yz yze geliyor azdan pmeye, sonra sosyal kursaklannn dibinde gizli tutulan besinleri kusmaya balyorlar. Scaklk, vcudunun ba, sevdii her ey. Sonra 103683. bir tnele giriyor ve bir sr galeriden geiyor. 50. LABRENT Karanlk koridorlar ve nemli dar ve uzun yollar. Havada allmam nceden kalma kokular vard. Yerde rm besinler ve alaca atklar duruyordu. Yer ayaklara yapyor ve duvardan nem szyordu. nsanlar kmeler oluturuyordu. Sokak serserileri, dilenciler, sahte mzisyenler, gerek marjinaller i bulandnc kmeler halinde yapyorlard. lerinden smsk krmz bir bluz giymi biri, disiz aznda donuk ve sinsi bir glmsemeyle yaklat: - Demek kk hanm metroda tek bana dolayor? Bunun tehlikeli olduunu bilmiyor mu? Bir muhafz istemez mi? Adam sntyor gen kadnn evresinde dans ediyordu. Durum uygunsa Laetitia VVells hdkleri saygl olmaya zorlamay biliyordu. Bakn sertletirdi, meneke rengi iris neredeyse 131 kan krmzsna dnd ve "ekil!" mesajn verdi. Adam homurdanarak geri ekildi. - Haydi git, hey ukala! Eer saldnya urarsan bunu sen istemi olacaksn! Teknik bu kez iyi ilemiti ama bu, her defe ileyecei anlamna gelmiyordu, Metro, ehirde dolaabilmek iin tek doru drst ara olduundan beri ayn zamanda modem zamanlann haydut yatayd. Laetitia duraa ulat ve geen metroyu kl pay kard, sor.lcl evresindeki kalabalk byrken aksi ynde metro geti. Kalabalk yeni bir srpriz grev olup olmad hakknda birbirine soru soruyor ya da birka istasyon nce bir geri zeklnn intihar etmeye mi kalktn merak ediyordu. Sonunda iki k kresi grnd. Tiz bir fren sesi kulaklarn burguyla deliyormu duygusu verdi. Boyal satan pasl uzun tp duraa girdi. zerinde her eit duvar yazs vardv. Fuck bastard crazy boys territoy " Aptallara lm", "Bunu okuyan bok", "Babil sonun yaklat". Tabii bu arada ilanlardan ve keeli kalem ya da akyla acele iziktirilmi mstehcen resimlerden sz etmeye gerek yok. Kaplar alrken Laetitia aknlkla vagonun atrdayacak kadar dolu olduunu fark etti. Yzler ve eller camlara yapmt. Hi kimsenin yardm aracak kadar cesareti yokmu gibiydi. Bu insanlan her gn kendi istekleriyle (stelik para deyerek) be yzden fazla kii birka metrekplk scak, satan bir kutuya ylmaya hangi gdnn ittiini artk anmsamyordu. Hibir hayvan kendisini kendi iradesiyle benzer bir duruma sokacak kadar deli olamazd! Laetitia ieri girer girmez yrtk prtk elbiseli yah bir kadnn eki kokan nefesi, kt, ucuz bir parfm kokan bir kadnn kollarndaki hasta bir ocuun kusmuk kokulan ve bir duvar iisinin ter kokusuyla karlat. Aynca evresinde kalalarn okamaya alan ok k bir beyefendi, biletini isteyen bir

kontrolr, bozuk para ya da lokanta fileri dilenen bir isiz, grlt patrtya karn boa' zn yrtarcasna baran bir gitarist vard. 132 3ir hazrlk snfnn krk be ocuu, genel dikkatsizlikten yanlanarak tkenmez kalemlerinin uclaryla oturaklarnn sentetik demesini delmeye alyorlard, bir asker mangas "Nian!" di-e aryordu. Camlar bu yzlerce insann aralksz soluk alp veriinden buharlanmt. Laetitia bozuk havay yavaa soludu, dilerini skt ve kt durumuna sabrla katland. Ne olursa olsun ikyet etmeye hakk yoktu. Evinden iyerine gitmek iin sadece yarm saatlik bir yolu vard, baz insanlar en kalabalk saatlerde her gn saatlerini yolda geiriyorlard! Hibir bilim kurgu yazan bunu hibir zaman ngrmemiti. n-sanlann binlercesi bir arada, sac kutulann iinde sktrlmay kabul ettikleri bir uygarlk! Makine hareket ediyor, raylarn zerinde kvlcmlar gkararak kayyor. Laetitia Wells sakinlemek ve nerede olduunu unutmak iin gzlerini kapyor. Babas ona neresini kullanarak dinginliini korumay retmiti. nsan neresini iyice denetlemeye baladnda kalp atlann yavalatmak iin onlar ehliletirmeyi denemeliydi. Parazit dnceler younlamasn engelliyordu. Yeniden annesini dnyordu... Hayr zellikle onu dnmemeli... Hayr. Gzlerini at, kalbinin ve nefesinin ritmini yeniden hzlandrd. Vagonun younluu biraz azalmt. Hatta bo bir yer vard. Acele oraya oturdu ve uyudu. Nasl olsa son durakta iniyordu. Ve metroda olduunun ne kadar az bilincinde olursa, kendini o kadar iyi hissediyordu. 51. ANSKLOPED SMYA: Her simya ilemi dnyann douunu taklit etmek ya da yeniden sahnelemeyi amalar. Alt ilem gereklidir. Ki-releme. rme. znme. Damtma. Birleme. nceltme. Bu *lo ilem drt evrede gerekleir: Bir piirme evresi olan siya-* dnm. Buharlama evresi olan beyaza dnm. 133 Karma evresi olan krmzya dnm. Ve en son altn tozunu veren inceltme. Bu toz, Yuvarlak Masa valyeleri efsane-slndekl Byc Merlln'ln tozuna benzer. Bir nsan ya da nesneyi kusursuz klmak in bu tozdan zerine koymak yeter. Birok yk ve masal gerekte anlarnda bu tarifi saklarlar. rnein, Pamuk Prenses. Pamuk Prenses bir simya hazrlnn sonucudur. Pamuk Prenses nasl elde edilir? Yedi ccelerle Franszca naln (cce) szc bilgi anlamna gelen "gnomc-i ya da "gnosls" szcklerinden tremitir. Bu yedi cce yedi metali temsil eder: Kurun, kalay, demir, bakr, cva, gm, altn. Bunlar da yedi gezegenle balantldrlan, Satrn, Jpiter, Mars, Vens, Merkr, Ay, Gne. Onlar da yedi temel nsan karakteriyle balantldr: Hrn, saf, hayalci vb. Edmond VVells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 52. SU SAVAI imekler hl skntl gkyznde izgiler iziyorlar ama hibir karncann beyaz klarla yanlan altn renkli grkemli bulutlan hayranlkla izleyecek cesareti yok. Frtna bir afet. Damlalar sitenin stne bomba gibi dyorlar ve av iin da-nda olup gecikmi olan sava karncalar sv mermilerce vuruluyorlar. Bel-o-kan'n iinde, Chli-pou-ni'nin baharda giritii deneyimlerden biri felaketi artt nyor. Kralie, bir blgeden dierine ulam hzlandrmak iin kanallar kazdrd. Bunlarda karncalar yzen yapraklarn zerinde bir yerden dierine gidiyorlar. Fakat sanak altnda bu kk yeralt dereleri birer nehir olacak kadar byyorlar. Burada kalabalk bir muhafz grubu bu lgnlk nbetini durdurmak iin bouna dvnp yoruluyor. 134 Kubbenin tepesinde durum daha da ktleiyor. Dolu taneleri tenin dallardan oluan krkn deldiler. Bir sr delikten su szyor. 103683. elinden geldii kadar byk gediklerden birini doldurmay deniyor. "Herkes gnelenme odasna," diye sesleniyor. "Yumurtalan kurtarmak gerek!"

Bir grup asker art arda arpan dalgalara meydan okuyarak arkasndan koturuyor. Gnelenme odasnn st blm her zamanki kl halini kaybetmi. Tavanda en kuvvetli aann sknts iindeki ii karncalar delikleri kuru yapraklarla tkamay deniyorlar. Fakat su ksa bir sre iinde yeniden grnerek yerde uzun gm eritler halinde akyor. Her ey slak. Deerli kozalarn hepsini kurtarmak olanaksz, ok fazla koza var. Dad kanncalar sadece erken gelimi birka larvay kurtaracak zaman buluyorlar. Aceleyle ii karncalara atlan yumurtalar yerde patlyorlar. 103683. o anda asileri dnyor. Eer su, knkanatllarn alna kadar inerse, ki srekli iniyor, hepsi lecek! Birinci uyan evresi: Kkrtc feromonlar olabildii kadar yaylyorlar, ounlukla suyun buharyla karyorlar. kinci uyar evresi: Askerler, iiler, dadlar, cinsiyetliler, herkes fkeyle ve kudurmuasna kannlannn ucuyla duvarlara vuruyor. Bu sava kargaas sitenin tamamnn titremesine neden oluyor. "Pam, pam, pam." Alarm! Bin kez alarm! Ne panik! Btn ehrin alarma gemesi iin su birikintisine kaplm olan karncalar bile suyun arasndan yere vurmaya alyorlar. Bu vurular soluu kesilen birinin damarlannda kann hzl hzl akna benziyor. ehrin kalbi atyor. Yank halinde kubbeyi delen crcrbcekleri duyuluyor. "Fo, fo, fo." Sertletirilmi de olsalar eneler su damlalarna kar ne yapabilirler? 135 nc uyan evresi: En kritik durum. steriye kaplan baz ii kanncalar her yne kouyorlar. Gergin duyargalan anlalmaz fero-monik lklar yayyor. Panik halinde bazlar kendi trdelerini yaralyor. Kzl kanncalarda en gl uyan feromonu dufur bezi tarafndan salglanan "ndecane" adl bir maddedir. Bu, kimyasal forml C10-H22 olan, uucu bir hidrokarbondur. En derin k uykusundaki bir dad kanncay lgnca fkeli klabilecek kadar gl kokudur. Kapc karncalar kurban edilmeden, yasak site, su basknndan kurtanlamazd. Bu kahraman askerler, dz kafalanyla girileri skca kapatarak igalci svnn aa ktnn merkezini basmasn engellediler. En bata kralie Chli-pou-ni olmak zere yasak sitenin btn sakinleri zarar almadan kurtuldular. Buna karlk su imdi yaprakbitlerinin bulunduu salonlara iniyor. Yeil sr hayvanlar alaya kokusal yaygaralar yayyorlar. Kamaktan pes etmi obanlar ilerinden sadece yavrulamak zere olan birkan kurtarabiliyorlar. Her yerde barajlar ykseltilmeye allyor. Stratejik olarak en nemli galerilerden birinde bulunan ve takn halindeki seli engellemeye alan baraj salamlatrlmaya allyor. Fakat suyun gc dayanlmaz. Baraj toz haline geliyor, atlyor ve yanlyor. Yap yanlyor ve cesur duvarclar gtren bir su topunu serbest brakyor. Su, boulanlan srkleyerek, koridorlardan geiyor, tonozlar kertiyor, kprleri yerlerinden skyor, mantar tarlalarna dklmeden nce btn yeralt topografyasn altst ediyor. Orada da ifti karncalar kamadan nce sadece birka deerli spor toplamaya zamanlan oluyor. Suda yaayan knkanatllar, Chli-pou-ni'nin evcilletirmeyi kadar istedii u nl domuzlan bcekleri, z evrelerinde neeyle rpnmaktan mutlu, yaprakbitlerini, kannca llerini, ac eken larvalan keyifle yiyerek her yerde dolayorlar. 136 103683. bir sr dn yapp engelleri aarak gergedanb-ceklerinin alna ulayor. Zavall hayvanlar boulmaktan kurtul-mak iin oradan oraya sekerek uuyorlar. Fakat tavan o kadar alak ki ksa srede korku iinde oraya arpyorlar. Ve her yerde olduu gibi burada da hamarat ii karncalar tehlikeyi kmseyerek birka k kurtarmak ve yumurtalarla dolu kresel mayslar kuru yerlere itmek iin gz kulak oluyorlar. Buna karn kanlmaz olarak ok byk kayplar olacan biliyorlar.

Ayaklannn slanmas gergedanbceklerini dehete dryor ve boynuzlarn tavana arpmalarna neden oluyor. 103683. hakaretlerin arasndan gemesini savalna borlu. te sonunda asilerin gizli yerinin girii. Tannalar ve Tanrc olmayanlar, hepsi orada. Fakat ikinciler sinirli bir biimde kprdanrken, birinciler garip bir biimde sakin duruyorlar. Tufan onlan artmyor. "Tanrlar yeteri kadar doyurmadk, bu yzden bizi slatyorlar." 103683. onlann tekdze dinsel szlerini kesiyor. ok yaknda k yolu kalmayacak. Eer asi hareketini kurtarmak istiyorlarsa, gecikmeden svmak gerek. Sonunda onu dinleyip onun admlanna ayak uyduruyorlar. Bu yerleri boaltrken 24. adl karnca ona bir nceki ziyaretinde brakm olduu kelebek kozasn uzatyor. "Merkr grevi iin. Bunu unutmamalsn." 103683. daha fazla tartmak yerine kozay alyor ve arkasndaki asilere yol gsteriyor. Fakat al gemek artk olanaksz. Salonun tamam boulmu. Gergedanbcekleriyle birlikte karncalar da suyun zerinde yzyorlar. Mmkn olduu kadar abuk yeni bir tnel kazmak gerek. i 03683. emirler veriyor. abuk olmak gerek, su seviyesi ykseliyor. evrede dolaan besinlerin hepsi suyun stnde yzyor. Buna karn Tannalar ikyet etmiyorlar. ou, hakl Tanrsal fkeye katlanmaya boyun eiyor. 137 Ortal knp geiren bu yamurun sadece Chli-pou-ni'nin seferini engellemek iin onlar vurmaya geldiine ikna olmu durumdalar. 53. ACI ANLAR - Affedersiniz matmazel! ,'. Biri ona bir ey sylyordu. Laetitia Wells gzlerini yeniden atnda henz son duraa gelmemiti. Bir kadn ona sesleniyordu. - Affedersiniz matmazel. Sanrm ilerimle size arptm. Laetitia iini ekti: - nemli deil. Kadn eker pembesi ynden rg ryordu. rd eyi yaymak iin fazladan biraz yer talep ediyordu. Laetitia Wells, parmaklarn hareket ettirerek rg ren bu rmcee bakt. iler, akan ilmekleri takntl bir tkrtyla oaltyordu. Kadnn pembe ii, bir bebek takmna benziyordu. Laetitia Wells, "Bu yumuak ynl lalenin iine hangi zavall bebei hapsetmeye niyetleniyor?" diye dnd. Kadn, sanki soruyu duymu gibi, kocaman mine takma dilerini gsterdi. - Bu, olum iin, dedi gururla. Ayn anda Laetitia'nn gzleri bir afie takld "lkemizin ocuklara gereksinimi var. Doum orannn dmesine kar savan." Laetitia Wells hafif bir aclk hissetti. ocuk yapmak! Kendi kendine bunun tre verilen en eski emir olduunu sylyordu: oalmak, dalmak, hep birden serpilmek. lgin bir imdiki zamannz olmad m? Yumurtlama sayesinde gelecekte hayatta kaln! nce miktar dnn, nitelik belki bunu takip eder. Her yumurtlaya bunun bilincinde deildi ama btn uluslarn btn politikalarn aan sonsuz propagandaya itaat ediyordu: Gezegen stndeki insan nfusunu arttnn. 138 Laetitia Wells bu anneyi omuzlanndan tutup dosdoru gzlerine bakarak unlan sylemek istedi: "Hayr, artk ocuk yapmayn, fendinize gelin, biraz utanma, hay kr eytan! Doum kontrol haplar aln, sevdiklerinize prezervatif armaan edin, sizi doru yola getirmelerini dileyeceiniz gibi dourgan arkadalarnza doru yolu gsterin. Baanl olunan bir ocua karlk yz tane ylesine batan savma yaplm ocuk var. Buna demez. Sonra batan savma yaplm ocuklar g sahibi oluyor ve ite sonu. Eer sizin kendi anneniz daha ciddi olmu olsayd sizin btn bu aclan ekmenizden kanrd. Anne babanzn domanza neden olarak size yapt en byk ktln intikamn ocuklannzdan almayn. Birbirinizi sevmeyi brakn, byyn ama artk oalmayn."

Bu insandan kama krizlerinin (onun aamasnda bu insan korkusuydu) her biri aznda ac bir tat brakyordu. Fakat en artc olan bunu ho olmayan bir ey olarak grmemesiydi. Laetitia kendini toparlad, rg ren rmcee glmsedi. Anne olmann mutluluunu yayan karsndaki bu yz ona... Hayr... Olmamalyd... Bu ona... Ona kendi annesini anmsatt. Ling-mi. Ling-mi VVells lsemiye yakalanmt. Kan kanseri affetmiyor. Ling-mi, tatl annesi, Laetitia doktorun ne dediini sorduunda asla yant vermiyordu. Ling-mi, Laetitia'ya hep unlar tekrarlyordu: "Kayglanma. yileeceim. Doktorlar iyimserler ve ilalar da gittike daha etkili oluyor." Fakat banyoda, lavaboda sk sk krmz izler oluyordu ve an kesici ila iesi genelde botu. Ling-mi reetedeki btn dozlar ayordu. Artk hibir ey onun aclarn hafifletmiyordu. Bir gn bir ambulans gelmi ve onu hastaneye gtrmt. "Merak etme. Orada beni tedavi etmek iin btn aletler ve uzmanlar var. Eve gz kulak ol, benim yokluumda uslu ol ve her akam beni grmeye gel." Ling-mi hakliydi: Hastanede olabilecek her makine vard. yle ki lmeyi baaramyordu. kez intihar etmeyi denemiti ve her nde de onu son anda kurtarmlard. O, mcadele ediyordu. 139 Onu kemerlerle balamlar ve tka basa morfinle doldurmulard. Laetitia annesini ziyaret ettiinde kollarnn ineler ve serumlar yznden rklerle kapl olduunu ok iyi gryordu. Bir ayda Ling-mi VVells knm bir yal kadn olmutu. Doktorlar, "Onu kurtaracaz, kayglanmayn, onu kurtaracaz," diyorlard. Fakat Ling-mi artk kurtarlmak istemiyordu. Kznn koluna dokunarak ona fsldamt: "lmek istiyorum " Fakat on drt yanda bir kz ocuu annesi ona byle bir dif: y sylediinde ne yapabilir? Yasalar kim olursa olsun birini lme terk etmeyi yasaklyordu. zellikle eer bakm ve kalma creti dahil bin franklk gnlk oda cretini deyebilecek durumdaysa. Edmond Wells de kansnn hastanede kald sre iinde hzl bir biimde yalanmt. Ling-mi byk sray iin onun yardmn istemiti. Bir gn artk onun dayanamadn grnce Edmond bu istee boyun edi. Ona soluk alverilerini ve kalp atlarn nasl yavalatacan retti. Bir hipnoz seans yapmt. Elbette bu seansa hi kimse katlmamt ama Laetitia annesinin uykuya dalmasna yardm etmek iin babasnn ie nasl koyulduunu biliyordu. "Sakinsin, ok sakin. Soluun ileri geri giden bir dalga gibi. Tatl bir duygu. leri, geri. Soluun gle dnmek isteyen bir deniz. leri, geri. Her soluk alp veri ncekine gre daha yava ve daha derin. Her soluk al sana daha ok g ve tatllk getiriyor. Artk vcudunu hissetmiyorsun, artk ayaklarn hissetmiyorsun, artk ellerini hissetmiyorsun, kafan da. Rzgrda uan hafif ve duyumsuz bir ku tysn." Ling-mi umutu. Yzne dingin bir glmseyi yerlemiti. Uykuya dalar gibi lmt. Reanimasyon servisindeki doktorlar toksin iaretini hemen almlard. Balkln havalanmasn engellemek isteyen gelincikler gibi sanlmlard. Ama bu kez, Ling-mi gayet gzel kazanmt. O zamandan beri Laetitia'nn zlecek kiisel bir bilmecesi vard: Kanser. Ve bir saplants: Hekimlere ve insanln kaderi hakknda karar veren dierlerine olan nefreti. Kanseri kknden 140 kmeyi kimse baaramadysa bunun nedeninin hi kimsenin -zrn bulmakta gerekten kar olmamas olduuna emindi. Hatta bu konuda emin olmak iin kanserolog olmutu. Kanserin yenilmez olmadn ve hekimlerin annesini daha bitkin hale getirmek yerine onu kurtarabilecek olan beceriksizler olduklarn tantlamak istiyordu. Fakat bunda baansz olmutu. Bylece ona sadece insanlara duyduu nefret ve bilmecelere duyduu tutku kalyordu. Gazetecilik, hncyla en derinlerdeki isteklerini uzlatrmasna jan vermiti. Kalemiyle hakszlklar aklayabiliyor, ynlan harekete geirebiliyor, bir vuruta ikiyzllerin geek yzn gstere-biliyordu. Ne yazk ki ikiyzllerin

arasnda en nde gelenlerin kendi i arkadalan olduunu abucak anlad. Szlerinde cesur a-ma eylemlerinde sefildiler. Yaynlarnda hakszla urayanlarn koruyucusuyken, maalarnda bir ykselme vaadi karlnda en kt bayalklara hazrdlar. Medya dnyasnn yannda tp ortam ona sevimli insanlarla dolu grnd. Fakat basnda ekolojik yuvasn, av alann istedii biime sokmutu. Birok polisiye olay zerek kendine bir isim yapmt. u anda meslektalar onun dmesini bekleyerek uzak duruyorlard. Sendelememesi gerekiyordu. Gelecek basan armas olarak av tablosuna Salta-Nogard olayn koyacakt. Neeli Komiser Melies'e yazk olacakt! Ve ite son duraa gelmiti. ndi. rg ren kadn bebek giysi takmn toplarken ona seslendi: -"yi akamlar matmazel. 54. ANSKLOPED NASIL: Bir engel karsnda insann lk refleksi u soruyu sormaktr: "Neden bu sorun var ve hata kimde?" Bunun bir <Wa olmamas iin sulular ve arptrlacaklar cezay arar. W durumda karnca kendi kendine nce unu sorar : "Bu 141 sorunu nasl ve kimin yardmyla, zebilirim?" Karncalarn dnyasnda en kk bir sululuk kavram yoktur. Kendilerine "ler neden yrmyor," diye soranlar* "slerin yrmesi iin ne yapmal," diye soranlar arasnda her zaman byk bir fark olacaktr. u an in nsan dnyas kendilerine "Neden" diye soranlara alt ama bir gn gelecek ve kendilerine "Nasl" diye soranlar ynetimi ele alacaklar... Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt n. 55. SADECE SU, SADECE SU Peneler ve eneler inatla alyorlar. Kazyorlar, kazyorlar, baka kurtulu yolu yok. Yardm tnellerinde kzgn asi karncalarn evresinde yer titreiyor, sallanyor. Su btn siteyi spryor. Chli-pou-ni'nin btn gzel projeleri, gerekletirdii nc harika giriimler artk dalgalarn gtrd atklardan baka bir ey deil. Bo eyler, sonuta bunlar sade-ce bo eylerdi; bu baheler, bu mantar tarlalan, bu allar, bu sar n salonlar, bu k tahl ambarlar, bu s ayarl bebek koular solaryum, su kanallan... Selde sanki hibir zaman var olmamlar gibi yok oluyorlar. Birden, yardm tnelinin bir yan duvan patlyor. Su, demetler halinde fiknyor. 103683. ve arkadalar daha da hzl kazmak iin topra yutuyorlar. Fakat bu i olanaksz ve sel onlar yakalyor. 103683. onlan bekleyen talih hakknda hibir hayal kurmuyor. imdiden kannlanna kadar slandlar ve su tam hzla ykselmeye devam ediyor. 142 56. BATI Bat. imdi tamamen dalgalann yzeyiyle kaplyd. Artk soluk alamyordu. Uzun bir an, artk hibir ey dnmeyerek, svnn iinde kald. Suyu seviyordu. Kvetindeki suyun altnda salan kabaryor, cildi karton gibi oluyordu. Laetitia VVells buna gnlk banyo ayini, diyordu. Onun geveme biimi buydu: Biraz lk su ve sessizlik. Kendini gln prensesi gibi hissetti. Dzinelerce saniye, lyormu duygusuna kaplncaya kadar, soluunu tutarak kald. Her gn biraz daha fazla sre suyun altnda kalyordu. Dl kesesi svsnn iindeki bir fets gibi dizlerini enesinin altnda topluyor ve yavaa anlamn bir tek kendisinin bildii bir su dansnda sallanyordu. Kafasnn btn kalabaln boaltmaya balad, kanser kyor, Salta kyor (ding, dong), "L'Echo du dimanche'n yazs kyor, gzellii kyor (ding, dong), metro kyor, yumurtlayan anneler kyor. Bu byk yaz temizliiydi. "Ding, dong"

Sudan kt. Suyun dnda her ey kuru grnyor. Kuru, dman (ding! dong!) ...yakc. Rya grmemiti: Kap alnyordu. Hava solunumunu kefeden kurbaagillerden biri srnerek kvetten kt. Byk bir bornoz ald, sarnd ve kk admlarla salona gitti. Kapnn ardndan sordu: - Kim o? - Polis! Gzetleme deliinden bakt ve Komiser Melies'i tand. - Bu saatte gelmenizin sebebi nedir?" - Arama iznim var. Laetitia kapy amaya raz oldu. Melies rahat grnyordu. 143 - CCG'ye gittim ve bana sizin Salta kardeler ve Caroline No-gard'n zerinde altklan kimyasal rnlerin bulunduu ieleri ardnz sylediler. Laetitia gidip ieleri ald ve ona uzatt. Melies dnceli bir biimde ieleri seyre dald. - Matmazel Wells size ilerinde ne olduunu sorabilir miyim? - Sizin iinizi yapp hazr bir halde size verecek deilim. Kim yasal incelemenin creti gazetem tarafndan dendi. Sonular,, t* dece ona aittir, baka hi kimseye deil. Melies hl kapnn eiindeydi, ona meydan okuyan bu gzel kzn karsnda, eski takm elbisesinin iinde neredeyse ylgnd. - Matmazel Wells, ltfen, ieri girebilir miyim? Bir dakika konuabilir miyiz? Sizi uzun sre rahatsz etmeyeceim. Kuvvetli bir saanan altnda kalm olmalyd. Snlsklamd. Ayaklannn yannda, paspasn zerinde imdiden kk bir su birikintisi olumutu. Laetitia i ekti: - Pekl ama size ayracak ok fazla zamanm yok. Melies salona girmeden nce uzun uzun ayakkablarn kurulad. - Pis bir hava. - Yln scak zamanlanndar sonra saanak. - Btn mevsimler altst oldu, bir gei dnemi olmadan scak ve kuru havadan souk ve nemli havaya geiyoruz. - Haydi, girin, oturun. Bir ey imek ister misiniz? - Bana nerecek neyiniz var? - Bal erbeti. - Bu nedir? - Su, bal ve maya mantan. Hepsinin kanjp mayalanm hali. Bu OlimposTanniarnn ve Kelt papazlarnn ieceiydi. - Olimpos Tannlannn ieceini kabul ediyorum. Laetitia ona servis yapt ve sonra gzden kayboldu. - Beni bekleyin, ncesalanm kurutmam gerek. Melies banyodan gelen sa kurutma makinesinin homurtusunu duyar duymaz, evreyi incelemek iin kararl bir biimde, bir srayta ayaa kalkt. 144 Buras yksek bir yaam standardn gsteren bir apartman dairesiydi- Her ey ok zevkli bir biimde dekore edilmiti. Yeim tasndan heykeller birbirlerine sanlm iftleri gsteriyordu. Halojen lambalar duvarlara aslm biyoloji levhalarn aydnlatyordu. jVlelies ayaa kalkt ve birini inceledi. Burada dnyadaki elli bin karnca tr sralanm ve resmedilmitiSa kurutma makinesi ark sylemeye devam ediyordu. Motosikletilere benzeyen beyaz tyl siyah kanncalar (rhopa-lothrix orbis), zellikle gs boluklan boynuzlarla kapl kanncalar (acromyrmex versicolor), ucunda bir kska bulunan borulan olan (orectognathus antennatus) ya da onlara hippi havasn veren uzun tyleri olan (tingimyrmex mirabilis) dierleri vard. Karncalarn bu kadar eitli biimlerde olabilmeleri komiseri artt. Fakat bcekbilim greviyle orada deildi. Siyah cilal bir kap gzne iliti ve onu amak istedi. Kap anahtarla kilitlenmiti. Cebinden bir sa tokas

kararak kilidi amaya giriti. Tam o srada sa kurutma makinesinin grlts birdenbire kesildi. Aceleyle yeniden yerine oturdu. imdi salarna Louise Brooks modeli verilmiti ve Laetitia Wells zerine oturan, siyah ipekten uzun bir elbise giymiti. Meli-s bu grntnn kendisini etkilemesine izin vermemeye alt. Kibar bir tonla sordu: - Kanncalarla ilgileniyor musunuz? - zel olarak deil. Onlarla ilgilenen babamd. Byk bir kann-ca uzmanyd. Bu levhalan bana yirminci doum gnmde armaan etti. - Babanz, Prof. Edmond Wells miydi? Laetitia ard: - Onu tanyor musunuz? - Ondan sz edildiini duydum. Biz polisler arasnda daha ok Sybarites Soka'ndaki lanetli mahzenin sahibi olarak tannr. Yirmi iinin sonsuz bir mahzende kaybolduu bu olay anmsyor musunuz? 145 - Elbette! Dierlerinin arasnda bu insanlar benim kuzenim, kuzenim, yeenim ve bykannemdi. - Garip bir olay, deil mi? - Gizemli eyleri bu kadar seven biri olarak siz nasl oldu da bu kayplarla ilgili aratrma yapmadnz? - O zamanlar baka bir i zerindeydim. Mahzenle ilgilenen Komiser Alain Bilsheim'di. Zaten bu ona ans getirmedi. Dieriet gibi o da asla geri dnmedi. Fakat siz de gizemli olaylan sevtyp sunuz sannm... Laetitia alaya bir glmseme taknd. - Ben zellikle onlan aydnlatmay seviyorum, dedi. - Salta kardeler ve Caroline Nogard'n katilini bulmay baaracanza inanyor musunuz? - Her durumda deneyeceim. Bu, okyuculanmn houna gidecektir. - Aratrmalarnzn neresinde olduunuzu bana anlatmak istemiyor musunuz? Laetitia bayla hayr' iareti yapt. - Her birimizin kendi yolunu izlemesi daha iyi olur. Bylece birbirimizi rahatsz etmeyiz. Melies ikletlerinden birini ald. inediinde her zaman kendini daha huzurlu hissediyordu. Laetitia'ya dnerek sordu: - Bu siyah kapnn arkasnda ne var? Laetitia VVells bu kaba sorunun karsnda bir anlk bir aknlk geirdi. Kk rahatszln abucak gizledi. Gen kadn omuz silkti. - Benim alma odam. Size oray gezdirmiyorum. Gerekten karmakark bir yer. Bu srada Laetitia bir sigara kard, uzun bir azla geirdi ve karga biimindeki bir akmakla sigarasn yakt. Melies dncelerine geri dnd: - Aratrmanz konusundaki srr saklamak istiyorsunuz. Ben gene de size aratrmann hangi noktasnda olduumu syleyeceim. Laetitia kk, sedefli bir duman bulutu fledi. 146 .. Nasl isterseniz. , Durumu zetleyelim. Drt kurbanmz CCG'de alyordu. le ilgili karanlk bir kskanlk olduu dnlebilirdi. Byk irket-lerde rekabet sk rastlanan bir eydir. Oralarda insanlar bir terfi ya ja ykselme iin birbirlerini paralarlar ve bilim dnyasnda insanlar genelde kazanca dkndrler. Rakip kimyager hipotezi iliyor, bunu kabul edin. Meslektalann etkisini sonradan gsteren ldrc bir rnle zehirledi. Bu, otopside ortaya kan sindirim sistemindeki lserlere kusursuz bir biimde uyuyor. - Hl dnmeden hareket ediyorsunuz komiser. Zehir dncenize saplanp kalmsnz ve durmadan korkuyu unutuyorsunuz. An bir gerilim de lserlere neden olabilir ve drt kurbanmzn drd de an bir korku duydular. Korku, komiser, sorunun ekirdei korku ve ne siz ne de ben, her birinin yzndeki o dehet ifadesine yol aann ne olduunu henz anlamadk. Melies kar kt: - Elbette bu korku hakknda ve hatta zellikle insanlan neyin korkuttuu hakknda kendime sorular sordum!

Laetitia yeni bir duman bulutu fledi. - Ya sizi ne korkutur komiser? Melies yakalanmt nk tam o anda o da Laetitia'ya ayn soruyu sormay dnyordu. -Yani... hmm... - Size her eyden ok dehet veren bir ey vardr, yle deil mi? - Bunu size sylemeyi ok istiyorum ama karlnda siz de ayn itenlikle bana sizi korkutan eyi syleyeceksiniz. Laetitia ona yzn dnd. - Tamam. Melies duraksad sonra konutu. - Ben... Ben kurtlardan korkuyorum. - Kurtlardan m? Laetitia kahkahalarla gld ve tekrarlad. "Kurtlar! Kurtlar!" Ayaa kalkt ve ona bir fincan daha bal erbeti doldurdu. - Ben gerei syledim, imdi sra sizde. 147 Laetitia ayaa kalkt ve pencereden bakt. Uzakta onu ilgilendiren bir eyler gryormu gibiydi. - Hmm... Ben... Ben sizden korkuyorum. - Alay etmeyi brakn, bana iten olacanza sz vermitiniz. Laetitia dnd ve yeni bir duman halkas fledi. Turkuvaz dumann arkasnda meneke rengi gzleri yldzlar gibi parlyordu. - Ama ben itenim. Sizden korkuyorum ve sizin arkanzda ftu insanlktan. Erkeklerden, kadnlardan, yallardan, bebekleVti- tl korkuyorum. Her yerde barbarlar gibi davranyoruz. Kendimizi fiziksel olarak gudubet buluyorum. imizden hibirimiz bir mrek-kepbalnn ya da bir sivrisinein gzelliine yaklaamyoruz. - Kesinlikle! Gen kadnn tutumunda bir ey deimiti. O kadar iyi denetlenen baklan bir reme zayflnn sknts iinde grnyordu. Bu gzlerde delilik vard. Bir hayalet onu ele geirmiti ve o kendini tatl tatl bu glgmln etkisine brakyordu. Her yerde barajlar yklyordu. Artk sansr yoktu. ok az tand bir komiserle konutuunu unutmutu. - Kendimizi insan olmaktan gurur duyan, kendini beenmi, ukala, kibirli yaratklar olarak gryorum. Kyllerden, papazlardan korkuyorum, doktorlardan ve hastalardan korkuyorum, benim ktlm isteyenlerden ve benim iyiliimi isteyenlerden korkuyorum. Dokunduumuz her eyi yok ediyoruz. Yok etmeyi baaramadmz kirletiyoruz. Anlalmaz kir yeteneimizden hibir ey kurtulmuyor. Eer Marsllar buraya gelmiyorlarsa biz onlan korkuttuumuz iin gelmediklerinden eminim. Onlar utangalar, onlara bizi evreleyen hayvanlara ve birbirimize davrandmz gibi davranmamzdan korkuyorlar. Bir insan olduum iin gurur duymuyorum. Benzerlerimden korkuyorum, ok korkuyorum. - Gerekten dediiniz gibi mi dnyorsunuz? Laetitia omuz silkti. - Kurtlar tarafndan ldrlen insan saysna bakn, bir de insanlar tarafndan ldrlenlerin saysna bakn. Benim korkum sizinkinden, nasl sylesem, daha hakl bir korku deil mi sizce? - nsanlardan m korkuyorsunuz? Fakat siz de bir insansnz. 148 , Bunu iyi biliyorum ve zaten bazen kendimden de korkuyorumIV\elies onun yzndeki nefretle knan izgileri aknlkla izle.j Birden Laetitia rahatlad: - Oh, baka bir ey dnelim! kimiz de bilmeceleri seviyoruz. gu iyi uyuyor, imdi ulusal bilmece programmzn yayn saati. Size amzn en nemli konukseverlik jestini yapyor ve biraz televizyonumdan sunuyorum. - Teekkrler, dedi Melies. Laetitia uzaktan kumanda aletiyle oynayarak "Dnce Tuza" programn arad. 57. ANSKLOPED G LKLER: Fareler zerinde bir deney yapld. Onlarn yzme yeteneklerini ncelemek in Nancy Fakltesi'nde dav-' tan biyolojisi konusunda bir laboratuvar aratrmacs olan Dldier Desor alt fareyi tek k bir havuza balanan bir kafese koydu. Farelerin yiyecek datan bir yemlie ulaabilmeleri iin bu havuzu gemeleri gerekiyordu. abucak gzlendi ki alt fare hep birlikte

yzerek yiyeceklerini almaya gttmiyorlar-d. Birtakm roller ortaya kt ve bunlarn datm yleydi: ki smrlen yzc, iki yzmeyen smren, bir zerk yzc ve bir yzmeyen ac eken. ki smrlen suyun altndan yzerek yiyecek almaya gidiyorlard. Kafese geri dndklerinde 'W smren onlara vuruyor ve azlanndaklni brakncaya kadar kafalarn suyun altnda tutuyordu. ki boyun emi sm-tlen, ancak iki smreni doyurduktan sonra kendi yiyeceklerini tketebiliyorlard. Smrenler asla yzmyorlard, beslen-mek in yzenleri dvmekle yetiniyorlard. zerk olan yiyeceini smrenlere brakmayacak kadar grbz bir yzcyd' Ac ekene gelince, o, yzemiyor ve yzenleri korkutamyordu, sonu olarak o da mcadeleler srasnda den knnt-*n topluyordu. Deneyin yapld yirmi kafeste de ayn 149 dalm grld: ki smrlen, iki smren, bir zerk ve bir ac eken. Bu hiyerari mekanizmasn daha iyi anlamak // alt smren bir araya kondu. Btn gece dvtler. Sabah ilerinden ikisi angaryacyd, biri tek bana yzyordu, bir <fl. geri her eye katlanyordu. Ayn ey boyun emi smrlen davran gsteren farelere de uyguland. Ertesi gn afak vakti ilerinden ikisi paa rolndeydi. Fakat deneyin en dndrc taraf uydu: Beyini-incelemek in farelerin kafataslan aldnda en gergin o<m-lann smrenler olduklar fark edildi. Belli ki smrlenlerin artk onlara itaat etmeyeceinden korkmulard. Edmond VVells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 58. KURU YERDE Su srtlarn yalyor. 103683. ve arkadalar lgnca tavan kazyorlar. Btn vcutlar su serplntisiyle slanm durumdayken, mucize gerekleiyor! Sonunda kuru bir yere ulayorlar. Kurtuldular. abucak k tkyorlar. Kumdan duvar dayanacak m? Evet, sel daha zayf koridorlara dklmek iin onun evresinden dolayor. Kk odada birbirlerine yaklaarak bzlm grubun karncalar kendilerini daha iyi hissediyorlar? Asiler kendilerini sayyorlar: Kurtulanlar sadece elli kii. Bir avu Tannc hl mnldanyor: "Parmaklar yeteri kadar beslemedik. Bu yzden onlar da gkyzn atlar." Karncalarn evreni alglaylanna gre Dnya gezegeni kbiktir ve zerinde "st okyanusu" tutan bulutlardan olumu bir tavan vardr. st okyanusun arl her fazla oluunda tavan atlar ve yamur yaar. i 50 Tanrclar, buluttan tavandaki bu atlamalarn, Parmakiann oraya vurduklar pene darbelerinden kaynaklandn savunuyorlar. Ne olursa olsun, daha gzel gnleri beklerken hepsi ellerinden geldii kadar birbirlerine yardm ediyor. Bazlan az aza trofa-laksi yapmaya giriiyorlar. Dierleri scaklk rezervlerini korumak iin birbirlerini ovuyorlar. 103683. azndaki dokunalar duvara dayyor, sitenin hl suyun hcumlar altnda sarsldn hissediyor. Bel-o-kan artk hareket etmiyor. Saydam ayaklarn btn kk aralklara firlatan bu ok ekilli dman tarafndan tamamen ezilmi durumda. Karncalardan daha esnek, daha uyumlu ve daha alakgnll olan yamura lanet olsun. Saf askerler onlara doru kayan damlalan kl gibi ene vurularyla ikiye blyorlar. Onlardan birini ldrmek drdyle kar karya gelmek demek. Yamura bir ayak darbesi sallandnda yamur aya yapk durumda tutuyor. Yamura asit fkrtld nda yamur yakc hale geliyor. Yamuru itip kaktnzda sizi karlyor ve tutuyor. Saanan kurbanlan artk kendilerini saymyorlar. Sitenin btn gzenekleri ak. Bel-o-kan selde bouluyor. 59. TELEVZYON Madam Ramirez'in heyecanl yz ekranda grnd. Yeni bilmecesi olan bu say dizisi zerinde bocalamaya baladndan beri programn izlenme oran iki kat artmt. O ana kadar yanlmayan birinin aniden sallandn grmenin sadiste zevki mi? Ya da bunun nedeni insanlarn, onlarla kendilerini daha kolay zdeletirdikleri iin, genelde kaybedenleri kazananlara tercih etmesi miydi?. Sunucu, her zamanki keyifli haliyle soruyordu:

- Evet, Madam Ramirez, u bizim zm, onu bulabildiniz mi? - Hayr. Hl bulamadm. 151 - Dikkatinizi toplaym, grelim Madam Ramirezl Say dizimiz sl_ ze ne dndryor? Kamera nce tablomun stnde, sonra dalgn bir halde aka. yan Madam Ramirez'in stnde durdu. - Bu diziyi ne kadar incelersem o kadar ok allak bullak oluyo-rum. Gl, ok gl. Gene de bana birka ritmi ayrt edebilmiim gibi geliyor... Hep sona yerletirilmi olan ''bir"... Ortada "iki" paketleri... Sayiann yazl olduu tabloya yaklat ve bif ilkokul retn ninin tarzyla yorumladn: - Bir sl saylar dlizisi sanki. Ama aslnda deil. "Bir'Merle "iki"ler arasnda bir dzen olduunu sandm ama ite "" ortaya gkp o da kendini gsteriyor... O zaman belki de hibir dzen olmadn dndm. Rastgel yerletirilmi saylardan oluan bir kargaa dnyasyla kar karyayz. Bununla beraber, kadn igdm bana bunun yle olmadn, bu sayiann rastgele yerletirilmediklerini fsldyor. - yleyse bu tablo size ne dndryor Madam Ramirez? Madam Ramirez'in yz aydnland. - Sizi gldreceim, dedi. Salon alklarla nlad. Sunucu mdahale etti: - Brakn Madam Ramirez dnsn.*Bir ey dnyor, Ne dnyorsunuz Madam Ramirez? Madam Ramirez alini krm bir halde yant verdi: - Evrenin douunu. Evrenin douunu dnyorum. "Bir" yaylp sonra blnen, Tannsal kvnm. Bana bilmece olarak evreni yneten matematik denklemini soruyor olmanz mmkn m? Einstein'n btn hayat boyunca bouna arad eyi? Dnyadaki btn fizikilerin en by m? Sunucu, bir an programna tamamen uyan anlalmaz bir yz ifadesi taknd. - Kim bilir Madam Ramirez! "Dnce... zleyiciler hep bir azdan bardlar-. - ...Tuza!" 152 ...Tuza" evet, snr tanmaz. Pekl Madam Ramirez, yant m, joker mi? - joker. Ek bilgiye gereksinimim var. Sunucu seslendi: -Tablo! Bilinen say ynn yazd: 1 t 1 2 1 12 11 111211 3 12211 13 11222 1 Sonra kdna bakmadan ekledi: 1113213211 - Anahtar cmleleri hatrlatyorum. Birincisi: "Ne kadar zekiy-sek, bulma ansmz o kadar azdr." kincisi: "Bildiimiz her eyi unutmak gerekir." ngrnze bir ncsn sunuyorum: "Evren gibi, bu bilmece de kaynan mutlak basitlikten alyor." Alklar. Sunucu yeniden neeli bir biimde sordu: - Size bir neride bulunabilir miyim, Madam Ramirez? - Rica ederim, dedi yanmac. - Sizin yeteri kadar basit, yeteri kadar budala, ksaca yeteri kadar bo olmadnza inanyorum. Zeknz size elme takyor. Hcrelerinizde geri gidin, hl iinizde olan saf kk kz bulun. Ve benim deerli izleyicilerime gelince, onlara eer isterseniz ya-nn grmek zere, diyorum! Laetitia Wells televizyonu kapatt.

- Bu program gittike daha elenceli oluyor, dedi. - Bilmecenin zmn buldunuz mu? 153 - Hayr, ya siz? - Ben de bulamadm. Eer dncemi soracak olursanz fazla zeki olmalyz. u sunucu phesiz hakl. Melies iin gitme zamanyd. ieleri geni ceplerine yerletirdi. Eikte bir kez daha sordu: - Her birimiz kendi kemizde kendimizi yormak yerine neden yardm lamyo ruz? - nk benim tek bama alma alkanlm var ve potlfc basn hibir zaman iyi geinemezler. - stisna olmaz m? Laetitia abanoz rengi ksa salann sallad. - stisna olmaz. Haydi komiser, iyi olan kazansn! - Madem yle istiyorsunuz, iyi olan kazansn! Melies merdivende gzden kayboldu. 60. SEFER N YOLA IKI Gc tkenen yamur mcadeleder vazgeiyor. Btn cephelerde geri ekiliyor. Onun da bir dman var. Ad Gne. Karnca uygarlnn eski bala kendini bekletti ama gene de tam zamannda ulat. Gkyznn ak yaralann abucak yeniden yaptrd. st okyanus artk dnyann stne akmyor. Felaketten yakalarn kurtaran Bel-o-kanllar kurumak ve snmak iin kyorlar. Yamur, souun yerini slakln ald bir k uykusu gibi. Daha kt. Souk uyutur ama slaklk ldrr! Darda galip gelen gk cismi kutlanyor. Bazlar eski zafer marn sylemeye balyor: < "Gne, oyuk iskeletlerimize gir, Aryan kaslarmz kmldat Ve blnen dncelerimizi birletir." 154 Sitenin her yerinde bu kokusal ark syleniyor. Bel-o-kan phesiz kutsal dayak yedi. Dolu tanelerinin darbelerinden delik deik olan kubbeden kalan az bir yn, kk fkrmalar halinde iinde siyah phtlar olan duru bir su kusuyor. Bu siyah phtlar suda bo-ulanlann cesetleri. Dier sitelerden gelen yenilerin durumu da daha parlak deildi. Demek ki ormann kibirli kzl kannca federasyonunu kltmek iin bir saanak yetecekti? Bir imparatorluun hakkndan gelmek iin basit bir yamur? Kubbenin ykntlan, kozalarn artk amurlu bir orbann iinde nemli taneciklerden baka bir ey olmad solaryumu ortaya karyorlar. Ve ka tane dad yumurtalar ayaklarnn arasnda korumak isterken ld? Bazlan kendilerininkileri balannn zerindeki ayaklarnn ucunda sallanr durumda tutarak kurtarmay baardlar. Kapc karncalann arasnda tek tk hayatta kalanlar, kendilerini yasak sitenin klanndan skyorlar. rkm bir halde felaketin bykln seyre dalyorlar. Chli-pou-ni'nin kendisi de zararn geniliini grnce aknlktan donakald. Byle durumlarda dayankl ne ina edilebilir? Eer biraz su dnyay karnca uygarlnn ilk gnlerine geri gtrebiliyorsa zek neye yarar? 103683. ve asiler de snaklarn terk ediyorlar. Asker karnca hemen kraliesine doru gidiyor. "Olandan sonra Parmaklara kar seferimizden vazgemek zorunda kalacaz." Chli-pou-ni hareketsizleiyor, feromonun arln yokluyor. Sonra sakin bir biimde duyargalarn hareket ettiriyor ve hayr diye yant veriyor, sererin hibir eyin yeniden ele alnmasn salayamayaca en bata gelen projelerin arasnda olduunu sylyor. Yasak sitenin, aa ktnn iine yerletirilmi olan sekin askerlerin iyi durumda olduklann ve gergedanbceklerinin de ayn ekilde yedekte tutulduklarn ekliyor. "Parmaklan ldrmemiz gerek ve bunu yapacaz," Bununla birlikte bir byklk fark var: 103683.'nn seksen bin yerine sadece... bin askeri olacak. Asker says dkt tabii a-

155 ma askerler ok deneyimli ve savaa alktlar. Ayn ekilde balangta ngrld gibi drt uan knkanatl filosu yerine sadece otuz adetlik bir filo olacak. Bu, hibir ey olmamasndan daha iyi. 103683. bunu kabul ediyor ve duyargalann onaylama anlamnda geri eviriyor. Zayf sereri bekleyen talih hakknda eskisinden daha az karamsar deil. Bunun zerine Chli-pou-ni ekiliyor ve teftiine devam ediy Baz barajlar dayandlar ve baz blgelerin tamamn kurtardlar. JP--ma kayplar ok byk. Katlolanlar zellikle kozalar ve bir sonraki nesil oldu. Chli-pou-ni, sitesinin nfusunu hzla arttrmak iin yumurtlama ritmini ykseltmeye karar veriyor. Sperm deposunda hl milyonlarca taze spermatozoid var. Ve madem yumurtlamak gerekiyor, yumurtlayacak. Bel-o-kan'n her yerinde bir eyler tamir ediliyor, birileri besleniyor, tedavi ediliyor, zararlar inceleniyor, zmler aranyor. Kanncalar yenilgiyi o kadar kolay kabul etmezler. 61. KAYA SUYU Prof. Maximilien MacHarious, Bellevue Oteli'ndeki odasnda, deney kabnn ieriini inceliyordu. Caroline Nogard'n ona vermi olduu madde biim deitirerek, kaya suyuna benzeyen siyah bir svya dnyordu. Kap ald. ki ziyareti bekleniyorlard. Bunlar Etiyopyal bilgin bir ift olan Gilles ve Suzanne Odergin'di. Adam hemen sordu: - Her ey yolunda m? Prof. MacHarious yant verdi: - Her ey belirlenen program kusursuz bir biimde takip ediyor. - Bundan emin misiniz? Salta kardelerin telefonu yant vermiyor. - Ph! phesiz tatile kmlardr. - Caroline Nogard da yant vermiyor. 156 - Hepsi o kadar ok altlar ki! imdi biraz dinlenmek istiyor olmalan normal. Suzanne Odergin alay etti: - Biraz dinlenmek mi? El antasn at ve Salta kardelerle Caroline Nogard'n lmn anlatan bir sr gazete kupr kard. - Hi gazete okumuyor musunuz, Profesr MacHarious? - Gazeteler bu olaylar imdiden "bu yazn en heyecanl olaylar" olarak nitelendiriyorlar! Ve siz buna belirlenen programn izlenmesi mi diyorsunuz? Kzl profesr bu haberlerden heyecanlanm grnmedi. - Ne istiyorsunuz? Yumurtalan krmadan omlet yaplmaz. Etiyopyallar kesin olarak daha kayglydlar. - "Omlet'ln btn yumurtalar ziyan olmadan nce pimi olacan umalm! MacHarious glmsedi. Onlara paspasn stndeki deney kabn gsterdi. - "Omletimiz" ite orada. Tatl, mavi, yansmal, siyah akkan hep birlikte hayranlkla izlediler. Prof. Odergin deerli ieyi bin bir dikkatle ceketinin i cebine yerletirdi. - Neler olup bittiini bilmiyorum MacHarious ama gene de tedbirli olun. - Kayglanmayn. ki tazm beni korur. Kadn ararak bard: - Tazlannz! Biz geldiimizde havlamadlar bile. Garip koruyucular! - Bu akam burada deiller. Veteriner bir inceleme iin onlan alkoydu. Ama yarn bana gz kulak olmak iin sadk koruyucularm burada olacaklar. Etiyopyallar ayrldlar. Prof. MacHarious bitkin bir halde yatt. 62. ASLER Yakalann kurtaran asiler, Bel-o-kan'n banliysnde, bir ilek alnn altnda toplandlar. Meyve kokusu can skc bir duyargann oradan gemesi halinde konumalann alglanmasn engellemek 157 iin parazit grevi yapacak. 103683. gruba katld. Bu azalm halleriyle imdi ne yapmay dndklerini soruyor. En kdemlileri, Tannc olmayan bir karnca yant veriyor: "Az kiiyiz ama Parmaklar lme terk etmek istemiyoruz. Onlar beslemek iin daha da ok alacaz." Onayladklann belirtmek iin duyargalar birbiri ardna kalkyor. Tufan kararllklarn sulandrmad.

Bir Tannc 103683.'ye dnyor ve ona kelebek kozasn gsteriyor. "Senin gitmen gerek. Bunun yznden. Bu seferle dnyann ucuna git. Bu, Merkr Grevi iin gerekli." Bir dieri, "Bir ift Parmak getirmeyi dene," diyor. "Tutsaklkta oalp oalamad klarn grmek iin onlara bakacaz." Grubun en ok sevileni 24., 103683.'yle birlikte gitmek istediini sylyor. Parmaklan grmek, koklamak, onlara dokunmak istiyor. Doktor Livingstone ona yetmiyor. O sadece bir evirmen. Bu, onlarn ykmna katlmak iin bile olsa Tanrlarla dorudan balant kurmak istiyor. Israr ediyor. 103683.'ye yararl olabilir. rnein, sava srasnda kozay tayabilir. Dier asiler bu adayla anyorlar. 103683., "Neden, bu karncann zel neyi var?" diye soruyor. Gen cinsiyetsiz karnca onlann yant vermelerine izin vermiyor ve yeni byk yolculuunda asker karncaya elik etmek iin srar ediyor. 103683. baka soru sormadan bu yardm kabul ediyor. Bu 24. kanncada gerekten kt olan hibir ey olmadn bildiren kokusal eilimler hissediyor. Yolculuk srasnda arkadalannm onunla alay etmesine neden olan bu "kusuru" kefetme frsat olacak. Fakat ite ikinci bir asi daha yolculua katlmak istediini sylyor. Bu, 24.'nn ablas: 23. 103683. onu kokluyor ve yeniden dncesini sylyor. Bu gnlller onun iin ho karlanan balaklar olacaklar. Ordu yarn sabah gne doarken yola koyulacak. ki kz kar' de burada beklemekten baka bir ey yapmayacaklar. 158 63. MACHAROUS'UN YAAMI VE LM prof. MacHarious bundan emindi, orada, yatann ucunda bir grlt duymutu. Bir ey onu uykusundan uyandrmt ve imdi sinirleri gergin, hareketsiz orada duruyordu. Sonunda baucu lambasn at ve ayaa kalkmaya karar verdi. Hi phe yok, yorgan kk sarsntlarla sallanmt. Onun zek geniliindeki bir bilim adam gzn yldrmalarna izin vermeyecekti. Ba nde emekleyerek araflannn altna dald. Bu hareketlere neyin yol atn kefedince yan elenerek, yar ararak nce glmsedi. Fakat bu, stne saldrdnda araflardan maarasnn iinde skp kalm bir halde yzn koruyacak zaman bile olmad. O anda odada biri olsayd, yatan yzeyini bir ak gecesinde-ki gibi hareketli grecekti. Ama bu bir ak gecesi deildi. Bu bir lm gecesiydi. 64. ANSKLOPED MUTASYON: inliler Tibet'i igal ettiklerinde, bu lkede inli nfusun d kalabalk olduunu kantlamak iin buraya inli aileler yerletirdiler. Ama Jlbefte atmosfer basnc ok yksektir ve buna dayanmak zordur. Almayanlarda ba dnmelerine ve demlere yol aar. Ve bilinmeyen bir fizyolojik sr yznden Tibetli kadnlar en yksek kylerde bile doururken, inli kadnlarn burada doum yapamadklar ortaya kt. Her ey sanki Tibet Topra'mn organik olarak zerinde yaamaya uygun olmayan igalcileri reddettiini gsteriyordu. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 159 65. UZUN YRY afakla birlikte asker kanncalar, eskiden 2 numaral kap olan ve artk bir yn devrilen ve nemli daldan baka bir ey olmayan yerin yannda toplanmaya balyorlar. yenler snmak ve ayaklannn uyuukluunu gidermek iin ekip uzatma altrmalar yapyorlar. Dierleri enelerini sivriltiyor ya da sava figrleri ve gsterileri yapyorlar. Gne sonunda, byyen ordunun stnde, zrhlan pmldata-rak douyor. Cokunluk ykseliyor. Hepsi byk bir an yaadkla-nn biliyor. 103683. grnyor. Birou onu tanyor ve selamlyor. Asker kannca iki asi kz kardele evrili. 24., arkasnda belli belirsiz koyu renk bir ekil fark edilen

kelebek kozasn tayor. Bir sava soruyor: "Bu koza nedir?" 24. yant veriyor: "Yiyecek, sadece yiyecek." Gergedanbcekleri de geliyorlar. Artk saylan otuzdan fazla olmasa da gze arpacak biimde hareket ediyorlar! Kalabalk onlan daha yakndan hayranlkla izlemek iin hareketleniyor. Havalandklarn grmek isterlerdi ama onlar gerekten gerekli olmadka havalanmayacaklann aklyorlar. O an iin herkes gibi yryecekler. Sefere katlan askerler kendilerini sayyorlar, birbirlerini cesaretlendiriyorlar, birbirlerini kutluydrlar, besleniyorlar. Bal urubu ve ykntlarn arasndan toplanan, boularak lm yaprakbitlerinin ayak paralar datlyor. Karncalarda hibir ey kaybolmuyor. Yumurtalar ve l nemfler de yeniyor. Snger gibi slak et paralar sralarda dolayor, kurutulmak iin seriliyor, sonra a kurtlar gibi saldnlarak oburca yeniyor. Bu souk yemek henz bittiinde, nereden geldii bilinmeyen bir iaret kalabaln yry dzenine girmesini salyor. Parmaklara kar dzenlenen sefer iin ileri! Bu, yola k. 160 Karncalar uzun bir alay halinde yola kyorlar. Bel-o-kan silahl kolunu douya doru uzatyor. Gne hoa giden bir scaklk yaymaya balyor. Askerler eski kokusal marlann sylemeye balyorlar: "Gne, oyuk iskeletlerimizin iine gir, Anyan kaslarmz kmldat Ve blnen dncelerimizi birletir." Srayla devam ediyorlar: "Biz hepimiz gnein tozlanyz. Ik kabarcklar ruhlanmzda olsun. Nasl olsa ruhlarmz da bir gn k kabarcklar olacaklar. Hepimiz scaklz. Biz hepimiz gnein tozlanyz. Dnya bize izlenecek yolu gstersinl Artk ilerlemenin gerekmeyecei yeri buluncaya kadar dnyay btn ynlerde katedeceiz. Biz hepimiz gnein tozlanyz." Baka cinsten olan cretli asker kanncalar szlerin feromonlar-n bilmiyorlar. Onlar da yaprak saplann gcrdatarak arkya katlyorlar. Mziklerini retmek iin gslerindeki kitin sivri ucu kann halkalarnn daha aasndaki izikii eride getiriyorlar. Bylece crcrbceinin sesini andran ama daha kuru ve daha az yank veren bir ses karyorlar. Sava arks bitiyor, kanncalar susuyorlar ve yryorlar. Admlar dzensiz olsa da kalbin ritmi ve ikinlii hepsinde ayn. Her biri Parmaklan ve bu canavarlar hakknda duyduklar korkun efsaneleri dnyor. Fakat byle gruh halinde toplanm durumda kendilerini ok gl hissediyorlar ve neeyle yryorlar. Rzgr bile eserek byk seferi hzlandrmaya ve iini kolaylatrmaya karar vermi gibi grnyor. 161 103683., alayn banda duyargalannn stnden geen otlar ve dallan kokluyor. evrede her yerde koku var. Kendilerini kurtaran korkmu kk hayvanlar, ba dndren kokulanyla batan karmaya alan ok renkli iekler, phesiz dman komandolar saklayan aa gvdeleri, bceklerle dolu kartal gibi ereltiotlan... Evet, her ey orada. lk kez olduu gibi. Her ey orada, bu esiz kokunun iine ilemi durumda: Balamakta olan byk ser ven kokusu! 66. ANSKLOPED PARKINSON YASASI: Parklnson Yasasna (ayn adl hastalkla hibir lgisi yoktur) gre bir irket bydke daha ok vasfsz nsanlar e alr ve bununla birlikte onlara fazla cret der. Neden? ok basit nk alan yneticiler gl rakiplerin gelmesinden ok korkarlar. Kendine tehlikeli rakipler yaratmamann en yi yolu yeteneksiz insanlar e almaktr. Onlardaki atlm yapma heveslerini bastrmann en lyl yolu onlara deerlerinden fazla cret demektir. Bylece ynetici kasttan kendileri in srekli bir dinginlii gvence altna alm olurlar. Edmond Weils, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 67. YEN CNAYET

Mfetti Cahuzacq dosya kaytlanm inceleyerek bilgi verdi: - Prof. Maximilien MacHarious, Arkansas Kimya niversite-si'nin en nemli kiilerinden biriydi. Fransa ziyareti srasnda bi' haftadr bu otelde kalyordu. Jacques Melies notlar alarak oday arnlad. Nbetteki bir polis memuru kapdan ban uzatt: 162 - "L'Echo du dimanche"tan bir gazeteci sizi grmek istiyor komiser. Brakalm girsin mi? - Evet. Laetitia Wells, siyah ipek tayyrlerinden birinin iinde her zamanki kadar grkemli, grnd. - yi gnler komiser. - yi gnler Matmazel Wells! Sizi buraya hangi rzgr att? En iyi olan kazanncaya kadar her birimizin kendi kemizde almas gerektiini sanyordum. - Bu, bilmece meknlannda karlamamz engellemez. Aynca "Dnce Tuza "n izlediimizde ayn sorunu her birimiz kendi tarzmzda deerlendiriyoruz... CCG'nin ielerini incelettiniz mi? - Evet. Laboratuvara gre bu madde zehir olabilirmi. inde adlann unuttuum bir sr ey var. Hepsi birbirinden zehirli. Her eit bcek ilac retmek iin bir madde olduunu sylyorlar. - Pekl komiser, imdi bu konuda benim bildiim her eyi biliyorsunuz. Ya Caroline Nogard'n otopsisi? - Kalp durmas. ok sayda i kanama. Gene ayn nakarat. - Hmmm... Ya bu adam? Gene korkun bir ey! Kzl sal bilgin kannst yatmt. Kafas, tank iin akn ve dehet iinde donup kalm gibi, ziyaretilere doru dnkt. Gzler kocaman almt. Az, kocaman sakaln kirleten, kim bilir hangi smks maddeleri ksmt. Kulaklar hl kanyordu... Ve garip bir'tutam beyaz sa alnn kaplyordu. Bunun lmeden nce de olup olmadn aratrmak gerekiyordu. Melies, ellerin karnda bzlm olduklann not etti. - Kim olduunu biliyor musunuz? diye sordu. - Yeni kurbanmz Prof. Maximilien MacHarious. Bcek ilalar konusunda dnyaca nl bir uzman. - Evet, bcek ilalan konusunda... Parlak bcek ilac yaratclarn ldrmekte kimin kar olabilir? Birlikte nl kimyacnn ters dnm cesedini izlediler. Laetitia dncesini syledi: - Bir doay koruma birlii mi? Melies alay etti: 163 - Evet. Neden bcekler olmasn? Laetitia esmer peremini sallad. - Neden olmasn gerekten. Yalnz, gazeteleri sadece insanlar okuri Laetitia, Prof. Maximilien MacHarious'un dnyadaki bcek salgn sorunlaryla ilgili'bir seminer iin Paris'e geldiini haber veren bir gazete kupr uzatt. Hatta yazda profesrn Bellevue Ote-li'nde kalaca bile yazlyd. jacques Melies yazy okudu ve dosyasna yerletirmesi ;vm Cahuzacq'a verdi. Sonra hibir aynnty atlamadan oday incelemeye giriti. Laetitia'nm varlnn harekete geirmesiyle titiz profesyonelliini kantlamak istiyordu. Gene silah yoktu, kapda zorlama yoktu, camlarda iz yoktu, grnen yara yoktu. Saltalarn ve Carone Nogard'n evinde olduu gibi: En kk bir ipucu yoktu. Ve burada da birinci sinek birlii gememiti. Demek ki katil, cesedi gzetlemek ya da oday btn su izlerinden temizlemek ister gibi. lmden sonra be dakika odada kalmt. Cahuzacq sordu: - Bir ey buldunuz mu? - Sinekler gene korkmular. Mfetti ok zlm grnd. Laetitia meraklanarak sordu: - Sinekler mi? Sineklerin bu olayla ne ilgisi var? Komiser biraz stnlk kazanm olmaktan memnun, sinekler hakkndaki kk konferansna balad: - Cinayetleri zmek iin sinekleri kullanma dncesi Prof. Brouare adl birine aittir, i 890 ylnda Paris'te bir bacann kanalnda skm, an

dumanda kalm bir fets bulundu. Birka ay iinde bu evden bir sr kirac gelip gemiti: Kk cesedi ilerinden hangisi saklamt? Brouare, bilmeceyi zd. Kurbann aznda sinek yumurtalan olduunu ngrd, onlarn olgunlama srelerini lt ve byiece fetsn bacaya yerletirildii tarihi bir haftalk bir yaknlkla belirleyebildi. Sulular tutukland. Gzel gazetecinin nne geemedii irenmeyle yzn buruturmas Melies'i ayn ruh hali iinde devam etmek iin cesaretlendirdi: 164 , Ben de bir kez bu yntem sayesinde okulunda len bir ilkokul i"etrneninin aslnda ormanda ldrldn ve bir renci ntikarnl olduuna inanlsn diye sonradan bir snfa getirildiini bulmutum. Sinekler kendi tarzlarnda tanklk ettiler. Cesedin zerinde bulunan larvalar phe gtrmeyen bir biimde orman sjnekierinden kaynaklanyordu. Laetitia bu kuramn uygun bir durumda bir yazs iin konu olarak iine yarayabileceini dnd. Melis gsterisinden memnun, yatan yanna geldi. Byte-ji cep lambasnn yardmyla cesedin pijamasnn pantolonunda kusursuz bir kare big'minde kk bir delik olduunu fark etti. Gazeteci ona katlmt. M6lies duraksad sonunda ona aklad: - u kk delii gryor musunuz? Saltalardan birinin ceketinde ayn tipte bir yrtk grdm. Tam olarak ayn ekilde... ZZZZZzzzzzz... Bu ayrt edici ses komiserin kulakiannda gnlad. Kafasn kaldrd ve tavanda bir sinek fark etti. Sinek birka adm att, kafalannn stnde srayarak utu. Bir polis memuru bu sese sinirlenerek sinei kovmak istedi, ama komiser onu durdurdu. Onun izledii yolu takip ediyor ve nereye konacan bilmek istiyordu. - Bakn! Btn polis memurlarnn ve gazetecinin sabrn tketen birok daire izdikten sonra sinek cesedin boynuna konmakta karar kld. Sonra enesinin altna kayd. Prof. MacHarious'un altnda kayboldu. Meraklanan Melies yaklat ve sinein nereye gittiini ortaya karmak iin cesedi ters evirdi. Yazy o srada grd. Prof. MacHarious iaret parman kulaklarndan akan kana batrarak arafn stne bir szck yazmak iin son bir enerji bulmutu. Bundan sonra, belki katilin mesaj fark etmesini engellemek iin belki de o anda ld iin stne yklmt... Orada bulunanlann hepsi on harfi okumak iin yaklat. 165 Sinek o srada hortumuyla ilk harfi oluturan kan emiyordu; "K". Sonra, bu ereii bitirdiinde "A", "R", "I", "N", X", "A", "f "A" ve "R"yi iti. 68. LAETITIA'YA MEKTUP "Laetitia kzm, canm. Beni yarglama. Annenin lmnden sonra senin yannda kalmaya dayanamadm. nk sana her baktmda onu gryordum ve bu benim iin beyinciimde, kzgn bir ban darbesi gibiydi. Ben hibir eyin etkilemedii, frtna ktnda mendillerine sanlan dayankl adamlardan deilim. Byle zamanlarda ben daha ok her eyi terk edip kendimi kuru bir yaprak gibi rzgra brakma eiliminde olurum. Genelde en korkaka davran olarak nitelenen eyi setiimi biliyorum: Ka. Fakat bizi baka hibir ey kurtaramazd. Seni ve beni. Yani tek bana yetieceksin, kendini eiteceksin, kendinde seni ileri gtrecek g ve koruyuculan bulmalsn. Bu en kt okul deil, tam tersi. nsan hayatta her zaman yalnzdr, bunu ne kadar erken fark ederse o kadar daha iyi dayanr. Yolunu bul. Ailede hi kimse senin varln bilmiyor. Benim iin en deerli olan, sr olarak saklamay her zaman bildim. Bu mektubu aldnda kesin olarak lm olacam. Bu yzden beni aramak bouna. Vasiyetimde evimi yeenim jonathan'a braktm. Oraya gitme, onunla konuma, hibir ey isteme.

Sana bambaka bir miras brakyorum. Bu armaan lmllerin ouna deersiz grnebilir. Bununla beraber merakl ve giriken bir ruh iin ar deerli. Ve bu konuda sana gveniyorum. Bu armaan, kanncalarn kokusal dillerini deifre etmeye yarayacak bir makinenin planlanndan oluuyor. Adn "Pierre de Ro-sette" koydum nk o, her biri stn bir tarzda gelimi olan iki 166 .. l uygarlk arasnda bir kpr kurmak in esiz bir olana temsll ediyor. Ksaca, bu makine bir evirmen. Onun evlrmenliiyle sadece karncalar anlamayacaz, onlarla konuabileceiz de. Karncalarla Iletim kurmak! Anlyor musun? Onu kullanmaya yeni baladm ama imdiden o kadar harika kavraylar ayor ki yaammn kalan blm bunlara yetmeyecek. Benim eserimi devam ettir. Bayra devral. Daha sonra, bu aygtn asla unutulmamas in, onu setiin birine geireceksin. Fakat ok byk bir gizlilik iinde hareket et: Kanncalarn zeksnn nsanlar in gn na kmas in henz ok erken. Sana ilerlemek iin yararl olacaklarn dnda hi kimseye bundan sz etme. Belki o gne kadar yeenim Jonathan mahzende braktm prototipi kullanmay baarmtr. Doruyu sylemek gerekirse bundan pheliyim ama nemli deil. Sana gelince, bu yol seni ilgilendirdlyse ve sana hitap ediyorsa sana artc srprizler hazrlayacan dnyorum. Kzm, seni seviyorum. Edmond Wells Not 1. Pierre de Rosette'in planlan ekte. Not 2. Ayrca "Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedi "min ikinci cildi de ekte. Evimin mahzeninin dibinde de bir kopyas var. Bu kitabn amac, tabi ki bcekbilim ncelikli olarak bilginin btn blgelerini iermek. "Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi" spanyol Han gibi her gelen orada aradn buluyor. Her okuyu farkl bir anlam kazanyor nk okuyucunun yaamyla iletiime giriyor ve onun kendi dnya gryle uyum salyor. Bunun sana gnderdiim bir rehber, bir arkada olduunu dn. Not 3. Hatrlyor musun, sen kkken sana bir bilmece sormutum (daha o zaman bilmeceleri seviyordun). Sana alt kibritle nasl alt tane ekenar gen yaplacan soruyordum. Bulmana yardm etmek iin sana bir cmle vermitim: "Farkl bir biimde 167 4 dnmek gerek." Zaman harcam ama sonunda zm bulmutun. nc boyuta almak. Dz zeminden farkl bir biimde dnmek. Diklemesine bir piramit kurmak. Bu bir lk admd. Sana nereceim ikinci bir bilmecem var, ikinci admn bilmecesi. Gene alt kibritle, artk drt deil fakat alt ekenar gen yapabilir misin? Bulmana yardm edecek olan cmle bata sana ilkinin tersi gibi grnecek. te: "Dieriyle ayn tarzda dnmek gerek." 69. TOPRAKLAR ZERNDE YRM BN FERSAH Ordu ilerliyor, orman deiiyor. Deiik yerlerde kirecin anmas, kum tann, st dileri gibi kmasna izin vermi. Sprge otlan, karayosunlar ve ereltiotu ormanlar birbirini izliyor. Austos aynn yakc scayla iyice glenen karncalar rekor bir srede Federasyon'un dou kasabalanna ulayorlar: Liviu-kan, Zoubi-zoubi-kan, Zedibei-nakan... Her yerde onlara bal urubu dolu kozalar, ekirge jambonlar, tahllarn iine sokuturulmu arar bcei kafalar armaan ediyorlar. Zoubizoubi-kan'da aka yz altm yaprakbitinden oluan bir sry yolculuk srasnda samak iin almalarn rica ediyorlar. Sonra Parmaklar hakknda konuuluyor. Herkes bundan sz ediyor. Kim daha nce Parmaklarla bir kaza yaamad ki? Nice keif gruplar tamamen ezilmi olarak bulundu. Bununla birlikte, Zoubi-zoubi-kan Sitesi hibir zaman onlarla dorudan karlamad. Zoubi-zoubi-kanllarn ordunun gcn arttrmaktan daha ok

istedikleri bir ey yok ama gelinbcei av mevsimi ok yaknda balayacak ve ayrca engin bakentlerini korumak iin btn enelerine gereksinimleri var. Bir grgenin kklerinde ina edilmi grkemli bir ehir olan. sonraki durak Zedi-bei-nakan'da daha cmert davranyorlar. Yiite, % 60 younluktaki yeni asitle donanm bir topu alayn sraya diziyorlar! Ve ek olarak tka basa bu cephaneyle dolu yirmi koza armaan ediyorlar. 168 ^ parmaklar burada da zarara neden olmular. Dev bir ineyle aalannn kabuuna iaretler kazmlar. Grgenin ok can yanm ve az kalsn hepsini zehirleyecek olan zehirli bir zsu salglamaya balam. Kabuk iyileirken Zedi-beinakanllar oradan tanmak zorunda kalmlar. "Ya Parmaklar bizim davranlarn anlayamadmz yararl eylerse?" 24.'nn safa sze girii sersem bir aknlkla karland. Parmaklar kart bir sefer srasnda nasl byle bir sz edilebilirdi? 103683. dncesiz karncann yardmna kouyor. Bel-o-kan'-da bir olayla ilgili tm durumlan gz nne getirmekten ekinil-mediini aklyor. Bunun, kartlk tarafndan hazrlksz yakalanmamak iin yaplan bir altrma olduunu sylyor. Bir Bel-o-kanl Zedi-bei-nakanllara Anne Chli-pou-ni tarafndan bu sefer iin bestelenen en son evrimci arky retiyor."Dmannn seimi senin deerini belirler. Bir kertenkeleyle savaan bir kertenkele olur, Bir kula savaan bir ku olur. Bir uyuzbceiyle savaan bir uyuzbcei olur." 103683. kendi kendine soruyor.- "Bir Tanryla savaan da Tanr m oluyor?" Her durumda bu drtlk Zedi-bei-nakanllarn gnln alyor. Birou sefere katlanlara kralieleri tarafndan uygulamaya konan evrimci teknolojiler hakknda sorular soruyor. Bel-o-kanllar, sitenin gergedanbceklerine boyun edirmeyi bildiini ve bunlann o anda arlanan yldzlar olduklarn anlatmak iin nazlanmyorlar. Sitenin iinde dolam salayan kanallardan, yeni silahlardan, yeni tarm tekniklerinden ve merkez sitedeki mimari deiikliklerden sz ediyorlar. Kralie Zedi-bei-nikiuni, "Evrim hareketinin bylesi bir byk-'k kazandn bilmiyorduk," diyor. 169 Elbette, hi kimse en son saanan yol at ykmlar ve ehrin banndaki Parmaklar yanls asilerin varl hakknda tek bir szck bile fsldamyor. Zedi-bei-nakanllar gerekten ok etkileniyorlar. Daha bir y[. dan ksa bir sre nce en ileri kannca teknolojileri yaprakbiti yetitirme, mantar yetitirme ve urup mayalanmasyla zetlenryordu! Sonunda kanncalar tam olarak seferberlik hakknda konuuyor lar. 103683., ordunun nehri geeceini, dnyann ucunu aa<u n, oradan itibaren hibir Parmaa tyecek zaman brakmaman, iin mmkn olan en geni alan evreleyeceini aklyor. Kralie Zedi-bei-nikiuni, dnyadaki btn Parmaklan yok etmek iin merkez sitenin bin askerinin yetip yetmeyeceini soruyor. 103683., uu alaynn varlna karn kendisinin de bu konuda pheleri olduunu itiraf ediyor. Kralie Zedi-bei-nikiuni dnyor, sonra onlara bir hafif svari birlii dn vermeyi kabul ediyor. Bunlar ayaklan yksek, ar derecede atik ve elbette kaan Parmaklan kovalayacak yetenekte asker kanncalar. Sonra kralie baka bir eyden sz ediyor. Yeni bir sitenin evirdii dolaplardan. Bir karnca sitesi mi? Hayr, bir an sitesi, As-kolein Kovan, bazen ona Altn Kovan da deniyor. Buraya ok yakn bir yerde kurulu, byk tyl meenin sandaki drdnc aata. Orada polenlerini retiyorlar, bu normal. Normal olmayan her frsatta kannca kafilelerine saldrmakta duraksamamalan. Bu biimde korsanca davranta bulunanlar yabananlar olsayd, bu hi artc olmazd. Ama anlann byle davranmas kayglandnc grnyor. Zedi-bei-nikiuni'nin kayglar, bu arlarn yaylmac amalar gttklerini dnmeye kadar vanyor. Gittike ana sitelerine daha yakn kafilelere saldnp

hrpalyorlar. Kanncalar onlar geri pskrtmekte ok zorlanyorlar. Genelde zehirli bir ine darbesi alma korkusuyla ele geirdikleri yerleri terk etmeyi tercih ediyorlar. Bir gergedanbcei, "Arlarn birini soktuktan sonra ldkleri doru mu?" diye soruyor. 170 Bir knkanatlnn byle dorudan karncalarla konumasna herkes aryor ama bununla birlikte, o da sefere katldna gre, bir 2edi-bei-nakanl ona yant verme alakgnllln gsteriyor: "Hayr, her zaman deil. Sadece inelerini ok derine batrdklarnda lyorlar." te yklan bir efsane daha. Bir sr yararl bilgi alveriinde bulundular ama gece oldu. gel-o-kanllar cmerte verilen takviyeler iin Zedi-bei-nakan'a teekkr ediyorlar. ki topluluk birok trofalaksi alveriinde bulunuyor. Souk herkesi zorunlu bir uykuya davet etmeden nce birlikte duyargalar temizleniyor. 70. ANSKLOPED DZEN: Dzen dzensizlik, dzensizlik dzen yaratr. Kuramsal olarak omlet yapmak in bir yumurtay kartrdnz--da, omletin asl halt olan yumurtann eklini alabilmesi in ok kk bir olaslk vardr. Ama bu olaslk vardr. Ve bu omleti ne kadar kartrrsanz, bataki yumurta dzenini yeniden bulma ansn o kadar arttrrsnz. Yani dzen dzensizliklerin birlemesinden baka bir ey deildir. Dzenli evrenimiz geniledike daha ok dzensizliin iine girer. Dzensizlik, kendisi de genileyerek ilerinden birinin lkel dzenle e olabilecei olasln hibir eyin dlamad yeni dzenler yaratr. Tam karmzda, zamanda ve meknda, karmak evrenimizin sonunda kim bilir belki de balangtaki Big Bong bulunuyor. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit EL 171 71. KAVALCI "Ding, dong!" Laetitia Wells kapy abucak at. - Merhaba komiser. Gene televizyon izlemeye mi geidiniz? - Sadece konumak, dncelerimi yeniden gzden geirmek istiyorum. Beni dinleyin, bu bana yeter, sizden dnme elel-nizi bana amanz istemiyorum. > Laetitia onun ieri girmesine izin verdi. - ok iyi komiser, kulam tamamen sizde. Komisere bir koltuk gsterdi, sonra uzun bacaklann birbirinin stne atarak onun karsna yerleti. Melies konumaya balamadan nce onun elbisesindeki Yunan ii pilileri, ince salanndaki yeim tandan kakma ileri hayranlkla seyretti. - zin verin zetleyeyim. Katil kapal bir alana girip hareket edebilen biri, dehete yol ayor, arkasnda hibir iz brakmyor ve sadece bcek ilalar konusunda uzman kimyagerleri ldrmek ister gibi grnyor. Laetitia iki ayakl bardakta bal erbeti servisi yaparken meneke rengi kocaman gzlerini ona dikerek ekledi: - Ve sinekleri korkutan biri. - Evet. Fakat u MacHarious bize yeni bir e getirdi: "Karncalar" szc. Bu durumda bcek ilalan retenlere saldran karncalarla kar karya olduumuzu dnebiliriz. Bu dnce elendirici elbette ama... - Ama pek gereki deil. - Tamamen. - Karncalar iz brakrlard. rnein, evredeki yiyeceklerle ilgilenirlerdi. Hibir kannca taze bir elmann ekiciliine direnemez. Oysa MacHarious'un gece masasnn stnde dokunulmam bir elma vard. - yi gzlem. 172 i - yleyse bu izsiz, silahsz, kaplann zorlanmad gizli oturum n dnayeti zerinde kalyoruz. Belki de anlamak iin yeteri kadar ha-: ya! gcmz yok.

! - Vay canna, katil olmann on bin tane yolu yok! Laetitia gizemli bir glmseme taknd. - Kim bilir? Polisiye romanlar ilerliyor. 5000 ylnn bir Agatha Christie'sinin ya da Mars'n Conan Doyle'nun ne yazacan dnn. Eminim aratrmanzda ilerleyeceksiniz. jacques Melies ona bakt ve gzlerini Laetitia Wells'in gzelliiyle doldurdu. Allak bullak olan Laetitia ayaa kalkt ve sigara tabakasn almaya gitti. Sigarasn yakt ve kendini afyonlu bir duman tabakasnn arkasnda korumaya ald. - Yaznzda kendimden ar emin olduumu ve bakalarn yeteri kadar dinlemediimi sylyordunuz. Haklydnz. Fakat insann kendini dzeltmesi iin hibir zaman ge deildir. Alay etmeyin fakat sizinle iletiim kurduktan sonra bana daha farkl biimde dnmeye balamm gibi geliyor, daha agk... Gryorsunuz, karncalardan biie phelenme noktasna geldim! - Hl kanncalannz! - Bekleyin. Belki kanncalar hakknda her eyi bilmiyoruz. Su ortaklar olabilir. Hamelin Kavalcs'nn yksn biliyor musunuz? - Aklmdan km. - Bir gn Hamelin ehri fareler tarafndan istila edildi. Her yer fare kaynyordu. O kadar oklard ki hi kimse onlardan nasl kurtulabileceini bilmiyordu. Ne kadar ok ldrlrse o kadar fazlas ortaya kyordu. Btn yiyecekleri oburca yiyor, son hzla oa-tyorlard. ehirde yaayanlar her eyi brakarak kamay dnyorlard, O srada gen bir ocuk iyi bir dl karlnda ehri kurtarmay nerdi. ehrin ileri gelenlerinin kaybedecek hibir eyi yktu, tartmadan kabul ettiler. Bylece gen ocuk kaval almaya koyuldu. Bylenen fareler toplandlar ve uzaklaan ocuu iz-lediler. Kaval alan ocuk onlar nehre gtrd ve hepsi orada bo-Suldu. Ama dln istediinde ileri gelenler glerek onunla alay ettiler. 173 1 <W - Yani? dedi Laetitia. - Yani? Benzer bir durum dnn: Kanncalan ynetebilen bir kavala. Onlann en byk dmanlar olan bcek ilalann bularv lardan intikam almalann isteyen bir adam! - Devam edin. Laetitia sinirli grnyordu, sigarasndan uzun bir nefes ekti. Melies yeni bir cokunluun etkisindeymi gibi durdu. Beynindeki btn elektrik devrelerinde "kazandn" mesaj yanp snyordu - Sannm buldum. Laetitia Weils ona garip bir havayla bakt. - Ne buldunuz? - Bu, kanncalan evcilletiren bir adam! Karncalar kurbanlarn iine giriyor ve ene darbeleriyle... Yaralyorlar... kanamalar bundan kaynaklanyor. Sonra yeniden, rnein kulaklardan dan kyorlar. Bu, cesetlerin ounun neden kulaklannn kanadn aklyor. Sonra toplanyorlar, yarallann gtryorlar. Bu, be dakika sryor, birinci sinek birliinin sineklerini engelleme zaman... Buna ne diyorsunuz? Laetitia Wells, aklamasnn bandan beri komiserin cokusunu paylamyordu. Azlnn ucunda bir sigara daha yakt. Belki de hakl olduunu kabul etti. Ama onun bildii kadanyla, karncalardan bir otele girmelerini, oday semelerini, sonra bir insan ldrmelerini ve sakin bir biimde yuvalarna dnmelerini istemek iin onlan evcilletirmenin bir yolu yoktu. - Evet, byle bir yol olmal. Ve ben bu yolu bulacam. Bundan eminim. Jacques Melies ellerini rpt. Kendinden ok memnundu. - Grdnz gibi 5000 ylnn cinayet romanlarn dlemeye gerek yok! Biraz dnme yetenei ve saduyu yetiyor. Laetitia Weils bunun zerine kalann att. - Aferin komiser. Kesin olarak tam isabet kaydettiniz. Melies ilk ama olarak adli tabibe kurbanlannn i yaralarn1

kanncalann ene darbelerinden kaynaklanp kaynaklanmayaca"1 dorulatma niyetiyle gitti. 174 Yalnz kalan Lccua VVells, kaygl bir yz ifadesiyle siyah cilal jcaplnn kilidini aan anahtan kard, bir elmay ince dilimler biiminde kesti ve yemeleri iin teraryumundaki yirmi be bin kann-caya verdi. 72. HEPMZ KARINCAYIZ jonathan VVells "Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisfnde, bundan binlerce yl nce bir Pasifik adasnda kanncalara tapanlann varlndan sz eden bir blm buldu. Edmond VVells'e gre bu insanlar besinlerini azaltarak ve meditasyon yaparak olaanst ruhsal gler gelitirmilerdi. Bu topluluk bilinmeyen nedenlerle yok olmutu, onunla birlikte srlan da. Gittike besinden yoksun kalmalar onlan enerjilerini tutumlu kullanmaya zorunlu klmt. En kk hareket onlara ar geliyordu. Gittike daha az konuuyorlard ama buna aykr bir biimde birbirlerini gittike daha iyi anlyorlard. Bir bak, bir glmseme, bir ene hareketi iletiim kurmalanna yetiyordu. Dikkat yetenekleri nemli lde genilemiti. Yrdklerinde her kaslarnn, her eklemlerinin hareketlendiinin bilincine vanyorlard. Dnce yoluyla soluklarnn gidi gelilerini takip ediyorlard. Koku alma ve iitme duyulan hayvanlara ve ilkellere yaktrlan keskinlie ulamt. Tat alma duyulanna gelince, srekli oru onu iddetlendirmiti. Yetersiz beslenmenin yol at bireysel ya da toplu sanrlann bile bir anlam vard. Lucie VVells bakalarnn dncelerini dorudan okuduunu 'Ik kez fark ettiinde dehete kapld. Bu olgu ona uygunsuz grnd. Fakat rastlant eseri Jason Bragel'in o kadar doru ve namuslu olan aklyla iletiim kuruyordu, orada dolamann tadn kard. Her geen gn yiyecek daha azalyordu ve ruhsal deneyimler aha gl oluyordu. Her zaman zorunlu olarak en iyisi iin deil. edensel aktivitelere ve agk havaya alm olan eski itfaiyeciler 175 ve polis memurlar bazen fke ve klostrofobi (Kapal mekn korkusu) krizlerini bastryorlard. ok zayflam, yzleri daha parlak ve daha koyu renk oian gzleriyle kaplanm hepsi birbirlerine benzeyecek kadar tannmaz hale geliyorlard. Birbirlerine kendi huy ve dncelerini bulatrdklar sylenebilirdi (sadece Nicolas Wells, kk ya nedeniyle daha iyi beslendii iin, hl net bir biimde dierlerind ayrt ediliyordu). Ayakta durmaktan kanyorlard (fiziksel enerjisi olmayan insanlar iin an yorucuydu) ve dizst oturarak kalmay, hatta drt ayak zerinde yrmeyi tercih ediyorlard. Yava yava, gnler getike, ilk gnlerde ekilen acy bir eit dinginlik izledi. Bu bir tr lgnlk myd? Ve sonra birden, bir sabah bilgisayarn yazcs atrdad. Bel-o-kan kzl kannca sitesinden bir blm asi, nceki kralienin lmyle kesintiye urayan iletiimi yeniden kurmak istiyordu. Diyalog kurmak iin "Doktor Livingstone" sondasn kullanyorlard. nsanlara yardm etmek istiyorlard. Gerekten, stlerini kapayan granit kapak tandan geen faydan ilk yiyecek yardmlan onlara ulamaya balad. 73. MUTASYON Parmaklar yanls asi kanncalarn yardm sayesinde Augusta VVells ve arkadalar artk uzun sre hayatta kalabileceklerini biliyorlard. Beslenmelerini dk fakat dzenli bir dzeyde sabitle-milerdi. Hatta ok az g bile kazanmlard. Sonunda bu cehennemde her ey an kt olmayan bir biimde iliyordu. Lucie Wells'in nerisiyle yzeysel insan adlarn terk etmeye karar vermilerdi. Artk hepsi birbirlerine benzediklerine gre sadece numaralar alacaklard. Bu, hatn saylr bir etki yaratt. Soyadn kaybetmek atalannn tarihinin arlndan vazgemekti-Sanki yeni gibiydiler: Hepsi birlikte yeni domulard. 176 Adn kaybetmek dierlerinden ayrt edilme isteinden vazgemekti.

Daniel Rosenfeld (12.)'nin nerisi zerine baka bir ortak dil aramaya karar verdiler. Bunu kefeden Jason Bragel (14.) oldu. nsan, azyla sessel dalgalar gndererek iletiim kurar. Fakat bunlar an karmak, ar belirsizdirler. Neden hepimizin titreim halinde gireceimiz tek bir saf ses dalgas yaymayalm?" Olaylar, Hindu dini tarikatnn tarznda acayip bir ivme alyordu fakat onlarn bunun iin tedavileri yoktu. Nasl olsa kader onlar baka bir boyuta, baka bir varolu dzlemine yerletirmemi miydi? Onunla yaamak gerekiyordu ve giritikleri deneyimler onlarda tutku uyandnyordu. Dizst oturarak ya da daha esnek olanlar iin dizst srt dik durarak, bir daire oluturuyor ve birbirlerinin kolundan tutuyorlard. Balannn oluturduklan gl eklinin ortasnda bulumas iin ne eiliyor, sonra her biri srayla kendi notasn sylyordu. Kendi ses titreimini. Sonunda hepsi birlikte, ayn notada birlemek iin, seslerinin nlayn uyduruyorlard. Pratik yapa yapa, hepsi en dk perdede, sesleri kannlannn dibinden ykselerek sylyorlard. "OM" hecesini semilerdi. En eski ses, sonsuz toprak ve uzayn arks. Her eye ileyen OM bir lokantann uultulu grlts olduu gibi dan sessizliiydi. Gzleri kapanyordu. Soluk alp verileri yavalyor, derinleiyor, ezamanl oluyordu. Hafifleiyor, her eyi unutuyor, sese dayanyorlard. Ses oluyorlard. OM, her eyin balad ve her eyin bittii ses. Tren uzun sryordu. Sonra sakin bir biimde ayrlyorlard. Bazlar kelerine ekiliyor, dierleri u ya da bu ile megul oluyorlard.- Temizlik yapmak, zayf besin rezervlerini ynetmek, "asi"ierle konumak. Sadece Nicolas bu ayinlere katlmyordu. Dierleri onun buna zgrce katlmak iin ok gen olduuna karar vermilerdi. Ayn akilde hepsi onun en iyi beslenen olmasnda karar birliine varolard. Ayrca karncalarda da ilk hazine yumurtadr. 177 Kanncalar... Bir gn, onlarla telepati yoluyla iletiim kurmay denediler. Sonusuz. Gene de an hayal kurmamak gerekiyordu. Kendi aralannda bile yelkenleri suya indirdiler: Telepati sadece iki defada bir kez, o da iletiimcilerden biri ya da dierinin tarafnda hibir diren olmamas kouluyla gerekten iyi iliyordu. Yal Augusta anmsyordu. Bylece, yava yava, karncaya dnmlerdi. En aznda kafalannn iinde. 74. ANSKLOPED FARE-KSTEBEK: Fare-kstebek (heterocephalus glaber) Dou Afrika'da, Etiyopya'yla Kenya'nn kuzeyi arasnda yaar. Bu hayvan krdr ve pembe derisi tyszdr. Kesici dileriyle kilometrelerce uzunlukta tneller kazabilir. Fakat en artc nokta bu deildir. Fare-kstebek sosyal olarak bceklerle ayn biimde davranan tek memelidir! Bir fare-kstebek kolonisi ortalama be yz bireyden oluur ve bunlar karncalarda olduu gibi kasta ayrlrlar: Cinsiyettiler, iiler, askerler. Tek bir dii, bir eit kralie, dourabilir ve bir defada her kasttan otuz yavru dnyaya getirir. Tek "yumurtlayan" alarak kalmak in sidiinde yuvann dier diilerinin oalma hormonlarn bloke eden kokulu bir madde salglar. Fare-kstebek trnn koloniler halinde bir araya gelmesi yan l blgelerde yaamasyla aklanabilir. Bazen hacimli ve genelde ok dank olan yumrular ve kklerle beslenir. Tek bana bir kemirgen kilometrelerce kazabilir ve hibir ey bulamadan alktan ya da bitkinlikten lr. Toplum halinde y*' am yiyecek bulma ansn arttrr, buna gre bulunan en kk yumru hepsinin arasnda eit bir biimde paylalacaktr. KanncaUula aradaki kayda deer tek fark: Ak eyleminden sonra erkekler hayatta kalrlar. Edmond VVelI*-Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt 11 178 75. SABAH ok ar pembe bir kre ilerliyor. O, kreye sesleniyor: "Sizin halknza kar hibir dmanca niyetim yok." Ama top durmuyor ve onu eziyor.

103683. anszn uyanyor. Srekli kbuslar grd iin vcudunu uyku sresini azaltacak ve en kk scaklk deiiminde uyanacak biimde ayarlamt. Gene ryasnda Parmaklan grd. Onlar dnmeyi brakmas gerek. Eer Parmaklardan korkarsa zaman geldiinde gerektii gibi dvmeyi bilmeyecek nk korkusu eyleme gemesini engelleyecek. Anne Belo-kiu-kiuni'nin eskiden kz kardelerine ve ona anlatm olduu bir karnca efsanesini anmsyor. Kokusal szckler hl n belleinde duruyorlar ve tamamen yeniden canlanmalan iin nemli bir dokunu yetiyor. "Bir gn, bizim hanedanmzdan bir kralie, Goum-goum-ni zifaf odasnda bitkin bir halde aa ekiyordu. Ruh halleri hastalna yakalanmt. soru onun etkinliini azaltyor btn dnce yeteneini harekete geiriyordu: Hayatta en nemli an hangisidir? Baanlacak en nemli ey nedir? Vcut ve zihin rahatlnn srn nedir? Bunu kz kardeleriyle, kzlaryla, federasyonun en verimli akl-laryla tartt ama onu tatmin eden bir yant elde edemedi. Ona hasta olduunu, onda saplant haline gelen bu soruyla ilgili hibir eyin Gruh'un hayatta kalmas iin gerekli olmadn sylediler. Bylece ylgnlaan kralie zayflamaya balad. Gruh kaygnd. Site tek yumurtlayann kaybetmek istemiyorsa, ilk kez, ciddi bir biimde soyut sorunlann zerine eilmek zorundayd. En nemli an? En temel ey? Vcut ve zihin rahatlnn srn? Herkes yantlar nerdi. En nemli an yemek yenen andr nk besin enerji getirir... aP'iacak en nemli ey trn devamlln salamak ve siteyi 179 savunacak askerlerin saysn arttrmak iin oalmaktr... Vcut ve zihin rahatlnn srn scaklktr nk scaklk kimyasal bollua kaynadr. Bu zmlerden hibiri kralie Goum-goum-ni'yi memnun et-medi. Bylece yuvay terk etti ve tek bana Byk Darya kt Orada, hayatta kalmak iin srekli mcadele etti. gn sonra geri geldiinde topluluu iler acs bir durumdayd. Fakat yar: rn bulmutu. Vahiy, vahi karncalara kar acmasz bir da tam ortasndayken gelmiti. En nemli an imdidir nk sadece imdiki zamana etki edebiliriz. Eer imdiki zamanmzla uramazsak geleceimizi de kanrz. En nemli ey orada, karmzda olan eyle kar karya gelmektir. Kralie kendisini ldrmek isteyen askerden onu ldrerek kurtulmasayd, len kendisi olacakt. Vcut ve zihin rahatlna gelince, bunu savatan sonra kefetmiti: Bu, yayor olmak ve Dnya zerinde yrmektir. ok basit. "imdiki ann tadna varmak." "Karmzda olanla megul olmak." "Dnya zerinde yrmek." Kralie Goum-goum-ni tarafndan miras braklan yaamn tarifi byle ite. 24. gelerek asker karncaya katlyor. "Tanrlar"a olan inanc hakknda aklama yapmak istiyor. 103683.'nn aklamaya gereksinimi yok. Onu bir duyarga hareketiyle susturuyor ve federe ehrin nnde birka adm yrmeye davet ediyor. "Gzel, deil mi?" 24. yant vermiyor. 103683. ona elbette Parmaklarla karlamak ve onlan ldrmekle grevli olduklarn, ama nemli baka eylerin olduunu sylyor: Orada olmak, yolculuk etmek. Her eyden sonra belki en iyi an Merkr Grevi'ni baaracamz ya da Parmaklan yeneceimiz an olmayacak, belki en iyi an imdi, sabah erken, dost kanncalarla evrili, ikisinin orada olduu u an. 103683. ona kralie Goum-Goum-ni'nin yksn anlatyor. 24., grevlerinin bu ruh halleri yklerinden ok daha "nemli" bir zellii olduunu dndn sylyor. Tamamen, sahip 180 , r Parmaklara yaklama ve hatta belki onlan grme ve onlara kiflrna ansnn etkisi altnda. verini hi kimseye brakmazd. 24., 103683. nn onlar daha .. ce grp grmediini soruyor.

'Bana onlan grmm gibi geliyor ama bilmiyorum, artk bil-.vorum. Biliyorsun 24., onlar bizden farkllar." 24. bundan phe ediyor. 103683. bir feromon tartmasna girmek istemiyor. Ama sezgisel olarak Tanrlarn Parmaklar olduuna inanmyor. Belki Tannlar var ama bu baka ey olurdu. Belki bu zengin doa, bu aalar, bu orman, onlan evreleyen bitki ve hayvan rtsndeki bu anlatlmaz zenginlik... Evet, basit olarak gezegenleri olan bu byleyici manzaraya iman etmesi daha kolay olurdu. Tam o anda, pembe bir k eridi ufukta uzanyor. Asker kann-ca kamnn sivri ucuyla onu gsteriyor. "Bak ne kadar gzel!" 24. bu duygusal an paylamay baaramyor. O zaman 103683. ineli bir aka yapyor: "Ben Tanrym nk gnee domasn emredebilirim." 103683. drt arka aya zerinde dengeli bir biimde dikiliyor ve duyargalanyla gkyzn iaret edip baharatl bir feromon yayarak tumturakl szler ediyor: "Gne, do, sana emrediyorum!" O srada gne yksek otlann arasndan bir n gnderiyor. Gkyz a boyas, meneke, mor, krmz, turuncu, yaldzl renklerden oluan bir bayram yaamaya koyuluyor. Ik, scaklk, gzellik, her ey karnca istediinde geliyor. "Belki kendi olanaklanmz aa gryoruz;" diyor 103683. 24., Parmaklar bizim tannlarmzdr, cmlesini tekrarlamak istiyor ama gne o kadar gzel ki susuyor. 181 ! NC GZEM KILI VE ENE DARBELERYLE 76. MARILYN MONROE, MEEHCISN NASIL HAKKINDAN GELD ki Etiyopyal bilgin ok sade, ayn idealle kaynam bir ift oluturuyorlard. Henz ok kkken bile Gilles Odergin kannca yuvalanna bakarak saatler geiriyordu. Evinde, bo reel kaplarnn iine kann-calar yerletirmek istedi. lk ka denemelerinde sinirlenen annesi onlan terlik darbeleriyle katletti. Buna karn o, vazgemedi ve daha gizli, her yeri iyice kapal dier yetitirme deneylerine giriti. Ama her seferinde kanncalan lyordu ve o, bunun nedenini anlamyordu. Uzun sre bu kk hayvanlara bu kadar ilgi duyan tek kii olduuna inand. Rotterdam Bcekbilim Fakltesi'nde Suzanne'la karlat gne kadar. Kanncalara kar onlan hemen birbirlerine yaklatran ayn kar konulmaz ilgiyi duyuyorlard. Gen kadn, dorusu, ondan daha da tutkuluydu. Teraryumlar oluturmutu, pansiyonerlerinin byk bir blmn ayrt edebiliyordu, onlara adlar veriyordu, koruduklar arasnda meydana gelen en kk olay not ediyordu. kisi beraber cumartesi gnlerini onlar gzlemleyerek geiriyorlard. 183 Daha sonra, gene Avrupa'da ve evli olduklan bir srada korkun bir ey oldu. O srada Suzanne'n kannca yuvasnda alt kralie vard. Ksa duyargalar olana KJeopatra, kafasnda bir makas darbesi izi tayana Marie Stuart, kvrck ayaklan olana Pompado-ur, en geveze olana (duyusal uzantlarn durmadan kmldatyordu) Eva Peron, en koket olana Marilyn Monroe ve en saldrgan olana Catherine de Medicis adJn vermiti. Bu sonuncusu, karakterine uygun olarak bir grup katili hare|tf te geirdi ve birbiri ardna btn rakiplerini ldrtt. Odergin ift, bu mini i savaa mdahale etmeden Medids'in kiralk katillerinin dier kralieleri nasl yakaladklarn ve yalaa gtrdklerini, orada boduktan sonra ple attklarn gzlediler. Sonra yle bir ey oldu ki Marilyn Monroe bu Saint-Barthe-iemy katliamndan sa kt. Atklarn arasndan ortaya kt ve ivedilikle kendi kiralk katillerini harekete geirdi ve Catherine de Medicis'i ldrtt. Bu korkun hesap grmeler iki kannca uygarl n dehete drd. Allak bullak olmulard. Demek ki kanncalann dnyas insanlarn dnyasndan daha da

zalimdi. Ar zalimdi. Bir gnden dierine gen ift sevdikleri kadar bu dnyadan nefret etmeye baladlar. Etiyopya'ya dndkten ksa bir sre sonra geni bir Afrika ktasnn bcekleriyle mcadele hareketine katldlar. Bylece bu konuda zirvede olan dnyaca nller ve en iyi uzmanlarla ilikiye girdiler. . Prof. Odergin deney kabn kard ve bir rahibin zenli ve ll hareketleriyle gz hizasna kaldrd. Kars ayn trensel havayla kabn iine beyaz bir toz boaltt. Aslnda tebeir tozu. Sonra kanm merkezka kuvvetiyle alan bir alete boaltt, iine birok sts sv ekledi, kapatt ve dmeye bast. Be dakika sonra kanm gm grisi tatl bir kark renk ald. O srada bir adam geidi ve onlar uyard. Bu da bir bilgindi-Uzun boylu ve zayft, ad Cygneriaz'd. Prof. Miguei Cygneriaz. - Hzl yapmak gerek. "Onlar" bize yetiiyorlar. Maximilien MacHarious da ld. Babil Eylemi hangi noktada? 184 Gilles gm renkli svyla dolu deney kabn uzatt: - Her ey hazr. - Aferin. Bu kez sanrm biz kazandk. Artk bize kar hibir ey yapamayacaklar. Fakat siz onlar yeniden vurmadan yola kmalsnn - Tekerleimize omak sokmaya alanlann adlarn biliyor ^usunuz? - Kk bir sahte evreci grup olmal. Ne yaptklarn bile bilmiyorlar. Gilles Odergin i ekti. - Bir eser meydana getirildiinde neden onun almasn engellemek iin bir kar gcn ortaya gkmas gerekiyor? Miguel Cygneriaz omuz silkti. - Bu her zaman byledir. Bizim daha abuk olmamz gerekiyor. - Fakat dmanlanmz kimler? Miguel Cygneriaz bir entrikac havas taknd. - Bunu gerekten bilmek istiyor musunuz? Cehennem glerine kar savayoruz. Onlar her yerdeler. Ve her eyden nemlisi, buradalar, kendi aklmzn kvrmlarnda derinlemesine bzlp saklanm duruyorlar. nann bana, bunlar en ktleri! Gilles ve Suzanne Odergin, Prof. Miguel Cygneriaz gm rengi maddeyi gtrdkten tam otuz dakika sonra ldler. 77. BCEKLERN PUTU "Daha da ok sungu gerek er Tanrlarnza sayg gstermezseniz, Sizi toprak, ate ve suyla cezalandracaz. Parmaklar ldrebilirler nk onlar Tanrdrlar. Parmaklar ldrebilirler nk onlar bykler. Parmaklar her eyi yapabilirler nk gldrler. Gerek budur." 185 Bu keskin bildiriyi yazan Parmaklar aniden bir burun deline kadar ykseliyorlar. lerinden tepeden trnaa kadar temizle. mekle urayor; neden sonra dnyorlar ve dklarla beslenen bir knkanatl bcei korkutarak kk bir glle halinde yuvarlyorlar ve uzaa frlatyorlar. Sonra Parmaklar arkasnda iyi i yaptn denen bir aln desteklemek iin daha da yksee kalkyorlar. Ve bu i ilk kez yaplan bir i deil! 78. SEFH Yava yava ordunun geri kalan tamam iki kanncaya katlyor. 103683. bir duyargasn kaldnyor, imdi onu agka stan gnei kokluyor. evrelerinde kalabalk var. Bel-o-kanllar ve izlemeye gelen Zedi-bei-nakanllar. Topu ve svari birliklerine ve sefere katlanlann tamamna canl, cesaret verici szler yayyorlar. 23. enelerini biliyor, 24. kelebek kozasna gz kulak oluyor. 103683. scaklk artna kar dikkatli, hareketsiz duruyor. Tam 20 derecede, heyecanla soluyor ve yola k iareti feromonunu yayyor. nat olduu kadar hafif olan bu feromon silah altna alma feromonudur ve hekzanoik asitten (C6-H12-02) oluur.

Askerler hemen, duyargalarn, boynuzlann, gz krelerinin ve tombul kannlann cokunluuyla byyen ve gerinen birinci bir stun oluturarak yola kyorlar. Parmaklara kar ilk ordu yeniden yola kt. Ksa bir sre sonra gcrdayan ve alan otlann arasnda kat yreklilikle bir yol aarak yoklama gezisi ritmini buluyor. Bcekler, solucanlar, kemirgenler ve srngenler onun getii yerlerden kamay tercih ediyorlar. yice gizlenerek onun geiir" izleyen tek tk cesurlar gergedanbceklerini kzl kanncalaria ya" yana grnce anp kalyorlar. 186 En nde iz srcler hareketleniyorlar. Srlerin en nemli blmne en az dolambal, mmkn olan en az engebeli yollan aarak saa gidiyorlar, sola gidiyorlar. Genelde ok etkin olan bu sakngan dzenleni, ordunun birdenbire ngrlmeyen bir engele vanp dayanmasn engellemiyor. ap en az yz adm genilikteki kocaman bir kraterin kenarnda ylyor ve itiip kakyorlar. te bu aknlk! nk bu delii hemen tanyorlar. Bu, mucize bir askerin yerden sklerek dev bir effaf kabua konuunu anlatt Gou-li~aikan Sitesi'nin kalnts. te Parmaklann ii! te neyi yapacak yetenektelerl Duyargalan gergin, grbz bir kannca kz kardelerine doru dnyor. Bu 9. hepsi onun Parmaklara kar hrgnln biliyor. enelerini geni geni aarak gl bir feromon yayyor: "Onlann intikamn alacaz! Bizden biri iin iki Parmak ldreceiz!" Btn sefere katlanlar dnyada yz Parmak olmadnn sylendiini ve tekrar edildiini duydular ama sert mesajdan etkileniyorlar. fke ve intikam hrsyla, uurumun evresini dolayor ve yeniden yola koyuluyorlar. Heyecanlan onlara alnmas gereken tedbirleri unutturmuyor. Bylece, ok gne alan bir savan ya da bir l geerken topularna glge yapacak biimde dzenleniyorlar. An snan asidin patlamamas gerekiyor, yoksa hem onu tayan hem de komularn ldrr. Hele % 60 younluktaki asitle: Ordunun saflan arasndaki gaz yaylmasn ve ykm dnn! te nlerinde bir ukur. Byk olaslkla son tufann kalnts. 103683. bunun ok fazla bir mesafeye uzanmayacan ve evresini gneyden dolamann mmkn olmas gerektiini dnyor. Onu dinlemiyorlar, kaybedecek zaman yok! z srcler kendilerini suya atyorlar ve birbirlerinin ayakianndan tutunarak bir kpr oluturuyorlar. Sr getikten sonra krk hareketsiz kalacak. Bedelsiz hibir ey yok. kinci akam inmeye baladnda bir termit yuvas ya da dman kannca yuvasn seve seve igal ederlerdi. Ama ufukta hibir 187 ey yok. Akaalann dnda hibir eyin yetimedii l gibi geni bir fundaln iindeler. Buradan ok uzakta ipek karncalarnn bu biimde ak ordugh kurduklann bilmeyen yal bir savann ynlendirmesiyle toplanp skk bir top halinde ylyorlar. Bu geici yuvann evresi srmaya haar enelerden oluan bir dantelle evrili. eride, soua kar daha duyarl olan knkanatllar, hastalar ve yarallar iin yaayan salonlar yaplyor. Yuvann tamam on kat ve bu k*f lardaki koridorlar ve odalardan oluuyor. Bir hayvan bu koyu renk bal kabana hafife dokunsa, yumuak kannca ynnn iinde hemen oburca yutuluyor. Kendilerini dayankl sanan gen bir akrak kuu ve bir kertenkele meraklarnn bedelini byle korkun bir lmle dyorlar. Danya yerletirilmi karncalar alarm halinde kalrlarken ieride hareketler sakinleiyor ve yavalyor. Herkes hakkna den o-da ya da koridorun bir blmne skyor. Souk orada. Hepsi uyuyorlar. 79. ANSKLOPED EN KK ORTAK PAYDA: Dnyadaki btn nsanlar tara-undan en ok paylalan hayvan deneyimi karncalarla karlamadr. Hi kedi ya da kpek ya da an veya ylan grmemi lkel topluluklar mutlaka vardr oma bir gn bir karncann stnden gemesine izin vererek onunla oynamam hibir insan bulamazsnz. Bu, bizim en yaygn ortak yaantmzda. Oysa elimizin stnde yryen bu karncay gzleyerek temel bilgiler kardk. Bir: Kannca, bana geleni anlamak in du-

yargalann hareket ettirir; iki: gidilebilecek her yere gider; : eer dier elimizle yolunu kesersek ona trmanr; drt: Bir kannca dizisini nne slak parmamzla bir izgi izerek durdurabiliriz (bu durumda bcekler grnmez ve geilmez bit duvar karsndaym gibi olurlar ve sonunda evresini dolarlar). Bunlarn hepsini biliyoruz. Buna karn bu ocuksu 188 IfHgf, btn atalarmz ve btn adalarmz tarafndan paylalan bu bilgi hibir eye yaramaz. nk okulda yeniden ele alnmaz. (Orada karnca kabataslak bir biimde ncelenir: rnein, karncann vcudundaki paralarn adlarn ezberleyerek: gerekten ne e yarar?) Bir bulmada da yardm olmaz. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 80. AKAM KONUKLARI Doru grmt! Adli tp hekimi onu dorulamt. doku bozukluklar pekl kanncalann eneleri tarafndan yaplm olabilirdi. Jacques Melies belki henz suluyu yakalamamt ama doru yolda olduundan emindi. Uyuyamayacak kadar heyecanl olduu iin televizyonu at ve ans eseri "Dnce Tuza"nn gece tekrar gsterimine dt. Madam Ramirez utanga havalarn terk etmi yz l l bir ifade almt. - Pekl Madame Ramirez, bu kez buldunuz mu? Madam Ramirez neesini saklamad. - Evet, evet, buldum! Sonunda, sanrm bilmecenizin zmn buldum! Alklar gk grlts gibi patlad. Sunucu ard: - Gerekten mi? Madam Ramirez kk bir kz gibi ellerini grpyordu. - Evet, evet, evet! diye bard. - yleyse bunu bize aklayn Madam Ramirez. - Anahtar cmleleriniz sayesinde, "Ne kadar zekiysek bulma ansmz o kadar azdr", "Bildiklerimizi unutmak gerekir", "Evren gibi bu bilmece de kaynan mutlak basitlikten alyor", zme ulamak iin yeniden bir ocuk olmam gerektiini anladm. Geriye 189 gitmek, kaynaa dnmek, tpk evrenin yaylmasn temsil eden bu dizinin balangtaki 'Big Bang'na geri dnmesine benzemesi gibi. Basit bir akl olmam, bebek ruhumu yeniden bulmam gerekiyordu. - Bu olduka uzaklarda aramak demek, deil mi Madam Rarrrirez. Yanmac btn atlganlyla sznn kesilmesine izin verm* di: - Biz yetikinler, kendimizi her zaman daha zeki olmaya zorluyoruz ama ben kendi kendime ters ynde hareket edildiinde ne olacan sordum. Allm krarak alkanlklanmzn tam tersini yapmak. - Aferin Madam Ramirez. Birbirinden kopuk alklar. Mees gibi izleyiciler de devamn bekliyorlar. - Zeki bir akl bu bilmece karsnda nasl davranr? Bu birbirini takip eden saylar karsnda bir matematik problemi grr. Yani sonuta bu say dizileri arasndaki ortak paydann ne olduunu arayacaktr. Toplar, kanr, arpar, btn saylan ilemden geirir. Fakat bouna kafa patlatr nk bu, matematiksel bir ey deildir. Ve bu bir matematik bilmecesi deilse, edebi bir bilmecedir. - yi dnmsnz, Madam Ramirez. Alklyoruz. Yanmac soluklanmak iin alklardan yararlanyor. - Fakat ylan bir say dizisine nasl edebi bir anlam verilir, Madam Ramirez? - ocuklar gibi yaparak, grdmz syleyerek. ok kk ocuklar bir say grdklerinde szc telaffuz ederler. Onlar iin "alt" alt sesine denk gelir, tpk "inek" in drt ayakl ve memeleri olan hayvana denk gelmesi gibi. Bu bir uyumadr. Nesneleri dnyann her tarafnda deien keyfi seslerle iaret ederiz. Fakat ad, kavram ve ey her yerde sonunda tek bir ey oluturur. - Bugn iyi filozofsunuz. Madam Ramirez ama deerli izleyicilerimiz somut yant istiyorlar. Peki, u zm ne? - Eer "1" yazarsam, okumay yeni sken bir ocuk bana "bu bir bir" diyecektir. Bylece "bir bir" yazyorum. Ona en son 190 yw

azdm eyi gsterirsem bana "iki bir" grdn syleyecektir: ;2 1". Ve bu byle devam eder... te zm. Bir sonraki sray el-je etmek iin stteki sray adlandrmak yeterli. Yani bizim ocuumuz alttaki sra iin " bir iki, bir bir" diye okur. 1211. Numaralyorum ve 111221 oluyor, sonra 312211, sonra 13112221, sonra 1113213211. "Drt" saysnn hemen ortaya kacan sanmyorum! - Harikasnz, Madam Ramirez! Ve kazandnz! Salon byk bir grlt ile alklyor ve kk bulutunun stndeki Melies'e candan alklanan kendisiymi gibi geliyor. Sunucu yeniden dzene aryor: - Gene de iyi balam bir ii yanda brakamayacaz, deil mi Madam Ramirez? Kadn heyecanlanyor, glmsyor, kntyor, phesiz serin olmaktan ok nemli ellerini koyu krmz yanaklanna dayyor. - En azndan aklm toplamama izin verin. - Ah! Madam Ramirez, say bilmecemizi zm olmanz ok iyi ama yeni "Dnce... - ...Tuza!" - Evet her zamanki gibi adn vermeyen bir izleyicimiz tarafndan gnderilen yeni "Dnce TuzaTmz biimlenmeye balad bile. Yeni bilmecemizi iyi dinleyin: Alt kibritle, evet alt kibrit diyorum, krmadan ya da yaptrmadan, ayn boyda alt ekenar gen yapabilir misiniz? - Alt gen mi diyorsunuz? Alt kibrit ve drt gen olmadndan emin misiniz? Sunucu kat bir ses tonuyla tekrarlyor: - Alt kibrit, alt gen. Yarmac aknlayor: - Yani kibrit bana bir gen mi dyor? - Tam yle Madam Ramirez. Ve bu kez ilk anahtar cmle: "Dieriyle ayn tarzda dnmek gerek." Gerisi sizin dncelerinize ^l'yor deerli izleyiciler. Ve eer isterseniz, yann grmek zere! 191 ]acques Melies televizyonu kapad, yeniden yatt ve sonunda uyudu. Cokusu onu uykusunda bile izledi. Kark ryalannda La_ etitia Wells, meneke rengi gzleri ve bcekbilim levhalar, Se-bastien Salta ve korku filmlerindeki gibi yz, adli tabip olarak kariyer yapmak iin politikay brakan Vali Dupeyron, asla dncesinin tuzana dmeyen yarmac Ramirez... Hepsi birbirine girdi. Ryalan oynak dnlerine devam ederken, o, gecenin ner, bir blmnde araflarnn arasnda dnp durdu. Derin derin uyuyordu. Daha az uyuyordu. Artk uyumuyordu. Srad. Yatann dibinde fark ettii iltenin zerinde hafif bir vuru gibi pekl bir titreimdi. ocukluk kbusu onu takip etmek iin geri gelmiti: Canavar, gzleri nefretle kzarm fkeli kurt... Kendini toparlad. imdi bir yetikindi. Tamamen uyanm bir halde at ve ayaklarnn altnda hareket eden bir kabart olduunu grd. Yataktan dan srad. Kabart oradayd, gerekti. Yumruuyla ona vurdu ve ksa bir lk duydu. Sonra akn bir halde Marie-Charlotte' un hafife topallayarak araflannn altndan kn izledi. Zavall miyavlayarak onun kollanna snd. Onu sakinletirmek iin okad ve actt ayan ovdu. Sonra, bu gece biraz g kazanmaya kararl bir halde Marie-Charlotte'u bir para tarhun otlu ton bal ezmesinin yannda mutfaa kilitledi. Gidip buzdolabndan bir bardak su iti ve grntlerden sarho oluncaya kadar televizyon izledi. Yksek dozda televizyonun ar kesici bir ila gibi yattnc bir etkisi vard. nsan kendini yumuak hissediyordu. Banz hibir eyden arlayor, gzleriniz sizi ilgilendirmeyen sorunlardan sulanyordu. te len. Mlies tekrar yatmaya gitti ve bu kez herkes gibi biraz nce televizyonda grm olduklann ryasnda grmeye balad: Yani bir Amerikan filmi, reklamlar, bir Japon izgi filmi, bir tenis ma ve haberlerden birka ldrme sahnesi. Uyuyordu. Derin bir biimde uyuyordu. Daha az uyuyordu. Artk uyumuyordu. 192 Talih kararl bir biimde ona saldryordu. Bir kez daha yatann ucunda kmldayan bir kumul fark etti. Yeniden at. Bon-jai kedisi MarieCharlotte gene taknlk m yapyordu? Ancak kapy zenle stne kilitlemiti. abucak ayaa kalkt. Kumulun ikiye, drde, sekize, on altya, otuz ikiye blndn grd. Zar zor grlebilen yz kadar kk kabarak araflarn azna doru yer deitiriyordu. Mlies bir adm geri ekildi. Ve yastin istila eden kanncalar akn bir halde hayranlkla izledi.

lk refleksi onlan eliyle sprmek oldu. Tam zamannda vazgeti. Sebastien Salta ve tm dierleri de onlan elleriyle sprmek istemi olmalydlar. Dmann kmsemekten daha byk bir hata yoktur. Bylece, tam trn belirlemeyi bir saniye bile dnmedii bu kk hayvanlann karsnda Jaccjues Melies kamay seti. Grnd kadaryla karncalar onu takip ediyorlard ama ans eseri giri kapsnn sadece bir kilidi vard ve o, sr ona ulaamadan e-vi terk edebildi. Merdivenlerde, bu lanetli bcekler tarafndan ufalanmakta olan zavall Marie-Charlotte'un tyler rpertici miyavlamalarn duydu. Btn bunlar ikinci bir defa sanki hzlandnlm gibi yaad. Yalnayak ve stnde pijamasyla sokakta bir taksi durdurmay baard ve ofre merkez karakoluna gitmesi iin yalvard. Artk emindi, katil onun ldrlen kimyagerlerin gizemini z-dnirbiliyordu ve aceleyle kk katillerini ona gndermiti. Oysa, bilmeceyi zdn tek bir kii biliyordu. Tek bir kii! 8. ANSKLOPED KLK: Btn ncil lk kitabyla zetlenebilir: Olu. Btn olu 'Dnyann Yaratln anlatan lk blmyle zetlenebil T- Btn bu blmn kendisi de ilk szcyle zetlenebilir. B&rechit. Berchlt "balangta" anlamna gelir. Btn bu szck ilk heceslyle zetlenebilir. Ber "yavnlanan" anlamna 193 gelir. Btn bu hece de lk harfiyle zetlenebilir. B, "Beth" biiminde telaffuz edilir ve ortasnda stvrl bir u olan ak bir kareyle gsterilir. Bu kare evi ya da yumurtay, fets, ya\ru-lanmaya arlan kk noktay evreleyen dl yatan simgeler. ncil neden alfabenin birinci harfiyle deil de ikinci harfiyle balar? nk B dnyann kiliini temsil eder. A balan-gtaki birliktir. B bu birliin trevi, yansmasdr. B dlerldh Biz, "birden kan "Ikl'ylz. Biz, "A'dan ktk ve "B'nln kideyiz. Biz bir Millik dnyasnda ve birliin, her eyin ikt nokta olan "Aleph"in, zlemi -hatta araytyla- yayoruz. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 82. SREKL DMDZ LER Ak ordugh, bir akaa meyvesinin, aacn tohumlarn uzaklara gtrecek olan u bitki salyangozlardan birinin, dmesiyle sarslyor. Bu meyvelerin zarsz ift kanatlannn tr dn onlan karncalar iin tehlikeli klyor. Bu kez, askerlerden oluan blok tekrar yola koyulmadan nce skld ve topraa dald. Sralar arasnda konuulan konular her eyi ieriyor. Farkl doal mermilerin karlatrmal riskleri tartlyor. Bazlarna gre en kts duyargalara yapan ve her trl iletiimi allak bullak eden yabani hindiba tyleri. 103683.'ye gre bu trn iinde hibir ey knaieiyle boy lemez. Bu bitkinin meyvelerine hafife dokunulduunda kaylar iddetli bir biimde sarlrlar ve tohumlann yz adm aabilecek bir uzakla frlatrlar! Gevezelik ediliyor ama bununla birlikte uzun alay yryn yavalatmyor. "Dufour" bezleri arkadaki kz kardelerine yol g' termek iin kokusal bir iz salglasn diye kanncalar kesik aralklara kannlann yere srtyorlar. 194 yukarda akaa tohumlanndan farkl bir biimde tehlikeli olan cok sayda ku seke seke uuyor. Maviye alan tyl, gneyde vaayan al blblleri, ayr kular ama zellikle bir sr siyah veya yeil aakakan var. Bunlar Fontainebleau Orman'nda en c0k rastlanan kular. lerinden biri, bir siyah aakakan dehet veren bir biimde yaklat. Gagasnn menzilinde sra halinde duran kzl karnca stununun karsna yerleiyor. Pike yaparak dalyor, uuunun konumunu yeniden ayarlyor ve yere yakn uarak saldnyor. Korkudan ldran kanncalar her yana dalyorlar. Buna karn kuun amac birka anssz ayrk kanncay yakalamak deil. Bir manga askerin stnde uygun bir duruta olduunda, onlan tamamen kirleten beyaz bir dk brakyor. Bunu defalarca yaparak yaklak otuz karncaya dokunmay baaryor. Bir uyan l btn orduyu dolayor. "Ondan yemeyin! Ondan yemeyin!" Gerekten aakakanlarn dklan genelde erit tarlar. Onlardan tadanlar... 83. ANSKLOPED

ERTLER- eritler, yetikin halinde aakakann barsaklarnda yaayan tek hcreli asalaklardr. eritler kuun dklaryla dar frlatlrlar. Kuun bunun bilincinde olduu dnlebilir nk sk sk karnca ehirlerini dklaryla bombalar. Kanncalar sitelerini bu beyaz izlerden temizlemek stediklerinde bunlar yerler ve eritler onlara geer. Asalaklar onlarn byme dzenlerini bozarlar, baalarnn pigmentas-yonunu deitirerek onlan daha ak renk hale getirirler. erit **Pu kanaca tasasz ve gevek olur, refleksleri ok daha yaktr ve bir yeil aakakan siteye saldrdnda bu dklar-"n erit kapan kanncalar onun lk kurbanlan olurlar. 195 Bu karncalar sadece daha yava deildirler, ayn manda ak renk olan kitinleri onlar ehrin karanlk koridor lannda daha kolay fark edilir klar. Edmond Wells Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt ' 84. LK LMLER Ku yeniden bombalamak iin geri geliyor. Orta vadeli stratejisini uyguluyor: nce zehirliyor, sonra hassaslaan kanncalan bir sonraki saldnda topluyor. Askerler kendilerini gsz hissediyorlar. 9. gkyzne doru Parmaklar ldrmeye gittiklerini ve onlara saldrarak bu aptal kuun ortak dmanlarn koruduunu baryor. Fakat aakakan kokusal mesajlar alglamyor. Ters bir halka izerek askerlerden oluan stuna en iyi biimde yaklayor. Yal bir karnca banyor: "Herkes uaksavar savunmasna!" Ar topular uzun saplann arasndan mmkn olduu kadar abuk hcum ediyorlar. Kukusuz an hzl olan kuun geiinde atlann yapyorlar. sabetsiz! Ne yazk ki iki topu kesien atla-nyla ayn anda karlkl birbirlerini ldryorlar. Ama siyah aakakan dk atn tekrar etmeye hazrlanrken pek allmam bir grntyle karlayor. Karsnda, ezamanl olmayan kanat rplar sayesinde havada neredeyse hareketsiz duran bir gergedanbcei ve ndeki boynuzunun sivri ucunda tnemi at konumunda bir kannca var. Bu 103683. Ans ttyor nk karn tamamen % 60 younluktaki asitle dolu. Dengesini salayamayan kannca cesaretini yitirdi. Ku onu yok edecek, llemeyecek kadar daha byk, daha gl ve daha atik. Karncann karn engellemedii bir titremeyle sarslyor, artk nian alamyor. 196 O zaman Parmaklan dnyor. Parmaklarn korkusu tm di- ^orkulann tesinde. Direnmekten vazgemeyecek: Parmakla-yaklamken bir ava kuun onu etkilemesine, izin vermemeli. Dikiliyor ve zehir cebinin ieriini bir darbeyle atyor. Ate! . jaicakann ykselecek zaman olmad. Krlemi bir halde yrngesini kaybediyor, bir aa ktne arpyor, arpmann etkisiyle zplyor ve yere dyor. Bununla birlikte arkteri ekipleri zerine ayak basmadan yeniden havalanmay baaryor. Bu olaydan dolay 103683. byk bir saygnlk kazanyor. Hi kimse onun korkusunu ok daha byk bir korkuyla yendiini bilmiyorBundan sonra, serere katlan askerler 103683.'nn cesaretine, deneyimine, nianclna bavurma alkanl ediniyorlar. Ondan baka kim uu halindeki kocaman bir dman durdurmay baarrd? Bu artan poplerliin baka bir sonucu daha oluyor: Sevgi dolu teklifsizlik iareti olarak onun adn ksaltyorlar. Artk btn sefere katlanlar onu sadece 103. diye anyorlar. Tekrar yola koyulmadan nce, aakakann dksndan isabet alanlara dierlerine erit bulatrmamalar iin trofalaksi yapmaktan kanmaiar tleniyor. Sralar yeniden oluturulurken 23. 103. ye yaklayor. Neler oluyor? 24. ortadan kayboldu. Epey bir sre onu anyorlar. bulamyorlar. Bu arada siyah aakakan hi kimseyi taramad! 24,'nn ortadan kaybolmas ok rahatsz edici nk onunla birlikte Merkr Grevi'nin kozas da ortadan yok oldu. Dierlerini bu konuda bilgilendirmek olanaksz. Daha fazla beklemek olanaksz. 24.'ye yazk oldu. Gruh bireyden nce geliyor. 85. ARATIRMA Melies, Odergin iftinin evine tek bana geldi. Etiyopyal ka-dlr bilgin susuz bir kvetin iinde dizst oturmu haldeydi. Kafa-

197 sna yaylm kaln, yeil ampuan tabakasyla artk listesi iyice kesinlemi izler tayordu: Diken diken olmu tyler, yzde dehet maskesi ve kulaklann kenannda phtlam kan. Komu tuvalette de ayn ema, sadece koca klozete tnemi durumda, vcudun st blm ne eilmi ve pantolonu oraplannn stne dyor. Aslnda Jacques Melies iki cesede sadece tek bir bak att. a, tk ne olduunu biliyordu ve hemen Emile Cahuzacq'n evine vt. Mfetti efini bu saatte, trenkotunun altnda sadece pijarna-syla onun evine gelmi grnce ard. Zamanlamas ktyd. Cahuzacq en sevdii bo zaman urayla meguld: Kelebek koleksiyonu. Komiser buna dikkat etmeden p diye konutu: - Tamam eski dostum! Bu kez katili bulduk! Mfetti kukulu grnd. Melies astnn alma masasnn stndeki kankl ferk etti: - Fakat sen ne yapyorsun byle? - Ben mi? Kelebek koleksiyonu yapyorum. Bunu sana sylememi miydim? Cahuzacq formikasit iesini kapad, bir ipek kurdunun kanatla-nn dz ulu bir cmbzla asite bulama iini tamamlad. - Gzel, deil mi? Al, bak... te bu, bu bir am aac ipek kurdu. Onu birka gn nce Fontainebleau Orman'nda buldum. Garip, kanatlanndan birinde kusursuz yuvarlaklkta bir delik var ve dieri kesilmi. Belki de yeni bir tr kefettim. Melies eildi ve irenerek dudak bkt. - Fakat senin kelebeklerin l! Cesetleri birbirlerinin yanna tutturuyorsun. Seni zerinde "homo sapiens" yazan bir etiketle camn altna koysalar houna gider miydi? Yal mfetti yzn ekitti: - Sen sineklere ilgi duyuyorsun, ben de kelebeklere. Herkesin holand ey kendine. Melies onun omzuna okar gibi vurdu: 198 , Haydi, kzma. Kaybedecek zaman yok, katili buldum. Beni takip e** baka eit bir gzel kelebek ineleyeceiz. 86. KAYIP pekl, bir yol bulmak gerek, buradan deil, buradan da deil. Ne buradan ne uradan ne de oradan. Yaknlarda en kk bir kannca kokusu yok. Nasl bu kadar abuk kaybolabildi? Neler oldu? Aakakan zerlerine alaldnda bir asker kannca kendilerini kurtarmalan, sakianmalan gerektiini syledi. Onu o kadar iyi dinledi ki ite sonunda Byk Dan'da tek bana kayboldu. Gen, deneyimsiz ve kendi toplumundan uzakta. Tannlardan da uzakta. Fakat nasl bu kadar abuk kaybolabildi? Bu onun byk kusuru: Yn duygusunun olmamas! Bunu biliyor, bu yzden dierleri onun orduyla birlikte gitme gz pekliini gstereceine inanmyorlard. Herkes onu ayn takma adla anyordu: 24. doutan kayp. Deerli ykne sarlyor. Kelebek kozas. Bu kez kaybolmas dnlmeyecek sonulara yol aabilir. Sadece onun iin deil, btn yuva iin, belki de btn tr iin. Ne pahasna olursa olsun bir feromon izi bulmal. Duyargalarn 25000 hareket/saniye titreimle hareket ettiriyor ve belirgin hibir ey alglamyor. Gayet gzel kayboldu ite. Yk,her admda daha arlayor ve daha can skc hale geliyor. Kozasn brakyor, lgnca duyargalann temizliyor ve gl bir koklayla evredeki havay kokluyor. Bir yabanars yuvasnn kokusunu alyor. Yabanans yuvas, yabanars yuvas... Her durumda krmz yabananlannn yuvasnn yaknlarnda bulunuyor olmal! Bu kuzeyde. Bu doru yn deil. Ayrca manyetik alanlara duyarl Johnston organlan da fazlasyla yanldn doruluyorlar. Bir an ona kk bir sinek tarafndan gzetleniyormu gibi ge-'tyor. Fakat bu bir yanl alglama olmal. Kozay tekrar alyor ve dmdz ileri yryor.

199 Tamam, bu kez kesin olarak kayboldu. 24., kklnden beri kaybolmay brakmyor. Henz birka gnlkken cinsiyetsizlerin koridorlarnda kayboluyordu. Daha sonra sitenin iinde kayboluyordu ve yuvadan dan kma frsat bul-duundan itibaren de doann iinde kaybolmaya balad. Keif gezilerinin hepsinin sonunda her zaman bir karncann dierlerini uyard o an olmutu: "Ama 24. nerede kald?" Zaten zavall ava asker kannca da kendine ayn soruyu soruyordu: "Ben neredeyim?" Elbette u iei daha nce grm gibi oluyordu, u odun parasn, bu kayay, bu bataklk ormann, her neyse, iek belki baka bir renkti. O zaman genelde daireler izerek dnmeye koyuluyor keif grubunun feromon izlerini aryordu. Buna karn her zaman onu Byk Dan'nn patika yollarna gndermeye devam ediyorlard nk garip bir kaltsal kaza sonucu 24.'nn bir cinsiyetsiz iin kusursuz bir gr vard. Gz kreleri neredeyse cinsiyetliierinkiler kadar gelimiti. Ve o bouna defalarca iyi bir grnn olmasnn iyi duyargalan olduu anlamna gelmediini tekrarladysa da btn grev gruplan 24. ilerleyileri iin grsel bir denetim salasn diye onun aralarnda olmasn istiyorlard. Ve o kayboluyordu. O ana kadar iyi ya da kt her zaman yuvaya geri dnmeyi baarmt. Ama bu kez, durum farkl. Ama yuvaya geri dnmek deil, dnyann kenanna ulamak. Bunu baarabilecek mi? "Sitenin iinde dierlerine dahilsin, tek bana hiliin bir par-assn," diye tekrarlyor kendi kendine. Douya doru. Umutsuz, terkedilmi, oradan geecek ilk dmana sunulmu yol alyor. Birden yerde olduka fazla adm derinlikte bir ukur tarafndan durdurulduunda uzun sredir yryordu. ukurun kenarn kefediyor ve sonunda aslnda birbirine komu iki ukur olduunu fark ediyor. ki dz oluk hazinesi, daha byk olan bir elipsin yansn oluturuyor, dieri bir yanm daire 200 ^iminde. Bu iki garip surun aplar paralel ve birbirierine yaklak Ije adm uzaklkta. 24. kokluyor, yokluyor, tadyor, yeniden kokluyor. Koku da geri kalan blm kadar allmam. Yabanc, yeni... nce aran lA. canl bir heyecana yakalanyor. Artk hibir korku hissetmiyor. yUtm admlk aralklarla dier dev izler birbirini izliyor. 24. Parmaklarn izleriyle karlatndan kesin olarak emin. Dilei yerine geldi! Parmaklar ona rehberlik ediyor, ona yol gsteriyorlar! Tannlarn izi zerinde kouyor. Sonunda onlarla karlaacak. 87. TANRILAR KIZGIN "Tanrlarnzdan korkun. Sunduklarnzn ok az olduunu, Bizim byklmz iin ok zayf olduunu bilin. Bize yamurun tahl ambarlarn yktn sylyorsunuz. Bu sizin cezanzd nk nceden de yeteri kadar yiyecek sunmuyordunuz. Bize yamurun asi hareketini ezdiini sylyorsunuz. Dala da gl bir biimde yeniden domasn salayn. Herkese Parmaklarn gcn retin! ntihar komandolar gnderin Ve yasak sitenin tahl ambarlarn boaltn. Tanrlarnzdan korkun! Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar Tanrdrlar. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar byktrler. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar gldrler. Gerek budur." 201 Parmaklar makineyi kapatyorlar ve Tann olmaktan gurur duyu. yorlar. Nicolas sessizce gidip yeniden yatyor. Gzleri agk kank dler grerek glmsyor.

Bir gn bu delikten canl karsa anlatacak ok eyi olacak. Okul arkadalanna, btn dnyaya! Dinlerin gerekliliini aklayacak. Ve bceklerde din inanan yerletirmeyi baardn kantlayarak nl olacak! 'I 88. LK ARPIMALAR Yalnz, Bel-o-kan'n denetimi altndaki topraklarda, birinci seferin geiinin neden olduu zararlarn genilii ve kurbanlann says hatn saylr byklkte. yle ki kzl askerler hibir eyden korkmuyorlar. Bu karnca kalabalnn altndaki topra kazma giriiminde bulunan bir kstebein sadece on drt kurban yutacak zaman oluyor. Bu srada kanncalar onu istila ediyor ve paralara aynyor-lar. Uzun alay boyunca bir sessizlik kyor. Onun nnde her ey gzden kayboluyor. yle ki balardaki av esenliini ktlk ve gecikmeden etin bir alk takip ediyor. Ordunun arkasnda brakt ykm izlerinde imdi alktan len kanncalar da bulunuyor. 9. ve 103., bu felaket durum karsnda bir kar yol bulmak iin konuuyorlar. zcilerin yirmi be kiilik gruplar halinde dzenlenmelerini neriyorlar. Byle bir yelpaze mantkl olarak daha az dikkat ekecek ve orman sakinleri iin daha az korkutucu olacak. Mnldanmaya ve vazgemekten sz etmeye balayanlara serte aln tersine admlar ileri doru hzlandrmaya itmesi gerektii sylenerek yant veriliyor. Douya doru. Bir dahaki av hayvanlar Parmak olacak. 202 HJ I 89. SULU SONUNDA TUTUKLANDI Banyosunda uzanm, en sevdii hareket olan soluunu tutarak dal halindeki Laetitia Wells dncelerini dalgalanmaya bra-lyyor. Gnlerden beri sevgilisi olmadn fark ediyor. Oysa bir sr sevgilisi oluyordu ve her zaman onlardan ok abuk sklyordu. Hatta Jacques Melies'i bile yatana almay dnd. Zaman zaman onu biraz sinirlendiriyordu ama bir erkee gereksinim duyduu anda orada, elinin altnda olma avantaj vard. Ah! Dnyada ne kadar ok erkek vard... Ama hibiri babasnn yeteneine sahip deildi. Annesi Ling-mi onun hayatn paylama ansna sahip olmutu. O, her eye ak, beklenmeyen ve elenceli, aka yapmaya baylan bir adamd. Ve sevgi doluydu, o kadar sevgi dolu ki! Hi kimse Edmond'un yerini alamazd. Onun akl snrsz bir aland. Edmond bir sismograf gibi iliyordu, ann btn entelektel sarsntlarn kaydediyordu, onlan zmsyor, bireim haline getiriyordu... ve onlar baka hale gelmi, kendi dnceleri olarak kanyordu. Kanncalar sadece bir bahaneydi. Ayn biimde yldzlar, tp ya da metallerin direnci zerinde alabilirdi, her konuda benzerlerinden stn olurdu. O, gerekten evrensel bir akld, zel bir eit servenciydi, dhi olduu kadar alakgnllyd. Bir yerlerde onu srekli artacak ve asla brakmayacak, yeteri kadar hareketli bir psikolojisi olan bir erkek var myd acaba? O an iin byle-biriyle hi karlamamt... Bir ilan verdiini dledi: "Servenci aranyor..." Yantlar onu imdiden yldnyordu. Ban sudan gkard, kuvvetli bir biimde soluk ald ve yeniden dald. Dncelerinin yn deimiti. Annesi, kanser. Birden havasz kalarak yeniden su yzne kt. Kalbi hzl hzl at'yordu. Kvetten kt ve bornozunu giydi. , Kaps alnyordu. Biraz sakinlemek iin zaman geirdi. uzun soluk veriten sonra gidip kapy at. 203 Gene Melies'ti. Onun bu beklenmedik zamanlarda gelilerine almaya balyordu ama bu kez onu tanmadan nce duraksad. zerinde anc giysileri vard, yz muslin bir peeyle rtl hasr bir apkayla maskelenmiti ve ellerine kauuk eldivenler giymiti. Komiserin arkasnda ayn gln klktaki adam fark edince kalann att. Bu glgelerden birinin iinde Mfetti Cahuzacq'] tand. Glmemek iin kendini tuttu. - Komiser! Bu kostml ziyaret ne anlama geliyor?

Yant gelmedi. Melies yana ekildi, iki kimlii belirsiz m^* -kukusuz iki aynasz- ilerlediler ve topuz gibi olan Laetitia'nn sol bileine bir kelepe takt. Laetitia Wells rya grdn sand, Cahuzacq maskenin bouklatrd sesiyle konutuunda sonu geldi: "Cinayet ve cinayete teebbs suundan tutuklusunuz. Bu andan itibaren syleyeceiniz her ey size kar delil olarak kullanlabilir. Tabii ki avukatnzn yokluunda konumay reddedebilirsiniz." Sonra polis memurlar Laetitia'y da gtrerek siyah kapnn nnde durdular. Melies hrszlk yeteneklerini gsteren parlak ve abuk bir gsteri yapt: Kap buna direnmedi. Tutuklu bu duruma kar kt: - Her eyi ykmak yerine benden anahtan isteyebilirdiniz! Drt aynasz, kanncalarla dolu bir akvaryum ve her trl biliim donanmnn karsnda durakladlar. - Bu ne byle? Melies karamsar bir tonda konutu: - Byk olaslkla Salta kardelerin, Carolie Nogard'n, MacHa-rious'un ve Odergin iftinin katilleri. Laetitia bard: - Yanlyorsunuz! Ben Hamelin Kavalcs deilim. Grmyor musunuz? Bu, geen hafta Fontainebleau Ormanf ndan getirdiim basit'bir karnca yuvas! Benim kanncalarm katil deiller. Ayrca onlar buraya yerletirdiimden beri hi dan kmadlar. Hibir karnca asla hi kimseye itaat edemez. Oniar evcilletirmek mmkn deildir. Bunlar kpek ya da kedi deiller. Onlar zgrdrler. Beni duyuyor musunuz Melies? Onlar sadece kendi kafalarndaki!11 204 ^parlar ve hi kimse onlara dediklerini yaptramaz veya etkileyemez- Babam bunu ok nceden anlamt. Onlar zgrdrler. Ve j,u yzden insanlar her zaman onlan yok etmek isterler. Vahi ve gjgr kanncalardan baka kannca eidi yoktur! Ben sizin katiliniz deilim! Komiser bu kar klar duymazdan geldi ve Cahuzacq'a doru dnd: - Btn bunlar, bilgisayar ve kanncalan benim iin al. Kannca-lann ene boyutlannn cesetlerdeki i doku bozukluklanna uyup uymadn greceiz. Eyalar mhrle ve matmazeli doruca sorgu yargcna gtr. Laetitia iddetle kar gkti: - Ben sizin sulunuz deilim, Melies! Gene yanlyorsunuz! Bu, kesin olarak sizde bir uzmanlk haline gelmi. Mfelies onu dinlemeyi reddetti. Astlarna seslendi: - ocuklar, bu kanncalardan birinin bile kamamasna dikkat edin. Bunlarn hepsi birer kant. Jacques Melies mutluluklann en canlsnn etkisindeydi. Neslinin en karmak bilmecesini zmt. En kusursuz cinayete yaklamt. Baka hi kimsenin baaramayaca yerde zafer kazanmt. Ve katili ynlendiren nedeni de biliyordu: O, dnyadaki en nl glgn kannca yanls Edmond Wells'in kzyd. Melies, Laetitia'nn meneke rengi gzleriyle bir kez olsun karlamadan gitti. - Ben masumum. Meslek hayatnzn en byk yanln yap-yorsunuz_Ben masumum. 90. ANSKLOPED UYGARLIKLARIN KARILAMASI: sa'dan nce 53 ylnda, /u/es Cesar'n Galya'daki baarlarn kskanan Suriye valisi General Marcus Licinlus Crassus byk fetihlere giriir. Cesar B*t'daki etki alann Byk Britanya'ya kadar ulatrmtr. Crassus denize ulancaya kadar Dou'yu istila etmek ister. 205 Douya doru. Yolunda sadece Parthelar'm mparatorluu v^.. dr. Dev bir ordunun basnda bu engelle karlar. Bu Carres Sava'dr. Fakat sava kazanan Parthe Kral Surena olur. By. lece Dounun fethi biter. Bu denemenin beklenmedik sonulan oldu. Partheler bir. ok Romal esir aldlar ve bu esirler onlarn ordularnda ytr alarak Kusana Krall'yla yapaklar savata hizmet ettiler. B>-kez Partheler yenilgiye uradlar ve onlarn Romallar Kus Ordusu'nda in mparatorluu'na kar savatlar. Bu sava inliler kazand, bylece seyyah esirler sonunda kendilerini in mparatoru'nun ordular arasnda buldular.

Orada bu beyaz adamlar karsnda armakla beraber onlarn zellikle mancnk ve dier kuatma silahlan yapmndaki bilimlerine hayranlk duyulur. inliler onlar kabul ederler, yle ki onlar zgr brakrlar ve yerlemeleri in zel bir ehir verirler. Srgnler inli kadnlarla evlendiler ve ocuklar oldu. Yllar sonra Romal tccarlar onlar lkelerine gtrmeyi teklif ettiklerinde in'de daha mutlu olduklarn sylediler. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt n. 91. PKNK Austos aynn en scak dneminden kamak iin Vali Charles Dupeyron kk ailesini Fontainebleau Orman'nn aalarnn altnda piknik yapmaya gtrmeye karar vermiti. ocuklar Geor-ges ve Virginie bunun iin her zemine uygun ayakkablarla donanmlard. Ei Cecile, o anda Charles ve dierlerinin alayc baklar1 altnda, kocaman bir buzluun iinde tad souk yemei hazr lamt. O pazar sabah saat on birde bile korkun.bir scak vard. Aalarn altndan yryerek batya doru yola koyuldular. ocuka 206 anaokulunda rendikleri bir arky mrldanyorlard: "Be-bop-alula, she is my baby." Cecile, tekerlek izlerinde ayak bileklerini uUrkmamak iin aba harcyordu. Dupeyron'a gelince, fazlasyla terlemesine karn, koruma grevlilerinden, sekreterlerden, basn yelerinden ve dier her trl dalkavuktan uzakta bu okul kaakl durumuna kzmyordu. Doaya dnlerin kendi ekicilikleri vard. Yansndan ou kurumu bir dereye ulatklannda iek koku-lanyla dolu havay zevk alarak koklad ve yaknda bir yerde imenliin stne oturmalann nerdi. Cecile hemen kar kt: - Komik olduunu mu sanyorsun! Buras tka basa sivrisinek dolu olmal! Sanki bir sivrisinek olduunda ilk beni soktuunu bilmiyormu gibi konuuyorsun! Virginie, snfnn koleksiyonunu zenginletirme umuduyla getirdii kelebek an sallayarak srtt: - Annemin kanna baylyorlar nk onun kan daha ekerli. nceki yl sekiz yz pulkanatlnn kanatlanyla gkyznde bir ua temsil eden bir tablo yapmlard. Bu kez Austerlitz Sava-'n gsteren bir tablo yapmak istiyorlard. Dupeyron uzlamac grnd. Bu gzel gn bir sivrisinek yks iin mahvetmeyecekti. - Pekl, daha uzaa gidelim. Orada aasz bir yer grr gibi oldum. Aasz alan bir mutfak gibi byk, kare biiminde bir yoncalkt ve cmert bir biimde glgeliydi. Dupeyron buzluunu brakt, at ve gzel bir beyaz rt kard. - Burada mkemmel bir biimde rahat olacaz. ocuklar, annenize atal baklar yerletirmek iin yardm edin. Kendisi harika bir Bordo arabn ama iine koyuldu ve hemen einin ineli szlerini duydu: - Daha acele hibir ey yok, deil mi? ocuklar bararak kavga ediyorlar ve sen imekten baka bir ey dnmyorsun! Biraz babalk grevini yap! 207 Georges ve Virginie birbirlerine toprak paralan atarak dalayorlard. Dupeyron i ekerek onlara uslu durmalan iin seslendi: - Bu kadar yeter ocuklar! Georges, sen erkeksin, kardeine rnek ol. - Bunu gryor musun? Kz kardeini rahatsz etmeye devam edersen be kardei yiyeceksin. Bunu aklnda tut. - Ama baba, balatan ben deilim, o. - Kim olduunu bilmek istemiyorum. En kk bir yaramazd, ta tokad sen yiyeceksin. Yirmi be izciden oluan komando grubu her yn aratrarak kocaman ordunun olduka uzanda nde ilerliyor. Ordunun dokunalar olarak sefer kalabalnn en iyi yolu semesini salaya cak olan feromon izleri brakyorlar. En ndeki grup 103. tarafndan ynetiliyor.

Dupeyronlar aalann bunaltc havasnn altnda yavaa yiyeceklerini iniyorlard. yle bir aba vard ki imdi ocuklar bile sakin duruyorlard. Madam Dupeyron gzlerini kaldrarak sessizlii bozdu: - Sanrm burada da sivrisinekler var. Her durumda bcekler var. Vzltlar duyuyorum. - Daha nce bceksiz bir orman grdn m? Madam Dupeyron i ekti: - Kendi kendime senin pikniinin o kadar iyi bir fikir olup olmadn soruyorum. Normandia Kys'nda ok daha iyi olurduk. Georges'un alerjileri olduunu ok iyi biliyorsun! - Rica ediyorum u ocuu bu kadar korumaktan vazge. Sonunda onu gerekten dayanksz yapacaksn! - Ama bak! Her yer bcekle dolu. - Kayglanma, yanmza bir bcek ilac almay akl ettim. - Ah, yle mi? Hangi marka? Bir izciden gelen sinyal: "Kuzey kuzeydoudan gelen kimlii belirsiz gl kokular." 208 Tanmlanamayan kokularn says hi de az deil. Dnyada unlardan milyarlarca var. Fakat mesaj verenin zellikle srara tonlamas komando grubunu hemen alarma geiriyor. Pr dikkat keSilerek hareketsizleiyorlar. Havada pek allmadk ho kokular var. ulluk kokulan ortaya kardna emin olan bir sava enelerini takrdatyor. Duyargalar balant haline geiyor, karncalar birbirlerine danyorlar. 103. her eye karn ilerlemek gerektiini dnyor. Bu, sadece hayvann kimliini belirlemek iin olacak. Onun dncesine gre sraya giriyorlar. Yirmi be karnca saknarak kokunun kaynana kadar trmanyor. Sonunda geni bir ak alana kyorlar. Buras kk delikler serpitirilmi beyaz taban olan hi allmadk bir yer. Her neyse, bununla uramaya balamadan nce tedbirler alnyor. Be izci karnca, federasyonun kimyasal bayran otlann arasna koymak iin geri geliyor. Btn dnyaya burasnn Bel-o-kan Topra olduunu belirtmek iin birka damla tetradesiklase-tat (C6-H22-02) yetiyor. Bu ilem biraz ilerini rahatlatyor. Bir lkeyi adlandrmak onu tanmaktr. Ziyaret ediyorlar. ki kocaman kule grnyor. Drt keifi bunlara trmanmaya giriiyor. Yuvarlak ve bombeli zirvede de ilerinden tuzlu ve biberli kokular gelen delikler var. Bu maddeleri daha yakndan grmeyi ok isterlerdi fakat delikler onlara geit vermek iin ok kk. Hayal krklna urayarak aa iniyorlar. Ne yapalm, arkadan gelecek teknik ekipler kukusuz bu sorunu zmeyi baaracaklar. Aa iner inmez daha da garip baka bir ilgin eye doru ynlendiriliyorlar: Gzel kokan ama olduka allmam ekilli bir dizi tepe. Tepelerin zerine kyorlar ve k-k vadilerle kntlara yaylyorlar. Yokluyorlar, inceliyorlar. Yapay, sert tabakay delmeyi baaran ilk karnca "Yenebilir!" diye haykryor. Ta zannettii eyin altnda harika bir ey var! Hayal edilmeyecek miktarda proteinli bir malzeme var! Az besleyi-ci iplikiklerle dolu, haberi cokulu bir frekansla yayyor. 209 - Bundan sonra ne yfyoruz? - i var. - Ne ii? - Kuzu, domuz ya paralan, domates. - Fena deil. Yannda ne var? Kanncalar orada kalmyorlar. Bu ilk baanyla coarak kursaklarn biraz dolduruyor ve beyaz rtnn zerinde dalyorlar. C izciden oluan bir manga san jelatinle dolu beyaz bir kutunun ivu-de kayboluyor. Yumuak malzemenin iinde batmadan nce uzun sre abalyorlar. - Yannda m? arktericinin Bearn Sosu. ., 103. yzeyi gcrdayan ve atrdayan sar yaplardan oluan dev bir ynn ortasnda kayboluyor. Duvarlar tamamen yklyor. 103. ezilmekten kurtulmak iin

her yere snyor ve daha yeni yerlemiken onu kristalsi ve gevrek malzemenin iine gmecek olan bir dten kurtarmak iin daha da ileri sramak zorunda kalyor. - Harika! Cips! Ya tabakas kapl hafif inili bir yerde beklenmedik bir kayma sonunda onu bu kbustan ekip alyor. Bir atala uzanarak keif gezisine devam ediyor. Bylece bir srprizden dierine, tatldan ekiye, acdan scaa geiyor. Yeil bir sebzenin zerinde yryor, saknarak krmz kremaya yaklayor. - Rus usul kornion, ketap. 103683., duyargalan bu kadar yabanc keiflerden atelenmi bir halde, gl bir mayalanma kokusu ykselen ak san renkli geni bir alan geiyor. Kz kardeleri aylak aylak dolayor ve oyuklann arasnda eleniyorlar. Bu malzeme, kesintisiz olarak devam eden, kusursuz kre biiminde ve yumuak maara dizilen 210 oluturuyor. Bu madde eneyle delinebiliyor ve san duvar saydam hale geliyor. - Gravyer Peyniri! 103. bylenmi durumda ama her eyin yenebildii bu lke hakkndaki izlenimlerini onlara aktarmaya zaman olmuyor. Rzgr gibi kocaman, alak ve sar edici bir ses gk grlts gibi gr-leyerek zerlerine dyor. "Dikkat kanncalarvar." Gkyznden ortaya kan pembe bir yuvarlak yntemli bir ekilde sekiz kifi eziyor. "Pfut, pfut, pfut." Bu i saniye bile srmyor. aknlk etkisini gsteriyor. Bu soylu savalarn hepsi grbz yapl. Buna karn hibiri en kk bir direni gsteremiyor. Bakr rengi sert zrhlar patlyor, etleri ve kanlan srayan bulamacn iine kanyor. Lekesiz beyaz yerin zerinde alayc koyu renk krepler oluturuyorlar. Serere katlan askerler duyulanna inanamyorlar. Pembe yuvarlak aslnda uzun bir stun halinde devam ediyor. Ykc eserini henz tamamladnda baka drt stun gelip ona katlmak iin katlanyorlar. Be taneler! PARMAKLAR! Bunlar Parmaklar!!!!! Parmaklar!!!!! 103. bundan emin. Onlar oradalar! Oradalar! Bu kadar abuk, bu kadar yaknda, bu kadar gl. Parmaklar orada!!!!! 103. en afyonlu alarm feromonlann yayyor. "Dikkat, bunlar Parmaklar! Parmaklar!" 103. onu aan saf bir korku dalgas hissediyor. Bu, beyinlerinde kpryor, ayaklarnda titriyor. eneleri aynlyor ve nedensiz art arda kapanyor. PARMAKLAR! Bunlar PARMAKLAR! "Hepiniz saklann!" Parmaklar hep birlikte havaya kalkyorlar, ilerinden sadece biri sivri durumda kalacak bir biimde toplanyorlar. Dik duran bir Mahmuz gibi gergin. Pembe ve dz ucu kifleri takip ediyor ve glk ekmeden onlar eziyor. 211 Cesur fakat hi de atak olmayan 103. igdsel olarak bet renkli kocaman bir maarann iine saklanyor. Her ey o kadar abuk oldu ki ne olduunu anlamaya zaman olmad. Buna karn 103. onlan ok iyi tand. Bunlar Parmaklard! Korku daha asitli ikinci bir dalga halinde geri geliyor. Bu kez korkusunu yenmek iin daha dehet verici baka bir dnemiyor. En korkun, en anlalmaz, belki dnyadaki en gi l eyin karsnda bulunuyor. PARMAKLAR! Korku vcudunun her yerinde. Titriyor, bouluyor. Bu garip bir ey: lk anda iyi anlayamad ama imdi bu geici snan sakinliinde gvendeyken korkusu en u snnna ulat. Danda onun hesabn grmek isteyen bir sr Parmak var. "Ya Parmaklar Tannysalar?" 103. onlar hor grd, onlar da kzdlar. O lecek olan sefil bir kanncadan baka bir ey deil. Chli-pou-ni ldrmakta haklyd, onlan federasyonun bu kadar yaknnda bulmak asla beklenen bir ey deildi! Demek ki dnyann kysn gemilerdi ve orman istila ediyorlard! 103. bej renkli scak maarann iinde dnp duruyor. Birka saniyeden beri toplad btn gerginlii atmak iin isterik hareketlerle karnyla duvarlara vuruyor.

Kendine hakim olmas zaman alyor, sonra korku biraz dalm gibi grndnde tedbirli admlarla bu kemerli maaray ziyaret ediyor. ini siyah eritler sslyor. Erimi lk yadan szyorlar. Hepsi dayanma snrlarn zorlayan i bulandnc bir kf kokusu yayyor. - Kzarm pilici kes. Acayip itah ac grnyor. - u kanncalar bizi rahat braksalar... - imdiden bir sr karnca ldrdm. - Her durumda, u halinle senden bktm, sus! Bak, burada hl karncalar var, orada da. 212 103., irenme duygusunun stesinden gelerek bu scak maa-v geiyr ve bir kenara kapanyor. Duyargalarn ileri uzatyor ve bunun sonucunda 'inanlmaz'a tanik oluyor. Pembe yuvarlaklar, mthi dmanlar, btn arkadalarn sktnyorlar. Onlar bardaklann, tabaklann, peetelerin altna atyor, sonra baka bir eye gerek kalmadan canlann kan-yorlar. Bu bir soyknm. Karncalardan bazlan saldrganlarna asit fkrtmay deniyor. Bouna. Pembe yuvarlaklar uuyor, snyor, her yerden fiknyor-lar. Minik dmanianna hibir ans tanmyorlar. Sonra her ey sakinleiyor. Hava, karncalann lmn ifade eden oleik asit kokulanyla dolu. Parmaklar beli srler halinde rtnn zerinde kol geziyorlar. Yarallar tkendi, evreyi kirletmemeleri iin kaznan lekelere dntler. "Tatlm, bana byk makas ver." Birden kocaman sivri bir ey maarann tavann deliyor ve sar eden bir atrtyla onu ikiye ayryor. 103. snyor. Dosdoru ileri doru zplyor. abuk. Kamak gerek. abuk. abuk. Dev Tannlar orada, zerindeler. Alt ayann btn hzyla abuk abuk ilerliyor. Pembestuniann hareket etmesi biraz zaman alyor. Onun ohtdan ktn grmekten ok canlan sklm gibi bir halleri var. Hemen onu takip etmeye giriiyorlar. 103. btn manevralar deniyor. Dar dnler ve kar ayakl U dnlerinin saysn artryor. Kalp cebi her eyi ykacakm gibi atyor ama o hl yayor. ki stun nne dyor. Gzlerinin eleklerinden ilk kez ufukta kesien dev glgeleri gryor. Misk kokulann duyuyor. Parmaklar kol geziyorlar. Korkun. 213 O srada kafasnda bir tetik beliriyor. O kadar korkuyor ki dnlemeyecek olan yapyor. Katksz bir lgnlk. Kamak yerine onu takip edenlerin zerine atlyor! aknlk etkisini gsteriyor. 103. tam hzla Parmaklann zerine trmanyor. Bu, hz tahtas zerinde gerek bir fze. Dan ucuna gelince bolua atlyor. D pembe yuvarlaklar tarafndan yumuatlyor. Yuvarlaklar onu ezmek iin kapanyorlar. 103. aa geiyor ve yeniden bu kez otlann iine dyor. abucak yaprakl bir yoncann altna saklanyor. evredeki ' bitkileri trmklayan pembe stunlar gryor. Tann Parmaklar onu atmak istiyorlar. Fakat beyaz papatya kr onun dnyas. Artk onu bulamayacaklar. 103. kouyor. Duyargalarnda her eit dnce k sayor. Bu kez artk kukusu yok, onlar grd, onlara dokundu, hatta onlan kandrd. Ama bu gene de temel soruya yant vermiyor: "Parmaklar Tann m?" Vali Charles Dupeyron elini kareli mendiline sildi. - Tamam, gryorsunuz, onlan kovmay baardk ve hatta bunu bcek ilacn kullanmadan yaptk. - Bu sana dediimi deitirmiyor sevgilim, bu orman temiz deil. Virginie vnd: - Ben yz tane ldrdm! Georges bard: - Ben daha ok, senden daha ok ldrdm!

- Sakin olun ocuklar... Yiyecekleri kirletecek zamanlar oldu mu? - Ben bir tanesinin kzarm piliten ktn grdm. Virginie hemen bard: - Kanncann kirlettii piliten yemek istemiyorum! Dupeyron yzn buruturdu. - Gzel bir kzarm pilici bir karnca dokundu diye atacak deiliz herhalde! 214 , Karncalar kirlidir, hastalk tarlar. Bunu bize okulda retmen syledi. Baba srar etti: - Gene de pili yiyeceiz. Georges drt ayak zerine kt. - Bir tane kurtulan var. - Daha iyi! Bylece gidip dierlerine buraya gelmemeleri gerektiini syler. Virginie, o kanncann ayaklann koparmay brak, naSl olsa l. - Oh, hayr anne! Hl biraz kmldyor. - Tamam ama yleyse paralar rtnn zerine koyma, daha uzaa at. Sonunda sakin sakin yemek yiyecek miyiz? Cecile gzlerini havaya kaldrarak konumutu ve baklan aknlkla ylece sabit kald. Kk ama grltl, boynuzlu gerge-danbceklerinden oluan bir bulut kafasndan bir metre ykseklikte bir ta gibi toplanmaktaydlar. Bulutun orada asl kaldn grnce yz soldu. Kocasnn yz ifadesi daha iyi durumda deildi. Otlann karardn grmt: Gerek bir kannca dalgas tarafndan kuatlmlard. Belki milyonlarcaydlar! Gerekte bunlar Parmaklara kar birinci sefere katlan sadece bin asker kanncayd. Zedi-bei-nakanllann takviyesiyle saylan biraz artmt. Btn eneler danda korkusuzca ilerliyorlard. Koca v baba gvensiz bir sesle tane tane konutu: - Tatlm, ana hemen bcek ilac bombasn ver. 92. ANSKLOPED FORMKAST: Formlkaslt hayatn temel bileenlerinden biridir. Zaten insan hcrelerinde de vardr. XIX. yzyln ikinci yansnda, formlkaslt yiyecekleri ya da hayvan cesetlerini muha-faza etmek in kullanld. Ama ondan zellikle amasrlardakl tekeleri karmak in yararlanlyordu. 215 Bu kimyasal maddeyi sentetik olarak retmenin yollan bi. linmedil iin dorudan bceklerden elde ediliyordu. Binler^ karnca bir ya cenderesine yerletiriliyor, cenderenin vidas sarms bir su elde edilinceye kadar sklyordu. Bir kez szldkten sonra bu "ezilmi karnca urubu btn iyi eczanelerin leke kana sm blmnde satlyordu. Edmond Wet* Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit ft. 93. SON EVRE Prof. Miguel Cygneriaz son evreye geilmesini artk hibir eyin engelleyemeyeceini biliyordu. Ellerinin arasnda cehennem glerine kar mutlak silah tutuyordu. Gm rengi svy ald ve bir leenin iine koydu. Sonra krmz bir sv dkt ve kimyada kabaca ikinci phtlama ad verilen ilem balad. Dayanak, tavus kuunun kuyruundaki gibi deien renkler ald. Prof. Cygneriaz kab bir mayalanma kabna yerletirdi. Artk beklemekten baka yaplacak bir ey yoktu. Son evrenin sadece hl makineler tarafndan denetlenemeyen o bileene gereksinimi vard: Zaman. 94. PARMAKLAR GER EKLYORLAR Hcuma geen ilk sralardaki piyade erleri birden onlan iddetle ksrten yeil bir bulut tarafndan sarlyorlar. Olduka yukanda gergedanbcekleri hareketli ve donuk da-lann stne saldnyorlar. Cecile Dupeyron'un salarnn oluturduu sk ormann yksekliine ulaan topu kannealar asit tkrklerini atyorlar. Bunun tek sonucu oray yuva olarak semeyi dnen gen bitin katledilmesi oluyor. 216 Dier bir yaya topu grubu atlarn kocaman bir pembe yu-v3rlak zerinde younlatnyor. Bunun bir sandaletten gkan kocadan bir kadn ayak parma olduunu nereden bileceklerdi?

Baka bir ey bulmak gerekecek nk insanlar iin formikasit jjrronata ne kadar yakaysa o kadar yaka. Bu arada yeil renkli bcek ilaa bulutlan Bel-okanllarn sralarnn arasnda karanlk kesitler oluturmakta. 9. barp anyor: "Deliklerini bulun!" Bu mesaj, daha nce memeliler ve kulara kar sava deneyimleri olanlar tarafndan annda yanstlyor. ok sayda alay cesaretle devlere hcum iin yola kyor. Kararllkla enelerini dokuma liflerine geiriyorlar, pamuklu bir tirtte ve ayn kumatan bir ortta geni yaralar ayorlar. Buna karlk Virginie Dupeyron'un giysisi (% 30 akrilik, % 20 polyamid) gerek bir zrh gibi dayankl kyor. Burada kanncala-nn kskalan hibir kesin sonuca ulaamyor. - Burnumda bir kannca var. Ayy! - abuk, bcek ilaa! - Bcek ilaan kendi zerimizde kullanamayz! Virginie inledi: - mdat! Charles Dupeyron ailesinin evresinde vzldayan knkanatl bcekleri eliyle datmaya alarak bard: - Ne felaketi - Asla bunlann hakkndan gel.., "...Asla bu dev canavarlarn hakkndan gelemeyeceiz. ok bykler, ok gller. Anlalmaz varlklar." 103. ve 9., gen Georges'un boynunda bir yerde, ateli bir biimde durum hakknda konuuyorlar. 103., yabana kaynakl zehirlerden getirilip getirilmediini soruyor. 9., an ya da yabanans zehri olduunu ve hemen gidip getireceini sylyor. O, ayaklan-nr> ucunda genelde anlanndan kan san svyla dolu bir yumurtayla geri geldiinde sava daha da iddetlenmi durumda. 217 "Bunu nasl alayacaksn? Bizim nemiz yok." 103. yant vermiyor, enesini pembe ete geiriyor ve mmkn olduu kadar derine batnyor. Bu ilemi birok kez tekrarlyor nk yzey yumuak olduu kadar direnli de. Sonunda, evet! Artk san likr fokurdayan krmz delie boaltmaktan baka bir ey kalmyor. "Kaalm" Gerileme tehlikesiz deil. Dev hayvan rpnmaya baiyr bouluyor, titreiyor ve ok grlt karyor. Georges Dupeyron dizlerini bkyor, sonra yana eiliyor. Georges kk ejderhalara yenildi. Georges dyor. Alt alay kannca onun salannn arasnda kayboluyor fakat dierleri onun alt deliini bulmay baanyorlar. 103. nn tasas dalyor. Bu kez kuku yok. Bir tanesini alt ettiler! Birden Parmaklann korkusu onu izlemeyi brakyor. Bir korkunun sonu ne kadar gzel! Kendini zgr hissediyor. Georges Dupeyron yerde ve artk hareket etmiyor. 9. atlyor, onun yzne kyor ve pembe yna trmanarak hcum ediyor. Aslnda bir Parmak btn bir kara paras. Kat ettii kadanyla en az yz adm genilikte ve iki yz adm uzunlukta! inde her ey var: Maaralar, vadiler, dalar, kraterler. Serere katlanlar iinde en uzun enelere sahip olan 9., parman henz tamamen lmediini dnyor. Kalara trmanyor, bumun balad yerde, tam iki gzn arasnda, Hindulann nc gz olarak adlandrdklan yerde duruyor. Sa enesinin ucunu havaya kaldnyor. erit, gne nlannn altnda harika bir Excalibur gibi panld-yor. Sonra sert bir vurula, "uf!" onu pembe yzeyde mmkn olduu kadar derine batnyor. 9. bir emme sesi kararak kitinden klcn geri ekiyor. Hemen sonra duyargalarnn stnde krmz renkli ince bir kaynak ykseliyor. 218 , Sevgilim! Bak, Georges hi iyi grnmyor! Charles Dupeyron bcek ilac bombasn otlann arasna brakt olunun zerine eildi. Yanaklannn teni akayk rengine dnmt, glkle soluk alp veriyordu. Karncalar btn salkmlar halinde zerinde yryorlard.

Vali bard: - Bir alerji krizi geiriyor! ne olmas gerek, bir hekim... - abuk buradan svalm! Dupeyron ailesi piknik aletlerini toplamak iin bile zaman ayrmadan arabaya doru kat. Charles olunu kollannda tayordu. 9. zamannda atlad. Sa enesinde yapp kalan Parmak kann yalyor. Artk herkes biliyor. Parmaklar zarar verilemez yaratklar deiller. Onlara zarar verilebilir. Onlar an zehriyle yenmek mmkn. 95. NICOLAS "Parmaklann dnyas o kadar gzel ki henz hibir karnca bunu anlayamaz. Parmaklarn dnyas o kadar huzurlu ki kayg ve sava oradan kovulmu durumda. Parmaklarn dnyas o kadar uyumlu ki orada herkes srekli bir esrime halinde yaar. Hi almamamz salayan aralara sahibiz. Meknda ok hzl bir biimde yer deitirmemizi salayan aralara sahibiz. En kk bir aba harcamadan beslenmemizi salayan aralara sahibiz. Biz uabiliriz. Biz suyun altnda gidebiliriz. Hatta gkyznn tesine gitmek iin bu gezegenden aynla-b'Hriz. 219 Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar Tanrdrlar. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar byktrler. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar gldrler. Gerek budur." - Nicolas! ocuk abucak makineyi kapatt ve "Greceli ve Mutlak M? Anslklopedisi"ni inceliyormu gibi grnd. - Evet anne? Lucie Wells grnd. Zayf ve krlgand ama karanlk bak garip bir gle canlanmt. - Uyumuyor musun? Oysa u anda yapay gece saatimiz. - Biliyorsun, bazen "Ansiklopedi"ye bakmak iin kalkyorum. Lucie glmsedi. - Haklsn. Bu kitapta renilecek o kadar ok ey var ki. (Olunu omuzlanndan tuttu.) Syle bana Nicolas, hl telepatik top-lantlanmza katlmak istemiyor musun? - Hayr, hemen deil. Sanrm henz hazr deilim. - Hazr olduunda bunu doal bir ekilde hissedeceksin. Kendini zorlama. Lucie, Nicolas'y kollarnn arasnda skt ve srtn okad. Nicolas, bu anne sevgisi gsterilerine gittike azalan duyarllyla yavaa geri ekildi. Annesi kulana fsldad: - u anda anlayamyorsun ama bir gn... 96. 24. (SAHP OLDUUYLA) YAPABLECEN YAPIYOR 24. gneydou olmasn umut ettii yne doru yryor. la tehlikede olmadan yaklaabildii btn hayvanlara soruyor. 220 Seferin getiini grdler mi? Ama kanncalann kokusal dili he-niiz evrensel dil konumunda deil. Bununla birlikte bir ziyba b-cej, Bei-o-kanllann ParmakJarla karlatklann ve sava kazandklarn duyduunu iddia ediyor. "Bu olanaksz," diye dnyor 24. Tanrlan yenmek olanakszdr! Buna karn yolda soru sormaya devam ediyor ve karlama-nIn olduuna ikna olmasna yetecek kadar ey reniyor. Ama hangi koullarda ve hangi sonula? O orada deildi. Tanrlarn gremedi ve en nemlisi onlara jVlerkr Grevi'nin kozasn veremedi. Dncesizliine ve srekli yn duygusu eksikliine lanet olsun! Yolda bir yaban domuzu gryor. O, kendisinden ok daha hzl gidecek. Kzl kz kardelerine yeniden kavumak ve kim bilir, Parmaklara yaklamak isteiyle tutuarak bir ayan uzatp trmanyor. Uzun sre beklemiyor, yaban domuzu atlyor. Sorun u ki fazla kuzeye doru yneliyor. 24., yaban domuzu hareket halindeyken atlamak zorunda.

ans var. Bir sincap grnyor ve 24. hemen onun krkne tutunuyor. Sincap kuzeydouya doru gidiyor ama kemirgen aniden bir aacn tepesinde duruyor ve 24. en abuk ekilde yere u-lamak iin atlamak zorunda kalyor. Kukusuz epey yol ald ama hl yalnz. Kendini kt hissediyor, toparlanmas gerek: Her eye gc yeten Parmaklara inanyor. Bu durumda\sefere ve kendilerine doru ona yol gstermeleri iin onlan yardma anyor. "Ey Parmaklar, beni bu korkun dnyada terk etmeyin. Kz kardelerime kavumam salayn." Efendileriyle daha kolay iletiim kurmak ister gibi duyargalarn eiyor. Tam o srada ok tandk bir koku fark ediyor. "Sen!" 24. sevinten havalara uuyor. Kozay grnce, Altn Kovan Askolein hakknda bilgi toplamak 'in yola km olan 103. nn stnden bir yk kalkyor. Gen annc asi karncaya kavumaktan da ok memnun. "Kelebek kozasn kaybetmedin mi?" 221 24. ona deerli kab gsteriyor ve grubun dier yelerine katlyorlar. 97. ANSKLOPED ZAMAN-MEKN OLGUSU: Bir atomun evresinde ok sayda elektron bulunur. Bazlar ekirdee ok yakn, bazlar ok uzaktr. Bir d etken bu elektronlardan birinin yrnge deitirmesine neden olduunda hemen k, s, ma halinde bir enerji ortaya kar. Alt katmandaki bir elektronun daha yukarda bir katmana gtrlmesi tek gzl birini krler lkesine koymak gibidir. Itr, etkiler, o kraldr. Tersine, yksek yrngeden bir elektron daha aada bir yrngeye gittiinde tam bir geri zekl gibi olacaktr. Evrenin tamam benzer biimde Lazanya gibi yaplanmtr. st ste katmanlar halinde kurulmu deiik za-man-meknlar birbirleriyle liki halindedir. Bazlar hzl ve karmak, bazlar yava ve lkeldir. Bu katmanlar halindeki oluumu varoluun her aamasnda buluruz. Ayn biimde nsanlarn dnyasna frlatlan ok zeki ve becerikli bir karnca beceriksiz ve korkak, kk bir hayvandan baka bir ey deildir. Cahil ve aptal bir insan bir karnca yuvasna dtnde her eyi yapabilecek gte bir Tanr olur. Bu durum nsanlarla letiimde olan bir karncann bu deneyimden ok fazla ey renmesini engellemez. Kendi trdelerinin yanna geri dndnde daha st dzeyde bir za-man-mekn hakkndaki bilgisi ona btn benzerleri stnde belli bir g verecektir. Gelimenin iyi bir yolu st boyutta parya halini tandktan sonra kendi boyutuna geri dnmektir. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 222 98. ARKADALARIMIZ SNEKLER imdi sefere katlan askerlerin kamp yeri olan Parmaklarn aasz yerine geldiinde 24., kzl kz kardelerinin bir Tanry ldrdklerine inanmamak iin ayak diretiyor. 103.'nn yannda baka bir hayvan bir Parmak sandklann savunuyor. Aynca bir Parmak olmu olsa bile lm gibi yapm olmas mmkn. Bylece onlar tepkilerini snamak, evklerinin derecesini lmek istemi olabilirdi. Saflyla nl 24. son darbeyi vuruyor: Eer Parmak ldyse cesedi nerede? 103. bir ey eklemeksizin biraz aknlk gsteriyor. Parmaklardan bir tanesini her ynden katettiini ve imdi bu konu hakknda daha kesin bir fikir sahibi olduunu sylyor. Btn bunlan 24.'ye sylerken bu dnce beyinlerinde filizleniyor: Neden Parmaklar hakknda bir bellek feromonu yazlmasn? Biraz tkrk alyor ve yazyor: "Feromon: Zooloji Konu: Parmaklar Tkrk salglayan: 103683. Tarih: 100000667. yl 1) Parmaklar var. 2) Parmaklara zarar vermek mmkn. Onlar an zehrlyle ldrebiliriz. kinci gzlemle ilgili notlan a) Belki Parmaklan ldrmek in baka yollar da vardr ama bugne kadar sadece ar zehri etkili oldu. b) Eer btn Parmaklan ldrmek istiyorsak ok byk bir miktarda an zehri gerekecek.

c) Bununla birlikte Parmaklan ldrmek gene de ok zor. 3) Parmaklar bizim gzlerimizin alglayabileceinden ok daha bykler. 4) Parmaklar scaklar. 223 5) "Parmaklar bitkisel bir lif tabakasyla kapllar. Tpk renkli, yapay bir deri gibi. Bu tabaka eneyle delindiinde kanamyor. Sadece onun altndaki deri kanyor." 103. anlarn dzene sokmak iin duyargalarn kaldnyor, sonra yutuyor: 6) "Parmaklarn bizim bildiimiz hibir eye benzemeyen ok a,r bir kokulan var." 103. krmz bir sv birikintisini evreleyen bir grup sinei fark ediyor. 7) "Parmaklarn kan kularnki gibi krmz. Bu kan damlas vzldayan bir sinek kalabaln kendine doru ekiyor. 8) "EerParmaklar..." Bu koullarda al.mak gerekten olanaksz. Sinekler tam b.r lendeler. Artk kendi sesini bile duymuyor. 103. durmak zorunda kalyor ve hayvan lei yiyenleri datmak istiyor. Ama bu konuda iyi dnnce sineklerin sefer iin yararl. olabileceklerini fark ediyor. 99. ANSKLOPED HEDYE- Yeil sineklerde iftleme srasnda dii erkei yer. Duygular tahn aar ve yannda doksan ilk kafa ona mkemmel bir le yemei gibi grnr. Ama erkek ak yapmak stiyorsa gzel ei tarafndan ktr ktr yenerek lmek stemez. Erkek yeil sinek, bu Corneille tarz durumdan kurtulmak, kara kanatl lm Tanrs Thanatos'u atlatarak Erosu almak in bir kurnazlk bulmutur. Bir para yiyecei "hediye" olarak vtrr. Bylece bayan yeil sinek acktnda bir para et yiyebilir ve ei de bir tehlike olmadan iftleebllir. Daha da gelimi baka bir trde erkek, bcek eni saydam bir kozann iinde paketlenmi olarak getirir, bylece deerli bir zaman art kazanr. h^ivenln nc bir sinek tr, erkek sinek asndan ***& ad zamannn hediyenin niteliinden daha nemli oiaus 224 sonucunu karmtr. Bu nc trde ambalaj kozas ar, geni hacimli ve botur. Dii, kt kurnazl kefettiinde er-lek iini bitirmi olur. Her biri davrann duruma gre ayarlar. rnein empls tr sineklerde dii kozann bo olmadndan emin olmak iin onu sallar. Ama bu noktada bir manevra daha vardr. Bunu ngren erkek hediye paketini bir et paras zlenimini verecek kadar miktarda kendi dklaryla doldurur. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 100. LAETITIAKATI Hapishaneye ulaan Komiser Melies, Laetitia VVelIs'i grmek istediini syledi. Mdre sordu: - Hapsedilmesi karsnda nasl tepki gsteriyor. - Hibir ekilde tepki gstermiyor. - Ne demek istiyorsunuz? - Buraya geldiinden beri uyuyor. Hibir ey yemedi, hatta bir yudum su bile imedi. Hi kprdamad. Uyuyor ve hibir ey onu uyandramyor. - Ne kadar zamandr uyuyor? - Yetmi iki saat. Jacques Melies byle bir tepki beklemiyordu. Normalde tutuklad kadnlar alyor, fke lklar atyorlard ama hibir durumda uyumuyorlard. Telefon ald. - Size, dedi mdr. Arayan Mfetti Cahuzacq't. - ef, savayla birlikteyim ve bir sorun var. Gazeteci kzn karncalan, ey, tek bir tanesi bile kprdamyor. Buna ne diyorsun? - Diyorum ki... Diyorum ki k uykusuna yattlar. te hepsi bu. Mfetti ard: 225 - Austos aynda m?

Melies emin bir biimde yant verdi: - Kesinlikle! Emile? Savcya biraz sonra oraya urayacam*, syle. ]acques Melies telefonu kapad. Yz solmutu. - Laetitia Wells ve karncalar k uykusundalar. - Pardon? - Evet, bunu biyoloji dersinde grmtm. Hava souduur% da, yamur yadnda, kralieleri kaybolduunda btn etkinliklerini durdururlar ve kalp atlarn yavalatrlar, uyuyana ya da lene kadar. ki adam tutukevinden geerek Laetitia'nn hcresine kad^r kotular. abucak sakinletiler. Gen kadnn dudaklarndan ha.flf bir horultu kyordu. Melies onun bileini tuttu ve nabznn bir^z yava attn fark etti. Gen kadn uyanncaya kadar onu sars. Laetitia meneke rengi gzlerini aralad, bir an nerede olduunu anlamakta glk ekti ve sonunda komiseri tand. Glmseyerek tekrar uykuya dald. Melies iini allak bullak eden kark duygulan geici olarak grmezden gelmeyi seti. Hapishane mdrne dnd: - Greceksiniz, yarn sabah kahvaltsn isteyecek. Bunun iin bahse girerim. Gz kapaklannn hassas derisinin altnda meneke rengi gzler bir ryann heyecanl olgularn daha iyi izlemek ister gibi soldan saa, aadan yukar dnyorlard. Bu garip bir eydi. Laetitia d dnyasna kam gibiydi. 101. PROPAGANDA "te byle, ok basit." 23. sylevine byle balyor. Bir kumtann iinde kazlm bir oyua oturmu durumda, yannda da 24. var. Karlannda otuz kanncadan oluan bir manga var. 226 propaganda toplantlann nce canl ak ordughn iinde dzlemeyi dnmt, sonra akllca davranarak bundan vazge-ti. Orada duvarlann duyargalar var. 23. drt ayann zerinde dikiliyor: "Parmaklar bizi onlara hizmet etmemiz iin yarattlar ve dnyaya yerletirdiler. Onlar bizi gzlyorlar ve bizim onlan honutsuz brakmamamz gerek nk bizi cezalandrabilirler. Biz onlara hizmet ediyoruz, onlar da karlnda bize kendi glerinden bir blmn veriyorlar." Dinleyicilerin ounu siyah aakakann dklarndaki eritlerin kurban olan karncalar oluturuyor. ster artk kaybedecek fazla bir eyleri olmad iin olsun isterse kendi harap hallerine bir teselli aradktan iin olsun sonu ortada: Akn kanncalar Tannc deyilere ilgi duyuyorlar. Genelde akn, bazen kukucu olsalar da hepsi lmden sonra daha stn bir dnya olduunu umut etmeyi isterlerdi. Zavall akn kanncalann zor anlar yaadklarn sylemek gerek. Yava yava hastalkl bir bitkinliin etkisine girerek kalabaln arkasnda dolayorlar ve bu durumda varoluun anlam hakknda kendi kendilerine sorular sormaya haklan var. Bazen aka kendilerini kalabalktan uzakta brakyorlar ve eitli dmanlar iin kolay avlar oluyorlar. Bununla birlikte bir hastann saldnya uradn gren her asker onun yardmna komakta duraksamaz. Karncalar arasndaki dayanma hi kimseyi dlamaz, zellikle de bu sefer gibi bir oluumun iinde. Ne olursa olsun, Tannc mesaj batan kanyor ve honut duyargalar buluyor, bunlara salkl kanncalar da dahil. Ve en garibi de u ki kumta yangnn evresinde toplanan kanncalar sitelerini imdi tapmak zere olduklarn yok etmek iin sitelerini terk ettik-'erini unutuyorlar. Gene de zayf kar gklar ve kararszlk tohumlar ekebilecek sorular kendilerini dinletiyorlar. Ama 23.'nn yant hazr: "nemli olan Parmaklara yaklamak. Geri kalan hibir ey iin *%glanmayn. Parmaklar Tanndrlar ve onlar lmszdrler." 227 Buna ne yant verilebilir ki? Buna karn bir izci kzl karnca du_ yargasn kaldnyor:

"Neden Parmaklar bize anbean ne yapmamz gerektiini belirtmek iin hibir ey sylemiyorlar?" 23. ona gvence veriyor: "Onlar bizimle konuuyorlar. Bel-o-kan'da Parmaklarla srekli iliki halindeyiz." Bir topu karnca: ? Tannlarla konumak iin ne yapmak gerek?" Yant: "ok youn bir biimde onlar dnmek gerek. Tanrlar buna 'dua' diyorlar. Nerede olursa olsun her dua Tannlar tarafndan duyulur. " Bir beyaz kannca umutsuzluk dolu bir feromon yayyor: "Parmaklar erit hastaln iyiletirebilirler mi?" "Parmaklar her eyi yapabilirler." Bunun zerine bir asker kannca soruyor: "Gruh bize btn Parmaklar ldrmemizi emrettiine gre, ne yapacaz?" 23. gzlerini soruyu sorana dikiyor ve sakin sakin duyarl antenlerini oynatyor. "Hibir ey. Hibir ey yapmayacaz. Bir kenarda duracaz ve izleyeceiz. Tanrlar iin hibir eyden korkmayalm. Tanrlar her eyi yapabilecek gtedirler. Yalnz Doktor Livingstone'un szlerini yayn. Her toplantda saymz gittike artsn. Saknarak. Ve her eyden nemlisi, dua edelim." Orada bulunanlarn ou gruha kar ilk kez asi bir davranta bulunuyorlar. Ve bunu ok heyecan verici buluyorlar. Parmaklar var olmasalar bile. 102. ANSKLOPED TANRI: Tanr, tanm gerei her yerdedir ve her eyi y*P*' cak gtedir. Eer varsa, o her yerdedir ve her eyi yapablUf228 .0A her eyi yapabiliyorsa kendisinin olmad ve hibir ey gpamadt bir dnya yaratabilecek yetenei de var mdr? Edmond VVells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 103. ALTIN KOVAN Dikey sekiz. Ters sekiz. Sarmal halinde sekiz. Sekiz. Duruyor. ift sekiz. Gnee gre ag deiiklii. Yatay dar sekiz. Yatay geni sekiz. Mesaj, artk net gremiyoruz. Yant: Sekiz, yatay geni sekiz, ift sekiz, ters sekiz. Sonra bir sonraki hava ara istasyonuna aktarm. Arlar fir dnerek bilgilerini gkyzne yazyorlar. Besinin yz metreden daha uzakta olduunu belirtmek iin merkez ekseni izlenecek yn ve uzakl gsteren sekizler iziyorlar. J Akarsuyun yanndaki byk kknar sitesinin kokusal ad Asko-lein. Bu, an dilinde "Altn Kovan" anlamna geliyor. Bu kovanda alt bin an var. Bu ary alan Askoleinli bir izci an son hzla havalanyor. Dikenlerin arasndan zikzaklar izerek geiyor, bayrlan trmanyor, otlarn aTasnda kaynaan bir karnca dizisinin stnden geiyor. (Bak u ie, bu karncalar burada ne yapyorlar?) Byk meenin yanndan geiyor, kk kum tepeleri blgesini syrarak geiyor. Buras ilgin bir yer gibi grnyor. Kanat rplarn yavalatyor. Ar, fulyalarn stnde zplaya zplaya uuyor, ayaklarn kimlii belirsiz ieklerin erkek organlanna batnyor, iyi dnnce bunun papatya olduunu fark ediyor, ince ve hz yavalam dilini san tozun iine daldnyor, birka saniye sonra ayaklar taze polenle kapl olarak geri geliyor. 229 Kovann kalk pistine iniyor ve hemen sonra kanatlann 280 Hertzlik bir frekansla rpmaya koyuluyor. "Bzzzzz bzzz bzzz." 280 Hertz, bir annn besin sorunlanyla uraan en yksek saydaki ii ary toplamasn salayan frekanstr. 260 Hertz'de ynetim ve kklerin bakmyla grevli olanlar ekmi olacakt. 300 Hertz'de askeri alarm vermi olacakt.

zci ar balmumundan bir altgenin zerine yerleiyor ve dansna balyor. Gene sekizler iziyor ama bu sefer iki boyutta, ko\r nn dz balmumu yzeyinde. ok abuk bir biimde serveni.., anlatyor. Yn, uzakl ve ziyaret ettii ieklerin tam niteliini veriyor. Bu iekler ona gre papatya. Kaynak greceli olarak yakn olduu iin hzl bir biimde dans ediyor, tersi durumda sanki uzaklara uuun yorgunluunu taklit eder gibi daha yava hareket edecekti. "Dansl" raporunda gnein konumuna ve hareketine de nem veriyor. Arkadalan kouyorlar. Bal z toplanacak ok sayda iek olduunu anladlar ama bu kaynan niteliini renmek istiyorlar. Bazen iekler ku dklaryla kapl oluyor, bazen solmu oluyorlar, bazen de baka bir kovann anlar onlan nceden yamalam oluyor. Bazlan sinirli sinirli kannlanyla balmumu peteklerinin zerine vuruyor. Bylece ar dilinde, "Somut eyler istiyoruz," diyorlar. zci ar kendine yalvartmyor. Polenini karyor: "Tadna bakn gzellerim, greceksiniz, en iyi kalite!" Bu dans, bu diyalog, bu dei toku tamamen karanlkta geiyor ama sonunda grubun tamam elerinin ounu bildikleri bir grev iin havalanyor. Bitkin bir haldeki izci an kant olarak getirdii rnekleri yutuyor. Sonra, Askoleinli anlann kraliesi 67. Zaha-haer-scha'nn bulunduu kraliyet salonuna gidiyor. Zaha-haer-scha bu ar krallnn tacna onu kendi kralie kz kardelerinden yirmisiyle kar karya getiren bir sava sonucunda ulat, Arlar her zaman ok fazla sayda kralie retirler ama her 230 ite ii" sadece bir tane kralie gerektiinden bunlar zifaf odasnda ilerinden sadece bir galip kalncaya kadar vahice dvrler. Bu, biraz barbarca bir seim yntemi, bununla birlikte sitenin yana en inat ve en sava arnn gelmesini salyor. Tamamen san olan kamndan tannabilen kralie an, drt yl yaar ve her ey yolunda giderse gnde bin yumurta yumurtlayabilir. Askolein Kovan, Bel-o-kan kannca yuvasnn dou kuzeydousunda yer alyor. Buras turuncu renkli peteklerinde toplaya anlarn kaynat mkemmel bir yer. Burada her ey parlak ve gzel kokulu. Sar, siyah, pembe ve turuncu. iler deerli bal ayaktan ayaa geiriyorlar. Daha ileride, balmumundan bir kapta kraliyet peltesi kanorl-yor. Daha da ileride gen anlann eitim salonu bulunuyor. Anlann eitimi her zaman ayn kurallara uyar. An hcresinden kt andan itibaren kz kardeleri tarafndan beslenir, bundan sonra ie balar. Yaamnn ilk gn srasnda ierideki ilere koyulur. nc gn, fiziksel dnmler yaar, aznn yannda kraliyet peltesi reten bezler oluur. Bylece dad olur. Sonra bu bezlerin nemi azalacaktr ve yava yava, bu sefer karnn altnda bulunan yeni bezler almaya balayacaktr. Bunlar, sitenin peteklerini yapmak ve tamir etmek iin gerekli balmumunu retecek balmumu bezleridir. Bylece, on ikinci gnden balayarak, an duvara olur. Balmumu peteklerini oluturan petek gzleri ina eder. Bu balmumu bezleri de yirmi sekizinci gnden itibaren ileyilerini durduracaklardr. O zaman ii an beki olur. Bu zamanda d dnyayla tanmaya balar ve sonra toplaya olur. An, toplaya olarak lecektir. zci ar kraliyet salonuna ulayor. Ana Kraliesi'y'e u garip karnca dizisi hakknda konumak istiyor. Ama kralie bir... Gzlerine inanmakta zorluk ekiyor... Bir kanncayla derin sohbete dalm grnyor. Daha kesin olarak sylemek gerekirse Bel-o-kan 231 Federasyonu'ndan bir karnca! ki bcein konumalarn uzaktan alyor. Anlarn kraliesi soruyor. "Ne yapabiliriz?" Bu karnca kovana geldiinde onun buraya ne yapmak iin geldiini hi kimse anlamad. Sempatiden ok aknlk sonucu o-nun Altn Site'ye girmesine izin verdiler.

Bir karncann bir an kovannda ne ii vard! O zaman 23., geliini hakl gsteren sra d koullan anlatt. Kendi kz kardeleri, Bel-o-kanllar ldrdlar, Parmaklara kar bir sefer dzenlediler ve birini ldrdler. 23., ordunun yollar zerinde bulunan arlara kesin olarak saldracan aklyor. Pek korkun olduunu bildii an ordusuna abuk davranmalarn ve dniei kanyonunda skp kalm durumda olacak olan orduya saldrmalan konusunda t veriyor. "Bir tuzak m? Kendi trnden olanlara bir tuzak kurmam m neriyorsun?" An kralie anyor. Ona kanncalann gittike daha sapk davranlarda bulunduklann anlatmlard elbette, zellikle yiyecek karlnda kendi yuvalarna kar savaan cretli askerlerden sz etmilerdi ama o ana kadar bunlara sadece yar yanya inanyordu. Karsnda ona kendi trnden olanlan ldrmek iin en iyi yeri gsteren bir kannca olmas onu ok etkiliyor. Grnen o ki kanncalar onun dndnden daha da sapknlar. Tabii eer bu bir tuzak deilse. Bu gya hain, rnein, an ordusunu dniei kanyonuna yneltmek iin gelmi olabilirdi, bu srada da sererin byk blm kovana saldrabilirdi. Bu, daha anlalr bir ey olurdu. Kralie Zaha-haer-scha arka kanatlarn titretiriyor. Kanncalar tarafndan bile anlalabilen temel bir kokusal dilde soruyor: "Neden kendinden olanlara ihanet ediyorsun?" Kannca nedenlerini aklyor: Bel-o-kanllar dnyadaki btn Parmaklan ldrmek istiyorlar. Oysa Parmaklar dnyadaki eitli' in bir parasn oluturuyorlar ve kanncalar trlerin tamamn yok 232 ederek gezegeni yoksullatnyoriar. Her trn kendi yararll var ve doann dehas yaam trlerinin okluuyla ifade buluyor. Onlardan birini yok etmek bir sutur. Kanncalar daha nce birok hayvan katlettiler. Bunu bilerek yaptlar, onlan anlamay ya da onlarla iletiim kurmay denemediler. Basit bilgisizlikle doann bir paras tamamen yok edildi. Z3. asker kannca Parmaklann Tann oldukiann ve kendisinin de Tannc olduunu kendine saklyor. Youn bir biimde dnd halde "Parmaklarn her eyi yapabilecek gte oldukiann" sylemiyor. Bir an kralie bu soyut tesi kavramlardan ne anlayabilirdi ki? Yeniden Tannc olmayan asilerin grlerini anlatmaya koyuluyor. Bu, hibir zaman Tannlann var olabileceini dnememi biri iin anlalmas/daha basit bir dil. "Parmaklar hakknda neredeyse hibir ey bilmiyoruz. Mutlaka bize retecek ok eyleri vardr. Onlann dzeyinde, onlann boyutunda, bizim dnemeyeceimiz sorunlarla karlamlardr..." Ona gre Parmaklar korumak gerek. Ya da incelemek iin ilerinden en az bir ifti kurtarmak gerek. An bu dili anlyor ama bu kannca-Parmak savayla kesinlikle ilgilenmediini sylyor. u anda bir siyah yabanans yuvasyla snr anlamazlklan var ve bu durum btn askeri drtlerini harekete geiriyor. Kralie Zaha-haer-scha tadn kararak anlarla ya-banarlan arasndaki bir sava anlatmaya koyuluyor. Binlerce zarkanatldan oluan uan filolar, havada askda kalnarak yaplan dellolar, zehirli inelerin oku, tuzaklar, kl vurular, kstrlanlann kurtulmas! Kralie ine eskrimi sanatna tutkun olduunu itiraf ediyor. Ve bu sporu sadece anlarla yabananlan biliyorlar. Becerikli ine darbeleri vururken uu halini devam ettirmek kolay deildir. Kralie neeyle hayali bir dmana kar yap-tan bir delloyu taklit ediyor ve darbeleri sayyor. te bir ark, bir zorlu saldr, bir drdnc, bir beinci, bir ilk duru, bir vuruu sala doru savuturma. 233 Kralienin karnnn ucu ka-nncann kafasndan bir kanat kalnlk uzaklkta. Kannca hi etkilenmi grnmyor, bunun zerine kralie ona bir ar-yabanans sava tarif etmeye devam ediyor. AJr yaralama, kurtulma, kuatma, yeniden konum alma, hemen verilen yant... 23. onun szn kesiyor, srar ediyor, tersine anlann bu kann-ca-Parmak savayla tamamen ilgili olduklann sylyor. Onlarn en deneyimli askerlerinden

biri olan 103., Parmaklan an zehriy,. ldrebileceklerini kefetti. u an iin onlar bunun dnda bir eyle ldrmek mmkn de''' Dolaysyla bu zehirden edinmek iin sefer mutlaka Askolein'e saldracak. "Karncalar? Federasyonlanndan bu kadar uzakta bize saldracaklar? ldrdn m?" te o anda Altn Kovan'n btn peteklerinde alarm verildi. 104. BCEKLER BZM YLMZ STEMYORLAR Bceklerle sava zerine yaplan seminere katlmn sunma sras Prof. Miguel Cygneriaz'dayd. Ayaa kalkt ve toplantya katlanlara zerine siyah benekler serpilmi bir kre kesiti gsterdi. - Bu noktalar sava blgelerini gsteriyor. nsanlann arasndaki savalan deil bceklere kar savalan. Her yerde bceklere kar savayoruz. Fas'ta, Cezayir'de, Senegal'de ekirge istilalanna kar savalyor. Peru'da sivrisinekler stma bulatnyorlar, Gney Afrika'da Tse-tse sinei uyku hastal veriyor, Mali'de bitlerin oalmas bir tifs salgnna yol at. Amazon'da, Ekvator Afrika-s'nda insanlar ipek kanncaiannm istilasna kar savayorlar. Libya'da inekler kasap sinekler tarafndan krp geiriliyorlar. Venezella'da saldrgan yabanarlan ocuklara saldnyorlar. Fransa'da, buraya ok yakn bir yerde, Fontainebleau Ormam'nda bir aile piknik yaparken bir dizi kzl kanncann saldnsna urad. Patates tarlalarn yok eden patates bceklerinden, ahap evleri ilerinde oturanlarn stne yklncaya kadar kemiren termitlerden, giysileri234 ^izle beslenen gvelerden, kpeklerimize musallat olan uyuzb-ceklerinden hi sz etmeyeceim. Gerek byle ite. Bir milyon ^(dan beri insanlar bceklerle sava halindeler ve arpma henz yeni balyor. Dman kk olduu iin onun gcn kms-yoruz. Bir fiskenin onu ezmek iin yeteceini dnyoruz. Yanl! Bceklerin ortadan kaldrlmas ok zordur. Zehre uyum salarlar, bcek ilalarna daha iyi direnebilmek iin mutasyon geirirler, soyunu kurutma denemelerinden kurtulmak iin oalrlar. Bcekler bizim dmanlarmz. Oysa, on hayvandan dokuzu bcek. Biz, milyarlarca karnca, termit, sinek, sivrisinee gre sadece bir avu insanz, hatta sadece bir avu memeliyiz. Atalarmz bu d-manlan nitelemek iin bir szck kullanyorlard. Onlara cehennem gleri diyorlard. Bcekler cehennem glerini temsil ederler, yani aada olan, srngen, yeraltnda olan, saklanm, n-grlemeyen her ey! Bir el kalkt. - Profesr Cygneriaz, bu cehennem glerine, yani bceklere kar demek istiyorum, nasl savaabiliriz? Bilim adam dinleyicilerine glmsedi. - Her eyden nce onlann glerini kmsemeyi brakarak. ili, Santiago'daki laboratuvanmda karncalarn "tadclar" gelitirdiklerini kefettik. Bir karnca yuvas yeni bir besinle karlatnda her defasnda bu tadclar bu besini test etmekle grevliler. ki gnn sonunda hibir kukulu belirti gstermezlerse kz kardeleri de bu besini yiyorlar. Bu, fosforlu organik bcek ilalarnn ounun neden snrl oranda etkili olduunu aklyor. Bunun zerine biz etkisini sonradan gsteren yeni bir bcek ilac yaptk. Bu ila etkisini ancak yutulmasndan yetmi iki saat sonra gsteriyor. Bu yeni zehrin aidklan gvenlik nlemlerine karn sitede yaylabileceini umut ediyoruz. - Profesr Cygneriaz, bcek ilac aratrmaclann ldrmesi 'n kanncalan eitmeyi baaran kadn, Laetitia VVells hakknda ne dnyorsunuz? Uzman gzlerini havaya kaldrd. 235 - Her zaman bceklere hayran insanlar olmutur. artc o|a byle bir davrann daha nce olmam olmas. Bu cinayetlerden dolay ok ac ektim. Kurbanlarn ou i arkadalarm ve dostlarm di. Fakat imdi nemi yok! Matmazel Wells zarar veremeyecek durumda ve birka gn sonra size dnyann her yerinde etkili olacak bize bu kadar pahalya mal olan bu mucize rn takdim edeceim Kod ad: "Babil". Daha fazla bilgi iin yarn ayn saatte burada olun. Prof. Cygneriaz slk alarak oteline doru yrd. Syledikle; nin dinleyicileri zerinde brakt etkiden honuttu. Odasnda kolundan saatini karrken gmleinin kolunda kare biiminde bir delik olduunu fark etti ama buna hi nem vermedi.

Banyodan gelen bir ses duyduunda gnn yorgunluuyla yatanda dinleniyordu. En iyi kurumlarda bile borularda bozukluklar oluyordu! Ayaa kalkt, sessizce banyonun kapsn kapad ve akam yemei saatinin geldiine karar verdi. Restorana inmek iin asansr ya da merdiveni kullanma seenekleri vard. yle yorgundu ki asansr tercih etti. Bu bir hatayd. s Ara iki kat arasnda durdu. Bir sonraki sahanlkta bekleyen mteriler, Miguel Cygneri-az'n btn gcyle elik duvarlara vururken dehet verici lklar attn duydular. - Klostrofobisi olan biri daha, dedi bir kadn. Ama bir otel grevlisi asansr altrmak iin geldiinde orada bir ceset buldu. Yzndeki dehet ifadesine baklrsa adam eytanla savam olmalyd. 105. RYALAR jonathan uyumuyordu. Birleme ayinleri bu kadar youn hale geldiinden beri uyumakta gittike daha ok zorluk ekiyordu. zellikle dn korkun bir deneyim yaamt. Hepsi birden ortak ses olan OM dalgasn kanrlarken olaga' nst bir ey hissetmiti. Vcudunun tamam bu dalga tarafnda11 236 e|dim>ti. Bir elin stndeki eldiveni karmas gibi, onun iinde ,e bir ey insan gvdesinden kurtulmay denemiti. jonathan korkmutu ama ayn zamanda dierlerinin varl onu patlatmt. O anda, OM sesiyle ya da ektoplazmayla veya ruh-lg nasl adlandnlrsa, vcudunu terk etmi ve dierleriyle birlikte eranit kayay aarak kannca yuvasna kmt. Bu olgu uzun srmemiti. Sanki elastiki bir ip onu geri getirmi, abucak etine geri dnmt. Bu, toplu halde grlen bir ryayd. Toplu halde grlen bir ryadan baka bir ey olamazd. Karncalarn yannda yaadklar iin hepsi ryalannda karncalar gryorlard. "Ansiklopedf'nin bir blmnn daha net bir biimde ryalarla ilgili olduunu anmsad. Bir cep lambas alarak kitap rahlesinin zerindeki deerli kitabn sayfalarn evirmeye gitti. 106. ANSKLOPED RYA: Malezya'da bir ormann dibinde ilkel bir kavim olan "SenoV'ler yayordu. Bunlar btn yaamlarn ryalarna gre uyarlyorlard. Zaten onlara "Rya halk" deniyordu. Her sabah kahvaltda, atein evresinde, herkes sadece gece grd ryalardan sz ediyordu. Bir enol ryasnda birine zarar verdiini gordyse, incinen kiiye bir hediye vermek zorundayd. Eer ryasnda topluluk yelerinden biri tarafndan kendisine vurulduunu gordyse, saldrgan ondan zr dilemek ve kendini affettirmek in ona bir hediye vermek zorundayd. Senoller'de d dnyas bilgi bakmndan gerek dnyadan daha zengindi. Eer bir ocuk ryasnda bir kaplan grdn ve katn anlatrsa, onunla dvmesi ve ldrmesi in er-fM/ gece ryasnda gene kaplan grmesi iin zorlanyordu. Yallar ona, kaplanla nasl baa kacan aklyorlard. Aser ocuk kaplann hakkndan gelmeyi baaramazsa, sonunda btn kabile onu azarlyordu. enol deer sistemine gre ^yada cinsel liki grlrse, orgazm oluncaya kadar devam 237 edilmeli ve sonra gerekte sevgiliye ya da arzulanan sevglliy bir hediyeyle teekkr edilmeliydi. Kbuslardaki dman top. luluklarm karsnda galip gelmek, sonra d* onunla arkad*. olmak in dmandan bir hediye talep etmek gerekliydi. f ok grmeye can atlan rya uutu. Ryasnda szler^ uan birini btn topluluk kutluyordu. Bir ocuk in lk hav9. lanmay haber vermek bir vaftiz treni gibiydi. Onu hediyemle donatyorlar, sonra da ryada bilinmeyen lkelere ki ., nasl uacan ve oradan nasl deiik sungular getirecei^ aklyorlard. Senoller Batl etnologlar kendilerine ektiler. Onlarn top. lumu iddet ve akl hastalklarn bilmiyordu. Bu, stressiz ve sava fethi hrslan olmayan bir toplumdu. Orada hayatta kalmaya yetecek asgari le snrlyd. Senoller 1970'11 yllarda, ormann onlarn yaad blm aydnlatld zaman, yok oldular. Buna karn, hepimiz onlarn bilgilerini uygulamaya balayabiliriz.

Her eyden nce, her sabah nceki gnn ryasn kaydetmek, ona bir balk vermek, tarihini belirtmek gerek. Sonra evredekilerle rnein, Senollerin yapt gibi kahvaltda rya hakknda konumak. D altrmasnn en temel kurallarm uygulayarak daha da ileri gitmek. Bylece uyumadan nce grlecek rya hakknda karar vermek: Dalar ykseltmek, gkyznn rengini deitirmek, bilinmeyen yerleri ziyaret etmek, tercih edilen hayvanlarla karlamak. Ryalarda herkes her eyi yapabilecek gtedir. D altrmasnn lk snav umaktr. Kollarn amak, szlmek, pike yapmak, burgu gibi ykselmek: Hepsi mmkn. D altrmas srekli ilerleyen bir raklk gerektirir. "Uu" saatleri gvenlik ve anlatm getirir. ocuklarn ryalarm ynetebilmek iin sadece be haftaya gereksinimleri vardr. Yetikinlerde bazen aylar gerekir. Edmond Wells> Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt fl. 238 jason Bragel rahlenin yannda Jonathan'a katld. Onun ryalarla ilgilendiini grnce kendisinin de ryasnda karncalan grdn syledi. Kanncaiar btn insanlan ldrmeyi baarmlard ve sadece "VVells'liler hayatta kalmlard. Merkr Grevi, asi kanncaiar, yeni kralie Chli-pou-ni'nin yol at sorunlar hakknda konutular. Jason Bragel, Nicolas'nn neden hl birleme ayinlerine katlmadn sordu. Jonathan Wells, olunun bu konuda istek belirtmediini ve bavurunun ondan gelmesini beklemek gerektiini syledi. Ona byle bir davran ne tlenebilir ne de zorla kabul ettirilebilirdi. - Fakat../ - Bizim bilgimiz bulac deil, biz bir tarikat deiliz: Hi kimseyi inanlarndan dndrecek deiliz. Nicolas bunu istedii gn katlacak. Katlm bir eit lmdr. Acl bir dnm. Bu ondan gelnieli. Hi kimse onu etkileyecek durumda deil. zellikle ben. ki adam birbirlerini anlamlard. Yava hareketlerle gidip yattlar. Ve ryalannda geometrik ekiller halinde utuklann grdler. Gkyznde kabartmalar halinde asl duran saylan ayorlard. Bir. ki. . Drt. Be. Alt. Yedi. 107. PETEKLERN GRLYOR Dikey sekiz. Ters sekiz. Burgu sekiz. Sekiz. ift sekiz. Yatay sekiz. Gnee gre a deiiklii. tur. Bu kez verilen, dorudan 3. evre alarm. Hava iletiim ara istasyonuna gre saldranlar uan kanncaiar. Kralie dnyor: "Sadece prens ve prenses karncalar uar ve bunun tek bir amac vardr, gkyznde iftlemek." Buna karn iletiim ara istasyonu ilevi gren anlar doruluyorlar. Bunlar gerekten havada askda duran ve Askolein'e doru 239 ynelen karncalar. Bin kafa ykseklikte ve iki yz kara/saniye hZ|a uuyorlar. Dikey sekiz. Soru: "Gelenlerin says?" Yant: "u an iin saptamak olanaksz." Soru: "Bunlar Bei-o-kanl kzl kanncalarm?" Yant: "Evet Ve U ana kadar ara istasyon arlarmzdan beini yok ettiler." Yirmi kadar ii em Zaha-haer-scha'y evreliyorlar. Kralie evresindekilere panie kaplmaya gerek olmadn sylyor. Bu balmumu ve bala adanm tapnakta kendini gvende hissediyor. Bir an kolonisi seksen bin kadar ar ierebiliyor. Onunkinde sadece alt bin an var ama komu yuvalara saldrma politikalar (anlarda az rastlanan bir davran) onlar btn blgede nl ve korkulur kld. Zaha-haer-scha kendi kendine soruyor. O karnca onlar neden uyard? Parmaklara kar bir sererden sz ediyordu. Kendi annesi bir gn ona Parmaklardan sz etmiti: "Parmaklar, bu, bambaka bir ey, baka bir zaman-mekn boyutu. Parmaklarla bcekleri kantrmamak gerek. Eer Parmaklan fark edersen onlar grmezden gel, onlar da seni grmezden geleceklerdir."

Zaha-haer-scha bu ilkeyi harfi harfine uygulad. Kzlanna, ne onlara saldrmak ne de yardm etmek iin asla Parmaklarla ura-mamalan gerektiini retti. Onlar yokmu gibi yaplmalyd. Maiyetinden bir ara istiyor ve bu aradan biraz bal yutmak iin yararlanyor. Bal yaam besini. Ondaki her ey organizma tarafndan zmlenebilir. Bu madde o kadar saf. Zaha-haer-scha savan belki de kanlabilir olduunu dnyor. Bu Bel-okanlUar sadece anlann seferi zarar grmeden gemesi iin brakmaln konusunda anlamak istiyorlar. Hem sonra, kanncalar havada olsalar da bu, onlann hava savann btn tekniklerini denetleyebildikleri anlamna gelmez! Elbette, ara istasyon anlarn yenmekte hi zorluk ekmediler ama Askoleinli bir askeri filoya kar ne yapabilirler? 240 Hayr, kanncalara kar ilk arpmada inelerini indirmeyecekler. Anlar kar koyacaklar ve yenecekler. Kralie hemen ok sinirli ve sinirlerini dierlerine geirmeyi bilen anlar olan askeri kkrtclann toplantya anyor. Zaha-haer-scha sava hazrl emrini veriyor; "Bel-o-kanllarla kovann iinde karlamamak gerek, uuta yollann kesin!" Mesaj hemen yaylyor, savalar toplanyorlar. Yabanarlanna kar uyguladklan savunma savalanna benzeyen 4 numaral saldn plann uygulayarak, V eklinde skk bir filo halinde havalanyorlar. Altn Site'de Btn kanatlar, heyecanl bir motor homurtusu kararak, 300 Hertz'de titreiyor. "Bzzz bzzzzzzzzz bzzz." neler ieride, sadece lm samalar gerektiinde ortaya gkacaklar. 108. YENDEN ORTAYA IKI Vali Charles Dupeyron odada dnp duruyordu. Jacques Meli-es'i artmt ve gerekten iyi bir ruh hali iinde deildi. - Bazen birine gvenirsiniz ve sonra hayal knklna urarsnz. Jacques Melies bunun politikada sk sk olduunu sylememek iin kendini tuttu. Vali Charles Dupeyron knayc bir havada yaklat. - Size inandm. Fakat neden bu kadar gln bir biimde Prof. VVells'in kznn zerine saldrdnz? stelik o bir gazeteci! - Sonunda bir iz bulduumu bilen tek kiiydi. Evinde kannca besliyordu. Ayn gece kanncalar benim odam istila ettiler. - Eee pekl, benim ne demem gerekiyor? Ormann ortasnda milyarlarca kanncann saldnsna uradm biliyorsunuz! - Konu aglmken, olunuz nasl, sayn vali? - Tamamen iyileti. Ah, bana bundan sz etmeyin! Doktor an sokmas tehisi koydu. Her tarafmz kannca kaplyd ve onun bulduu btn agklama bunun ar sokmas olduu! in ilgin yan 0r>a bir an sokmas serumu verdi ve Georges salna kavutu. 241 (Vali ban sallad.) Kanncalann ktln istemek iin gerekten iyi nedenlerim var. Blge Meclisi'nden bir iyiletirme p|am yapmalann istedim. Fontainebleau Orman'na bol miktarda DDT serpilsin. Bylece orada, bu zararl bceklerin cesetleri zerinde yllarca piknik yapabiliriz! Byk Regence brosunun arkasna oturdu ve hl ayn ekilde honutsuz, yeniden konumaya balad: - u Laetitia YVells'in hemen serbest braklmasn emrettir Prof. Cygneriaz'n lm sizin sannzn masum olduunu ortaya kard ve polis rgtmzn tamamn gln duruma drd. Bu yeni kusura gereksinimimiz yoktu. Melies kar kmaya hazrlanrken, vali daha da kzgn bir biimde devam etti: - Matmazel Wells'e manevi tazminat denmesini istedim. Tabii ki bu, bizim servislerimiz hakknda dnd btn kt eyleri sylemesini engellemeyecek. Eer bamz yukarda tutmak istiyorsak btn bu kimyagerlerin gerek katilini hemen bulmamz gerek. Kurbanlardan biri kanyla "kanncalar" szcn yazd. Yalnz Paris telefon rehberinde bu soyadn tayan on drt kii var. Ben iimi ciddiye alrm. Ac eken biri son gcyle "karncalar" szcn yazyorsa,

gayet iyi bir ekilde bunun katilin ad olduunu dnyorum. Bir de bu ynde aratmn. Jacques Melies dudaklarn srd: - Bu o kadar basit ki gerekten, bunu dnmedim bile, sayn vali. - yleyse i bana komiser. Sizin hatalannzn sorumlusu olmaktan holanmyorum! 109. ANSKLOPED OUL VERME: Anlarda oul verme allmam bir sre itler. Refahn en yksek aamasndaki bir sitenin, bir halkn, b t kralln tamam anszn her eyi yeniden deerlendirmeye k*^ rar verir. Tebaasn baarya ulatrdktan sonra, yal &*** 242 deerli hazineleri olan yiyecek stoklarn, sekin blgeleri, .yfatl saray, balmumu, kovan svas, polen, bal, kraliyet gftesl rezervlerini brakarak ekip gider. Ve bunlar kime b-0t? Yrtc yeni doanlara. Igemen, belki de hibir zaman baarl olamayaca bellr-At baka bir yerde yerlemek in, ona elik eden ileriyle edikte kovan terk eder. Onun gidiinden birka dakika sonra ocuk anlar uyanrlar ye ehirlerini terk edilmi bulurlar. Her biri igdsel olarak oe yapacan bilir. Cinsiyetsiz iiler cinsiyetti prenseslerin ptnurtadan kmalarna yardm etmek iin aceleyle yanlarna koarlar. Kutsal kapsllerinin iinde melmi durumdaki uyuyan gzeller ilk kanat rplarn yaparlar. Fakat yryebilecek durumda olan lki hemen ldrc bir davran sergiler. Dier prenses anlara doru saldrr ve kk eneleriyle onlar ezer. ilerin onlar geri ekmelerini engeller. Kz kardelerini zehirli Ineslyle delip geer. ldrdke yatr. ilerden biri bir kraliyet beiini korumak isterse, ilk uyanan prenses, genelde bir kovann evresinde duyulan vzltdan ok farkl bir "ar kzgnlk l" tar. O zaman tebaas boyun eme areti olarak balarn eerler ve cinayetlerin devam etmesine izin verirler. Bazen bir prenses kendini savunur ve prenseslerin savalan izlenir. Fakat bu srada garip bir durum gzlenir: Delloda dven sadece iki prenses an kaldnda, asla kisi de ayn anda ne darbeleriyle birbirlerini delip geecekleri konumda kalmazlar. Ne pahasna olursa olsun bir hayatta kalan olmas gerekir. Hkmetme fkelerine karn, asla kisinin de ayn anda lerek kovan yetim brakma riskini almayacaklardr. Bundan sonra son ve tek hayatta kalan prenses, uu srasnda erkek-kr tarafndan dllenmek iin kovandan dar kar. Sitenin evresinde bir ya c1* iki daire izdikten sonra yumurtlamaya "oflamak in kovana geri dner. Edmond VVelis, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt EL 243 110. PUSU An filosu heybetle havay yanyor. Bir Askoleinli komularnda birine sesleniyor: "Ufuktaki u sekizlere bak. Dans habercilerimiz ak olarak Bel-o-kan Ordusu'nun utuunu iaret ediyorlar." Dieri kendini rahatlatmaya alyor. "Sadece cinsiyetli karncalar uar. Belki bu toplu bir d* uuudur. Bu, bize ne gibi bir zarar verebilir?" An, kendi gcnn ve ordusunun gcnn bilincinde. Karnnn ucunda, gz pek kzllar delmeye hazr, sivri ulu inesini hissediyor. Barsaklannda ona g veren tatl bal rezervlerini ve onu kemiren zehir rezervlerini hissediyor. Gne arkasnda, gelecekteki dmanlan kanncalan kr ediyor. Bir an, atlganlklann pahal bir biimde deyecek olan bu servenci bceklere acyor. Ama dans habercilerin intikamn almak gerek. Ve bu karncalarn yerin stndeki her eyin anlann denetimi altnda olduunu bilmeleri gerek. Uzakta youn bir bulut, bir eit ergin "stratocumulus" beliriyor. Heyecanl bir an bir neri getiriyor: "Bu kk bulutun iine saklanacaz ve yaklatklarnda zerlerine atlayacaz."

Bununla birlikte, askdaki bu snaa yz kanat rp uzakla geldiklerine hayal edilemeyecek olan gerekleiyor. Anlar duyargalarna inanamyorlar. Gzlerine de. aknln etkisiyle kanat grplan 300 rpma/saniyeden 50'ye dyor. Gri buluta ulamadan fren yapyorlar. GR. 244 DRDNC GZEM KARILAMA ZAMANI 111. MSY FOURMIS* Zilin birinci alnda tombul bir adamcaz kapsn at. - Msy Olivier Fourmis? (Formis, Franszca'da kanncalar demektir.) -Ta kendisi. Konu nedir? Melies, Fransz bayrann rengini tayan izgili kartn sallad. - Polis. Komiser Melies. Size birka soru sormak iin ieri girebilir miyim? lkokul retmeni olan adam telefon rehberinde kaytl son "Fourmis'ydi. Melies ona kurbanlann fotoraflann gsterdi ve onlar tanyp tanmadn sordu. Dieri ararak yant verdi: - Hayr. Komiser ona cinayet saatlerinde ne yapt konusunda sorular sordu. Msy Olivier Fourmis'nin hem tanklar hem de suun ilendii anda baka yerde olduunu gsteren kantlar vard. Her 245 zaman ya okulundayd ya da ailesiyle birlikteydi. Bunu kan ti maktan daha kolay bir ey yoktu. a" Kelebek desenli bir sabahlk giymi olan Madam Helne Fo mis grnd. O srada komiserin aklna bir dnce geldi: - Bcek ilalan kullanyor musunuz, Msy Fourmis? - Tabii ki hayr. ocukluumdan beri bana "pis karnca" diye bir sr geri zekl oldu. Bu yzden kendimi, dnmede-puklanmzla ezdiimiz bu bceklerle dayanma iinde hiss Bunun sonucunda, Msy Pendu'nn (Pendu, Franszcada allm demektir) evinde sicim bulunmayaca gibi, bu evde bcek ilac yoktur. Ne demek istediimi anlyorsunuz umanm. O srada Orphelie Fourmis ortaya gkt ve babasna sokuldu Kk kz, bir snf birincisinin kaln gzlklerini tayordu. - Bu benim kzm, dedi retmen. O da odasna bir karnca yuvas yerletirerek tepki gsterdi. Konuumuza gster tatlm. Orphelie, Melies'i Laetitia VVells'inkine benzeyen byk bir akvaryuma gtrd. Akvaryum bceklerle doluydu ve kk dallardan oluan bir koniyle evrelenmiti. - Karnca yuvalarnn satnn yasak olduunu sanyordum, dedi komiser. Kk kz kar kt: - Ama ben onu satn almadm ki. Onu ormandan aldm. Kralienin kamasna izin vermemek iin yeterince derin kazmak yeterli. Msy Olivier Fourmis kzyla gurur duyuyordu. - Ufaklk bydnde biyolog olmak istiyor. - Affedersiniz, benim ocuum yok ve karncalann moda olan "oyuncaklar" olduklann bilmiyordum. - Onlar oyuncak deiller. Karncalar moda nk toplumumuz gittike daha ok onlar gibi yayor. Ve belki, bir ocuk onlara bakarak kendi dnyasn daha iyi kavrad izlenimini ediniyor. I*e hepsi bu. Daha nce, karncalarla dolu bir akvaryumun karsnda birka dakika geirdiniz mi, sayn komiser? - ey, hayr. Genelde onlann varln aramyorum... 246 |aoques Melies iinden kendi kendine btn kanncaseven delirt kendisinin mi ektiini yoksa bunlann gerekten ok geni bir plum mu oluturduklarn sordu. Orphelie Fourmis sordu: ,Okim? - Bir komiser. - Bir komiser nedir?

i 12. KK BULUT SAVAI Stratocumulus yumaklar yavalayarak frlyorlar. Altn Kovan'n anlar bata sadece gri buluttaki bir delikten fkran ve onlara kocaman grltl sinekler gibi grnen eyleri fark ediyorlar. Sonra, Askoleinliler hemen bunun ne olduunu anlyorlar. Bunlar kocaman sinekler deiller! Bunun iin, hayr... Bunlar knkanatl bcekler. Herhangi maysbcekleri ya da gbrebcekleri deiller, hayr, bunlar gergedanbcekleri. zerlerinde ata hazr canl toplarla kapl bu kocaman grltl hayvanlar Dante tarznda ar ve ulu bir grnt oluturuyorlar. Arlar kendi kendilerine soruyorlar: "Bu kocaman hayvanlan evcilletirmeyi ve onlarla savamaya ikna etmeyi nasl baarmlar?" Daha fazla soru soracak zamanlan olmuyor, bir anda yirmi kadar gergedanbcei onlan glgeliyor. Knkanatllar zerlerine geliyor ve kzl topular atlann yapyorlar. V eklindeki ar filosu bundan sonra W ve hatta XYZ biimini alyor. Yaanan bir bozgun. aknlk tamamen etkisini gsteriyor. Her knkanatlnn zerinde anlar ksa fakat zorlu formikasit atlaryla sulayan drt ya da be topu var. Arlar duruyor, sonra yeniden toparlanyorlar. Askoleinliler kl eker gibi inelerini ekiyorlar. 247 Bir Askoleinli sesleniyor: "Nokta nokta izgi halinde dizilin! gj_ nekleri vurun!" kinci gergedanbcei sras daha az etkili. Anlar onlann karn-lannn altna girerek kurtuluyorlar, sonra boaz bulmak iin v^. seliyor ve inelerini sonuna kadar batryorlar. imdi ba dndren dler yaayanlar knkanatllar ve onlann beceriksiz klavuz-lan. Dansl ve szl bir emir: '' "Hcum! Saldnn!" Askoleinli ineler yayorlar. Anlarn zpkn biiminde ineleri var. Bu ine kurbann etinde gml kalrsa ar ekilmeye alrken zehir bezini sker ve lr. Knkanatllarn tersine karncalarn baalanna ine ilemiyor. zleyen dakikalarda birok gergedanbcei dyor ama uan ekenar drtgen biiminde yeniden toplanp son katil an genine kafa tutuyorlar. Asker topluluklannn geometrik ekilleri bozuluyor. Kannca ekenar drtgeni daha kk ve daha gl ekenar drtgenlere dnyor. Ar geni halka biiminde alyor. st ste ylm yz kadar yatay alanda savalyor. Bu durum, birbirine paralel yz alanda oynanan bir satran oyununa benziyor. Yaklaldka grnt daha izlenmeye deer bir hal alyor. Bel-o-kanl sava gemileri ordusu parldyor. Anlar ykselmek ve soukkanl knkanatllara borda bordaya saldrmak iin scak akmlardan yararlanyorlar. Kocaman gemileri yenmek iin firsat kollayan kk sava gemilerinden oluan bir apulcu takm gibiler. % 60 younluktaki formikasit tkrkleri, sv ate orglar gibi slk alyorlar. Kireleen kanatlar ttyor, isabet alan anlar inelerini kk oklar gibi knkanatllann baalanna sokmak iin d hzlanndan yararlanmay deniyorlar. neler ok yakn olduklarnda onlara nian almay baaramayan topu kanncalar onlan eneleriyle knyorlar. Bu riskli bir oyun. Sk sk ine kayyor ve azn iine giriyor. lm neredeyse annda oluyor. Havada yank bal kokusu uuuyor. 248 Anlarn artk zehirleri yok. nngalan bundan sonra lmcl maddeyi aktamyor. Topu karncalann da artk asitleri yok. F-iorttklan svlarrrbir ilevi yok. Son arpmalarda plak eneler kuru inelere kar savayor. En hzl ve en abuk olan kazansn! Gergedanbcekleri bazen n boynuzlarryla anlan kaza vurarak ldrmeyi baanyorlar. zellikle becerikli bir knkanatl bir teknik gelitiriyor: Arlan

yanaklanyla itiyor, sonra onlan boynuzuyla delip geiyor. Drt anssz Askoleinli sava ie dizilmi siyah izgili san meyveler gibi bu sivri uta ylyorlar. 103., 9.'ya kar dven bir any fark ediyor. Onu sa ene-siyle srtndan baklyor. Bceklerde yasak vuru yok. Canl kalnd srece her ey serbest. Sonra 9., gergedanbceinin zerinde tek bana, sava halindeki garip bir ar karmasna saldryor. Onlar da hemen bir dizi dimdik ine gsteriyorlar. Sivri ulu ineleri birden fazlasn geri-letecekti ama gergedanbceinin zerindeki 9. yle bir hz ald ki hibir ey onu durduramaz. Boynuz dikenlerden oluan sraya arpyor. Garip karma dalyor. ki arka ayann zerinde dikilmi olan 103., kulaklan sar e-den iki annn delgi inelerine kar ene kl darbeleri sallyor. Fakat gergedanbcei irtifa kaybediyor. n boynuzunun evresine saplanan siyah zpknlar yznden uu konumunu korumakta gittike daha ok glk ekiyor. Hayvan bitkin durumda. Biraz daha irtifa kaybediyor. Her yerinden kan fknyor. te imdi begonyalann hizasnda. 103. kazayla yere iniyor. Arlar hl onun zerindeler ama bir topu mangas gelerek onlar delip geiyor. 103.'nn imdi giriecei ok nemli baka bir ey var. arpanlar kanmnn stnde anlar arpmalan yorumlamak iin sekizler halinde dans ediyorlar. "Yeni ordulara gereksinimimiz var." Kovandan takviye gler havalanyor. Yeni filolar gen (ou yirmi ya da otuz gnlk) ama gz pek anlardan oluuyor. 249 Bir saatin sonunda Bel-o-kanllar sahip olduklar otuz gerge. danbceinden on ikisini ve savata grev alan yz topu^ yz yirmisini kaybettiler. te yandan, kk buluta doru aceleyle gnderilen yedi yuz Askoleinliden drt yz sava telef oldu. Hangisi daha iyi olur? Sonuna kadar dvmek mi yoksa yuvay korumak iin geri dnmek mi? kinci zm yeliyorlar. Knkanatllar ve Bel-o-kanl topular, Altn Kovan'a indiklerin buras onlara garip bir biimde bo grnyor. Balannda 9. var. Kzllar bir tuzak olduunu seziyor ve eikte duraksyorlar. 113. ANSKLOPED DAYANIMA: Dayanma sevinten deil acdan doar. Herkes kendini birlikte zor bir an paylaan birine kendisiyle birlikte mutiu bir olay yasayan birinden daha yakn hisseder. Mutluluk blerken mutsuzluk dayanma ve birlik kaynadr. Neden? nk ortak bir zafer srasnda herkes kendini hak ettiine gre ncinmi hisseder. Herkes kendini ortak bir baarnn tek var edeni hisseder. Ka tane aile bir mirasn paylalmas srasnda blnyor? Ka tane rock and roll grubu baarya kadar kaynam kalyor? Ka tane politik hareket iktidara geldiinde dald? Etimolojik olarak Franszca sympathle (sempati) szc "birlikte ac ekmek" demek olan sun patieln szcnden gelir. Ayn ekilde "compassion" (ilgilenip acma) szc de kaynan Latince'de "birlikte ac ekmek" anlamna gelen cum patior szcnden alr. nsanlar katlanlmaz bireyselliklerini kendilerini ait hissettikleri topluluun ehitlerinin aclarn dnerek terk edebilirler. Bir topluluun ball ve gc hep birlikte yaanm byk bir i acsnn ansnda yatar. Edmond VVell*. Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt fl. 250 114. KOVANDA 9., sava atndan iniyor ve duyargalanyla kokluyor. Dier karncalar evrede karaya iniyorlar. abuk bir dnce alverii oluyor. "ok tehlikeli alanda komando oluumu." Skk bir kare halinde dman kovann iine giriyorlar. Uan gergedanbceklerinin ieride hibir yarar olmayacak. Eikte beklemeleri iin onlara kemirecekleri birka ubuk veriliyor.

Bel-o-kanllar kutsal bir yere tecavz ediyormu izlenimine kaplyorlar. Bu yere imdiye kadar ar olmayan hibir ey asla girmedi. Balmumundan duvarlar kanncalan yaptrmak ister gibi grnyorlar. Karncalar saknarak ilerliyorlar. Kusursuz geometrili duvarlar altn yansmalar sunuyorlar. Bal, szan birka gne nnn aydnlnda hareleniyor. Balmumu plakalar, arlarn kestane ve st aalannn tomurcuklanndan topladktan krmzms zamktan kovan svasyla kaynam. 9. emrediyor: "Hibir eye dokunmayn!" ok ge. Baln ekiciliine kaplarak tadna bakmak isteyen karncalar hemen onun iine batyorlar. Bu oynak kumun iine batmadan onlar oradan karmak olanaksz. Depolarnda hl biraz asit muhafaza eden topu karncalar, anszn kacak her saldrgana abucak asit fkrtabilmek iin geri geri giderek yryorlar. Her ey eker ve tuzak kokuyor. "Hibir eye dokunmayn!" Balmumu peteklerin iinde saklanm ve emir verildiinde onlarn zerlerine atlamaya hazr Askoleinli ii ve asker arlann varln alglyorlar. Serere katlan kanncalar, nkleer bir reaktrn merkezine benzeyen, altgen bir zgaraya ulayorlar. Yalnz burada uranyum ubuklarn yerine Altn Kovan'm gelecekteki bireyleri var. Burada yumurta dolu sekiz yz petek, larva dolu bin iki yz petek, beyaz nemflerin bulunduu iki bin be yz petek var. Merkez blge 251 daha nemli alt petekten yaplm. Burada cinsiyetli prenses 1arvalan byyor. Mimari, kanncalan hayran brakyor. En st aamasna ulam bir uygarln belirtisi. Kannca sitelerinin ans eseri en az aba yasasna gre yaplm anarik koridorlanyla hi ilgisi yok. Acaba ka-nncalar anlardan daha az zeki ya da daha az ince olabilirler miydi? Anlarn karncalardan ok daha geni hacimli beyinlerinin boyutu bakmndan bu dnlebilirdi. Bununla birlikte kralie Chli-pou-ni tarafndan yrtlen biyolojik aratrmalar zeknn sadece beyin hacmiyle ilgili bir ey olmadn kantlad. Kanncalarda, bcekler-deki iek sap vcutlar, sinir sisteminin zgn karmakl ok daha nemli. Bel-o-kanllar biraz daha yryorlar ve bir hazine kefediyorlar: Tka basa yiyecek dolu bir salon. Burada kovan sakinlerinin arlk-lannn yirmi kat olan on kilo bal var. Kzllar duyargalarn sinirli sinirli hareket ettirerek tartyorlar. Bu serven kesinlikle ok tehlikeli. Geri dnyor ve ka doru yneliyorlar. Bir an kokusal bir mesaj yayyor.- "Kaaklann peinden gidelim! Kovanmza izinsiz giren bu dmanlar, duvarlarmzn arasnda kapalyken vuralm." Her yerde altgen petekler patlyor ve ilerinden sava arlar kyor. Kanncalar zehirli ine darbelerinin altnda dyorlar. Yere denlere onlarla dvme onuru bile verilmiyor. Buna karn 9. ve komandonun nemli bir blm kovandan kmay baanyorlar. Kanncalar sava atlanna biniyor ve kalabalk bir Askoleinli grubu zafer glklan atarak onlan izlerken havalanyorlar. Fakat, Altn Kovan'n iindekiler baany kutlamaya hazrlanrken uursuz bir atrt duyuluyor. Askolein'in tavan dalyor ve kovann iinde yzlerce kannca beliriyor. 103. mkemmel bir strateji hazrlad. Anlar, kannca sava gemilerini takip ederlerken o, bir aacn zerine trmanyordu ve 252 binlerce Bel-o-kanl'ya uan askerlerin boaltt siteye saldn emri veriyordu. 103-, kralie Zaha-haer-scha'nn zel korumalarn mitralyz ateine tutarken emir veriyor: "Her eyi ykmamaya dikkat edin. jvlmkn olan en az sayda kurban olsun. zellikle cinsiyetli larvalar rehin aln!"

Birka saniye iinde cinsiyetli larvalann hepsi sefere katlan kanncalar tarafndan boyunlanndan tutulmu durumda. ehir teslim oluyor. Askolein Kovan, yenik, teslim oluyor. Egemen her eyi anlad. Komandonun saldns bir artma hareketinden baka bir ey deildi. Bu srada uan bineklerinden inmi olan kanncalar yuvasnn atsn deliyorlar ve birincisinden ok daha tehlikeli ikinci bir cephe ayorlard. Blgede nc boyutun kanncalar tarafndan kesin olarak fethi olarak damgasn vuran "Kk Gri Bulut Sava" byle kazanld. An kralie sordu: "imdi ne istiyorsunuz? Hepimizi ldrmek mi?" 9., kzllann hibir zaman byle bir amac olmadn syleyerek yant veriyor. Onlann yegne dman Parmaklar. Seferlerinin tek amac onlar. Bel-o-kanl kanncalann arlara kar hibir eyi yok. Sadece Parmaklan ldrmek iin onlann zehirlerine gereksinimleri var. "Bu kadar abay hak etmek iin Parmaklar ok nemli olmallar," diyor ar kralie. 103. bir ar yardm alay talep ediyor. Egemen kabul ediyor. Sekin bir filo olan ieklerin muhafzlarn] neriyor. yz an hemen vzldamaya koyuluyorlar. 103. onlan tanyor. Bunlar Bel-o-kanl saflannda en ok kayba yol aan Askoleinli askerler. Sefere katlanlar Altn Kovan'dan o gece onlar barndrmasn ve yol iin bal rezervleri talep ediyorlar. Kralie soruyor: "Neden Parmaklara bu kadar saldnyorsunuz?" 9. Parmaklann atei kullandklann aklyor. Yani btn trler 'in bir tehlike oluturuyorlar. Gemite bcekler bir anlamaya 253 vardlar: Ate kullananlara kar birlik. Bu anlamay uygulamaya geirmenin zaman geldi. Tam o srada 9., bir petekten kan 23.'y fark ediyor. Duyargalarn dikletirerek soruyor: "Sen burada ne yapyordun?" 23. umursamadan yant veriyor: "Sadece kraliyet salonunu ziyaret etmek iin bir tur atyorum." ki kannca birbirlerinden hi holanmyorlar ve bu, durumu dah* da ktletiriyor. 103. onlar aymyor ve 24.'nn nerede olduunu soruyor. 24. son hcum srasnda kovann iinde kayboldu. Dvt, bir ary izlemek iin kotu ve... Ve imdi nerede bulunduunu pek iyi bilmiyor. Btn bu petek dizileri onu hi rahatlatmyor. Buna karn kelebek kozasn brakmyor. Bir petek dizisini izliyor ve ertesi sabahtan nce sefere kavumay umuyor. 115. METRONUN NEML ILIKLIINDA ]acques Melies vagonun skk kalabalnda bouluyordu. Bir dneme onu bir kadnn karnna doru itti. Hafif bouk bir ses ykseldi: - Dikkat edemez misiniz? Melies, nce szcklerin melodisini ayrt etti. Hemen sonra kir ve ter kokularnn arasnda bir parfmn ince ve tatl mesajn deifre etti. Bey armudu, buday, mandalina, galoksit, sandal aac, art bir tutam Pirene misk keisinin keskin kokusu. Parfm, "Ben Laetitia Wells'im," diyordu. Ve oydu, meneke rengi bak vahi prltlarla ona yneldi. Gerekten hnla ona dik dik bakyordu. Kaplar ald. Yirmi dokuz kii kt, otuz be kii girdi. ncekine gre daha da skk durumdaki vagonda her biri dierinin soluunu hissetti. Laetitia, bir bebek firavun faresini i i yemeye hazrlanan bir gzlkl vlan gibi, gittike daha youn bir biimde dik dik ona bakyordu. Ve o, bylenmi bir halde, bakn eviremiyordu. 254 Laetitia masumdu. ok abuk hareket etmiti. Eskiden gr al!veriinde bulunuyorlard. Hatta birbirlerine sempati duymularda Laetitia ona bal erbeti ikram etmiti. Melies ona kurtlardan korkusunu itiraf etmi, o da insanlara kar duyduu korkuyu aa vurmutu. Sadece kendi hatas yznden kaybolan o

yaknlk anlarn ne kadar zlyordu. Gidip aklama yapacakt, Laetitia onu affedecekti. - Matmazel Wells, size ne kadar zgn olduumu sylemek... Laetitia vcutlann arasna ustaca sokulup kaybolmak iin bir duraktan yararland. Sinirli admlarla metronun koridoriannda yrmeye balad. Bu iren yerden bir an nce kmak iin neredeyse kouyordu. Kendini mstehcen baklar tarafndan kuatlm hissediyordu. Her eyin stne bir de Komiser Melies onunla ayn metroyu kullanyordu! Karanlk koridorlar. Nemli barsaklar. Soluk neon klanyla aydnlanan labirent. - Hey bebek! Geziniyoruz, yle mi? daraac silueti ilerledi. Biri birka gn nce ona sokulan soluk gmlekli serseri. Laetitia admlann hzlandrd ama dierleri onu takip ettiler. izmelerindeki demirler yerde nlyordu. - Yalnz myz? Birka kk lakrd yapmak istemez miyiz? Laetitia, gz bebeklerinde "ekilin" szc belirgin bir halde, durdu. Geen sefer ie yaramt. Bugn bu geri zekllar zerinde hibir etkisi olmad. ri yan ve sakall olan sordu: - Bu gzel gzler sizin mi? Arkadalarndan biri yant verdi: - Hayr kiralk. Yapkan gller. Srta vurular. Sakall olan, bir sustal bak kard. Laetitia birden btn gvenini kaybetti ve o kendini kurban rolnde bulunca, dierleri hemen saldrgan roln benimsediler. La-etitia kamak istedi ama serseri hep birlikte yolunu kapattlar. ''erinden biri kolunu tuttu ve arkasna kvrd. 255 Laetitia inledi. Koridor aydnlkt ve terk edilmi olmaktan uzakt. nsanlar yanlanndan geiyor ve balann eip bu sahneden hibir ey anlamam gibi yaparak admlann hzlandnyorlard. Bir bak darbesi o kadar abuk geldi ki... Laetitia Wells panie kaplmt. Her zamanki silahlarndan hibiri bu hayvanlara kar ilemiyordu. Bu sakall, bu dazlak, bu topuz gibi adamn da glmseyerek onlara mavi bebek takmlar ren anneleri olmalyd. Saldrganlann gzleri parlyordu ve insanlar, onlan geerken admlann hzlandrarak, yanlanndan gemeye devam ediyorlard. Laetitia mnldanarak konutu: - Ne istiyorsunuz? Para m? Dazlak sntti: - Paran daha sonra alacaz. u an iin bizi ilgilendiren sensin. Bu srada sakall, bann ince uzun ucuyla Laetitia'nn yeleinin dmelerini teker teker zyordu. Laetitia kar koydu. Bu olanakszd. leden sonra saat drtt. Sonunda biri mdahale edecek ve alarm verecekti! Sakall, gslerini bulunca slk ald. - Biraz kkler ama gene de gzeller. Sizce de yle deil mi? - Asyallarla sorun bu. Hepsinin vcutlan kk bir kznki gibi. Namuslu bir adamn ellerini dolduracak ey yok. Laetitia Wells baylmamak iin direniyordu. nsan korkusu krizi geiriyordu. Adamlann elleri -kirli- ona srtnyor, ona dokunuyor, ona zarar vermeye alyorlard. Korkusu o kadar glyd ki kusmay bile baaramyordu. Tuzaa dm, ikencecilerinden kaamayacak durumda, orada ylece duruyordu. Birinin, "Durun, polis," dediini glkle duydu. Bak, iini brakt. Tabancasn ekmi bir adam renkli izgili kartn gsteriyordu. - Bok, lanet! Kaalm ocuklar. Seni orospu, seni bir dahaki sefer halledeceiz. Hzla katlar. Polis memuru bard: 256 - Olduunuz yerde kaln! Dazlak hareket ekti:

- te bu. zerimize ate et de seni dava edelim. Jacques Melies tabancasn indirdi ve serseriler svtlar. Laetitia VVells yava yava soluunu dzeltmeye balad. Bitmiti. Kurtanlmt. - yi misiniz? Size ok fazla kaba ve sert davranmadlar, deil mi? Laetitia yadsma anlamnda ban sallad. Yava yava kendine geliyordu. Melies ok doal bir biimde onu yattrmak iin kollarna ald. - Her ey dzelecek. Ve ok dpal bir biimde Laetitia da ona sarld. Rahatlamt. Bir gn Melies'in ortaya gktn grmekten bu kadar mutlu olacan asla dnmezdi. Okyanusun sakinletii meneke rengi gzlerini Melies'e dikti. imdi gzlerinde hibir dii kaplan lts yoktu. Sadece esintiyle hafife hareketlenen kk dalgalar grnyordu. Jacques Mlies onun yeleinin dmelerini toplad. - Sanrm size teekkr etmem gerekiyor, dedi Laetitia. - Hi gerek yok. Tekrar ediyorum, sadece sizinle biraz konumak isterdim. - Ne hakknda? - Her ikimizi de ilgilendiren kimyagerler olaylan hakknda. Aptalca davrandm. Sizin yardmnza gereksinimim var. Ben... Her zaman sizin yardmnza gereksinim duydum. Laetitia duraksad. Ama koullar gz nnde bulundurunca onu evinde byk bir bardak bal erbeti imeye nasl davet etmezdi? 116. ANSKLOPED UYGARLIKLARIN KARILAMASI: Papa Urbain U, 1096 da Kuds'n kurtarlmas in ilk Hal Seferi'ni gnderdi. Bu 257 sefere kararl ama her trl askeri deneyimden yoksun hacu katld. Baslarnda Yoksul Gautier ve Kei Plerre vard, jfc, , lar, hangi lkelerden getiklerini bile bilmeden Douyu tioS ilerlediler. Yiyecek hibir eyleri kalmadnda yollarnn s_ dindeki her eyi yamaladlar ve bylece Bat d Douca 0/duundan ok daha fazla kayplara yol atlar. Alktan yan,. yamlta bile giritiler. Bu "gerek mann temsilcileri" abur. lme lime elbiseli, vahi ve tehlikeli serseri birliklerine dni ttiler. Kendisi de Hristiyan olan Macaristan Kral bu baldn plaklarn yol at zararlardan rahatsz olarak kyllerini onlann saldmlarmdan korumak in onlar katletmeye kam verdi. Trk Kylarna ulamay baaran nadir hayatta kalanla-nn kendilerinden nce gelen barbar, yan hayvan, yan insan nleri yle bir boyuttayd ki Nlce'de yerliler bir an bile duraksamadan onlann ilerini bitirdiler. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 117. BEL-O-KAN'DA Haberci kk sinekler Bel-o-kan'a iniyorlar. Hepsi ayn haberleri tayor. Sefere katlan karncalar ar zehri sayesinde bir parma yendiler. Sonra Askolein Kovan'na saldrdlar ve onu da yendiler. Onlarn getii yerde hibir ey dayanmyor. Btn sitede dn bayram yaanyor. Kralie Chli-pou-ni ok sevinli. Parmaklarn yaralanabilir yaratklar olduunu her zaman biliyordu. imdi bu kantlanmt. Heyecann doruunda, annesinin cesedine ynelerek kokusal szckler yayyor: "Onlar ldrebiliriz, onlar yenebiliriz. Onlar bizden stn deiller." 258 Yasak Site'nin birka kat altnda Parmaklar yanls asiler yapakta alnn stndeki eski salonlanndan daha da dar olan gizli bjr salonda toplanyorlar. Tannc olmayan bir kannca konuuyor: "Alaylarmz gerekten bir parma ldrebildiyse, demek ki onlarTann deiller." Bir Tanrc gle, "Onlar bizim Tannlanmz," diyor. Ona gre seferdekiler bir parman hakkndan geldiklerine inandlar ama asmda baka bir yuvarlak ve pembe hayvanla karlatlar. evkle tekrarlyor: "Parmaklar bizim Tannlanmzdr." Bununla birlikte ilk kez en dindar Tanrc baz asilerin arasna kuku usulca sokuluyor. Ve bu konuda dorudan mekanik peygamber, nl "Doktor Livingstone'la konuma hatasn yapyorlar.

118. KUTSAL FKE Tann Nicolas din formalitelerine uygun olarak sert bir yaynda bulunuyor. Tartma cesareti gsteren bu karncalar da kim oluyor? manszlar, dinsizler, kfirler! Bu zndklan yenmek gerek! Kendini korkun ve intikamc bir Tann olarak gstermezse hkmnn uzun srmeyeceini biliyor. Onun szcklerini feromonla-ra eviren bilgisayann klavyesini eline geiriyor: "Biz Tanryz. Biz her eyi yapabiliriz. Bizim dnyamz stn bir dnya. Biz yenilmeziz. Ve hi kimse bizim egemenliimizden kuku duyamaz. Bizim karmzda siz olgunlamam larvalardan baka bir ey deilsiniz. Siz dnyada hibir eyi anlamyorsunuz. 259 Bize sayg duyun ve bizi besleyin. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar Tanndrlar. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar byktrler. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar gldrler. Gerek bu... - Burada ne yapyorsun Nicolas? abucak makineyi kapatt. {% - Sen uyumuyor musun, anne? - Tulann sesi beni uyandrd. Uykum o kadar hafifleti ki artk ne zaman uyuduumu, ne zaman rya grdm ve ne zaman gereklikte yaadm bilmiyorum. - Ryadasn anne. Git yerine yat! Yatana kadar annesine elik etti. Lucie Wells mnldandi: - Bilgisayarla ne yapyordun, Nicolas? Ama soruyu soramadan yeniden uykuya dald. Ryasnda olunun karnca uygarlnn ileyiini daha iyi anlamak iin "Pierre de Rosette"i kullandn grd. Nicolas, kendi kesinde, ucuz kurtulduunu dnd. Gelecekte daha dikkatli olmas gerekecekti. 119. PAYLAILAN DNCELER Uzun, karanlk bir dizi, ada ay, mercankk, yabani kekik ve mavi yonca allannn arasnda geriniyor. Karnca tarihinin Parmaklara kar ilk seferinin banda 103., orduya rehberlik ediyor. nk dnyann ucuna ve sonra Parmaklann lkesine giden yolu bir tek o biliyor. "Beni bekleyin! Beni bekleyin!" 24. uyandnda evresindekilere sordu ve sonunda sinekler ona kervan nasl bulacan gsterdiler. 24., ndeki 103.'nn yanna geliyor. "En azndan kozan kaybetmedin mi?" 260 24. gceniyor. Belki kendini dncesiz gsterme eilimi var -na yknn nemini biliyor. Merkr Grevi her eyin stnde. 103. onu sakinletiriyor ve srekli yannda durmasn neriyor. gyiece daha az kaybolma riski olacak. 24. onaylyor ve admlann onUnkilere uyduruyor. Arkada crcrbceklerinin vzltlar eliinde 9., askerleri evk-lendirmek iin bir sava arks sylemeye balyor: "Parmaklara lm, askerler, Parmaklara lm! Sen onlar ldrmezsen onlar seni ezecekler. Senin karnca yuvan yakacaklar. Ve dadlar katledecekler. Parmaklar bizim gibi deiller. Onlarn hepsi yumuak, Onlarn gzleri yok Ve onlar ktler. Parmaklara lm, askerler, Parmaklara lm.

Yarn hibiri bundan kurtulamayacak." O an iin sererin taze avlarn daha ok evredeki kk hayvanlar oluturuyor. Kalabalk alayn tamam gnde ortalama drt kilo bcek eti tketiyor. Kzllar tarafndan yamalanan yuvalar hesaba katlmyor. Genelde kyler ordunun yaklat hakknda uyanldklarnda, ordunun vurgunlarna katlanmak yerine onlara katlmay tercih ediyorlar. Bylece serere katlanlann says durmadan artyor. Askolein'den ayrldklarnda sadece iki bin yz kiiydiler. imdi her boydan ve her renkten karncalarn ounlukta olduu karma bir kalabalk halinde toplanm iki bin alt yz kiiler. Hatta hava donanmas bile yeniden olutu. imdi otuz uan gerge-danbceine katlan ar alaynn yz savas ve disiplinsiz bir iimde gidip gelen yetmi kiilik bir sinek ailesiyle daha gl, 'ani sefer yeniden yaklak bin kiiden oluuyor. 261 leyin konaklyorlar nk scaklk dayanlmaz hale geliyo^ Herkes doalama bir le uykusu iin byk bir meenin & geli kklerine snyor. 103. bundan bir deneme uuu yaptw iin yararlanyor. Bir andan onu srtnda tamasn istiyor. Bu deneyim hi uzun srmyor. Annn kt bir binek oldn& anlalyor nk ok fazla titreim retiyor. Bu koullarda asit atl. n ayarlamak olanaksz. Yazk. An filosu klavuzsuz uacak. Bir kede 23. yeni bir propaganda toplants yapyor. B geen toplantda olduundan ok daha fazla dinleyici toplar .ay baard. "Parmaklar bizim Tannlanmzdr." Katlanlar koro halinde Tannc slogan tekrarlyorlar. Kanncalar ayn anda, ayn feromonu yaymak iin couyorlar. "Fakat bu sefer ne oluyor?" "Bu bir sefer deil, efendilerimizle bir buluma." Daha uzakta 9. tamamen farkl bir kampanya yrtyor. evresinde toplanan yzlerce askere birka saniye iinde bir sitenin tamamn karabilecek yetenekteki Parmaklar hakknda korkun ykler anlatyor. Onu dinlerken hepsi tir tir titriyor. Daha da uzakta 103., mesaj yaymyor. Alyor. Daha kesin olarak, zoolojik feromonunu tamamlamak iin yabana trlerin anlatt her eyi topluyor. Bir sinek onu ezmeye alan on Parmak tarafndan takip edildiini rapor ediyor. Bir an saydam bir bardan iinde hapis kaldn, bu srada d-anda Parmaklann onu kmsediklerini rapor ediyor. Bir maysbcei pembe ve yumuak bir hayvana arptn sylyor. Bu, belki bir Parmakt. Bir crcrbcei bir kafese kapatldn, salatayla beslendiini ve sonra brakldn iddia ediyor. Gardiyanlan mutlaka Parmaklard nk ona yiyecek getirenler pembe yuvarlaklard. Krmz kanncalar ineleriyle gle benzeyen bir yn zehirlediklerini ve onun hemen katn sylyorlar. 103. bu tanklklarn btn aynntlann zenle Parmaklar hak' kndaki zoolojik feromonuna not ediyor. 262 5onra scaklk yeniden ekilir hale geliyor ve kanncalar tekrar yola koyuluyorlar. Onlar ilerliyor, srekli ilerliyor. 120. SAVA PLANI Laetitia vcudunu metronun pisliklerinden ykamak iin acele ediyordu. Melies'e, o banyodayken, salonda televizyon izlemesini nerdi. Melies rahat bir biimde bir kanepeye oturdu ve Laetitia suda yeniden balk olurken o, televizyonu at. Dl kesesi svsnn iindeki fets konumunda uyum. Laetitia kendi kendine eer Melies'ten nefret etmek iin iyi nedenleri varsa tam zamannda mdahale ettii iin bir o kadar da ona minnettar olmas iin nedenleri olduunu syledi. Saya sfrda. Salonda Melies, en ok sevdii oyuncan karsndaki bir ocuun glmsemesiyle, en sevdii program izliyordu.

- Pekl Madam Ramirez, buldunuz mu? - Eh... Alt kibritle drt geni ok iyi anlyorum ama alt kibritle alt geni hi anlayamyorum. - Halinizden honut olun. "Dnce Tuza" sizden yetmi sekiz bin kibritle bir Eyfel Kulesi ina etmenizi de isteyebilirdi... (Glmeler ve alklar.) ...Fakat programmz sizden sadece alt kibritle alt kk gen yapmanz istiyor. - Bir joker alyorum. - ok iyi. Size yardm etmek iin ite baka bir cmle: "Bu, bir bardak suya den bir mrekkep damlas gibi." Laetitia her zamanki bornozunu giymi, bana bir havlu sarm olarak yeniden grnd. Melies televizyonu kapatt. - Mdahaleniz iin size teekkr etmek istiyorum. Gryorsunuz Melies, ben haklydm. nsan bizim en byk dmanmz. Benim korkum en mantkl korkulardan biri. - Hibir eyi abartmayalm. Bunlar sadece zek genilii pek byk olmayan serserilerdi. 263 - Benim iin onlarn basit aylaklar ya da katiller olmalan hi|y eyi deitirmeyecekti. nsanlar kurtlardan daha ktler. lkel dlerine sz geirmeyi bilmiyorlar. Jacques Melies yant vermedi ve gen kadnn imdi oldukta grnen bir yere, salonun tam ortasna yerletirmi olduu karn-ca teraryumunu seyretmek iin ayaa kalkt. Bir parman cama dayad fakat kanncalar ona hi ilgi gstermediler. Onlar iin bu sadece bir glgeydi. Melies, Laetitia'ya sordu: - Normal hayatlanna geri dndler mi? - Evet. Sizin "mdahaleniz" onda dokuzunu knp geirdi ama kralie hayatta kalmay baard. i karncalar tampon oluturmak ve onu korumak iin onun evresini sardlar. - Gerekten garip davrantan var. nsanca deil, hayr ama ... garip. - Durum ne olursa olsun, eer yeni bir kimyager ldrlmeseydi, ben sizin cezaevlerinizde rezilce yaayacaktm ve onlarn hepsi lecekti. - Hayr, her durumda serbest braklacaktnz. Adli tp bilirkii raporu Salta kardeler ve dierlerinin yaralannn sizin karncalar tarafndan yaplm olamayacan kantlad. Sizinkilerin eneleri ok ksa. Bir kez daha ok acele ve aptalca hareket ettim. Laetitia'nn salan kurumutu. Gidip ufak yeim talanyla ssl, beyaz ipekli bir elbise giydi. Bir testi bal erbetiyle geri dndnde konutu: - imdi sava benim serbest braklmam emrettikten sonra nceden benim masum olduumu kabul ettiinizi sylemek kolay. Melies kar kt: - Gene de baz ciddi kanlarm vard. Olaylan inkr edemezsiniz. Kanncalar gerekten bana saldrmak iin yatama geldiler. Gerekten kedim Marie Charlotte'u ldrdler. Onlan gzlerimle grdm. Salta kardeleri, Caroline Nogard', Maximilien McHari-ous'u, Oderginleri ve Miguel Cygneriaz' ldrenler sizin kannca-lannz deil ama onlan ldrenler gene de "karncalar". Laetitia, size tekrar ediyorum, her zaman sizin yardmnza gereksinim 264 t duydum. Dncelerimizi paylaalm. (Melies srara davrand.) Bu biimece sizde de bende olduu kadar tutku uyandnyor. Btn jlj mekanizmalann dnda beraber alalm. Hamelin Kavalc-.nn kim olduunu bilmiyorum ama o bir dhi. Ona kar koyarak onu yenmemiz gerek. Tek bama bunu asla baaramam ama si-2inle ve karncalarla insanlar hakkndaki bilginizle... Laetitia azlnn ucunda uzun bir sigara yakt. Dnyordu. jVlies savunma sylevine devam ediyordu: - Laetitia, ben bir polisiye roman kahraman deilim, sradan biriyim. Bu yzden yanldm, bir aratrmay aceleyle sonulandrdm, masumlar

hapsettiim oluyor. Bunun ciddi bir aalama olduunu biliyorum. Pimanm ve hatam dzeltmek istiyorum. Laetitia onun yzne doru bir duman bulutu fledi. Melies hatasndan dolay o kadar zgnd ki Laetitia ona acmaya balyordu. - ok iyi. Sizinle almay kabul ediyorum. Ama bir artla. - Ne isterseniz? - Suluyu ya da sululan bulduumuzda aratrmay yaynlama ayrcaln bana vereceksiniz. - Sorun deil. Melies ona elini uzatt. Laetitia onun elini skmadan nce duraksadi: - Her zaman ok abuk affediyorum. Kesin olarak hayatmn en byk budalaln yapyorum. Hemen ie koyuldular. Jacques Melies ona dosyadaki her eyi gsterdi: Cesetlerin fotoraflar, otopsi raporlan, kurbanlardan her birinin gemiini zetleyen fi takm, i yaralarn radyografisi, sinek birlikleri zerindeki gzlemler. Laetitia ona kendi derlemelerinden hibirini teslim etmedi ama her eyin "karncalar" kavramna doru yneldiini isteyerek kabul etti. Kanncaiar silah ve gdleyen nedendiler. Bununla birlikte iin zn bulmak gerekiyordu: Onlan kim ve nasl ynlendiriyordu? 265 Terrist evreci hareketleri ve hayvanat bahelerindeki btn hayvanlar, kafeslerdeki btn kulan ya da bcekleri kurtarmak isteyen fanatik hayvan dostlann ieren bir listeyi incelediler. Laeti-tia ban sallad. - Biliyor musunuz Melies, her ey onlan suluyor grnse de ben karncalarn bcek ilac retenleri ldrebileceklerine inanmyorum. - Neden? - Bunun iin fazla zekiler. Ksasa ksas yasasn uygulamak b: insan dncesi. ntikam insanca bir kavram. u anda kendi duy-gulanmz kanncalara atfediyoruz. nsanlann kendi aralannda, kendi balanna birbirlerini yok etmelerini beklemek yerine, kanncalar neden insanlara saldrsnlar! Jacques Melies bir sre bu mantk zerinde dnd. - ster karncalar olsun ister bir kavala ya da kanncalann yerine hareket eden bir insan olsun, gene de sulu ya da sululan aramaya deer, deil mi? Bu, sizin kk arkadalannzn masumiyetini kantlamak iin olacak. -Tamam. Salondaki byk masann stnde yayl duran bulmacann btn paralarn seyre daldlar. kisi de onlar birbirine balayan mant gn na karmak iin yeterince bilgiye sahip olduklan-na ikna olmulard. Laetitia birden zplad. - Zaman kaybetmeyelim. Aslnda btn istediimiz katili bulmak. Bunu baarmak iin aklma bir fikir geldi. ok basit bir fikir. Dinleyin! 121. ANSKLOPED UYGARLIKLARIN KARILAMASI: Kuds' ve sa'nn mezarn kurtarmak in dzenlenen kinci Hal Seferl'nln bana Godefroy de Boulllon geti. Bu kez, yz bin hacdan oluan ordunun kadrosunu drt bin be yz savaa alk valye 266 fg/namltyordu. Bunlarn ou, btn miras byk oula bira-fap hukuk yznden her trl yurtluktan mahrum kalan, soylularn gen kk oullaryd. Din perdesi altnda, bu miras-taa yoksun soylular yabanc atolar fethetmeyi ve sonunda toprak sahibi olmay umut ediyorlard. Bunu yaptlar. Her yeni bir ato ele geirildiinde, valyeler oraya yerleiyor ve seferi terk ediyorlard. Sk sk, yenilen bir ehrin topraklarna sahip olmak in aralarnda dvyorlard. rnein, Prens Bohemond de Tarente, Hatay' kendi hesabna almaya karar verdi. Hallar, ilerinden bazlarn seferde kalmaya kna etmek in onlarla dvtler. Paradoks: Amalarna daha kolay ulaabilmek in Batl soylulann kendi sava arkadalarn yenmek in Doulu emirlerle birlik oluturduktan grld. Dierleri de onlarla karlap yenmek in baka emirlerle birlemekte duraksamadlar. yle bir an geldi ki artk kim kiminle, kime kar savayor bilinmiyordu. ou, Hal Seferf'nln bataki amacn bile unutmutu. Edmond Weils, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D.

122. DALARDA Uzakta tepelerin, sonra da dalann karanlk ekilleri, beliriyor. Yerli, gri kanncalar, orada hafife kvnlan derinlik yznden ilk zirveye "Derin Da" adn vermilerdi. Buradan gemek ok zor deilSerere katlanlar dar ama gemek iin derin bir geit kefettiler. Beyaz, gri ve be) ta duvarlar gemilerinin evrelerini aa vurarak birbirlerini takip ediyorlar. Ya belirsiz kayada sarmal ya da klah biiminde fosil izleri var. Boazlardan sonra kanyonlar geliyor. Her atlak asker kanncalar iin yere salam basmay gerektiren lmcl bir ukur. Bu dar geitin serinlii dayanlacak gibi deil. Bu yzden kafile oradan kmak iin acele ediyor. yiliksever arlar souktan 267 yaknan kanncalara, yeniden canlanmalar iin, biraz bal ikram ediyorlar. 103. kaygl. Bu dalk blgeyi atn hi anmsamyor. Yoj, canm! Belki de ok fazla kuzeye saptlar ama dnyann ucuna u-lamak iin doan gnee doru ilerlemek yeterli. Evet, yapmalar gereken tek ey dmdz ileri doru devam etmek. zgn kayann onlara salata olarak likenlerden baka ikram edecek hibir eyi yok. Burada zellikle havann nem dzeyini b lirten ipliksiler var, hava nemli olduunda kapslleri buruuyor. Sonunda bir bey armudu vadisi. levin organ yaratmas, ak havada yrmenin etkisiyle sefere katlanlar gr yeteneklerini gelitiriyorlar. Aydnla gittike daha iyi dayanyorlar, artk glgeli yerler aramyorlar ve gz faetalarndan otuz admdan daha uzakta da olsalar manzaralan ayrt edebiliyorlar. Bu durum izci karncalarn etobur bir bcein tuzana dmelerini engellemiyor. Bu kk knkanatllar yere zerinde bir kapan olan kuyulu zindanlar kazyorlar. Bir titreim hissettiklerinde ortaya gkyor ve evrede dolaanlar azlaryla kapyorlar. Sonra, kervan bir srgan engeline arpyor. Kanncalar iin bu, nlerinde anszn dev dikenlerden bir duvann ykselmesi gibi bir ey. Ayaklan bunlara taklyor. ok fazla zarara uramadan geiyorlar. Gerek engel daha uzakta: Bir atlak ve hemen arkasnda bir alayan. Ayn anda hem uurumu hem de sv bir duvan nasl geeceklerini bilmiyorlar. Anlar deniyorlar ve alayann iine dyorlar. "Su, uan her eyi aa ekiyor," diyor sinekler. Bu kzgn ve buz gibi su perdesi ok gl. Hl kelebek kozasna sarlm durumdaki 24. ilerliyor. Belki nerecei bir zm var. Bir gn Bat Ormanlar'nda kaybolduunda yolunu bulmaya alrken bir sr ilgin ey kefetti. Bir termitin kayadan damla damla akan bir su birikintisini bir odun parasyla getiini grmt. Termit odun parasnn ucunu alayann iine yerletirmi sonra odunun iini kazmt. Kanncalar hemen kaln bir dal ya da benzer bir ey arama iine koyuluyorlar. Kocaman bir kam buluyorlar. Bu mkemmel bir 268 hareketli tnel olacak. Kam ayaklannm ucuyla kaldnyorlar ve alayann duvann delinceye kadar yavaa kaydryorlar. Bu ii yaparken birok ii kannca bouluyor, su bitkisi kararllkla ilerliyor ve neredeyse hibir direnle karlamyor. Bundan sonra crarbcekleri kendilerini, su geirmez bir silindir elde edinceye kadar kamn iini kazmaya adyorlar. Bu tnel, ordunun ukuru ve hidrolik engeli amasn salayacak. Bu snav, kanatlan biraz skan gergedanbcekleri iin zor ama dierlerinin itmesi sayesinde onlann da hepsi geiyor. 123. GELECEK PEREMBE "L'Echo du dimanche"tan alnt. Balk: NEML BR KONUK "Yokohama niversitesi'nden Prof. Takagumi yeni bcek ilaan gelecek perembe Beau Rivage Oteli'nin konferans salonunda tantacak. Japon bilgin, yeni bir sentetik zehirli madde sayesinde karnca istilalarnn nasl durdurulacan bulduunu aklyor. Prof. Takagumi almalarn kendisi yorumlayacak. Sunu

tarihini beklerken Beau Rivage Oteli'nde dinleniyor ve Fransz mesllktalary-la gryor." .; 124. MAARA Tnelden sonra bir maara geliyor. Ama seferdekiler bir k-mazn iinde deiller. Maara temiz havann normal bir biimde dolat, uzun, akll bir galeri olarak devam ediyor. Ve sefer ilerliyor, srekli ilerliyor. Karncalar kocaman kalker paralarnn, dikitlerin evresini dolayorlar. Tavanda yryenler sarktlarn stnden atlyorlar. Bazen sarktlar ve dikitler birleip uzun stunlar oluturuyorlar. O zaman yukansn aadan ayrmak zorlayor! 269 Maarann iinde o blgede yaayan her eit hayvan ka.yn.a-yor. Burada gerek yaayan fosiller var. ou kr ve renkIrln. kaybetmi durumda. Beyaz tespihbcekleri aceleyle svy0ru krkayaklar oyalanyor, kolemboller sinirli sinirli snyorlar. Duyar[ galan vcutlanndan daha uzun olan saydam karidesler su birikintilerinin iinde yzyorlar. 103., bir oyuun iinde, ucu delici cinsel organlaryla alp, keyif lemlerine koyulmakta olan bir grup maaralarda yasaya pis kokulu tahtakurusu fark ediyor. Bel-o-kanl onlardan birounu ldryor. Bir kannca 103.'nn asidiyle pien bir tahtakurusunun tadna bakmaya geliyor. Bu etin, scak ve kirelemiken souk ve i. ken olduundan daha iyi olduunu sylyor. "Baksen," diyor. "Eti asit banyolannda piirebiliriz." Yemekle ilgili bulular genelde byle gerekleiyor. Rastlantyla. 125. ANSKLOPED HEM ET HEM OT YYENLER: Sadece hem et hem ot yiyenler dnyann efendileri olabilirler. Her eit yiyecei yutabilmek trn zamanda ve meknda yayabllmenin olmazsa olmaz kouludur. Gezegenin efendisi olabilmek iin onun rettii btn besin trlerini yutma yeteneine sahip olmak gerekir. Tek bir besin kaynana baml olan bir hayvan bu kaynak yok olursa kendi varoluunun da yeniden sorgulandn grr. Ka tane ku tr sadece tek bir bcek eidiyle beslendikleri ve bu bcekler g ettiklerinde onlar takip edemedikleri in yeryznden silindi? Ayn ekilde, sadece okalipts yapraklanyla beslenen keseliler ormansz blgelerde seyahat edemezler ya da hayatta kalamazlar. Kannca, hamambcei, domuz ve fare gibi nsan da bunu anlad. Bu be tr hemen hemen btn besinleri, hatta btn besin artklarn tadar, yer ve sindirir. Bu yzden bu be tr 270 pyanm efendisi olan hayvan unvanna gz dlkeblllrler..Dler blf ortak nokta: Bu be tr, evrelerindeki ortama uyum salayabilmek iin yemeklerini srekli deitirirler. Yani hepsi, hastalklar ve zehirlenmelerden kanmak in, besinleri yutmadan nce onlar test etmek zorundadrlar. Edmond VVells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 126. YEM Ksa yaz "L'Echo du dimanche"ta ktnda Laetitia VVells ve jacques Melies ok nceden Beau Rivage Oteli'nde Prof. Takagu-mi adna bir oda ayrtmlard. yi dnlerek datlan birka bahi odaya gzetleme delii olan bir duvar koymalarn ve ok karmak bir kontrol arac yerletirmelerini salamt. Odann her tarafna en kk hava hareketine duyarl bir alarmn altrmaya yettii video kameralan yerletirdiler. Sonunda, yatan iine Japona benzeyen bir manken yerletirdiler. Sonra kulaklar kirite beklemeye koyuldular. - Sizinle bahse girerim ki karncalar gelecek! dedi Komiser Melies. - Kabul. Ben de bahse giriyorum ki gelen bir insan olacak. imdi, hangi baln gelip olta inelerini sracan grmek iin beklemekten baka yapacaklan bir ey kalmamt. 127. TANIMA UUU leride uzakta kk bir aydnlk ldyor.

Hava daha scak oldu. Seferdekiler admlarn hzlandmyorlar. Uzun bir sra halinde maarann karanlk serinliini terk edip gneli bir kornie ulayorlar. 271 Kzbcekleri aydnlkta zplayarak uuyorlar. Kzbcekleri demek, akarsu demek. Yola gkanlar artk amacndan uzakta deil bu kesin. 103. en gzel gergedanbceini seiyor. En uzun burun kntsna sahip olduu iin ona "Byk Boynuz" adn veriyorlar. 103. penelerini onun kitinine yerletiriyor ve bir keif uuu iin havalanmasn rica ediyor. On iki topu valye bir kula karlama olaslnda korumay salamak iin onu izliyor. Hep birlikte rzgra kar ilerliyor ve pike yaparak k pullany-la aydnlanan akarsuya doru inie geiyorlar. Hava katmanlan arasnda kay. On iki uan bcek, mkemmel bir ezamanllkla kanatlarnn ulann hayali bir eksene dayyor ve sola dnyorlar. Manevra o kadar hzl ki 103., merkezka kuvvetinin etkisiyle kendini bineine yapm buluyor. Havann safl onu sarho ediyor. Bu mavi gklerde her ey o kadar aydnlk, o kadar berrak grnyor ki... Bcekleri sabit bir uyankla zorlayan bu ok saydaki gzel kokunun hcumu bitti. Parlak bir havann effaf, kokusuz gaz yayntsndan baka bir ey kalmyor. On iki knkanatl kanat rplarn yavalatyorlar. Sessizce szlyorlar. Aada bir ekiller ve renkler geidi var. Filo alalarak yere yakn umaya balyor. Harika sava gemileri salkm stler ve kzlaalar arasnda kayyorlar. 103. "Byk Boynuz"un zerinde huzurlu. Gergedanbcekle-riyle yaknlamasnn sayesinde onlar tanmay rendi. Binei sadece en yksek ve en sivri boynuza sahip olmakla kalmyor, ayn zamanda en kasl ayaklara ve en uzun kanatlara sahip olan da o. "Byk Boynuz" baka bir avantaj daha sunuyor: O, topularn atlann daha iyi ayariamalan iin nasl uaca sylenebilen tek gergedanbcei. Aynca uan bir dman tarafndan takip edildiinde, tam zamannda U dn yapmay da biliyor. 103., basit kokularla ona, knkanatllarn bu yolculuktan honut olup olmadklann soruyor. "Byk Boynuz" maaradaki geiin 272 yorucu olduunu sylyor. Karanlk bir koridorda kapal kalmak jor. Kocaman knkanatllann geni alana gereksinimleri var. Bunun dnda, dier arkadalar gibi tesadfen "Tannlar"dan sz eden konumalar duydu. Tanrlar Parmaklarn dier bir adlandrlma ekli mi? 103. kaamak davranyor. "Ruh halleri hastal" cretli askerleri yakalamamal. Yoksa tartma derinleerek byyecek ve bu da dnyann ucuna bile ulaamadan sererin sonu olacak. "Byk Boynuz" bir oyuk olduunu aret ediyor. Gney knka-natllan derinlikte szlmeyi seviyorlar. Bazlan gerekten artc. Btn knkanatllann kendi zellikleri var, hibir tr birbirine benzer deil. Bu Gneyliler de serere yararl olabilirler. Neden bunlardan bazlarn ie almamal? 103. kabul ediyor. Her tr yardm deerlendiriliyor. Uuyorlar. Nehrin evresinde baldran, keisakal ve bataklklarn unutmabenileri gzel gzel kokuyorlar. Aada beyaz, pembe, san nilferlerden oluan bir kilim, geliigzel datlm ok renkli konfetiler gibi geiyor. Filo, nehrin stnde fr dnyor. ki ky arasnda yar yolda, ortasnda byk bir aa bulunan kk bir ada var; Atllar nehrin kpklendii yerin stnde kayyorlar. Gergedanbceklerinin ayaklar saana yanyor. Fakat 103., aslnda nehri altndan dolamay salayan bir yeralt geidi olan nl Satei Liman'n hl bulamyor. Ordu ngrlen yoldan, hem de ok fazla sapm olmal. Uzun sre yrmeleri gerekecek. Uan izciler geri dnyor ve her eyin yolunda gittiini, ileriye doru devam etmek gerektiini bildiriyorlar.

Ordu, bir melas aknts gibi, kanncalar ayaklarndaki yapan Puvlis tamponlann yardmyla, gergedanbcekleri zplaya zplaya uarak, anlar pike yaparak ve sinekler grltl bir gsteri yaparak, falezden aa iniyor. Aada, birka dank ot, fakat en nemlisi kanncalar iin harika zahireler olan kk budaygillerle kum sporobollerinin 273 (mantar sporlar) gze arpt ak renkli kumullarla kapl, ^ . renkli ince bir kumu olan bir kumsal uzanyor. 103., Satei Limanna ulamak iin kenar yamacn gnv_ doru uzatmalan gerektiini sylyor. Kervan yola gkyor. lerlerken, izciler gzel gzel salyangoz kokan beyaz pht|ar buluyorlar. Budaygillerden bkm durumdalar ve bu yumurtyar harika grnyor. 9. onlar uyaryor. Ne olursa olsun bir eyi yfr rneden nce onun zehirli olup olmadn belirlemek gerek. Baz, lan onu dinliyor, dierleri tkmyor. Ne hata! Bunlar yumurta deil salyangoz tkrydler. Daha da fazlas, kelebek hastalna yakalanm salyangoz tkr! 128. ANSKLOPED ZOMBLER: Byk karacier kelebeinin (fasclola hepatica) dngs hi kukusuz doann en byk gizemlerinden birini oluturur. Bu hayvan hakknda bir roman yazmaya deerdi. Adnn belirttii gibi bu, koyunlarn karacierinde gelien bir asalaktr. Bu asalak kelebek karacierdeki kan ve hcrelerle beslenir, byr, sonra yumurtlar. Fakat kelebein yavrular koyunun karacierinde yumurtadan kamazlar. Onlar koca bir gezi bekler. Yumurtalar ev sahiplerini onun vcudundan dklaryla birlikte karak terk ederler. Kendilerini souk ve kuru d dnyada bulurlar. Bir olgunlama dneminden sonra yumurtadan ok kk bir larva kar. Bu larva yeni bir ev sahibi tarafndan tketilecektlr. Bu yeni ev sahibi salyangozdur. Salyangozun vcudunda kelebek larvas, kanndanbacakl-pn yamur yad zaman tkrd smks maddelerin inde dar atlmadan nce oalacaktr. Fakat henz yolun sadece yansn tamamlamlardr. Bu beyaz inci salkmlar biimindeki smks maddeler sk sk karncalar kendilerine ekerler. Kelebekler bu "Tnrva Ab" sayesinde bcein organizmasna girerler. Karncalar0 274 syal cebinde uzun sre kalmazlar. Binlerce delik ap buray jtfgece evirerek karlar ve delikleri kahlaan ve karncann ha olay sonucunda hayatta kalmasna izin veren bir zamkla snatrlar. Koyunla yeniden birlemeyi salamak in vazgeilmez olan karncay ldrmemek gerekir. Sonra kelebekler kancann iinde dolarlar. Bu srada erideki dramla lgili hibir ey darya yansmaz. imdi larvalar, byme dnglerini tJUTUunlamak in bir koyunun karacierine dnmek zorunda olan yetikin kelebekler olmulardr. Fakat bcek yiyen bir hayvan olmayan koyunun karncay yemesi in ne yapmak gerekir? Kelebekler nesiller boyu bu soruyu kendi kendilerine sormu olmallar. Koyunlarn oann st blmlerini gnn serin saatlerinde yedikleri ve kanncalann yuvalarndan gnn scak saatlerinde ayrldktan ve sadece otlarn serin glgeli kkleri arasnda dolatklar dnlecek olursa zlecek sorun daha da karmaklayordu. Onlar ayn yerde ayn saatlerde nasl toplamal? Kelebekler zm kanncann vcudunda dalarak buldular. Bir dzinesi boazda, bir dzinesi ayaklarda, bir dzinesi karnda ve sadece bir tanesi beyinde yerleir. Bu tek kelebek beynine yerletii andan itibaren kanncann davran deiir... Eh tabii! Kirpikli tekhcreli hayvana ve en silik tekhcreli yaratklara yakn olan ilkel kk kurtuk, kelebek bundan byle o kadar karmak olan karncay ynetir. Sonu: Akamleyin, btn ii kanncalar uyurken, kelebek hastalna yakalanan kanncalar siteden aynlrlar. Uyurgezer kanncalar lerlerler ve otlarn tepesine karak oraya tutunurlar. Ve hangi ot olursa olsun deil! Koyunlarn tercih ettii otlar: Kaba yonca ve oban antas. Tetanos olmu karncalar orada otlarla birlikte yenmeyi beklerler.

Beyindeki kelebein i budur: Ev sahibini, bir koyun tarafndan yeninceye kadar, her gece dan karmak. Sabahleyin, 275 hava sndnda, eer bir koyun tarafndan yenmemlSe t rnca, beyninin ve zgr radesinin kontroln yen]en alr. Kendi kendine orada, bir otun tepesinde ne yapn,a * rar. Yeniden yuvasna gidip her zamanki leriyle ur^m l in abucak oradan ner. Bu, kelebek hastalna yakalanan btn arkadalaryla birlikte yenmeyi beklemek iin yenide dar kaca bir sonraki akama kadar srer. Bu dng biyologlara birok sorun yaratr. Birinci sonj: 4, yine yerleen kelebek nasl dary grebilir ve konncaya u ya da bu ota doru gitmesini emredebilir? kinci soru: Koyunun yutmas srasnda sadece ve sadece beyni yneten kelebek lecektir. Neden kendini bu ekilde feda eder? Her ey sanki kelebekler, dier hepsinin amalarna ulamalar ve dllenme dngsn bitirmeleri in lerinden biri ve en iyisinin lmesini kabul etmiler gibi gerekleir. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit n. 129. SICAK TERLER lk gn Prof. Takagumi'nin hayaletini ldrmek iin hi kimse gelmedi. Jacques Melies ve Laetitia Wells kendiliinden snan konserve ve kurutulmu gda stokladlar. Sanki bir kuatma yapar gibi yerlemilerdi. Zaman geirmek iin satran oynamaya karar verdiler. Laetitia bu ite durmadan byk hatalar yapan Melies'ten daha ustayd. Partnerinin stnlne sinirlenen Melies daha iyi younlamak iin kendini zorlad. Kardan gelecek her trl inisiyatifi engelleyen piyon sralanyla talann savunmaya yerletirdi. Satran partisi hzla Verdun'da olduu gibi siper savana dnt. Yld-nm ataklar yapmalan engellenen filler, atlar, vezir ve kuleler karlkl olarak etkisiz hale geliyorlard. 276 - Satranta bile korkuyorsunuz! dedi Laetitia. Melies gcendi: - Korkak, ben mi? Bo bir alan braktm anda benim sralan-ma saldnyorsunuz. Bu durumda nasl baka trl oynayabilirim? Laetitia birden donup kald, parman dudaklanna gtrerek ondan sessiz olmasn istedi. Beau Rivage Oteli'nin odasnda bir yerde hafif bir ses duymutu. Kontrol ekranlanna baktlar. Hibir ey. Bununla birlikte Laetitia VVells katilin orada olduundan emindi. Hareket detektr yanp snmeye balayarak onu dorulad. Laetitia fsldad: - Katil orada. Gzleri bir kontrol ekranna ynelmi durumdaki komiser bard: - Evet. Onu gryorum. Bu tek bana bir kannca. Yatan stnden geiyor. Laetitia, Melies'in gmleine atld, hzla dmelerini zd, kollarn kaldrd, bir mendil gkard ve polis memurunun koltuk altlanna defalarca bastrd. - Size neler oluyor? - Brakn yapaym. Katilimizin nasl altn anladm sannm. Laetitia sahte duvan itti ve kannca yatak rtsnn st blmne ulamadan nce Jacques Melies'in koltuk alt terine batnlm olan mendili mankene srtt. Sonra Melies'in yanna saklanmak iin hzla geri dnd. Melies konumaya alt: -Fakat... - Susun ve bakn. Yatan zerindeki kannca mankene yaklayordu. Szde Profesr Takagumi'nin pijamasndan kare biiminde kk bir para kopard. Sonra geldii gibi banyoda gzden kayboldu. - Anlamyorum, dedi Melies. Bu kannca adammza saldrmad. Kk bir kuma paras almakla yetindi. - Bu sadece koku iindi, sadece koku iin komiser. 277 Laetitia ilerin yryn anlam grnd iin Melies sor du: - imdi ne yapyoruz?

- Bekliyoruz. Katil gelecek. imdi bundan eminim. M6lies aknd. Laetitia, Melies'in gzlerini kamatran meneke rengi bakm ona dikti ve aklad: - Bu yalnz karnca bana babamn anlatm olduu bir ykta anmsatt. Afrika'da Baoule Kabilesi'nin yannda yaamt. Bu ilkel topluluk insanlan ldrmek iin ok artc bir yol bulmutu. Biri tam bir gizlilik iinde birini ldrmek istediinde gelecekteki kurbannn terine batrlm yrtk bir giysi paras ediniyordu. Sonra bunu, daha nce zehirli bir ylan yerletirdii bir antann iine koyuyordu. Sonra hepsini iinde kaynar su olan bir tencerenin stne asyordu. ektii aa, ylan glgma eviriyordu ve o bu zulm kuman kokusuna balyordu. Bundan sonra geriye sadece ylan kyn iine brakmak kalyordu. Ylan giysi parasnn kokusuna benzeyen bir koku aldnda snyordu. - Yani katilimize rehberlik edenin kurbann kokusu olduunu mu dnyorsunuz? - Tamamen yle. Ne de olsa kanncalar btn bilgilerini kokulardan edinirler. Melies ok sevindi: - Ah! Sonunda ldrenlerin kanncalar olduunu kabul ediyorsunuz. Laetitia onu sakinletirdi. - u an iin hi kimse ldrlmedi. lenen tek su bir pijamann hafife yrtlmas. Melies dnd, sonra patlad: - Fakat o giysi parasna benim kokumu verdiniz! imdi ldrmek isteyecekleri benim! - Hl korkaksnz, komiser... Koltuk altlarnz zenerek ykamanz ve sonra deodorant skmanz yeterli. Daha nce bizim Prof, Takagumi'ye bol bol sizin terinizden sreceiz. 278 ^F jv\lies hi rahatlamamt. Sk dilerinin arasna bir iklet g Ama daha nce bir kez bana saldrdlar! ...Ve siz onlardan kurtuldunuz, sanrm. Neyse ki her eyi dndm, sizi sakinletirmek iin en uygun arac getirdim. Laetitia antasndan kk bir tanabilir televizyon kard. 130. KUMULLAR SAVAI ICumul l boyunca yry uzun. Admlar gittike arlayor. nce bir kum tabakas baalara yapyor, dudaklar kurutuyor ve kitin eklemleri gcrdatyor. Artk parlamayan zrhlann her yerinde toz var. Ve ordu ilerliyor, srekli ilerliyor. Arlarn artk ikram edecek ballan yok. Sosyal cepler bo. Ayak puvilisleri her ayak izinde gevrek al antalar gibi gcrdyor. Serere katlanlar bitkin durumda ve ite yeni bir tehdit ortaya kyor. Ufukta bir toz bulutu ykseliyor, byyor ve yaklayor. Bu halenin iinde zorlukla, bunlann dman alaylar olduklan anlalyor. bin adm uzaklkta daha iyi ayrt ediliyorlar. Bu kendini gsteren bir termit ordusu. Armut biimindeki kafalarndan tannabilen asker termitler ilk kannca sralarnn ayaklarn sokacaklan yere zamk fkrtyorlar. Karncalarn azlar yakc asit tkrklerini atyorlar. Termit svari snf seyreliyor fakat kanncalar ok ge ate ettiler, dman apulcu takm onlara doru akn ediyor ve ilk kannca savunmasnn ortasn deliyor. enelerin arpmas. Zrhlarn atrts. Kannca hafif svari snfnn kmldamaya bile zaman olmuyor nk nceden termit ordulan tarafndan evrilmi durumda. 279 103., "Atei" diyor. Fakat % 60 younluktaki asitle dolu ikjn . ar topu sras bu kannca ve termit savalar kanmnn stn at yapmaya cesaret edemiyor. Emre uyulmuyor. Gruplar o anki hallerine gre hareket ediyorlar. Sefer ordusunun iki yan, termit ordusunu arkadan sarmak iin almay deniyor fakat manevray ok yava gerekletiriyorlar.

Termit ksesi havalanmaya alan anlan vuruyor. Kanncalar gibi, 24. ve kozas gibi, onlar da kumun iine saklanyorlar. 103. her yerde, piyadeleri salam kareler halinde toplanmalar iin cesaretlendiriyor. Yorgun. Atn yapp, hedefi kardnda kendi kendine, "Yalanyorum," diyor. Sefer her yerde geriliyor. Parmaklan yenen gz kamatran galiplere ne oldu? An Altn Sitesi fatihlerine ne oldu? l kanncalar birikiyor. Artk ok yaknda ayn korkun talihe ulaacaklann dnen sadece bin iki yz kii var. Kayboldular m? Hayr nk 103. uzakta ikinci bir bulut gryor. Bu kez gelenler dostlar. "Byk Boynuz", hzyla uan ordulann en korkuncunu coturarak geri geldi. Gzlerin zerinden grltyle geiyorlar ve hepsi onlar hayranlk ve korku karm bir duyguyla izliyor. Bunlar, gotik bir kyametten frlam gerek eytanlar. Grkemli, parlak ve btn lake eklemlerimi tkrdatarak saldnyorlar. Orada minotor tifeler, neprnler, maysbcekleri ve boynuzlan kska biiminde olan makaslbcekler var. "Byk Boynuz"un arsna yant veren knkanatl bcek trlerinin iinde en artcs en sekin olanlar oluyor. Harika devler, mzraklar, boynuzlar, ince ve sivri ular, kalkanlar ve penelerle zrhlanm durumdalar. D kanatlan kk kalkanlar gibi renkli, bazlarnn srtnda pembe ve siyah kuyu gibi ak yzleri var, dierleri daha soyut motifler, krmz, turuncu, yeil ya da parlak mavi lekeler tayor. Hibir demirci byle zrhlar yapamazd. Kasklan onlara bir Ortaa efsanesinden km yiit prens havas veriyor. 280 "Byk Boynuz" tarafndan ynetilen yirmi knkanatl bir dn fareketi yapyor; hizaya giriyorlar, sonra asker termitlerin en skk ynna saldryorlar. 103. asla bu kadar muhteem bir grnt grmedi. Termit saflannda aknlk. Bu yeni orduyla kseleri ie yaramyor. Atlan svlar'ekile dvlm kocaman zrhiann zerinde kayyor ve tekrar onlann zerine dyor. Termitler geri ekilmeye balyorlar. "Byk Boynuz", 103.'nn yanna iniyor. "k!" Havalan. Bineinin ayaklarnn altnda sava alan yuvarlanan cokun bir kilim gibi geiyor. 103., kaaklar takip etmek iin ordusunun bana geiyor. Uan motorundan her seferinde tam isabetle hedere ulaan atlar yapyor. Duyargalannn tm gcyle, "Ate!" diye baryor. "Ate!" Karncalar koarken asit atyorlar. 131. ASKER STRATEJ FEROMONU "Bellek feromonu no: 61 Konu: Askeri strateji Tkrk tarihi: 100 000 667. yln 44. gn Her askeri strateji ncelikle dmann dengesini bozma eilimindedir. gdsel olarak dman, atan tersi ynde kuvvet uygulayarak denge salamaya alr. Bu anda, onu engellemek yerine, tersine kendi kuvveti taralndan uzaa gtrlnceye kadar ona elik etmek gerekir. Zorlayc bir akn srasnda dman zellikle yaralanabilir durumdadr. Bu onun iini bitirmek iin en uygun andr. Eer ondan yararlanmay bilemediysek, bu an getikten sonra her ey yeniden balayacaktr ve dman bu kez daha dikkatli olacaktr." 281 132. SAVA Ate! ok sayda siyah siluet dalgas gl mitralyz atlar arasnda kouyor.

Yenilenlerin iskeletleri ttyor. Askerler paralanmaktan kurtulmak iin kendilerini topraa gmyorlar. Baz gruplar kumullann iine saklanyor. Kk el bombalannn atrts. Mitralyzlerin trts. Uzakta, alevler iindeki petrol kuyular artk gnein szamad ar bir siyah duman yayyor. - Sndrn unu. Yeter! Melies gnlk dnya haberlerinin gelip getii televizyonun sesini ksarak sordu: - Haberleri sevmiyor musunuz? - Bir an sonra insanlann budalal bktnyor, dedi Laetitia. Hl hibir ey yok mu? - Hl hibir ey yok. Gen kadn bir battaniyeye sannd. - Bu durumda ben biraz uyuyacam. Bir ey olursa beni uyandrn komiser. - Sizi hemen uyanyorum. Hareket detektrlerinden biri hareketlendi. Ekranlan inceliyorlar. - Odada bir hareket var. Birer birer video monitrlerini atlar ama hibir ey grmediler. - 'Onlar' oradalar, dedi Melies. Laetite dzeltti: - 'O' orada. Ekranda sadece tek bir sinyal var. Melies bir ie maden suyu at. Her olasla kar koltuk altla-nna bir slak kompres daha yapt ve her trl riskten kanmak iin biraz daha parfm srnd. - Hl ter kokuyor muyum? diye sordu. - Gzel gzel Bebe Cadum kokuyorsunuz. 282 Hl hibir ey grmyorlard ama tahta yer demesinde bir srtnme sesi duyuyorlard. Jacques Melies oday dolduran video kameralarn altrd. - 'Onlar' yataa yaklayorlar. Kilimin hizasnda yerletirilmi kamerann karsnda yiyecek aramakta olan yabani bir findik faresi grnd. Kahkahalarla gldler. - Ne de olsa karncalar insanlann arasnda yaayan yegne hayvanlar deiller, diye bard Laetitia. Bu kez gerekten yatyorum ve bana gsterecek daha ciddi bir ey olmadka beni uyandrmayn. 133. ANSKLOPED ENERJ: Bir lunaparktaki byk bir trene binerken iki tutum mmkndr. Bir: Dipteki kk vagona oturmak ve gzlerini kapamak. Bu durumda, gl duygularn amatr olan kii youn bir korku duyar. Hza katlanr ve gz kapaklarn her araladnda korkusu on kat artar. kinci tutumu ilk kk vagonun lk srasn semek, uacan ve gittike daha hzl gideceini dnerek gzlerini iyice amaktan oluur. Bu durumda amatr, heyecanl bir g izlenimi duyar. Ayn ekilde beklenmedik bir anda bir hoparlrden bir hard rock mzii ktnda iddet dolu ve sar edici gelir. yi ya da kt ona katlanrz. Bununla birlikte eer onu arzularsak ona katlanmak yerine bu enerjiyi iimizde depolamak in kullanabiliriz. O zaman dinleyici dopingli gibidir ve bu mzikal iddet tarafndan tamamen an enerji yklenir. Enerji yayan her ey ona katlandmzda tehlikeli, onu kendi yararmza kullandmzda ettiimizde zenginletiricidir. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 283 134. LLERE TAPINMA. Son on iki Tanna Bel-o-kan'da, rm gbre ukurlannm yanndaki en son doalama snaklannda toplanyorlar. llerini seyre dalyorlar. Kralie Chli-pou-ni btn asileri ldrmeye kararl. Parmaklan beslemeye alrken birbirleri ardndan yakalanyorlar. Btn Tanrc olmayanlar yok oldular ve artk asi hareketi sadece selden vt zulmden mucize eseri kurtularak hayatta kalan bu birka Tanna tarafndan temsil ediliyor. Artk hi kimse onlar dinlemiyor. Hi kimse onlara katlmyor. Herkes tarafndan aalanan toplum d bireyler oldular. Muhafzlar inlerini bulduklar anda onlar iin her eyin biteceini biliyorlar.

Duyargalarnn ucuyla lmek iin buraya kadar srnerek gelen eski arkadalarnn cesetlerine hafife dokunuyorlar. Tannclar onlan ple gtrmeye hazrlanyorlar. Birden ilerinden biri buna kar kyor. Dierleri akn yokluyorlar. ehitlerini ple gtrmezlerse birka saat sonra oleik a-sit kokmaya balayacaklar. Asi srar ediyor. Kralie kendi annesinin cesedini odasnda gayet iyi saklyor. Neden onun gibi yapmamal? Neden cesetleri muhafaza etmemeli? Aynca ne kadar ok ceset olursa bu durum Tanna hareketin kalabalk bir militanlar ynndan olutuunu daha iyi kantlayacaktr. On iki kannca duyusal uzantlann dolatnyorlar. Ne artc dnce! Artk cesetleri atmamak... Hep birlikte bir Mutlak Birletirici Ayine giriiyorlar. Kz kardeleri belki de Tanna hareketi yeniden balatmak iin bir yol buldu. llerini muhafaza etmek, ite ok kiinin houna gidecek bir ey. Bir asi oleik asit kokulann yaymalann engellemek iin onlan duvarlara gmmeyi neriyor. Bu dnceyi ilk yayan buna katlmyor: "Hayr, tersine, onlar grmemiz gerek. Kralie Chli-pou-ni'yi taklit edelim. Etleri oyalm ve sadece oyuk baalar muhafaza edelim." 284 * 135. TERMT YUVASI Termitler btn ayaklaryla kayorlar. 103., savaan askerleri daha iyi heyecanlandrabilmek iin, Byk Boynuz"un stnden, "leri!" diye baryor. Kendisi de uan sava atna binmi olan 9., "Hi kimsenin cann balamayn!" diye banyor. Hava topular asit ve lm ekerek aralksz at yapyorlar. Termitlerin tarafnda bozgun yaanyor. Hepsi gkyz devlerinden ve pilotlannn lmcl tkrklerinden kurtulmak iin zikzaklar iziyor. Herkes kendisini kurtarmak iin alyor. Dalan termitler hzla sitelerine, ksa bir sre nce nehrin bat kysnda ina edilen imentodan byk kalelerine doru kouyorlar. Dardan bina ok etkileyici grnyor. Aboyas rengindeki kale, kule ykselen bir merkez andan oluuyor, bu kulenin yannda da alt bur var. Tabann kenarnda btn klar akll kum molozlaryla tkal. Birka nbeti onlan mazgal delii biimindeki gediklerden gzlyor. Ordu, dman atoya saldrdnda burunlu termitlerin boynuzlan dikey yarklardan kyor ve saldrganlan kseyle suluyor. lk saldnda elli kayp var. kinci dalgada otuz. Yukandan aa vuranlar her zaman aadan yukan at yapanlann karsnda daha iyi durumdadrlar. Artk hava saldnsndan baka zm yok. Gergedan bcekleri boynuzlaryla kulelere vuruyorlar, makaslbcekler dehete kaplm bir topluluk tararndan igal edilen kuleleri skyorlar ama kse harikalar yaratmaya devam ediyor ve Moxiluxun termit sitesin-dekiler biraz soluk almaya balyorlar. Yarallara bakm yaplyor. Gedikler dolduruluyor. Uzun bir kuatmaya kar ngrlen tahl ambarlar dzenleniyor. Nbetiler deitiriliyor. Moxiluxun'un termit kraliesi hibir korku gstermiyor. Onun yannda sessiz ve sar kral gizeminin iinde kapal duruyor. Termitlerde erkekler dn uuunda hayatta kalrlar ve sonra kraliyet odasnda diilerinin yannda yaarlar. 285 Bir casus, entrikac yz ifadeleriyle herkesin nceden bildii eyi fsldyor: Bel-o-kanl kzl karncalar douya doru bir sefer dzenlediler ve yolda birok kannca kyn ve bir an sitesini katlettiler. Anlatlanlara gre yeni kralieleri Chli-pou-ni mimari, zirai ve endstriyel her trl yenilikle federasyonu gelitirmeye giriti. Moxiluxun'un yal kraliesi alayl bir tavrla, "Gen kralieler her zaman kendilerini yallardan daha akll sanrlar," diyor. Tt mitler ortak kokularla onaylyorlar. Tam o anda alarm yaylyor. "Karncalar siteyi igal ediyorlar!"

Asker termitlerin duyargalan arasnda dolaan bilgiler o kadar artc ki egemenleri bunlara glkle inanyor. Kkkurtlan (kstebek-crcrbcei olarak da adlandrlyorlar) alt katlar deldiler. Geni n ayaklan hzla yeralt galerileri oymala-nn salad. imdi sra halinde ilerliyorlar ve onlarn arkasnda asker kanncalar her eyi yama ediyorlar. "Karncalar? Kkkurtlann evcilletirmiler mi?" Dnlemeyecek olan ey gerek. lk kez, bu yeralt ordusu sayesinde, bir termit yuvasna aadan yukar doru baskn halinde saldrlyor. Tabann delmek iin ehrin evresini dolaan bir saldry kim bekleyebilirdi? Moxiluxunlu strateji uzmanlar nasl davranacaklann bilemiyorlar. Daha aadaki salonlarda 103., bu termit sitesinin incelikli karmaklna hayran kalyor. Her ey istenen yerde istenen scaklktan yararlanmak iin ina edilmi. Artezyen kuyular yz admdan daha fazla bir derinlikte temiz hava getiren geni sularla birleiyor. Scak hava st katlarda, kraliyet saraynn altnda bulunan mantar tarlalar tarafndan salanyor. Oradan birok baca kyor. Bazlan karbonik gaz boaltmak iin kulelere doru ykseliyor. Dierleri mahzenin serinliini ekerek kraliyet odasna ve kuluka blmlerine iniyor. Bel-o-kanl bir asker soruyor: "Ya imdi? Bebek koulanna m sald nyoruz?" 286 103. aklyor. "Hayr. Termitlerde durum farkl. Mantar bahelerini igal ederek balamak daha iyi olur." Ordu, gzenekli koridorlarda akyor. Yeraltndaki katlarda Mo-xiluxunlu askerler kr. Kanncalann atana kar ok az direnebili-yorlar ama yukar ktka daha knp geiren arpmalar yaanyor. Her blge iki taraftan da ar kayplar pahasna fethediliyor. K.r karanlkta saklanan dman iin bir hedef oluturmaktan kanmak iin kimlik feromonlann saklyor. Gene de termitlerin bahelerine ulamak iin iki yz l daha gerekecek. Moxiluxunlular iin teslim olmaktan baka are kalmyor. Mantarlardan yoksun termitler selloz zmseyemezler ve yetikinler, yumurtalar ve kralie, hepsi alktan lrler. Galip karncalar, det olduu gibi en sonuncusuna dek hepsini katledecekler mi? Hayr. Bu Bel-o-kanllar kesinlikle artclar. Kralielik odasnda 103., egemene kzl kanncalann termitlerle deil, nehrin dier tarafnda yaayan Parmaklarla sava halinde olduklann aklyor. Zaten eer nce Moxiluxunlular saldrmasayd, onlar Moxiluxun'a saldrmayacaklard. imdi kannca birliinin tek istedii geceyi termit yuvasnda geirmek ve Moxiluxunlular'n desteini almak. 136. ONLARI YAKALADIK - Kesinlikle hayr, bunu dnmeyin bile. Laetitia sinirlenerek battaniyeyi gzlerinin stne ekti. - Kesinlikle beni kaldrmay dnmeyin, diye mnldand. Bunun gene bir yanl alarm olduundan eminim. Melies onu daha kuvvetli bir biiminde sarst. - Fakat 'onlar' oradalar, diye neredeyse bard. Avrasyal gen kadn meneke rengi puslu bir gzn amak iin battaniyesini indirmeye raz oldu. Btn kontrol ekranlannda yzlerce karnca ilerliyordu. Laetitia srad, vcudu kaslmalarla 287 sallanan sahte Profesr Takagumi net bir biimde grnnceye kadar zoomlan yoklad. Melies soluunu brakt: - u anda ieriyi paralyorlar. Bir kannca sahte duvara yaklat ve duyargalannn ucuyla kokluyor grnd. Komiser kaygland. - Yeniden ter kokuyorum. j Laetitia onun koltuk altlann koklad. - Hayr, sadece lavanta kokusu var. Korkacak hibir eyiniz yok. Karnca da aka onunla ayn kandayd nk arkadalaryla birlikte insan kymna katlmak iin geri dnd. Plastik manken iten saldnlann altnda titriyordu. Sonra hareket yatt. Bir dizi kk karncann kuklalarnn sol kulandan ktn grdler.

Laetitia Wells, bir elini Melies'e uzatt. - Aferin. Siz haklydnz komiser. nanlmaz ama onlar grdm. Bcek ilaa yapanlar ldren bu kanncalan grdm! Gene de hl buna inanamyorum. En modern tekniklerden yana bir polis memuru olarak M6Iies, mankenin kulann iine bir damla radyoaktif madde koymutu. Kanlmaz olarak bir kannca ayaklann ona batrm ve madde iine ilemiti. imdi bu kannca onlara izlenecek yolu gsterecekti. Baanl manevra! Ekranlarda karncalar mankenin evresinde dnyor ve sanki cinayetin btn izlerini yok etmek iin her yeri aratnyorlard. - te bu, sineksiz be dakikay aklyor. Mthi cinayetlerini gerekletirdikten sonra olas yarallarn ve oradan getiklerini gsterecek her eyi topluyorlar. Bu srada sinekler yaklamaya cesaret edemiyor. Ekranlarda karncalar uzun bir dizi oluturacak ekilde birbirlerinin arkas sra toplanyor ve banyoya gidiyorlard. Orada lavabonun deliine girdiler ve hepsi birden gzden kayboldular. Melies hayretler iinde kalmt. 288 - ehrin boru a sayesinde her yere, btn evlere hibir kap zorlama izi olmadan girebiliyorlar! Laetitia onun sevincini paylamad. - Benim iin hl ok fazla bilinmeyen var. Bu bcekler gazeteyi nasl okuyabildiler, bir adresi nasl bulabildiler, bcek ilalarn yapanlan ldrmenin onlann hayatta kalmalann salayacan nasl anlayabildiler? Anlamyorum! - Sadece bu kk hayvanlarn gcn kmsedik... Beni dman kmsemekle suladnz zaman anmsayn. imdi sra sizin. Babanz bcekbilimciydi ve buna karn siz onlarn ne kadar gelitiklerini asla anlayamadnz. Kesinlikle gazeteleri okumay ve dmanlann arayp bulmay biliyorlar. Artk bu konuda delilimiz var. Laetitia apak belli olan reddediyordu. - Gene de okumay biliyor olamazlar! Bu kadar uzun zamandr bizi kandrm olamazlar. Bunun ne demek olduunu dnebiliyor musunuz? Bizimle ilgili her eyi biliyor olurlard ve bununla birlikte onlar topuumuzla ezdiimiz kk eyler olarak grmemize izin verirlerdi! - Gene de nereye gittiklerine bakalm. Polis memuru uzun mesafeye duyarl bir Geiger sayacn kutusundan kard. bre bir karncann ald damgann radyoaktivitesine iyice yerlemiti. Alet bir anten ve siyah bir dairenin iinde yeil bir noktann yanp snd bir ekrandan oluuyordu. Yeil nokta yavaa ilerliyordu. - Bize sadece hainimizi izlemek kalyor, dedi Melies. Darda bir taksi durdurdular. ofr mterilerinin, katil gruhun hz olan saatte 0,1 km'den fazla hz yapmamasn istemelerini anlamakta zorluk ekti. Genelde insanlarn hepsi o kadar acele ederdi ki! Belki bu ikisi onun arabasn sadece flrt etmek iin semilerdi? Dikiz aynasna bir gz att. Ama hayr, onlar gzleri ellerindeki garip bir nesneye dikili konumakla fazlasyla meguldler. 289 137. ANSKLOPED UYGARLIKLARIN KARILAMASI: XVI. yzylda Japonya'ya gelen lk Avrupallar Portekizli kifler oldular. Bat kysnda, onlar olduka uygar bir biimde arlayan bir valinin ynettii bir adada karaya ktlar. Vali, bu "uzun burunlular"n getirdii yeni teknolojilerle ok lgilendi. zellikle arkebzler ok houna gitti ve pek ve pirin karlnda birini dei tokm etti. Sonra vali saray demircisine yeni sahip olduu harika silahn bir kopyasn yapmasn emretti. Fakat i silahn dipiini kapamak konusunda yeteneksiz kt. Her seferinde, Japon marka arkebz onu kullanann yzne patiyordu. Portekizliler yeniden geldiklerinde vali geminin demircisinden kendi demircisine namlu dibini ateleme srasnda paamayacak eklide lehimlemeyi retmesini istedi. Japonlar bylece ok miktarda ateli silah yapmay baardlar ve lkelerindeki btn sava kurallar altst oldu. O zamana kadar samuraylar sadece klla

dvyorlard. ogun Oda Nobugana bir arkebzl asker birlii oluturdu ve onlara kardaki svari birliini durdurmak iin nasl ksa fakat zorlu atlar yapacaklann retti. Bu maddi getirinln yanna Portekizliler ikinci bir hediye eklediler. Bu ruhani bir hediye olan Hristiyanlkt. Papa dnyay Portekiz ve spanya arasnda paylatrmt. Japonya, Portekizlilerin payna dmt. Bylece Portekizliler abucak Cizvitler! getirdiler. Bunlar bata ok yi karlandlar. Japonlar nceden birok dini toplayp birletirmilerdi ve onlar iin Hristiyanlk onlardan sadece biriydi. Buna karn Hristiyanln ilkelerinin hogrszl sonunda onlar ileden kartt. Btn dier inanlarn yanl olduunu iddia eden, kesintisiz bir sayg adadktan atalannn vaftiz olmadklar bahanesiyle cehennemde yandklarn syleyen bu Katolik mezhebi de ne oluyordu? 290 w Bu kadar yobazlk Japonlar oka uratt. Cizvitierin ouna ikence edip katlettiler. Sonra, Shimabara syan srasnda yok galime sras Hristiyan olan Japonlardayd. Bundan sonra Japonlar Baa'dan gelen her eyle balantlarn kestiler. Sadece geni kyda bir adada izole durumda olan Hollandal tccarlara hogr gsterildi. Ve uzun sre bu tccarlar takmadalara ayak basma hakkndan yoksun kaldlar. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt EL 138. OCUKLARIMIZ ADINA Termit kralie aknlkla duyargalarn eviriyor. Sonra birden duruyor ve odasn kuatan kanncalann karsna geiyor. "Size yardm edeceim," diyor. "Size beni formikasit atlann-zn tehdidi altnda tuttuunuz iin deil, Parmaklar bizim de d-manianmz olduu iin yardm edeceim." Parmaklar hibir eye, hi kimseye sayg duymuyorlar, diye aklyor. Onlar, ucunda kaza oturtulmu ve korkun bir ikenceye boyun emi bebek sinekler, etkurtlan olan ipek bir ip bal uzun srklar sallyorlar. Parmaklar onlan iyiliksever balklar ilerini bitirmeye raz oluncaya kadar batrp kanyorlar. Parmaklar, ipek ipliklerini sslemek iin daha da ileri gitmeye cret ediyorlar. Onlardan bir grup onun ehri Moxiluxun'a att. Koridorian kerttiler, tahl ambarlann altst ettiler, kraliyet odasn ezdiler. Bu barbarlar ne anyorlard, dersiniz? Nemfleri. Nemfleri yakaladlar ve kardlar. Avclar onlarn bir sngn ucunda yardm arlan feromonlar yayarak abaladklarn fark ettiklerinde termitler ocuklannn kesin olarak kaybolduklanna inanyorlard. Onlar nasl kurtarmal? Domuzlanlardan yardm isteyerek. Bu suda yaayan knkanatllar termitlere gemi ilevi greceklerdi. "Gemi mi?" 291 Kralie aklyor: Kanncalar uan binekler olarak kullanmak iri gergedanbceklerini evcilletirmeyi bildiler; termitler de onlar su yun stnde itmeleri iin domuzlanlar evcilletirdiler. Bir unutrra beni yaprann stne yerlemeleri ve sonra onlar tarafndan itilmeleri yetiyordu. Tabii ki bu i kolay olmad. Bata kurbaalar ka-yklann ounu paralyorlard. Termitler kurbaalann suratna zamk atmay ya da eneleriyim deldikleri kocaman balklara borda bordaya saldrmay renince ye kadar su ortam onlara dmand. Ne yazk ki termit sava gemileri nemfleri kurtarmay asla baaramadlar. Onlar nemflere ulamaya zaman bulamadan Parmaklar onlan suyun altna batnyordu. Bununla birlikte bu harekt onlarn yzme tekniklerini ve nehrin yzeyinin denetimini almalarn salad. "Haklsnz," diyor Muxiluxun kraliesi, "Bu durum byle sremez. Sitelerimizi ykan, ate kullanan ve ocuklarmza ikence yapan bu Parmaklan yola getirmek iin birlememizin zaman geldi." Ve ate kullananlara kar eski birlemenin adna kralie orduya, ekilleri farkl arpma biimlerine gre deimi btn termit alt kastlarndan drt nasutiterme alay, iki cubiterme alay ve i-ki schedorhinoterme alay veriyor.

"Karncalarla termitler arasndaki eski kini unutalm. Her eyden nce bu devlerin haksz davranlarna bir son vermek gerek." Seferi hzlandrmak iin egemen, nehri gemek iin donanmasn teklif ediyor. Moxiluxun orada, ince kumlu bir kumsaln uzants olan rzgrlardan korunan bir koyun zerinde kendi limann yaratt. Karncalar kumsala varyorlar. Her yerde uzun unutmabeni yapraklan var. Bazlan termitlerin yiyeceklerini tayor ve boaltlmay bekliyor. Dierleri bo ve yeni lkelere gitmek iin hazr. Termitler kayklann korumak iin sellozdan yapay bir demir atma yeri yapmlar. Hatta limanlarn rzgrlardan ve dalgalardan daha iyi uzak tutabilmek iin bir bendin zerine kk sazlar dikmiler. 292 w 103., "Kardaki adann zerinde ne var?" diye soruyor. Hibir ey. Sadece termitlerin bu tip sellozu sevmedikleri iin yemedikleri u gen akasya kornijera var. Bunun dnda, frtna ktnda ada, bazen onlar iin snak ilevi gryor. 103., 24. ve kozas yzeyi saydam bir ku tyyle kapl unutmabeni yapraklarndan birinin stne yerleiyorlar. Karncalar ve termitler onlara katlyor. Bazlan sava gemisini suya kadar itiyor, sonra ayaklarn slatmaktan kanarak abucak stne atlyorlar. Bir Muxiluxunlu duyargalann suya batryor, bir feromon brakyor, iki ekil yaklayor. Bunlar Termit Sitesi'nin dostlar domuz-lanlar. Domuzlanlar d kanatlannn arasnda bir hava kabarcn hapsederek suyun altnda soluk alp veren knkanatllar. Bu oksijen iesi sayesinde suyun altnda ok zn sre kalabilirler. n ayaklarnda normalde iftlemeye yarayan ama burada yapra itmek iin altna yerletirdikleri vantuzlar var. Dalgann iine braklan kimyasal sinyalle domuzlanlar uzun arka ayaklaryla suyu kartrmaya koyuluyorlar ve yava yava termit sava gemileri nehrin zerinde ilerlemeye balyorlar. Ve ordu ilerliyor, srekli ilerliyor. 139. BRLEME AYN Augusta VVells ve yeraltndaki hayat arkadatan yeni bir birleme ayini seans iin yeniden daire oluturmulard. Tek ton OM sesinde birlemeden nce birbirlerinin ardndan birer ses gkard-iar. Ses, kafalannda titremek iin akcierlerinde haflfleinceye kadar onu yanklanmaya braktlar. Sonra sadece yavalayan soluk alp verileriyle bozulan bir sessizlik oldu. Her seans farklyd. Bu kez, hepsi tavandan gelen bir enerjiyle dolmulard. Uzak ve buna karn onlara dokununcaya kadar kayay geebilecek gte bir enerji. "Ansiklopedi"de su ve kumlar da dahil her tr maddeyi deij geebilen geni aralkl doruktan olan kozmik dalgalardan sz e den bir blm vard. Jason Bragel vcudunda, hepsi seslerle ifade edilen eit-enerjiler hissetti. Bata temel bir enerji vard: OU. O iki alt enerji koluna ayrlyordu: A ve WA. Onlar da drt baka sese aynly0r_ lardi: WO, WE, E, O. Bunlar da sekize blnyor ve I ile WI tonlarnda bitiyorlard. Gne rgsnn dzeyinde piramit biimir toplam on yedi ses sayd. Bu sesler, OM beyaz nlama n alarak onu btn ilkel renklerine ayran bir prizma oluturuyorlard. Younlama. Yaylma. Renkleri ve sesleri soluyorlard. Soluk al. Soluk veri. letiimdekiler artk sadece sakin, sesler ve klarla dolu on ata prizmaydlar. Nicolas sinsi ve alaya baklarla onlar gzledi. 140. REKLAM "Gzel gnlerle birlikte evlerimizde ve bahelerimizde hamambcekleri, karncalar, sivrisinekler oalyor. Onlardan kurtulmanz iin tek bir zm var; Toz KRAK KRAK. Krak Krak'la btn yaz huzurlu olun! Kurutucu etken maddesiyle bcekleri ince cam gibi parampara oluncaya kadar kurutur.

Krak Krak toz. Krak Krak spray. Krak krak gnlk. Krak Krak salk demek!" 141. BR NEHR 103.'nn unutmabeni yapra yava yava hzlanyor. Bcek gemisi syrarak geen buharlar yararak, hatta nnde beyaz bir kpk oluurken pruvasn kaldrarak dosdoru ilerliyor. Geminin 294 gvresinde duyarga ve enelerle dolu yz tane baka gemi fark ediiiyor Yuz unutmabeni yaprann stnde iki bin sefere katlan asker byk bir filo oluturuyor. Nehrin dz ve parlak aynas dalgalarla bulanyor. jv\oxiluxululann kayklar tarafndan uyandrlan sivrisinekler kendi tara azlanyla svp sayarak uuuyorlar. Geminin nnde pruvaya yerletirilmi bir nasutiterme termit dier bir termite en iyi yolu gsteriyor. Bu termit de feromonlann suya yayarak emirleri domuzlanlara iletiyor. Su deliklerinden, suyla ayn seviyedeki kayalardan ve hatta her eyi engelleyen mercimek biimindeki suyosunlanndan kanmak gerek. Knlgan kayklan sakin ve parlak nehrin zerinde kayyor. Sessizlik sadece domuzlanlann saana ileyen ayaklannn maviye alan yeil anafbrlanyla bozuluyor. stlerinde bir salkmst btn uzun yapraklaryla dert yanyor. 103. gzlerini ve duyargalarn suya daldryor. erisi hayat kaynyor. Her eit ilgin su hayvan gryor: zellikle supireleri ve sikloplar. Bu krmz kk kabuklular her ynde hareket ediyorlar. Domuzlanlara yaklaanlann hepsi bu iri yabani hayvanlardan etkileniyor. 9.'ya gelince, o da aada hayat kaynadn fark ediyor... Bir kurbaa yavrusu srs dalgalann kysnda zplayarak onlara doru saldnyor. "Dikkat, kurbaa yavrular!" Siyah derileri parlyor, son hzla bcek filosunun stne saldryorlar. "Kurbaa yavrular, kurbaa yavrular!" Bilgi, btn termit gemilerine geiriliyor. Domuzlanlar kulalarnn ahengini hzlandrma emrini alyorlar. Kanncalann yapaca hibir ey yok, onlardan sadece yapraklann tylerine iyice istif olmalar isteniyor. " Nasutitermeler arpma yerlerinize!" A Kafalar armut biimindeki termitler, boynuzlann dalgalarn ke-nanna doru sallyorlar. 295 Bir kurbaa yavrusu atlyor ve 24.'nn gemisinin unutmabeni yapran sryor. Gemi yolundan sapyor. Bir anafora kaplyor ve fr dnmeye balyor. Baka bir kurbaa yavrusu 103. 'nn gemisine saldnyor. 9. ona nian alyor ve ok yakndan atn yapyor. Kurbaa yavrusu isabet alyor ama bu koyu renkli ve yapkan hayvan son bir refleksle biraz daha yapran stne sryor ve uzun siyah kuyruuyla yapran yzeyini kamlayarak rpnmaya balyo Kannca ve termit, herkes sprlyor ve suya dyor. 9. ve 103., baka bir gemi tarafndan tam zamannda sudan g. kanlyorlar. Dier birok unutmabeni yapra, kurbaa yavrulan tarafndan batnlyor. Yaklak bin boulan var. te bu srada "Byk Boynuz" ve knkanatllan ikinci kez mdahale ediyorlar. Geiin bandan beri filonun stnde zplayarak uuyorlard. Unutmabeni yapraklann deviren ve boulanlara saldran kurbaa yavrularn grr grmez pike yaparak saldryor, yumuak gen kurbaagilleri para para deliyorlar ve slanmadan yeniden ykseliyorlar. Birka knkanatl bu tehlikeli akrobasi srasnda bouluyor ama ou boynuzlarnda siyah ve nemli uzun kuyruklaryla havay kamlayarak grpnan kurbaa yavrulanyla ykseliyor. Bu kez kurbaa yavrular geri dnyor. Batanlar kurtarlyor. Geriye binden fazla askerle tka basa dolu sadece be gemi kalyor. arpma srasnda kaybolan 24.' nn gemisi byk kulalarla filoya yetiiyor. Sonunda hepsinin bekledii feromonal lk yanklanyor.

"Kara grnd!" 142. GECENN NDE YEL BR NOKTA Heyecan doruktayd. Komiser Melies taksiciye tarif ediyordu: 296 - Saa dnn. Yava, yava. Gene saa. Sonra sola. Dmdz ileri. Yavalayn. Gene dmdz ileri. Laetitia VVells ve Jacques Melies aratrmalarnn varaca yeri renmekten kaygl arka koltukta kprdayp duruyorlard. Taksici kendini olacaa brakm bir halde boyun edi. - Byle devam edersek ok gemeden motor duruverecek. Laetitia sabrszlktan ellerini bkerek konutu: - Sanki Fontainebleau Orman'nm snrna doru gidiyorlar. Dolunayn beyaz nn altnda, sokan ucunda, aalarn yapraklanma mevsimi kendini gsteriyordu. - Yavalayn, yavalayn ama! Arkalarnda fkeli otomobiller koma alyorlard. Trafik iin yava bir kagp kovalamadan daha rahatsz edici bir ey yoktur! Ko-valamacaya katlmayanlar iin onun lmcl bir hzda gitmesi daha iyidir. - Gene sola! ofr filozof bir tavrla i ekti: - Yrseniz daha iyi olmaz myd? Zaten sol yasak yn. - nemli deil, polis! - yle mi? Nasl isterseniz! Fakat gei kar ynden gelen aralarla tkanmt. Radyoaktif madde tayan karnca oktan alglama alannn snrndayd. Gazeteci ve komiser yryen otomobilden atladlar ama bu hzda yaptklar pek tehlikeli deildi. Melies para st beklemek iin kayglanmadan bir banknot uzatt. ofr geriye doru giderken mterilerinin belki biraz garip grndklerini ama cimri olmadklarn dnd. Sinyali yeniden bulmulard. Gruh gerekten Fontainebleau Orman'na doru ilerliyordu. Jacques Melies ve Laetitia VVells sokak lambalan tarafndan aydnlatlan zavall grnl kk evlerin bulunduu bir blgeye ulatlar. Bu yoksul semtin sokaklarnda hi kimse yoktu. Hi kimse yoktu, ama buna karlk oniar geerken fkeyle havlayan ok sayda kpek vard. Bunlarn ou rklarnn niteliini korumak iin babadan hsm aprazlamalar yznden nesli bozulan Alman 297 oban kpekleriydi. Sokakta birini grdkleri anda havlamaya ve tel rglere doru sramaya balyorlard. Jacques Melies ok korkuyordu, kurtlardan korkusu onu kpeklerin hissettii korku feromonlanndan bir bulutla evreliyordu. Bu, onlarda daha ok onu srma istei uyandryordu. Bazlar engelleri amay denemek iin srad. Dierleri sivri dileriyle tahta iti yarmaya alyorlard. Gazeteci komisere sordu: - Kpeklerden korkuyor musunuz? Kendinize hakim olun, kendinizi brakmann zaman deil. Karncalarmz kaacaklar. Tam o anda kocaman bir Alman oban kpei dierlerinden daha kuvvetli bir biimde havlamaya balad. Az dileriyle bir iti entiyordu ve bir tahtay blmeyi baard. lgn gzleri fr dnyordu. Onun iin bu kadar ok korku kokulan salglayan biri gerek bir tahrikti. Bu Alman oban kpei daha nce rkek ocuklar, belli bir ekilde admlann hzlandran bykannelerle karlamt ama hi kimse asla bu kadar gl bir biimde bekleyiteki bir kurban gibi korkmamt. - Size ne oluyor komiser? - Ben... ilerleyemiyorum. - Dalga m geiyorsunuz? Bu sadece bir kpek. Alman oban kpei it duvara saldrmaya devam ediyordu. kinci bir tahta ezildi. Parlayan diler, krmz gzler, siyah dik kulaklar: Melies'in kafasnda bu, kzgn bir kurttu. Yatann dibinde olan kurt.

Kpein kafas tahtalann arasndan geti. Sonra bir ayak, sonra btn gvde. Dardayd ve ok hzl kouyordu. Kzgn kurt da-ndayd. Sivri dilerle yumuak boazn arasnda artk hibir siper yoktu. Vahi hayvanla uygar adamn arasnda artk hibir engel yoktu. Jacques Melies bir araf gibi bembeyaz oldu ve bundan sonra kmldamad. Laetitia tam zamannda kpekle adamn arasna girdi. Hayvana meneke rengi souk bir bakla bakt. Bununla, "Senden korkmuyorum," diyordu. 298 Laetitia kendinden emin olanlarn konumunda srt dik, omuzlan ak oradayd, Alman oban kpeine bir evi korumay re-ten kpek eiticisinin eskiden durduu konumda, onun sert bakyla bakyordu. Hayvan, kuyruu aada arkasn dnd ve korka korka duvarla evrilmi blgesine geri dnd. Melies'in yz hl souktu. Korkudan ve souktan titriyordu. Laetitia dnmeden onu sakinletirmek ve stmak iin bir ocuk gibi kollanna ald. Melies glmseyinceye kadar onu hafife kollarnda skt. - detik. Ben sizi kpekten kurtardm, siz beni insanlardan kurtardnz. Grdnz gibi birbirimize gereksinimimiz var. - abuk, sinyal! Yeil nokta aletin erevesinden kmak zereydi. Nokta tekrar dairenin ortasna gelinceye kadar kotular. Bazen kaplarnda "Sam'suffit'Yam'a slfit (canma yetti) biiminde okunmas iin szck oyunu.) ya da "Do mi si la do r'(Domicile adore (taplan ev) biiminde okunmas iin szck oyunu.) yazl levhalar olan, hepsi birbirine benzeyen kk evler birbirini takip ediyordu. Ve her yerde kpekler, iyi baklmam imler, tantm yazs sarkan posta kutulan, zerinde mandallarla amar ipleri, harap halde pinpon masalan ve orada burada sallanan bir karavan vard. Tek insan hayat belirtisi televizyonlann pencerelerden dan yansyan mavi yd. Radyoaktif kannca, ayaklarnn altnda, lam kanallannda hzla ilerliyordu. Orman gittike yaknlayordu. Polis memuru ve gazeteci sinyali takip ediyorlard. Semtteki btn sokaklara benzeyen ilk sokaa saptlar. Sokak tabelas adn "Phoenix Soka" olarak belirtiyordu. Evlerin arasnda birka dkkn grmeye baladlar. Bir fast-food dkknnn iinde be ergenlik anda ocuk alt derecelik biralann karsnda gevi getiriyorlard. ielerin etiketlerinin stnde "Dikkat: Her an kullanma tehlikeli olabilir." yazs okunabiliyordu. Ayn yaz sigara paketlerinin zerinde de vard. Hkmet ok yaknda 299 otomobillerin hz pedallarnn ve serbest olarak satlan silahlarn zerine de benzer etiketler yaptrmay ngryordu. Bir oyuncak dkknnn nnde hareketsiz kalmadan nce Tketimin Tapna" adndaki spermarketin, "Arkadalarla Randevu" adl kafenin nnden getiler. - Biraz nce durdular. Burada. evreyi incelediler. Dkkn eski grnlyd. Vitrinde, d'" zensiz yn halinde atlm gibi duran tozlu mallar vard.- Pei tavanlar, irket oyunu, minyatr arabalar, kuklalar, kurun askerler, bir kozmonot ya da perinin takmlar, komik aka aletleri ve tuzaklar... aa uymayan yaprak ve iekten bir bezek kordonu dzensiz kalabaln stnde yanp snyordu. - Oradalar. Oradalar. Yeil nokta hareket etmeyi durdurdu. Melies kaldrmak iin Laetitia'nn elini tuttu: - Onlan yakaladk! Sevinle Laetitia'nn boynuna atld. steyerek onu pecekti a-ma Laetitia onu itti. - Soukkanllnz koruyun komiser. bitmedi. - Oradalar. Kendiniz bakn, sinyal hl alyor ama artk yer deitirmiyor. Laetitia ban sallad, gzlerini kaldrd. Dkknn n camnda kocaman mavi neon harflerle "Oyuncak Kral Arthur'un Yeri" yazyordu. 143. BEL-O-KAN'DA Bel-o-kan'da bir haberci sinek, Chli-pou-ni'ye aklama yapyor: "Nehre ulatlar."

Aynntlan anlatyor. Askolein Kovanfnn uan alaylarna kar yaplan savatan sonra ordu dada kayboldu, bir alayan geti, sonra Her eyi Yiyen Nehri'nin kysndaki yeni bir termit yuvasna kar savaa giriti. 300 Egemen, bilgileri bir bellek feromonuna not ediyor. "Ya imdi, nasl geecekler? Satei Altgeidi'nden mi?" Hayr, termitler domuzlanlar evcilletirmiler ve onlar unutmabeni yapra filolarn ekmeleri iin kullanyorlar. Chli-pou-ni bununla ok ilgileniyor. O, bu suda yaayan knkanatllar mkemmel olarak evcilletirmeyi asla baaramad. Haberci anlattklarn kt haberlerle bitiriyor. Sonra kurbaa yavrularnn saldrsna uradlar. Btn bu heyecanl olaylar seferin asker saflann krp geirdi. Artk sadece bin kiiler ve saflannda ok sayda yarai var. ok aznn hl alt aya var. Kralie ok fazla kayglanmyor. Birka eksik ayakla bile artk hepsi savaa alan bin askerin dnyadaki btn Parmaklan ldrmeye yeteceini tahmin ediyor. Elbetteki yeni kayplar vermemeleri gerek. 144. ANSKLOPED AKASYA KORNIJERA: Kornljera, artc bir biimde karncalar tarafndan oturulmad takdirde yetikin bir aa olamayan bir aaktr. Amak iin karncalarn ona bakmasna ve onu korumasna gereksinimi vardr. Ayrca karncalan ekmek iin yllar iinde aa, yaayan bir karnca yuvasna dnr. Btn dallarnn i oyuktur ve her birinde sadece karncalarn rahat iin bir koridorlar ve salonlar a ngrlmtr. Daha da iyisi bu koridorlarda genelde bal urubu, ii ve asker kanncalar iin ok lezzetli olan beyaz yaprakbltieri yaar. Kornljera, onda yerleme onurunu vermek isteyecek karncalara konut ve barnak salar. Karlnda kanncalar ev sahibi grevlerini yerine getirirler. Btn trtllar, dardan gelen yaprakbltierini, kabuklu smklbcekleri, rmcekleri ve dal budaklar kalabalkla doldurabilecek dier aa yiyen bcekleri boaltrlar. Her sabah eneleriyle sarmaktan ve aata 301 asalak olarak yasamak isteyen dier trmanc bitkileri keserler. Karncalar l yapraklan karrlar, likenleri kazrlar, dezenfekte eden tkrklerlyle aacn bakmn yaparlar. Bitki tryle hayvan tr arasnda bu kadar baarl bir i. birlii doada ok az bulunur. Karncalar sayesinde akasya kornlfera ona glge yapabilecek dier aa ynlarnn stne ykselir. Onlarn doruklarnda hkm srer ve gne nlarn dorudan alr. Edmond Wells Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 145. KORNJERA ADASI Yaylan sis garip bir dekoru aa kararak dalyor. Bir kumsal, s kayalklar, akl ta ve deniz kabuklanndan falezler. En ilerideki termit sava gemisi yeil kpkl bir kumsaln stnde karaya oturuyor. Burada hayvan ve bitki rts bilinen hibir eye benzemiyor. Bataklk kokulu kk sinekler, iri sivrisinek ve kzbcei bulutlarnn arasnda dne dne gidiyorlar. Kkten yoksun bitkiler oraya braklvermi gibi grnyorlar. iekleri dapdarack, yapraklar fitiller halinde damla damla sarkyor. Yosunlann altnda yer sert. Kpk tarafndan kemirilen kayada ok sayda petek gz biiminde delik var ve siyah bir snger paras gibi grnyor. Daha ileride toprak daha oynak ve parann ortasnda gen akasya komijera hkm sryor. Kukusuz rzgrlar tarafndan yerinden oynatlan ve rastlant sonucu bu adada karaya inen bir tohumdan km. Su, toprak, hava, bu e bitkiye hayat vermeye yetmi. Buna karn bymeye devam etmesi iin bir ey eksik: Karncalar. Karncalarla evlilik her zaman genlerinde var olmu. 302 ki yldr bekliyor. Ka tane kornijera kardei bu kozmik bulumay yaayamad! O bu mutlu olay dolayl olarak Parmaklara borlu. Kabuuna, ona o kadar aa veren yara izini, yani "Gilles Nathalie'yi seviyor" yazsn kazyan ayn Parmaklara! 103. birden titriyor. Adann ortasnda ona ok kesin anlann anmsatan bir nesne var. Bu knt... Evet, bu bir rastlant olamaz. Bu o. Tepesi yuvarlak ve

deliklerle dolu kule. Beyaz lkede kefettikleri ilk anormallik. Dierlerini uyarmadan gruptan ayniyor ve yokluyor. Sert, saydam, iinde beyaz bir toz var. Tamamen geen seferki gibi. Termit askerler ona katlyorlar. Duyarga balants. Ne oluyor? Neden gruptan ayrld? 103. bu nesnenin ok nemli bir ey olduunu aklyor. "Evet, ok nemli," diye tekrarlyor 23., "Bu, Tann Parmaklar tarafndan yaplan bir nesne! Bu kutsal bir tek ta ant." Tannclar hemen balktan benzer bir heykel yapmaya koyuluyorlar. En kkrtc karncalar, yolculuk heyecanlarn yattrmak, sa-valann yaralarn sarmak ve glerini toplamak iin bu huzur limannda gnlerce kalmaya karar veriyorlar. Bu molaya herkes memnun oluyor. 103. birka adm atyor ve hemen sonra bir ey dikkatini ekiyor. Manyetik yer alanlanna duyarl Johnston organlan onu gdklyor. Bir Hartman ekirdei zerindeler! Hartman ekirdekleri savaa gidenlerin ok yaknnda bulunuyor! Hartman ekirdekleri zel manyetik blgelerdir. Karncalar genelde yuvalarn bu belli noktalar dnda yerlere kurmazlar. Bunlar, manyetik yer alan izgilerinin pozitif iyonlarla kesimesinden oluurlar. Bu noktalar, pek ok hayvan (zellikle memeliler) iin huzursuzluk kaynadr ama karncalar iin tersine bir rahatlk ga-rantisidirler. Yer kabuunun zerine batnlm bu ineli akupunktur noktalaryla anne gezegenleriyle iletiim kurabilir, su kaynaklar bulabilir, 303 yer sarsmtlann bulup haber verebilirler. Siteleri byle dnyav baldr. 103., enerjilerin en gl olduklar kesin yeri aryor. Hartrrian ekirdeinin tam olarak kornijera aacnn altnda olduunu kefe, diyor. 24. ve 9.'nun eliinde hemen aa lmeye giriiyor. Bir yerde kabuk daha nce. Hep birlikte koruyucu kapsl kopara kornijerann bekretini bozuyorlar. Harika! Burada kusursuz temi likte ve onlar bekleyen bo bir karnca yuvas var. Sadece kanncalar tarafndan yaanmay isteyen salonlarla dolu kke dalyorlar. Bazlan tahl ambarlan ve zifaf odasnn kolayca tannd mimariye benzer bir zellik tayor. Kanatlardan yoksun beyaz yaprakbitlerinin nceden i banda olduklar allar bile var. Bel-o-kanllar beklenmedik konutu ziyaret ediyorlar. Btn dallar oyuk, bu yaayan sitenin ince duvarlarnn iinde zsu dolayor. Bekreti bozulan aa, kannca halkna ho geldin demek iin en ho reineli kokulann yayyor. 24., hayranlkla, birbirini takip eden bitkisel salonlar kefediyor. Heyecandan enelerini ayor ve kelebek kozasn brakyor. Grevini unutmuyor. abucak kozay yeniden alyor. Yal bir kif ona bu "hediye yuva"nn bir bedeli olduunu sylyor. Burada yaamak istiyorlarsa aaca bakmalar gerek. Bu srekli bir zorunluluk, kendini ruhunun iinde bahvan hissetmek gerek. Dan kyorlar ve yal sava ona bir kskt filizi gsteriyor ve aklyor. Kskt tohumu her tr rmeyle balantl olarak geliir. 0 zaman topraktan, yavaa saatte yaklak iki tur dnen bir sap karr. Bu sap bir aakla karlatnda onun kklerini lmeye brakr ve yerleerek aan zsuyunu eken emici dikenler gelitirir. Kskt gerekten bitki dnyasnn vampiridir. 304 103., tam o srada kornijera aacndan pek uzakta olmayan bu filizlerden birini gsteriyor. O kadar yava dnyor ki rzgrn yol at bir hareketmi izlenimi veriyor. 24., en keskin enelerini kanyor ve kskt paralara ayrmaya hazrlanyor. "Hayr," diyor 103. "Eer onu kesersen her u yeniden etkin hale gelecektir. On paraya kesilen bir kskt on kskte eittir." Karnca, olduka artc bir olguya tank olduunu sylyor. Yan yana duran iki kskt filizi zsuyunu emecekleri bir aagk aramak iin fr dnyorlard.

Aak bulamaynca birbirlerine sarldlar ikisi de lnceye kadar karlkl birbirlerinin zsulann emdiler. 24. soruyor: "yleyse ne yapabiliriz? Bunun kmasna izin verirsek sonunda kornijeray bulacak ve gvdesine sarlacak." "Onu kknden skmek ve hemen suya atmak gerek." Sylenen hemen yaplyor. Bundan, akasyaya zararl olabilecek btn dier bitkileri boaltmak iin yararlanyorlar. Sonra evrede dolaan btn kurtuklan, kk kemirgenleri ve trtllar kovuyorlar. Bir an dzenli bir tik tak sesi duyuyorlar. Bu bir tahtakurdu, dzerdi darbelerle aalan delen bir hayvan. kinci bir tik tak sesi ona yant veriyor. Bu yanglarla sk sk karlaan bir termit, "Bu, diisini aran bir erkek tahtakurdu," diyor. Gerekten darbeler iki tamtami bir arkymasna birbirlerine yant verir gibiler. Onlar abucak buluyorlar, sonra Romeo ve Juliette tahtakuru-larn tatlann gkara kara yiyorlar. Taraf seildiinde ortak dmanlara kar birlikte kar konur. Sefere katlanlar gece iin aa ehre tanyorlar. Oyuk kornijeray hepsi hayranlkla kefediyor. Dallann en geniinin altnda yemek yeniyor. Karncalar, termitler, anlar ve kk knkanatllar trofalaksi yapyorlar. Yaprakbitlerine bakyorlar, onlann tatl uruplarn dat305 yorlar. Sonra her ak ordughta olduu gibi gezilerinin amac sonsuz Parmaklar konusuna geliniyor. Bel-o-kanl birTannc, "Parmaklar Tanndr," diyor. Moxiluxunlu bir termit soruyor: Tann m? Tann nedir?" 23., onlara Tannlann her eye hkmeden gler olduklann aklyor. Anlar, sinekler ve termitler kendilerinden geerek silahl gcn iinde bile onlann dnyann kayna olduuna inanacak kadar Parmaklara tapan karncalar olduunu kefediyorlar. Tartmalar devam ediyor. Herkes kendi bak asn sunmaya nem veriyor. "Parmaklar yoktur." "Parmaklar uarlar." "Hayr, Parmaklar srnr." "Suyun altnda gidebilirler." "Etle beslenirler!" "Hayr ot oburdurlar." "Hi beslenmezler ve doumianndan itibaren sahip olduklar bir enerji rezerviyle yaarlar." "Parmaklar bitkidirler." "Hayr srngendir." "Parmaklann saylan oktur." "Dnyada beli srler halinde dolaan en fazla on ya da on be Parmak olmal." "Parmaklar lmszdr." "Hi de deil, birka gn nce onlardan birini ldrdk." "O gerek bir Parmak deildi!" "Ya neydi?" "Parmaklara saldnlamaz." "Parmaklarn yabananlan gibi imentodan yuvalar var." "Hayr, onlar kular gibi aalarda uyurlar." "K uykusuna yatmazlar!" "Durun. Gene de ok fazla ldrmamak gerek. Parmaklar elbette ki k uykusuna yatarlar. Btn hayvanlar k uykusuna yatar." 306 "Parmaklar aala beslenirler nk bir termit garip bir biimce delinmi aalar grm." "Hayr, Parmaklar kanncalarla beslenirler." "Parmaklar beslenmezler, doumlarndan itibaren sahip olduklar bir enerji rezerviyle yaarlar, bunu size biraz nce akladm." "Parmaklar pembe ve yuvarlaktrlar."

"Siyah ve dz de olabilirler." Tartma devam ediyor. Tannalar ve Tanrc olmayanlar kar karya geliyorlar. 24. ve 23., lgnca kuramlaryla 9.'yu ileden kartyorlar. Bu i dmanlann oluturduu riske kar 103.'nn tankln alarak, "Bu ayaktakm dier askerleri kendilerine benzetmeden onlar ldrmek gerek," diyor. Asker kannca duyargalarn sarsyor. "Hayr. Onlan brakalm. Onlar dnyadaki eitliliin bir parasn oluturuyorlar." 9. akn. Bu ok garip, bu seferin bandan beri hepsi deimi gibiler. imdi kanncalar soyut eyler tartyorlar. Gittike daha fazla heyecan, korku duyuyorlar. Kzl kanncalar bir "ruh halleri hastal" salgnna tutulmu olmasnlar? Yoksa daha az karnca m olacaklard. nlerinde karlaacaklan devler var ve onlar orada kalp konuuyorlar. En iyisi uyumak. Mutlu olmay bilen nadir aalar gibi mutlu olan kornijera aac uykularnn bekisi olacak. Darda gece yars karakurbaalan, lif ve zsudan atolan tarafndan korunan bu bcek kalabalndan kendilerine len veremedikleri iin bangr bangr banyorlar. Karacier kelebekleri tarafndan koullanan zombi karncalar dnda sefere katlanlann hepsi uyuyor. Zombiler bir otun tepesine trmanp orada yenmeyi beklemek iin sralar halinde kyorlar. Ama bu adada hi koyun yok. Sabahleyin, kalann tamamen unutmu olarak arkadalanna katlacaklar. 307 Hf BENC GZEM KARINCALARIN EFENDS 146. TANRICI Asiler son hzla sitenin koridorlarndan aa iniyorlar. Bu sarn karncay Doktor Livingstone'a kadar gtrmeyi asla baaramayacaklar. Federal muhafizlan yavalatmak iin birou kendini feda ediyor. Asit atlan trdyor. Bir Tanrc yklyor, onun ardndan bir dieri daha. Hayatta kalanlar yava yava tahtakurtlarnn bulunduu salona doru srlyorlar. Fakat hepsi lmeden nce Chli-pou-ni bilmek istiyor. Bu fanatiklerden birini ona getirmelerini emrediyor. "Bunu neden yapyorsunuz?" diye soruyor. "Parmaklar bizim Tanrlarmz." Hep ayn nakarat. Kralie Chli-pou-ni dnceli dnceli duyargalarn oynatyor. Ksa bir sreden beri asi hareketi yeni bir ykselie geti. Kralienin casuslanna gre henz birka hafta nce sadece bir dzineydiler ve imdi saylar yze ulat. Asi avn younlatrmak gerek. Artk ok tehlikeliler. 309 147. OYUNCAK DKKNI Laetitia Wells sordu: - imdi ne yapyoruz? Melies gvenle buyurdu: - Oraya gidiyoruz. - Girmemize izin vereceklerine inanyor musunuz? - Tabi ki kapy almay dnmyordum. Pencereden ge* lim. Biri kar karsa bir arama emri gstereceim. Her zaman zerimde sahte bir arama emri tanm. Gazeteci isyan etti: - yi dnce biimi! Polisle ekyalar arasndaki snnn ok geni olmad anlalyor. - Sizin kibar titizlikleriniz ve gzel duygulannzla katillerin hakkndan gelemeyiz. Haydi gidelim! Daha fazla surat asmayacak kadar merakl olan Laetitia, yamur sularn tahliye borulannm yardmyla duvan aan Melies'i takip etti. nsanlar dikey yzeylerde zorlukla ilerlerler. Terasa ulancaya kadar elleri syrld, defalarca dme tehlikesi geirdiler. Neyse ki ev dorudan atnn altndaki tek bir kattan oluuyordu.

Biraz soluklandlar. Yeil nokta hl orada, hareketsiz bir biimde ekrann ortasndayd. Laetitia ve Melies imdi katil kanncalar-dan belki sadece be ya da alt metre uzaktaydlar. Balkon kaps aralkt. eri girdiler. Melies cep lambasyla, krmz eritli bir rtyle kapl byk bir yatak, bir Normandiya dolab, iekli duvar ktlarnn zerinde uraya buraya yerletirilmi da manzaralanyla sradan bir yatak odasn aydnlatt. Oda naftalinle kark bir lavanta kokusu yayyordu. Oda, arpk bacakl koltuklan ve salkml avizesiyle "Mobilya Spermarketi" tarznda bir salona alyordu. Bir konsolun stndeki dou parfmleri koleksiyonu zgn bir grnt oluturuyordu. 310 Biraz ileride bir k fark ettiler. Orada phesiz, bir mutfakta gzleri televizyona evrili insanlar akam yemei yiyorlard. Melies kendi ekrann seyretti. - Kanncalar imdi zerimizdeler, diye fsldad. Yani bir at kat olmal. Tavanda bir deme kaps aradlar. Banyo koridorunda atya ynelen bir merdiven buldular. Buradan gelen bir lamba yla ardlar. Melies revolverini ekerek konutu: - kalm. lgin bir at arasna ulatlar. Ortaya Laetitia'nnkine benzeyen ama on kat daha byk bir teraryum yerletirilmiti. Bu dev akvaryumdan, bir sr kk renkli ieye bal bir bilgisayara balanan borular kyordu. Solda baka bilgiilem aralar, bir ot minder, bir mikroskop, bir elektrik kablolan ve transistrler yn vard. Gen kadn, glgn bir bilginin korkun yeri, diye dnrken arkalannda bir ses duyuldu: - Eller yukan! Yavaa dndler. nce zerlerine evrili geni namlulu bir tfek grdler. Sonra, tfein zerinde artc derecede tandk bir yz. Bu yz, Hamelin Kavalcs'n, uzun sredir tanyorlard. 148. ANSKLOPED BOMBACI: Bombac al bcekler (Brachynus creptians) bir "organik tfee" sahiptirler. Saldrya uradklarnda bir duman karrlar ve bunu bir patlama zler. Bcek bunu ki ayr bez tarafndan salglanan ki kimyasal maddeyi birletirerek yapar. Birincisi %25 okslfenll su ve %t0 hldroklnon eren bir zelti karr. kincisi peroksldaz adl bir enzim retir. Bu svlar bir yanma odasnda kararak nce duman, sonra patlamay salayan nitrik asit buhar fkrmas olutururlar. Bir bombac al bcee elimizi yaklatrmak namlusu hemen krmz, yakc ve ar kokulu damlalardan oluan bir 311 ri bulut hkrtacakhr. Nitrik asit deride kabarcklara yol AA aktr. Bu knkanatllar patlayc karmn harekete getii esnek karn gagalarn ayarlayarak nisan almay bilirler. Bylece birka santimetre uzaklktaki bir hedefi vurabilirler. Eer sabet ettiremezlerse patlamann grlts her tr saldrgan karmaya yetecektir. Bombac al bcekler turuncu ve gmi mavidirler. ok kolay fark edilirler. Sanki namlulanyla silahlandklar in kendilerini alacal giysilerle gzleri zerlerine ekecek kadar yaralanmaz hissederler. Genelde, parlak renkleri ve gsterili d kanatlan olan knkanatllar, merakllar uzaklatrmay salayan savunma "aleti"ne sahiptirler. Not: Bu hayvann lezzetli olduunu bilen sanlar "alete" karn bombac al bceklerinin zerine atiarlar ve patlayc karm, levini gerekletirmeye zaman bulamadan hemen karnlarn kuma banarlar. Bylece darbeler kumda kaybolur ve bcek btn cephanesini sap savurduunda san onu kafasndan balayarak oburca yer. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 149. ARKI SYLEYEN BR SABAH Kornijerann ince bir dalnn oyuuna yerlemi olan 24., uyanyor. Kk daln yamacnn her yannda lombozlara benzeyen ve hcreleri havalandrmay amalayan kk delikler fark ediyor. Dipteki eperin zann deliyor ve bir ocuk blmn

konuk etmeye hazr bir salon kefediyor. Dier kanncalar hl uyuyorlar. 24. biraz yrmek iin dan kyor. Kornijerann yaprak saplar yetikinler iin balz, larvalar iin "kk kap" cisimcik datclar tar. Bu besinler protein ve her 312 ataki kanncann beslenmesine mkemmel biimde uyan yal caddelerle doludur. Falezler ilk dalgacklann hcumu altnda r-jyorlar. Hava sert nane ve misk kokuyor. Kumsalda, kzaran bir gne, supirelerinin patinaj yaptklar nehrin yzeyini aydnlatyor. Kk bir l aa dal dalgakran ilevi gryor. 24. oraya doru ilerliyor ve saydam sularda slkler, skk salkmlar halinde sivrisinek larvalar fark ediyor. 24. tekrar adann kuzeyine doru gidiyor. ok sayda sumerci-mei, ara sra benekli bir kurbaann yuvarlak gzlerinin kt yuvarlak ve yeil taneciklerden oluan imenlik falezin kysn okuyor. Daha ileride bir koyda mor renkli sivri ular olan beyaz nilferler ancak akamst kapanmak zere sabahn yedisinde amlar. Nilfer, bcek dnyasnda nl bir sakinletirici g tar. Ktlk zamannda niasta bakmndan ok zengin kksapnn yendii bile olur. 24. kendi kendine doa her zaman her eyi dnr, diyor. Acnn yanna her zaman bir are yerletirilmitir. Ayn biimde, durgun sulann kysnda kabuu bu havas bozuk yerlerde yakalanlan hastalklan iyiletiren salisilik asit (aspirinin temel maddesi) ieren salkm stler yetiiyor. Ada kk. 24., dou yakasna geti bile. Buras sap suyun iine dalan hem karada hem suda yaayan bitkilerle ssl. Bu yeillikler dnyasna mor ve beyaz renk dokunular ekleyen suokla-r, karabaaklar ve dniekleri dolup tayor. Kzbcei iftleri 24.'nn stnde zplaya zplaya uuyorlar. Erkekler iki cinsel organlarn dii kzbceklerinin iki cinsel organyla birletirmeye alyorlar. Erkein bir boaznn altnda, bir de karnnn ucunda bir cinsel organ var, diiye gelince onun bir kafasnn arkasnda ve bir de kamnn ucunda cinsel organ var. Her eyin ileyebilmesi iin drt cinsel organn ayn anda birlemesi gerek. Bu da karmak akrobasi hareketleri gerektiriyor. 24. aday ziyaretine devam ediyor. Gneyde, bataklkta yaayan bitkiler dorudan topraa kk t salm durumdalar. Sazlar, hasrotlan, ssen iekleri ve naneler |var. Birden bambularn arasndan iki siyah gz kyor. Gzler 313 24.'ye bakyorlar. Bu, siyah derisi san ve turuncu ebrulu bir eit kertenkele. Kafas dz ve yuvarlak, srt dinozor atasnn sivri uia nnn son kalntlan olan gri siillerle dolu. Hayvan yaklayor. Salamandralar bcek yemekten byk keyif alrlar ama o kadar yavatrlar ki ou zaman avlan onlar yakalayamadan kaar. Bu yzden yamurun onlan ldrmesini ve sonra onlan toplamay beklerler 24. hzla akasyann snana doru kouyor. Kokusal dilde, "Alarm," diye banyor, "Bir salamandra, bir w lamandra!" Aacn mazgallanndan kannlar yneliyor. Atik olmayan hedeflerine kolayca ulaan bir asit mitralyz salyor. Fakat koyu renkli, kaln derisinin altndaki salamandra bununla dalga geiyor. Onu eneleriyle daha kolay delebilmek iin aceleyle stne kan ka-nncalar onu saran ok zehirli ruh halinin kurbanlar olarak annda lyorlar. Bu ekilde bazen yava biri hzl olanlan yenebilir. Yaralanamazlndan emin olan salamandra acele etmeden ayan topu karncalarla dolu bir dala doru gtryor. Ve... akasya kornijerann bir dikeni ayana batyor. Aya kanyor, yarasn dehetle inceliyor ve hasrotlannn arasna gizlenmek iin kayor. Hareketsiz olan yava olann hakkndan geldi. Aacn btn kiraclan sanki onlan bir dmana kar savunmaya gelen bir hayvanm gibi onu kutluyorlar. Onu dallannda dolaan son asalaklardan kurtanyorlar ve kklerinin yanna birka gram gbre koyuyorlar. Ykselen sabahn scaklyla her biri kendi ilerini yapmaya koyuluyor. Termitler nehir tarafndan srklenen bir aa parasn delmeye giriiyorlar. Sinekler cinsel geit treni gsterilerine balyorlar. Her tr, en sevdii yeri

temizliyor. Kornijera adas onlara btn gerekli yiyecei salyor ve onlan saldrganlardan uzak tutuyor. Nehir yiyecek bakmndan zengin: Kanncalann eker bakmndan zengin bir bira elde edinceye kadar suyunu sktklan suyonca-lan, bataklklarda yaayan unutmabeniler, yaralar dezenfekte e-den enler, dikenleri kanncalar iin yeni bir et tr oluturan, balklan tutan kenevir. 314 Sivrisinek ve kzbcei bulutlarnn altnda her biri byk sitelerdeki tekrar tekrar yaplan ilerden uzakta bu ada hayatnn tadna varyor. Byk bir atrt duyuluyor. Bunlar dven iki erkek makaslbcek. Kska ve sivri ulu boynuzlarla zrhlanan iki kocaman knkanatl birbirlerinin evresinde dnyor, sonra an gelimi enele-riyle birbirlerine satayor, birbirlerini kaldnyor ve srtst getiriyorlar. Kitinler ve boynuzlar arpyor. Serbest dv. ok fazla toz ve grlt. Havalanyor ve birbirlerini tutup skmaya gkyznde devam ediyorlar. Her izleyici bu grkemli delloya tank olmaktan bylenmi durumda. Ve izleyicilerin arasnda eneler birbirine vurmaya balyor nk onlar da vurmak ve dalamak istiyorlar. Dv daha kocaman olann lehine dnyor; dieri dyor, havada srtst pedal eviriyor. Galip makaslbcek uzun, kesici kskalann zafer iareti halinde gkyzne doru dikiyor. 103., bu olayda bir iaret gryor. Kornijera adasndaki huzurlu gnlerin bittiini biliyor. Hayvanlar yola devam etmek iin sabrszlanyorlar. Burada kalrlarsa cinsel yarlar, svgl dvler, boumalar yeniden balayacak, eski trler aras rekabetler yeniden yzeye gkacak. Birlik atrdayacak. Kanncalar termitlere kar, knkanatllar knkanatllara kar savaacaklar. Bu ykc enerjileri ortak bir hedere yneltmek gerek. Serere devam etmek gerek. Sandakilere ve solundakilere bunu sylyor. Ertesi sabah ilk scaklktan itibaren yola kmaya karar veriliyor. Akam, doal odalarn dibine iyice yerlemi bir halde eitli konular hakknda konumay alkanlk haline getiriyorlar. Bugn bir kannca, sereri belirtmek iin her birinin kralielerin yaptklan gibi yumurtlanma numaralann bir adla deitirmelerini neriyor. "Bir ad m?" "Neden olmasn..." "Evet, birbirimizi adlandralm." 315 "Beni nasl adlandrrdnz?" diye soruyor 103. Ona, "Rehberlik eden" ya da "Kuu yenen" veya "Korkan" ad-lannn verilmesi neriliyor. Ama o, onun duygulann en iyi belirtenin kuku ve merak olduuna karar veriyor. Cahillii onun temel gururu. Ona "Kuku duyan" denmesini isterdi. 23., "Ben admn 'Bilen' olmasn isterdim. nk Parmaklarn bizim Tannlanmz olduklarn biliyorum," diye bildiriyor. 9. srar ediyor. "Ben, bana 'Bir kannca olan' denmesini isterdim nk karncalar iin ve karncalarn btn dmanlanna kar dvyorum." "Ben, admn." Eskiden "ben" szc tabuydu. Gerekte kendilerine bir ad vermeleri artk bir btnn paras olarak deil, birey olarak tannma gereksinimini oluturuyor. 103. sinirleniyor. Btn bunlar normal deil. Drt ayann zerinde dikiliyor. Bu dnceden vazgeilmesini istiyor. "Hazrlann, yann erkenden yola kyoruz. Mmkn olduu kadar erken." 150. ANSKLOPED AUROVILLE: Hindistan'da, Pondierri yaknndaki Aurovll-le'in (afak ehir anlamna gelen Auroreville'in ksaltmas) serveni topik nsan topluluu deneyimlerinin en ilgin olanlar arasnda yer alr. Bengalll bir filozof olan Sri Auroblndo ve bir Fransz filozof olan Nura Alfassa ("Anne") 1968de "ideal ky" yaratmaya giritiler. Yuvarlak merkezinden itibaren her eyin bir noktadan evreye yaylmas iin bir galaksi biiminde olacakt. Btn lkelerden nsanlar bekliyorlard. Oraya zellikle mutiak bir topya arayndaki Avrupallar geldi. Erkekler ve kadnlar rzgar enerjisinden yararlanmak iin makineler, zanaat eyalan yapm yerleri, kanalizasyonlar, bir biliim merkezi, bir tula harman

na ettiler. Olduka kurak olan bu blgede tarlalar oluturdular. Anne, ruhsal deneyimleriyle lgili birok kitap yazd. Btn bunlar topluluk yelerinin 316 Anneyi salnda Tanrlatrmaya karar vermelerine kadar yi gitti. Anne nce bu onuru reddetti. Fakat Sri Auroblndo ldkten sonra yannda onu destekleyecek yeteri kadar gl bi kimse kalmamt. Ona tapnanlara uzun sre direnemedi. Ona tapnanlar, onu odasna kapattlar ve Anne yaarken Tanra olmay reddettii in onun l bir Tanra olmasna karar verdiler. Belki kendisi Tanrsal znn bilincinde deildi ama gene de bu, onun bir Tanra olmasn engellemiyordu l Anne'nln son grntlerini veren fotoraflar onu bitirin ve bir sokun etkisinde gsteriyor. Hapsedilmesinden ve tapnan-lannm ona davranlarndan sz etmeye altnda, onlar szn kesiyor ve onu odasna geri gtryorlard. Anne, ona tapndklann iddia edenlerin gnbegn yaattklar felaketlerle yz buruan yal bir kadn oldu. Anne gene de eski arkadalarna gizilce bir haber gndermeyi baard: Onu daha kolay taplacak l bir Tanra yapmak in zehirlemeye alyorlard. Yardm ars bounayd. Anne'ye yardm etmeye alanlar derhal topluluktan dlandlar. Son iletiim yolu: Anne, drt duvarnn arasnda dramn anlatmak in org ald. Hibir ey olmad. Anne, byk olaslkla ona verilen yksek dozda arseniin kurban olarak 1973'te ld. Auroville ona Tanra'ya yakan cenaze trenleri dzenledi. Buna karn onsuz topluluu bir arada tutacak hibir ey kalmad. Topluluk blnd. yeleri birbirlerine kar ayaklandlar. deal bir dnya topyasn unutarak mahkemelerde birbirlerine hanet ettiler ve ok sayda dava bir zamanlar en ; hrsl ve en baarl nsan topluluu deneyimlerinden biri olan topluluu kuku altnda brakt. Edmond VVelis, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 317 1S1.NICOLAS "En sonuncunuz kalncaya kadar dvn. Chli-pou-ni tararndan acmaszca kovuturulan Tannc hareketin ikinci soluunu bulmakta zorlandn biliyordu. Bir Tann, etkin olmak iin sylemini o ann olaylarna uydurabilme yeteneini gstermeli. Nicolas Wells, yeralt topluluunun topluca uyumasn dan yararlanarak eviri makinesinin nne oturmutu. Bir an es. beklemiti, sonra salonlardaki gen bir Mozart gibi klavyeye basmaya balamt. Yalnz o mzik retmiyor, onu Tann'ya dntrecek koku senfonileri yaratyordu. "En sonuncunuz kalncaya kadar dvn Size neye mal olursa olsun bize sunacanz yiyecekler iin g-. rev birlikleri gnderin. Bizi yeteri kadar beslemediiniz iin u anda lm acs ekiyorsunuz. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar Tanndrlar. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar byktrler. Parmaklar her eyi yapabilirler nk Parmaklar gldrler. Gerek bu..." - Nicolas, kalktn m, ne yapyorsun? Uyumuyor musun? Jonathan Wells onun arkasndayd ve gz kapaklarn ovuturup esneyerek ilerliyordu. Panik. Nicolas Wells makineyi kapatmak istedi fakat dmeyi kantrd. Elektrii kesmek yerine ekrann parlakln artrd. Tek bir bak Jonathan'n her eyi tahmin etmesine yetti. Sadece son cmleyi okuyacak zaman oldu ama her eyi anlamt. Olu, kanncalan onlar beslemeye zorlamak iin kendini onla-nn Tanns gibi gstermiti. Jonathan'n gzleri kocaman ald. Bir anda bu kurnazl11 tm ieriinin sonucunu kard. NCOLAS KARINCALARI DNDAR YAPTI! 318

Bu keif onu o kadar artmt ki bir an donup kald. Nicoias ne yapacan bilmiyordu. Aceleyle babasna doru ilerledi. - Anlamalsn, baba, bunu bizi kurtarmak iin, bizi beslemeleri iin yaptm... Jonathan Wells dehet iindeydi. Nicoias mrldand: - Karncalara bize tapnmalann retmek istedim. Zaten onlarn yznden buradayz, bizi buradan onlann karmas gerek. Ve ite bize artk yiyecek getirmiyorlard, bizi alktan lmeye terk ediyorlard. Birinin harekete gemesi ve bir ey yapmas gerekiyordu. Bylece ben zm aradm ve buldum. Biz kanncalardan bin kat daha zekiyiz, bin kat daha gl, bin kat daha byk. Herhangi bir saf adam bu hayvanlar iin bir dev. Eer bizi Tann olarak kabul ederlerse yok olmamza izin vermezlerdi. Sonu olarak ben de Tannc kanncalar oluturdum ve hl biraz bal urubu ve mantar yiyorsanz, bu benim sayemde. Ben, on iki yandaki Nicoias sizi, kendinizi bcek yerine koymakta olan siz yetikinleri, kurtardm! jonathan Wells duraksamad. Yanklanan iki tokat olunun ya-naklannda be parmak izi kard. Herkes bir gz krpmayla sorunu anlad. Bykanne Augusta akn bir halde bard: - Nicoias!... Nicoias gzyalarna bouldu. Bykler hibir zaman hibir ey anlamyorlard. gden Tann, anne ve babasnn donuk baklan altnda alamakl bir kk ocua dnt. Jonathan VVells onu cezalandrmak iin yeniden elini kaldnyor-du. Kars onu durdurdu: - Hayr. Bu ortama yeniden iddeti getirme. Onu kovmak iin yeteri kadar glk ektik! Fakat jonathan kendinde deildi. - O, insan olmann getirdii elverili durumu ktye kulland. Karnca uygarlna "Tanr" kavramn soktu! Byle bir hareketin 319 sonularn kim ngrebilir? Din savalan, engizisyon, fanatizm hogrszlk... Ve btn bunlar benim olumun yznden. Lucie hogr telkin etti: - Bu hepimizin hatas. Jonathan i ekti: - Byle bir dncesizlii nasl tamir edebiliriz? Hibir zm gremiyorum. Lucie kocasn omuzlanndan tuttu. ,n - Evet. Gzlerimin nne gelen bir zm var. Olunla konu. 152. KORNJERA SERBEST TOPLULUUNUN (KST) DOUSU Gn anyor. 24. bu sabah da buulu ufku hayranlkla seyre dalyor. "Gne, do." Ve gne ona itaat ediyor. 24. bir dal budan ucunda tek bana dnyann gzelliini izliyor ve dnyor. Eer varsalar, Tannlarn Parmaklarda cisimlemeye gereksinimleri yok. Dev ve canavar gibi hayvanlara dnmek durumunda deiller. Buna karn oradalar. Aacn kanncalan ekmek iin rettii bu ince ve tatl ekerlerdeler. Knkanatllarn gz kamatran zrhlarnda. Termit yuvasnn soutma dzeninde. Nehrin gzelliinde ve ieklerin kokusunda, tahtakurulannn sapklnda ve kelebein kanatlarnn kromlarnda, yaprakbitinin lezzetli bal urubunda ve arnn lmcl zehrinde, dolambal dalarda ve soukkanl nehirde, ldren yamurda ve yeniden glendiren gnete. 23. gibi o da stn bir gcn dnyay ynettiine inanmak istiyor. Ama bunu imdi anlad, bu g her yerde ve her eyde. O, yalnz Parmaklarda cisimlemiyor! O kendisi Tanr, 23. Tanr ve Parmaklar Tanr. Daha uzakta aramaya gerek yok. Her ey orada, duyargann ve enenin menzilinde. 103.'nn ona anlatt karnca efsanesini anmsyor. imdi o-nun tamamn anlayabiliyor. "En iyi an hangisi? imdi! Yaplacak 320 en iyi ey ne? Karmzda bulunanla uramak! Mutluluun sim nedir? Dnya stnde yrmek!" Dikiliyor. "Gne, daha yukan yksel ve beyaz ol!" Ve uysal gne bir kez daha itaat ediyor.

24. yryor ve kozasn brakyor. Artk aratracak eyi yok. Her eyi anlad. Artk serere devam etmeye gereksinimi yok. Her zaman kayboldu nk kendi yerini bulamyordu. imdi yerinin buras olduunu biliyor. Yapmas gereken bu adaya ekidzen vermek ve tek tutkusu her saniyeden mucizevi hayattn bir ba gibi yararlanmak. Artk yalnzlktan korkmuyor. Ve artk bakalarndan da korkmuyor. Doru yerde olunduunda hibir eyden korkulmuyor. 24., 103. y aramaya kouyor. Onu unutmabeni gemilerini tkrkle tamir ederken buluyor. Duyarga balants. Ona kozay veriyor. "Artk bu hazineyi tamayacam. Onu tek bana taman gerekecek. Ben burada kalyorum. Artk kantlayacak hibir eyim yok, dvmekten bktm, kaybolmaktan bktm." Bu konuma orada bulanan btn karncalann duyargalarnn aknlktan dikilmesine neden oluyor. 103. akn, kelebek kozasn alyor. Ona neler olduunu soruyor. ki bcek duyargalarnn sivri ulanyla birbirlerine hafife dokunuyorlar. "Burada kalyorum," diye tekrarlyor 24. "Burada bir site kuracam." "Fakat senin siten, doduun yuva, Bel-o-kan var!" Gen kannca Bel-o-kan'n byk ve gl bir federasyon olduunu isteyerek kabul ediyor. Yalnz, kannca siteleri arasndaki rekabetler artk onu ilgilendirmiyor. Doumdan itibaren hepsine zorla bir rol veren bu kastlardan bkt. Onlardan ve Parmaklardan uzakta yaamak istiyor. Her eye sfrdan balamak istiyor. "Ama yalnz olacaksn!" 321 "Eer bakalar da adada kalmak istiyorlarsa severek karlanrlar." Bir kzl kannca yaklayor. O da bu seferden bkp usanm durumda. Parmaklara ne kar ne de taraftar. Onu ilgilendirmiyorlar. Baka alt karnca karlk veriyor. Onlar da aday terk etmeyi reddediyorlar. ki an ve iki termit de sererden aynlmaya karar veriyorlar. 9. onlan uyaryor: "Kurbaalar hepinizi oburca yiyecek." Kalmaya karar verenler bunlarn hibirine inanmyorlar. Akasya kornijera dikenleriyle onlan saldrganlara kar koruyacak. Bir knkanatl ve bir sinek 24.'nn tarafna geiyor. Sonra on kannca, be an ve be termit daha. Onlan nasl alkoyabilirler? Bir kzl kannca Tanna olduunu ama buna karn burada yaamak istediini iaret ediyor. 24. Parmaklarla ilgili konuda onlarn topluluunun Tannclara ne kar ne de taraftar olduunu syledi. Adada herkes istedii gibi dnecek. "Dnecek..." diyerek titredi 103. Hayvanlar ilk kez bir topik topluluk kuruyorlar. Ona "Kornijera Sitesi" kokusal adn veriyorlar ve aaca yerlemeye balyorlar. Hormonlarla dolu kraliyet peltesi tayan arlar isteyen cinsiyetsizleri cinsiyetli hale dntryorlar. Bylece kralieler olacak ve topluluk varln srdrebilecek. Bu karara aran 103. bir an hareketsiz kalyor. Sonra duyarga-lann yeniden harekete geiriyor ve sefere devam etmek isteyen herkesten toplanmalann istiyor. 153. ANSKLOPED AALAR ARASINDA LETM: Afrika'deki baz akasyalar artc zellikler gsterirler. Bir ceylan ya da bir kei dallan-mn ucunu kemirmek stediinde beslsulannn kimyasal bileimini onu zehirli klacak biimde deitirirler. Hayvan, aacn 322 f artk ayn tatta olmadn fark ettiinde baka bir aac sr-0gk iin ekip gider. Oysa akasyalar, komu akasyalar hemen saldrgann varlndan haberdar eden bir koku salglayabilirler. Birka dakika inde btn aalar yenmeyecek hale gelirler. Bunun zerine ot yiyenler, uyan mesajn alamayacak kadar

uzaklkta bir akasya aramak iin uzaklarlar. Buna karn srler halinde hayvan yetitiricilii tekniklerinin keilerle akasyalar kapal bir yerde ayn ortamda bulundurduu olur. Sonu: lk dokunulan akasya dier hepsini uyardktan sonra hayvanlarn zehirli aaklarn ularn kemirmekten baka zmleri yoktur. Bu biimde ok sayda bir sr hayvan, nsanlarn uzun sre anlayamadklar nedenlerle zehirlenerek lmtr. Edmond VVells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 154. DNYANIN KIYISI K ADIM UZAKLIKTA le vakti. ncler kornijera adasna yerlemeyi srdrrken 103. unutmabeni gemilerini donatp silahlandnyor. Sefere katlanlar yapraklarn ince tylerinin stne yerleip istifleniyorlar. Sinekler, yanaacaklan teki kyy incelemek iin nc olarak havalanyorlar. Sinekler demir atmak iin en iyi noktay bulmakla grevliler. Yani en az tehlikeli olan. Btn gemiler bal bulunduklan yerden ayrlyor. Kornijera Topluluu'nun yeleri suya kadar onlara elik ediyor ve sava gemilerini nehre itmeye yardm ediyorlar. Duyargalar karlkl olarak cesaret verici feromonlar yaymak iin dikiliyor. Hangisinin daha zor olduunu bilmiyorlar: Bo bir adada zgr bir toplum yaratmak m yoksa dnyann tesindeki canavarlarla arpmak m? Her iki grubun btn bireyleri birbirlerine dayanma gc diliyor. Ne olursa olsun belirlenen hedeften aynlmamak gerek. 323 Gemiler kumsaldan uzaklayorlar, unutmabeni yapraklarnn stnde istiflenmi denizciler Tannalar tararndan yaplan balgk heykellerin gittike kldn gryorlar. Filo dz bir izgi halinde ilerliyor. Krek eken domuzlanlar tarafndan itilen krlgan kayklar nehrin sularnda hzla kayyorlar. Onlann zerinde knkanatllar, yzen kervana yaklamak isteyen kulan geri pskrtyorlar. Ve sefer ilerliyor, srekli ilerliyor. Feromonal bir sava arks lk havada ykseliyor. "Onlar kocamanlar, oradalar, Parmaklan ldrelim, Parmaklan ldrelim. Onlar ambarlan atee veriyorlar, Parmaklan ldrelim, onlar yeneceiz! Sitelerimizi kanyorlar, Parmaklan ldrelim, Parmaklan ldrelim. Kk yersolucanlann kaza oturtuyorlar, Parmaklan ldrelim, onlan yeneceiz! Onlar bizi katlediyorlar, Parmaklan ldrelim, Parmaklan ldrelim." Zaman zaman samsa balklar, alabalklar ve kedibalklan arka yzgelerinin ucunu gsteriyorlar. Ama burada da gergedanb-cekleri gz kulak oluyorlar. Bu su canavarlarndan biri bir gemiyi tehdit ettiinde boynuzlarn balklarn pullarnn arasna saplamakta duraksamyorlar. nc sinekler bitkin bir halde geri geliyor ve uak gemilerine iner gibi yapraklarn zerine iniyorlar. Kenar yamacnn yannda sadece dnyann kysn deil, ek olarak stne atlayacak bir tatan bir kpr kemeri de bulmular. Beklenmedik bir kazan! Tnel kazmaya gerek yok! 103. ok seviniyor. "Nerede bu kpr?" "Biraz daha kuzeyde. Akntya kar gitmek yeterli." Sefere katlan askerler heyecanlanyorlar: Dnyann ucu artk ok yakn. 324 f: Filo ok fazla zarara uramadan kar kyya ulayor. Tek bir fgemi bir su semenderi tarafndan yutuldu. Bunlar yolculuun riskleri! f. Alaylar ve trlere gre toplanlyor. leri! Sinekler yalan sylememiler! Dnyann ucunu henz hi alglamam olanlar iin ne heyecan! Gizem ve efsanelerle evrili o siyah erit orada. Ktleler orada, duman ve hidrokarbr kokan bir toz halesinin iinde, ba dndren bir hzla hareket ediyorlar. Titreimleri bilinmeyen bir gte. Artk hibir ey doal deil.

103.'ye gre bu saldran koyu renkli ktleler dnyann ucunun bekileri. Aynca burasnn Parmaklan da ieren bir ey oluunu dnyor. i "yleyse onlara saldralm!".diyor bir asker termit. ! "Hayr, bunlara deil ve burada deil." " 103., siyah eridin Parmaklara olaanst bir kuvvet verdiini tahmin ediyor. Onlarla daha az tehlikeli bir yerde arpmak daha iyi olur. Dnyann ucunun dier tarafnda, yani kprnn dier tarafnda onlan yenmek daha kolay olacak. Her orduda gz pek lgnlar var. Bir termit emin olmak istiyor. Siyah eridin stnde ilerliyor ve hemen bir yaprak gibi yass-layor. Fakat bcekler byledir. Ne olursa olsun bir konuda ikna olmak iin denemeleri gerekir. Bu olaydan sonra ordu, kprnn zerindeki 103.'y takip ediyor ve kk admlarla Parmak srlerinin yayldklan bilinmeyen byk lkeye doru ilerliyor. 155. TANIDIK BR YZ Merdivende ayakta duran biri onlara nian almt ve tavann kapandan sadece gvdesiyle tfei kmt. Onlarla yz yze gelmek iin birka basamak ktnda ]acques Melies umutsuzca beyninin kvrmlarn aratrd.- "Bu yz tanyorum." 325 Onun gibi Laetitia VVells'in de dudaklarnda henz sylemeyi baaramad bir isim vard. - Tabancanz brakn Msy! (Melies tabancasn ayaklannn dibine att.) u sandalyelerin zerine oturun. Bu ton, bu ses... - Biz hrsz deiliz, diye balad Laetitia. Hatta arkadam... Komiser hemeY onun szn kesti: - ... buralardan. Bu semtte oturuyorum. ^ Dieri onlan kablolann yardmyla sandalyelerine balarken yant verdi: - nemli deil! - Pekl, imdi daha iyi koullarda konuabiliriz. "Fakat kim bu?" - Benim evimde ne yapyorsunuz Komiser Melies ve siz, "L'Echo du dimanche"ta gazeteci olan Laetitia Wells? Ve stelik birlikte. Hep siz ikinizin birbirinizden nefret ettiinizi dndm. O size basn yoluyla hakaret etti, siz onu hapse attnz! Ve ikiniz buradasnz, panayrdaki hrszlar gibi gece yars benim evimde. -ey... Bir kez daha Laetitia'nn sz kesildi. - Bu ziyareti neye borlu olduumu ok iyi biliyorum, haydi! Henz nasl olduunu bilmiyorum ama benim kanncalanm izlediniz. Alt kattan biri seslendi: - Neler oluyor tatlm? Tavan arasnda kiminle konuuyorsun? - Evimizde istenmeyen kiilerle. Deme kapsnda ikinci bir kafa, ikinci bir gvde ykseldi. "Onu tanmyorum." Krmz kareli gri bir gmlek giymi olan, uzun beyaz sakall bir adam grnd. Bir Noel Baba'ya benziyordu ama zamanla ypranm, gten dm bir Noel Baba'ya. - Sana Msy Melies ve Matmazel VVells'i takdim edeyim. Kk arkadalarmza buraya kadar elik ettiler. Nasl? Bunu bize syleyecekler. Noel Baba altst olmu grnyordu. 326 - Fakat onlann ikisi de nl. Biri polis memuru, biri de gazeteci olarak! Onlan ldremezsin, onlar olmaz. Zaten ldrmeye devam edemeyiz... Kadn kuru bir sesle sordu: - Vazgememizi mi istiyorsun Arthur? Her eyden elimizi ekmemizi mi istiyorsun? - Evet, dedi Arthur. Kadn neredeyse yalvard: - Ama biz brakrsak, grevimizi kim devam ettirecek? Hi kimse yok, hi kimse... Beyaz sakall adam parmaklarn bkt. - Eer onlar bizi buldularsa, bunu bakalan da yapabilir. yleyse ldrmek, gene ldrmek! Her durumda grevimizi asla bitiremeyeceiz. Birini ortadan

kaldrdmzda, on tanesi yeniden ortaya kyor. Btn bu iddetten bktm usandm. "Noel Babay hi grmedim. Ama kadn, o..." Beynini harekete geiren btn o kargaann iinde Laetitia iki hayatn sz konusu olduu bu konumay takip edemiyordu. Arthur koyu renk lekelerle kapl elinin tersiyle alnn kurulad. Konuma onu bitkin brakmt. Tutunacak bir ey arad ve baylarak yere yld. Kadn sessizce genlere gzlerini dikti, sonra onlan zd. Mekanik hareketlerle el ve ayak bileklerini ovuturdular. - Onu yatamza kadar tamama yardm eder misiniz? dedi kadn. Laetitia sordu: - Neyi var? - Bir nbet. Son zamanlarda gittike daha sk oluyorlar. Kocam hasta, ok hasta. ok fazla mr kalmad. lmnn yakn olduunu hissettii iin her eyi gze alarak bu servene atld. - Ben doktordum, dedi Laetitia. Onu dinlememi ister misiniz? Belki onun acsn azaltabilirim. Kadn zgn bir halde dudak bkt. - Yararsz. Hastalnn ne olduunu ok iyi biliyorum. Genel-lemi kanser. 327 Arthur'u dikkatle yatak rtsnn zerine yerletirdiler. Hastann kans an kesici ve morfin kanm ieren bir nnga ald. - imdi brakalm dinlensin. Biraz g toplamak iin uykuya gereksinimi var. Jacques Melies uzun uzun kadna bakt. - Tamam, sizi tanyorum. Ayn anda, ayn iaret Laetitia VVells'in de aklna geldi belirdi. Tabi, o da bu kadn tanyordu! 156. ANSKLOPED EZAMANLILIK: 1901 'de birok lkede ayn anda gerekletirilen bir bilimsel deney, bir dizi zek testinin verilerine gre farelerin 10 zerinden 6 notunu aldklarn gsterdi. 1965'te ayn lkelerde ve tam olarak ayn testlerle yeniden yaplan deney farelere 20 zerinden 8 ortalama verdi. Corafi blgelerin bu olguyla hi lgisi yoktu. Avrupal fareler Amerikal, Afrikal, Avusturyal ya da Asyal farelerden ne daha fazla ne de daha az zekiydiler. Btn ktalarda, 1965'n btn fareleri 1901'deki bykannelerinden daha iyi bir not elde ettiler. Btn dnya zerinde gelime kaydetmilerdi. Sanki yllarla birlikte ilerleyen, gezegene zg bir "fare" zeks vard. nsanlarda baz bulularn in'de, Hindistan'da ve Avrupa'da ayn anda yapldklar gzlendi: rnein, ate, barut, dokuma. Gnmzde de bulular dnyann birok noktasnda ve belli srelerde ayn anda gerekleiyor. Btn bunlar baz dncelerin havada, atmosferin tesinde yzdklerini ve onlar yakalayabilecek yetenekte olanlarn, trn genel bilgi dzeyini ykseltmeye katkda bulunduklann dndryor. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt 0. 328 w i 57. DNYANN TESNDE Ordu, sarp kayalar boyunca aa doru ilerliyor. Kprnn br tarafnda kp biiminde yksek yaplar gkyzne doru ykseliyor. Kkleri var gibi grnmyorlar. Karncalar hareketsiz-leiyor ve bu kusursuz ekilli, yksek ve sert sradalan gzlemliyorlar: Bunlar Parmaklarn yuvalan m? Dnyann kysnn tesindeki lkedeler. Parmaklann lkesi! Buraya gelinceye kadar tandklan ok sayda ve ok gl duyumlardan daha youn bir duyum hissediyorlar. Parmaklarn yuvalar oradalar! Dev gibi, devlere yakan, ormandaki en yal aalardan bin kat daha kaln ve yksekler! Serin glgeleri binlerce adma ulayor. Parmaklar kendilerine llemeyecek byklkte yuvalar ina ediyorlar. Doa bunlarn benzerini yapmyor.

103. donuyor. Bu kez devam etme, dnyann kysn geme, mmkn olann tesine gitme cesaretini tketti. imdi o kadar uzun sredir kafasn megul eden o baka yerde: Her tr uygarln dnda. Onun arkasnda dier bcekler kukucu bir tavrla duyargalarnn ucunu kmldatyorlar. Serere katlanlar uzun bir sre bu kadar gten akn bir halde sessiz, hareketsiz kalyorlar. Tanrclar yerlere kapanyorlar. Dierleri, dz izgileri ve sonsuz hacimleriyle bu kadar farkl bu dnya hakknda birbirlerine sorular soruyorlar. (| Askerler toplanyor ve yeniden kendilerini sayyorlar. Dman I lkesinde sekiz yz kiiler ama byle kalelerde saklanan Parmak-' lan nasl ldrmeli? Bu yuvaya saldrmak gerek! Knkanatllar ve arlardan oluan uan alaylar sadece sorun ktnda mdahale edecek yardm kuvvetleri olacaklar. Herkes ka-^ bul ediyor ve iaret gelince ordu binann giriine saldnyor. Gk-B yznden garip bir ku dyor. Bu siyah bir levha. Drt asker termiti eziyor. imdi her yerden siyah levhalar dyor ve topu larn zrhlann atr atr kryorlar. m Bunlar Parmaklar m? Bu ilk saldn srasnda yetmiten fazla asker lyor. Fakat serere katlanlar umutsuzlua kaplmyorlar. kinci bir saldrya gemeden nce geri ekiliyorlar. "leri, hepsini ldrelim!" Bu kez kannca ordusu ucu sivri bir ekil alyor. Alaylar hzlanyor. Saat 11 ve ok sayda kii postalanacak eylerini postaneye getiriyor. Fark edilmeyecek ekilde yerde kayan kk siyah birikintileri ok az fark ediyor. ocuk arabalarnn tekerlekleri, mokasenler ve spor ayakkablan koyu renkli kk siluetleri yassltyor. Bu siyah noktalardan birka bir pantolona trmanmay baardnda hemen bir elin tersiyle kovuluyor. Bir asker ezilmeden nce, "Bizi fark ettiler ve her yerden sald-nyorlar," diye banyor. Geri ekilme feromonu yaylyor. Altm l daha. Duyargalar sessizce iletiim kuruyor. "Her ne pahasna olursa olsun bu Parmak Yuvas'n almamz gerek." 9., alaylan daha farkl bir biiminde dzenlemeyi telkin ediyor. Dnemeli bir harekt denemek gerek. Hangi ayakkab taban olursa olsun trmanma emri veriliyor. "Saldrn!" lk sraya yerletirilen topular zehirlerini bir spor ayakkabsnn kauuunun stne pskrtyorlar. Bazlan bir ift kadn iskarpinini parlatan plastik eritte yaralar ayorlar. Geri ekilme. Tekrar saylyor. Yirmi l daha. Batan beri dua ederek arpmalann gerisinde duran Tannc karnca topluluu zafer kazanm bir edayla, "Tanrlar yaralana-maz," diyor. 103. ne yapacan bilmiyor. Hl Merkr Grevi'nin kelebek kozasn skca tutuyor ve bu tehlikeli saldnlara katlmaya cesaret edemiyor. Parmaklara kar duyduu byk korku yavaa geri geliyor ve onu saryor. Gerekten yenilmez grnyorlar. 330 Fakat 9. vazgemiyor. Uan alaylarla saldrmaya karar veriyor. Btn ordu postanenin karsndaki nar aacnda toplanyor. 9., bir knkanatlnn zerine kyor ve arlan hcum srasnn iki yanna yerletiriyor. Parmaklarn yuvasnn kuyu gibi ak azn gryor ve kkrtc sava lklan feromonlan yayyor. Gergedanbcekleri boynuzlarnn hedef izgisinde olmas iin balarn eiyorlar. "Parmaklarn stne saldralm!" Bir postane memuru cam kapy kapatyor. ok fazla cereyan var diyor. Sefere katlanlar hibir ey grmyorlar. effaf duvar ortaya ktnda son hzla ilerliyorlar. Fren yapacak zamanlan olmuyor.

Knkanatllar atlyor ve damla damla akyorlar. Srtlanndaki topular onlann cesetlerine yapyor. - Dolu mu yayor? diye soruyor bir mteri. - Hayr, sanrm bunlar Madam Letiphue'nin kumla oynayan ocuklan. Bunu ok seviyorlar. - Fakat kapnn camn krabilirler, yle deil mi? - Merak etmeyin. Kalndr. Tedavi edilebilecek yaral bcekler geri getiriliyor. Bu saldn srasnda ordu seksen asker daha kaybetti. "Parmaklar bizim dndmzden daha etinler," diyor bir karnca. 9. vazgemek istemiyor. Termitler de. O kadar uzaktan gelirken o kadar engeli siyah levhalar ve effaf duvarlar tarafndan durdurulmak iin amadlar! Gece iin nar aacnn altnda ak ordugh kuruluyor. Hepsi gvenlerini koruyor. Yarn baka bir gn. Karncalar maliyeti, zaman ve olanaklan kullanmay bilirler. Ve sonuta her zaman baanl olurlar. Bu gayet iyi bilinir. Bir izci nceki gn saldrdklar yuvann giriinde bir atlak fark ediyor. Dikdrtgen biiminde yank. Kendi kendine bunun gfeli bir giri olabileceini sylyor. Dierlerine bundan sz etmeden 331 kefe kyor. Baka bir zaman-mekn boyutunda "uzun mesafe uak postas" anlamna gelen sembollerin ilendii yana giriyor ve ok sayda dz ve beyaz levhann altna dyor. inde ne olduunu incelemek iin bunlardan birinin iine ustaca sokulmaya karar veriyor. Tekrar dar kmaya altnda beyaz bir duvar tarafndan bastrlyor. Bunun zerine orada kalyor ve bekliyor. Ve bylece, yl sonra Himalaya Sradalan'nn ortasnda Nepal'de tipik Fransz kzl karncalarndan oluan bir koloninin yerletii aknlkla kefedildi. ok daha sonra bcekbilimciler bu kanncalann bu kadar uzaa nasl geldiklerini kendi kendilerine sordular. Sonunda, bunun tamamen rastlant sonucu Fransz karncalarna benzeyen bir tr olmas gerektii sonucuna vardlar. 158. BU O - Beni tanyor musunuz? Jacques Melies bundan emindi. - Siz... Juliette Ramirez'siniz, "Dnce... - ...Tuzaf'nn yldz yarmacs diye tamamlad Laetitia. Aln kran gazeteci, bilmece ampiyonu, sahte Noel Baba ve katil kannca gruhu arasnda bir balant kurmaya alyordu. Bu tr karlamalara alk olan polis memuru sinir krizinin eiinde olan Juliette Ramirez'i sakinletirmeye alt. - Bu program ok seviyoruz biliyor musunuz? Grndnden daha basit rneklerle evreni farkl bir biimde alglamay retiyor. Baka biimde dnmeyi. Madam Ramirez gzyalarn daha fazla tutamayarak i ekti. - Baka biimde dnmek! Makyajsz, yaplmam salar, iyi kesimli elbiselerinin yerini alan eski bir sabahlkla ekrandakinden daha yal, daha yorgun grnyordu. O parlak yarmac imdi sadece orta yal bir kadnd. Yataktaki adam gstererek konutu: 332 - Bu benim kocam Arthur. Kanncalann "efendisi" o. Buna karn her ey benim hatam, her eyi imdi bize kadar ulatnza gre artk bu srr saklayamam. Size her eyi anlatacam. 159. LERN YOLUNA KONUU - Nicolas, seninle konumam gerek. ocuk babasnn onu halamasn bekleyerek ban edi. Uysalca konutu: - Evet baba, yanl davrandm. Bir daha yapmayacam. Jonathan yumuak bir tavrla yant verdi: - imdi seninle konumak istediklerim kk entrikalann hakknda deil. Daha ok buradaki varoluumuz hakknda konumak istiyorum. Sen "normal bir biimde" yaamaya devam etmeyi setin, oysa biz "karnca" olmaya karar verdik. Bazlan senin bizim birleme seanslanmza katlman gerektiini dnyorlar. Ben nce

seni bizim ruh halimiz hakknda bilgilendirmemiz, sonra kendi zgr seimini yapman iin serbest brakmamz gerektiini dnyorum. - Evet baba. - Bizim ne yaptmz anlyor musun? ocuk gzlerini yere dikerek homurdand: - Daire halinde toplanp hep birlikte ark sylyor ve gittike daha az yiyorsunuz. Baba sabrl olmak niyetindeydi. - Bunlar bizim iimizin sadece dandan grn. Baka ynleri de var. Syle bana Nicolas, senin ka tane duyun var? - Be. - Hangileri? ocuk bir okul snavndaym gibi sayd: - Grme, iitme... dokunma, tat alma ve koku alma. - Eee sonra? diye sordu Jonathan. - Sonra, hepsi bu. 333 - ok iyi. Bana fiziksel gereklii kavraman salayan be fizjk_ sel duyunu saydn. Oysa, baka bir gereklik daha var. Be ruhsal duyuyla kavranabilen ruhsal gereklik. Eer be fiziksel duyunla yetinirsen bu, sadece sol elinin be parmandan yararlanman gibidir. Neden sa elinin be parman da kulfanmayasn? Nicolas en azndan arm grnd: - Senin dediin gibi bu dier "ruhsal" duyular neler? - Duygu, d gc, sezgi, evrensel bilin ve esin. ,, - Ben sadece kafamla dndm sanyordum ve sonra ite. - Fakat hayr, dnmenin birok yolu vardr. Beynimiz bir bilgisayar gibidir. Onu, hakknda ok az fikir sahibi olduumuz mthi eyler gerekletirebilecek biimde programlayabiliriz. Bu, tam olarak kullanma yolunu asla bulamadmz, bize hediye edilmi bir alet. u an iin sadece % 10'unu kullanyoruz. Bin yl sonra belki % 50'sini ve bir milyon yl sonra % 90'n kullanabileceiz. Kafamzda henz bebeiz. evremizde olup bitenin yansn anlamyoruz. - Abartyorsun. Modem bilim... - Kesinlikle hayr! Bilim hibir ey deil. Sadece onun hakknda hibir ey bilmeyenleri etkilemeye yanyor. Gerek bilim adamlan hibir ey bilmediimizi ve ilerledike cehaletimizin daha ok farkna vardmz bilirler. - Ama Edmond Day bir eyler biliyordu, o... - Hayr. Edmond bize kendi zgr tannmamzn yolunu gsteriyor. Bize nasl kendimize sorular soracamz gsteriyor ama bize yant vermiyor. "Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi"ni okumaya baladmzda her eyi daha iyi anladmz izlenimine kaplyoruz, sonra eer okumaya devam edersek hibir eyden hibir ey anlamadmz hissetmeye balyoruz. - Bana bu kitabn iinde olan anlyormuum gibi geliyor. - yleyse ok anslsn. - Doadan, karncalardan, evrenden, sosyal davranlardan, dnyadaki insan topluluklarnn karlamasndan sz ediyor. Hatta yemek tarifleri ve bilmeceler bile grdm. Ben bu kitab okuyarak kendimi daha zeki ve ok gl hissediyorum. 334 - Gerekten anslsn. Ben, daha fazla okuduka her eyin ne kadar anlalmaz olduunu ve ulalacak hedeflerden ne kadar uzakta olduumuzu gryorum. Hatta bu kitap artk bize yardm etmiyor. Artk onlar sadece kendileri de harflerden oluan, birbirini izleyen szckler. Harfler birer resim ve szckler adlandrma-lann ardndaki nesneleri, dnceleri ve hayvanlan yakalamaya alyorlar. "Beyaz" szc kendi titreimine sahip ama "beyaz" baka dillerde baka szcklerle syleniyor: "White, blanco," vb. Bu da "beyaz" szcnn bu rengi tanmlamaya yetmediini ok iyi kantlyor. Bu, eskiden bilmediimiz biri tarafndan icat edilmi bir yaklatrma. Kitaplar birbirini izleyen szckler, kitaplar birbirini izleyen l simgeler, birbirini izleyen yaklatrmalar. - Ama "Greceli ve Mutlak Bilgi..." - "Ansiklopedik" yaanan hayatn yannda hibir eydir. Hibir kitap var olan bir eylem hakkndaki bir anlk dnceye eit olamaz.

- Artk senin sama dilini anlayamyorum. - zr dilerim, biraz hzl gittim. Diyelim ki ben konuurken sen beni dinliyorsun ve bu imdiden nemli bir ey. - Tabi ki seni dinliyorum, neden seni dinlemememi istiyorsun? - Dinlemek ok zordur... Byk bir uyanklk gerektirir. - Garipsin baba. - Affedersin, kendimi senin kavrayna koymadm. Sana bir ey gstermek istiyorum. Gzlerini kapa ve beni iyi dinle. Bir limon hayal et. Onu gryor musun? Sar, sapsan, gnete parlyor. Sert ve kokulu. Kokusunu alyor musun? - Evet. - Gzel. imdi sivri ulu ve keskin bir bak alyorsun. Limonu tekerlekler halinde dilimliyorsun: Limon alyor. Tekerlek gnete svyla dolu etli bir a gibi grnyor. Tekerlei skyorsun ve etlerin patladn, sapsar ve kokulu suyun aktn gryorsun... Hissediyor musun? Nicolas gzlerini kapal tutuyor. - Oh, evet. - Tamam, syle bana aznda tkrk var m? 335 - ey... (dilini aprdatt) ... evet azmn ii tkrk dolu! Bu nasl mmkn olur? - Bu dncenin vcut zerindeki gc. Gryorsun, sadece bir limonu dnerek denetlenemeyen bir fizyolojik olguyu gerekletirebilirsin. - Fakat bu masal gibi artc bir ey! - Bu bir ilk adm. Kendimizi Tanr gibi gstermeye gereksinimimiz yok. Biz uzun sredir bilmeden Tanryz zaten. ocuk cotu- Byle olmay renmek istiyorum. Baba, ltfen, bana her eyi dncelerimle denetlemeyi ret. Bana ret. Ne yapmam gerek? 160. LOKEMZ ZEHR Sitede i sava gittike byyor. Tanrc asiler bir blgenin, sarnlarn blgesinin, tamamn istila ettiler. Oradan srekli olarak Parmaklara bal urubu veriyorlar. Buna aykr bir biimde Parmaklar, Doktor Livingstone araclyla kendilerini ifade etmeyi durdurdular. Peygamberin sesi sustu. Bu sessizlik dindarlarn ateliliinden hibir ey azaltmad. l Tanrclar dzenli bir biiminde bir odada toplanyor ve asiler arpmalardan nce onlar ziyarete geliyorlar. Genelde bir dv konumunda donup kalm bu heykellerle trofalaksi taklidi yapyor ve konuuyorlar. llerin odasna ilk kez adm atanlarn hepsi oradan duyarga-lannn koku dzeyinde deiime uram gibi kyorlar. Kiileri lmlerinden sonra dokunulmadan muhafaza etmek yaratklara nem vermektir. Tannc hareket sitede, yelerin sadece domas salanp sonra dnmeden atlan bireyler olmadklarn syleyen tek hareket. Tanrc asilerin lokemz zehri gibi etkili olan bir konuma tarz-lan var. Tanrlardan sz etmek iin konumaya baladklarnda onlan alglamak engellenemiyor. 336 Sonra, "Parmak Dini"nin etkisi altna giren karncalar almamaya balyorlar, yumurtalara bakmyorlar. Yerin altna, Parmak Yuvas'na gtrmek iin yiyecek armaktan baka bir ey dnmez hale geliyorlar. Kralie Chli-pou-ni asi hareketinin bu azmasndan rahatsz grnmyor. Sadece serer hakknda haber almak istiyor. Haber kayna sineklere gre serere katlanlar imdi dnyann ucunu atlar ve Parmaklara kar savamaya baladlar. "Mkemmel," diyor kralie. "Zavall Parmaklar, bize meydan okuduklanna ne kadar piman olacaklar! Orada onlan kesin olarak yendiimizde, asi hareketinin burada var olmak iin artk hibir nedeni olmayacak." 161. ANSKLOPED YK: Franszcada "conte" (yk) ve "compte" (hesap) szckleri ayn biimde telaffuz edilir. Saylarla harfler arasndaki bu balantnn hemen hemen btn dillerde olduunu gzlemek mmkndr. Szckleri saymak ya da saylan anlatmak,

fark nerede? ngizcede, saymak: To count, anlatmak: To recount. Almancada, saymak: ZSMen; anlatmak: Erzhlen. b-ranlcede, anlatmak: Le saper; saymak: Ll saper. lncede, saymak: Shu; anlatmak: Shu. Saylar ve harfler dilin hecelenmeye balanmasndan beri birlemitir. Her harf bir sayya tekabl eder, her say bir harfe. branller bunu lkadan itibaren anladlar bu yzden Tevrat ve onun trevi olan ncil sihirli bir kitaptr ve kodlanm yklerle sunulan bilimsel bilgilerle doludur. Her cmlenin ilk harflerine saysal deerleri verilirse gizil bir lk anlam kefedilir. Szcklerin harflerine saysal deerleri verilirse efsaneler ve dinle hi ilgileri olmayan formller ve armlar bulunur. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 337 162. YOL KAZASI Bcekler byk saldn iin hazrlanyorlar. Parmaklann yuvas orada, tam karda, dayanlmaz bir biimde onlan hor gryor. Sefere katlanlardan oluan ordu kararl. Kendilerinden gemi gibi dvecekler ama bu ilk yuva bir simge. Onlara direnmemesi gerek. Alaylar uzmanlklarna gre diziliyor. "Byk Boynuz"un zerinde oturan 103., Parmaklar grndnde aynlacak sk, ki k kareler halinde saldrmaiann neriyor. Bu strateji, Gelincikler Sava srasnda cce kanncalar tarafndan kullanld ve o zaman yeteri kadar iyi iledi. Herkes temizleniyor. Son trofalaksiler yaplyor. Kkrtclar en vahi feromonlann yayyorlar. "Saldrn!" Son be yz yetmi askerden oluan sra, korkun ve kararl bir biimde ilerliyor. Arlar duyargalann stnde zplayarak uuyorlar. Zehirli inelerini kl gibi ekmi durumdalar. Knkanatllar enelerini takrdatyorlar. 9. yeniden bir delik amaya almak ve oraya ar zehri koymak istiyor. Her eyden sonra bu Parmaklara kar baani olmu olan tek av teknii. Tamam! Birinci ve ikinci hafif piyade sralan yola kyor ve on-lann yannda ince uzun yakal svariler frlyor. Bel-o-kanllar, Ze-di-bei-nakanilar, Askoleinliler, Moxiluxunlulardan oluan bu kalabalk muhteem bir ordu. Knkanatllar hilikten kan effaf duvara arparak ezilen trdelerinin cn almak istiyorlar. Sralan gelince nc ve drdnc hcum dalgalan yrye geiyorlar. Hafif ve ar topu sralan ieriyorlar. imdiye kadar hi kimse onlan kayglandrmay baaramad. Beinci ve altnc hcum dalgalar enelerinin sivri ulann an zehriyle svayarak lmekte olan Parmaklann iini bitirmeye hazrlanyorlar. Asla hibir bcek ordusu her biri kendi yuvalanndan bu kadar uzakta savamad. Hepsi belki gezegendeki btn evre lkelerin fethinin bu savaa bal olduunu biliyor! 338 Ayrca bu bir savatan daha fazla bir ey. Bu, kesin olarak dnyann hakimiyetinin bal olduu bir sava. Kazanan bu gezegenin efendisinin kim olduunu gsterecek. 9. bunun fazlasyla bilincinde ve enelerini saldrgan bir tavrla uzatmasna baklacak olursa bunu incelikle yapacandan kuku duyulur. Sefere katlanlar onlara kstaha kafa tutan Parmak Yuvas'ndan artk sadece birka bin adm uzaklktalar. 8:30. Postanenin kaps henz yeni ald. lk mteriler neyin hedefi olduklanndan kuku duymadan ieri giriyorlar. Bcekler tnstan drtnala geiyorlar. "leri, saldnn!" Belediyenin temizlik hizmeti sabah saat 8:30'da geiyordu. Bu, ii sabunlu su dolu olan kk bir kamyondu ve kaldnmlan ykamak iin bu sudan serpiyordu. "Bize ne oluyor?" Seferde dehet: Yakc bir su siklonu dalgalar halinde zerlerine geliyor. Btn sefer ordusu sersemliyor ve su altnda kalyor. 103. "Daln!" diye banyor.

Onlarca adm ykseklikteki dalga herkesi bouyor. Su sryor ve uan alaylan vurmak iin gkyzne ykseliyor. Sefere katlanlann hepsi alkalik suyla ykanyorlar. Birka knkanatl korkudan lgna dnm kanncalardan oluan salkmlar tayarak havalanmay baaryor. Her biri ayann u-cu iin dvyor. Karncalar termitleri itiyorlar. Artk halkalar arasnda dayanma ve anlama yok! Herkes kendi cann kurtarmak iin urayor. Yolculardan arlaan knkanatllar zorlukla uuyorlar ve iman gvercinler iin len oluturuyorlar. Aada tam bir kym yaanyor. Alaylarn tamam tayfun tarafndan krp geirildi. Askerlerin zrhl vcutlar kilise avlusunda yuvarlanyor sonra ta oluun iine dyorlar. 339 Bu, gzel bir askeri servenin sonu. Youn sabunlu su fikr. masndan krk saniye sonra sefer artk ilerlemiyor. Parmaklar sorununu sona erdirmek iin birleen eitli trlerden bin bcekten geriye az ok topallayan sadece bir avu asker kalryor. Askerlerin ou belediye temizlik servisinin su dalgalan tarafndan gtrld. Tannclar, Tannc olmayanlar, karncalar, arlar, knkanatllar termitler, sinekler, aynm yapmadan hepsi sv tornado tarafndan sprldler. Alaycln son snnndaki kk kamyonu sren belediye grevlisi hibir eyin farkna varmyor. Hibir insan "Homo sapi-ens'in Byk Gezegen Sava'n kazandn fark etmiyor. nsanlar leyin ne yiyeceklerini, gnn angaryalann ve brodaki ilerini dnerek meguliyetferiyle uramaya devam ediyorlar. Bcekler, onlar dnya savan kaybettiklerini ok iyi biliyorlar. Her ey o kadar abuk ve o kadar kesin oldu ki felaket, pek kavranlabilir gibi grnmyor. Krk saniyede, kilometreler geen btn bu ayaklar, en kt koullarda dven btn bu eneler, en yabana blgelerin kokularn koklayan btn bu duyargalar, her ey zeytin rengine alan bir orbann stnde yzen kopuk paralar haline indirgendi. Parmaklara kar dzenlenen ilk sefer artk ilerlemiyor ve artk asla ilerlemeyecek. Bir sabunlu su hortumu tarafndan oburca yutuldu. 163. NICOLAS Nicolas Wells dierlerine katld. Kendi ses dalgasyla toplu OM titreimini zenginletirdi. Bir an kendisinin maddi olmayan ve hafif, ykselen ve maddeleri aan bir bulut olduunu hissetti. Bu, kanncalarn arasnda Tann olmaktan bin kat daha iyiydi. zgr! zgrd. 340 164. HESAPLARIN GRLMES 9., bir refleksle kurtuluyor. Penelerini bir su borusu yuvasna derinlemesine batnyor. Berbat bir halde yaya meydannn kald-nm talannn zerinde dolayor. 103.'ye gelince, "Byk Boynuzca birlikte ykselecek zaman ancak buldu ve siklondan kurtuldu. Bir asfalt deliinin iinde bzlen 23. gibi o da hibir zarara uramad. Daha ileride hayatta kalan knkanatllar klavuzlann da gtrerek kayorlar. Son birka termit kornijera adasnda kalmadklanna piman olarak tabanlan yalyor. Bel-o-kanl bulumay baaryor. 9., dezenfektandan rahatsz olan gzlerini ve duyargalann ku-rulayarak, "Bizim iin ok fazla gller," diyor. 23. iini ekerek konuuyor: "Parmaklar Tanndrlar. Parmaklar her eyi yapabilecek gtedirler. Durmadan bunu syleyip duruyorduk ve siz bize inanmyordunuz. Kargaaya bakn!" 103. hl korkudan titriyor. Parmaklann Tann olmas ya da olmamas hibir eyi deitirmiyor, onlar korkunlar. Birbirlerini ovuturup sadece kesin olarak bozguna uram bir seferden yakasn kurtaranlarn yapmay bildii ekilde umutsuz trofalaksi dei tokulan yapyorlar. Buna karn 103. iin serven burada bitmiyor. Yerine getirmesi gereken bir grev var. Kelebek kozasna o kadar sk sarlyor ki o zamana kadar buna dikkat etmeyen 9. soruyor.-

"Seferin bandan beri yannda srklediin bu eyin iinde ne var? "nemli bir ey deil." "Gster." 103. reddediyor. 9. fkeleniyor. Asker kanncaya her zaman onun Parmaklar iin alan bir casus olduundan kukulandn bildiriyor. Onlan doruca bu pusuya getiren o, rehberleriymi gibi davranan 103.! 103. paketini 23. ye emanet ederek delloyu kabul ediyor. 341 iki kannca kar karya geliyor, enelerini mmkn olduu ka_ dar geni ayor, duyargalarnn ucunu iyice dikletiriyorlar. En k_ nlgan noktalar daha iyi deerlendirebilmek iin birbirlerinin evresinde dnyorlar. Sonra birden arpma oluyor. Birbirlerinin zerine atlyorlar, baalar arpyor, birbirlerini boazlarndan itiyorlar. 9., sol enesiyle havay kamlyor ve onu dmannn kitin zrhna geiriyor. Saydam kan akyor. 103. ikinci bir trpan darbesinden beceriklilikle kurtuluyor. Dman bunun hzyla srklendii iin, bu durumdan onun bir duyargasnn ucunu kesmek iin yararlanyor. "Bu yararsz dv brakalm! Bizden baka kimse kalmad. Parmaklarn iini bitirme iine gerekten nem veriyor musun?" 9. her trl saduyunun tesinde. stedii tek ey salam duyargasn bu hainin gz evine saplamak. Hedefini ok az bir farkla kamyor. 103. asit fkrtmak istiyor, karnn ayarlyor ve bir postacnn pantolonunun tersinde kaybolacak olan yakc bir damla frlatyor. 9. da at yapyor. imdi 103.'nn zehir kesesi bo. Kkrtc, avnn iini bitirmenin zamannn geldiini dnyor, fakat asker karncann hl kayna var. eneleri ayrk olarak saldryor ve dmannn sol orta ayan yakalayp nden arkaya bkyor. 9. ayn eyi 103.'nn sa arka ayana yapyor. Dierinin yesini ilk koparan kazanacak. 103. dv derslerinden birini anmsyor. "Eer be kez ayn biimde saldrrsanz, dman altna hcumun da ilk bei gibi olmasn bekleyecektir. Bu durumda onu artmak zor olmayacaktn" 103. be kez duyargasnn ucuyla 9.'nun azna vuruyor. Bylece geriye sadece dierinin boynunu yakalamak iin onun enelerinin istemli gerileme konumundan yararlanmak kalyor. Basit bir hareketle kanncann boynunu vuruyor. 9.'nun kafas yal kaldnm tanda yuvarlanyor. 342 Hareketsizleiyor. Dman onu izlemeye geliyor. Yenik duyargalar hareket ediyorlar. Karncalarda vcudun btn blmleri lmden sonra bile belli bir zerklik korurlar. 9.'nun kafas, "Yanlyorsun 103.," diyor. Asker karnca bu son mesajn aktarmaya nem veren bir kafa sahnesini daha nce yaad izlenimine kaplyor. Fakat burada deildi ve ayn mesaj deildi. O, Bel-o-kan'n plndeydi ve o zaman, o asinin ona syledikleri onun varoluunun akn tamamen deitirmiti. 9.'nun duyargalan yeniden kmldyor. "Yanlyorsun 103. Sen herkesi idare edebileceine inanyorsun ama yapamazsn. Hangi taraftan olduunu semen gerek. Ya Parmaklardan yanan ya da kanncalardan yanan. Gzel dnceler yoluyla iddetten kalmyor. Bugn sen kazandn nk benden daha glydn. Aferin. Fakat sana bir tavsiye: Asla zayflama nk o zaman gzel ilkelerinden hibiri yardmna koa-maz." 23. yaklayor ve gerekten fazla geveze olan hu kafaya asit fkrtyor. Asker karncay kutluyor ve kozay ona uzatyor. "imdi ne yapman gerektiini biliyorsun." 103. biliyor. "Ya sen?"

23. hemen yant vermiyor. Kaamak davranyor. Kutsal Parmaklarn hizmetkn olduunu sylyor. Gerektiinde Parmaklann yapmas gerekeni ona gstereceklerini dnyor. Beklerken bu dnyann tesindeki dnyada dolaacak. 103. ona iyi anslar ve cesaret diliyor. Sonra "Byk Boynuzun stne kyor. Onun duyargalanna tutunuyor. Knkanatl d kanatlann ve uzun koyu renk kanatlarn ayor. Balant. Damarl kanatlar Parmaklann lkesinin kirli havasn kartryor. 103. havalanyor ve karsndaki ilk Parmak Yuvas'nn tepesine doru atlyor. 343 165. CNLERN EfENDS Sabah olmutu. Laetitia Wells ile Jacques Melies, Juliette Rarti-rez'in dudaklanna bakarak hl olaanst bir yknn anlatlmasn dinliyorlard. Emekli Noel Baba'ya benzeyen adamn onun kocas Arthur Ra-mirez olduunu biliyorlard. Bu adamn ocukluundan itibaren eitli tamir ilerine tutkun olduunu rendiler. Oyuncaklar, bir tele kumandayla uzaktan idare ettii uaklar, arabalar, gemiler yapyordu. Nesneler ve robotlar onun en kk emrine itaat ediyorlard. Arkadalan ona "cinlerin efendisi" adn takmlard. - Herkesin bir yetenei vardr ve onu gelitirmesi yeterlidir. Dokuma konusunda bir sanat olan byle bir arkadam var. Kilimleri... Ama dinleyicileri dokumayla gerekletirilebilecek harikalarla hi ilgilenmiyorlard. Kadn yeniden sze balad: - Arthur, eer insanla getirecei kk bir "art" varsa bunun tele kumandalar yapma konusundaki ustal sayesinde olacan anlad. Doal olarak robot aratrmalan alanna yneldi ve mhendis diplomas ald. Otomatik patlak lastik deitiriciyi, kafann iine yerletirilebilen hz deitirme mekanizmasn hatta uzaktan kumandal srt kaycy bile icat etti. Son sava srasnda "elik kurtlar" projesini iler hale getirdi. Bu drt ayakl robotlar iki ayakl androidlere gre kesin olarak daha salamdlar. Aynca burun deliklerinin hizasndaki iki mitralyoz ve azdaki 35 mm'lik ksa bir topla karanlkta nian almay salayan iki kameralar vard. "elik kurtlar" gece saldryorlard. Elli kilometreden daha uzaktaki snaklarnda askerler onlan uzaktan kumandayla idare ediyorlard. Bu robotlar o kadar etkindiler ki on-lann varln haber verebilecek hibir dman hayatta kalmad! Buna karn bir gn Arthur "elik kurtlar"n yol at zararlan gsteren ok gizli grntleri izledi. Onlan idare etmekle grevli askerler oyunun ateine kaplm ve bir video oyunundaymlar 344 gibi kontrol ekranlannn zerinde hareket eden her eyi katletmilerdi. Btn bunlardan tiksinen Arthur erken emeklilii semi ve bu oyuncak dkknn amt. Bundan byle yeteneini ocuklann hizmetine sunacakt nk yetikinler onun keiflerini iyi ynde kullanmak iin fazla sorumsuzdular. nceden postane memuru olan Juliette'le o zaman karlat. Jullette ona havale, kartpostal, tavsiye mektuplann getiriyordu. Birbirlerini grr grmez k oldular. Evlendiler ve kazann meydana geldii gne kadar Phoenbc Soka'ndaki evde mutlu yaadlar. O olay "kaza" olarak adlandnyordu. Her gn olduu gibi postayla gelen eyleri datrken, bir kpein saldrsna urad. Kpek, antasna yneldi, btn dileriyle srd ve bir paketi yrtt. Juliette iini bitirdi ve yrtk kutuyu eve getirdi. Parmaklar o kadar hnerli olan Arthur onu tamir etmeyi bilirdi ve ala asla hibir ey fark etmezdi. Bylece her zaman hak talebinde bulunmaya hazr mterilerle skntya girmesini nleyecekti. Arthur Ramirez kutuyu hibir zaman tamir etmedi. Kutuyu tamir etmeye alrken iindekiler merakn uyandrd. Bunlar yzlerce sayfalk kaln bir dosya, acayip bir makinenin planlar ve bir mektuptu. Doal merak onu ayn derecede doal keyf davranna srkledi. Dosyay ve mektubu okudu, planlar inceledi. Ve hayatlannn dengesi bozuldu. Arthur Ramirez tek bir saplantnn kurban oldu: Kanncalar. Tavan arasna kocaman bir yaama kafesi yerletirdi. Karncalarn insanlardan daha zeki olduklann nk bir kannca yuvasndaki dnceler birliinin onu oluturan zeklann toplamn atn sylyordu. Gayet emin bir biimde kanncalarda 1 +

1=3 olduunu sylyordu. Sosyal sinerji iliyordu. Kanncalar yeni bir yaam biiminin, grup halinde yaamann nasl gerekletirileceini gsteriyorlard. Ona gre bu, ksaca insan dncesinin gelimesini salyordu. 345 Juliette Ramirez planlarn neyi gsterdiini ok sonra rendi Bunlar, kefedenin "Pierre de Rosette" adn verdii bir makineyle ilgiliydiler. Bu makine insan hecelerini karnca feromonlarna ve kannca feromonlarn insan hecelerine dntrerek kannca toplumuyla iletiim kurmay salyordu. Laetitia bard: - Ama... Ama... Ama bu benim babamn projesiydi! Madam Ramirez onun elini tuttu. ^ - Bunu biliyorum ve imdi sizin burada olmanzdan o kadar utanyorum ki... Bu kutuyu gerekten babanz Edmond Wells gndermiti ve aha sizdiniz, Matmazel Wells. Dosyada "Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisinin ikinci cildinin sayfalan vard, planlar Franszcay kannca diline evirmeye yarayan makinesinin planla-nyd. Ve mektup, mektup... mektup sizin iindi. Bu srada bfenin ekmecelerinden birinden zenle katlanm beyaz bir kt kard. Laetitia neredeyse onun ellerinin knkiklann yoldu. Okudu: "Laetitia, sevgili kzm, beni yarglama..." Baka efkat szleriyle sona eren, Edmond Wells imzal sevgili yazy oburca yuttu. Gzleri dolmutu, nefret doluydu. Bard: - Hrszlar, siz hrszdan baka bir ey deilsiniz! Bunlar benim-di, hepsi benimdi! Benim tek mirasm, onu benden aldnz. Babamn manevi vasiyeti, onu ardnz. Bu son dncelerin benim iin olduunu hibir zaman bilmeden lebilirdim. Ama bunu nasl yapabildiniz?.. Onun bastrd gzyalanyla sarslan knlgan omuzlarna avutucu kolunu saran Melies'e yasland. - Bizi affedin, dedi Juliette Ramirez. - Bu mektubun var olduundan emindim. Evet, bundan emindim! Btn hayatm boyunca onu bekledim! - Babanzn manevi vasiyetinin kt ellere dmedii konusunda sizi temin edersem belki bizim ktlmz istemezsiniz. Buna ister rastlant ister aln yazs deyin... Sanki kader bu paketin bize ulamasn istedi. 346 Arthur Ramirez hemen makineyi yeniden kurmaya girimiti. Hatta ona baz yenilikler getirmiti. yle ki imdi ift, teraryumda-ki kanncalarla konuuyordu. Evet, bceklerle iletiim kuruyorlard! fkeyle hayranlk arasnda kalan Laetitia sersem lemisti. Melies gibi o da yknn devamn dinlemek iin acele ediyordu. - lk zamanlar ne esenlikti yaadmz! Karncalar bize federas-yonlannn ileyiini agklyor, savalan, trler arasndaki mcadeleleri anlatyorlard. Orada, ayakkab tabanlarmzn kysnda zek olarak baka yeni bir kout evren kefediyorduk. Biliyor musunuz, karncalarn aletleri var, kendi tanmlann yapyorlar, yksek teknolojiler gelitirmiler. Hatta demokrasi, kastlar, iblm, yaayanlar arasnda yardmlama gibi soyut kavramlardan bile sz ediyorlar. Arthur Ramirez, onlarn yardmyla onlann dnme tarzn daha iyi tanmay renerek "kannca yuvas ruhu"nu yeniden reten bir bilgisayar program gelitirmiti. Ayn zamanda kk robotlar oluturdu: "elik karncalar". Amac yzlerce kannca robottan oluan yapay bir kannca yuvas yaratmakt. Her biri zerk bir zekya sahip olacakt (elektronik bir cipin iine konmu bir bilgisayar program) fakat toplu halde dnp hareket edebilmek iin grubun btnne balanabilecekti. Juliette Ramirez bunu ifade edecek szckleri arad: - Nasl sylesem? Btn, deiik yeleri olan tek bir bilgisayar ya da dayanma halinde nronlara aynlm bir beyin oluturuyordu. 1 +1=3 ve bunun sonucunda 100+100=300. Arthur Ramirez "elik karncalarnn" uzayn fethi iin mkemmel derecede uygun olduklarn dnyordu. Bylece u anda uygulanmakta olan uzay tekniinde olduu gibi uzak gezegenlere bir aratrma robotu gndermek yerine neden hem toplu hem bireysel zeklar olan bin kk aratrma robotu gnderilmesin?

lerinden biri bozulur ya da kaybolursa dier dokuz yz doksan dokuzu onun grevini stlenebilirdi. Tek aratrmac robot aptalca bir mekanik kazann kurban olduunda btn bir uzay program yok oluyordu. 347 Melies hayranln belirtti. - Silahlanma konusunda bile ok zeki kocaman bir robotu yok etmek, bin kk, daha basit ama dayanma iinde olan robotu yok etmekten daha kolaydr. Madam Ramirez onun sylediklerinin altn izdi. - Bu, sinerjinin ilkesi. Birlik, bireysel yeteneklerin toplamn aar. Yalnz bu noktada btn byk projelerini gerekletirmek iin Ramirezlerin paralan yoktu. Minyatr paralar ok pahalyd ve ne oyuncak dkkn ne de Juliette'in posta memuriyeti borlan demeye yetiyordu. O zaman Arthur Ramirez'in verimli aklndan yeni bir dnce fkrdi: juliette'i "Dnce Tuza" yanmasna gndermek. Gnde on bin frank, ne beklenmedik kazan! O, yapmclara Edmond VVelIs'in "Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedi-si"ndeki en iyi bulmacalan gnderiyordu, Juliette de onlan zyordu. Wells Bilmeceleri dzenli olarak kabul ediliyorlard nk hi kimse bu kadar ustaca bilmeceler icat edemiyordu. Melies honutsuzluunu belirtti: - Yani her ey hileliydi. - Her ey her zaman hilelidir, dedi Laetitia. lgin olan nasl hileli olduunu bilmektir. rnein "birler", "ikiler" ve "ler"den oluan bulmacay neden uzun sre anlamam gibi yaptnz anlamyorum. Yant basitti. - nk Edmond VVelIs'in madeni bitmez tkenmez bir kaynak deil. jokerlerle her gn on bin frankm almaya devam ederek yarmann srmesini salayabilirim! Bu kazanlar iftin rahata yaamasn salad. Bu srada Arthur "elik kannca"larn gelitirmekte ve trler aras iletiimde ilerliyordu. Arthur bir gn televizyon izlerken onu titreten bir ey grnceye kadar kout dnyalann en iyisinde her ey yolunda gitti. Televizyonda grd ey CCG'nin bir rnnn reklamyd: "Krak Krak'n getii yerde bcekler lr." Yakn ekimde bir kannca onu ieriden kemiren bir bcek ilacyla mcadele ediyordu. 348 Arthur isyan etti. Bu kadar kk bir dman zehirlemek ne byk kallelikti! elik kanncalanndan biri hazrd. Onu hemen casusluk yapmas iin CCG laboratuvarlanna gnderdi. Mekanik karnca, Salta kardelerin "Babel" adl daha korkun bir proje iin uluslararas uzmanlarla ibirlii yaptklann kefetti. "Babel" o kadar rktcyd ki bcek ilalan konusunda alan en stn aratrmaclar bile evreci hareketleri karlanna almak korkusuyla mutlak bir gizlilik iinde alyorlard! Deneyimle-rindeki cehaletleriyle CCG'nin yneticilerine bile bavurmulard. Madam Ramirez szlerine devam etti: - "Babel" mutlak kannca zehri. Kimyaclar organofbsfbrik tipte klasik zehirlerle kanncalarla etkin bir biimde mcadele etmeyi asla baaramadlar. Oysa "Babel" bir zehir deil. Bu, karncalar arasndaki duyarga iletiimini kantrabilen bir madde. "Babel" son aamasnda btn kannca feromonlann kantran bir koku yaymas iin yere serpilmesi yeten bir tozdu. Sadece ok az bir miktarla kilometre karelerce yer etki altnda kalyordu. evredeki btn kanncalar mesaj yayamaz ya da alamaz hale geliyorlard. Oysa iletiim olana olmadan kannca, kraliesinin yaayp yaamadn, grevinin ne olduunu, kendisi iin iyi ya da tehlikeli olann ne olduunu bilemez. Btn dnya yzeyi bu rnle svanrsa be yl sonra yeryznde artk kannca olmayacakt. Birbirlerini anlamamak yerine kendilerini lmeye brakmay tercih ederlerdi. Karnca tamamen "iletiim"dir! Salta Kardeler ve meslektalan kannca dnyasnn bu temel verisini anlamlard. Fakat onlar iin kanncalar yok edilecek kk asalaklardan baka bir ey deildi. Karncalan, sindirim sistemlerini deil de beyinlerini zehirleyerek yok edebileceklerini kefetmi olmaktan gurur duyuyorlard. - rknt verici, dedi gazeteci.

- Kocam kk casusuyla dosyann btn paralann ele geirdi. Bu kimyaclar topluluu bir defada btn karnca trn dnya yzeyinden kazmak niyetindeydi. Komiser sordu.349 - Msy Ramirez o anda m mdahale etmeye karar verdi? - Evet. Laetitia ve Melies, ikisi de Arthur'un bunu nasl yaptn anlamlard. Kans onlar teyit etti: Gelecekteki kurbann kokusunu tayan kk bir para kuma koparmas iin nce bir izci kannca gnderiyordu. Daha sonra bu kokuyu tayan yok eden gruhu yolluyordu. Doru tahmin etmekten mutluluk duyan polis memuru bilirkii edasyla takdir etti: - Madam, kocanz imdiye kadar karlatm en karmak ve gelimi cinayet tekniini buldu. Juliette Ramirez bu vg zerine kzard. - Bakalannn nasl yaptklarn bilmiyorum ama bizim yntemimizin gerekten ok etkin olduu ortaya kt. Ayrca kim kukuia-nabilirdi ki? Dnyann btn tanklan bizim tarafimzdayd. Karncalannz tek balarna hareket ediyorlard. Eylemlerin meydana geldii tiyatrodan yz kilometre uzaklkta bizi bulmak iin bizden serbesttiler! Laetitia ard: - Yani katil karncalarnz zerk miydi demek istiyorsunuz? - Elbette. Kanncalardan yararlanmak sadece yeni bir ldrme tarz deil, ayn zamanda bir ii dnmek iin yeni bir tarz. Bu i bir lm olsa bile! Bu belki de yapay zeknn zirvesi! Babanz bunu ok iyi anlamt Matmazel Wells. Bunu kitabnda aklyor, bakn! Onlara "Ansiklopedi'nin bir kannca yuvasnn nasl yapay bilgisayar zeksyla ayn olduunu gsteren blmn okudu. Saltalara gnderilen karncalar uzaktan kumandayla idare edilmiyorlard, zerktiler. Fakat bir apartman dairesine gidip bir kokuyu bulmak, o koku olan her eyi ldrmek ve eer varsa bu dramn btn tanklann yok etmek, tek bir yaam belirtisi bile brakp gitmemek iin programlanmlard. Kanncalar su borulan ve kanalizasyonlar yoluyla gidip geliyorlard. Sessizce ortaya kyor ve vcudu ieriden delerek ldryorlard. 350 - Mkemmel, aranp bulunmas olanaksz bir silah! - Buna karn siz onlardan kurtuldunuz Komiser Melies. Aslnda lmden kurtulmak iin komak yetiyordu. elik karncalarmz ok yava ilerliyorlar, siz buraya gelirken bunun farkna vardnz. Yalnz, insanlann ou kanncalarmz onlara saldrdnda o kadar dehete kaplyorlar ki kap gitmek iin kapya doru komak yerine korkudan ve aknlktan donup kalyorlar. Gnmzde kilitler gittike o kadar karmak oldular ki titreyen eller onlan, hcumdan nce kabilmek iin yeteri kadar abuk amakta zorlanyorlar. amzn paradoksu: En ok kendilerini skp kalm bulanlar en iyi zrhl kap dzenleri olan insanlar oldu! Polis memuru zetledi: - Demek Salta kardeler, Caroline Nogard, Maximilien MacHa-.rious, Odergin ifti ve Miguel Cygneriaz byle ldler! - Evet. Onlar "Babel" projesinin sekiz ncsydler. Kanncalarmz] sizin Takaguminize gnderdik nk bir Japon antenin gzmzden kam olabileceinden korktuk. - Cinlerinizin etkinliini grebildik! Onlan grebilir miyiz? Madam Ramirez bir kannca almak iin tavan arasna kt. Bunun canl bir bcek deil de eklenmi bir otomat olduunu fark edebilmek iin ok yakndan incelemek gerekiyordu. Metal duyargalar, gz hizasnda geni objektifli iki kck video kameras, basnl bir kapsl sayesinde asit fkrtan bir kann, ustura gibi bilenmi iki paslanmaz ene. Robot enerjisini boazna yerletirilmi bir lityum pilden alyordu. Kafann iinde bir mikro iletici, eklemlerin btn motorlann ve yapay duyularn salad bilgileri ynetiyordu. Laetitia elinde bytele bu minyatrletirme ve saatilik harikasn hayranlkla seyrediyordu:

- Bu kk oyuncak iin ne kadar ok olas uygulama alan var! Casusluk, sava, uzayn fethi, yapay zek dzenlerinin reformu..: Ve tam olarak bir karnca grnts sunuyor. Madam Ramirez altn izdi: 351 - Grnt yetmiyor. Robotun gerekten etkin olmas iin bir kanncann tam zihniyetini kopya etmek ve ona frmek gerekti Babanzn bu konuda ne dediini dinleyin! Ona bir blm gstermeden nce "Ansiklopedi"nin sayfalarn kantrd. 166. ANSKLOPED ;NSAN BMCLK (ANTROPOMORFZM): nsanlar her zaman ayn tarzda, her eyi kendi dzeylerine ve deerlerine getirerek dnrler. nk beyinlerinden honutturlar ve onunla gurur duyarlar. Kendilerini mantkl bulurlar, saduyulu olduklarn dnrler. Ayrca her eyi kendi bak alarndan grrler: Bilin ya da gnl gzyle grme gibi zek da ancak insan zeks olabilir. Frankensteln, Tann'nn Adem'i yaratmas gibi, nsann kendi grntsnde baka bir nsan yaratmas efsanesini temsil eder. Her zaman ayn amur! Hatta androldler yaparken bile nsanlar kendi var olma ve davran biimlerini yeniden retmilerdir. Belki bir gn bir robot biimlerinde, robot papalar olacak ama bu, onlarn dnme biimlerin^ hibir ey deitirmeyecek. Bununla birlikte o kadar ok sayma baka dnme biimi var kil Karncalar bize bunlardan birini retiyorlar. Dnya d varlklar belki bize baka dnme biimleri retecekler. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit O. Jacques Melies gayretsizce ikletini iniyordu. - Btn bunlar ok ilgin. Gene de beni merakta brakan nemli bir soru kalyor geriye. Madam Ramirez, beni neden ldrmek istediniz? 352 - Oh, bata sizden deil, Matmazel VVells'ten kukulanyor ve ekmiyorduk. Onun yazlann okuyor ve babasna ektiini dnyorduk. Ortaya knza kadar sizden haberimiz yoktu. Melies ikletini daha sinirli sinirli inedi. Juliette devam etti: - Matmazel VVelIs'i gzetlemek iin mekanik kanncalanmzdan birini evine yerletirmitik. Casusumuz bize sizin konumalannzn kaydn ulatrd ve o zaman ikinizden daha kavrayl olann siz olduunuzu rendik. Hamelin Kavalcs yknzle srr kefetmeye ok yakndnz. Size de gruhu gndermeye karar verdik. - Ve ben bu yzden sulandm. Neyse ki cinayetlerinize devam ettiniz... - Prof. Miguel Cygneriaz ellerinin arasnda rnn son halini tutuyordu. Bu bizim ncelikle yok etmeyi amaladmz eydi. - Ya imdi u nl mutlak kannca ilac "Babel" nerede? - Cygneriaz'n lmnden sonra kannca komandolanmzdan biri bu berbat eyi ieren deney kabn yok etti. Bildiimiz kadany-la bu maddeden baka yok. Bir gn baka aratitmaalarn benzer bir dnceye sahip olmamalann umalm. Edmond Wells dnfc elerin havada oluunu yazyor... yiler ve ktler! ini ekti. - Pekl, imdi her eyi biliyorsunuz. Btn sorulannza yant verdim. Sizden hibir ey gizlemedim. Madam Ramirez, Melies'in cebinden bir ift kelepe karmasn bekler gibi ellerini uzatt. - Beni sorgulayn. Beni tutuklayn. Beni hapsedin. Ama size yalvanyorum, kocam rahat brakn. O yiit bir adam. Sadece ka-nncalarsz bir dnya dncesine katlanamyordu. Gururianyla gl; gna dnm bir avu bilginin tehdidi altndaki gezegenin bir zenginliini kurtarmak istedi. Ltfen, Arthur'u rahat brakn. Hem za-, ten o, kanser tarafndan mahkm edilmi durumda. \ 167. HABER YOK, HABERLER KT "Sererden yeni haberler neler?" 353 "Artk haber yok." "Ne demek artk haber yok? Dou'dan gelen hibir kk sinek ulamad m?

Chli-pou-ni duyargalarn dudaklannn yaknna getiriyor ve onlar srarla temizliyor. Olaylann onun diledii kadar basit bir biimde gelimediklerini nceden hissediyor. Karncalar Parmaklan ldrmekten bitkin mi dtler acaba? Kralie "asiler" sorununun sonunda zlp zlmediini soruyor. Bir asker kannca artk saylannn iki ya da yz olduunu ve onlan ayrt etmenin zor olduunu sylyor. 168. ANSKLOPED / /. EMR: Bu gece garip bir rya grdm. Paris byk bir krek tarafndan saydam bir kaba konmutu. Kabn ine girdikten sonra her ey sarslmt, yle ki Eyfel Kulesi tuvaletimin duvarna vuruyordu. Her ey ters dnmt, ben tavanda yuvarlanyordum, binlerce yaya kapal pencereme arparak eziliyordu. Arabalar bacalara vuruyor, sokak lambalar yerden kyorlard. Mobilyalar yuvarlanyor ve ben evimden kayordum. Darda her ey altst olmutu, Zafer Ant paralar halindeydi, Notre-Dame de Paris derinlemesine topraa saplanm kuleleriyle ters dnmt. Metro vagonlar yerdeki geni yarklardan frlyor ve ilerindeki insanlar dar frlatyordu. Ben ykntlarn ortasnda kouyor ve dev bir cam duvarn nne ulayordum. Duvarn arkasnda bir gz vard. Gkyznn tamam kadar byk, beni gzleyen tek bir gz. Bir an benim tepkimi grmek steyen gz dev bir kak olduunu dndm eyle duvara vurmaya balad. Kulaklar sar eden bir an sesi yankland. Evlerdeki hal salam olan btn camlar patladlar. Gz hl bana bakyordu ve gneten yz kat daha bykt. Bunun olmasn stemezdim. Bu ryadan beri ormanda kannca yuvalar aramaya gitmiyorum. Benim karncalarm 354 lrlerse evime baka hibir karnca yuvas yerletirmeyecek lm. Bu rya bana evreme kabul ettirmeyi stemeden nce kendi zerimde uygulamaya balayacam bir 11. emir esinledi: Sana yaplmasn stemediin eyi bakalarna yapma. Ve "bakalar" szcyle "btn" dierlerini kastediyorum. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 169. HAMAMBCE LKESNDE Bir kedi acayip bir uan hayvann getiini gryor. Balkon demirlerinin arasndan ona vuruyor. Knkanatl "Byk Boynuz" dyor. 103., o, yere demeden srayacak zaman ancak buluyor. arpmann etkisini ayaklaryla yavalatyor. On kat gene de olduka yksek. Knkanatlnn daha az ans var. Ar iskeleti yerde patlyor. Harika hava savas, deerli "Byk Boynuz"un ii bitiyor. 103.'nn dnn hz p kutusundaki pler tarafndan yavalatld. Kozasn hl brakmad. p kutusunun atlak ve ok renkli tabannda yryor. Ne artc yer! Burada her ey yenebilir ve 103. beslenmek iin bundan yararlanyor. Tanmlamaya zaman bulamad ok sayda ar koku var. Yukanda, yrtk bir mutfak kitabnn stnde kaak bir siluet j fark etti. Bunlardan bir sr var. Orada onu yandan gzetleyen | binlerce siluet var. Uzun duyargalan oalyor. i Demek Parmakiann lkesinde yasayan bcekler var! 103. onlan tanyor. Bunlar hamambcekleri. ! Her yerde onlardan var. Bir konserve kutusundan, yrtk bir ter-ji likten, uyuyan bir fareden, bir paket obur enzimli temizlik madde- sinden, etkin bakterili bir kap yourttan, krk bir elektrik pilinden, I bir yaydan, krmz bir yara bandndan, bir yattrc ila kutusun-\ dan, bir uyku ilac kutusundan, son kullanma tarihi geen ve 355 dokunulmadan atlm bir donmu gda kutusundan, kuyruksuz ve kafasz sardalyalarla dolu bir kutudan kyorlar. Hamambcekleri 103.'y evreliyorlar. Kannca hi bu kadar kocamanlarn grmedi. Koyu renk d kanatlar ve uzun, eri, eklemsiz duyargalan var. Kt kokuyorlar, tahtakurulan kadar kt deil ama daha eki, rme kokusal tonlar bakmndan, daha farkl i bulandrc bir kokulan var. Yan ksmlar saydam. Saydam kitinden arpntl badan, kalp arpmalar, ince damarlara itilen kann sray grlebiliyor. 103. ok etkileniyor. Pis kokular (acm bal urubu gibi) yayan, sanms d kanatlan ve kk kancalarla kapl ayaklar olan yal bir hamambcei kokusal dilde 103.'ye sesleniyor.

Ona buraya ne yapmak iin geldiini soruyor. 103. ona yuvalarndaki Parmaklarla karlamak istediini sylyor. Parmaklar! Btn hamambcekleri onunla alay eder gibi grnyorlar. Gerekten Parmaklar m dedi? "Evet, bunda bu kadar aracak ne var?" "Parmaklar her yerdeler. Onlarla karlamak zor deil," diyor yal hamambcei. "Beni onlardan birinin yuvasna gtrebilir misiniz?" diye soruyor karnca. Yal hamambcei yaklayor. "Parmaklarn... kim olduklann gerekten biliyor musun? 103. kar koyuyor. "Onlar dev hayvanlar." 103., hamambceinin ona ne demek istediini anlamyor. Yal hamambcei sonunda ona yant veriyor: "Parmaklar bizim klelerimiz." 103. buna inanmakta glk ekiyor. Dev Parmaklar irenM&-k hamambceklerinin kleleri miydiler? "Ne demek istediinizi aklayn." 356 Yal hamambcei, hamambceklerinin Parmaklara nasl her gn onlara tonlarca deiik yiyecek atmay rettiklerini anlatyor. Parmaklar onlara snacak yer, yiyecek ve hatta scaklk salyorlar. Onlann emrindeler ve onlann stne titriyorlar. Her sabah hamambcekleri Parmaklarn getirdii sungu dalarnn arasndan henz bir blmn yemiken dier Parmaklar gelip yemek boaltyorlar. Bu yzden her zaman, an bol miktarda ok taze ve birinci kalite yiyecekleri var. Baka hamambcekleri, eskiden kendilerinin de ormanda ya-adklann, sonra Parmaklarn lkesini kefettiklerini ve oraya yerletiklerini anlatyorlar. O zamandan beri beslenmek iin avlanmaya bile gereksinimleri yok. Parmaklar tarafndan sunulan yiyecekler ekerli, ya bakmndan zengin, eitli ve... en nemlisi hareketsizler. "En uzak atamz kk av peinde komayal rahat bir on be yl olmutur. Her ey her gn taptaze dyor, Parmaklar tarafndan sunuluyor," diyor siyah srtl, kocaman bir hamambcei. Bu duyduu eyden ve ayn zamanda gayet ak grd yiyecek ynlarndan dolay aran 103., "Parmaklarla konuuyor musunuz?" diye soruyor. Yal hamambcei onlarla konumaya gereksinim duymadklarn aklyor. Hibir hamambcei srar etme gereksinimi duymadan itaat ediyorlar. Her neyse! Bir kez sungular biraz ge gelmiti. Hamambcekleri kannlaryla duvara vurarak honutsuzluklarn gsterdiler ve ertesi gn yiyecekler zamannda geldi. Genelde pler her gn indiriliyor. "Beni onlarn yuvasna gtrebilir misiniz?" diyor kann-ca. Fsldaarak tartma. Hepsi kabul eder grnmyor. Yal hamambcei tartmann sonucunu aklyor. "Ancak 'yce snav' geebilecek yetenekte olduunu kantlarsan seni onlarn yuvasna gtreceiz." Yce snav? Hamambcekleri asker kanncay binann ilk bodrumundaki p boaltma odasna gtryorlar. Orada eski mobilyalar, ev aletleri, kartonlarla tka basa dolu bir eski eya kesi var. 357 Hamambcekleri 103.'y belli bir yere doru gtryorlar. "Bu 'yce snav' da ne?" Bir hamambcei ona bu ilemin ksaca biriyle karlamaktan ibaret olduunu sylyor. "Biri mi, kim bu? Bir dman m?" Bir khin hamambcei, "Evet, senden daha da topuz gibi olan bir dman," diye yant veriyor. Dz sra halinde yryorlar. Kanncay bu belli yere gtryorlar. 103. orada karasnn tyleri karmakark olan baka bir kannca gryor. Bu, yaman grnl bir asker kannca. O da hamambcekleriyle evreli.

103. duyargalann ileriye atyor ve ilk anormallii fark ediyor: Bu kanncann kesin olarak hibir pasaport kokusu yok! Bu, kesin olarak gs gse arpmaya alm bir aetli asker nk ayaklan ve boaz ok sayda ene darbesiyle hafife synlm. Neden bilmiyor ama ona bu koullarda takdim edilen bu karnca hemen ona antipatik geliyor. Kokusu yok, a dolaan birinin havalarnda, yeterince ukalaca bir yry tarz var, ayaklanndaki tyler iki gndr yalanmam olmal, ite hi de cana yakn olmayan bir karnca! 103., onun tepkilerini ilgiyle gzetleyen hamambceklerine, "Bu kim?" diye soruyor. "Seninle, kesin olarak seninle, karlamak iin srar eden biri," diye yant veriyorlar. 103. kendi kendine sorular soruyor. Bu kannca neden onunla karlamak istiyor ve imdi neden onunla konumuyor? 103. bir ey deniyor: Yavaa kafasn sallar gibi yapyor sonra birden enelerini gz korkutma konumunda geni geni ayor. Dieri boyun eecek mi yoksa meydan m okuyacak? Kendisi henz dv konumuna gemiken dieri de yan ekilde az kllann ekti. "Kimsin sen?" Yant yok. Dieri sadece duyargalarn kaldrd. "Burada ne yapyorsun? Ordudan msn?" Gene dvmek gerekecek. 358 103. kamn boaznn altnda sallayarak yakndan asit at konumunda daha gl bir gz korkutma yntemi deniyor. Dierinin onun zehir rezervinin bo olduunu bilmediini varsayyor. Karda, dier kannca ayn ekilde davranyor. Kannca uygarlnn iki temsilcisi hamambceklerinin byk merak nnde birbirlerine saygl davranyorlar. 103. imdi snav daha iyi anlyor. Aslnda hamambcekleri bir kannca dellosu grmek istiyorlar ve kazanan onlann kabilesine kabul edilecek. 103. karncalan ldrmeyi sevmiyor ama grevi daha nemli (bir hamambcei snav sresince kozay onun iin saklamay kabul etti). Hem sonra karsndaki bu bireyi gittike daha ok dara-acna uygun buluyor. Kim bu, bu konumayan ukala? stelik dnyann ucuna ilk ulaan karncay, 103.'y tanmayan bu kannca kim? "Ben 103683.'yml" Dieri yeniden duyargalann dikiyor fakat hl yant vermiyor. kisi de at konumunda kalyorlar. 103. kendi kendine dierinin asit cebinin mutlaka dolu olduunu dnerek, "Birbirimizin stne at yapmayacaz herhalde," diyor. 103. vcudunu dinliyor ve asit cebinin dibinde en son kk bir damla asit kaldn hissediyor. Eer atn abuk yaparsa belki onu artma avantajna sahip olacak. Kann kaslarnn btn gcyle damlasn ileriye itiyor. Fakat ans eseri dieri tam olarak ayn anda at yapyor, yle ki iki damla birbirlerini imha ediyor ve yavalayarak dyor. (Yavalayarak? Havann svy kaydrd asla grlmemitir ama o, buna dikkat etmiyor.) 103., btn eneleri ak bir halde saldnyor ve sert bir eye arpyor. Dmannn enelerinin sivri ucu tam olarak onun enelerinin sivri ucuna vuruyor! 103. dnyor. Dman hzl ve inat grnyor ve onun darbelerini saniyesinde ve onun tam olarak indirmek istedii yerde engelliyor. Bu koullarda bir karlama istenecek bir ey deil. 359 Hamambceklerine doru dnyor ve bu kanncaya kar dvmeyi reddettiini bildiriyor nk o da onun gibi bir kzl karnca. "Ya ikimizi birden kabul edeceksiniz ya da hibirimizi kabul etmeyeceksiniz." Hamambcekleri bu sylev karsnda almyorlar. Sadece ona snav getiini bildiriyorlar. 103. anlamyor. O zaman ona aklyorlar. Aslnda dman yoktu, karsnda hibir zaman bir dman olmad. Tek muhatab hep kendisiydi. 103. hl anlamyor. Bunun zerine hamambcekleri onun, bakann "karsnda kendisinin" var olmasn salayan bir maddeyle kapl sihirli bir du-vann nne konduunu sylyorlar.

"Bu, yabanclar hakknda birok ey renmeyi salyor. Ve zellikle kendilerine sayg duyup duymadklann gsteriyor," diyor yal hamambcei. Birini deerlendirmek iin onu kendi grnts karsnda nasl davranacan aka itiraf ettii bir duruma sokmaktan daha iyi bir yntem var m? Hamambcekleri bu sihirli duvar rastlantyla kefetmilerdi. Tepkiler ilgin olmutu. Bazlar kendi grntlerine kar saatlerce dvyor, dier bir blm kendi kendilerine hakaretler yadryorlard. ounluk karlarnda grnen hayvann saldrmaya deer olduuna karar veriyordu nk kokusu yoktu ya da her durumda onlarla ayn kokuyu tamyordu. Kendi grntlerine hemen kardee yaklamay ok az deniyordu. Yal hamambcei filozofa bir edayla konutu. "Bakala-nndan bizi kabul etmelerini istiyoruz ve biz kendi kendimizi kabul etmiyoruz..." Kendi kendine yardrn etmeye hazr olmayan birine yardm etmeyi nasl isteyebiliriz? Kendine deer vermeyen birine nasl deer verebiliriz? Hamambcekleri 'yce snav' icat etmi olmaktan ok gururlular. Onlara gre sonsuz derecede kk olandan sonsuz derecede byk olana kadar kendi kiiliinin grntsne direnebilecek hibir hayvan yok. 360 103. kendi eiyle ayn anda tekrar aynaya doru geliyor. Akas hi ayna grmedi. Bir an kendi kendine, bunun kesin olarak imdiye kadar grd en byk mucize olduunu sylyor. Ayn anda hareket eden, kendisini gsteren baka bir duvar! Belki de hamambceklerini deerinden aa grd. Sihirli duvarlar yapabildiklerine gre belki onlar gerekten Parmaklarn efendileri! "Sonuta sen kendini kabul ettiine gre, seni kabul ediyoruz, sonuta kendine yardm etmek istediine gre, sana yardm edeceiz," diyor yal hamambcei. 170. SAVAILARIN DNLENMES Laetitia Wells, Jacques Melies'in yan banda Phoenix Soka-'nda yryordu. Muzipe onun kolunu tuttu. - Sizin bu kadar mantkl davranmanza ardm. Bu nazik yal ifti vakit geirmeden tutuklayacanz dnyordum. Genelde polis memurlar fazlasyla kaln kafal ve kurallara sk skya baldrlar. Melies kendini ekti. - nsan psikolojisi konusunda hibir zaman gl olmadnz. - Ne yanl inan! - Bu normal, siz insanlardan nefret ediyorsunuz! Asla beni anlamaya almadnz. Bende durmadan akl yoluna yneltilmesi gereken bir budaladan baka bir ey grmyorsunuz. - Fakat siz koca bir budaladan baka bir ey deilsiniz! - Bir budala olsam bile bu konuda beni yarglamak size dmez. Bir sr nceliiniz var. Hi kimseyi sevmiyorsunuz. Btn erkeklerden nefret ediyorsunuz. Sizin hounuza gitmek iin iki yerine alt bacaa, dudaklar yerine keskin enelere sahip olmak gerek! (imdi sertlemi olan meneke rengi gzlerle kar karya geldi.) mark ocuk! Her zaman hakl olduunuz iin vnrsnz! Ben haksz olduumda bile alakgnll davranyorum. - Siz sadece... 361 - Yorgun ve okurlannn karsnda kendini deerinden fazla vmek iin zamann onu ykmakla geiren bir gazeteciye kar an sabrl davranan bir adamm. - Bana hakaret etmeniz yararsz, gidiyorum. - te bu, gerei dinlemektense kamak o kadar kolay ki. Ayrca nereye gitmek iin ayrlyorsunuz. Aceleyle yaz makinenize koup bu yky gn na karmak iin mi? Ben, hakl olan bir gazeteci olmaktansa yanlan bir polis memuru olmay tercih ederim. Ramirezleri rahat braktm ama sizin yznzden, sadece sizin ilgin olan yapma tutkunuz yznden gene de son gnlerini demir parmaklklar arkasnda geirme riskini tayorlar! - Benimle byle konumanza izin veremem... Laetitia ona tokat atacakt. Melies scak ve salam eliyle onun bileini tuttu. Baklan karlat. Siyah gzbebekleri meneke rengi gzbebeklerine kar. Abanoz orman tropik okyanusa kar. Hemen kahkahalarla glme istei duydular ve birlikte gldler. Katla katla gldler.

Ne! ok ksa bir nce hayatlarnn bilmecesini zmlerdi, insanlarn dayanma iindeki robotlar yapt, kanncalarla iletiim kurduu, mkemmel cinayeti gerekletirdikleri, kout ve harika baka bir dnyayla ilikiye girmilerdi. Ve imdi burada, bu hznl Phoenbc Soka'nda, birlikte, el ele dncelerini birletirip zamann dndaki bu anlan dnmek yerine ocuklar gibi bouarak kavga ediyorlard! Laetitia dengesini kaybetti ve daha rahat glebilmek iin kald-nma oturdu. Saat sabahn yd. Gentiler, sevinliydiler ve uy-kulan yoktu. nce Laetitia solukland. - zr dilerim! Budalaca davrandm. - Hayr sen deil. Ben. - Evet ben. Yeni bir glme dalgas yeniden onlan sard. Bir olay kutlamaktan evine dnen ge kalm, biraz akrkeyif bir adam oynamak, iin kaldrmdan baka bir yer bulamayan bu yuvasz gen ifte acyarak bakt. Melies kalkmas iin Laetitia'ya yardm etti. 362 - Haydi gidelim. - Ne yapmak iin? - Geceyi kaldrmn stnde geirmek istemiyorsun herhalde, deil mi? - Neden olmasn? - Laetitia, benim o kadar mantklm, sana neler oluyor? - Bana olan o ki artk o kadar mantkl olmaktan bktm. Mantksz olanlar hakl, dnyadaki btn Ramirezler gibi olmak istiyorum! Melies, sabah iyinin Laetitia'nn ipek gibi salann ve ince elbisesinin altindaki hassas vcudunu slatmamas iin onu bir duvar kesine, bir sundurmann altna ekti. Birbirlerine ok yakndlar. Melies gzn krpmadan onun yzn okamak iin elini uzatt. Laetitia geri ekildi. 171. BR SALYANGOZ YKS Nicolas yatanda kprdayp duruyordu. - Anne, kendimi karncalarn Tanns yerine koyduum iin kendimi affedemiyorum. Ne byk yanl! Bunu nasl tamir edebilirim? Lucie Wells onun zerine eildi: - Ne iyi, ne kt ve buna kim karar verebilir? - Bunun kt olduu agk. O kadar utanyorum ki... Dnlebilecek en kt aptall yaptm. - Neyin iyi, neyin kt olduunu asla kesin olarak bilemeyiz. Sana bir yk anlatmam ister misin? - Ltfen anne! Lucie Wells olunun ba ucuna oturdu. - Bu bir in masal. Bir zamanlar iki kei bir Taocu Manast-r'nn bahesinde dolayorlard. Birden biri yerde nlerinden geen bir salyangoz grd. Arkadan zamannda engellediinde o, salyangozu dikkatsizce ezmek zereydi. Eilerek hayvan ald. "Bak, neredeyse bu salyangozu ldryorduk. Oysa bu hayvan bir 363 hayat ve onun araclyla devam edecek bir kaderi temsil ediy0r Bu salyangoz hayatta kalmal ve yeniden dnyaya gelme dnglerine devam etmeli." Ve salyangozu dikkatlice otlarn iine brakt. Dier kei fkeyle bard. "Dncesiz! Bu aptal salyangozu kurtararak bahgvanmzn o kadar zenerek yetitirdii salatalar tehlikeye atyorsun. Bilinmeyen bir hayat kurtarmak iin kardelerimizden birinin eserini yok ediyorsun." kisi oradan gemekte olan dier bir keiin merakl bakl altnda tartyorlard. Bir trl uzlaamadklan iin birinci kei nerdi: "Haydi gidip bu olay byk rahibe gtrelim. Yalnz o hangimizin hakl olduuna karar verebilecek kadar bilgedir." Bylece byk rahibe gittiler. Bu olayla ilgilenen nc kei de on-lan izledi. Birinci kei bir salyangozu nasl kurtardn ve bylece gemi ve gelecek binlerce varoluu iinde banndran kutsal bir hayat koruduunu anlatt. Byk rahip onu dinledi, ban sallad, sonra grn bildirdi: "Yaplmas gerekeni yaptn. Sen haklsn." kinci kei

atld. "Nasl? Salatalan yiyen, sebzeleri krp geiren bir salyangozu kurtarmak nasl iyi bir ey olur? Tersine sayesinde her gn iyi eyler yediimiz bu zerzevat bahesini korumak iin salyangozu ezmek gerekirdi!" Byk rahip dinledi, ban sallad ve grn bildirdi: "Doru. Yaplmas gereken buydu. Sen haklsn." O ana kadar sessiz kalan nc kei sze kanti: "Fakat onlann bak alan taban tabana zt! Nasl her ikisi de hakl olabilir?" Byk rahip bu nc mdahaleciyi uzun uzun inceledi. Dnd, ban sallad ve grn bildirdi: "Doru. Sen de haklsn." Nicolas yatm, arafn altnda hafife horluyordu. Lucie ona efkatle sarld. 172. ANSKLOPED * KTSAT: Eskiden iktisatlar salkl bir toplumun yaylma halindeki bir toplum olduunu dnrlerdi. Byme oran btn yaplarn salklln lmek iin termometre ilevi g~ 364 trd: Devlet, irket, cretliler. Buna karn her zaman ba eik leri atlmak olanakszdr. O bizi ap ezmeden nce yaylmay durdurmann zaman geldi. ktisadi yaylmann gelecei olmayacak. Sadece tek bir srekli durum var: Gler dengesi. Salkl bir toplum, bir ulus, bir i onu evreleyen ortama zarar vermeyen ve bu ortamdan zarar grmeyen bir toplum, bir ulus, bir idir. Artk fethetmeyi deil, tersine kendimizi doaya ve kozmosa uydurmay hedeemellyiz. Tek bir dzen szc var: Uyum. D dnyayla dnya arasndaki uyumlu e gei. iddet ve kendini beenmilik olmadan. nsan toplumunun doal bir olgu karsnda stnlk ya da korku duymayaca gn nsan evrenlyle homeostazi halinde olacak. Dengeyi bulacak. Arak kendini gelecee yneltmeyecek. Uzak hedefler bellrlemeyecek. Sadece imdiki zamanda yaayacak. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 173. BR LAIM BORUSUNUN NDE DESTAN Ptrl bir koridorda ilerliyorlar. 103., Merkr Grevi'nin kelebek kozasn enelerinin arasnda skca tutuyor. Bu k yava. Bazen bitmeyen koridorun tepesinden bir k onlar aydnlatyor. O zaman hamambcekleri karncaya duvara yapmasn ve du-yargalann geriye toplamasn iaret ediyorlar. Gerekten Parmak-lann lkesini iyi tanyorlar. nk kl iaretin hemen ardndan dehet verici bir grlt duyuluyor ve ar ve kokulu bir yn, dey koridordan aa dyor. - p torbasn ple attn m tatlm? - Evet. Bu sonuncusuydu. Yenilerini ve daha byklerini satn alman gerekecek. Bunlar gerekten ok dayankszd. Bcekler yeni lardan korkarak ilerliyorlar. 365 "Beni nereye gtryorsunuz?" "Gitmek istediin yere." Birok kat ayorlar, sonra duruyorlar. "Buras," diyor yal hamambcei. "Bana elik ediyor musunuz?" diye soruyor 103. "Hayr. Bir hamambcei atasz der ki 'Herkes kendi sonn-laryla ilgilenir.' Kendi kendinin yardmyla bann aresine bak Sen kendinin en iyi balasn." Bunun zerine yal hamambcei ona p boaltma borusunun kapanda dolambal bir yol gsteriyor. 103. buradan doruca mutfak evyesine ulaacak. 103. kozasn skca tutarak oraya doru ilerliyor. "Fakat buraya ne yapmak iin geldim?" diye soruyor kendi kendine. Parmaklardan bu kadar korkan kendisi onlann yuvasnn iinde dolayor! Bununla birlikte sitesinden bu kadar uzakta, dnyasndan bu kadar uzakta yaplacak en iyi eyin daha da ilerlemek, srekli ilerlemek olduunu biliyor. Kannca, her eyin mutlak bir dzgnlkte geometrik ekiller halinde olduu bu garip lkede ilerliyor. Ortalkta duran bir ekmek krntsn kemirerek mutfa kefediyor. Ordunun son hayatta kalan yesi kendine cesaret vermek iin kk bir Bel-o-kan havas mnldanyor:

"Atein suyla kar karya geldii Gkyznn yerle kar karya geldii Yukannm aayla kar karya geldii Kn bykle kar karya geldii Bir an geliyor Basitin katmerliyle kar karya geldii emberin genle kar karya geldii Siyahn gkkuayla kar karya geldii Bir an geliyor." 366 Fakat bu tek dzenli arky mrldanrken yeniden korkunun, onu sardn hissediyor ve admlan titrekleiyor. Ate suyla kar karya geldiinde buhar gkar; gkyz yerle kar karya geldiinde yamur sel olup her eyi ykar; yukars aasyla kar karya geldiinde ba dnmesi oradadr... 174. KESLEN BALANTI - Umanm dncesizliinin ok fazla sonucu olmaz. "Tanrsal" olaydan sonra "Pierre de Rosette"i yok etmeye karar vermilerdi. Nicolas tabi ki pimand ama onu her trl geici Tanrsal hevesten korumak, yaplacak en iyi eydi. Ne de olsa o bir ocuktu. Eer alk ar krvrandrrsa baka aptallklar da yapabilirdi. Jason Bragel bilgisayann merkezini kard ve hepsi ondan sadece knntlar kalncaya kadar onu azimle inediler. "Kanncalarla balant kesin olarak kesildi," diye dndler. Bu kadar krlgan bir dnyada an gl olmay istemek tehlikeliydi. Edmond VVeils haklyd. Henz ok erkendi ve en kk bir hatann btn uygarlklan iin ykc sonulan olabilirdi. Nicolas babasnn gzlerinin iine bakt. - Kayglanma baba. Onlara anlattklarmdan ok fazla bir ey anlamadlar. - yle olduunu umalm olum. yle olduunu umalm. Duvardan frlayan bir asi iddetli bir feromonla barp aryor: "Parmaklar bizim Tanrlarmzda." Hemen bir asker karnn boaznn altnda dengeliyor ve atn yapyor. Tanrc yklyor. Asi tten vcudunu son bir refleksle alt kollu bir haa dntryor. 175. YINVEYANG Sabahleyin, Laetitia VVeils ve Jacques Melies acele etmeden gen gazetecinin evine doru yrdler. ans eseri ev ok yakn367 di. Ramirezler gibi, eskiden babasnn yapt gibi o da Fontaineb-leau Orman'nn kenannda oturmay semiti. Buna karn onun semti Phoenbc Soka'nnkinden ok daha hotu. Burada lks ma-azalaryla yaya yollan, ok sayda yeil alan ve hatta bir mini golf sahas ve tabi ki bir postane vard. Salonda nemli giysilerini kardlar ve kendilerini koltuklara braktlar. Melies kibarca sordu.: - Hl uykun var m? - Hayr, ben gene de biraz uyudum. Melies'e gelince, Laetitia'y uzun uzun seyre dalmakla fazlasyla megulken gzn krpmad bu gecenin tek tan, vcudundaki krklkt. Akl enerji dolu, yeni bilmecelere, yeni servenlere hazrd. Yeter ki Laetitia ona yere serilecek baka ejderhalar nersin! - Biraz bal erbeti? Olimpos Tannlannn ve karncalarn iecei- Ah, bu szc asla telaffuz etme. Artk kanncalardan sz edildiini asla, asla, asla duymak istemiyorum. Laetitia gelip onun koltuunun kenanna oturdu. Kadeh tokuturdular. - Dehet iindeki kimyagerler hakkndaki aratrmann sonu ve karncalara elveda! Melies i ekti. - yle bir haldeyim ki... Kendimi uyuyamayacak durumda hissediyorum, ayn zamanda alamayacak kadar bitkinim. Beau Ri-vage Oteli'ndeki odada karncalara pusu kurduumuz gzel zamanlardaki gibi bir satran partisine ne dersin? Laetitia gld. - Artk kanncalardan sz etmek yok! kisi de ayn anda, bu kadar ksa srede hi bu kadar ok glmedim, diye dnyorlard. Gen kadn atld: 368

- Daha iyi bir fikrim var. in damas, ite dmann talarn yok etmeyi deil kendininkileri daha hzl ilerletmek iin onlan kullanmay amalayan bir oyun. - Beynimin gevemesini dnecek olursak ok karmak olmadn umalm. Bana ret. Laetitia Wells zerine alt keli bir yldz kaklm altgen bir mermer tabla alp geldi. Oyunun kurallarn aklad: - Yldzn her ucu on cam bilyeyle dolu bir alan oluturur. Her alann ayn rengi vardr. Ama bilyelerini mmkn olduu kadar abuk tam karda bulunan alana gtrmektir. Kendi bilyelerinin ya da dmannkilerin stnden atlayarak ilerlenir. Bir bilyenin stnden atlamak iin arkasndaki hanenin bo olmas yeterlidir. Srayacak bir alan olduu srece istendii kadar bilyenin stnden ve her ynde atlanabilir. - Ya zerinden atlayacak bilye bulunamazsa? - Her ynde birer hane ilerlenebilir. - zerinden atlanan bilyeler alnyor mu? - Hayr, klasik damann tersine hibir ey yok edilmez. Sadece kardaki alana en hzl gtrecek yolu bulmak iin bo alanlann corafyasna uyum salanr. Oyuna baladlar. Laetitia hemen her biri bir haneye yerletirilmi bilyelerden oluan bir eit yol yapt. Mmkn olduu kadar uzaa gitmek iin talan birbiri ardna bu otoyolu tuttular. Melies de ayn ekilde hareket etti. Birinci partinin sonunda btn talarn gazetecinin alanna gtrmt. Biri dnda hepsini. Unutulmu bir ge kalan. Bu ayr kalan gtrd zaman gen kadn btn gecikmesini doldurmutu. - Kazandn, dedi Melies. - Yeni balayan biri iin ok iyi bann aresine baktn syleyebilirim. imdi zellikle tek bir bilyeyi unutmamak gerektiini bileceksin. Onlar mmkn olduu kadar hzl boaltmay dnmek gerek, hepsini, tek bir tanesini bile atlamadan. 369 Melies artk onu dinlemiyordu. Hipnoz olmu gibi dama tahtasn seyrediyordu. Laetitia kaygland: - Jacques, kendini iyi hissetmiyor musun? Byle bir geceden sonra gerekten... - Neden bu deil. Kendimi olabilecek en iyi halde hissediyorum. Fakat u oyuna bak, ona iyi bak. - Bakyorum, yani? '!** - Yani! diye bard Melies. Ama bu zm! - Btn zmleri bulduumuzu dnyordum. - Bunu deil, diye srar etti Melies. Madam Ramirez'in son bil-mecesininkini deil. Anmsyor musun: Alt kibritle nasl ata gen yaplr? (Laetitia altgeni bo yere inceledi.) Bir kez daha bak. Kibritleri alt keli yldz halinde yerletirmek yeterli. Bu oyunda gsterildii gibi. Birbirine geen iki genle! Laetitia dama tahtasn daha dikkatlice inceledi. - Bu yldz, bu Davud'un yldz, dedi. Makrokosmos'la birleen mikrokozmos bilgisini simgeliyor. Sonsuz derecede byk olanla sonsuz derecede kk olann dn. Melies yzn onunkine yaklatrarak konutu: - Bu kavram ok seviyorum. Yanaklan birbirine hafife dokunarak yle kaldlar ve dama tahtasn seyrettiler. - Buna gkyznn ve yerin birlii de diyebiliriz, dedi Melies. Bu ideal geometrik ekilde her ey birbirini tamamlyor, birbirine kanyor, birbiriyle evleniyor. Blgeler zelliklerini koruyarak birbirlerinin iine geiyor. Bu yukansryla aasnn kanmas. Karlatrmalar yapmaya giritiler. - Yn ve Yang. - Aydnlk ve koyu karanlk. - yi ve kt. - Souk ve scak.

Laetitia baka kartlar arayarak alnn knrd. - Bilgelik ve delilik? -Kalp ve akl. 370 I - Ruh ve madde. f - Etkin ve edilgen. I Melies zetledi: - Yldz, her bir tarafn kendi bak asndan yola kp sonunda dierininkini ald senin in daman gibi. - Bilmecenin anahtar cmlesi de buradan geliyor: "Dieriyle ayn biimde dnmek gerek", dedi Laetftia. Fakat sana nereceIim baka anmlanm var. "Gzellikle zeknn birlemesi" hakknda ne dnyorsun? - Ya sen, eril ve ... diilin birlemesi hakknda ne dnyorsun? Melies yeni kmakta olan bir sakaln diken diken kabard yanan Laetitia'nn o kadife gibi yanana daha da yaklatrd. Parmaklarn ipek salarda gezdirmeye cesaret etti. t Laetitia bu kez onu itmedi. i 176. DOAST BR DNYA 103. evyeden aa iniyor? aspiratrn kenarlarnda oyalanyor, koridora yneliyor, bir sandalyeyi ayor, bir duvarn stnde srnyor, bir tablonun arkasna saklanyor, yeniden gkyor, yeniden aa iniyor, tuvaletteki klozetin dik kenarlannn zerinde trmanyor. Dipte kk bir gl var ama oraya inmek istemiyor. Banyoya gidiyor, iyi kapanmam bir di macunu tpnn mentoll kokusunu, tra sonras parfmnn ekerli kokusunu iine ekiyor, bir Marsilya sabununun zerinde uzun admlarla zplyor, bir yumurtal ampuan birikintisinin iinde kayyor ve orada boulmaktan son anda kurtuluyor. Burada yeteri kadar ey grd. Bu yuvada en kk bir Parmak yok. Yeniden yola koyuluyor. 103. yalnz. Kendi kendine seferin en basit ve en somut sonucunu temsil ettiini sylyor. Sonunda her ey bir bireyde 371 toplanyor. Ve hl bu seimle kar karya: Parmaklardan yana ya da onlara kar olmak. 103. tek bana hepsini yok edebilir mi? Elbette. Fakat bu kolay olmayacak. Daha nce bu devlerden tek birini ldrmek iin sererden bin kiinin ie koyulmas gerekmiti! Bu konuda dndke kendi kendine yerdeki btn Parmaklan tek bana katletme dncesinden vazgemek zorunda oldu-J unu sylyor. Bir balk akvaryumunun nne geliyor ve bu ok renkli ve gayretsiz, floresan renkleri yanp dnen acayip kularn ilerlemesini izleyerek uzun dakikalar boyunca duvara yapp kalyor. 103. sonra giri kapsnn altndan geiyor, ana merdivenlerde ilerleyerek bir kat kyor. kinci bir daireye giriyor ve tekrar aratrmalanna koyuluyor: Banyo, mutfak, salon. Manyetoskopun kapanda kayboluyor, bir an elektronik paralan ziyaret ediyor, yeniden gkyor, bir odaya giriyor. Hi kimse yok. Urukta en kk bir Parmak yok. p boaltma borusundan bir geit buluyor ve bir kat daha trmanyor. Mutfak, banyo, salon. Hi kimse yok. Duruyor, bir fero-mon tkryor ve oraya Parmaklann huylan hakkndaki gzlemlerini kaydediyor: "Feromon: Zooloji Konu: Parmaklar Tkrk salglayan: 103683. Tarih: 100 000 667. yl Parmaklann hepsinin d grn birbirine benzeyen yuvalan var gibi grnyor. Bunlar oyulamayan kayadan geni maaralar. Kp eklindeler ve birbirlerinin stne ylm durumdalar. Bu maaralar ounlukla lk. Tavan beyaz ve taban bir eit renkli imle kapl. Orada yaamak iin nadiren geliyorlar." Balkona kyor, ayaklannn yapkan puvilislerini kullanarak d cepheyi ayor ve ncekilere benzeyen yeni bir daireye ulayor. Salona giriyor. Orada sonunda Parmaklar grnyor. 103. ilerli37Z

yor. Parmaklar onu ldrmek iin takip ediyorlar. 103. kozasna skca sarlarak kaacak zaman ancak buluyor. 177. ANSKLOPED YNELME: nsanlk destanlarnn ou yer olarak doudan batya doru bir yn zler. nsan her zaman gnein takip ettii yolu izlemi ve kendi kendine bu ate topunun nerede battn sormutur. Ulysse, Christophe Colomb, Attila... Bunlarn hepsi zmn batda olduuna inandlar. Batya doru yola kmak gelecei bilme steidir. Bununla birlikte bazlar gnein nereye gittiini,bilmek sterken, bakalar onun "nereden" geldiini bilmek istediler. Douya doru gitmek, gnein kkenlerini bilme isteidir ama ayn zamanda kendi kkenlerini bilme steidir. Marco Polo, Napoleon, Bllbo le Hobblt (Selgneur des Anneaux de Tolkl-en'ln kahramanlarndan biri) douya ait kiilerdir. Onlar, eer kefedilecek bir ey varsa bunun orada, uzak ve geride, gnler de dahil her eyin balad yerde olduuna nandlar. Servencilerin simge biliminde iki yn daha vardr. te bunlarn anlamlan. Kuzeye doru gitmek, kendi gcn lmek iin engeller aramaktr. Gneye doru gitmek, dinlence ve huzur aramaktr. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. i 78. AYLAK AYLAK DOLAMA 103. deerli kk paketini tayarak Parmaklarn doast dnyasnda uzun sre aylak aylak dolayor. ok sayda yuvay ziyaret ediyor. Baz yuvalar bo, bazlarnda da Parmaklar onu ldrmek iin takip ediyorlar. 373 Bir an Merkr Grevi'nden vazgemeyi dnyor. Ama bunca uzun bir yol geip, o kadar aba gsterdikten sonra imdi vazgemek yazk olacakt. Nazik Parmaklar bulmalyd. Karncalara dosta yaklaan Parmaklar. 103. yaklak yz apartman dairesi ziyaret ediyor. Beslenmesi kolay. Her yerde bol miktarda yiyecek ortalkta duruyor. Fakat bu keli meknlarda yalnz, kendini her eyin geometrik ve parlak beyaz, mat kahverengi, elektrik mavi, canl turuncu, yeil-san gibi doast renklerle ssl olduu baka bir gezegendeymi g bi hissediyor. artc bir lke! Neredeyse hi aa, bitki, kum, ot yok. Sadece yass ve souk nesneler ya da maddeler. Neredeyse hi hayvan yok. Sadece o yaklanca sanki ormandan gelen bu yabaniden korkuyorlarm gibi kaan birka gve. 103. bir uval bezinin iinde kayboluyor, bir un kutusunun iinde abalyor, ilerinde artc eyler olan ekmeceler kefediyor. Artk kokusal ya da grsel hibir belirti yok. Sadece l ekiller, l tozlar, bo ya da canavarlarla dolu yuvalar. "Her durumda merkezi bulmak gerekir," diyordu Belo-kiu-ki-uni. Fakat birbirlerinin stne kan ya da birbirlerine yapan bu ok saydaki kbik yuvann arasnda nasl bir merkez saptanr? Ve 103. yalnz, o kadar yalnz, yaknlanndan o kadar uzakta ki! zlemle Bel-o-kan'n yattnc piramidini, kz kardelerinin hareketliliini, trofalaksilerin tatl scakln, ekilmeyi talep eden bitkilerin batan karc kokusunu, aalarn gven veren glgesini anmsyor. Tka basa kalorik enerjiyle dolmann o kadar gze! olduu o kayalar, otlarn arasna ustaca sokulan ferotnon yollarn nasl zlyor! Ve eskiden ordunun yapt gibi, 103. ilerliyor, srekli ilerliyor. Johnston organlar bir yn yabanc dalgayla karyor: Elektrik dalgalar, radyo dalgalar, kl dalgalar, manyetik dalgalar. Dnyann tesindeki dnya bir yanl bilgiler hayhuyundan baka bir ey deil-Bir boru, bir telefon kablosu ya da bir amar ipinin yardmyla bir binadan dierine geziyor. 374 Hibir ey yok. Hibir karlama iareti yok. Parmaklar onu tanmadlar. ' 103.'nn keyfi kayor. Bezgin bir halde "Neye yarar?" ve "Ne yapmak iin?" diye dnyor. Bu srada birden allmam feromonlar fark ediyor. Bir aa kzl kanncas kokusu. Hzla ilerledike bu kokusal bayra daha iyi tanyor: Giou-li-kan, ordunun yola kmasndan ksa bir sre nce kanlan ehir!

Ho koku onu bir mknats gibi ekiyor. Evet. Giou-li-kan yuvas, dokunulmam bir halde orada. Orada yaayanlara da dokunulmam. Kz kardeleriyle konumak, onlara dokunmak istiyor ama aralannda her trl balanty engelleyen sert ve saydam bir duvar ykseliyor. Site bir kpn iine kapatlm durumda. 103. atya kyor. Orada duyargalan srtmek iin ok dar ama kokusal mesajlar yaymaya yetecek genilikte kk delikler var. Giou-li-kanllar ona bu yapay yuvaya nasl getirildiklerini anlatyorlar. Buraya zorla yerletirildiklerinden beri be Parmak onlan inceliyor. Hayr, bu Parmaklar saldrgan deiller. ldrmyorlar. Bununla birlikte bir kez allmam bir olay oldu. Onlarn tanmad baka Parmaklar onlan yeniden yerlerinden sktler, dikkatsizce salladlar ve bu olayda ok sayda Giou-likanl ld. Fakat yeniden buraya getirildiklerinden beri bir daha sorunlar olmad. Ho be Parmak onlan besliyor, koruyor, gzetiyor. 103. byk bir sevin duyuyor. O kadar uzun sredir arad muhataplanna sonunda ulaacak m? Kokular ve jestler yoluyla yapay yuvann tutsak karncalan ona bu "nazik" Parmaklan nasl bulacan anlatyorlar. 179. HO KOKU Augusta Wells topluluk emberindeydi. Hepsi OM sesini ka-nyorlard ve bu ses onlarn gidip birbirlerinin yannda bzldkleri tinsel bir kabarck oluturuyordu. 375 Yukanda, gerek olmayan bir askda kalma halinde, balann-dan bir metre yksekte ve tavandan elli santimetre aada artk a deildiler, myorlard, korkmuyorlard, kendilerini unutuyorlard, sadece askda kalan, dnen biraz buhardlar. Bununla birlikte Augusta Wells aceleyle kabarcktan kt. Yeniden etten vcudunda maddeleti. Yeteri kadar younlamamt. Bir ey zihnini megul ediyordu. Asalak bir dnce. Akl ve ego-suyla yerde kald. Nicolas olay ona dnecek konu veriyordu. Kendi kendine insanlann dnyas bir kannca iin ok etkileyici olmal, dedi. Kanncalar bir arabaya da bir kahve makinesi veya bir trendeki bilet basma makinesinin ne olduunu asla anlayamayacaklar. Bu, onlarn hayal glerinin tesinde bir ey. Augusta Wells, karnca evreniyle bu anlalmaz insan evreni arasndaki uzakln belki, insan dnyasn daha stn (Tannsal?) bir boyuttan ayranla ayn uzaklk olduunu dnd. Belki daha stn bir zaman-mekan boyutunda bir Nicolas var. nsanlar kendi kendilerine Tann'nn neden byle davrandn soruyorlar ama aslnda belki o aylaklktan dolay elenmeye alan bilinsiz bir ocuk! Ona ne zaman ikindi kahvalts zaman olduunu ve insanlarla oynamay brakmas gerektiini syleyecekler? Augusta Wells bu dnceyle sersemlemi ama ayn zamanda heyecanlanmt. Eer kanncalar trendeki bilet basma makinesini hayal edemi-yorlarsa, daha stn zaman-mekndaki Tann'y hangi makineler, hangi zgn kavramlar ynetiyordu? Bunlar temelsiz ve yararsz dncelerden baka bir ey deillerdi. Yal kadn yeniden dncelerini younlatrd ve kendini yeniden grubun akllannn yumuack ve rahat kabarcnda buldu. 180. HEDEF YAKINLAIYOR evre, sesler, kokular ve scaklkla dolu. Burada yaayan Parmaklar var, bu ak. 376 103., kaln krmz halnn ormannda kaybolmamaya alarak grlt ve titreimlerin blgesine yaklayor. Yolunun stne yumuak engeller serpitirilmi. Alaca renklerle ssl bir sr kuma yerde duruyor. Seferin son yesi Jacques Melies'in ceketine, sonra pantolonuna trmanyor. Siyah ipekten bir tayyrn stnde tepinerek yoluna devam ediyor, komiserin gmleinin stnde ilerliyor. Daha ileride Laetitia VVells'in sutyeninin oluturduu sradalara trmanyor ve iniyor. Grltlerin geldii blgeye doru ilerliyor.

Karsnda rg yatak rtsnn bir knts var, onu ayor. Yukar ktka sarsnt artyor. Parmaklann kokusu, Parmaklann scakl, Parmaklann sesleri var. Orada yukandalar, bu kesin. Sonunda onlan bulacak. Kelebek kozasn ayor ve hazinesini kan-yor. Merkr Grevi amacna ulayor. 103. yatan tepesine trmanyor. Ne olursa olsun. Laetitia Wells meneke rengi gzlerini kapad, onun yin enerjisine kansan einin yang enerjisini hissediyordu. Birbirlerine kenetlenmi vcutlar uyumla dans ediyordu. Laetitia gzlerini atnda srad. Tam olarak burnunun karsnda enelerinin arasnda u-fak ufak katlanm kk bir kt parasn sallayan bir karnca vardl Bu grnt onun dikkatini datmaya yetti. Hareket etmeyi brakt, kalkt, geri ekildi. jacques Melies bu ani durua ard. - Neler oluyor? - Yatan stnde bir kannca var! - Senin teraryumundan kam olmal. Bugn karncalardan gna geldi, onu kov ve braktmz yerden devam edelim! - Hayr, bekle, bu dierleri gibi deil. Onda olaanst bir ey var. - Arthur Ramirez'in robotlanndan biri mi? - Bu gayet canl bir kannca. Ve belki bana inanmayacaksn ama enelerinin arasnda katlanm bir kt paras var ve bunu bize. vermek istiyor gibi grnyor! 377 Komiser homurdand ama bu bilginin doruluunu aratrmaya raz oldu. Gerekten katlanm bir kt tayan bir kannca grd. 103. nnde Parmaklarla dolu bir anak fark ediyor. Alld zere Parmak hayvan be Parmaktan oluan iki srye aynlyor. Oysa bu daha stn bir hayvan olmal nk daha kaln ve be Parmaktan oluan iki deil drt tane srs var. Yani pembe bir temel yapdan kan ve akalar yaparak oynayan yirmi Parmak var. 103. ilerliyor ve bu zrva eylerin ona verdii doal korkuya kendini brakmamaya alarak mektubu enelerinin ucunda tutuyor. Ormandaki Parmaklara kar yaptklan sava yeniden dnyor ve btn ayaklanyla kamak istiyor. Fakat hedefe ulama noktasndayken onunla karlamamak ok aptalca olacak. - Haydi, enelerinin arasnda tuttuu eyin ne olduunu anlamaya al. Jacues Melies elini ok yava bir biimde kanncaya uzatt. M-nldandi: - Beni snmayacandan ya da fbrmikasitle sulamayacandan emin misin? Laetita onun kulana fsldad: - Bana bir karncadan korktuunu sylemeyeceksin herhalde, deil mi? Parmaklar yaklayor ve korku 103.'y kuatyor. O kkken Bel-o-kan'da ona retilen dersleri yeniden anmsyor. Bir dman karsnda onun daha gl olduunu unutmak gerek. Baka ey dnmek gerek. Sakin olmal. Dman her zaman ondan kamanz bekler ve sizin kamanza uygun bir davran vardr. A-ma siz korkunuzu gstermeden, kararl bir tavrla orada, onun karsnda kalrsanz, dman sarslmaz soukkanlln yitirir ve saldrmaya cesaret edemez. Be Parmak onunla bulumak iin acele etmeden ilerliyor. Hi de soukkanllklarn yitirmi grnmyorlar. 378 - Sakn onu rktp karma! Bekle, yavala, yoksa kaacak. - Eer hareket etmiyorsa, bunu beni srmak iin daha yaknda olmam bekledii iin yaptna eminim. Buna karn elini yava ama belli bir dzenle kaydrmaya devam etti. Ona yaklaan Parmaklar tasasz grnyorlar. En ufak bir dmanca davran iareti yok. Dikkat. Bu bir tuzak olmal. Ama 103. kamamak iin kendine yalvanp yakanyor. "Korkma. Korkma. Korkma. Haydi, ok uzaklardan onlarla bulumak iin geldim ve ite imdi oradalar. Tek bir isteim var: Alt ayam boynuma alp kamak! Cesaret 103., daha nce onlarla kar karya geldin ve lmedin."

Bununla birlikte sizden on kat yksek ve hacimli be pembe yuvarlan yaklatn grp kendi kendine her eye karn hareket etmemek gerektiini sylemek kolay deil. - Yava, yava, onu korkuttuunu gryorsun: Duyargalarnn titremesi durmuyor. - Brak yapaym, elimin gittike ilerlemesine almaya balyor. Hayvanlar yava ve dzenli olgulardan korkmazlar. Kk, kk, kk. Bu igdsel bir ey. Parmaklar yirmi admdan daha yakna geldiklerinde 103. onlara saldrmak iin enelerini genie ama istei duyuyor. Fakat enelerinde katlanm kt var. Az tkal, artk sramaz bile. Duyargalarnn ucunu ileri doru atyor. Kafasnda dnceler zvanadan km durumda. beyni konuuyor ve her biri kendi grn kabul ettirmek istiyor: - Kaalm! - Panik yok. Bu uzun yolculuu bir hi iin yapmadk. - Ezileceiz! - Her durumda Parmaklar kaacak zaman bulmamz iin fazla yakndalar! - Dur, korkudan lyor, diye uyard Laetitia Weils. El durdu. Kannca adm ilerledi, sonra hareketsiz kald. - Gryorsun, durduumda daha ok korkuyor. 379 103. bir an bir ara olacan umuyor ama Parmaklar yeniden ilerliyorlar. Hibir ey yapmazsa birka saniye sonra ona dokunacaklar! 103. daha nce Parmaklarn bir fiskesinin nasl br sonu verdiini gzlemleme olana buldu. Bilinmeyen karsndaki iki tutumu anmsyor: Harekete gemek ya da katlanmak. Katlanmak istemedii iin harekete geiyor! Harika: Karnca eline trmand. ]acques Melies hayran kalmt. Fakat kannc saldnyor, zerinde kouyordu, kolunu tramplen gibi kullanyor, sryor ve Laetitia VVells'in omzuna kyordu. 103. temkinli admlarla ilerliyor. Buras dier Parmaktan daha gzel kokuyor. Grd ve koklad her eyi incelemek iin oyalanyor. Eer buradan kurtulursa, bu inceleme daha sonra Parmaklar hakkndaki zoolojik feromonu iin iine yarayacak. Bir parman zerine yerlemek ilgin bir ey. Bu, zerinde yivler olan ak pembe, yass bir yzey. Dzenli aralklarda ho kokulu bir terle dolu kuyular var. 103., Laetitia VVells'in omzunun beyaz yuvarlanda birka adm atyor. Laetitia kmldamyor, kanncay ezmekten an derecede korkuyor. Bcek, saten dokusu onu hayran brakan boynu ayor. Azn stnde ilerliyor ve ayaklarnn btn gcyle bu koyu pembe kk yastklann zerine basyor. Bir an, aksrmamak iin her eyi yapan Laetitia'nn sa burun deliinin maarasnda kayboluyor. Burundan kyor ve sol gz balonunun stne eiliyor. Bu, nemli ve hareketli. Fildii renkli bir okyanusun ortasnda meneke renkli bir ada var. Ayaklann yaptrmak korkusuyla orada servene atlmyor. yi yapyor nk ucunda siyah bir fra olan bir zar gz balonunu kaplyor. 103. yeniden boyna giden yolu tutuyor, sonra memelerin arasnda kayyor. una bak, burada birka kzl leke var ve onlann stnde sendeliyor! Sonra, memelerin ince dokusundan bylenerek pembemsi tepesi deiken olan meme ucuna doru ataa kalkyor. Burada birka not almak iin duruyor. Bir parman stnde olduunu ve onun kendisine ziyaret izni verdiini biliyor. Giou-li-kanllar hakl. Bu Parmaklar gerekten saldrgan deiller. 380 Memenin sivri ucundan dier meme ve kann vadisini ieren ele geirilmez bir gr alan var. Aa iniyor ve bu ak renk, scak ve yumuak yzeye hayran oluyor. - Kprdama, gbeine yaklayor. - Bunu isterdim ama beni gdklyor. 103. gbek deliinin iine dyor, yeniden kyor, uzun uyluklarda hzla ilerliyor, dizi ayor, sonra bilek kntsna doru iniyor ve ayak topuuna trmanyor. Buradan tombul ve krelmi, ular krmz boyal be Parmak gryor. Yeniden bacaa trmanyor. Baldrlarda hzlanyor, beyaz ve yass tenin zerinde

kayyor. Bu lk, pembemsi, yumuak ptrl ln zerinde kouyor. Dizi geiyor, uyluklara doru gk-yor. 181. ANSKLOPED ALTI: Alt says mimari iin yi bir saydr. Alt, Yaratmann saysdr. Tanr dnyay alt gnde, yaratt ve yedinci gn dinlendi. skenderiyeli Clemenfa gre evren alt farkl ynde yaratlmtr: Drt ana yn, Zenith (en yksek nokta) ve Nadir ) (gzlemciye gre en alak nokta). Hindistan'da Yantra ad verilen alt keli yldz, ak eylemini, Yonl ile Lingam'm birblri terinin iine girmesini ifade eder. branller in, Sleyman'n mhr de denen, Davud'un yldz evrendeki tm elementlerin toplamn temsil eder. Ucu yukar bakan gen atei, ucu aa bakan gen suyu temsil eder. Simyada alo keli yldzn her bir ucuna bir metal ve bir gezegenin tekabl ettii dnlr. Yukardaki u Ay ve gmtr. Daha sonra soldan saa ular yle sralanr: Vens-bakr, Merkr-cva, Satrn-kurun, Jpiter-kalay, Marsdemlr. Alt elementin ve alt gezegenin ustaca birlemesi merkezinde Gne ve altn verir. 381 Resim sanatnda alt keli yldz, renklerin mmkn oUu btn ortaklklarn gstermek in kullanlr. Btn karam renklerin birlemesi merkezdeki altgende beyaz bir aydnlk oluturur. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 382 ALTINCI GZEM PARMAKLARIN MPARATORLUU 182. HEDEFN DAHA DA YAKININDA 103. uyluklann st blmne doru trmanyor ama be uzun Parmak yaklayor, iniyor ve o kasa ulaamadan yolunu kesiyor. Ziyaret sona erdi. 103. ezilmekten korkuyor. Ama hayr, Parmaklar bir randevuyu bekler gibi yerleerek orada kalyorlar. Giou-li-kanllar kesinlikle haklyd, bu Parmaklar kt niyetli deiller. O hl hayatta. Arka ayaklannn stnde dikiliyor ve acele mektubunu havaya doru uzatyor. Laetitia Wells baparmann ve iaretparmamn cilal trnaklarn yavaa yaklatrd ve onlan ince bir ambz gibi kullanarak katlanm kd tuttu. 103. duraksyor, sonra yavaa enelerini ayor ve deerli ykn brakyor. Bu sihirli an iin ne kadar ok karnca ld, Laetitia VVelIs kd avcunun iine yerletirdi. Kt bir pulun drtte biri kadard ama her iki tarafna da yazlm kk harfler fark ediliyordu. O kadar kkt ki okunmuyordu ama gene de bunun bir insan yazs olduu fark ediliyordu. Laetitia kk kd okumaya alarak konutu: 383 - Sannm bu karnca bize mektup getiriyor. Jacques Melies kocaman bytecini almaya gitti. - Bununla bu mektubun deifre edilmesi daha kolay olacaktr. Kanncay kk bir ienin iine yerletirdiler, giyindiler, sonra bytele kdn stne eildiler. - yi grrm, dedi Mlies. Bana bir kalem ver, ayrt ettiim szckleri yazacam, sonra eksik olanlan bulmaya alnz. 4 183. ANSKLOPED TERAAT: Termitler konusunda uzman bilginlerle karlatm olur. Bana karncalarn tabi ki ilgin olduklarn ama termitlerin baardklarnn yansn yapamadklarm sylerler. Bu doru. Termider, "mkemmel bir toplum" yaratan yegne sosyal bcekler, hatta belki yegne hayvanlardr. Termitler, her bireyin kraliesine hizmet etmekten mutlu olduu, herkesin birbirini anlad, birbirine yardm ettii, hibir bireyin en kk bir tutku ya da en kk bencillik beslemedii mutfak hkmdarlk biiminde rgtlenmilerdir.

Belki termit bundan iki yz milyon yldan daha uzun bir sre nce ehirler na eden lk hayvan olduu iin "dayanma" szc en gl anlamn kesinlikle termit toplumunda alr. Bununla birlikte, onun baars iinde kendi mahkmiyetini barndrr. Mkemmel olan, tanm gerei, kendini daha yi duruma getirmeyi bilemez. Bu yzden termit ehri her tr sorgulama, her tr devrim, her tr sorun konusunda cahildir. Termit ehri saf ve salkl bir organizmadr, yle ki an derecede dayankl bir imentoyla na edilmi, incelikle lenmi koridoriannda mutluluunun tadn karmaktan baka bir ey yapmaz. Buna karn karnca ok daha anarik bir sosyal dzende yaar. Yanllklar yaparak geliir ve giritii her eye yanllklar yaparak balar. Asla sahip olduuyla tatmin olmaz, hayat384 n tehlikeye atma pahasna bile olsa her eyin tadna bakar. Karnca yuvas duraan bir dzen deil, srekli eitli denemeler yapan, bazen kendi ykm riskini gze alarak en aldatc olanlara kadar btn zmleri deneyen bir toplumdur. te benim karncalarla termitierden daha ok ilgilenmem iin bu kadar ok neden var. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 184. DEFRE ETME LEM Dakikalar sren deifre etme abalarndan sonra, Melies anlalr bir mektup elde etti. "mdat. Biz bir karnca yuvasnn altnda skp kalm on yedi kiiyiz. Bu mesaj size ileten karnca bizim davamza katlmtr. Bizi kurtarmak iin geleceiniz yolu size gsterecek. stmzde byk bir granit kapak ta var. Sivri ulu ekiler ve kazmalarla gelin. abuk olun. Jonathan Wells." Laetitia Wells dikildi: - jonathan! jonathan VVells! Fakat yardm isteyen benim kuzenim jonathan! - Onu tanyor musun? - Onunla hi karlamadm ama o gene de benim kuzenim. Onun ld sanlyordu, Sybarites Soka'ndaki mahzende kayboldu... Babam Edmond'un mahzeni olayn anmsyor musun? O ilk kurbanlardan biri oldu! - Belli ki yayor ama bir grup insanla birlikte bir kannca yuvasnn altnda tutsak! Melies kk kd inceledi. Bu mesaj denize atlm bir ie gibiydi. Titrek, belki de can ekien bir el tarafndan yazlmt. Karnca bu mektubu ne kadar zamandan beri tayordu? Bu bceklerin ok yava yol aldklann biliyordu. 385 Baka bir soru zihnini megul ediyordu. Mektubun normal boyda bir kda yazlp sonra bir fotokopi makinesiyle defalarca kltld akt. Aada bir fotokopi makinesi ve tabi ki elektrie sahip olacak kadar iyi mi yerlemilerdi? - Bunun doru olduuna inanyor musun? - Bir karncann yannda bir mektubu srklemesini agklayabi-lecek baka bir senaryo gremiyorum! - Gene de hangi rastlant bu kanncay tam olarak senin dairene srkledi? Fontainebleau Orman byktr, Fontainebleau ehri kanncalann leine gre daha da byktr ve bu haberci her eye karn gelip senin drdnc kattaki daireni buldu... Bu kadan biraz fazla, sence de yle, deil mi? - Hayr, bazen baz olaylann olmas iin milyonda bir ans vardr ve bu olaylar gene de olurlar. - Fakat bir karnca yuvasnn altnda "skp kalm", hayatlan kanncalann iyi niyetine bal insanlar olduunu dnebiliyor musun? Bu olanaksz, bir kannca yuvas bir topuk darbesiyle altst olur! - Onlar engelleyen bir granit kapak tandan sz ediyorlar. - Fakat insan nasl gidip bir kannca yuvasnn altna girebilir? Gerekten biraz deli olmak gerek. Bu bir aka! - Hayr. Babamn oraya girmeye alanlan yutan gizemli mahzeni bilmecesi bir srd. imdi sorun tutsaklara yardm etmek. Kaybedecek zamanmz yok ve bence bize yardm edebilecek tek bir yaratk var. -Kim?

- O. Mektup, kuzenim ve arkadalanna ulamak iin onun bize rehberlik edebileceini sylyor. Karncay cam hapishanesinden kanp serbest braktlar. Onu iaretlemek iin ellerinde radyoaktif madde yoktu. Laetitia Wells onu btn dier kanncalardan ayrt etmek iin bcein alnna krmz trnak cilasndan srd. - Haydi gzelim bize yolu gster! Btn beklentiler karsnda kannca kmldamad. - Sence ld m? 386 - Hayr duyargalan oynuyor. - yleyse neden ilerlemiyor? Jacques Melies karncay parmayla itti. Hibir tepki gelmedi. Yalnz duyargalar daha sinirlice hareket etti. Laetitia Wells grn syledi: - Sanki bizi oraya gtrmek istemiyor. Bu sorunu zmek iin tek bir yol gryorum.- Onunla... konumak gerek. - Tamam. Arthur Ramirez'in "Pierre Rosette" makinesinin nasl ilediini grmek iin mkemmel bir frsat. 185. LENECEK BR TOPRAK 24. sorunu hangi tarafndan ele almak gerektiini bilmiyor. Trler aras topik bir topluluk yaratmak gayet iyi. Bunu bir bitkinin destei ve suyun korumasyla yapmak daha da iyi. Fakat herkesin birbiriyle iyi geinmesini nasl salamal? Tannclar zamanlannn ounu tek ta ant biimindeki heykellerini yapmakla geiriyor ve llerini gmmek iin bir yer talep ediyorlar. Termitler kocaman bir kuru aa paras buldular ve oraya kapanp kalyorlar. Anlar kornijerann dallarna minik bir kovan yerletiriyorlar. Kanncalara gelince, onlar da bir salonu mantar bahesi olarak dzenliyorlar. Her ey normal bir ekilde iliyor; 24. her eyi dzenleme isteiyle neden kendine bu kadar sknt yaratmak zorunda olsun ki? Herkes kendi kesinde houna giden eyi yapyor, madem ki bu dierlerini rahatsz etmiyor. Akamleyin topluluun yeleri kornijerann bir hcresinde toplanyor ve birbirlerine kendi dnyalarndan ykler anlatyorlar. Btn trlerden btn bceklerin savag anlann ya da mimar termitlerin kokusal anlatlarn dinlemek iin duyargalarn uzattklar hep birlikte yaanan o an topluluun temel birlik davran. 387 Kornijera Topluluu ok sayda efsane ve masalla birbirine bal. Ksaca kokusal yklerle. Tannclarn dini dierlerinin arasnda bir ykden baka bir ey deil. Ve hi kimse bunun doru ya da yanl olduunu yarglama yetkisini kendine tanmyor. Tek bir lt nemli: yknn hayal kurmay salamas. Ve Tanr kavram hayal kurmay salyor... 24. en gzel karnca, an, termit ya da knkanatl efsanelerini Kimyasal Ktphane'dekilere benzer kaplarda toplamay neriyor. Beyaz bir dolunay tarafndan anlatlan lacivert gece kornijera-nn lomboz deliklerinden birinde grnyor. Bu akam hava olduka scak ve bcekler yklerini birbirlerine kumsalda anlatmaya karar veriyorlar. Bir bcek konuuyor: "...aa oyma ekipleri bir tahta kurdunun egemenin erotik gdlerine ket vurduunu haber verdiklerinde termit kral zifaf odasnn evresinde ikinci turunu atyordu..." Bir bakas: "...o zaman siyah bir yabanars ortaya kt. nesini ileriye uzatm bana saldryor. Tam zamannda...." Hepsi Askoleinli arnn gemiteki korkusunun aynsyla titriyor. evredeki fulyalann kokusu, suyun kyy okayan huzur dolu hrtlar onlara gven veriyor. 186. KIYAMETTE SON YARGI GN Arthur Ramirez onlar ok scak karlad. Sal daha iyiydi. Onlar polise bildirmedikleri iin teekkr etti. Madam Ramirez orada deildi, "Dnce Tuza" yanmasndayd.

Gazeteci ve polis memuru ona yeni bir olay olduunu akladlar: Ne kadar inanlmaz grnse de bir karnca onlara elle yazlm bir mesaj getirmek iin gelmiti. 388 Ona mektubu gsterdiler ve Arthur Ramirez sorunu hemen anlad. Beyaz sakaln ekitirdi, sonra "Pierre de Rosette"i altrmay kabul etti. Onlan at arasna gtrd, ok sayda bilgisayar altrd, fe-romon reten koku ielerini aydnlatt, her tr birikmeyi nlemek iin effaf tpleri sallad. Laetitia bin bir eit nlemle 103.'y iesinden kard ve Arthur onu camdan bir ann altna yerletirdi. Bu andan iki boru gkyordu: Biri karncann kokusal feromon-larn ekiyor, dieri ona insanlarn mesajlann eviren yapay fero-monlan ulatryordu. Ramirez kumanda tablosunun nne oturdu, bir sr dili tekerlei ayarlad, kl belirti noktalann yeniden kontrol etti, po-tansiyometreyi evirdi. Her ey hazrd. imdi geriye sadece insan szcklerini kannca kokular olarak yeniden reten program iletmek kalmt. Franszca-kannca dili szl yz bin szck ve yz bin farkl feromon ieriyordu. Mhendis kk bilgisayarn karsna yerleti ve zenle tane tane konutu: Yayn: "Selamlar." Bir dmeye bast ve video ekran szc kimyasal formle dntrd, sonra bilgiilem dilinin tam dozlanna gre boalan koku ielerine geirdi. Her szce kendi kokusunu verdi. Mesaj tayan kk bulut bir hava pompasyla borunun iinde ileriye itildi ve ann iine ulat. Karnca duyargalann oynatt. "Selamlar." Mesaj alnd. Onun yant mesajnn tam olarak alnabilmesi iin bir krk takm, an her tr parazit kokudan temizledi. Duyarl saplar titretiler. Yant bulutu effaf-borudan yukar kt, bir szce karlk gelen her svy elde etmek iin onu molekllerine blen spektro-metre ve kromatografa kadar geldi. Bilgisayarn ekrannda yava yava bir cmle belirdi. 389 Ayn anda bir ses birletiricisi onu telaffuz etti. Hepsi kanncann yantn duydu. Al: "Kimsiniz? Feromonlarnz pek iyi anlayamyorum." La~ etitia ve Melies hayran olmulard. Edmond VVelIs'in makinesi gerekten alyordu! Yayn: "nsanlarla karncalar arasnda iletiim kurmaya yarayan bir makinenin iindesin. Bu makine sayesinde seninle konuabilir ve sen kokusal mesaj yaydnda seni anlayabiliriz." Al: "nsanlar m? nsanlar nedir? Bir tr Parmak m?" Kanncann onlann makinesinden hi etkilenmedii agka grlyordu ve bu artcyd. Teklifsizce yant veriyor ve hatta "Parmaklar" adn verdii kiileri tanyor gibi grnyordu. Arthur Ra-mirez kk bilgisayarna kapand. Yayn: "Evet, biz Parmaklarn uzantsyz." Yant bilgisayarn stne yerletirilmi olan mikrofonda yankland. Al: "Bizde size Parmaklar ad verilir. Size Parmaklar demeyi tercih ederim." Yayn: "Nasl istersen." Al: "Kimsiniz. Doktor Livingstone'sunuzsannm..." de akna dnd. Bir karnca Doktor Livingstone'dan sz edildiini ve nl "Siz Doktor Livingstone' sunuz sanmm" cmlesini nasl duymu olabilirdi. nce evirmende bir dzenlenme hatas olduunu ya da Franszca-kannca dili szlk mekanizmasnda bir karklk olduunu sandlar. lerinde hibirinin aklna glmek ya da belki glmece yetenei olan bir karncayla kar karya olduklann dnmek gelmedi. Daha ok karncalarn tandklan bu Doktor Livingstone'un kim olduunu merak ettiler. Yayn: "Hayr, biz 'Doktor Livingstone' deiliz. Biz insanz. Parmak. simlerimiz Arthur, Laetitiavejacques."

"Dnyalca konumay nasl rendiniz?" Laetitia fsldad: - Karncalarn kokusal dilini konumay nasl biliyoruz demek istiyor olmal. Grnen o ki kendilerinin gnderme yaplabilecek yegne dnyallar olduklarna inanyorlar... 390 Yayn: "Bu bize rastlant sonucu geen bir sr. Ya sen, sen kimsin?" Al: "103683. ama arkadalanm bana ksaca 103. demeyi tercih ediyorlar. Ben kif asker kastndan bir cinsiyetsiz kanncaym. Dnyann en byk sitesi Bel-okan'dan geliyorum." Yayn: "Peki bize bu mesaj nasl getirdin?" Al: "ehrimizin altnda yaayan Parmaklar bu paketin size u-latrlmasn istediler. Bu ie "Merkr Grevi" adn verdiler. Ben daha nce Parmaklara yaklaan tek kii olduum iin kz kardelerim bu ii baaracak tek kiinin de ben olduumu dndler." 103., dnyadaki btn Parmaklan yok etmeyi amalayan bir seferin de balca rehberi olduunu belirtmekten kand. Her nn de bu alene karncaya soracaklan sorulan vard. Arthur Ramirez konumann dizginlerini elinde tutmaya devam etti. Yayn.- "Bize verdiin mektupta senin sitenin altnda skp kalm insanlar, pardon Parmaklar olduu ve onlara yardm edebilmemiz iin bizi onlara bir tek senin gtrebilecein yazl. Al: "Bu doru." Yayn: "yleyse bize yolu gster, seni takip edelim." Al: "Hayr." Yayn: "Nasl hayr?" Al: "nce sizi tanmam gerek. Yoksa size gvenip gvene-meyeceimi nasl bilebilirim?" insan yle ardlar ki ne yant vereceklerini bilemediler. Karncalara kendilerini olduka yakn hissediyor, hatta onlara sayg duyuyorlard ama orada bu kk sr hayvanlanndan birinin onlara aka "hayr" dediini duymak garipti. Her eyin bir snr vard. Bu ann altndaki bu kstah kk siyah pht ayaklarnn arasnda on yedi kiinin hayatn tutuyordu. Onu basit bir baparmak darbesiyle ezebilirlerdi ve o ona tantlmadklan bahanesiyle onlara yardm etmeyi reddetmeye cret ediyordu! Yayn: "Neden bizi tanmak istiyorsun?" Al: "Siz byk ve glsnz ama sizin iyi niyetli olup olmadnz bilmiyorum. Kraliemiz Chli-pou-ni'nin inand gibi cana391 var msnz? 23. 'nn dnd gibi her eyi yapabilecek gteki Tannlar msnz? Tehlikeli misiniz? Zeki misiniz? Barbar msnz? Saynz fazla m? Teknolojiniz ne durumda? Alet kullanmay biliyor musunuz? Yani sizden birka kiiyi kurtarmaya deip demeyeceine karar vermeden nce sizi tanmak zorundaym." Yayn: "Her mzn de sana hayatmz anlatmamz m istiyorsun? Al: "Anlayp deerlendirmek istediim nz deilsiniz, trnzn tamam." Laetitia ve Melies birbirlerine dik dik baktlar. Nereden balamal? Bu kanncaya eskia uygarlklann, ortaa, Rnesans', Dnya Savalan'n anlatmak zorunda m kalacaklard? Arthur bu konumadan ok holanyor grnyordu. Yayn: "yleyse bize sorular sor. Biz onlara yant vereceiz ve sana dnyamz aklayacaz." Al.- "Bu ok kolay olur. Sitemizin altnda tutsak olan Parmak-lannz kurtarabilmek iin dnyanzn en iyi halini gsterirsiniz. Beni daha tarafsz bir biimde bilgilendirmenin bir yolunu bulun." Bu 103. ne dik kafalyd! Arthur bile onu iyi niyetleri konusunda ikna etmek iin ne yant vereceini bilmiyordu. Melies'e gelince, o fkeleniyordu. Laetitia'ya dnerek fkeyle konutu: - ok iyi. Kuzenin ve arkadalarn bu ukala kanncann yardm olmadan kurtaracaz. Arthur, sizde Fontainebleau Orman'nn bir haritas var m? Evet, bir haritas vard ama Fontainebleau Orman on yedi bin hektarlk bir alana yaylyordu ve orada bol bol kannca yuvas vard. Nerede aramal? Barbizon

tarafnda m, Apremont'un kayalarnn altnda m, Franchard Batakl'nn yannda m, Solle'un tepelerindeki kumlarda m? Yllarca kazabilirlerdi. Kendi olanaklanyla Bel-o-kan' asla bulamazlard. Melies sinirlendi: - Gene de bir kannca bizi aalayamaz. Arthur Ramirez konuklann savundu. 392 - Bizi yuvasna gtrmeden nce tek istedii bizi daha iyi anlamak. Hakl. Onun yerinde olsam ben de ayn ekilde davranrdm. - Fakat ona nasl dnyamzla ilgili "tarafsz" bir grnt verebiliriz? Dndler. Bir bilmece daha! Sonunda Jacques Melies bard: - Bir fikrim var! Komiserin atlgan inisiyatiflerine her zaman temkinli yaklaan Laetitia sordu: - Neymi bu fikir? - Televizyon. Te-le-viz-yon! Tabii ya, televizyonla btn insan trne balannz, btn insanln nabzn yoklanz. Televizyon uygarlmzn btn ynlerini gsterir. Bizim 103. televizyon izleyerek ruhunda ve bilincinde bizim ne olduumuzu ve neye deip demediimizi deerlendirecektir. 187. FEROMON "KARINCA EFSANES: Deifre edilmesine izin verilmi bilgi Bellek feromonu no: 123 Konu: Efsane Tkrk salglayan: Kralie Chli-pou-ni te iki aacn efsanesi. Trleri birbirine dman iki karnca yuvasndan her biri bir aata yayordu. ki aa birbirine komuydu. Bir gn geldi tek tarafl bir dal dier aaca doru srmeye balad, yle ki dal her gn biraz daha yaklayordu. ki kannca tr dal iki aa arasndaki alan at anda sava kacan biliyordu. Fakat hibiri nce davranmad. Sava ancak daln komu aaca hafife dokunduu gn balad. Acmasz arpmalar oldu. Bu yk bir eylerin olmas iin belli bir an olduunu gsteriyor. nce ok erkendir; sonra, ok ge olur. Herkes sezgileriyle doru ann hangisi olduunu bilir." 393 188. SZCKLERN AIRLII GRNTLERN YARATTII OK 103.'y geriden aydnlatma kristalli kk bir renkli televizyonun karsna yerletirdiler. Ekran kannca iin hl an byk olduu iin nne grntleri yz kez klten bir mercek yerletirdiler. Bylece kanncann mkemmel bir televizyon gr olmutu. Arthur ses iin televizyon ekrann "Pierre de Rosette'ln kk bilgisayarna balad. Bylece Bel-o-kanl kif Parmaklarn televizyonunun grntsnden ve ses kokusundan yararlanacakt. Elbette ne mzii ne de sesleri alglyordu ama bu yolla yo-rumlann ve konumalann zn anlayacakt. 103. Parmaklarn detleriyle ilgili gzlemlerini not etmeyi planlad bir damla tkrk kard. Sonra bundan, bu hayvanla-nn neye deip neye demedikleri sonucunu gkaracakt. Arthur Ramirez televizyonu at. Rasgele kumandann bir dmesine bast. Kanal 341: "Krak Krak ile kolayca..." Jacques Melies atld ve hemen zaplad. Parlak fikri risklerden muaf deildi. Al: "Bu ne?" nsanlarn korkudan ileri darald. Ona gven vermek iin acele ettiler. Yayn: "Sadece bir yiyecek reklam. lgin bir ey deil." Al.- "Hayr, bu ne, bu dz k?" Yayn: "Televizyon, en yaygn iletiim aracmz." Al: "Bu dz ve souk ate, deil mi?" Yayn: "Atei biliyor musunuz?" Al: "Elbette ama bunu deil. Aklayn!" Arthur Ramirez katot tpn ilkesini bir kanncaya nasl agklaya-can bilemiyordu. Bir karlatrma yapmay denedi: Yayn: "Bu, ate deil. Parlar ve aydnlktr, ama bunun nedeni bizim uygarlmzda olup biten her eyin getii bir pencere olmasdr."

394 \ Al: "Peki, bu grntler buraya nasl ulayor?" Yayn: "Havada uuyorlar." 103. bu Parmak teknolojisini anlamyor ama Parmaklann dnyasn sanki ayn anda sitelerindeki birok yerde bulunuyormu gibi greceini kavnyor. Kanal 1432. Haberler. Mitralyzlerin takrts. Ekranda grnmeyen bir ses: Sirakllar ok sayda canly ldrebilecek gte yeni bir gaz..." Arthur abucak zaplyor. Kanal 1445. Kainat gzellik yanmas. Kzlar salna salna yryerek geiyorlar. Al: "ki alt aya zerinde yryen bu bcekler kim?" Yayn: "Bunlar bcek deil. Bu hayvanlar, bunlar insan, sizin deyiminizle Parmaklar. Buradakiler diiler." Al: "yleyse sizin boyunuzdaki bir Parman tamamnn grnts bu mu? Karnca sa gzn mercee yaklatryor ve ekranda hareket eden ekilleri incelemek iin uzun sre yle kalyor. Al: "Gzleriniz ve bir aznz var ama bunlar organizmann en tepesine yerletirilmi." Yayn: "Byle olduunu bilmiyor muydun?" Al: "Ben sizin sadece pembe bir yn olduunuzu dnyordum. Duyargalannz yok. Bu durumda benimle konumak iin ne yapyorsunuz?" Yayn: "Duyarga kullanmadan iitsel bir iletiim yolu kullanyoruz." Al: "Ve iki ayanz eksik. Sadece drt ayanz var! Nasl yryebiliyorsunuz?" Yayn: "ki arka ayamz yrmek iin bize yetiyor fakat dmeden bunu baarmamz zaman ald. ki n ayamz, onlan rnein, bir eyler tamak iin kullannz. Sizdeki gibi btn ayaklar ilerlemeye yaramyor." Al: "Kafalarnda uzun tyleri olanlar hasta m?" Yayn: "Baz diiler erkekleri daha kolay batan karabilmek iin tylerini uzatrlar." 395 Al: "Nasl oluyor da diilerinizin kanatlar yok?" Yayn.- "Hibir Parman kanad yoktur." Al: "Cinsiyetlilerin bile mi?" Yayn: "Onlarn bile." 103. dikkatle ekran inceliyor. Dii Parmaklan gerekten ok irkin buluyor. Al: "Bukalemunlar gibi baalarnzn rengini deitiriyor musunuz?" Yayn: "Bizim baalanmz yok. Derimiz pembe ve plak. Bu yzden onu her renkte ve eitli motifli giysilerle koruyoruz." Al: "Bir giysi? Bu, dmanlannz tarafndan bulunmamak iin bir tr kamuflaj m?" Yayn: "Tam olarak yle deil, bu daha ok souktan korunmann ve kiiliini gstermenin bir ekli. Bunlar rlm bitkiser lifler." Al: "Ah, bu, kelebeklerde olduu gibi, ak gsterisinde ie yanyor, yle mi?" Yayn: "yle de denebilir. Belli bir tarzda giyinen 'diilerimizin' erkeklerin dikkatini daha ok ektikleri kesin." 103. ok soru soruyor ama abuk reniyor. Baz sorulann yantlamak dierlerine gre daha zor. rnein.- "Parmaklann gzleri neden kprdyor?" ya da "Ayn kasttan bireylerin hepsi neden ayn boyda deil?" insan, basitletirilmi ama anlalr szckler kullanarak ellerinden geldii kadar yant vermeye alyorlar. Fransz dilinin szckleri bazen st kapal anlamlar ve incelikler bakmndan o kadar zengin ki karncann anlamas iin her seferinde onlan yeniden tanmlamak gerekiyor ve onlar dili neredeyse yeniden yaratmak zorunda kalyorlar. Sonunda 103. bu diiler geidinden bkyor. Baka ey grmek istiyor. Melies zaplyor. Karnca, bir grnt dikkatini ektiinde, "Dur," diyor. Al: "Dur. Bu, bu ne?" Yayn: "Byk ehirlerdeki trafikjkonusunda bir rportaj." Ekranda grnmeyen yorumcunun sesi: "Trafik skklktan byk ehirlerimizin en kayg veren sorunlanndan birini oluturuyor. 396

zel hizmetlerin yapt almalardan biri gsterdi ki ne kadar ok yol ve otoyol yaplrsa insanlar daha ok otomobil satn alyorlar ve trafik skklklar artyor." Ekranda koyu renk dumanlann arasnda hareketsiz duran otomobillerden oluan uzun sralar grnyor. Kamera arkaya doru ilerliyor: Asfaltn zerine yapm, kilometrelerce uzunlukta uzanan karavanlar, kamyonlar, otobsler, arabalar. Al: "Ah, byk ehirlerdeki trafik skklklan, bu her yerde kanayan bir yara! Baka bir ey." Birbirini takip eden grntler. Al: "Dur. Oradaki ne?" Yayn: "Dnyadaki alk hakknda bir belgesel." ok zayf vcutlar, gzleri sinek dolu ocuklar, yabani annelerinin bo ve gevek memelerine aslm, kemikleri km bebekler, ya belli olmayan sabit bakl insanlar... Yorumcunun kaytsz sesi: "Etiyopya'da kuraklk ykmlarn srdryor. Be aylk alktan sonra imdi de gmen ekirgelerin istilas bildiriliyor. Snr Tanmayan Doktorlar zayf olanaklarla yerel nfusa yerinde yardm etmeye alyorlar." Al: "Doktorlar nedir?" Yayn: "Nerede olurlarsa olsun ve renkleri farkl da olsa. hasta ya da yardma gereksinimi olan dier Parmaklara yardm eden Parmaklar. Btn Parmaklar pembe deildirler, dnyada siyah ve san Parmaklar da var." Al: "Bizim trmzde de renkler farkl olabilir. Bazen bu d-manlkJann yaratlmasna yeter." Yayn: "Bizde de." 1227., 1226., 1225. kanal. Dur. Al: "Bu nedir?" Melies grnty hemen tanyor: - ifreli yayn yapan kanaldayz. Bu... bir porno film. Baka aresi yok. Ramirez elinden geldii kadar aklyor. 103. gerei istiyor. Al: "Bu ne?" Yayn.- "Bunlar, reyen Parmaklan gsteren filmler..." 397 Kannca, grntleri byk bir ilgiyle izliyor 103.'nn yorumu. Al: "Bunu kafanzla m yapyorsunuz." Yeterince aran Laetitia yant veriyor: Yayn: "ey, tam olarak deil." Ekrandaki ift konumlarn deitiriyor ve birbirine sarlyor. 103.'nn yorumu. Al: "Gerekten, kabuksuz smklbcekler gibi seviiyorsu-| nuz: Yerde bklerek. Bu ok hoa giden bir ey olmasa gerek. Her yere srtnyor olmal." Sinirlenen Laetitia zaplyor. 1224. kanal. Kk siyah nokta ynlannn kaynamas. Al: "Dur. Bu ne?" Hi anslar yok. Bcekler hakknda bir belgesel! Yayn: " Karncalar' hakknda bir rportaj." Al: " 'Kanncalar' nedir?" Kaynaan dzensiz bir yn haline indirgenmi karnca tr iin pek vc olmayan grntleri yorumlamakta duraksyorlar. Al: " 'Kanncalar' nedir?" Yayn: "Aklamas ok zor." Ramirez duraksyor, sonra itiraf ediyor: Yayn: "Kanncalar... sizsiniz." Al: "Biz mi?" 103. boynunu uzatyor. Yakn plandan bile kz kardelerini tanmay baaramyor nk onun gr kresel, insanlarnkiyse dz. Bir dn uuunun grntsn belli belirsiz ayrt ediyor. Prensesler ve erkekler havalanyorlar. 103. sunucuyu diniiyor ve kendi tr hakknda birok ey reniyor. Karncalarn dnyada bu kadar ok olduklarn bilmiyordu. Avustralya'da yaayan ve "ate

karncalar" ad verilen trn tahtay bile kemiren younlukta bir formikaside sahip olduklann bilmiyordu. 103. aralksz not alyor. Bu kadar ok sayda ilgin bilginin gelip getii bu pencereden ayrlamyor. 398 Bunu izleyen saatler tamamen bu youn televizyon krne adand. nc gn, 103. komedi oyunculannn katld bir gsteri izliyor. ok sayda komedyen bir mikrofon alp btn salonu kahkahalarla gldren ykler anlatyorlar. Yuvarlak ve neeli bir adam izleyicilere sylev veriyor: "Bir kadnla bir politikaa arasndaki fark nedir biliyor musunuz? Hayr m? Madem yle, ben sylyorum. Bir kadn hayr derse bu, belki demektir; belki derse bu, evet demektir ve eer evet derse, o bir fahie olarak kabul edilir. Oysa bir politikaa evet derse bu, evet demektir; belki derse bu, hayr demektir ve eer hayr derse, o, bir serseri olarak kabul edilir!" Salondaki kalabalk gurk gurk ediyor. Karnca antenlerini birbirine srtyor. Al: "Hibir ey anlamadm..." Arthur Ramirez aklad-. Yayn: "Bu, glmek iin." Al: "Glmek nedir?" Laetitia Wells, Parmak glmecesini aklamak iin abalad. Ona, tavann yeniden boyayan delinin yksn anlatmak iin bouna urat. Ve daha baka fkralar. Fakat insan kltrne gndermeler olmadan hepsi bounayd. ]acques Melies sordu: Yayn: "Sizin dnyanzda sizi gldren hibir ey yok mu?" Al: "nce glmenin ne olduunu bilmem gerek, ne anlama geldiini gerekten anlamyorum!" Bir kannca akas uydurmay denediler: "Bu, tavann yeniden boyayan bir karncann yks..." Ama sonu pek parlak olmad. Bir karnca yuvasnda yaayan biri iin neyin nemli, neyin nemsiz olduunu bilmek gerekiyordu. 103. o an iin anlamaktan vazgeiyor, yalnz zoolojik feromo-nuna not ediyor."Parmaklar, fizyolojik olgulara yol aan garip ykler anlatma gereksinimi duyuyorlar. Her eyle alay etmeyi seviyorlar. " Zaplyorlar. 399 "Dnce Tuza". Alt kibritle alt gen oluturmasn isteyen bilmeceyle uraan Madam Ramirez grnd. Yant bulamadn sylemekte srar ediyordu ama Laetitia ve Jacques imdi Madam Ramirez'in btn yantlan uzun sredir bildiini biliyorlard. Zapladlar. Albert Einstein'n hayatyla ilgili bir film. Onun astrofizik teorilerini kabalatrarak aklyorlar. 103. bu konuya beklenmedik bir ilgi gsteriyor. Al: "Bata Parmaklan birbirinden ayramyordum. imdi, Par-maklann yzlerini grdke farklan ayrt ediyorum. rnein, o bir erkek, deil mi? Bunu salannn ksa oluundan anlyorum." imanlk hastal hakknda rportaj. Anoreksi ve imanlk hastal aklanyor. Kannca ba kaldnyor. Al.- "Yerli yersiz ve geliigzel yemek yiyen bu insanlar da neyin nesi? Yemek, dnyadaki en basit ve en doal eylem. Bir larva bile nasl besleneceini bilir. Bir sarn kannca besin dolarak itiinde bu, topluluun iyilii iindir ve o kalnlaan gvdesiyle gurur duyar. Besinlerini snrlayamadklar iin alayp szlayan bu dii Parmaklar gibi deildir!" 103.'nn bkmaz usanmaz bir televizyon izleyicisi olduu ortaya kyordu. Ramirezler oyuncak dkknlann kapamlard. Laetitia ve Jac-ques konuk odasnda uyuyorlard. Kanncay honut etmek iin nbet deitiriyorlard. 103. her trden bilgiyi oburca izliyor. Her ey ilgisini ekiyor: Futbolun kurallan, tenis, oyunlar, Parmaklar aras savalar, ulusla-nn politikalar, Parmaklarn cinsel geit trenleri. Basit ve ak estetik ynleriyle izgi filmler onu hayran brakyorlar. "Yldz Sava-lan'nn karsnda kendinden

geiyor. Filmin senaryosunun tamamn anlamyor ama baz blmler ona Altn Kovan Sava'n anmsatyor. Her eyi zoolojik feromonuna kaydediyor. Bu Parmaklar acayip bir hayal gcne sahipler! 400 189. ANSKLOPED DALGA: Her nesne, dnce, kii kendini bir dalgaya evirebilir. ekil dalgas, ses dalgas, grnt dalgas, koku dalgas. Bu dalgalar sonsuz bolukta olmadklar zaman zorunlu olarak baka dalgalarla titreime girerler. Tutku uyandrc olan, nesne, dnce, kii dalgalan arasndaki titreim giriimlerini ncelemektir. Rock and roll'la klasik mzii kartrdmzda ne olur? Felsefeyle bilgiilemi kartrdmzda ne olur? Asya sanatyla Bat teknolojisini kartrdmzda ne olur? Suya bir damla mrekkep damlattmzda ki maddenin tek biimli, ok dk bir haberleme dzeyi vardr. Mrekkep damlas siyah, bardaktaki su effaftr. Mrekkep, suya dmesiyle bir kriz yaratr. Bu alverite en lgin an karmak ekillerin grnd andr. znmeden nceki an. ki farkl element arasndaki karlkl etkileim ok zengin bir yap retir. Bu srada karmak kvrmlar, kvrlm ekiller ve her trl nce teller oluur. Bunlar yava yava gri renkli su olacak biimde znr. Nesneler dnyasnda bu ok zengin eklin hareketslzlemesl zordur fakat canllar dnyasnda bir karlama bellee kaklablllr ve donup kalr. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit 0. 190. CHU-POU-NI ZLYOR Chli-pou-ni kaygl. Dou'dan gelen haberci sinekler, Parmaklara kar dzenlenen sererden geriye hibir ey kalmadn bildiriyorlar. Ordu, "delen su" hortumlar fkrtan bir Parmak silah tarafndan tamamen yok edildi. 401 Bouna sagp savrulan o kadar alay, o kadar asker, o kadar u-mut! Annesi Belokiu-kiuni'nin cesedinin karsndaki Bel-o-kan kraliesi ondan t istiyor. Fakat baa bo ve oyuk. Ona yant vermiyor. Chli-pou-ni sinirli sinirli zifaf odasn arnlyor. iler onu okamak ve sakinletirmek iin yaklamak istiyorlar. Onlar iddetle itiyor. Kralie duruyor ve duyargalarn temizliyor. "Onlar yok etmenin bir yolu olmal." j Feromon yaymaya devam ederek Kimyasal Ktphane'ye doru atlyor. "Onlar yok etmenin bir yolu olmal." 191. ONUN BZM HAKKIMIZDA DNDKLER 103. be gnden beri hi dinlenmeden televizyon izliyordu. Sadece bir ey istemiti: Parmaklarla ilgili zoolojik feromonlann yerletirmek iin kk bir kapsle gereksinimi vard. Laetitia arkadalarna bakt: - Bu kannca gerek bir televizyon bamls oluyor. - zlediini anlyor grnyor, dedi Melies. - Byk olaslkla ekranda olup bitenlerin onda birini, daha fazlasn deil. O, televizyon karsnda yeni domu bir ocuk gibi. Kavrayamad eyleri kendine gre yorumluyor. Arthur Ramirez ayn fikirde deildi. - Sannn onun deerini olduundan aa gryorsunuz. Si-rakiiarla Siranllar arasndaki savala ilgili yorumlan ok yerindeydi. stelik Tex Avery'nin izgi filmlerinden holanmay biliyor. - Ben onu hi de olduundan aa grmyorum, dedi Melies. te bu yzden kayglanyorum. Keke sadece izgi filmlerle ilgi-lenseydi! Dn, bana birbirimize ac ektirmek iin kendimize neden bu kadar sknt verdiimizi sordu. Bu bilgi hepsini zntden ykt. Hepsinin iinde ayn ac vard: "Sonuta bizim hakkmzda ne dnebilir?" Komiser ekledi: 402 - Dnyamz hakknda ok olumsuz grntler grmemesine dikkat etmemiz gerekecek. Bunun iin kanal zamannda deitirmek yeterli. Cinlerin efendisi kar kt:

- Hayr. Bu deneyim ok ilgin. lk kez insan olmayan canl bir yaratk bizi deerlendiriyor. Bizi yarglamas ve mutlak olarak deerimizin ne olduunu bize sylemesi iin kanncamz serbest brakalm. de tekrar "Pierre de Rosette"in nne geldiler. Cam kapan iindeki deerli konuk, kafasn iyice televizyona yaptrm halde duruyordu. Bir seim kampanyasn izlerken duyargalarn kml kml oynatyor ve son hzla feromonlar salglyordu. Cumhurbakannn konumasn bir sr not alarak dikkatle dinliyordu. Yayn.- "Selam 103." Al: "Selam Parmaklar." Yayn: "Her ey yolunda m?" Al: "Evet." 103.'nn yaynlar istedii gibi takip edebilmesi iin Ramirez, onun bulunduu yerden zaplamasm salayan mikroskobik bir uzaktan kumanda aleti yapmt. Bcek bundan yararlanyor, ktye kullanyordu. Bu deneyim daha gnlerce srd. Karncann merak bitmek tkenmek bilmez gibiydi. Durmadan Parmaklardan yeni aklamalar istiyordu. Komnizm ne? Patlamal motor, ktalarn sapmas, bilgisayarlar, fuhu, sosyal gvenlik, trstler, iktisadi agk, uzayn fethi, nkleer denizaltlar, enflasyon, isizlik, faizm, meteoroloji, restoranlar, l ganyan, boks, doum kontrol, niversite reformu, adalet, krsal kesim g... Ne? 103. imdiye kadar Parmaklar hakknda zoolojik feromon doldurdu. Onuncu gn, Laetitia Wells artk dayanamad. imdiye kadar insanlara belki hi deer vermemiti ama her zaman bir aile duygusu olmutu. Kuzeni Jonathan belki lmn eiindeydi ve aceleyle onlara gnderdii kurtarc kannca televizyonun karsna s-klemez bir biimde yapp kalmt. 403 {|-o-kan'a gtrmeye hazr msn?" Bir an laetitia'nn kalbi ku gibi rpnyordu. Yai heyecanla kanncann vard yargy bekf yargmn ne olduunu bilmek istiyorsu-/, sizi deerlendirmek iin yeteri kadar ey ekranndan ekiyor ve arka ayaklarnn fj (!*' pusunda gerekten ok deneyimli. kemmel bir biimde tandm iddia et-kadar karmak ki... Ama... Aslnda z,a varabilecek durumdaym." jor, szlerinin etkisini gzlyor. 103. kar0 k karmak ama ben zn anlamak iin l& \ ey grdm. Siz sapkn, sizi evreleyenMjna." adn verdiiniz eyi toplama kayg^'/inizle ilgili bilgiler beni dehete drl^ya. da daha byk lekli dnayetlerden r, sonra tartyorsunuz. Ayn ekilde bir/ iyorsunuz." insan bu kadar kat olacan dnmeli 'lir de beni byleyen eyler de var. Ah, re-Parmakvar ona baylyorum... Leonardo daki yorumunu gstermek iin resimler ^k gzellikleri iin yararsz nesneler yapma .adece iletiim kurmak iin deil, onlar \\ Sokular retmek gibi bir ey! 'Sanat' adn /i j" ve yararsu gzellik sizin bizim uygarl-le^1 /z. Bizim sitelerimizde byle bir ey yok. jW'ye yararsztutkulan bakmndan zengin." 1 ,' Bel-o-kana gtrmeyi kabul ediyor mu- Si Kannca henz yant vermek istemiyor. Al: "Size gelmeden nce hamambcekleriyle karlatm. Onlar bana bir ey rettiler. Kendilerini sevebilenleri severiz, kendilerine yardm etmek isteyenlere yardm ederiz..." Kendinden ve vard sonulardan emin duyargalann oynatyordu.

Al: "te bana nemli grnen soru. Benim yerimde olsanz kendi trnz hakknda varacanz yarg olumlu olur muydu?" Grnmez kaza. Bu sorunun sorulmas gereken kii tabi ki La-etitia Wells deildi. Arthur Ramirez de. Kannca sakin bir tavrla dnce yrtmeye devam ediyor. Al: "Beni anlyor musunuz? Size yardm etmeyi istemeleri iin siz kendinizi yeteri kadar seviyor musunuz?" Yayn: "ey..." Al: "Eer siz kendinizi sevmiyorsanz, bir gn bizim kadar farkl yaratklan sevebileceiniz nasl umut edilebilir!" Yayn: "Yani..." Al: "Beni ikna etmek iin iyi reromonlar m anyorsunuz? Artk aramayn. Sizden beklediim aklamalar televizyonunuz bana" sundu. Parmaklann birbirlerine yardm ettikleri, Parmaklarn baka Parmaklara yardm etmek iin uzak yuvalara kotuklar, pembe Parmaklann kahverengi Parmaklara zenle baktklar belgeseller, rportajlar grdm. Bizler, sizin bize verdiiniz isimle kanncalar, asla bu kadann yapmazdk. Biz uzaktaki yuvalara yardm etmeyiz, baka trden karncalara yardm etmeyiz. Sonra, pel oyuncak ay reklamlan grdm. Bunlar birer nesneden baka bir ey deiller, buna karn Parmaklar onlan okuyor, onlar pyorlar. Yani Parmaklarn iinde verilecek bir sevgi fazlas var." Her eyi bekliyorlard ama bunu deil. nsan trnn insan olmayan bir yarat Leonardo da Vinci'nin eserleri, Snr Tanmayan Doktorlar ve pel oyuncak aylar sayesinde batan gkarmasn beklemiyorlard! Al: "Hepsi bu deil. Yumurtalannza iyi bakyorsunuz. Gelecekteki Parmaklarn bugnklerden daha iyi olacaklann umut ediyorsunuz. lerlemeyi yrekten diliyorsunuz. Kz kardelerinin bir 405 ""*W 103.'ye sordu: Yayn: "imdi bizi Bel-o-kan'a gtrmeye hazr msn?" Bir an sessizlik oldu. Bu srada Laetitia'nn kalbi ku gibi grpnyordu. Yannda duran dierleri de heyecanla kanncann vard yargy bekliyorlard... Al: "Demek benim yargmn ne olduunu bilmek istiyorsunuz. ok gzel. Sannm sizi deerlendirmek iin yeteri kadar ey grdm." Kafasn televizyonun ekranndan ekiyor ve arka ayaklarnn zerinde oturuyor. Al: "Elbette sizi mkemmel bir biimde tandm iddia etmiyorum, uygarlnz o kadar karmak ki... Ama... Aslnda znn ne olduunun farkna varabilecek durumdaym." Onlara eziyet ektiriyor, szlerinin etkisini gzlyor. 103. kar-sndakileri ynetme konusunda gerekten ok deneyimli. Al: "Uygarlnz ok karmak ama ben zn anlamak iin onunla ilgili yeteri kadar ey grdm. Siz sapkn, sizi evreleyenlere saygsz, sadece "para" adn verdiiniz eyi toplama kaygsnda yaratklarsnz. Tarihinizle ilgili bilgiler beni dehete dryor: Sadece daha kk ya da daha byk lekli cinayetlerden oluuyor. nce ldryor, sonra tartyorsunuz. Ayn ekilde birbirinizi ve doay yok ediyorsunuz." Kt balyordu. insan bu kadar kat olacan dnmemilerdi. Al: "Buna karn sizde beni byleyen eyler de var. Ah, resimleriniz! zellikle bir Parmak var ona baylyorum... Leonardo da Vinci. Dnya hakkndaki yorumunu gstermek iin resimler yapmak ve sadece estetik gzellikleri iin yararsz nesneler yapma dncesi harika! Bu, sadece iletiim kurmak iin deil, onlar koklama mutluluu iin kokular retmek gibi bir ey! 'Sanat' adn verdiiniz bu karlksz ve yararsz gzellik sizin bizim uygarlmz karsndaki avantajnz. Bizim sitelerimizde byle bir ey yok. Sizin uygarlnz sanat ve yararsz tutkular bakmndan zengin." Yayn: "yleyse bizi Bel-o-kan'a gtrmeyi kabul ediyor musun?" 404 Kannca henz yant vermek istemiyor. Al: "Size gelmeden nce hamambcekleriyle karlatm. Onlar bana bir ey rettiler. Kendilerini sevebilenleri severiz, kendilerine yardm etmek isteyenlere yardm ederiz..."

Kendinden ve vard sonulardan emin duyargalarn oynatyordu. Al: "te bana nemli grnen soru. Benim yerimde olsanz kendi trnz hakknda varacanz yarg olumlu olur muydu?" Grnmez kaza. Bu sorunun sorulmas gereken kii tabi ki La-etitia Wells deildi. Arthur Ramirez de. Kannca sakin bir tavrla dnce yrtmeye devam ediyor. Al: "Beni anlyor musunuz? Size yardm etmeyi istemeleri iin siz kendinizi yeteri kadar seviyor musunuz?" Yayn: "ey ..." Al: "Eer siz kendinizi sevmiyorsanz, bir gn bizim kadar farkl yaratklar sevebileceiniz nasl umut edilebilir!" Yayn: "Yani..." Al: "Beni ikna etmek iin iyi feromonlar m anyonsunuz? Artk aramayn. Sizden beklediim aklamalar televizyonunuz bana' sundu. Parmaklann birbirlerine yardm ettikleri, Parmaklarn baka Parmaklara yardm etmek iin uzak yuvalara kotuklar, pembe Parmaklarn kahverengi Parmaklara zenle baktklar belgeseller, rportajlar grdm. Bizler, sizin bize verdiiniz isimle kanncalar, asla bu kadann yapmazdk. Biz uzaktaki yuvalara yardm etmeyiz, baka trden karncalara yardm etmeyiz. Sonra, pel oyuncak ay reklamlan grdm. Bunlar birer nesneden baka bir ey deiller, buna karn Parmaklar onlar okuyor, onlar pyorlar. Yani Parmaklarn iinde verilecek bir sevgi fazlas var." Her eyi bekliyorlard ama bunu deil. nsan trnn insan olmayan bir yarat Leonardo da Vinci'nin eserleri, Snr Tanmayan Doktorlar ve pel oyuncak aylar sayesinde batan gkarmasn beklemiyorlard! Al: "Hepsi bu deil. Yumurtalarnza iyi bakyorsunuz. Gelecekteki Parmaklarn bugnklerden daha iyi olacaklann umut ediyorsunuz. lerlemeyi yrekten diliyorsunuz. Kz kardelerinin bir 405 dereyi gemeleri iin kpr oluturmak zere kendilerini feda e-den askerlerimiz gibisiniz. Genler geecekler ve onlann gemesi iin yallar lmeye hazr. Evet, grdm her ey, filmler, haberler, reklamlar, sadece olduunuz gibi olmaktan duyduunuz znty ve kendinizi gelitirmek konusundaki umudunuzu ifede ediyordu. Ve bu umuttan 'glmeceniz' fiknyor, 'sanatnz' douyor..." Laetitia'nn gzlerinde yalar vard. Ona insan trn anlatmak ve onu sevmeyi retmek iin bir kanncann olmas gerekmiti. 103.'nn konumasndan sonra asla eskisi gibi olmayacakt. nsan korkusu bir karnca tarafndan iyiletirilmiti! Birden adalann daha iyi tanma istei duydu. Gerekten ilerinde harika olanlar vard. Bu kannca bunu birka saat televizyon izlemekle anlamt ama o btn hayat boyunca fark etmemiti. Gen kadn kk bilgisayara doru eildi ve tane tane konutu: Yayn.- "yleyse bize yardm edecek misin?" Camdan ann altndaki kannca duyargalann dikletirdi ve tren havasnda konutu: Al: "Biz size kar savaamayz, siz de bize kar savaanlarsnz. Hibirimizin tr dierini yok etmek iin yeteri kadar gl deil. Birbirimizi yok edemediimize gre birbirimize yardm etmeye zorunluyuz. Sonra, ben size gereksinimimiz olduuna inanyorum. Sizin dnyanzdan reneceimiz eyler var ve bunlar renmeden sizi ldrmemek gerek." Yayn: "Yani bize Bel-o-kan'a giden yolu gstermeyi kabul ediyor musun?" Al: "Sitenin altndaki arkadalarnz kurtamnanz iin size yardm etmeyi kabul ediyorum nk imdi uygarlklarmz arasnda bir ibirliini kabul ediyorum." te o anda Arthur Ramirez bir kez daha bayld. 406 192. DNOZORLAR Bu, binlerce yl ap gelen bir tarihi bellek feromonu. Chli-pou-ni duyargalann ok ar kokulu svlarla dolu kapsle yaklatnyor. Ayn tip kokular. yk hemen byk bir tat vererek duyargalanna geliyor. "Tarihi feromon. Salglayan: 24. kralie Belo-kiu-kiuni Karncalar her zaman dnyann efendileri olmadlar.

Eskiden, bu unvan baka dnme tarzlann temsil eden baka hayvanlar tarafndan gndeme getirildi. Bylece, bundan milyonlarca yl nce doa, kertenkelenin zerine oynad. O zamana kadar kertenkeleler mantkl byklkte hayvanlar, ayaklar olan balklard. Bununla birlikte bu kertenkeleler durmadan kendi aralarnda dvyorlard. Teke tek dvlere uyum salamak iin vcutlar da yava yava mutasyona urad. Gittike daha byk ve daha saldrgan oldular. Morfolojik bir evrim oldu. Kertenkeleler devlere dntler. Artk yirmi, otuz ya da yzlk gruplar bile olutursak onlan ld-remiyorduk. Kertenkeleler imdi an glydler, saylan o kadar fazlayd ve o kadar ykcydlar ki dnyadaki en gl hayvanlar oldular. Bazlan o kadar yksekti ki kafalan aalann tepesini ayordu. Zaten bunlar artk kertenkele deil dinozordular. Bu usuz bucaksz canavann saltanat uzun sre srd ve biz, her yerde, yuvalarmzda, dnyorduk. Korkun termitleri yenmitik, hemen her yerde bu dinozorlardan da kurtulabilmeliyiz deniyordu. Buna karn dinozorlara kar savamak zere gnderilen btn kannca komandolar krlp gei riliyordu. Efendilerimizi bulmu muyduk? Baz kannca yuvalan av-alanlarn dinozorlarn kontrolne brakmaya boyun emilerdi bile. Onlar grnce kayor, sk sk onlarn yerleri titreten tiksinti verici 407 dvlerine tanklk ederek yayorlard. Termitler de enelerini indiriyorlard. te bu srada bir ipek kanncas yuvasnn kraliesi bir emir verdi: Btn siteler bu canavarlara kar birlesin. Mesaj basitti, btn gezegeni etkiledi. Kannca yuvalan barsak savalanna son verdiler. Artk hibir kannca tr ya da boyu ne olursa olsun baka bir kanncay ldrmemeliydi. Byk Gezegen Balamas domutu. Herkesi dinozorlann gl ve zayf ynleri hakknda bilgilendirmek iin siteler arasnda haberciler dolayordu. Bu hayvanlar sanki hi kusurlan yokmu gibi grnyorlard. Ama her hayvann bir zayfl vardr. Doa bunu byle istemitir. Bizim bu zayfl bulmamz gerekiyordu ve bulduk. Dinozorlann zrhndaki zayf yer ansleriydi. Onlan bu kapdan girerek istila etmek ve iten yok etmek yeterliydi. Bu bilgi abucak her yeri dolat. Her yerde karnca alayla-n bu duyarl yoldan ieri giriyorlard. Svariler, piyadeler, topular artk peneler, ayaklar ve dilerle deil, salan sindirim zsulan, akyuvarlar, kas refleksleriyle karlayorlard. Hayvann barsaklannda kk admlanyla dolaan ordularla ilgili korkun ykler vard. Askerler kaln barsakta dneme stne dnemeten geerken birden tnelin ucundan lmcl bir top gllesi frlyordu: Bir dk. Savalar kouyor, barsak katlarna snyorlard. Bazen i bulandran yn, bir ada engellenip kalyordu. Bazen aa iniyor ve orduyu yok ediyordu. Kannca alaylannn balca dman dklar oldu. Kk bir sert dk yla binlerce karnca ld! Ka tanesi bir amur dalgasyla ld! Tek bir osuruun gazyla ka tane komando birlii soluksuz kalp bouldu! Buna karn karnca alaylannn ou zamannda barsak tnelleri kazmay baanyorlard. O zaman, kklerin saldns altnda kertenkele etlerinden oluan dalar birbirleri ardna kyorlard. Dili kuyruklara, inelere, zehirlere, zrhl pullara sahip olan etoburlar, otoburlar, hibiri mil408 yonlarca kararl kk cerraha direnemiyordu. Basit bir ift enenin bir aatan daha byk, bir boynuzdan daha etkili olduu ortaya kyordu. Karncalarn btn dinozorlan katledebilmeleri iin yz binlerce yl gerekti. Sonra, bir bahar uyandmzda gkyznn aldn fark ettik. Artk dinozorlar yoktu. Yalnz kk kertenkeleler braklmt." Chli-pou-ni duyargalann ekiyor ve dnceli dnceli Kimyasal Ktphaneyi arnlyor.

te byle dnya srayla ok gl efendiler olmak isteyen kiraclar grd. Hepsi, kanncalar onlar alakgnllle dndrmeden nce, zafer saatleri yaadlar. Kanncalar dnyann tek gerek sahipleridirler. Chli-pou-ni bu tre ait olduu iin kibirleniyor. "O kadar kk olan bizler zalimce davranan bykleri ezmeyi biliyoruz. O kadar kk olan bizler, dnmeyi ve bata zlmez grnen sorunlan zmeyi biliyoruz. O kadar kk olan bizlerin kusursuz grnen canl dalardan alacak hibir dersimiz yok." Kannca uygarl bu kadar uzun sredir devam eden tek uygarlk nk o btn rakiplerinden kurtulmay bildi. Egemen, yuvann altnda yaayan Parmaklan incelemediine piman oluyor. 103.'y dinlemi olsayd, onlan gzlemleyerek zayf ynlerini bulacakta ve ordu bozguna uramak yerine zafer kazanacakt. Belki henz ok ge deildir! Granit kapak tann altnda yakasn kurtaran birka Parmak var mdr acaba? Tannclann onlara yiyecek ulatrmak iin ne kadar sknt ektiklerini biliyor. Chli-pou-ni casuslar tarafndan o kadar vlen "Doktor Li-vingstone"la konumak iin Parmaklarn yuvasna inmeye karar veriyor. 409 193. KANSER 103., Parmaklarn dnyasnda anormal bir eyler olduunu fark ediyor. Yukanda glgeler kprdyor. Havada lm kokusu gibi bir ey hkm sryor. 103. soruyor: Al: "Yolunda gitmeyen bir ey mi var?" Yayn: "Arthur bayld. O hasta. Genel bir kanser hastalna yakaland. Hi kimsenin tedavi etmeyi bilmedii bir hastalk. Annem bu hastalktan ld. Bu hastalk karsnda savunmaszz." Al: "Kanser nedir?" Yayn: "Hcrelerin dzensiz bir biimde oaldklan bir hastalk." Kannca daha iyi dnebilmek iin duyarl saplarn temizliyor. Al: "Biz de bu olguyu biliyoruz. Ama bu bir hastalk deil. Kanseriniz bir hastalk deil." Yayn: "Ne yleyse?" 103.'nn defalarca tekrarlad "Bu ne?" cmlesini ilk kez bir insan sylyor. Ve aklama yapma sras imdi kanncada. Al: "Uzun sre nce biz de sizin kanser' adn verdiiniz eyle karlatk. ok sayda kannca ld. Milyonlarca yl boyunca bu afeti iyiletirilemez bir felaket olarak dndk. Ona yakalananlar kalp atlarn durdurarak hemen hayattan aynlmay tercih ediyorlard. Sonra..." insan aknlkla dinliyorlard. Al: "Sonra, bu sorunu yanl bir adan ele aldmz anladk. Bize nce bir hastalk gibi grnen eyi farkl bir biimde incelemek ve anlamak gerekiyordu. Bulduk. Yz bin yldan daha fazla bir sredir bizim uygarlmzda hi kimse kanserden lmyor. Oh! Baka hastalklarn kurban olduumuz oluyor ama bizde kanser bitti." Laetitia aknlktan kanncann bulunduu cam an soluuyla buulandrd. Yayn.- "Kansere are buldunuz mu?" Al: "Elbette. Bunu size syleyeceim. Ama nce biraz hava almaya gereksinimim var. Bu ann altnda bouluyorum." 410 Laetitia 103.'y zenle dibi rahat bir pamuk minderle kapl bir kibrit kutusuna yerletirdi. Sonra onu balkona gtrd. Asker karnca esintinin serinliini iine ekti. Buradan ormann uzak kokularn bile alyordu. Melies bard: - Dikkat, onu korkuluun zerine koyma. Dmemesi gerek. Bu karnca gerek bir hazine. nsanlann hayatn kurtarmay kabul ediyor ve stelik kanserin aresini bildiini sylyor. Eer doruysa... Ellerini birletirerek kutunun evresinde bir beik oluturdular. Hemen sonra Madam Ramirez onlara katld. Kocasnn yataa yatmasna yardm etmiti. Arthur imdi uyuyordu.

- Karncamz kanserin aresini bildiini sylyor, dedi ona Melies. - yleyse onu hemen konuturmak gerek. abuk! Arthur'un artk hi zaman yok. - Sadece birka dakika bekleyin, dedi Laetitia. Biraz hava almak istediini syledi. Onu anlamak gerek, gnlerce hi ara vermeden televizyon izleyerek bir ann altnda kapal kald. Dnyada hibir hayvan buna dayanamazd! Fakat kadn soukkanlln kaybediyordu. - Daha sonra dinlenir. nce kocam kurtarmak gerek. Bu acil. Juliette Ramirez, Laetitia'nn koluna yneldi. Gen kadn onun kutuyu almasn engellemek iin geri ekildi. Tahta kayk bir an bolukta asl kald. Madam Ramirez, Laetitia'nn bileini ekti ve bu, kayn devrilmesine yetti. 103. dyor. Bir an uan yumuak kiliminin stnde szlyor. Sonra dyor, dyor, dmesi bitmek bilmiyor. Parmaklarn yuvas yksek! Bir arabann metal tavanna arpp defalarca zpladnda ok korkuyor. Her yne kouyor. "Kibar" Parmaklar ve iletiim makineleri nerede kaldlar? Artk deifre etmek iin hi kimsenin orada olmad feromonlarla lklar atarak saa sola koturuyor. "Laetitia, Juliette, Arthur, ]acques! Neredesiniz? Yeteri kadar hava aldm. Beni yukar ekin, size her eyi anlataym!" 411 zerine dt araba hareket ediyor. 103. btn ayaklaryla bir radyo antenine tutunuyor. evresinde rzgr slk alyor. Asla, "Byk Boynuz"un stnde uarken bile, bu kadar hzl gitmedi. 194. ANSKLOPED UYGARLIKLARIN KARILAMASI: Hindistan, btn enerjileri yok eden bir lkedir. Ona boyun edirmeye alan komutanlarn hepsi onda tkenmilerdir. lkenin iinde ilerledike, Hindistan kendi detlerini onlara bulatryordu. Sava zelliklerini kaybediyor ve Hint Kltrnn nceliklerine tutuluyor. Hindistan her eyi eken yumuak bir snger gibidir. Onlar geldiler, Hindistan onlar yendi. lk nemli akn Trk-Afgan Mslmanlar tarafndan gerekletirildi. 1206'da Delhi'yi aldlar. Byk Hint Yarmadasn tamamen ele geirmeye alan be sultan hanedan birbirlerinin ard sra geldi. Fakat ordular gneye doru lerledike zlyorlard. Askerler katliam yapmay brakyor, dv zevklerini kaybediyor ve kendilerini Hint detlerinden etkilenmeye brakyorlard. Sultanlar gerileme inde yok oluyorlard. Son hanedan olan Lodl Hanedan, Tamerlan'n torunu, Mool asll Babr tarafndan devrildi. Babr ISTJ'de Mool mparatorluunu kurdu ve henz Hindistan'n ortasna gelmiken silahlardan vazgeti, kendini resim, edebiyat ve mzik tutkusuna kaptrd. Onun torunlarndan biri olan Akbar Hindistan' birletirmeyi bildi. Yumuakl kulland ve zamannn btn dinlerinin en barl ynlerini alp birletirerek bir din icat etti. Bununla birlikte, birka on yl sonra Babr'n baka bir torunu, Orang-zeb yarmadada zorla slam' kabul ettirmeye alt. Hindistan ayakland ve patlad. Bu ktaya iddet kullanarak boyun edirmek olanakszdr. 412 XIX. yzyln banda ngilizler askeri olarak btn kurumlan ve byk ehirleri fethetmeyi baardlar ama asla lkenin tamamn kontrol edemediler. Tamamen Hindi olan bir evrede yerlemi ordughlar, "ngiliz uygarlna alt kk semtler" kurmakla yetindiler. Rusya'y souun, Japonya ve Byk Britanya'y denizin korumas gibi Hindistan' da manevi bir duvar korur ve ondan ieri girenlerin hepsi kseye taklr. Gnmzde de bu lkede dolaan her turist sadece bir gnde "Neye yarar?" ve "Ne yapmak lln?"lerln etkisi altna girer ve her tr giriimden vazgeme stei duyar. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt II. 195. EHRDE BR KARINCA Jacques Melies eildi. - Dt! Dierleri de onun yanna geldiler. Aada bir eyler grmeye altlar. - lm olmal... - Belki lmemitir, kanncalar byk dlerin etkisini azaltmay bilirler.

Juliette Ramirez canland. - Onu bulun, kocam ve karnca yuvasnn altndaki arkadalarnz yalnz o kurtarabilir. Merdivenlerden aa indiler ve otopark batan baa aramaya baladlar. - zellikle bastnz yere ok dikkat edirt! Laetitia Wells arabalann tekerleklerinin altn arad. Juliette Ramirez binann altna dekoratif amalarla yerletirilmi kk allklar gzden geirdi. ]acques Melies, bir borunun itmesiyle kannca413 hin balkonlanna dp dmediini renmek iin gidip alt katlardaki btn komularn zillerini ald. - nnde krmz bir iz olan bir karnca grdnz m acaba? Tabi ki onun deli olduunu dnyorlard ama renkli kart sayesinde her yeri aratrmasna izin veriyorlard. Btn gn arayarak geirdiler. - Ne yapabiliriz? 103.'nn nerede olabileceini yalnz Tann bilir! Juliette Ramirez vazgemeyi reddediyordu. - Eer bu karnca kanserin nasl iyiletirileceini gerekten biliyorsa, ne pahasna olursa olsun onu bulmak gerek. Uzun bir sre daha her taraf aradlar. Burada bol miktarda bcek vard! Fakat bytecin yardmyla bile hibir yerde nnde krmz bir lekesi olan bir kzl karnca grmediler. Melies fkeyle patlad: - Trnak cilas yerine radyoaktif bir kalemimiz olmu olsayd! Bu iin kar yolunu konutular. - Fontainebleau gibi bir ehirde bile bir karncay bulmann bir yolu olmal. Madam Ramirez bir neride bulundu: - Kafamzdan geen btn dnceleri sralayalm. Daha sonra seim yaparz. neriler havada uutu: - Askerlerin ve itfaiyecilerin yardmyla metre metre btn ehrin stn kazyalm. - Karlatmz btn karncalara nnde krmz bir leke olan bir kanncann getiini grp grmediklerini soralm. Hibir zm tatmin edici grnmedi. O zaman Laetitia bir fikir ileri srd: - Gazeteye ilan versek? Birbirlerine baktlar. Bu dnce belki grnd kadar aptalca deildi. Biraz daha dndler ama ilerinden hibiri daha iyi bir zm bulamad. 414 196. ANSKLOPED ZAFER: Neden zaferin her eidi katlanlmazdr? Neden sadece yenilginin gven veren scakl tarafndan ekiliriz? Belki zafer bizi ayn davran srdrmeye cesaretlendirirken, yenilgi sadece bir yandan br yana dnmenin nc belirtisi olduu iin. Yenilgi yenilik getirici, zafer tutucudur. Btn nsanlar belli belirsiz bu gerei hissederler. Bu yzden en zekiler en gzel zaferi deil, en gzel yenilgiyi baarmann ekiciliine kaplmlardr. Anlbal, ona sunulan Roma'nn nnde gerisin geriye dnd. Cesar (Sezar) 15 Martlara gitmekte srar etti. Bu deneyimlerden ders alalm. Hibir zaman kendi yenilgimizi yeteri kadar erken na etmeyiz. Susuz havuza atlamamz salayacak olan trampleni asla yeteri kadar yksee koymayz. Aydn bir yaamn amac btn adalara ders levi grecek bir bozguna ulamaktr. nk hibir zaman zaferden bir ey renmeyiz. Sadece yenilgiden reniriz. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit HL 197. NSANLARA ARI "L'Echo du dimanche" gazetesinin "kayp hayvanlar" stununda bir robot portre. Dolmakalemle izilen bir karnca kafas. Aklama yazs: "Dikkat! yi okuyun! Bu bir aka deildir. Burada sz edilen karnca lm tehlikesinde olan on yedi kiinin hayatn kurtarabilir. Aadaki ipulan onu baka karncalarla kan-trmanz engelleyecektir.-

103683. bir kzl karncadr. Yani tamamen siyah deildir. Boaz ve kafas koyu turuncudur. Yalnz karn koyu renktir. 415 Boyu: 3 milimetre. Baas izgili, duyargalar ksadr. Ona parmanz yaklatrdnzda hemen formikasit fkrtr. Gzleri greceli olarak kktr. eneleri geni ve bodurdur. Belirtici iaret: nnde krmz bir iz. Eer onu bulursanz, emin olmasanz bile, onu tandnz sanyorsanz alp koruyun ve 31 41 59 26 numaral telefonu aramakta duraksamayn. Laetitia VVeils'i isteyin. Ayrca polisi de arayp Komiser Jacques Melies'i isteyebilirsiniz. 103683.'nn bulunmasna yardm edecek her aray iin 100000 frank dl." Laetitia, Melies ve Juliette Ramirez teraryumdaki kanncalarla, sokakta rasgele bulduklan kanncalarla konumaya altlar. Terar-yumdakiler Bel-o-kan'dan sz edildiini duymu olmakla birlikte onlan oraya gtremiyorlard. O anda nerede yaadklarn bile bilmiyorlard. Kanserin srrna gelince, bu konuda onlarn neden sz ettiini kesinlikle anlamyorlard! Sokaklarda, bahelerde ya da evlerde karlalan karncalann tarafnda da ayn bilgisizlik vard. Bu deneyim onlara karncalarn ounun aptal olduunu gzlemleme olana verdi. Hibir eyle ilgilenmiyorlard. Hibir ey anlamyorlard. Kendilerini beslemekten baka bir ey dnmyorlard. Jacques Melies, Juliette Ramirez ve Laetitia VVek^-bylece 103.'nn ne kadar ayr bir olay olduunu lme frsat buldular. Entelektel tavn onu esiz klyordu. Laetitia VVells kk bir cmbzla 103.'nn Parmaklar hakkndaki zoolojik feromonlarn toplad kapsllerden birini ald. Kesinlikle, bu 103. dnyasn ve an anlamak istemiti. Bu kadar merak ve bilgiye susamtk bir insanda bile nadir grlmt. Laetitia VVells kendi kendine, 103. gerekten olaanst biriydi dedi. Ve 103. hakknda imdiden gemi zamanda dndn fark edince dudaklarn srd. Bir an neredeyse dua etme istei duydu. Olanlardan sonra, bir insan ehrinde bir kanncay bulmalann bir mucizeden baka ne salayabilirdi? 416 198. KEMK YIINI evresi uzun eneli muhafzlarla evrili olan kralie Chli-pou-ni iniyor. Doktor Livingstone'la daha nce iletiim kurmad iin kendine kzyor. Soraca btn sorular nceden biliyor. Onlann zayflklanm nasl ayrt edeceini imdiden biliyor. Sonra, onlar beslemeye karar verdi. Kanatlann kopanp allara yerletirmeden nce yaprakbitlermi yakalamak iin yaptklar gibi onlar yemle ekmek iin de beslemek gerek. Kat -10: Yeni bir kzgnlk onu saryor. Kralie admlarn hzlan-dnyor. Evet, onlan besleyecek ve onlarla konuacak. Notlar alacak ve Parmaklar hakknda ok sayda zoolojik feromon dolduracak. Muhafzlan evresinde koturuyorlar. Hepsi bugn nemli bir ey olacan hissediyor. Federasyonun kraliesi, evrim hareketinin kurucusu, onlan daha kolay ldrebilmek iin incelemek zere, sonunda Parmaklarla konumaya raz oluyor. Kat -12: Chli-pou-ni kendi kendine 103.'y daha nce dinlemedii iin gerekten aptal olduunu sylyor. Parmaklarla uzun sredir konuuyor olmalyd. Annesini dinlemeliydi. Belo-kiu-kiuni onlarla konuuyordu. Aynsn yapmak kolayd. Kat -20: Yeter ki aadaki Parmaklar hl yayor olsunlar! Yeter ki sivrilme, atalanndan farkl bir ey yapma isteiyle her eyi mahvetmi olmasn. Tersini yapmak gerekmiyordu, aynsn da, takip etmek gerekiyordu. Onu inkr etmek yerine Anne'nin eserini devam ettirmek gerekiyordu. evresinde gruh her gn olduu gibi hareket halinde. Kann-calar duyargalarnn ucuyla onu selamlyorlar. Fakat gene de ou kralielerini sitenin bu kadar derinine inmi grmekten akn. Kat -40: Chli-pou-ni imdi kendi kendine "Yeter ki ok ge olmasn" diye tekrarlayarak btn askerleriyle birlikte hzla yryor. Birok koridorda dnyor ve bilmedii bir salona gkyor. ok fazla kalabalk olmayan bu katlarda bir haftadan daha az bir sre nce ina edilmi, artc orantl bir salon.

417 Birden karsnda Tanrclar beliriyor! Bunlar buraya getirilen btn Tannc asilerin cesetleri. Yzlerce hareketsiz kannca, can skc ziyaretiye meydan okur gibi duruyor. Sitenin iinde muhafaza edilen l askerler! Kralienin duyargalar aknlkla bir geri ekilme hareketi yapyorlar. Arkasnda ona elik eden Bel-o-kanl askerler de korku iinde. Btn bu ller burada ne yapyorlar? plkte olmalan gerekirdi! Kralie ve askerler bu i kararta serginin elerinin arasnda birka adm atyorlar. l kanncalann ou eneleri ak, duyarga-lan ne doru dikilmi, belki kendisi de bu kadar hareketsiz olan bir dmana doru sramaya hazr, dv konumunda yerletirilmilerdi. Bu cesetlerden bazlan hl tahtakurularnn penisleriyle atk-lan deliklerin izlerini tayorlard. Hepsi onun kkrtmasyla ldrlmlerdi... Chli-pou-ni kendini tuhaf hissediyor. Bu grntden etkileniyor: Hepsi... onun kralielik odasndaki Anne gibi. Srprizler burada bitmiyor. Ona, bu ok hareketsiz kanncalann arasnda bir hareket oluuyor gibi geliyor. Evet, yanya yakn kmldyor! Bu bir serap, ok eskiden tatma tedbirsizliini gsterdii uyuturucu lokemz urubunun etkisi mi? Dehet! Her yerde cesetler kmldyor! Ve bu bir sann deil! Yzlerce hayalet imdi onu evreleyen askerlere saldnyor. Her yerde dvlyor. Kralienin muhafizla-nnm uzun eneleri var fakat Tanrc asilerin says ok daha fazla. aknlk ve bu tuhaf yerin yol at stres geleneksel savalarn aleyhine oluyor. Tanrclar bir yandan dvrken bir yandan da aralksz ayn feromonu yaymak iin duyargalarn kml kml oynatyorlar. "Parmaklar bizim Tannlarmzdr." 418 199. KAVUMA Laetitia Wells, Jacques Melies ve Juliette Ramirez'in gazetedeki anianna gelen yzlerce mektup ve telefon mesajnn arasnda bir aynm yapmaya altklan tavan arasna bir top gllesi gibi soluk solua girdi. - Onu buldukl Biri onu buldu! diye bard. Ne biri ne teki tepki gsterdi. - imdiye kadar sekiz yz doiandnc onu bulduklarna yemin etti, dedi Melies. Bulduklan herhangi bir kanncay alp nne biraz krmz boya sryorlar ve gelip dl talep ediyorlar! Juliette Ramirez daha da ileri gitti: - Hatta krmzya boyanm rmcek ya da hamam bcekleriy-le gelenler bile oldu! - Hayr, hayr. Bu kez ciddi. Bu, bizim armzdan beri burnunun stnde byte gzlklerle ehirde dolaan bir zel dedektif... - Gerekten bizim 103.'y bulduuna inanmana neden olan ne? - Telefonda bana nndeki lekenin krmz deil san olduunu syledi. Cilay trnaklanmda ok uzun sre tuttuumda sanya dnyor. Bu uslamlama gerekten kantlaycyd. - Hayvan gsterebilir mi? - Onda deil. Onu bulduunu ama yakalayamadn iddia ediyor. Parmaklannn arasndan kam. - Onu nerede grm? - Sk durun! Kolay olmayacak. - Nerede? Konu! - Fontainebleau Metro stasyonu'nda! - Bir metro istasyonunda m? Melies korkusunu belirtti: - Fakat saat 6, bu en kalabalk saattir. Orada kalabalk bir yn olmal. - Her saniye hazine deerinde. Bu frsat kanrsak 103.'y kesin olarak kaybedeceiz ve o zaman... - Gidelim! 419 200. BR DNGNLK ANI

Yeil gzl, kt kt sntan iki kocaman karnca, sosisler, reel kaplan, pizzalar ve ssl lahana turularndan bir yna yaklayor. - Nierk, nierk, insanlarn arkalan dnk! Kendimize ziyaret ekelimi ki karnca yemeklere saldnyor. Fasulye konservelerini delmek iin konserve aacaklarn kullanyorlar, kendilerine bardak dolusu ampanya servisi yapyorlar ve iiyorlar. Birden bir projektr onlar aydnlatyor ve bir bomba sar bir bulut pskrtyor. ki kannca kalanm yukar kaldnyor ve gzlerini kocaman aarak banyorlar: - mdat, ite PROPMAISON! - Hayr, PROPMAISON deil, her ey olabilir ama PROPMAISON deil! Siyah buharlar. - Aaaaaahhhhhh. ki karnca yere ylyor. Kamera arkaya doru ilerliyor. Bir adam stnde kocaman harflerle PROPMAISON yazl bir bcek ilac sallyor. Glmseyerek kameraya doru konuuyor: "Gzel gnler ve scakln iddetle artmasyla, sinekler, sivrisinekler, karncalar, hamambcekleri oalyor. zm PROPMAISON. PROPMAISON dolapiannzda kaynaan her eyi ayrm yapmadan ldrr. PROPMAISON ocuklar iin zararsz, bceklere kar acmaszdr. PROPMAISON yeni bir CCG rndr. CCG etkili zmdr." 201. METRODA KOVALAMACA An heyecanlydlar. Jacques Melies, Laetitia VVells ve Juliette Ramirez ayrt etmeden metroyu kullananlara soruyorlard. - Bir kannca grmediniz mi? - Pardon? 420 - Buradan gemi olmal, bundan eminim. Karncalar alacakaranl severler. Karanlk keleri aramak gerek. ]acques Melies geen birine yklendi: - Admnz attnz yere bakn, lanet olsun, onu ldrebilirdiniz! Hi kimse onlann ne yaptn anlamyordu. - Onu ldrmek mi? Kimi ldrmek? Neyi ldrmek? - 103.'y! Ve her zaman olduu gibi yolcularn ou dzeni bozanlar grmeyi ya da duymay reddederek yanlanndan geiyorlard. Melies srtn seramik kapl duvara dayad. - Lanet olsun, metro istasyonunda karnca aramak samanlkta ine aramak gibi. Laetitia VVells alnna vurdu! - Fakat ite fikir bu! Bunu daha nce nasl dnemedik? "Samanlkta ine aramak..." - Ne demek istiyorsun? - Samanlkta ine aramak iin ne yaplr? - Bu olanaksz! - Hayr, mmkn. Doru yntemi kullanmak yeterli. Samanlkta ine bulmak iin ok kolay bir yol var: Samanlan atee verir, sonra kllerin stnden mknats geiririz. - Tamam ama bunun 103. 'y\e ne ilgisi var. - Bu bir dnce. Yntemi bulmak yeterli. Ve mutlaka bir yntem var! Bir zm bulmak iin konutular. Bir yntem! - jacques, sen bir polis memurusun, istasyon efinden herkesi boaltmasn isteyerek ie bala. - Asia kabul etmez, bu en kalabalk saat! - Bir bomba ihbar olduunu syle! Vicdannda, binlerce l olmas riskini asla almaz. - Tamam. - Pekl, Juliette, feromonal bir cmle yapabilir misiniz? - Hangi cmleyi? - 'En aydnlk blgede bulualm,' 421 - Hi sorun deil! Hatta 30 santilitre bile yapabilirim. Bir spreyle her yere skarz.. - Mkemmel. Jacques Melies cotu.

- Anlyorum. Onun gelmesi iin kyya gl bir projektr yerletirmek istiyorsun. - Teraryumumdaki kzl karncalar her zaman a doru giderlerdi. Neden denemeyelim... Juliette Ramirez 'En aydnlk blgede bulualm' kokusal cmlesini retti ve bir parfm iesinin iinde bu anyla geldi. stasyonun hoparlrleri herkesten dzenli ve sakin bir biimde metroyu boaltmasn istiyordu. Herkes itti, bard, salland, tepindi. Herkes kendisi iin ve Tanr herkes iin. Biri "Atei" diye bard. Bu dehetin doruu oldu. an herkes tarafndan yerine getirildi. Kalabalk aceleyle ilerledi. Stunla-nn arasndaki ayrma mazgallan devrildi. nsanlar gemek iin abalyorlard. Hoparlr bouna, "Sakin olun, panik yapmayn," diye emirler veriyordu, bu szckler istenenin aksi bir etki yaratyordu. evresinde inip kalkan ayakkab tabanlannn karsnda 103. "Fontainebleau" stasyonu'nun fayans harflerinden birinin kk aralnn iinde saklanmaya karar veriyor. Alfabenin altna harfi F. Orada Parmak kokusu ve teri hayhuyunun yatmasn bekliyor. 202. ANSKLOPED ABRAKADABRA: Sihirli "Habracadabrah" cmlesi branlce-de "Sylendii gibi olsun" (sylenen eyler canl olsunlar) an' lamna gelir. Ortaada bu cmle ateli hastalklar iyiletirmek iin byl szler olarak kullanlyordu. Daha sonra bu deyi hokkabazlar tarafndan kullanlmaya balandk. bu cmleyle yaptklar numarann amacna ulaacan ve izleyicinin imdi gsterinin en gzel yerini zleyeceini (szcklerin canl hale geldikleri an?) belirtiyorlard. Buna karn bu cmle lk bakta grnd kadar yumuak deildir. En bataki "H" Ali harfine (Aleph: Ha eklinde telaffuz edilir) ulancaya kadar nmek in bu dokuz harfin oluturduu cmleyi dokuz kat halinde, aadaki gibi yazmak gerekir. (braalcede sesli harfler yazlmaz HA BE RA CA AD BE RE HA, sonuta bize unu verin HBR HCD BRH): HBR HCD BRH HBR HCD BR HBR HCD B HBR HCD HBRHC HBRH HBR HB H Bu dzenleme gkyznn enerjilerini mmkn olduu kadar geni bir biimde alacak ve insanlara kadar ndirecek biimde tasarlanmtr. Bu tlsm, "Habracadabrah" cmlesini oluturan harflerin dngl dansnn dne dne giden bir anafor halinde evreledii bir huni gibi dnmek gerekir. Ucunda daha stn zaman-mekSnn glerini toplar ve yo-unlatnr. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. Z03. METRODA BR KARINCA Tamam, kalabalk dald. 103. sakland yerden kyor ve metronun engin koridorlarnda yryor. Bu yere asla alamaya-cak. Keskin beyazlktaki bu neon n sevmiyor. Birden havada feromonal bir mesaj hissediyor: "En aydnlk blgede bulualm." Bu kokusal aksan tanyor. Bu Parmaklann e423 viri makinesinin aksan. Pekl! imdi bu en aydnlk yeri aramaktan baka yaplacak bir ey yok. 204. OLANAKSIZ KARILAMA Bel-o-kan Sitesi'nin her yerinde kl dvleri oluyor. Tavandan asiler dyor. Hibir asker kralienin yardmna gelmiyor. Tanrclarn kuru cesetlerinin arasnda dvyorlar. Fakat birden arpmalar sayca fazla olanlann lehine dnyor.

Chli-pou-ni dman olduklann hissettii enelerle evrili. San-/ ki bu karncalar onun kralielik feromonlann tanmyorlar. lerinden eneleri onun boynunu vurmak ister gibi geni geni aglm biri yaklayor. Ve katil yaklarken kokusal mesajn yayyor: "Parmaklar bizim Tannlarmzdr!" zm bu. Parmaklara ulamak gerek. Chli-pou-ni'nin kendini ldrtmeye niyeti yok. Kendini kargaann iine atyor, onu durdurmaya alan eneleri ve duyargalan savuruyor, aa inen btn koridorlarda hzla kouyor. Artk tek bir yn var: Parmaklar. Kat -45. Kat -50. sitenin altna giden geidi ok abuk kefediyor. Arkasnda Tannc asiler onu takip ediyorlar ve o, onlann dmanca kokulann hissediyor. Chli-pou-ni granite giden koridoru geiyor ve "kinci Bel-o-kan"a giriyor. Ortada bir siluet var ve bundan bir boru kyor. Chli-pou-ni, reinenin iindeki bu iyi yontulmam yaratn kim olduunu biliyor. Casuslar ona adn sylediler. "Doktor Li-vingstone." Kralie ona yaklayor. Tanrclar ona yetiiyorlar, evresini san-yorlar ama Tannlannn temsilcisine doru ilerlemesine izin veriyorlar. Egemen, sahte kanncann duyargalanna dokunuyor. lk halkasyla kokusal mesajn veriyor. "Ben kralie Chli-po-uni'yim." 424 Ayn anda dier on duyarga halkasyla btn kokusal dalgalarda bir sr dzensiz bilgi yn yayyor. "Sizi kurtarmak niyetindeyim. Bundan sonra sizi beslemeyi stme alyorum. Sizinle konumak istiyorum." Tanrclar sanki bir mucize bekler gibi kmldamyorlar. Buna karn hibir ey olmuyor. Gnlerden beri Tanrlar sustular ve kralieyle bile konumay reddediyorlar. Chli-pou-ni mesajlarnn kokusal younluunu artmyor. Doktor Livingstone'da en kk bir titreme bile yok. Hareketsiz kalyor. Birden egemenin aklndan bir imein keskinlii ve kl gcyle bir dnce geiyor. "Parmaklar yok. Parmaklar asla var olmadlar." Dev bir aldatmaca, nesiller boyu kralielerin feromoniar ve hasta kanncalann hareketleriyle yaylan sylentiler, ykler, yanl bilgiler. 103. yalan syledi. Anne Belo-kiu-kiuni yalan syledi. Asiler yalan sylyorlar. Herkes yalan sylyor. "Parmaklar yok ve asla varolmadlar." Btn dnceleri burada duruyor. On Tannann ene eritleri gsn delip geiyor. 205. 103.Y ARARKEN stasyon efi, Melies'in emrettii gibi btn klan sndrmt. Daha sonra onlara kyy aydnlatacak kadar gl bir fener ayarlamt. Juiiette Ramirez ve Laetitia Wells ar feromonunu bunu btn istasyona skmlard. Artk sabrszca, kalpleri arpa arpa, 103.'nn farlarna yaklamasn beklemekten baka yapacak bir ey yok. 103., tanmay rendii neonlardan daha gl bir ktan kaynaklanan glgeler alglyor. "Kibar" Parmaklarn onu bulmak iin yaydklan mesaja uygun olarak aydnlk blgeye doru ilerliyor. Onlara ulatnda her ey yeniden dzene girecek. 425 Bu bekleyi ne kadar uzundu! Yerinde duramayan Jacques M-lies koridoru admlyordu. Bir sigara yakt. - Sndr unu. Duman kokusu onu karabilir. Ateten ok korkuyor. Polis memuru sigarasn topuuyla sndrd ve yeniden yrmeye balad. - Yrmeyi brak. Eer o taraftan gelirse onu ezebilirsin. - Bunun iin kayglanma, gnlerdir srekli yaptm bir ey varsa o da admm attm yere bakmak! 103. ona yaklaan yeni plakalar gryor. Bu feromon bir tuzak. Karnca ldren Parmaklar onu daha iyi ldrebilmek iin bu mesaj yaydlar. Kayor. Laetitia Wells k emberinin iinde onu fark etti.

- Bakn! Tek bana bir kannca. Bu kesinlikle 103. Yaklat ve sen ayakkablannn tabanlanyla onu korkuttun. Eer kaarsa onu yeniden kaybederiz. Kk admlarla ilerlediler ama 103. tabanlan yalad. Laetitia zntl zntl konutu: - Bizi tanmyor. Onun iin btn insanlar birer da. Ona Parmaklarn ve ellerini gsterdiler ama 103. daha nce piknikte yapt gibi aralarndan slalom yaparak geti. Tala doru atld. Melies bajrdi: - Bizi tanmyor. Ellerimizi tanmyor. Parmaklarmzn evresini dolayor! Ne yapmal? Eer kydan karsa onu akll kumlann iinde asla bulamayz! - O bir kannca. Kanncalarla sadece kokular ie yarar. Keeli kalemin yannda m? Mrekkep kokusu yeteri kadar ardr, her durumda onu durduracak kadar ar. Laetitia 103. nn karsnda kaln bir izgi izmek iin aceleyle yrd. 103. kouyor, atlyor. Birden nnde ar alkoll bir kokusal duvar ykseliyor. 103. grnmeyen fakat geilmez bir snr varm gibi bu duvar boyunca btn ayaklanyla fren yapyor. Sonra onun evresini dolayor ve tekrar kamaya balyor. 426 - Keeli kalem izinin evresini dolayor! Laetitia kalemiyle yolu kesmek iin acele etti. abucak gen hapishane biiminde izgi izdi. 103. kendi kendine, "Bu kokusal duvarlann arasna hapsol-dum," diyor. "Ne yapmal?" ki ayayla cesaretini toplayarak sanki camdan bir duvarm gibi keeli kalem izinin stne atlyor ve gittii yere bakmadan soluk solua kouyor. nsanlar bu kadar yiitlik ve gz peklik beklemiyorlard. aknlkla itiip kaktlar. Melies parmayla gsterdi: - Orada. - Nerede? diye sordu Laetitia. - Dikkat! Laetitia Wells dengesini kaybetmiti. Her ey ar ekimdey-mi gibi oldu. Dengesini bulmak iin yana kk bir adm att. Tamamen refleks. Uzun topuklu iskarpininin sivri ucu kalkt, sonra... - Haaaayrrrrrr!. diye bard Juliette Ramirez. Aya yere demeden nce Laetitia'y tm gcyle itti. ok ge. 103. bundan kagnacak refleksi gstermiyor. Tam stne inen bir glge gryor ve sadece hayatnn burada sona erdiini dnecek zaman oluyor. Hayat zengindi. Bir televizyon ekrannda olduu gibi grntler beyinlerinden geiyor. Gelincikler Sava, kertenkele av, dnyann kysn gr, knkanatl zerinde uu, kornijera aac, hamambceklerinin aynas ve Parmak Uygarl'n kefetmeden nce o kadar sava... Futbol, kinat gzeli... Kannca-lar hakkndaki belgesel. 206. ANSKLOPED PCK: Bazen bana insann karncalardan neyi kopya ettiini sorarlar. ste yantm: Dudak dudaa pme. Uzun sre bu pme biimini zamanmzda yzlerce yl nce eskiada 427 Romallarn kefettiine nanld. Aslnda onlar bcekleri gzlemlemekle yetindiler. Karncalarn birbirlerinin dudaklarna dokunmalarnn toplumlarn salamlattran cmert bir eylem olduunu anladlar. Bunun tam anlamn hibir zaman kavra-yamadlar ama karnca yuvalarnn balln bulabilmek in bu dokunuun alnp uygulanmas gerektiine karar verdiler. Dudak dudaa pmek bir trofalaksl taklididir. Fakat gerek trofalakslde bir besin ba vardr, oysa insanlarn pme-, sinde sadece besleyici olmayan bir tkrk aktarm olur. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit D. 207. 103. BR DNYADA akna dnm bir halde 103. nn ezilen vcuduna baktlar. - ld m? Hayvan artk kprdamyordu. Hem de hi.

-ld! Juliette Ramirez yumruuyla duvara vurdu. - Her ey kaybedildi. Artk kocam kurtaramayacaz. Btn abalannz boa gitti. - Bu ok aptalca! Hedefe bu kadar yaklamken baansz oi-mak! Neredeyse baarmtk. - Zavall 103. Btn o olaanst yaam ve basit bir topuklu ayakkab... Laetitia ayn szckleri tekrarlayp duruyordu: - Bu benim hatam, benim hatam. Jacques Melies daha pragmatikti. - Cesedini ne yapacaz? Onu atmayacaz! - Ona kk bir mezar dikmek gerekirdi... - 103. herhangi bir kannca deildi. O daha alt zaman-mekn dnyalarnn bir Ulysse'i ya da bir Marco Polo'suydu. Btn uygar-lklannn bata gelen kiisi. Bir mezardan daha iyisini hak ediyor. 428 - Ne dnyorsun? Bir ant m? - Evet. - Fakat u an iin bizim dmzda hi kimse bu karncann neler baardn bilmiyor. Hi kimse onun uygarlklanmz arasnda bir kpr olduunu bilmiyor. - Her yerde bundan sz etmek gerek, btn dnyay uyarmak gerek! dedi Laetitia Wells. Bu yk ok byk bir nem kazand. Daha da ileriye gitmeye yaramas gerek. - Asla 103. kadar yetenekli bir "bykeli" bulamayacaz. O, balant kurmak iin gerekli meraka ve ak grlle sahipti. Bunu dier kanncalarla konuurken anladm. O esiz bir olayd. - Bir milyar karncann iinde onun kadar yetenekli bir bakasn bulabilmemiz gerek. Fakat bulamayacaklann ok iyi biliyorlard. Onun onlar kabul ettii gibi onlar da onu kabul etmeye balyorlard. Sade bir biimde. Sadece ok iyi anlalan karlar. Karncalarn zaman kazanmak iin insanlara ihtiyalan var. nsanlann zaman kazanmak iin kann-calara ihtiyalar var. Ne yazk! Hedere bu kadar yaknken baansz olmak ne kadar yazk! Jacques Melies bile duyarsz kalmay baaramyordu. Banklar tekmeledi. - Bu ok aptalca. Laetitia VVells kendini suluyordu. - Onu grmedim. O kadar kkt ki. Onu grmedim! Hepsi hareketsiz duran kk vcuda bakyorlard. O bir nesneydi. Bu bklm zavall iskeleti gren hi kimse bunun bir zamanlar Parmaklara kar dzenlenen sererin rehberi 103. olduuna asla inanmazd. lnn nnde kendi i dnyalanna daldlar. Birden Laetitia VVells gzlerini kocaman kocaman at ve srad. - Kprdad. Hareketsiz bcei incelediler. - Oimasn istediklerini gerek gibi gryorsun. 429 - Hayr, hayal grmedim. Sizi temin ederim ki bir duyargasn kmldattn grdm. Zorlukla fark ediliyordu ama kesindi. Birbirlerine baktlar, bcei uzun uzun gzlemlediler. Bu hayvanda artk en kk bir hayat belirtisi yoktu. Ac veren bir kaslmayla donup kalmt. Duyargalan dikilmiti, alt aya uzun bir yolculuk iin toplanm gibi bzlmt. - Ben... Bir ayan oynattndan eminim! Jacques Melies, Laetitia'y omzundan tuttu. Duyulannn ona^ grmeyi diledii eyleri grdrdn anlyordu. - zgnm. Bu basit bir ceset refleksi olmal. Juliette Ramirez, Laetitia VVells'i kuku iinde brakmak istemiyordu, lme mahkm kk vcudu ald ve kulann ok yaknna yerletirdi. Hatta onu kulak deliine koydu. - arpan kalbinin sesini duyacan m sanyorsun?

- Kim bilir? Kulam keskindir, en kk bir hareketi alglanm. Laetitia Wells kahramann lsn ald ve bir bankn zerine yatrd. Diz kt ve onun enelerinin nne dikkatlice bir ayna tuttu. - Onun soluk aldn grmeyi mi umuyorsun? - Kanncalar soluk alp verirler, deil mi? - Soluk alverileri bizim alglamamz iin fazla hafiftir. Eklemleri yerinden gkm hayvan sar bir fkeyle izlediler. - ld. O gerekten ld! - 103. trlerimiz arasndaki birlii umut eden tek kiiydi. Bunun iin epey zaman harcamt ama uygarlklanmz arasnda karlkl bir gei dnmt. Bir gedik am, ortak paydalar bulmutu. Baka hibir kannca byle bir eye giriemezdi. O biraz... nsan olmaya balamt. Bizim glmecemizi ve sanatmz takdir ediyordu. Onun dedii gibi tamamen yararsz... Ama o kadar byleyici btn bu eyler. - Baka bir tanesini eitiriz. ]acques Melies, Laetitia VVells'i kollarnn arasnda sard ve avuttu. - Baka bir kannca alacaz ve ona da Parmaklann glmecesi ve sanatnn ne olduunu reteceiz. 430 Onun gibi baka bir karnca yok. Bu benim hatam... Benim hatam... diye tekrarlad Laetitia. Hepsinin gzleri 103.'nn cesedinin stnde aklp kalmt. Bunu uzun bir sessizlik izledi. - Onun iin ona yarar bir cenaze treni yapacaz, dedi Juliet-te Ramirez. - Onu Montpamasse Mezarl'na, yzyln en byk dnrlerinin yanna gmeceiz. ok kk bir mezar olacak ve stne yle yazacaz.- "O ilkti." Bu yaznn anlamn yalnz biz bileceiz. - stne ha koymayacaz. - Ne iek ne de elenkler. - Yalnz imentoya dikilmi kk bir dal. nk o, korktuunda bile, olaylar karsnda her zaman dimdik dururdu. - Ve o her zaman korkuyordu. - Her yl onun mezannda buluacaz. - Kiisel olarak ben baanszlklanm mzmzca incelemeyi sevmem. Juliette Ramirez i ekti: - Ne kadar yazk! Trnann ucuyla 103.'nn duyargalann vurur gibi okad. - Haydi! Uyan artk! Bizi gerekten yendin, ldne inandk, bize aka yaptn gster. Biz insanlar gibi aka yaptn. Gryor musun, oldu, kannca glmecesini yarattn! Cesedi halojen lambann altna gtrd. - Belki biraz scaklkla... Hepsi 103. nn cesedine bakyorlard. Melies kk bir dua mrldanmaktan kendini alamad: "Tanrm ltfen..." Fakat hl hibir ey olmuyordu. Laetitia VVeils'in gznden bir damla ya akt, burnunun ucuna doru kayd, yanan dolat, bir an ene ukurunda durdu, sonra karncann yanna dt. Srayan bir damla tuzlu gzya 103.'nn duyargasna dedi. te o zaman bir ey oldu. Gzler fal ta gibi agld, vcutlar eildi. - Kmldad! 431 Bu kez duyargann oynadn hepsi grmlerdi. - Kmldad, hl yayor! ; , Duyarga yeniden titredi. Laetitia gzlerinin birleme yerinden bir damla ya daha ald ve duyargay nemlendirdi. Yeniden belli belirsiz bir gerileme hareketi oldu. - O yayor. O yayor. 103. yayor! Juliette Ramirez kukulu bir tavrla Parman azna srtt. ,..-,| - Henz her ey kazanlmad. ,-. * - ok kt bir biimde yaral ama onu kurtarabiliriz.

- Bize bir veteriner gerek. - Kanncalara bakan bir veteriner yok! dedi Melies. - yleyse 103.'y kim iyiletirebilir. Yardm edilmezse lecek! - Ne yapmal? Ne yapmal? - Onu oradan alalm, abuk. An heyecanlydlar, onun kmldadn grmeyi ok fazla is-, temilerdi ve imdi kmldadnda onu iyiletirmek iin ne yapacaklarn bilmiyorlard. Laetitia onu okamak, ona gven vermek, zr dilemek istiyordu. Ama kendini karncalann zaman-mekn boyutu iin o kadar hantal, o kadar sakar hissediyordu ki durumu daha da ciddiletirmekten baka bir ey yapamazd. O anda onu yalayabilmek, ona iyi bir trofalaksi vermek iin bir kannca olmay istedi... Gen kadn birden bard: - Onu yalnz bir kannca kurtarabilir, onu kendi trdelerinin yanna gtrmeliyiz. - Hayr, o, parazit kokularla kapl. Kendi yuvasndan bir kannca onu tanmaz. Onu ldrr. Bir ey yapabilecek olan sadece biz vanz. - Mikroskobik bisturiler, cmbzlar gerek. - Eer sadece buysa, acele edelim! diye bard Juliette Ramirez. Eve gidelim, belki her ey kaybedilmedi. Baka bir kibrit kutunuz var m? Laetitia, kendini kutunun dibine koyduu mendil parasnn bir kefen deil, araf, tadnn bir tabut deil de bir ambulans ol432 duuna inanmaya zorlayarak 103.'y yeniden bin bir dikkatle kutuya yerletirdi. 103., gcnn son noktasnda olduunu bliyormuasna son bir elveda demek ister gibi, duyargasnn ucuyla zayf anlar yayyor. Koarak ve ayn zamanda kutuyu ve iindeki yaraly fazla sarsmamaya alarak dan ktlar. Dan gknca Laetitia ayakkablann fkeyle kanaln iine att. Bir taksiye iaret ettiler, arabay sarsmadan mmkn olduu kadar hzl gitmesini sylediler. ofr yolculann tand. Bunlar, geen sefer saatte 0,1 kilometreyi gememesini isteyenlerdi. Her zaman ayn can skc insanlarla karlarsnz. Ya yeteri kadar aceleleri yoktur ya da ok aceleleri vardr! Gene de Ramirezlerin adresine doru yola koyuldu. 208. FEROMON "Feromon: Zooloji Konu: Parmaklar Tkrk salglayan: 103683. Tarih: 100 000 667. yl BAA: Parmaklann yumuak bir derisi var. Onu korumak iin ya rlm bitki paralan ya da "araba" adn verdikleri metal par-alanyla rtyorlar. TCAR LEM: Parmaklar ticari ilikiler konusunda sfr. O kadar saflar ki ok miktarda yiyecei, yenmeyen, renkli bir kt karlnda dei toku ediyorlar. RENK: Bir insan dakikadan fazla bir sre havasz brakrsanz renk deitiriyor. AK GSTERLER: Parmaklann karmak bir ak gsterisi ekilleri var. Bunu yapmak iin ounlukla "gece kulb" ad verilen zel yerlerde buluuyorlar. Burada yz yze saatlerce kmldyor433 lar, bylece iftleme eylemini taklit ediyorlar. Eer her ikisi de karsndakinden honutsa daha sonra remek iin bir odaya gidiyorlar. SMLER: Parmaklar kendilerine insan diyorlar. Biz dnyallara da kanncalar adn veriyorlar. V7Yl LKLER: Parmak kendisinden baka hibir ey iin kayglanmyor. Doas gerei Parmak btn dier Parmaklan ldrmek iin ok gl bir istek duyuyor. Yapay olarak oluturulan kat sosyal kurallar olan "yasalar" bu lm gdlerini lml hale getirmeye yaryor. TKRK: Parmaklar tkrkleriyle kendilerini temizlemeyi bilmiyorlar. Ykanmak iin "banyo teknesi" ad verilen bir makineye ihtiyalan var. EVRENDOUM: Parmaklar dnyann yuvarlak olduunu ve gnein evresinde dndn sanyorlar!

HAYVANLAR: Parmaklar onlan evreleyen doay ok az tanyorlar. Kendilerinin yegne zeki hayvanlar olduklarna inanyorlar." 209. SON ANS AMELYATI - Bisturi! Arthur' un her dilei annda yerine getiriliyordu. - Bisturi. - Bir numaral cmbz! - Bir numaral cmbz. - Anatomi ba! - Anatomi ba. -Diki ipi! -Diki ipi. - Sekiz numaral cmbz! - Sekiz numaral cmbz. Arthur Ramirez ameliyat ediyordu. Dier can ekien 103.'y getirerek geri dndklerinde uyanm ve yeniden gcn toplamt. Arkadalannn ondan ne beklediini hemen anlam ve 434 kollan svamt. Bu hassas ameliyat iin duyulannn keskinliini korumak istedii iin einin nerdii an kesici kokteylini reddetmiti. imdi, ]acques Melies, Laetitia Wells ve Juliette Ramirez onun evresinde, cinlerin efendisi tararndan bir mikroskop lameliyle yaplan doalama kk ameliyat masasnn zerine eilmilerdi. Bu sonuncusu da bir video kameraya balanmt. Hepsi ameliyat televizyondan takip edebiliyorlard. Daha nce bu lamelin zerinden ok sayda robot kannca gelip gemiti ama ilk kez kitin ve kandan bir kannca orada kt durumdayd. -Kan! -Kan. - Daha fazla kan! 103.'y kurtarmak iin kan nakillerine gerekli olan kan elde etmek iin drt gerek kanncay ezmek gerekmiti. Hi duraksa-mamlard. 103. essizdi ve trnden birka rnein feda edilmesini hak ediyordu. Bu mini kan nakilleri iin Arthur mikroskobik bir ineyi sivriltmi ve onu sol n ayak ekleminin yumuak blgesine batrmt. Zoraki cerrah, kanncann yapt ilemler sonucunda ac ekip ekmediini bilmiyordu ama onun hassas durumunu gz nnde bulundurarak anestezi uygulamamay tercih etmiti. Arthur bir kkg tavryla orta aya yerine takmakla ie balad. Sol n ayan ii de onun kadar kolay oldu. Robot kanncalann zerinde alm olmas sayesinde byk bir Parmak ustal kazanmt. Boaz yasslat. Arthur ince bir cmbzla, ukurlam bir araba kaportasna yaplaca gibi, ona yeniden ekil verdi. Sonra kitinin atlad yeri yaptrcyla yeniden tkad. Ayn yaptrc, daha nce kk bir borunun yardmyla yeniden kanla ien delik kamn yeniden lehimlenmesinde de ie yarad. - Neyse ki kafas ve duyargalan salam! dedi Arthur. Topuunuzun ucu o kadar darm ki sadece boaz ve kam ezmi. 435 Mikroskobun lambasnn altnda 103. yeniden enerji buluyor. Kafasn biraz uzatyor ve bir Parman enelerinin nnde tuttuu bal damlasn yavaa emiyor. Arthur dikildi, alnn slatan teri kurulad ve i ekti: - Sannm bu iten yrtt. Bununla birlikte kendini toplamas iin gnlerce dinlenmesi gerekecek. Onu karanlk, scak ve nemli bir blgeye yerletirin. 210. ANSKLOPED YOL HANGS? 100 milyon ylnn nsann (imdiki karncalarn sahip olduu kadar deneyime sahip olan nsan) dnmek gerek. Bu nsan bizimkinden yz -bin kat daha gelimi bir bilince sahip olmal. Ona, kk kk kk gcmzle bu 100000. torunumuza, yardm etmek gerek. Bunun in altn yolu izmek gerek. Yararsz biimcilikle en az zaman kaybettirecek yolu. Geriye, btn gericilerin, btn barbarlarn, btn tiranlarn basksna dnleri engelleyecek olan yolu. En yksek bilince gtren yolu, Tao'yu bulmamz gerek. Bu yol deneyimlerimizin okluundan yola klarak izilecek. Bu

yolu daha kolay bulmak in bak alarmz deitirmek, bir dnce biimine yapp kalmamak gerek. Hangisi olursa olsun. Ne kadar yi olursa olsun. Karncalar bize manevi bir deneyim gsteriyorlar. Kendimizi onlarn yerine koyalm. Ama kendimizi aalarn, balklarn, dalgalarn, bulutlarn, talarn yerine de koyalm. 100 milyon ylnn insan belleklerinden bilgi karmak in dalarla konumay biliyor olmal. Yoksa her ey bouna olacak. Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, dit H. 436 Zil.DELK gnlk nekahet dneminden sonra 103.'nn ezikleri tamamen iyilemiti. Neredeyse normal bir biimde yemek yiyordu (hatta ekirge eti paralan ve tahl lapas bile). ki duyargasn normal bir biimde oynatyordu. Yaptrcy karmak ve tkryle dezenfekte etmek iin yaralarn srekli yalyordu. Arthur Ramirez hastasn, her tr arpmay nlemek iin sucul pamukla dolu bir karton kutunun iinde yrtmt. Her gn kaydedilen gelimeleri not ediyordu. Krk ayak pek iyi ilev grmyordu ama 103. bunu belini kra kra yryerek telafi ediyordu. - Be ayan yeniden glendirmek iin eitime gereksinimi var, dedi Jacques Melies.' Haklyd. Arthur Ramirez 103.'y dnen bir mini kilimin stne yerletirdi ve ayak kaslannn gelitirmesi iin her biri srayla onu orada yrtt. Asker imdi yeniden konulmaya balamak iin yeterince g toplamt. Kazadan on gn sonra Jonathan Wells ve arkadalann kurtarmak amacyla keif gezisi dzenlemenin zamannn geldiine karar verdiler. }acques Melies, Emile Cahuzacq ve daha dk rtbeli polis memurunu greve ard. Laetitia Wells ve juliette Ramirez de onlarn yanndayd. Hastal ve son gnlerdeki kayglar yznden ok zayf dm olan Arthur rahat bir koltua kerek onlarn dnn beklemeyi tercih etti. Yanlanna krek ve kazma almlard. 103. onlara rehberlik etmek iin oradayd. Fontainebleau Orman'na doru ileri! Laetitia'nn Parmaklar karncay otlarn iine brakt. Bu kez onu kaybetmemeyi salama almak iin izci karncann ekleminin evresine naylon bir ip balamt. Yani bir eit tasma. 103. evredeki kokulan iine ekiyor ve duyargasnn ucuyla gidilecek yn iaret ediyor. "Bel-o-kan, buradan." 437' Daha hzl gitmek iin Parmaklar onu kaldrdlar ve daha ileriye tadlar. Yeni belirti noktalanna gereksinimi olduunu anlamalan iin duyarl uzantlann oynatmas yeterliydi. O zaman onu yeniden yere brakyorlard ve o yolu gsteriyordu. Bir saatlik yryn sonunda geidi olan bir dereyi getiler, sonra allk bir blgeye yneldiler. 103.'nn uygun kokusal izleri iyi takip edebilmesi iin yava ilerlemek zorundaydlar. saat daha ve ileride tam karlannda kk dallarda oluan byk bir tepecik fark ettiler. Kannca geldiklerini iaret etti. Baka koullarda benzer bir tepecii asla fark etmeyecek olan Mlies ard: - Bel-o-kan bu mu yani? Admlann hzlandrdlar. Bir polis memuru sordu: - Ya imdi ef? - imdi kazyoruz. Laetitia parman tehditkar bir tavrla uzatarak uyard: - Fakat ehre zarar vermeden, ehre zarar vermeden. Unutmayn, 103.'ye sitesine zarar vermeyeceimize sz verdik. Mfetti Cahuzacq sorunun zerinde derin derin dnd. - Pekl, hemen yann kazmak yeterli. Eer bykse mutlaka yeralt geidinin stne geliriz ve eer stne gelmezsek aadan dolanarak yuvann evresini doianz. - Tamam! dedi Laetitia.

Bir adada gml hazineyi arayan dolandrclar gibi kazdlar. Polis memurlar hemen toprak ve amura bulandlar ama kreklerinin ucunda hl kaya yoktu. Komiser devam etmeleri iin onlan cesaretlendirdi. On metre, on iki metre ve hl hibir ey yok. Karncalar, kukusuz Bel-o-kanl askerler, sitenin evresindeki bu d koridorian sarsacak kadar korkun titreimlere neyin yol atn bilme kaygsyla haber toplamaya geldiler. Emile Cahuzaccj onlara gven vermek iin bal ikram etti. 438 Polis memurlan kreklerini kullanmaktan usanmaya baladlar. Sonunda kendi mezarlarn kazdklan izlenimine kapldlar ama efleri sonuna kadar gitmeye kararl grnyordu ve onlann baka seenei yoktu. Onlan gzlemleyen Bel-o-kanllann says gittike artyordu. Belki de zehirli olan bu bal reddeden bir ii kannca, "Bunlar Parmaklar," dedi. "Parmaklar bizden sererin intikamn almaya geldiler." Juliette Ramirez btn bu kk yaratklar neyin harekete geirdiini anlad. - abuk! Alarm vermeye zaman bulamadan hepsini yakalayalm. Laetitia ve Melies'le birlikte toprak ya da ot topaklannn arasna kansan kanncalan toplayp hapishane kutuiann iine att. Daha sonra bu kutuiann zerine bir "Sakin olun, her ey yolunda" fero-monu pskrtt. Bu manevra ie yaram grnyordu. Kutuiann iinde hibir kargaa grlmedi. "Dnce Tuzaf'nn ampiyonu uyard: - Gene de acele etmemiz gerek, yoksa federasyonun btn or-dulann tepemizde bulacaz. Onlar sonsuza dek tutmaya dnyann btn sakinletirici feromonlann sksak yetmez. Bir polis memuru ona dnd: - Siz de kayglanmay brakn. Oyuk sesi geliyor. Maarann stnde olmalyz. Seslendi: - Hey, aada kimse var m? Hibir yant gelmedi. Bir fenerle aydnlattlar. - Sanki bir kilise, dedi Cahuzacq. Ve hi kimseyi grmyorum. Bir polis memuru bir halat ald, onu bir aa gvdesine balad ve elinde fenerle aa indi. Cahuzacq onu takip etti. Yukandaki dierlerine barmadan nce btn odalan tek tek geti. - Tamam, onlan buldum. Yayor grnyorlar ama uyuyorlar. - Yaptmz btn bu amatayla bu olanaksz. Eer onlan uyandrmadysak lmler demektir. 439 Jacques Melies de inip durumu kendisi anlad. Salonu aydnlatt ve ararak orada bir eme, bilgiilem malzemeleri, vzldayan elektrikli aletler buldu. Yatakhaneye doru ilerledi, orada yatan adamlardan birini sarsmak istedi ve bir iskelete dokunduu izleni-miyle geri ekildi. Tuttuu kol o kadar zayft. - lmler, diye tekrarlad. -Hayr... Melies srad. i - Kim konuuyor? ' Zayf bir ses mrldand: . - Ben. Melies dnd. Arkasnda ok zayf bir yaratk duvara yaslanarak ayakta duruyordu. Jonathan VVells bir koluyla destek alarak tane tane konutu: - Hayr, lmedik. Artk sizi beklemiyorduk beyler. Karlkl olarak birbirlerini incelediler. Jonathan Wells gzlerini krpmyordu. Jacques Melies sordu: - Kazdmz duymadnz m? - Duyduk ama son ana kadar uyumay tercih ediyorduk, dfijdi Prof. Daniel Rosenfeld. , Hepsi kalkt. Zayf ve sakindiler. Polis memurlar ok etkilenmilerdi. Bu insanlar artk insana benzemiyorlard. ,

- Mthi a olmalsnz! - Hayr, bizi hemen beslemeyin, bu bizi ldrebilir. Yava yava byle ok az eyle yaamaya altk. Emile Cahuzacq duyduklarna inanamyordu. - nanlmaz! Yeralt insanlan acele etmeden giyindiler ve yava yava ilerlediler. Gn n hissettiklerinde gerilediler. Onlar iin an iddetliydi. Jonathan yeralt yaam arkadalanndan birkan toplad. ember oluturdular ve Jason Bragel herkesin nceden kendi kendine sormakta olduu soruyu sordu: 440 - Gidiyor muyuz, kalyor muyuz? 212. ANSKLOPED VITRIOL (SLFAT): "Vttriol" slfrik aside verilen bir addr. Uzun sre "vltriol"a "camlatiran, cam bale getiren" (vitre Franszcada cam demektir) anlamna geldiine inanld. Bununla birlikte bu szcn anlam daha anlalmazdr. "Vltri-ol" szc kk eskiaa dayanan bir temel cmlenin szcklerinin lk harflerinden oluturulmutur. V.I.T.R.I.O.L.: Vlsl-ta lnterlora Terrae (Dnyann ini ziyaret et) Rectiflando Oc-cultem Lapldem (ve dorularak sakl ta bulacaksn). Edmond Wells, Greceli ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi, cilt D. 213. HAZIRLIKLAR Chli-pou-ni'nin cesedi Tanrclarn onu yerletirdikleri ller salonunda stnlk taslyor. Yumurtlayan kraliesiz Bel-o-kan yok olma tehdidi altnda. Kzl kanncalara kesinlikle bir kralie gerek. Tek bir kralie ama bir kralie. Bunu hepsi biliyor. imdi siteyi kurtaracak olan Tannc olmak ya da olmamak deil. Mevsim gemi olsa da bir Rnesans Bayram yapmak gerek. Temmuz aynda umayan ge kalm prensesleri topluyorlar. Uu gnleri srasnda siteden kamam olan gsz erkeklerin izini srp yakalyorlar. Hazrlk yaplyor. x ehri kurtarmak iin bir iftleme art. Parmaklar Tanr olsunlar ya da olmasnlar, eer karncalar gn iinde dllenmi bir kraliey sahip olmazlarsa btn Bel-o-kanhlar lecek. 441 Bunun iin ak eylemi srasnda hareketli olmalar iin prensesler ekerli bal urubuna bulanyorlar. Yetersiz erkeklere sabrla dn uuunun nasl olduu aklanyor. Ar le scanda kalabalk, sitenin kubbesinde toplanyor. Binlerce yldan beri Rnesans Bayram ayn sevince yol aar ama bu yl sz konusu olan topluluun hayatta kalmas. Dn uuu asla bu kadar heyecanla beklenmedi! Yaayan bir kralienin Bel-o-kan'a inmesi gerek. Kokusal grlt patrt. Prensesler sadece iki effaf kanattan oluan gelinlikleriyle oradalar. Kulann yaklamak istemesi durumunda siteyi savunmak iin topular da orada. 214. ZOOLOJK FEROMON "Feromon: Zooloji Konu: Parmaklar Tkrk salglayan: 103683. Tarih: 100 000 667. yl LETM: Parmaklar aralarnda azlaryla nlamal titreimler yayarak iletiim kuruyorlar. Bu titreimler kafann iki tarafnda bulunan deliklerin dibine yerletirilmi serbest bir zar tarafndan alnyor. Bu zar sesleri alyor ve onlan elektrik itepilere dntryor. Daha sonra beyin bu seslere bir anlam veriyor. REME: Dii Parmaklar yumurtalarnn cinsiyetini, kastn, hatta eklini seemiyorlar. Her doum bir srpriz. KOKU: Parmaklar kestane aac ya kokuyorlar. BESLENME: Parmaklar bazen a olduklan iin deil, skldklan iin yiyorlar. CNSYETSZ: Parmaklarda cinsiyetsizler yok, sadece diiler ve erkekler var. Yumurtlayan kralieleri de yok. GLMECE: Parmaklarn bize tamamen yabanc bir duygular var. Buna "glmece" adn veriyorlar. Bunun ne anlama geldiini anlayamyorum. Gene de ilgin grnyor.

442 SAYI: Parmaklann says genelde dndmzden daha ok. Btn dnyada ilerinde en az bin Parmak yaayan on kadar site ina etmiler. Tahminlerime gre dnyada on bin kadar Parmak olmal. SICAKLIK: Parmaklann i scaklarn ayarlayan bir dzenleri var. Onun sayesinde d dnyada hava souk bile olsa vcutlan lk kalyor. Bu dzen onlarn geceleri ve kn da etkin olmalann salyor. GZLER: Parmaklann gzleri kafann dier blmlerine gre hareketli. YRY: Parmaklar iki ayaklar zerinde dengeli bir biimde yryorlar. Fizyolojik evrimlerindeki bu greceli konumu henz mkemmel bir biimde kontrol edemiyorlar. NEKLER.- Parmaklar, bizim yaprakbitlerini sadmz gibi inekleri (kendi boylannda kocaman hayvanlar) sayorlar. 215. YENDEN DOU Dan kmaya karar verdiler. ok arbalydlar. Ne lm halinde ne de hastaydlar. Sadece zayflamlard. ok zayflamlard. Cahuzacq iinden homurdand: - En azndan bize teekkr edebilirlerdi. Meslekta Alain Bilsheim onu duydu: - Geen yl olsa ayaklannz perdik. imdi ok erken ya da ok ge. - Ama gene de sizi kurtardk. - Neden kurtardnz? Cahuzaaj fkeyle patlad: - Hayatm boyunca bu kadar nankrlk grmedim! Yardmnza gelinmesinden sknt duymanz... Yeralt mabedinin yerine tkrd. On yedi tutsak birer birer ip merdivenden ktlar. Gne onlan kr ediyordu. Gzlerini korumak iin bantlar istediler. Yere oturdular. 443 - Anlatn, diye haykrd Laetitia. Konu benimle Jonathan! Ben senin kuzenin Laetitia VVells'im, Edmond VVelIs'in kz. Syle bana, aada bu kadar uzun sre nasl dayandnz? jonathan Wells topluluunun szcln yapt: - Sadece yaamaya ve beraber yaamaya karar verdik, hepsi bu. ok fazla konumamay tercih ediyoruz, bizi affedin. Yal Augusta VVells bir tan stne oturdu. Polislere yadsma iaretleri yapt. Sonra hafif bir glle ekledi: - Su ve yiyecek vermeyin. Bize sadece battaniye verin nk danda yoruz. Vcutlarmzda bizi koruyacak hi ya kalmad. Laetitia VVells, ]acques Melies ve Juliette Ramirez can ekien insanlara yardm etmeyi bekliyorlard. imdi, onlarla kibirli tavrlarla konuan bu sakin iskeletler karsnda nasl davranacaklann bilemiyorlard. Onlan arabalarna yerletirdiler, muayenelerinin yaplmas iin hastaneye gtrdler ve salk durumlannn korktuklanndan daha iyi olduunu gzlemlediler. Tabi hepsinde ok sayda vitamin ve protein eksiklii vard ama ne i ya da d doku bozuklukian vard ne de hcrelerinde bir bozukluk. Juliette Ramirez'in beyninden telepatik bir mesaj gibi bir cmle geti: "Ve onlar, yeni bir insanln taycs garip bebekler gibi, besleyici topran derinliklerinden gkacaklar." Birka saat sonra Laetitia VVells, kurtulanlar muayene eden psikoterapistle grt. - Neler olduunu bilmiyorum, dedi adam. Neredeyse hi konumuyorlar. Hepsi bana bir geri zeklymm gibi glmsyor-lar. Kabul etmem gerek, bu her zaman rahatsz edici bir ey. Ama daha artc olan ve beni huzursuz eden olgu u: Birine dokunduunuzda sanki ayn organizmann paralarymlar gibi hepsi dokunuunuzu hissediyor. Ve hepsi bu deil? - Daha baka ne var? - ark sylyorlar. Melies dehete kapld: . - ark m sylyorlar? Yanl duymu olmalsnz. Belki szcklere almakta zorluk ektikleri iindir ya da... - Hayr, ark sylyorlar. Yani hepsi farkl sesler karyor ve sonunda ayn notada birleip uzun sre onu devam ettiriyorlar. Bu tek nota btn hastaneyi titretiyor ve grne gre onlar rahatlatyor.

- ldrmlar! diye bard komiser. Laetitia grn belirtti: - Bu nota belki de Gregoryen sarklan gJbi bir birleme sesidir. Babam bu konuyla ok ilgileniyordu. Juliette Ramirez tamamlad: - Bir kannca yuvasnda kokunun birleme iareti olmas gibi insanlar iin bir birleme sesi. Komiser Jacques Melies kayglyd. - Btn bunlardan sakn kimseye sz etmeyin ve yeni bir emre kadar btn bu gzel dnyay karantinaya aln. 216. YERLETRLEN TOTEMLER Bir ky balks bir gn Fontainebleau Orman'nda dolarken artc bir grntyle karlat. Bir derenin iki kolu arasnda bulunan kk bir adackta balktan kk heykeller grd. Hi kukusuz minik aletlerle yaplmlard nk stlerinde ok sayda mikroskobik spatula darbeleri vard. Hepsi birbirinin ayn olan bu heykelciklerden yzlerce vard. Neredeyse minyatr tuzluklar gibiydiler. Gezinen kiinin ky balklnn yan sra baka bir tutkusu vard: Arkeoloji. Her tarafa yerletirilmi bu totemler ona hemen Paskalya Adas'm dndrd. Paskalya Adas'nda eskiden burada yaam olan bir Liliput halk m vard acaba diye dnd. Bireylerinin boyu sinekkuu-nun boyunu gemeyen bir eskia uygarlnn en son izleriyle mi karlamt? Cce cinler mi? Cinler mi? 445 Balk-arkeolog, aday yeterince titizlikle kefetmedi. Yoksa birbirlerine her tr yk anlatmak iin duyargalarn dokundurmakla megul her trden kk bcek kmelerini de fark edecekti. Ve bu balk heykellerin gerek sahiplerinin kim olduunu anlayacakt. 217. KANSER 103. ilk szn tutmutu: Sitesinin altndaki insanlar kurtarlmlard. Juiiette Ramirez imdi ikinci szn de tutmas iin ona yalvard: Kanserin srrn aklamak. Karnca "Pierre de Rosette"in annn altndaki yerini yeniden alyor ve uzun bir kokusal konuma yapyor. Parmaklarn kullanm iin biyolojik feromon Tkrk salglayan.- 103. Konu: "Kanser" adn verdiiniz ey Eer siz insanlar kanserin kkn kazmay basaramyorsanz, bu, sizin biliminiz ald iindir. Kanserle ilgili inceleme tarznz gznz kr ediyor. Dnyay sadece tek bir tarzda gryorsunuz: Sizin tarznzda. nk siz gemiinizin tutsasnz. Deneyler yoluyla baz hastalklan iyiletirmeyi baardnz. Bundan da sadece deneyin btn hastalklann hakkndan gelebilecei sonucunu kardnz. Bunu televizyonda, sizin bilimsel belgesellerinizde grdm. Bir olguyu anlamak iin onu lyor, onu bir haneye yerletiriyor, fihristini yapyor ve gittike klen paralara blyorsunuz. Kk paralara ayrdka geree yaklatnz izleniminde-siniz. Bununla beraber bir austosbceinin neden ark sylediini onu paralar halinde keserek bulamazsnz. Bir orkidenin neden bu kadar gzel olduunu ta yapraklanndan birinin hcrelerini mercekle inceleyerek anlayamazsnz. Bizi evreleyen eleri anlamak iin kendimizi btnlkleri iinde onlann yerine koymamz gerekir. Ve tercihen onlar yaar446 ken. Austosbceini anlamak istiyorsanz, on dakika boyunca bir austosbceinin ne grp ne yayor olabileceini hissetmeye aln. Orkideyi anlamak istiyorsanz, iek gibi kokmay deneyin. Bakalann paralara blmek ve kendi bilgilerinizin kalelerinde gzlemlemek yerine kendinizi onlarn yerine koyun. Byk bulularnzdan hibiri beyaz nlkl geleneksel bilginler tarafndan gerekletirilmemitir. Televizyonda byk bulularnzla ilgili bir belgesel grdm. Sadece yn verilen kazalard, buhann kapan kaldrd tencereler, kpekler tarafndan nlan ocuklar, bir aatan den elmalar, rastlant sonucu kansan rnler.

Kanser sorununuzu zmek iin airleri, filozoflan, yazarlan, ressamlar grevlendirmeliydiniz. Ksaca, sezgi ve esin sahibi yaratclar. Onlardan nce gelenlerin yaptklar btn deneyleri ezbere renmi olan insanlan deil. Klasik biliminiz ald. Gemiiniz imdiki zamannz grmenizi engelliyor. Eski baarlarnz imdi baarmanz engelliyor. Eski zaferleriniz en byk dmanlarnz. Bilim adamlarnz televizyonda grdm. Dogmalar tekrarlamaktan baka bir ey yapmyorlar. Ve okullarnz sonsuza dek donmu deney protokolleriyle hayal gcnze gem vurmaktan baka bir ey yapmyorlar. Sonra, onlan deitirmek iin servene atlmamalarn gvenceye almak iin rencileri snavlara tabi tutuyorsunuz. te bu yzden kanseri iyiletirmeyi bilmiyorsunuz. Sizin iin her ey ayn. Koleray yenmek bir ekilde baanldna gre, kanser de ayn yntemler kullanlarak yenilebilir. Bununla beraber kanser olduu gibi ilgilenilmeyi hak ediyor. O, bal bana ayn bir ey. Size zm sunacam. Size, kolayca ezdiiniz biz karn-calann kanser sorununu nasl zdmz reteceim. Aramzda kansere yakalanan fakat lmeyen bireyler olduunu fark ettik. Bunun zerine, bu yzden len ounluu incelemek yerine, hastala yakalanan ve nedensiz iyileen nadir kanncalan 447 incelemeye baladk. Onlann arasndaki en kk ortak paydann ne olduunu aratrdk. ok uzun sre aratrdk Ve bu "mucizevi" bireylerin ortak ynn bulduk: evreleriyle iletiim kurma yetenekleri ortalama kanncalannkinden daha fazlayd. Buradan bir ey sezinledik: Ya kanser bir iletiim sorunuysa? Kiminle iletiim mi diyeceksiniz? Dier eylerle iletiim. Hastalarn vcutlann inceledik: Elle tutulur hibir ey yoktu. Bakteri sporu, mikrop, solucan yoktu. Bu srada bir karncann aklna dhice bir fikir geldi: Hastaln yaylma ritmini incelemek. Ve bu ritmin bir dil olduunu fark ettik! Hastalk bir dil gibi incelenebilecek bir dalgaya gre ilerliyordu. Sonuta elimizde bir dil vard ama yaycs yoktu. Bu nemli deildi. Dili deifre ettik. Kabaca u anlama geliyordu: "Kimsiniz, ben neredeyim?" Anladk. Kansere yakalananlar aslnda istemeden elle tutulamayan dnya d eylerin toplanma yeri oluyorlar. letiim kuran bir dalgadan baka bir ey olmayan dnya d yaratklar... Yeryzne geldiinde bu dalgann konumak iin tek bir dncesi olacakt: Onu evreleyeni yeniden retmek. Ve bu yaayan vcutlara geldiine gre, dnya d dalga "yi gnler, siz kimsiniz, dmanca niyetlerimiz yok, gezegeninizin ad ne?" gibi mesajlar yaymak iin onu evreleyen hcreleri yeniden retiyordu. Bizi ldren buydu: Ho geldin cmleleri, kaybolmu turistlerin sorulan. Sizi ldren de bu. Arthur Ramirez'i kurtarmak iin kanncalarla iletiim kurmaya yarayana benzeyen ama bu kez kanser dilini evirmeye ynelik bir "Pierre de Rosette" yapmanz gerek. Onun ritimlerini, dalgasn inceleyin, onlar yeniden retin ve siz de yant yaymak iin onlan ynetin. Tabi ki bu anlattma inanmak zorunda deilsiniz. Ama bu yntemi denemekle hibir ey kaybetmeyeceksiniz." ]acques Melies, Laetitia Wells ve Ramirezler bu garip neriye ok ardlar. Kanserle diyalog kurmak m?... Bununla beraber, cinlerin efendisi Arthur Ramirez'in korkun koullarda yaayaca sadece birka gnlk mr kalmt. Elbette ilerindeki her ey 448 bunun bir samalk olduunu syl^ /-du. Bu kanncann bize tp dersleri vermek iin hi fcir stnlerimi yok. Bu uslamlama her durumda yersiz. Ama Artnur lea|t/ . yleyse bata tamamen sama grnen bu yoldan yararlannW/ neden denememeli? Onlar nereye gtreceini g;receklerqAyf 218. BALANTILAR Sal, 14:30. Uzun sre nceden , an randevuya uygun olarak Komiser Jacques Meiies, ^i'imsel A \rt firmalar Bakan Msy Raphael Hisaud tarafndan kaJ>ul ediliy<U^Ona, Madam Juliette Rami-rez, Matmazel Laetitia \A/es ve ^. y: bir

karncann kprdad grlen bir ieyi takdim geliyor. Gciy menin yirmi dakika srmesi ngrld, sekiz buuk ScU* uzad. ^^tesi gn sekiz saat daha. Perembe, 19:23. Fran.sa Cumhur ^kan Msy Regis Malrout bir salonda Bilimsel Aratrmalar pa\A Msy Raphael Hisaud'yu kabul ediyor. Mnde portakal suv^/ kruvasan, kartrlm yumurta ve Aratrma Bakacnn ol\u' yenili bulduu bir mesajn iletilmesi var. k " Cumhurbakan kruvas^n'ann s ^ eiliyor: - Benden ne istiyorsunuz? Bir KW^cayla konumam m? Hayr, hayr ve bin kez hayrl dciia ettAaf^iz gibi bir kannea yuvasnn altnda kapal kalm on ydi kiiyi \jgiUarmis olsa bile. Siz ne sylediinizin farknda misimi? Bu We\ kalay sizi ok heyecanlandrm, hayal gryorsunuz! Haydi, A\]$ bu grmenin konusunu unutmaya razym, siz de artk, asla \J & asla karncanzdan sz etmeyin! . ^ p - Bu herhangi bir kanaca deil103. . Daha nce insanlarla konuan bir karnca. Ayrca blgede, > f gn byk karnca federasyonunun temsilcisi. Yz seksen milyon |W fuslu, gl bir federasyon! - Yz seksen milyon ~>e? Yerntoj vh ilerim siz delisiniz! Kannea! Bcek. Parmamzla ezd'imiz *\\\v $k hayvanlar... Soytanlann evirdii birka dolaba h emen alOj #,mayn Hisaud. Anlattnz ykye asla kimse inanmak- SerrtsW^r onlan yeni vergilerle daha V 449 incelemeye baladk. Onlarn arasndaki en kk ortak paydann ne olduunu aratrdk. ok uzun sre aratrdk; Ve bu "mucizevi" bireylerin ortak ynn bulduk: evreleriyle iletiim kurma yetenekleri ortalama kanncalannkinden daha fazlayd. Buradan bir ey sezinledik: Ya kanser bir iletiim sorunuysa? Kiminle iletiim mi diyeceksiniz? Dier eylerle iletiim. Hastalarn vcutlann inceledik: Elle tutulur hibir ey yoktu. Bakteri sporu, mikrop, solucan yoktu. Bu srada bir karncann aklna dhice bir fikir geldi: Hastaln yaylma ritmini incelemek. Ve bu ritmin bir dil olduunu fark ettik! Hastalk bir dil gibi incelenebilecek bir dalgaya gre ilerliyordu. Sonuta elimizde bir dil vard ama yaycs yoktu. Bu nemli deildi. Dili deifre ettik. Kabaca u anlama geliyordu: "Kimsiniz, ben neredeyim?" Anladk. Kansere yakalananlar aslnda istemeden elle tutulamayan dnya d eylerin toplanma yeri oluyorlar. letiim kuran bir dalgadan baka bir ey olmayan dnya d yaratklar... Yeryzne geldiinde bu dalgann konumak iin tek bir dncesi olacakt: Onu evreleyeni yeniden retmek. Ve bu yaayan vcutlara geldiine gre, dnya d dalga "yi gnler, siz kimsiniz, dmanca niyetlerimiz yok, gezegeninizin ad ne?" gibi mesajlar yaymak iin onu evreleyen hcreleri yeniden retiyordu. Bizi ldren buydu: Ho geldin cmleleri, kaybolmu turistlerin sorulan. Sizi ldren de bu. Arthur Ramirez'i kurtarmak iin karncalarla iletiim kurmaya yarayana benzeyen ama bu kez kanser dilini evirmeye ynelik bir "Pierre de Rosette" yapmanz gerek. Onun ritimlerini, dalgasn inceleyin, onlar yeniden retin ve siz de yant yaymak iin onlan ynetin. Tabi ki bu anlattma inanmak zorunda deilsiniz. Ama bu yntemi denemekle hibir ey kaybetmeyeceksiniz." Jacques Melies, Laetitia Wells ve Ramirezler bu garip neriye ok ardlar. Kanserle diyalog kurmak m?... Bununla beraber, cinlerin efendisi Arthur Ramirez'in korkun koullarda yaayaca sadece birka gnlk mr kalmt. Elbette ilerindeki her ey 448 bunun bir samalk olduunu sylyordu. Bu kanncann bize tp dersleri vermek iin hibir stnl yok. Bu uslamlama her durumda yersiz. Ama Arthur lecekti. yleyse bata tamamen sama grnen bu yoldan yararlanmay neden denememeli? Onlar nereye gtreceini greceklerdi! 218. BALANTILAR Sal, 14:30. Uzun sre nceden alnan randevuya uygun olarak Komiser Jacques Melies, Bilimsel Aratrmalar Bakan Msy Rap-haei Hisaud tarafndan kabul ediliyor. Ona, Madam Juliette Rami-rez. Matmazel Laetitia Welis ve iinde bir

karncann kprdad grlen bir ieyi takdim ediyor. Grmenin yirmi dakika srmesi ngrld, sekiz buuk saat uzad. Ve ertesi gn sekiz saat daha. Perembe, 19:23. Fransa Cumhurbakan Msy Regis Malrout bir salonda Bilimsel Aratrmalar Bakan Msy Raphael Hisaud'yu kabul ediyor. Mnde portakal suyu, kruvasan, kartrlm yumurta ve Aratrma Bakan'nn ok nemli bulduu bir mesajn iletilmesi var. Cumhurbakan kruvasanlann stne eiliyor: - Benden ne istiyorsunuz? Bir kanncayla konumam m? Hayr, hayr ve bin kez hayr! ddia ettiiniz gibi bir kannca yuvasnn altnda kapal kalm on yedi kiiyi kurtarm olsa bile. Siz ne sylediinizin farknda msnz? Bu Weils olay sizi ok heyecanlandrm, hayal gryorsunuz! Haydi, ben bu grmenin konusunu unutmaya razym, siz de artk asla ama asla karncanzdan sz etmeyin! - Bu herhangi bir kannca deil. Bu 103. . Daha nce insanlarla konuan bir karnca. Ayrca blgedeki en byk karnca federasyonunun temsilcisi. Yz seksen milyon nfuslu, gl bir federasyon! - Yz seksen milyon ne? Yemin ederim siz delisiniz! Kannca! Bcek. Parmamzla ezdiimiz kk hayvanlar... Soytarlann evirdii birka dolaba hemen aldanmayn Hisaud. Anlattnz ykye asla kimse inanmaz. Semenler onlan yeni vergilerle daha 449 kolay aldatabilmek iin masallarla ayakta uyutmaya altmz dnecekler. Muhalefetin tepkilerinden hi sz etmiyorum... Alayl kahkahalan imdiden duyar gibiyim! Bakan Hisaud kar kt: - Karncalar hakknda ok az ey biliyoruz! Onlarla zeki yaratklarla konutuumuz gibi konusaydk, bize retecekleri ok eyleri olduunu grecektik. - Kanserle ilgili u delice kuramlan m kastediyorsunuz? Bunla-n sansasyon gazetelerinde okudum. Bana, bunlan ciddiye aldnz sylemeyeceksiniz herhalde, deil mi Hisaud? - Kanncalar dnyadaki en yaygn bulunan hayvanlar, ayrca kesinlikle en eski ve en gelimi hayvanlann arasndalar. Yz milyon yl boyunca bizim bilmediimiz birok eyi renecek zamanlan oldu. Biz insanlar sadece milyon yldr varz. Ve modem uygarlmzn ya en fazla be bin yl. Bu kadar deneyimli bir toplumdan reneceimiz eyler mutlaka vardr. imdiden toplumumuzun yz milyon yl sonraki halini dnebilmemizi salyorlar. - Bunu daha nce duydum ama bu aptalca. Bunlar... karncalar! Bana kpekler deseydiniz gene bir derece anlardm. Semenlerimizin te birinin kpei var ama kanncalar! -Sadece... - Bu kadar yeter. Bunu iyice kafanza sokun dostum! Dnyadaki bir karncayla konuan ilk cumhurbakan olmayacam. Btn gezegenin benim tarafmda olup olmamasna nem vermiyorum. Ne hkmetim ne de ben kendimizi bu hayvanlarla gln duruma drmeyeceiz. Artk bu kanncalardan sz edildiini duymak istemiyorum. Cumhurbakan iddetle bir atal dolusu yumurta alyor ve oburca yutuyor. Aratrma Bakan sakinliini koruyor. - Hayr, size tekrar tekrar bu konudan sz edeceim. Ta ki siz fikrinizi deitirinceye kadar. nsanlar beni grmeye geldiler. Bana her eyi basit szcklerle akladlar ve ben onlar anladm. Bugn bize yzyllarn stnden atlayp gelecee doru bir sray yapma ans verildi. Bu ansn geip gitmesine izin vermeyeceim 450 - Bunlar incir ekirdeini doldurmayan szler! - Dinleyin, ben bir gn leceim, siz de leceksiniz. yleyse, madem yok olmaya mahkmuz, dnyadan geiimiz srasnda neden zgn, farkl bir iz brakmayalm? Neden karncalarla iktisadi, kltrel ve hatta askeri anlamalar yapmayalm? Ne de olsa onlar dnyadaki en gl ikinci tr. Cumhurbakan Malrout ters dnm bir tostu yutuyor ve k-sryor. - Hl oradaysanz neden bir kannca yuvasnda bir Fransz eliliini trenle amayalm! Bakan glmsemiyor.

- Evet, bunu dndm. Cumhurbakan kollann havaya kaldrarak bard: - nanlmaz, inanlmazsnz! - Karncalar olduunu unutun. Onlar dnya d yaratklar gibi dnn. Fakat onlar dnya d deil dnya ii yaratklar. Tek hatalar ok kk olmalar ve her zaman bu gezegende yaam olmalar. Bu yzden onlarn harika eylere sahip olduklarn alglamyoruz. Cumhurbakan dorudan onun gzlerinin iine bakyor: - Bana ne neriyorsunuz? Hisaud hi duraksamadan yant veriyor: - 103.'yle resmi olarak grmenizi. - Kim bu? - Bizi iyi tanyan ve gerekince evirmen grevi yapabilecek bir karnca. rnein, onu Elysee'ye resmi olmayan bir le yemeine davet edin; en fazla bir damla bal yer. Ona ne diyeceiniz ok nemli deil, nemli olan ulusumuzun efinin onunla konumas. Madam Ramirez size feromonal evirmeni salayacak. Yani hibir teknik sorununuz olmayacak. Cumhurbakan salonu arnlyor, uzun uzun baheleri seyrediyor. Olumlu ve olumsuz ynleri tartar gibi grnyor. - Hayr. Kesinlikle hayr! Kendimi gln duruma drmektense ama damga vurma frsatn karmay tercih ederim. Karncalarla konuan bir cumhurbakan... Gelecekteki alaylar grr gibiyim! 451 - Fakat... - Bitti. Karnca yklerinizle sabrm yeteri kadar ktye kullandnz. Yantm hayr, kesinlikle hayr. Gle gle Hisaud! 219. EPLOG Gne en yksek noktasnda. Fontainebleau Orman'nn zerine engin bir aydnlk yaylyor. Barbar rmceklerin alan ktan rtlere dnyor. Dal budaklann altnda kk nemsiz yaratklar kprdyor. Ufuk koyu krmz. Ereltiotlan uyuyorlar. Ik herkese ve her eye arpyor. Bu youn ve saf ldama dier birounun arasnda bir servenin meydana geldii sahneyi kurutuyor. Ve yidzlann olduka tesinde, gk kubbesinin sonunda galaksi gezegenlerden oluan paralarnda ne olduu konusunda kaytsz, yavaa dnyor. Bununla beraber dnyadaki kk bir kannca kynde mevsimin son Rnesans Bayram yaanyor. Bel-o-kan'n seksen bir prensesi, hanedan kurtarmak iin havalanyor. Oradan geen insanlar onlar fark ediyorlar. - Anne, btn bu sinekleri grdn m? - Bunlar sinek deil. Bunlar kralie karncalar. Televizyonda grdn belgeseli hatrla. Bu onlann dn uuu, uarken erkeklerle birleecekler. Daha sonra bazlar belki imparatorluklar kurmak iin uzaklara gidecekler. Prensesler gkyznde yukar kyorlar. skete kularndan kurtulmak iin yukar, her zaman daha yukar. Erkekler onlara katlyor. Hep birlikte ykseliyor, ykseliyor, ykseliyorlar. Bu aydnlk onlar iine ekiyor ve yava yava gne yldznn yakc nlarnda eriyorlar. Scaklk, aydnlk, k. Her ey beyaz oluyor. Gz ka-matnc bir beyaz. Beyaz. SON 452 SZLK Adm: Bei-o-kan Federasyonu iin yeni uzaklk birimi. Bir 1 a-dm yaklak 1 cm.'dir. Akasya komijera: Yasayan bir kannca yuvas olan aa. An: Uan komular. Anlar havada dnl dansla ya da balmumunun stnde dansla iletiim kurarlar. Asalak kelebek (koyunun karacierinde yaar): Karncalan uyurgezer klan asalak. Asiler: Yeni bir hareket. 100 000 667. ylda (Federal takvim) asiler Parmaklar kurtarmak iin harekete getiler. Ate: Bceklerin ou arasnda vanlan bir anlamayla atein kullanlmas yasakland.

Bel-o-kan: Kzl karnca federasyonunun merkez sitesi. Belo-kiu-klunl: Kralie Chli-pou-ni'nin annesi. Parmaklarla diyalog kuran ilk kralie. Byk Boynuz: 103. tarafndan kanncalara altrlan yal ger-gedanbcei. ene: Kesici silah. Chli-pou-ni: Bel-o-kan Kraliesi. Federal evrim hareketinin kurucusu. Doktor Livingstone: Parmaklarn koku yayan aratrmaclanna verdikleri ad. Domuzlan: Bir hava kabarc tutarak suyun altnda yzebilen knkanatl. Dufour Bezi: z feromonlar salglayan bez. Duyarga halkas: Bir duyargada on bir halka vardr. Her biri farkl bir bilgi tr salar. 453 Feromon: Bilgilerin ya da duygularn tanmas iin karncalarn duyargalan tarafndan yaylan uucu hormon. Formikaslt: Kzl karncalann at silah. Yakc formikasidin younluu % 60. Gergedanbcei: Uan sava gemisi. Gne: Karncalarn dostu enerji topu. Hartman ekirdei: Pozitif iyonlar bakmndan zengin blge. Kanncalar orada kendilerini iyi hissederler, buna karn Parmaklara ba ans yapar. nsanlar: Parmaklarn kendilerine verdikleri ad. Johnston organ: Yerdeki manyetik alanlan bulmaya yarayan kannca organ. Kaplanbcel: Yerin altnda saklanan dman. Tehlike. Adm atlan yere iyi bakmak gerek. Kelebek: Yenebilir. Kimyasal Ktphane: Yeni bir bulu. Bellek feromonlannn topland yer. Kkkurdu (ya da kstebekbcei): Hzl yeralt tama arac. Kurbaa yavrusu: Sudan gelen tehlike. Ku: Havadan gelen tehlike. 'Kk Gri BuluT Sava: Federal takvimin 100000667. ylnda, kzl karnca ordularyla Altn Site'de yaayanlar arasndaki ilk arpma. Melies Jacques: Erkek Parmak. Tyleri ksa. Moxiluxun: 'Her eyi Yiyen' Irma'nn kysnda bulunan yeni bir termit yuvas. Mutlak iletiim (CA): Duyarga balantsyla dncelerin tam dei tokuu. Parmaklar: Yorum halindeki yeni bir olgu. eritler: Kanncalar beyaz ve aptal yapan asalaklar. Tahtakurusu: Tahtakurusu belki de en zgn cinsellie sahip hayvan. Tanr: Yorum halindeki yeni bir kavram. Televizyon: nsan iletiim arac. 454 Termitler: Rahatsz edici komular. Mimarlk ve gemicilikte ustalar. Wells Laetitim Dii Parmak. Tyleri uzun. Wells Edmond: Karncalann ne olduklarn anlayan ilk Parmak. Yamur: Afet. Yaprakbld: Bal urubu elde etmek iin salabilen kk knkanatl. Ya: Cinsiyetsiz bir kzl karnca ortalama 3 yl yaar. 03.: Keif askeri. 23.: Tanrc asi asker. 24.: Kornijera Serbest Topluluu'nun kurucusu olan asi asker. 455 Saylar milyarlarca. Biz onlar fark etmiyoruz bile ama onlar bizi uzun sredir izliyorlar. Bazlar iin biz Tanr'yz. Dierleri iin de ktlk yapan yaratklar. Mthi bir zeka ve en korkun ordular aratmayacak, inanlmaz rgtleriyle insafsz bir savaa hazrlanyorlar. Dnyann gerek efendileri kim olacak? Onlarn hayatta kalmas sorunun yantna bal... Bizim hayatta kalmamz da. Karncalarn gn gerekten geldi mi? Uluslararas bestseller, on iki dile evrilen, bir ok jri tarafndan dllendirilen, baz okullarda biyoloji derslerinin programna alnan nceki roman "Karncalarn byk baarsndan sonra

romanc ve bilimsel yazlar yazan gazeteci Bernard Werber "dnya ii yaratklar" konu alan efsanesine devam ediyor. Bizi sapk davranl, yrtc, byleyici bceklerin kaynat, sanrlara yol aan ve korkun bir evrende daha da ileri gtryor. Bir gerilim romanndan te, "Kanjcalarn Gn" bilimkurgu ve hayal gcn sonsuz kklkteki dnya ile ilgili en ileri bilimsel bilgiyle kartrarak harika ve artc odysseia haline^geti

Das könnte Ihnen auch gefallen